Etiket: “Enerji

  • 612 milyon kWh elektrik yeşil enerjiye dönüştürüldü

    612 milyon kWh elektrik yeşil enerjiye dönüştürüldü

    TREPAŞ Genel Müdürü S. Burak Savaş, müşterilerinin tükettiği elektriğin “yenilenebilir enerji kaynaklarından” sağlandığını gösteren Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası (I-REC) alımına aracılık ettiklerini, bugüne kadar 612 milyon kWh’lik elektrik tüketiminin yeşil enerjiye dönüşümünü sağladıklarını belirterek, sürdürülebilir bir geleceğin inşası için katkıda bulunuyor olmaktan hem kendisinin hem de tüm çalışanlarının büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

    Trakya Bölgesi’nde hizmet verdiği 1 milyonu aşkın müşterisinin yanında, Türkiye genelinde büyük sanayi kuruluşları ve ticarethane gruplarında da oldukça önemli bir pazar payına sahip olan, birçok kamu kurumunun elektrik tedarikini sağlayan Trakya Elektrik Perakende Satış A.Ş. (TREPAŞ), müşterilerinin yeşil dönüşümüne de katkı sunuyor. Müşterilerinin RECs International tarafından geliştirilen elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiğini belgeleyen uluslararası sertifikasyon sistemi olarak ifade edilen Uluslararası Yenilenebilir Enerjisi Sertifikası (I-REC) almasına aracılık eden şirket, bugüne kadar 612 milyon kWh’lik elektriğin yeşil enerjiden karşılanmasına katkı sağladı.

    “4 milyon mesken abonesinin ortalama 1 aylık elektrik tüketimine eşdeğer”
    Sürdürülebilir bir geleceğin inşası için çevre dostu elektrik tüketmek isteyen sanayi ve ticarethane müşterilerinin, I-REC almaları sürecinde aracılık görevi üstlendiklerini dile getiren TREPAŞ Genel Müdürü S.Burak Savaş, “Şirketimiz aracılığı ile sanayi ve ticarethane müşterilerimiz bugüne kadar 612 GWh’lik elektrik tüketimini yeşil enerjiden karşılar hale geldi, bu tüketim miktarı ortalama 4 milyon mesken abonesinin 1 aylık elektrik tüketimine eşdeğer.

    Özellikle tekstil, gıda, otomotiv, metalürji ve çimento sektörlerinden I-REC alma yönünde yoğun bir talep var. Çünkü I-REC alan firmalar, elektrik tüketimlerini yüzde 100 yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladıklarını kanıtlıyor. Bu sertifikayla şirketler, yeşil enerjiye olan bağlılıklarını ve çevre dostu üretim süreçlerini uluslararası standartlara göre belgelemiş oluyor. İklim değişikliğinin dünyanın geleceğini etkilediği bir süreçte böylesine önemli bir alanda müşterilerimizin yanında yer almaktan, onlara bu hizmeti sunmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

    “Pek çok avantaj sağlıyor”
    Özellikle Avrupa Birliği (AB) ile ticaret yapanlar için yenilenebilir enerji sertifikalarının avantajlar sağladığını da kaydeden Savaş, sözlerine şöyle devam etti:
    “Avrupa Birliği’nin karbon emisyonlarını azaltmak amacıyla yürürlüğe koyduğu Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) da I-REC sertifikasının önemini artırıyor. Bu mekanizma, AB sınırları dışında üretilen ve belirlenen karbon emisyon sınırını aşan ürünlere ek vergi uygulamasını getiriyor. I-REC bu süreçte sanayicilerimize destekleyici bir çözüm sunuyor ve karbon ayak izlerini ve çevresel etkilerini azaltmalarına yardımcı oluyor. I-REC sertifikaları satın alarak şirketler elektrik tüketimlerinden kaynaklanan karbon ayak izlerini azaltabilir ve bu sayede SKDM kapsamındaki karbon yükümlülüklerini daha kolay yerine getirebilirken enerji dönüşüm sürecine de katkı sağlıyor.”

  • Yunusemre Belediyesi sürdürülebilir enerjiye katıldı

    Yunusemre Belediyesi sürdürülebilir enerjiye katıldı

    Yenilenebilir enerji alanına yatırım yapan Yunusemre Belediyesi, Karaahmetli Mahallesinde kurduğu güneş enerji santrali (GES), törenle açtı. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban’ın ev sahipliğini yaptığı törene Şehzadeler Belediye Başkanvekili Yenal Yıldırım, CHP Yunusemre İlçe Başkanı Mehmet Arslan, Saadet Partisi İl Başkanı Zekai Yılmaz, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, Manisa Pazarcılar Odası Başkanı Destan Bulgay, Manisa Madeni Sanatkarlar Odası Başkanı Halil Kırlı, Belediye Başkan Yardımcıları, Belediye Meclis Üyeleri, Birim Müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başlayan törende halk oyunu ekibi de gösteri yaptı. Törende ilk olarak söz alan Belediye Başkan Yardımcısı Ali Kuyumcu, tesisin kamusal anlamda bölgenin en büyük güneş enerji santrallerinden biri olduğunu söyledi.

    “Artık elektrik Yunusemre Belediyesi için sorun olmayacak”

    Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban yenilenebilir enerji yatırımını Manisa’ya kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Bu yatırımda emeği olanlara teşekkür eden Başkan Balaban törende yaptığı konuşmada, “Enerji dünyada en önemli stratejik unsurlardan bir tanesi. Günümüz dünyasında enerji savaşları tüm hızıyla devam ediyor. Bu enerjiyi elde ederken de temiz ve sürdürülebilir bir enerji kavramı çok önemli. Doğayı yok ettikten sonra o enerjinin de bir anlamı kalmıyor. Biz parti olarak hem temiz enerji hem de temiz çevre felsefesiyle hareket eden bir programa sahibiz. Bu nedenle güneş enerji santrali çok doğru bir enerji üretim sistemi. Bizden önceki belediye başkanımız ve ekibinin başlattığı projeyi 5 aylık bir çalışma sonrası hizmete açıyoruz. Bizden önce kim ne yaptıysa yaptıkları için teşekkür ederiz. Bu anlamda projeyi başlatan Mehmet Çerçi ve ekibine teşekkür ediyorum. Ama şunun da bilinmesini rica ediyorum. Buranın bütün borcunu biz ödeyeceğiz. 109 milyon TL kredi çekilmiş. Kredinin geri ödemesi 210 milyon TL. Önceki dönem bu paranın yalnızca 15 milyon TL’si ödenmiş. Bu tesis ile birlikte Yunusemre Belediyesi elektriğe para ödemeyecek. Artık elektrik Yunusemre Belediyesi için bir sorun olmayacak. Bizden önceki dönemde GEDİZ AŞ’ye 16 milyon TL borç birikmişti. Bu borcu dahi ödeyemeyen bir belediye devraldık. Bunu da bahane etmiyor, iş üretiyoruz. Projede emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.
    Yunusemre Belediyesi’nin Yuntdağı’nda yaptığı çalışmalar hakkında da bildi veren Belediye Başkanı Balaban şunları söyledi: “CHP’nin belediyeyi almasıyla birlikte Yuntdağı’nda değişim söz konusu. Bölgede kültür sanat etkinlikleri başladı. Belirli günlerde kırsal mahallelerimizde sinema günleri yapıyoruz. Bu anlamda halkımızdan da büyük destek görüyoruz. Tüm mahallelerimizi önemsiyoruz”
    Konuşmaların ardından davetliler açılış kurdelesini birlikte kesti.

    Belediye aylık 2 buçuk milyon TL kazanacak

    75 bin metrekare alanda kurulan güneş enerji santralinde 4 megawattlık enerji üretilecek. 8 bin 624 adet polikristal panelin bulunduğu santralde ayrıca Türkiye’de tek olarak 20 milyon TL Katma Değer Vergisi (KDV) muafiyeti alındı. GES’te belediye tüketeceği elektriğe ücret ödemezken aynı zamanda aylık 2 milyon 500 bin TL kazanacak.

  • Enerji kaynakları için Afrika’da bulunan Wagner güçlerine ağır darbe

    Enerji kaynakları için Afrika’da bulunan Wagner güçlerine ağır darbe

    Mali hükümeti ile bölgede bulunan isyancı gruplar arasında yeniden başlayan çatışmalar ülkenin kuzeyinde bulunan Tinzaouten kasabasında Mali ordusu ve beraberindeki Rus Wagner güçleri ağır kayıp verdi.
    Olayın ardından açıklamada bulunan Ukrayna Savunma Bakanlığı İstihbarat Ana Müdürlüğü Sözcüsü Andriy Yusov yerel televizyona yaptığı açıklamada, Mali’deki Wagner üyelerine yönelik saldırıda isyancılara istihbarat desteği sağlandığını aktardı.
    Olayın bir diğer aktörü ise Mali’nin kuzeyinde bulunan isyancı gruplar. Birinci grup, ağırlığı Tuaregler’den oluşan ayrılıkçı ve bağımsızlık isteyen Azawad Hareketleri Koordinasyonu, ikinci grup, olayın hemen ardından saldırıları üstlenen El-Kaide’nin Sahel kolu olan Jama’at Nusrat al-Islam wal-Muslimin (JNIM) adlı grup.
    Düzenlenen saldırı sonrası açıklama yapan Wagner grubunun, isyancılar tarafından 2 askeri eğitmenin öldürüldüğü kaydedildi.
    İsyancılar tarafından düzenlenen saldırı sonrası Wagner’in bölgedeki varlığını değerlendiren Ankara Hacı Bayram Üniversitesi Afrika Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Yunus Turhan, “Rusya ile Fransa’nın Sahel bölgesindeki çatışmanın boyutu, etkisi daha da genişleyeceği yönünde. İlk defa Wagner grubu Afrika’da bu kadar büyük kayıp verdi. Şöyle bir gerçek var, Wagner’in Afrika’daki başarısı Rusya’nın hanesine yazılırken olumsuzluklar Wagner’in kendi hanesine yazılıyor” ifadelerini kullandı.

    “Rusya enerji kartını batı aleyhinde kullanmak üzere bir politika izliyor”

    Rusya’nın Ukrayna savaşı sonrası ekonomik olarak sıkışmışlığını Afrika’daki madenleri kontrol altına alarak rahatlatma politikası izlediğini dikkat çeken Doç. Dr. Turhan, “Rusya’nın Sahel ve Batı Afrika bölgesinde Fransa ve batı merkezli şirketlerin faaliyetlerini sınırlandırarak eski dönemlerdeki batının Rusya’ya olan enerji bağımlılığının devamı yönünde bir politika izliyor. Batılı ülkeler Rusya’ya olan enerji bağımlılığını kırmak adına Afrika’ya büyük bir açılım başlatmışlardı. Şimdi Rusya, Afrika’da batının bu etkinliğini kırarak tekrar enerji kartını batı aleyhinde kullanmak üzere bir politika izliyor. Aslında Batı Afrika’nın büyük resmine baktığımızda Rusya’nın burada enerji rezervleri üzerinde de batı ile girdiklerini görebiliyoruz” diye konuştu.

    Wagner ilk olarak 2014’te Kırım’da sahneye çıktı

    Wagner grubunun Rus askeri şirketi olduğunu ve Rus hükümetinin özellikle ordusunu sokamadığı yerlere Wagner aracılığıyla operasyonlar düzenlediğini belirten Savunma Sanayii Araştırmacısı Mehmet Fatih Küçük, “İlk olarak 2014’te Ukrayna’nın Kırım bölgesi ilhak edileceği zaman sokaklarda kimliği olmayan çeşitli askerler görmüştük. O gün bugündür Wagner’in kullanıldığı ile ilgili bilgiler yer alıyor. Tabi bu çok net olarak aktarılmıyor. Wagner bir resmi birlik olmadığı için bir devletin kuruluşu, komutanları bu tarz konular resmi olarak açıklanmıyor. Genelde ya açık istihbarat kaynaklarından öğrenilen bilgiler ya da devletin çeşitli birimlerin açıkladığı sızdırılan bilgiler, farklı istihbarat örgütlerinin sızdırdığı bilgilerden biz bunu biliyoruz” diye konuştu.

    Wagner doğrudan Rus askeri ekipmanları kullanıyor

    Ukrayna-Rusya savaşı sırasında Wagner grubunun aktif olarak rol oynadığına dikkati çeken Küçük, “Zaten Wagner’de birçok eski Rus askeri de bulunuyordu. Bununla beraber farklı ülkelerden de askerler topluyorlar ya da Afrika’dan bazı askerleri kullanıyorlardı. Bunlar zaman zaman yaptıkları şeyler. Doğrudan Rus askeri ekipmanlarının kullanıldığı dönemler oldu. Örneğin Libya’da biz meşru hükümeti korumaya çalıştığımız zaman Wagner sahadaydı. Doğrudan Rus ordusundan temin edilen hava savunma sistemleri dahi kullanıldı. Hatta biz bunları insansız hava araçlarıyla imha ettik” ifadelerini kullandı.

    Wagner Kırım’dan Ukrayna’ya kadar aktif rol oynuyor

    Ukrayna Savaşı’nda Wagner grubunun komutanı Yevgeniy Prigojin’in Rus hükümeti ile yaşadığı krizi hatırlatan Küçük, bu krizin sonunda Prigojin’in içinde bulunduğu uçağın düşerek hayatını kaybettiğini hatırlattı. Buna bağlı olarak Wagner içerisinde bir dönüşüm hareketinin başladığını bildiren Küçük, bazı Wagner birimlerinin Rus hükümetinin paralı askeri boyutuna evrildiğini ve Ukrayna’ya hala aktif olarak görev aldıklarını dile getirdi.
    Wagner grubunun Afrika’da African Corps isim bir yapıda faaliyetlerini sürdürdüğünü aktaran Küçük konuşmasına şöyle devam etti:
    “Afrika tarafına baktığımızda African Corps isimli bir yapı altında Wagner faaliyetlerini sürdürüyor. Mali bölgesine baktığımızda yani bu son saldırıdaki bölgeye göz attığımız zaman şunu görüyoruz. Mali’de daha önce Fransa meşru hükümete destek oluyordu. Bölgede çeşitli isyancı gruplar var, çeşitli terör örgütleri var. Bunlarla mücadele etmeye çalışıyordu meşru hükümet. Fransa destek oluyordu burada. Fransa, Mali’de çok sayıda askeri operasyon düzenledi ancak siyasi olarak Fransa ile ilişkilerinin gerilemesinden sonra Fransa bölgeden kovuldu adeta. Yani çok hızlı bir şekilde bölgeden çıkartıldı. Bu boşluğu da Wagner doldurdu güvenlik tarafında. Yine örneğin uluslararası ilişkiler tarafından baktığınız zaman, diplomatik taraftan baktığınız zaman Türkiye bölgede çok aktif rol oynuyor. Çin aktif rol oynuyor ve Rusya aktif rol oynuyor.”

  • Yaz aylarında enerji tasarrufu için çözümler

    Yaz aylarında enerji tasarrufu için çözümler

    Klimalarda dereceyi sabit tutmak tüketimi düşürüyor

    Türkiye’de yaşanan sıcaklık artışlarıyla beraber enerji tüketimi tüm zamanların rekorunu kırıyor. Özellikle sıcaklıkların artmasıyla birlikte klimaların yoğun kullanımı, enerji tüketimini hızla artırıyor. Klimaları 24 derece sıcaklıkta tutmak konforlu bir soğutma ve enerji tasarrufu sağlarken; klima bakımlarını düzenli olarak yapmak da enerji verimliliğini artırıyor. Klima ünitelerinin doğru konumlandırılması, direkt güneş ışığı almayan ve hava akışının engellenmediği bir yerde kullanılması, enerji tüketimini yüzde 10-15 oranında azaltıyor. Bunun dışında vantilatörler, merkezi klima sistemlerine kıyasla çok daha az enerji tüketiyor ve ekonomik bir soğutma çözümü sunuyor.

    Diğer elektrikli aletlerde de enerji tasarrufu sağlamak için çeşitli önlemler alınabiliyor. Televizyon ve bilgisayar gibi cihazları uyku konumunda bırakmak yerine tamamen kapatmak enerji tasarrufu sağlıyor. Aydınlatmada LED lambalar kullanarak yüzde 90’a kadar verimlilik sağlanabiliyor. Buzdolabının arkasındaki duvar ile arasında en az 10 santimetre mesafe bırakmak ve kapağını sık açmamak, sıcak yemek kaplarını buzdolabına koymamak ve ideal sıcaklık değerlerini +4 ve -18 derece olarak sabit tutmak önemli tasarruf yöntemleri arasında yer alıyor.

    Enerji tasarruf ve verimlilik tavsiyeleri tüketicilerle paylaşılıyor

    Tüketiciler, Uludağ Elektrik’in tasarruf ve verimlilik tavsiyelerini www.uludagelektrik.com.tr adresi üzerindeki Enerji Danışmanım sayfasından öğrenebiliyorlar. Enerji Danışmanım sayfası ziyaret edilerek, evlerinde kullandıkları cihazları adet, cihaz gücü, haftalık kullanım süresi ve sayısını kendi kullanım alışkanlıklarına göre belirlediklerinde oluşacak enerji tüketimini kWh cinsinden hesaplayabiliyor ve faturalarına etki edecek tutarı görebiliyorlar.

  • Uludağ Elektrik’ten yenilenebilir enerji kullanımına destek

    Uludağ Elektrik’ten yenilenebilir enerji kullanımına destek

    Dünya genelinde fosil yakıt kullanımı giderek azalıyor. Sürdürülebilir ve karbon nötr doğal kaynaklardan elde edilebilen enerjiye olan ilgi ise giderek artıyor. Uludağ Elektrik, karbon ayak izini azaltmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yeşil enerji kullanımı ve sıfır karbon uygulamalarının teşvik edilmesi noktasında faaliyetlerini sürdürüyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerini aktaran Uludağ Elektrik Genel Müdürü Remezan Arslan, “Günümüzde dünya genelinde yenilenebilir enerji kaynaklarına büyük bir talep var. Düşük karbon ekonomisine geçişle birlikte, fosil yakıt kullanımı giderek azalıyor. Özellikle işletmeler sera gazı salımını azaltmak için çabalıyor. Biz de Uludağ Elektrik olarak şirketimizin sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında müşterilerimizi I-REC (International Renewable Energy Certificate) ile destekliyoruz” dedi.

    Enerjide sürdürülebilirliğe artan ilgi

    Dünya genelinde yenilenebilir enerjinin payı her geçen gün artarken Türkiye’de de işletmeler, karbon nötr ile ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemelere ve standartlara uyma taahhütlerini belgelendirerek enerji üretimi ve tüketimi arasında bir denge sağlanmasına katkıda bulunuyor. Uludağ Elektrik ise yenilenebilir enerji santrallerinde üretilen her 1 MWh’lik enerjiye karşı, müşterilerinin tüketmiş olduğu enerjiyi belgelendiriyor ve sertifikalama işlemini gerçekleştiriyor. Müşterilerinin çevreye duyarlı enerji yolculuğuna destek olduklarının altını çizen Remezan Arslan, “Günümüzde firmaların enerjilerini yenilenebilir kaynaklardan kullanmaları hem bulundukları pazarlarda itibarlarını yükseltiyor hem de rekabet güçlerine katkıda bulunuyor. Biz de sadece faaliyet gösterdiğimiz Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da değil; tüm Türkiye’de hizmet verdiğimiz büyük çaplı müşterilerimizin enerji tüketirken ortaya çıkan karbon emisyonunun azaltılması konusunda yenilenebilir enerji çözümü sunuyor ve bunu da Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası IREC ile tescilliyoruz. Uluslararası sertifika sisteminin temelinde yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik enerjisinin piyasada takip edilebilmesini sağlamak yer alıyor. Üretim tesisinin adını, üretim tarihini ve kaynak türünü içeren bu sertifika aynı zamanda ulusal ve uluslararası alanda yenilenebilir enerji hedefini de destekliyor. Uludağ Elektrik olarak biz de hem yenilenebilir enerjiyi destekliyor hem de enerji tüketimindeki fosil yakıtlar kaynaklı karbon salımını azaltmak gibi amaçlara hizmet eden bu sertifikayla sürdürülebilirliği destekliyoruz. Yalnızca I-REC ile değil, satın alınan elektrikten kaynaklı emisyonun azaltılmasına yönelik bir diğer belge olan YEK-G (Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi) ve üretim süreçlerinden doğan sera gazı emisyonları ve emisyonların hesaplanıp belgelendirilmesine yönelik ticari ve üretim faaliyetlerini de kapsayan VCS olarak adlandırılan Karbon Azaltım Sertifikasını da müşterilerimize sunarak, ülkemizin 2053 sıfır karbon hedefine ulaşmasına katkı sunuyoruz” açıklamalarında bulundu.

  • Türkiye’nin enerjisinde kadınların imzası var

    Türkiye’nin enerjisinde kadınların imzası var

    Türkiye’nin enerjisini rafineri sahalarında vardiyalı kadın teknisyen ve operatörleriyle, kadın mühendisleriyle birlikte, kadın-erkek omuz omuza üreten Tüpraş, “Eşitlik için enerjimiz bitmez” anlayışıyla faaliyet gösteriyor. Kuruluşun ülke genelindeki bütün rafinerilerinde kadınlar hem sahada hem de karar mekanizmasında etkin rol alarak zorlu koşullarda motivasyonları ve yetkinlikleriyle öne çıkıyorlar.
    Öte yandan Tüpraş, yüzde 50 kadın hedefiyle yeni işe alım süreçlerini ilerletiyor. Başka bir deyişle, işe alımlarda her iki kişiden birinin kadın olması hedefiyle ilerliyor. 2023 sonu itibarıyla bu hedefte yüzde 37 seviyesine ulaşıldı. Küresel enerji sektörü 2017 yılında ulaştığı yüzde 22’lik kadın istihdamı seviyesinde iken, Tüpraş, bu oranı yükseltme hedefiyle ilerliyor.

    Rafinerilerde LPG, benzin ve nafta, jet yakıtı, gazyağı, motorin, fuel oil, bitüm gibi petrol ürünleri üretilirken 42 çeşit petrol ürününün tedariki sağlanıyor. Yıllık 11,3 milyon ton üretim kapasitesine sahip İzmit Rafineri sahasında 26 ünitedeki toplam çalışanların yüzde 8’ini kadınlar oluşturuyor.
    Şirketin, gelecek hedeflerini gerçekleştirmede kritik rolü bulunan Ar-Ge merkezindeki araştırmacıların ise yüzde 67’si kadın çalışanlardan oluşuyor. Bu ekibin içinde doktoralı araştırmacıların oranı yüzde 22 ve doktoralı araştırmacıların da yüzde 64’ünde kadınlar yer alıyor.
    Rafinerilerdeki kadın saha operatör ve teknisyen istihdamı 4 yıl önce Batman’da başlatılmış, zaman içerisinde sayıları giderek artarak İzmit, Kırıkkale ve İzmir rafineri sahalarında da vardiyada kadın saha teknisyenleri ve operatörleri görev almaya başlamış. Koordinasyon ve üretim alanlarında ihtiyaçlara karşılık veren kadın çalışanlar, Tüpraş’ta çalışanların bilgi, beceri, tecrübe ve yetkinlikleriyle ön plana çıktığının en önemli kanıtı.

    “Rafinerinin kapısından girdiğimiz andan itibaren hepimiz birer mühendisiz, teknisyeniz, operatörüz, iş arkadaşıyız…”

    Yaklaşık 20 yıl önce Tüpraş’ta kariyerine başlayan ve 2023’ten itibaren Teknik Emniyet Direktörü olarak görev yapan Pınar Çağdaş Duran, “Kariyerime İzmir Rafinerisinde üretim mühendisi olarak başladım. Daha sonra İzmit Rafinerisi’ne geçtim. 2023 itibarıyla genel müdürlükte Teknik Emniyet Direktörü olarak görev yapıyorum. Kadın erkek olarak beraber çalışıyoruz. Biz, rafinerinin kapısından girdiğimiz andan itibaren birer mühendis, teknisyen, operatörüz… kısaca bizler iş arkadaşıyız… İş koşulları zor, gecesi gündüzü olmayan bir sektör. Zorlayıcı ama işin keyfi ayrı güzel oluyor. Önemli olan sizin içinizdeki enerjidir. Kadın veya erkek olmanız bir etken değil. Kadınları Tüpraş’ta her noktada görebilirsiniz. Bu Türkiye için de çok güzel. Herkesin Kadınlar Günü’nü kutluyorum” dedi.

    “Önemli olan bilgi, birikim ve yetkinlik”

    17 yıldır Tüpraş’ta çeşitli rollerde görev alan Kırıkkale Üretim Grup Müdürü Elif Rakıcı Önder, “Kimya mühendisiyim ve burası benim ilk iş yerim. Kırıkkale Rafinerisi’nde Üretim Grup Müdürü olarak görev yapmaktayım. Uzun yıllardır operasyonlarımızın devamı için üretimde çalışıyorum. Verimliliği artırmak, sürdürülebilir rafinericilik odağında tesislerimizi emniyetli bir şekilde devrede tutmak bunun dışında yeni proje ve yatırımları tetiklemek üzerinde çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
    Kadın-erkek fark etmeksizin sahada yer aldıklarını belirten Elif Rakıcı Önder, “Bana göre önemli olan bilgi, birikim, yetkinlik ve o işe uygunluğunuzdur. Burada biz bir ekip olarak çalışıyoruz. Acil bir durum olduğunda kadın erkek demeden neler yapabileceğimize odaklanıyoruz. Teknik olarak soruna ve sorun çözmeye odaklanıyoruz. Burada işe olan motivasyonumuz çok daha önemli. Sorulması gereken soru; ‘kadın-erkek’ten ziyade yetkinlik ve işi yapmak isteyip istemediğidir. Bu soruların cevabı ‘evet’ ise her şey daha kolay oluyor. Yaptığım işi çok seviyorum. Ana motivasyonum bu. Tüpraş, Türkiye’nin yanı sıra dünyada da öncü diyebiliriz. Yurt dışında çalıştığımız şirketler de Tüpraş’taki çalışan kadın mühendisleri görünce şaşırıyorlar. Biz bununla gurur duyuyoruz. Bu işte bilgi ve becerisi olan herkes istediği noktalara gelebilir. Bunun önünde hiçbir engel yok. Bizim bu konuda bir sloganımız da var; ‘Eşitlik için enerjimiz bitmez’ diyoruz.”

    İş güvenliği de kadınların elinde…

    Kadınlar, rafineride teknik alanların yanında çalışanların güvenliklerinin sağlanmasında da görev yapıyor. İş Güvenliği Teknikeri Dursune Kanber, “Her birimizin belli sorumluluk alanları var. Bu alanlarımızda proses hatlarımızda kontrollerimizi yapıyoruz. Kapalı ve açık alandaki çalışmalarda emniyet kontrollerini sağlıyoruz. Gerekli konularda çalışanlara rehberlik yapıyoruz. Rafineri gibi stratejik bir iş yerinde birçok ‘olmazsa olmaz’ımız var. İnsan ve çevre odaklıyız. Bunları bir bütün olarak değerlendiriyoruz. Çalışırken ilk temas anında ateşe korunaklı alev yürümez kıyafetleri tercih ediyoruz. Diğer ekipmanlarımız da yanımızda bulunuyor” diyerek iş sorumluklarını aktardı.

    “Bakım yaparak tankların ömrünü uzatıyoruz”

    İnşaat Saha-İnşaat Teknisyeni Kübra Ünlü, “İnşaat teknisyeni olarak inşaat bakım ekibinde yer alıyorum. Ekibimiz 4 bölümden oluşuyor, ben boya bölümünde çalışıyorum. Haftalık programımıza göre ekip yönlendirmesi yaparak işlerin takiplerini yapıyoruz. Tanklarımıza dikkat ediyoruz. Tanklarda kumlama şartlarına dikkat ediyoruz. Tanklarda bakım yaparak ömrünü ve kullanım süresini uzatmış oluyoruz. Eğer bunları yapmazsak sızıntı riskinin yanında erken aşınmalar ve eskimeler olur” dedi.
    Rafineride operatör olarak görev yapan Beyza Coşkun ise “Buhar üretimi kısmında çalışıyorum. Ürettiğimiz buharın elektriğe dönüşmesi için çalışıyoruz. Ekibimizle beraber birbirimize yardımcı olarak işlerimizi yürütüyoruz” ifadelerini kullandı.
    Rafineride görev alan 22 yaşındaki Şeyma Kılıç, “Sektöre yeni başladım. Buhar ünitesinde çalışıyorum. Ham suyu alıyoruz, minarellerinden ayırıyoruz. Ürettiğimiz suyu kazanlarda steam üretmek için kullanıyoruz. Hepimiz aynı iş ortamında çalışıyoruz. Takıldığımız noktalarda sorunun çözümüne odaklanarak birbirimize yardım ediyoruz” dedi.

    Metrelerce yükseklikte ölçüm ve bakım yapılıyor

    Vakum ünitesinde operatör olarak çalışan Merve Feruze Gemici de “Önceki vardiyalardan görev teslimi alıp, saha kontrollerimizi yapıyoruz. 19 metre yükseklikteki tanklarımızda ölçüm yapıyoruz. Yükseklere kedi merdiveniyle tırmanıyoruz. Yüksekte çalıştığımız oluyor. Kendimi rafinericilik alanında geliştirmek istiyorum” diye konuştu.
    Koç Holding’in Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Nesiller Boyu Eşitlik Forumu’ndaki küresel liderliği kapsamındaki taahhütleri doğrultusunda Tüpraş, gelecek dönemde yüzde 44 olan yetenek havuzunun kadın çalışan oranını yüzde 50’nin altına düşürmemeyi; ayrıca bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik pozisyonlarında kadın temsilini yüzde 40 oranına ulaştırmayı amaçlıyor.
    Tüpraş’ın “Enerjimiz Geleceğe” diyerek yaklaşık 2 yıl önce başlattığı stratejik dönüşüm yolculuğunda çalışanlar, kadın-erkek hep birlikte 2050 Karbon Nötr hedefine ulaşmak ve geleceğin enerjisini üretmek için, ana iş kolları olan sürdürülebilir rafinajın yanında; biyoyakıtlar, sıfır karbonlu elektrik ve yeşil hidrojen alanlarına odaklanıyorlar ve bu kapsamda çalışmalarına devam ediyorlar.

  • ‘Sürdürülebilir Çevre ve Enerji’

    ‘Sürdürülebilir Çevre ve Enerji’

    31 Mart yerel seçimleri yaklaşırken Bursa’da siyasi partilerin hazırlıkları hız kesmeden devam ediyor. Bursa’da hem büyükşehir belediye başkanı hem de 17 ilçenin belediye başkanları belirlenecek. Yeniden Refah Partisi Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sedat Yalçın ‘Sürdürülebilir Çevre ve Enerji Politikaları ‘ konulu basın açıklaması düzenledi.

    Yalçın, şöyle konuştu.

    ‘’Bursa bir sanayi merkezi. İstanbul’dan sonra, Bursa ihracatta ikinci sıraya oynayan bir şehir. Sanayi kimliğimiz başka özelliklerin önüne geçti. Sanayi kültürümüz bir yan etki oluşturmaya başlıyor.Küresel ısınma kavramı gündeme gelmesiyle yaşantımızda problemler olmaya başladı. Derelerimizde sular eskisi gibi akmıyor. Kaynak sularımız azalıyor. Deniz seviyeleri yükseliyor. Sahil ilçelerimizde Mudanya ve Gemlik’te ileride sorunlar başlayacak. Şehirlerin hazırlanması gerekiyor. Susuzlukla nasıl mücadele edeceğiz, ormanlarımız ne durumda?

    Çevresel, sosyal ve ekonomik sebepleri var. Doğayı dikkatli kullanmamız gerekiyor. Doğayı tahrip etmeden. Bu kaynakları geri dönüşümlü kullanmak önemli. Bursa’da hava kirliliği çok büyük bir problem. Nilüfer, Kestel ve İnegöl’de oranlar ciddi. Su kirliliği problemimiz var’ dedi.

  • Tokat’ta yenilikçi boya teknolojisiyle ısınma

    Tokat’ta yenilikçi boya teknolojisiyle ısınma

    Gelişen teknolojiyle birlikte enerji verimliliği ve çevre dostu çözümlere yönelik arayışlar artarak devam ediyor. İşte bu arayışlara yanıt olarak, mühendislerin geliştirdiği yenilikçi boya ısıya dönüşüyor.
    Elektrik enerjisini ısı enerjisine dönüştüren özel boya, düşük tüketimle çalışarak aldığı enerjinin yüzde yüzünü harcıyor. Bu sistem enerji verimliliğini maksimum seviyeye çıkarıyor. Doğal gazın olmadığı veya doğal gazın ulaşamadığı yerlerde kullanılan bu sistem, kömürden sıkılan insanlara yenilikçi bir alternatif sunuyor. Yüzeyine sürüldüğü her yerde elektrik enerjisi verildiğinde ısıya dönüşen bu sistem sayesinde evler, seralar, bahçeler ve daha birçok alanda etkili oluyor. Her yüzeye uygulanabilen bu yenilikçi çözüm, ekonomik, çevreci ve doğal bir ısınma yöntemi sunuyor. Laminant altında, fayans altında, patlatma taş gibi birçok yüzeye kolayca uygulanabilen ısı dönüştürücü boya, geleceğin enerji ihtiyaçlarına yönelik çözümler arayan herkes için umut verici bir adım olarak dikkat çekiyor. Hem ekonomik hem de çevreci olan bu yenilikçi teknoloji, enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlik adına önemli bir ilerleme niteliği taşıyor.


    Doğal gazın olmadığı yerlerde insanların kömürden sıkıldığını ifade eden 33 yaşındaki girişimci Gamze Vural, “İnsanlar kömürden sıkılmıştı. Biz de bu yönde ilerledik. Sistemimiz daha çok doğalgazın olmadığı yüzeylerde ısı boyamızı sürüldüğü yüzeye elektrik enerjisi verdiği zaman ısıya dönüştüren bir boyadır. Yani bununla bağ evleriniz, seralarınız, bahçeleriniz, aklınıza gelen her yerde boyayı sürüp, elektrik vererek ısınma sağlayabiliyorsunuz. Doğal gazlı evlerde de kullanılabiliyor.

    Mesela doğal gazın ulaşamadığı en son odalar soğuk oluyor, ulaşamadığı derken. Bu boya oralarda son peteğinize takviye amaçlı sürülebilir. Mevcut peteklerimize de bu sistemi uygulayabiliyoruz. Yeni bir petek almanıza gerek yok. En ekonomik ısınma sistemidir diyoruz. Elektrik enerjisiyle ısınma sağlıyor ve düşük watta tüketim sağlıyor. Ekonomiktir, çevrecidir ve doğal kurulumdur. Sadece peteklerde değil laminant altında, fayans altında, patlatma taş gibi birçok yüzeyde olabiliyor” dedi.

  • Posof’ta karla mücadele çalışmaları sürüyor

    Posof’ta karla mücadele çalışmaları sürüyor

    Geçtiğimiz hafta sonundan itibaren il genelinde etkili olan kar yağışı sonrası bazı köylerde evler kar altında kalmıştı. Çok sayıda köy yolunun ulaşıma kapandığı birçok yerleşim yerinde enerji kesintileri yaşanmıştı.
    Son yılların en yoğun kar yağışının yaşandığı ilçede karla mücadele çalışmaları devam ediyor. Cadde ve sokaklardaki kar dağları temizlenirken toplanan kar kamyonlarla Posof çayına taşınıyor.

  • Uludağ Elektrik tasarruf bilinci aşılıyor

    Uludağ Elektrik tasarruf bilinci aşılıyor

    Uludağ Elektrik, küçük işletmelerde ve hanelerde enerji tasarrufu ve verimliliği bilincini yerleştirmek için başlattığı Enerji Danışmanım Projesi ile evleri ve iş yerlerini ziyaret ederek bilinçlendirme yapıyor. Enerji tasarrufu ve verimliliği konusunda proje kapsamında belirlediği hedef kitlelere bilgiler aktaran şirket, sürdürülebilir bir dünya için enerjinin önemi ve hane içi elektrikli cihaz kullanımında dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi veriyor.

    Tasarruf uygulamalarını daha fazla kişiye ulaştırmak hedefleniyor

    Şirket, tasarruf uygulamalarının daha fazla kişiye ulaşmasını hedefliyor. Enerji Danışmanım Projesi kapsamında oluşturulan Enerji Danışmanı Timi ile ziyaret sırasında elektrikli aletlerin, aydınlatmaların, ısıtma ve soğutma sistemlerinin enerji tüketimleri incelenerek, bu cihazların nasıl kullanılması ve konumlandırılması gerektiği, kullanıcılara özel olarak sunulan tasarruf ve verimlilik tavsiyeleri ile hem enerji tüketiminde hem de fatura tutarlarında nasıl düşüş sağlayabilecekleri anlatılıyor. Her hedef kitleye özel proje yürüten şirketin Enerji Danışmanım Projesi kapsamında kullanıcılara özel olarak sunulan tasarruf ve verimlilik tavsiyeleri ile hem enerji tüketiminde hem de fatura tutarlarında nasıl düşüş sağlayacakları gösteriliyor. Kullanıcılar, bu enerjik tüyolarla faturalarında yüzde 20’ye varan tasarruf sağlayabiliyorlar. Tüketiciler, şirketin Enerji Danışmanım sayfasına ‘www.uludagelektrik.com.tr’ adresi üzerinden de ulaşabiliyor. Evlerinde kullandıkları cihazları adet, cihaz gücü, haftalık kullanım süresi ve sayısını kendi kullanım alışkanlıklarına göre belirlediklerinde, oluşacak enerji tüketimini ‘kWh’ cinsinden hesaplayabiliyor ve faturalarına etki edecek tutarı görebiliyorlar. Buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi gibi beyaz eşyaların, televizyon gibi elektronik eşyaların enerji tasarrufunun nasıl yapılacağı gibi konular hakkında detaylı bilgiye de ulaşabiliyorlar.