Etiket: Emekliler

  • Karataylı emekliler piknikte buluştu

    Karataylı emekliler piknikte buluştu

    Karatay Belediyesi, ilçeye kazandırdığı Karatay Emekli Konakları sayesinde emeklilerin hem sosyalleşmesine hem de emekliliğin tadını çıkarmalarına önemli katkılar sağlıyor. Bu çerçevede Karatay Belediyesi, emekli konaklarından yararlanan vatandaşları piknik programında buluşturdu. Konya Kent Ormanı’nda düzenlenen piknik organizasyonuyla Emekli Konağı sakinleri, komşuları ve dostlarıyla keyifli bir gün geçirdiler.

    Emekli konağı sakinlerimize yönelik etkinliklerimiz sürecek

    Karatay Belediye Başkan Hasan Kılca da bu güzel günde emeklileri yalnız bırakmadı. Karatay Emekli Konakları’nın birlik ve beraberliğin adresi olduğunu ifade eden Başkan Hasan Kılca, emeklilerin sosyal hayatını canlandırmak ve birlikte vakit geçirebilmelerini sağlamak amacıyla pek çok proje yürüttüklerini söyledi. Emekli Konakları’ndan faydalanan emeklileri piknik organizasyonuyla bir kez daha bir araya getirdikleri için mutlu olduklarını belirten Hasan Kılca; “Karatay Belediyesi olarak sizleri çok seviyoruz. Her biriniz bizim büyüğümüz ve çınarlarımızsınız. Belediye olarak ilçemize ve insanımıza hizmet etmeyi sürdürüyoruz. Büyüklerimizle birlikte bu ve daha birçok etkinlik yapmayı önemsiyoruz. Büyüklerimizi mutlu etmeye devam edeceğiz. Çünkü siz çınarlarımızın hayır duasını almak ve isteklerine cevap vermek bizleri de bir o kadar mutlu ediyor. Sizlerin talepleri doğrultusunda hizmetlerimizi gerçekleştirmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

    Başkan Hasan Kılca’ya teşekkür

    Piknik organizasyonundan dolayı memnuniyetlerini dile getiren emekliler ise “Karatay Belediyesi’nin hizmetimize sunduğu emekli konakları sayesinde birçok etkinliğe ve programa katılıyoruz. Bizler için bu piknik de çok güzel oldu.. Arkadaşlarımızla, dost ve komşularımızla güzel bir gün geçiriyoruz. Bizlere bu imkânı sunan Karatay Belediye Başkanımız Hasan Kılca’ya çok teşekkür ediyoruz” dediler.

  • Bakan Işıkhan’dan emeklilere indirim müjdesi

    Bakan Işıkhan’dan emeklilere indirim müjdesi

    Çeşitli programlara katılmak için geldiği Kırşehir’de AK Parti Seçim Bürosunu ziyaret eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, partililerle bir araya geldi. Bakan Işıkhan burada yaptığı konuşmada, “PTT AVM’de, Tarım Kredi Kooperatif marketlerinde, THY, TCDD, GSM operatörlerinde, sinema ve tiyatrolarda, PTT Kargo’da emeklilerle özel indirimler ve kampanyalar başlatacağız. Türkiye’nin önde gelen zincir marketlerinde ve mağazalarda indirimler sağlayacağız” dedi.

    Bakan Işıkhan, AK Parti ve Cumhur İttifakı seçim bürosu ziyaretlerinin ardından esnaf gezisi yaparak, işçilerle bir araya geldi.

  • Erdoğan duyurdu emekli ikramiyesi için tarih belli oldu

    Erdoğan duyurdu emekli ikramiyesi için tarih belli oldu

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Yüzyılı’nın Emekçileri İftar Programı’na katıldı. Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen programda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışanları enflasyona ezdirmediklerini belirterek, “Çalışmak kadar emeğinin karşılığını da hakkıyla almanın öneminin hepimiz şuurundayız. İşçinin ücretini teri kurumadan önce ödeyiniz’ buyuran bir inancın mensupları olarak zaten başka türlü hareket etmemiz beklenemez. İzinden gittiğimiz atalarımızda işçinin hakkının verilmesi hususunda hep itinayla davranmışlardır. Kanuni Sultan Süleyman Süleymaniye Camii’nin inşaatında çalışan işçilerin ücretinin günlük olarak verilmesini emretmiş bunun için inşaatın ortasına bir hesap çadırı kurdurmuştur. Cami inşaatının tamamlanmasından sonra bu güzel hatırayı yaşatmak adına 1792 yılında Çadır Çeşmesi yaptırılmıştır. İBB Başkanlığımızdan itibaren biz de görev aldığımız her yerde çalışanların haklarının teslimi için çaba harcadık. Ülkemizde 1 Mayıs tarihi uzun yıllar gerginliğin, çatışmanın ve 1977 yılındaki menfur olayın sembolü olarak anıldı. Bu tarihi 2008 yılında resmen Emek ve Dayanışma günü 2009 yılından itibaren de remi tatil ilan ederek işçilerimiz ile dayanışmamızı gösterdik. Enflasyona karşı çalışanlarımızı ezdirmeme bir diğer prensibimizdi. Özellikle son yıllarda üst üste yaşadığımız salgından bölgesel savaşlara küresel ekonomik krizlerden asrın felaketi olan 6 Şubat depremlerine rağmen duruşumuzdan taviz vermedik. 2024 yılında da bu hassasiyetimizi muhafaza ediyoruz” dedi.

    “Bu yıl emeklilerimizin bayram ikramiyelerinde de yüzde 50 artışa gittik”

    “Bölgesel krizlerin ve istikrarsızlıkların yol açtığı mali yükü en az şekilde insanımıza yansıtmanın derdindeyiz” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Bu anlayışla bir sosyal koruma ücreti olan ve çalışma hayatındaki ücret politikaların en alt sınırını temsil eden asgari ücret 17 bin liraya çıktı. Böylece asgari ücrette bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 100 oranında artış oldu. Asgari ücret desteğini 700 liraya çıkararak ödemeyi sürdürüyoruz. Memurlarımızın aylıklarında ise 2024 yılı Ocak ayında enflasyon farkıyla birlikte yüzde 50’ye yakın bir artış sağladık. Bu rakamlarla en düşük memur maaşı 2002 yılına göre reel olarak yüzde 300 oranında nominal olarak ise 84 kat artış gösterdi. Aynı şekilde katlanarak artan emekli sayımıza rağmen emeklilerimizin ücretlerinde de çok önemli iyileştirmeler yaptık. Daha önce olmayan bayram ikramiyesi bu uygulamayı getirerek emeklilerimize bayram sevinci yaşattık. Geçen sene emeklilerimizden gelen talepler doğrultusunda her bir emeklimize tek seferlik 5’er bin liralık ödeme gerçekleştirdik. Bu yıl emeklilerimizin bayram ikramiyelerinde de yüzde 50 artışa gittik. Ramazan bayramı ikramiyelerini 2-5 Nisan tarihleri arasında emeklilerimizin hesaplarına yatırmış olacağız. Devletimizin deprem bölgesiyle ilgili yükümlülükleri azaldıkça artan kaynağı emeklilerimiz ve çalışanlarımız başta olmak üzere milletimizin istifadesine sunmaya devam edeceğiz. Bunun yanında enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara düşürerek tüm toplum kesimlerinde daha kalıcı refah artışı sağlayacağız.”

    “Memurlarımızın haklarını genişletmek için gayret ederken muhalefet bunları Anayasa Mahkemesine götürerek budamaya çalışıyor”

    “Emeğin karşılığı kadar önemli bir diğer konu emeğin müdafaasıdır” diyen Erdoğan, “Çok kritik rol üstlenen sendikalarımız ve konfederasyonlarımız yine bizim dönemimizde rahat bir nefes alabilmiştir. Sendikacılık ile işçi işveren ilişkilerinin düzenleyen ve adil temsilini sağlayan sosyal diyalog mekanizmalarımız geçmişte hak ettiği değeri ve ilgiyi görememiş ihmal edilmişti. Son 21 yılda her alanda olduğu gibi sosyal diyalog konusunda da ciddi ilerlemeler kaydettik. İşçilerde sendikalaşma oranı 2024 Ocak istatistiklerinde yüzde 15’i geçti. Memurlarda sendikalaşma oranı ise yüzde 74 oranına yükseldi. Her toplu görüşmemizde yeni imkanlar getirerek memurlarımızın haklarını iyileştirmeyi sürdürüyoruz. Ülkemiz ve milletimiz yararına attığımız her müspet adımda olduğu gibi burada da muhalefetin engellemeleriyle karşılaşıyoruz. Toplu sözleşme ikramiyesi bu kazanımlardan birisidir. 7. dönem kamu toplu sözleşmesiyle üye sayısı yüzde 2’yi geçen sendikaların mensuplarına aylık 538 lira ödeme yapıyorduk. Bu düzenleme ana muhalefet partisinin başvurusundan dolayı Anayasa Mahkemesi tarafından geçenlerde iptal etti. Bu iptal kararıyla ikramiyeden yararlanan 2 milyona aşkın kamu görevlimiz maalesef 345 lira daha az aylık alacak. Bu da 2 yıllık toplu sözleşme sürecinde memurumuzun 8 bin 280 lira kaybı anlamına geliyor. Biz memurlarımızın haklarını genişletmek için gayret ederken muhalefet ise bunları Anayasa Mahkemesine götürerek budamaya çalışıyor. Çalışanlarımızı ve emeklilerimizi bize karşı kışkırtmak için meydanlarda atıp tutuyorlar ama mahkeme kapılarını aşındırmaktan da maalesef geri durmuyorlar. Bize göre yanlış olan bu kararla ilgili olarak üzerimize düşeni mutlaka yapacağız. Geçtiğimiz yıl yaptığımız 3 bin 600 ek gösterge düzenlemesiyle ek göstergelerini yeniden belirlenmesini sağlamıştık. 3 bin 600 ek gösterge düzenlemesini genişleteceğimizi duyurmuştuk. Bu sözümüzü de önümüzdeki dönemde hayata geçireceğiz. Çalışma Meclisimizin çalışma hayatının gelecek yüzyılı temalı 13. toplantısını önümüzdeki aylarda gerçekleştirmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Emekliye zam Meclis’te kabul edildi

    Emekliye zam Meclis’te kabul edildi

    TBMM Genel Kurulu’nda işçi emekli aylıklarına yapılacak artışın yüzde 49,25’e çıkarılması ile en düşük emekli maaşının 10 bin TL’ye yükseltilmesini düzenleyen teklif kabul edildi.

    Yasayla, en düşük emekli maaşı 7 bin 500 liradan 10 bin liraya yükseltildi.

    Kabul edilen önergeyle söz konusu maddede yüzde 42,57 olarak yer alan SSK ve Bağ-Kur emekli maaşlarında ocak ödeme dönemi itibarıyla geçerli olacak 6 aylık artış oranı da yüzde 49,25’e çıkarıldı.

    Böylece, memur emeklilerinin aylık artışı ile SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarında yapılacak artışlar eşitlendi.

    Yasayla, asgari ücret desteği 2024 yılında 700 lira olarak uygulanacak.

    Sigortalıların kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilmesi için gereken asgari prim ödeme gün sayısı 600’den 450’ye indirilecek.

    Kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi sahibi olan işsizlerin istihdamının desteklenmesi için verilen teşvik 31 Aralık 2025’e kadar devam edecek.

    Uygulamanın 31 Aralık 2026’ya kadar uzatılabilmesi için Cumhurbaşkanına yetki verilecek.

    Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen yasa onay için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gönderildi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayı ve Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından emeklilerin ocak ayı maaş farkları hesaplara yatırılacak.

  • Bakan Işıkhan: “SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarını yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Bakan Işıkhan: “SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarını yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Deprem bölgesindeki istihdama dönüş programları, işsizlik sigortasında değişiklik düzenlemesi ve kısa çalışma ödeneği gibi konu ele alan Işıkhan, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine verilen yüzde 5’lik zammın da arttırıldığını duyurdu.
    Burada konuşan Işıkhan, İŞKUR aracılığı ile yürütmüş oldukları aktif iş gücü piyasası programlarını daha etkili ve kapsamlı hale getirmeyi düşündüklerini söyledi. Kurs ve programlarda program süresinin 3 katı olarak uygulanan istihdam yükümlülüğünü 2 katına indirdiklerini dikkati çeken Bakan Işıkhan, kurs ve program sonrası istihdam taahhüt oranı yüzde 60’a indirildiğini de anımsattı.

    “Kısa çalışma ödeneği bölgesel, sektörel ve afetler sonrasında çalışanlarımıza verdiğimiz bir nakti destekti”

    TBMM’ye verilen İşsizlik Sigortası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Teklifi hakkında sorulan soruları yanıtlayan Işıkhan, yasa tasarısı ile aktif ve pasif iş gücü piyasasını dengelemeye çalıştıklarını ifade etti.

    Pasif işgücü piyasasının etkinliğini arttırmak için çalışmalar yaptıklarını, bu çalışmaların başında ise kısa çalışma ödeneğinin olduğunu belirten Işıkhan, “Kısa çalışma ödeneği, özellikle bölgesel, sektörel ya da afetler sonrasında çalışanlarımıza verdiğimiz doğrudan bir nakdi destekti. Bu rakam 8 bin ile 12 bin arasında çalışana doğrudan verdiğimiz bir destekti. Biz bunu işsizlik sigortası fonundan karşılıyoruz. Bu yıl içerisinde nakdi yardım niteliğinde Covid-19 sürecinde 3,8 milyon çalışanımıza verdik. Yasal teklif olarak verdiğimiz bu uygulamada da vatandaşlarımızın kısa çalışma ödeneğinden daha fazla yaralanması için son 3 sende gereken asgari prim gün sayısını 600 günden 450 güne indiriyoruz. Bu şekilde daha fazla vatandaşımıza ulaşmış olacağız” ifadelerine yer verdi.

    “Asgari ücretle çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme ilkemizi sürdürdük”

    Bakan Işıkhan, sene başında yapılan asgari ücret zammında geçen seneye oranla yüzde 100’lük bir artış olduğunu hatırlatarak, “Yıllık enflasyon yüzde 64,77 iken asgari ücrete geçen yıla göre yüzde 100 zam yapmamız aslında ne kadar önemli bir başarı gösterdiğimizi de gösteriyor. Enflasyon oranı üzerinde de zam vererek çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme ilkemizi sürdürdük” diye konuştu.

    “SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin emekli aylıklarındaki artışı yüzde 49,25’e yükseltiyoruz”

    Bakan Işıkhan, “Emeklilerimize 2024 yılı zam oranları belli olmuştu. Memur emeklilerimiz için yüzde 49,25 oranında artış sağlanmıştı. Ayrıca SSK ve Bağ-Kur’lu emeklilerimiz içinse yüzde 37,57 orana ek olarak kabine toplantımızda yüzde 5 ek ilave zam eklenilerek yüzde 42,6’ya çıkarmıştık. Bu düzenleme TBMM Genel Kurulu’na sunulmuş durumda. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla ve Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz’ın koordinasyonunda, ben, Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdik. Yapılan çalışmalar sonrasında belli bir noktaya ulaştık. SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin emekli aylıklarındaki artışı ocak ayı itibarıyla yüzde 49,25’e yükseltiyoruz. Böylece tüm emeklilerimizin aynı oranda artış almasını sağlamış olduk” açıklamasında bulundu.

  • Meclis İsveç’e NATO onayı verecek mi?

    Meclis İsveç’e NATO onayı verecek mi?

    Meclis Genel Kurulu bu hafta ilk toplantısını bugün gerçekleştiriyor.

    Genel Kurul, İsveç’in Kuzey Atlantik Antlaşması’na (NATO) katılımına ilişkin protokolü ele alıyor.

    Protokolün kabul edilmesi için Genel Kurul’da katılan milletvekillerinin salt çoğunluğunun oyu gerekiyor.

    26 Aralık’ta Meclis Dışişleri Komisyonu’nda yapılan oylamada, protokole AK Parti, CHP ve MHP “evet” oyu verirken İYİ Parti ve Saadet Partisi “hayır” oyu vermişti. DEM Parti ise oylamaya katılmamıştı.

    Emekli zammı da gündeme gelecek 

    Genel Kurulda, uluslararası anlaşmaların görüşmelerinin tamamlanmasının ardından en düşük emekli aylığının 10 bin liraya yükseltilmesi ile SSK ve Bağkur emekli maaşlarına ilave artış öngören İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmelerine geçilecek.

  • Erdoğan’dan emeklilere ek zam müjdesi!

    Erdoğan’dan emeklilere ek zam müjdesi!

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de gerçekleşen Kabine Toplantısı’nın ardından millete sesleniş konuşmasını gerçekleştirdi. 2024 yılının ilk kabine toplantının gerçekleştirildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2024 senesini ilk kabine toplantısının ardından sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu vesileyle bir kez daha yeni miladi yılın ülkemize milletimize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Sözlerimin hemen başında harekat bölgesinde teröristlerle girdikleri çatışmada şehit düşen kahraman Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve silah arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Tedavileri şu an devam eden yaralı askerlerimize Rabb’imden acil şifalar temenni ediyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırıların ardından şehit yakınlarının bir kısmıyla telefonda görüştüklerini ifade ederek, “Kendilerine hem taziyelerimizi sunduk. Hem de devletimiz ve milletimiz adına minnettarlığımızı ifade ettik. Tarih bilmez, kutsal tanımaz edepsizlere rağmen şehit ailelerinin metaneti, vakarı ve sabrı karşısında duygulanmamak elde değil. Rabbim kahraman askerlerimizi cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin. Şehitlerimizin kanlarını her zaman olduğu gibi yerde bırakmadık. Sadece son 5 günde Suriye ve Irak’taki terör unsurlarına düzenlenen hava harekâtlarımız neticesinde 114 hedef vuruldu, 78 terörist etkisiz hale getirildi. Milli İstihbarat Teşkilatımız, 12 Ocak’tan bugüne kadar terör örgütüne ait toplam 60 kritik altyapı ve mühimmat tesisini imha etmiştir. Emniyet ve Jandarma birimlerimizin operasyonlarında yılbaşından bu yana terörle iltisaklı 465 kişi gözaltına alınmıştır.. Cumartesi günü yaptığımız dar kapsamlı güvenlik toplantısında sahadaki güncel durumu değerlendirir. Güvenlik birimlerimize yanında, yöresinde, arkasında kim olduğuna bakmadan tespit ettikleri tüm terör koşullarını yok etme talimatı verdik” açıklamasını yaptı.

    “Terörü kaynağında bertaraf etme stratejisi, en çok bölgemizde bir ‘teröristan’ kurma hesabı yapanları rahatsız etmiştir”

    Bugünkü kabine toplantısında diğer konuların yanı sıra son dönemde artan terör saldırılarını da tüm yönleriyle ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle şu hususun altını tekrar çizmek istiyorum. Türkiye’nin, bir süredir kararlılıkla uyguladığı terörü kaynağında bertaraf etme stratejisi, en çok bölgemizde bir “teröristan” kurma hesabı yapanları rahatsız etmiştir. Bu rahatsızlık, farklı yol ve yöntemlerle defalarca dışa vurulmuştur. Hazımsızlığın ifadesi; -Kimi zaman ülkemiz içindeki aparatlarını harekete geçirerek, kimi zaman ülkemizi işgalci olarak suçlayarak, kimi zaman uluslararası arenada bizi sıkıştırmaya çalışarak, kimi zaman sosyal medya üzerinden yalan-yanlış bilgiler yayarak, kimi zaman tetikçiliğini yaptırdıkları basın-yayın organlarını kullanarak, kimi zaman da doğrudan canımızı acıtmaya yönelik hain terör eylemlerini destekleyerek gerçekleşmiştir” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin bölücü elebaşlarını kendilerini güvende hissettikleri yerde imha ettikçe, Türkiye’nin önünü kesmeye yönelik girişimlerin daha da arttığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

    “Bölücü terör örgütü PKK’ya silah, mühimmat, eğitim ve himaye desteği sağlayarak palazlandırma girişimleri hız kazanmıştır. Ülkemizin Suriye’de ve Irak’ta gerçekleştirdiği sınır ötesi harekatlar sayesinde hedefine ulaşamayan bu çabaların, halen ısrarla ve inatla sürdürüldüğünü çok iyi biliyoruz. Burada bir gerçeğin hakkını özellikle ve de kalın çizgilerle çizmekte fayda görüyoruz. Her ne kadar birileri anlamasa da biz sınır ötesi operasyonlarımızla sadece güney sınırlarımızın huzur ve güvenliğini garanti altına almıyoruz. Bu operasyonlarla aynı zamanda ülkemizi bir terör koridoruyla kuşatma senaryolarını da yırtıp attık. Yine bu şekilde teröristlerin zulümleri sebebiyle göç edecek 3-4 milyon sığınmacının kendi topraklarında kalmasının temin ederiz. Sınır ötesi harekatlarımız Türkiye’yi düzensiz göç dalgası üzerinden iç karışıklığa sürüklemeye yönelik oyunları da boşa çıkarmıştır.”

    “Bundan geriye dönüş asla söz konusu olamaz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçici sığınmacı statüsüyle ülkemizde bulunan 620 binden fazla Suriyelinin terörden kurtarılmış güvenli bölgelere geri döndüğünü belirterek, “Beslenme kaynakları kesilen, yeni bir militan devşiremeyen, sahada sürekli güvenlik güçlerimizin baskısı altında ezilen terör örgütü kendisine biçilen bölücü rolü uygulama imkanı bulamamıştır. Sınırlarımız ötesindeki askeri mevcudiyetimiz, hem vatanımızın güvenliği hem vatandaşlarımızın huzur ve esenliği açısından hayati öneme sahiptir. Bundan geriye dönüş asla söz konusu olamaz. Karşımızdaki tablo gayet açıktır. Türkiye bölücü terör tehdidini ya kaynağında kurtaracak ya da eskiden olduğu gibi terörle mücadeleyi sınırları içinde şehirlerini sokaklarında, mahallelerinde verecektir. Ülkemizin böyle bir felaket karşı karşıya kalmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Dolayısıyla bu mücadeleyi sadece kendimiz, kendi güvenliğimiz için değil evlatlarımızın terörsüz bir iklimde büyüyebilmeleri için de sonuna kadar vermek mecburiyetindeyiz. Bu hakikatler dikkate alınmadan gündeme getirilen işler iyi niyetli, ister art niyetli olsun, hiçbir teklifin ülkemize faydası bizim nezdimizde de karşılığı yoktur. Aksi yöndeki ısrarlı beyanlar sınırlarımız ötesinde can siper hane şekilde görev yapan askerlerimiz başta olmak üzere milletimizin canını sıkmaktan başka hiç bir işe yaramayacaktır. Esasen bu tür gündemlerin ülkemizin planlarını bozduğu kesimler tarafından kasıtlı olarak körüklendiğine inanıyorum. Türkiye başarılı sınır ötesi operasyonlarıyla toprakları üzerinde ameliyat yaptırmayacağını çok açık ve net göstermiştir” dedi.

    “Şehitlerimizin dökülen kanlarının, yitirdiğimiz canların hesabını misliyle sormakla kalmayacak, geleceğimizi de güvence altına alacağız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu an üzerinde durulması gereken asıl husus sınır ötesi operasyonların nasıl daraltılacağı bizim gündemimizde yok bizim gündemimiz nasıl genişletileceğidir. Irak ve ya Suriye’de eli kanlı caniler var oldukça bizim de içimiz rahat etmeyecektir. Emperyalistlerin Irak ve Suriye’de bir teröristan kurma planları masada oldukça hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz. Yaklaşık 40 yıldır milletimizin canını yakan kuzey Irak dağlarının her karışını güvenli hale getirene kadar bu bölgedeki harekatlarımız sürecektir. Aynı şekilde Suriye’de Tel Rıfat’ta Ayn El Arab’dan Münbiç’e kadar sinsi niyetlerle kurulmuş terör hatlarını darmadağın etmeden durmayacağız. Bilindiği gibi geçmişte buralarla ilgili bize verilmiş ancak tutulmamış sözler vardı. Madem bize verilen sözler yerine getirilmiyor. Öyleyse Türkiye’nin kendi güvenliği için gerekli tedbirleri almasına kimse itiraz edemez. Kimse bizden farklı bahanelerle bölücü alçakların semirtilmesine seyirci kalmamızı bekleyemez. Önümüzdeki aylarda kimin ne dediğine, hangi tehditlere savurduğuna, hangi hesaplar içinde olduğuna bakmadan bu doğrultuda yeni adımları muhakkak atacağız. Yapacağımız yeni harekatlarla sadece şehitlerimizin dökülen kanlarının, yitirdiğimiz canların hesabını misliyle sormakla kalmayacak, geleceğimizi de güvence altına alacağız” açıklamasını yaptı.

    haline getirilmesi doğru olmadığı gibi anayasal bakımdan zaten mümkün değildir. Ülkemizde kimsenin Cumhuriyet ile ilgili bir derdi yoktur, ülkemizde kimsenin Cumhuriyetimizin banisi ile bir derdi yoktur, ülkemizde kimsenin devletin bütünlüğü, ülkenin birliği, devletin esenliği ile ilgili sıkıntısı yoktur. Her kim bu kavramlar üzerinden kendine alan açmaya çalışıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Her kim bu tartışmaları farklı niyetlerin koç başı gibi kullanmaya kalkıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Herkes bu tartışmaları siyasi rant kapısı haline getirmeye uğraşıyorsa bir büyük yanlışın tam merkezindedir. Her kim bu tartışmaları farklı niyetlerin koçbaşı gibi kullanmaya kalkıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Her kim bu tartışmaları siyasi rant kapısı haline getirmeye uğraşıyorsa bir büyük yanlışın tam merkezindedir” dedi.

    “Bize dayatılan gündemlerin değil, hayallerimizin peşinden koşacağız”

    “Elbette varmış gibi gösterilen bu tür tartışmalar üzerinden, eskiden beri ülkemizde siyaset ve toplum mühendisliği yapıldığını da unutmuyoruz. Siyasi tarihimizde 27 Mayıs’tan 12 Mart’a 12 Eylül’den 28 Şubat’a kadar bunun pek çok örneğini görmek mümkündür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Bu tartışmaları kimin alevlendirdiğini, bunlardan kimin çıkar sağladığını, hangi piyonlar kullanılarak ülkemizin nerelere sürüklendiğini, milletimize hangi acıların yaşatıldığını hepimiz gayet iyi biliyoruz. Birileri aynı karanlık senaryoları tekrar sahnelemeye çalışmaktadır. Milli hafızamızın 28 Şubat sürecinden çok iyi bildiği marjinal karakterlerin ve kadrolu provokatörlerin bir anda sağda solda yeniden arzı endam etmesi herhalde tesadüf değildir. İster bu oyunun aktörleri arasında ister dışarıdan bakıp gazına gelenlerden olsun, her kim niyetini bozar ve yolunu şaşırırsa son on yılda yaşananlar akıbetinin ne olacağını göstermeye yeterlidir. Bırakınız bireyleri ve kurumları FETÖ’den PKK’ya kadar bu senaryoda kullanılan örgütlerin acı sonları dahi tek başına, almasını bilen için bir ibret vesilesidir. Milletimiz aynı yol ve yöntemlere tevessül edenlerin sadece yüzüne tükürmekle kalmayacak, gerektiğinde başını da ezecek basirete, dirayete, kudrete ve cesarete sahiptir. Esasen Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşını kutladığımız bir dönemde hortlatılmaya çalışılan rejim tartışmasının gerisindeki niyet gayet açıktır. Önümüze kurulan tuzakların tamamı, Türkiye’yi kalkınma ve demokrasi odaklı asıl gündeminden kopartıp kendi içine kapatarak, bölgesinde ve dünyada artan etkinliğini kırmaya yöneliktir. Türkiye’yi tekrar emperyalistlerin boyunduruğu altına almak isteyenlerin tezgahına gelmeyeceğiz. Ülkemize, milletimize ve demokrasimize hiçbir faydası olmayan suni gündemlerle vaktimizin ve enerjimizin çalınmasına izin vermeyeceğiz.
    Bize dayatılan gündemlerin değil, hayallerimizin peşinden koşacağız. Bizim gündemimizde sadece Türkiye var. Bizim gündemimizde eser ve icraat var. Bizim gündemimizde mazluma el uzatma, düşenin elinden tutma var. Başkaları ne yaparsa yapsın. Biz işimize bakıyoruz. Gece gündüz demeden Türkiye Yüzyılının inşası için koşturuyoruz. Ülkemizi büyütmenin, şehirlerimizi geliştirmenin, aziz milletimizi daha fazla huzura, daha fazla refaha kavuşturmanın derdindeyiz. Bu anlayışla kabine olarak eğitimden sağlığa güvenlikten adalete, ulaştırmadan şehirciliğe, kültür sanattan dış politikaya, aileden gençlik ve spora geniş bir yelpazede programımızı adım adım hayata geçiriyoruz.”

    “Bu yılı ise dünya ortalamasının 1,5 katına denk gelen bir büyümeyle kapatacağımız anlaşılıyor”

    31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerini de demokratik bir olgunlukla, şehirlere hizmet yarışı şeklinde tamamlayarak geride bırakmayı hedeflediklerini söyleyen Erdoğan, “Sonra Türkiye Yüzyılı gündemiyle yolumuza devam edeceğiz. Ekonomide bölgesel ve küresel krizler sebebiyle ortaya çıkan sıkıntıların yansımalarıyla boğuştuğumuz bir yılı geride bıraktık. Önümüzdeki 5 yıl boyunca küresel büyümenin düşük seviyelerde gerçekleşmesi ve buna bağlı kayıpların artması bekleniyor. Bu süreçte Türkiye olarak biz kendi hedeflerimize sıkı sıkıya bağlı kalarak yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazla yoluyla büyümeye inşallah devam edeceğiz. Her küresel kriz Türkiye’nin önüne büyüme ve rekabet liginde üst sıralara çıkma konusunda yeni fırsatlar getirmektedir. Cumhuriyetimizin ilk asrında yılda ortalama 4,8’lik bir büyüme oranı yakalandı. Hükümetlerimiz döneminde bu oran ortalama yüzde 5,4 olarak gerçekleşti. Bu yılı ise dünya ortalamasının 1,5 katına denk gelen bir büyümeyle kapatacağımız anlaşılıyor. Önümüzdeki yıllar için büyüme oranlarımızı hep beklentilerin üzerinde tutacağımıza inanıyorum. Tabii bu arada hükümet programlarımızda vatandaşlarımıza taahhüt ettiğimiz yatırımları birer birer hayata geçiriyoruz. Depremle yıkılan şehirlerimizi ayağa kaldırma çalışmaları önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürüyor. Sadece ulaştırmada halen inşası süren 26 ayrı yol, raylı sistem, havalimanı ve uydu projesinin ülkemize kazandıracağı değeri, muhalefetin bizi çekmek istediği içi boş tartışmaların tamamına değişmeyiz” dedi.

    “İstihdamda yaklaşık 32 milyon kişiyle tarihimizin en yüksek seviyesini yakaladık”

    İl ziyaretlerinde inşaatı biten ulaştırma yatırımlarının açılışlarını yapacaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üzerine en çok titrediğimiz husus istihdamda yaklaşık 32 milyon kişiyle tarihimizin en yüksek seviyesini yakaladık. Yüzde 9’a düşürdüğümüz işsizliği daha aşağılara çekmemiz gerekiyor. Bunun için aktif iş gücü piyasası programlarımızın çerçevesini genişletiyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın uyguladığı programlar için işveren tarafında aranan istihdam yükümlülüğünü 3 kattan 2 kata, istihdam taahhüt oranını yüzde 70’ten yüzde 60’a düşürüyoruz. Böylece işverenlerimiz ihtiyaç duydukları nitelikli iş gücünü kendi iş yerinde yetiştirme imkanını daha esnek şartlarda kullanabilecektir. Deprem bölgesindeki şehirlerimizde ise bu programı daha fazla destekle yürüteceğiz. Bilindiği gibi 6 Şubat sonrası deprem bölgesindeki iş yerlerinin bu kurs ve programlarla ilgili yükümlülüklerini zaten kaldırmıştık. Aynı şehirlerimizdeki kurs ve programların 2024 yılı için işveren yükümlülük süresi 3 kat yerine 1 kat, istihdam taahhüdü de yüzde 70 yerine yüzde 30 olarak uygulanacaktır. Bunlara ilave olarak cep harçlıkları da deprem bölgesi illerimizde asgari ücretin yüzde 30’u düzeyinde verilecek. Amacımız depremden etkilenen şehirlerimizdeki işgücü piyasasının bir an önce toparlanmasını temin etmektir. Aynı şekilde depremde hayvanları telef olan vatandaşlarımızın zararlarını karşılıyoruz. Bütçemizden toplam 910 milyon lira kaynak kullanarak depremzede yetiştiricilerimizin telef olan hayvanlarının yerine yenilerini verdik. En çok yoğunlaştığımız alanlardan biri de hayat pahalılığı ve enflasyona karşı verdiğimiz mücadeledir. Aylık çekirdek enflasyonun eylüldeki yüzde 5,3 seviyesinden, aralık ayında yüzde 2,3 seviyesine gerilemesi yürüttüğümüz kararlı mücadelenin işaretidir. Ancak hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadelemizde milletimizin yardımını bekliyoruz. Çünkü bu meselenin teknik boyutu kadar, psikolojik boyutu da önemlidir. Öncelikle ürettiği ve sattığı malın, verdiği hizmetin fiyatını enflasyonla orantılı olmayan düzeylerde artıran tamahkar anlayışı ortadan kaldırmalıyız” diye konuştu.

    “Emeklerimizin aylıklarındaki artışı birbirine yakınlaştıracak yeni bir adım atıyoruz”

    Çalışanları ve emekliler başta olmak üzere insanların refah düzeyini yükseltmek için de can başla çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşçi, memur, emekli maaşlarının ve onlara endeksli ödemelerde yaptığımız yüksek oranlı artışlarla bunu kısmen sağladık. İnşallah önümüzdeki dönemlerde aynı anlayışla çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü tutmaya devam edeceğiz. Türkiye büyüdükçe ortaya çıkan katma değerden, milletimizin her kesiminin hak ettiği payı alması konusunda samimi gayret gösteriyoruz. Geçen yılın son aylarındaki yaptığımız hesaplarla 16 milyon emeklimizin tamamına bir defaya mahsus 5’er bin liralık ödeme gerçekleştirdik. Çalışan emeklilerimiz de tıpkı diğer emeklilerimiz gibi yıl bitmeden 5 bin lira tutarındaki ödemelerini aldı. Bütçe imkanlarımızı zorlama pahasına da olsa emeklilerimizi asla darda bırakmıyoruz. Emekli aylıklarındaki artışları da yine bu anlayışla belirliyoruz. Bilindiği gibi 2024 yılının ilk altı ayı için memur emeklisi aylıklarında yüzde 49,25, SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylıklarında ise yüzde 37,57 artış oldu. Bu farklı artışların emeklilerimizde yol açtığı rahatsızlıkları gördüğümüz için, emeklerimizin aylıklarındaki artışı birbirine yakınlaştıracak yeni bir adım atıyoruz” dedi.

    “Emekli maaşı alt sınırını 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıyoruz”

    “Nispeten daha düşük artış alan SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylıklarına ilave yüzde 5 daha artış yapacağımızın müjdesini buradan vermek istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin ocak 2024’ten itibaren altı aylık artış oranı yüzde 42,6’ya yükseliyor. Önümüzdeki temmuz ayındaki artışlarla birlikte emeklilerimizin hepsi yaklaşık aynı oranlarda maaş artışına kavuşacaklardır. Yani memur, SSK ve Bağkur ayrımı yapmadan tüm emeklilerimizin yıllık maaş artış oranları önümüzdeki temmuzda eşitlenecektir. Burayı özellikle altını çizerek ifade etmiş olduk. Çünkü yılın ikinci yarısındaki maaş artışlarında memur emeklileri enflasyon farkını alırken, SSK ve Bağ-Kur emeklileri enflasyonun tamamını alacakları için maaş artış oranlarındaki dengesizlik giderilecektir. Ayrıca sosyal devlet ilkemiz gereği uygulamaya aldığımız emekli maaşı alt sınırını 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıyoruz. Ekonomi yönetimimiz, Orta Vadeli Program’da bu artışları öngörmüş, hazırlıklarını buna göre yapmışlardır. Meclisimizin de onayını aldıktan sonra artışları bir an önce emeklilerimizin maaşlarına yansıtmak istiyoruz. Böylece toplam 200 milyar liralık ilave bir kaynağı da emeklilerimizin istifadesine sunmuş oluyoruz. Tüm bu artışların emeklilerimize ve ülkemize milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Kabinemizde bugün aldığımız bir kararla 2024’ü emekliler yılı olarak ilan ediyoruz. Amacımız bu vesileyle emeklilerimizin hayat kalitesini artıracak, sosyal haklarını genişletecek, onlara özel hizmetler sunacak yeni hizmetleri devreye almaktır. Sağlıktan ulaşıma, sosyal imkanlardan kültürel faaliyetlere kadar geniş bir yelpazeye yayılan bu hizmetler şimdiden emeklilerimize hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

    “Mal ve hizmet ihracatımızı bu yıl 375 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz”

    İhracatın ekonomi programlarının en kritik başlıkları arasında bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz yıl ihracatta 256 milyar dolarla hedeflerimizin de üzerine çıkarak cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Dış ticaret açığımızda da gözle görülür bir kapanma oldu. Mal ve hizmet ihracatımızı bu yıl 375 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. İnşallah daha önceki hedeflerimiz gibi bunu da gerçekleştireceğiz. Turizmde de 2023 rakamlarının çok iyi geleceği anlaşılıyor. Elbette tüm bu işleri yaparken mali disiplinden taviz vermeyeceğiz. Deprem sebebiyle artan harcamalara rağmen geçtiğimiz yılın bütçe açığını, öngörülen seviyenin altında tutmayı başardık. Geçtiğimiz yıl deprem için 950 milyar lira harcama yaptık. Bu yıl aynı çerçevede 1,3 trilyon lira harcama yapmayı öngörüyoruz. Sadece son yirmi yılda depremler nedeniyle oluşan hasarların giderilmesiyle yenileme ve güçlendirme çalışmaları için harcadığımız para, vergi gelirlerinin 8 katıdır. Bir başka ifadeyle devlet olarak tüm kaynaklarımızı milletimizin yaralarının sarılması ve tehditlerin bertaraf edilmesi yolunda seferber ettik. İnşası ve çevre düzenlemesi tamamlanan deprem konutlarının teslimatına inşallah çok yakında başlıyoruz. İllerimizi ziyaret ederek hem depremzede kardeşlerimizle kucaklaşacak hem sahada yürütülen çalışmaların denetimini yapacak hem de teslime hazır konutların anahtarlarını hak sahiplerine inşallah takdim edeceğiz. Küresel ve bölgesel krizlerin maliyeti yanında maruz kaldığımız ekonomik tuzakların olumsuz etkilerine rağmen her alanda yatırımları sürdürüyor, döviz rezervlerimizi de arttırıyoruz. Yaklaşık 146 milyar dolarlık bir döviz rezerviyle girdiğimiz 2024’te bu rakamı daha da arttıracağımıza inanıyorum. Ülkemizin risk priminin düşmesi, yabancı yatırımcıların piyasalarımıza ilgisinin artması, derecelendirme kuruluşlarının görünümümüzü olumluya çevirmesi gibi pek çok işaret doğru yolda ilerlediğimizi gösteriyor. Türkiye’nin küresel rekabette giderek artan gücü, uyguladığımız ekonomi programını başarıyla yürütmemize imkan veriyor. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefimize ulaşana kadar durmadan, duraksamadan, çalışmaya, üretmeye, büyümeye devam edeceğiz” dedi.

    “Alper kardeşimizin özellikle bu yolculuğu milletimiz için, gençliğimiz için hayırlı olsun diyorum”

    Yarın gece saat 1.11’de uzaya uğurlanacak ilk Türk astronotu büyüyen, güçlenen ve iddia sahibi Türkiye’nin yeni bir nişanesi olarak gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Alper kardeşimizin özellikle bu yolculuğu milletimiz için, gençliğimiz için hayırlı olsun diyorum. Uluslararası uzay istasyonunda yürüteceği bilimsel çalışmalarda şimdiden kendisine başarılar diliyorum” dedi.

  • Emekliye 5 bin TL  ikramiye TBMM’de kabul edildi

    Emekliye 5 bin TL ikramiye TBMM’de kabul edildi

    TBMM Genel Kurulunda, emeklilere bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin lira ödenmesini öngören düzenleme kabul edildi.

    5 bin TL’lik ödemeden yalnızca çalışmayan emekliler yararlanabilecek.

    Emeklilere 5 bin TL ikramiye

    Buna göre 2023 Ekim ödeme döneminde gelir veya aylık ödemesi yapılan sigortalı ve hak sahiplerine bir defaya mahsus olmak üzere, dosya bazında 5 bin lira ödenecek.

    Bu ödeme, sürekli iş göremezlik geliri almakta olanlara gelir bağlanmasına esas olan sürekli iş göremezlik derecesi oranında, ölüm aylığı ve ölüm geliri dosyalarında ise hak sahiplerinin hisseleri oranında yapılacak.

    1-31 Ekim 2023 arası herhangi bir tarihte, sosyal güvenlik destek primine tabi olanlar dahil, çalışması olanlar veya faaliyette bulunanlar ile yaşlılık aylığı almaktayken bu aylıkları kesilmeksizin ilgili düzenlemede sayılan iş yerlerinde çalışanlar ödeme kapsamında olmayacak.

    Birden fazla dosyadan gelir ve aylık alanlara, en fazla ödemeye imkan veren bir dosya üzerinden ödeme yapılacak.

    Yersiz yapıldığı anlaşılan ödemeler, ilgilinin varsa almakta olduğu gelir veya aylıklarından yüzde 25 oranında kesilerek, yoksa genel hükümlere göre geri alınacak.