Etiket: erdoğan

  • Kabine toplantısı sonrası önemli açıklamalar

    Kabine toplantısı sonrası önemli açıklamalar

    Cumhurbaşkanlığı kabinesi Beştepe’de toplandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığındaki toplantı yaklaşık 2,5 saat sürdü.

    Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar:

    ”Yeni eğitim ve öğretim döneminin açılışını Sancaktepe’de gerçekleştirdik. Eğitime verdiğimiz önemi görmekten gurur duyuyoruz.

    TOKİ’DE BAŞVURU 5 MİLYONA DAYANDI

    ”İlk evim iş yerim’ kampanyasında talep toplama süreci önümüzdeki ayın sonuna kadar devam edecek. Başvuru sayısı şimdiden 5 milyona dayanan bu kampanya Türkiye’nin bu zamana kadar en büyük sosyal atılımı olacak. Projenin 5 bin konutluk ilk diliminin temelini 25 Ekim’de atıyoruz. İki yıl içerisinde 250 bin sosyal konut tamamlanacak ardından bunu 500 bine çıkaracağız.

    Eser ve hizmette bizimle yarışamayanların yalan üzerine kurduklarıyla kampanyamızı karalamaya çalıştıklarını görmekten hüzün duyuyoruz.

    Yüksek öğrenim yurtlarında ilk yerleştirmede dahi yüzde 80’lik bir talep karşılama oranını yakaladık.

    KYK BESLENME YARDIMI ARTTI

    KYK yurtlarında kalan öğrencilerimize beslenme yardımını 25 liradan 60 liraya çıkarıyoruz. Üniversite öğrencilerimize doyurucu bir yemek sunmak için uğraşıyoruz.

    Rusya-Ukrayna savaşında her iki tarafla diyaloğu sürdürerek pek çok diplomatik başarıya imza attık. Şanghay İşbirliği Teşkilatı ile ilişkilerimizi daha derinleştirmek istiyoruz.

    Özellike Tahıl Koridoru ile başlayan sürecin esir takasıyla devam etmesi ülkemiz adına oldukça gururlu bir durumdur. Artık hedefimiz Rusya ve Ukrayna liderlerini en kısa sürede bir araya getirerek savaşı durdurmaktır.

    EGE ADALARINA ASKERİ SEVKİYAT

    Hep söylediğim gibi Yunanistan ne siyasi ne askeri ne de ekonomik olarak bizim dengemizde değildir, olamaz da. Yunan siyasetçileri kızdırarak üzerimize salanların ‘Büyük Türkiye’ projesini engelllemeye çalıştıklarını çok iyi biliyoruz. Atina yönetimi kışkırtmalardan vazgeçmelidir. Türk askerinin süngüsünün önünden kaçtıkları günü zafer günü olarak kutlayanlar henüz bunların hesabını vermediler.

    Yunanistan’ın dört bir yanına yapılan işgal görünümlü yabancı askeri yığınaklar asıl bizi değil, Yunan halkını rahatsız etmektedir.

    MUHALAFETE TEPKİ

    Osmangazi Köprüsü’nü günde 51 bin araç kullanıyor. Köprünün ve otoyolun araç garantisi oranı yüzde 116’ya çıkmış durumda. Rahmetli Menderes de Vatan Caddesi’ni açtığında ‘ne yapacaksın uçak mı indireceksin’ diyorlardı. Bakın ne oldu şimdi. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.

    O kadar büyükşehir belediyesi kazandınız, ne yaptınız bunları söyleyin. Bir yol yaptığınız yok. Öyle İstanbul’da bir musluk çevirmekle hizmet sağlamış olmuyorsunuz. Gelirken suya indirim demiştiniz, şimdi suya zam üzerine zam yapıyorsunuz.

    ”HAVALİMANLARIMIZ REKORDAN REKORA KOŞUYOR”

    Bay Kemal Sabiha Gökçen’e de ne gerek var diyordu. Avrupa havalimanları ciddi sıkıntılarla uğraşırken, bizim havaalanlarımız rekordan rekora uçuyor. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ikinci pisti mayıs ayında bitiriyoruz. Yeni terminal binası da yapacağız.

    Ülkemizin dünyadaki en prestijli markalarından biri haline gelen İstanbul Havalimanı bu ayın 22 gününde 30 bin 970 uçuşla 5 milyondan fazla yolcuyu ağırladı.

    ”ÇİFTÇİLERE ELEKTRİK DESTEĞİ”

    Tarım sektörüne verdiğimiz destekleri genişlettiğimiz böyle bir durumda, çiftçilerimizin elektrik faturalarındaki KDV oranlarını yüzde 18’de yüzde 8’e düşürecek destek sağlamıştık.

    Bugün de yine elektrik faturalarıyla ilgili bir müjdemiz olacak. Çiftçimiz aylık ödemek yerine elektrik borcunu hasat sonunda ödeyebilecek. Ziraat Bankası, açacağı faizsiz kredinin tahsilini hasat dönemi sonunda yapacak, maliyetinin bedelini hazineden alacak.

    Çiftçilerimiz, geçmiş dönem elektrik borçlarını, 5 yıla varan vade ve faizsiz geri ödeme imkanıyla kapatabilecek.

    Sosyal yardımlar kapsamında ev yapım yardımını 200 bin liraya yükseltiriyoruz. Türkiye aile destek programımızı genişletiyoruz, bütçesini 40 milyar liraya yükseltiyoruz”

  • Kritik Kabine toplantısının konuları belli oldu

    Kritik Kabine toplantısının konuları belli oldu

    21 gün aradan sonra yarın gerçekleştirilecek kritik toplantının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alınan kararları açıklayacak. Eylül ayının son Kabine toplantısında ele alınacak konular arasında terörle mücadele, faiz indirim kararı, EYT, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diplomasi trafiği, İsrail ile ilişkiler, Yunanistan ile tırmanan gerilim, sosyal destekler gibi maddeler bulunuyor. İşte 26 Eylül Kabine toplantısından ayrıntılar…

    MERKEZ BANKASI’NIN FAİZ İNDİRİMİ KARARI

    Bakanlar Kurulu’nda en önemli başlık ekonomi olacak. Merkez Bankası’nın bu hafta attığı politika faiz indirimi adımı ve ekonomideki yansımaları değerlendirilecek.

    SOSYAL YARDIMLAR, YENİ AİLE DESTEK PAKETİ

    Enflasyonla mücadele noktasında atılacak adımlar, dar gelirliye verilecek destekler de Kabine toplantısı kapsamında değerlendirilecek. Aile destek paketi adı altında sosyal yardımların kapsamının genişletilmesi planlanıyor. Bu doğrultuda Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Aile Bakanlığı’nın çalışması var. Bu çalışma masaya yatırılacak.

    Yapılacak olan bilgilendirme ve alınacak kararlar sonrası yeni aile destek paketinin detaylarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması bekleniyor.

    EYT’DE SON DURUM, SÖZLEŞMELİ VE TAŞERON İŞÇİLER

    Sözleşmeli ve taşeron işçilerin durumuna ilişkin değerlendirme de Kabine toplantısında gündeme gelecek. Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) hakkındaki çalışma ile birlikte tüm bu çerçevedeki vatandaşların durumu değerlendirilecek. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in “Çözüm aşamasında” dediği bu plan kritik toplantıda masada olacak. Atılacak adımlarla ilgili olası kararlar yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında yer alacak.

    RUS TURİSTLER İÇİN ADIM

    Rus turistlerin Türkiye’de kullandıkları kartlarla ilgili Avrupa Birliği’nin yaptırım adım ve çağrıları sonrasında Rus turistlerin mağdur olmamaları için ne gibi adımlar atılabileceği değerlendirilecek.

    ERDOĞAN’IN KATILDIĞI ŞANGAY VE BM ZİRVELERİ

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son dönemde yoğun yurt dışı diplomasi trafiği de Kabine toplantısında yer alacak. Önce Şangay zirvesi ardından Birleşmiş Milletler zirvesi ve buralardaki ikili temasları hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir değerlendirme yapması bekleniyor.

    Dış politika başlığındaki diğer bir gündem de İsrail ile atılan normalleşme adımları sonrasında Tel Aviv’in büyükelçi atamasına karşılık Türkiye’nin de atama yapıp yapmayacağı bekleniyor.

    Terörle mücadele de Kabine toplantısında masada olacak. Sınır güvenliği, yurt içi de yurt dışı operasyonları hakkında ilgili bakanlıkların verileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulacak.

    MECLİS’İN GÜNDEMİ YOĞUN

    Diğer yandan TBMM Genel Kurulu, 3 aylık aranın ardından mesaisine 1 Ekim Cumartesi günü yeniden başlayacak.

    Meclise, 17 Ekim’e kadar 2023 yılı bütçe kanunu teklifi gelecek. TBMM Başkanlığına sunulacak bütçe, önce TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda ardından Genel Kurulda görüşülecek.

    Meclisi 2023 yılı bütçe görüşmelerine kadar yoğun bir gündem bekliyor. TBMM, ekim ayı boyunca önemli düzenlemeler için mesai yapacak.
    Meclisin gündeminde “dezenformasyonla mücadele yasası” olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Endüstri Bölgeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile uluslararası sözleşmelerin uygun bulunmasına dair kanun teklifleri bulunuyor.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan BM’den dünyaya seslendi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan BM’den dünyaya seslendi

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurulu’na hitap etti. Genel Kurul’un ülkeler ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Kurul Başkanlığı görevini üstlenen Csaba Körösi’yi de tebrik etti.

    Genel Kurul toplantısı için belirlenen “İç İçe Geçmiş Sınamalara Dönüştürücü Çözümler için Dönüm Noktası” temasını son derece isabetli bulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zira toplantımızı, dünyamızın birden fazla tehditle eşzamanlı olarak baş etmeye çalıştığı, kritik bir dönemde gerçekleştiriyoruz” ifadesini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Korona virüs salgınıyla mücadelede aldığımız derslerin en başta geleni, küresel sorunların çözümünde uluslararası dayanışmanın önemiydi. Türkiye olarak salgın sürecinde hiçbir ayrım gözetmeden 161 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa destek sağladık. Yerli ve milli aşımız TURKOVAK’ı tüm insanlığın hizmetine sunduk. İklim değişikliğiyle mücadeleye verdiğimiz önemin göstergesi olarak Paris Anlaşması’nı geçtiğimiz yıl onayladık. Ulusal beyanımızla, 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefimizi ve Yeşil Kalkınma Devrimimizi ilan ettik. Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitliliğin Korunması Sözleşmesi’nin 16’ncı Taraflar Konferansı’na ev sahipliği yaparak, bu alanda da öncü rol oynamayı sürdüreceğiz” dedi.

    “Türkiye olarak öteden beri, enerji konusuna bir rekabet değil, iş birliği alanı olarak baktık”

    Salgının tedarik zincirlerinde yol açtığı aksaklıklar sebebiyle ağır darbe alan küresel ekonominin, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte, yeni bir şok dalgasına daha maruz kaldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, artan enerji, gıda ve hammadde fiyatlarının oluşturduğu enflasyon baskısının, dünya çapında tüm ekonomileri ve sosyal refahı menfi yönde etkilemekte olduğunun altını çizdi.

    Gelişmelerin, enerji arz güvenliğinin önemini de çarpıcı bir şekilde yeniden gündeme taşıdığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye olarak öteden beri, enerji konusuna bir rekabet değil, iş birliği alanı olarak baktık. Kendi ihtiyacımız yanında, bölgesel ve küresel enerji güvenliğini destekleyen pek çok projeyi hayata geçirdik. Bu adımların isabeti ve önemi, son gelişmelerle bir kez daha anlaşılmıştır. Yaşanan süreç, gıda güvenliğini de riske atmıştır. Maddi ve teknolojik imkanların en üst seviyeye ulaştığı 21’inci yüzyılda, dünya nüfusunun halen beşte birinin açlığın ve yoksulluğun pençesinde kıvranmasının izahı mümkün değildir. Dünya, son gelişmelerle, 2030’ta ‘sıfır açlık’ seviyesine ulaşmayı amaçlayan sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden de uzaklaşmaya başlamıştır. İnsanlığın karşı karşıya kaldığı bu karanlık tabloyu umudun ışığıyla aydınlatabilmenin yegane yolu, uluslararası iş birliği ve dayanışmayı, hakkaniyetli ve adaletli bir yaklaşımla güçlendirmektir” ifadelerini kullandı.

    Ortak kaderi etkileyen sınamalara karşı ortak gündemle harekete geçilmesi gereken bir döneme girildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye olarak, bu iradeyi, salgın ve iklim değişikliği süreçleri yanında, Rusya-Ukrayna savaşının meydana getirdiği sarsıntılarla mücadelede de ortaya koyuyoruz” dedi.

    Ukrayna’da yedinci ayını dolduran ihtilafın ilk gününden bu yana, “savaşın kazananı, adil bir barışın ise kaybedeni olmayacağı” düşüncesiyle hareket ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün de, yaşanan krizin çözümünde diyalog ve diplomasinin anahtar rolüne vurgu yapıyoruz. Bu anlayışla oynadığımız kolaylaştırıcı rol sayesinde, tarafları önce Antalya Diplomasi Forumu’nda, sonra İstanbul’da bir araya getirdik. Sayın Genel Sekreter’le birlikte yürüttüğümüz yoğun çabalar neticesinde, Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden dünyaya ulaşmasını temin ettik” diye konuştu.

    “İstanbul Mutabakatı, Birleşmiş Milletler’in son yıllarda imza attığı en büyük başarılardan biridir”

    İstanbul Mutabakatının ikinci ayı dolarken, sevkiyatın her geçen gün ivme kazandığına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tahıl arzının sürdürülmesinin sağlanmasında kritik öneme sahip bu mutabakat Birleşmiş Milletler’in son yıllarda imza attığı en büyük başarılardan biridir. Dünyanın dört bir yanında uluslararası camiadan medet umanların Birleşmiş Milletlere besledikleri güven bu başarıyla yeniden tazelenmiştir. İstanbul Mutabakatı taraflar açısından hayati önem arz eden meselelerde müzakerelerin sonuç verdiğini de ispatlamıştır. Benzer bir yaklaşım yine tüm insanlığın güvenliğini ilgilendiren Zaporijya Nükleer Santrali’ndeki kriz konusunda da sergilenebilir. Son günlerde yeniden alevlenen savaşın Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı temelinde sonlandırılmasına yönelik gayretlerimizi artırarak sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.

    “Tüm ülkeleri, Türkiye’nin kalıcı barışın tesisine yönelik çabalarına samimi destek vermeye çağırıyorum”

    Uluslararası kuruluşları ve tüm ülkeleri, Türkiye’nin kalıcı barışın tesisine yönelik çabalarına samimi destek vermeye çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her iki tarafa da krizden onurlu çıkış imkânı verecek; makul, adil ve uygulanabilir bir diplomatik çözümü beraberce bulmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    “Diğer yandan, milyonlarca insanı mağdur eden tüm bu felaketler, etkin çok taraflılığın Birleşmiş Milletler’de de vücut bulması için daha fazla çaba gösterme sorumluluğumuzu, hepimize bir kere daha hatırlatmıştır” değerlendirmesiyle sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletleri, kapsayıcı vasfına yakışan, daha adil bir dünya düzeni için çözümler üretebilen, tüm insanlık adına ortak iradenin vücuda getirildiği bir teşkilat olarak yeniden yapılandırmamız şarttır” dedi.

    “Dünya beşten büyüktür”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilhassa Güvenlik Konseyi’nin daha etkin, demokratik, şeffaf ve hesap verebilir bir yapı ve işleyişe kavuşturulması, tüm insanlığın barış, adalet ve refah arayışında önemli bir dönüm noktası teşkil edecektir. Bu yöndeki ortak vazifemizi unutturmamak için, ‘dünya beşten büyüktür’ ve ‘daha adil bir dünyanın mümkündür’ olduğu gerçeğinin altını, her platformda en kuvvetli şekilde çizmeye devam edeceğiz. İnanç ve azimle yürüttüğümüz bu mücadeleye, tüm üye ülkelerden destek beklediğimizi, burada bir kez daha ifade etmek istiyorum. Türkiye’nin dış politikadaki vizyonu daima barış odaklı olmuştur. Bölgemizden başlayarak tüm dünyada sulhu sükûnun hâkim kılınması için var gücümüzle çalışıyoruz” diye konuştu.

    “Anlaşmazlıkların giderilmesinde yeri geldiğinde arabulucu yer geldiğinde kolaylaştırıcı olarak yapıcı rol üstleniyoruz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birleşmiş Milletler bünyesinde yürüttüğümüz barış için arabuluculuk girişimimizle çatışmaların çözümü konusunda çaba harcıyoruz. Avrupa’dan Latin Amerika’ya ve Afrika’ya kadar farklı coğrafyalarda vuku bulan anlaşmazlıkların giderilmesinde yeri geldiğinde arabulucu yer geldiğinde kolaylaştırıcı olarak yapıcı rol üstleniyoruz. Çatışma ve ihtilafların çevrelediği bölgenin tam kalbinde, özellikle yer alan bir ülke sıfatıyla sorunların değil çözümlerin bir parçası olmamızı sağlayacak inisiyatifler alıyoruz” dedi.

    “PKK ve türevlerini karşı Türkiye’nin kayıtsız kalması beklenemez”

    “Çözümsüzlüğün sürmesi hem bölgemizin güvenlik ve istikrarını hem de Suriye’nin toprak bütünlüğünü giderek daha fazla tehdit etmektedir” diyen Erdoğan, “Suriye’nin kuzeyindeki 4 milyonu aşkın sivil, ülkemizin sağladığı güvenlik şemsiyesi ve uluslararası yardımlar sayesinde hayata tutunmaktadır. Kuzeybatı Suriye’deki yardım mekanizmasının temelini oluşturan kararın uzatılması için Güvenlik Konseyi mesuliyetini yerine getirmelidir. Ülkemize, güvenlik güçlerimize ve sivillere terör saldırıları gerçekleştiren bölücü gündemiyle Suriye’nin toprak bütünlüğünü tehdit eden PKK ve türevlerini karşı Türkiye’nin kayıtsız kalması beklenemez. Bu terör örgütünü isim değişiklikleri gibi ucuz kurnazlıklarla meşrulaştırmaya çalışanları bir an önce teröristleri silahlandırmaktan ve desteklemekten vazgeçme hatalarından dönmeye davet ediyoruz. Terörizme karşı her türlü tedbir almaya muktedir olduğumuzu, terör örgütlerine karşı gerekeni yapmaktan asla çekinmeyeceğimizi tekrar belirtiyoruz.

    Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine gönüllü, güvenli ve onurlu şekilde dönmelerini temin etmek için gerekli şartları oluşturma konusunda da üzerimize düşeni samimiyetle yapıyoruz. Savaştan kaçan sivillerin insani şartlarda hayatlarını sürdürmeleri için Suriye’nin çeşitli bölgelerinde 100 bin briket ev inşa ediyoruz. Yaklaşık 1 milyon Suriyelinin topraklarına dönmesini sağlayacak 200 bin konutun inşası içinde hazırlıklara başladık” ifadelerini kullandı.

    “Yunanistan’ın her Ege Denizi ve Doğu Akdeniz’de göçmenlere yönelik zulümlerinin giderek arttığını görüyoruz”

    Mülteci krizine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine daha iyi bir gelecek aramak için yola çıkan masumların botlarını batırıp, onları ölüme terk etmekle, sınırlara duvarlar örmekle, insanları toplama kamplarına doldurmakla çözülemez. Bu krizin çözümü insanı ve insan hayatının merkezi olan gayretlerden geçmektedir. Hal böyleyken Yunanistan’ın her Ege Denizi ve Doğu Akdeniz’de göçmenlere yönelik zulümlerinin giderek arttığını görüyoruz” diye konuştu.

    “Yunanistan hukuksuz, Ege’yi bir mülteci mezarlığına çevirmektedir”

    Yunanistan’ın Ege Denizi’nde mültecileri geri itmelerine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye olarak biz yeni Aylan bebeklerin cesetleri kıyılara vurmasın diye çırpınırken, Yunanistan hukuksuz, pervasız geri itmeleri ile Ege’yi bir mülteci mezarlığına çevirmektedir. Geçen hafta 9 aylık Asım bebek ve 4 yaşındaki Abdulvahap aileleriyle birlikte Yunan sahil güvenlik güçlerinin botlarını batırması sonucu vefat etmiştir. Avrupa’nın ve Birleşmiş Milletler kurumlarının insanlığa karşı suç teşkil eden bu acımasızlıklara artık bir dur demesinin vakti çoktan gelmiştir” dedi.

    “Terörizm ile mücadeleyi terör örgütleri arasında ayrımı reddeden samimi ve etkin bir uluslararası iş birliği ile kazanabiliriz”

    Irak’taki gelişmelere de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer bir komşu ülkemiz Irak’ta da huzurun ve istikrarın hakim kılınması için her türlü çabayı sergiliyoruz. Ülkede Iraklı kimliği temelinde siyasi birliğin ve uzlaşının sağlanmasını arzu ediyoruz. Irak’ta refahın sürdürülebilir şekilde artırılması, terör örgütlerinin istismarlarının önlenmesi ancak bu şekilde mümkündür. Irak’taki istikrarsız ortamı istismar eden terör örgütlerinin ülkemizi hedef alan eylemlerine asla müsaade etmiyoruz. Bu kürsüden daha önce de defalarca vurguladığın gibi terörizm ile mücadeleyi terör örgütleri arasında ayrımı reddeden samimi ve etkin bir uluslararası iş birliği ile kazanabiliriz. Hangi isim altında olursa olsun tüm terör örgütleri ile mücadelesini yıllardır devam ettiren Türkiye’nin müttefiklerinden ve dostlarından bu konuda samimi bir işbirliği ve dayanışma beklemek en tabi hakkıdır. Terör örgütleri ve zalim rejimler yerine ülkemizle iş birliği yaparak bölgenin güvenliğine, istikrarına, huzuruna ve refahına katkıda bulunmak isteyen herkesle çalışmaya hazırız” şeklinde konuştu.

    “Amacımız Libya halkının egemenliğini, birliğini, bütünlüğünü koruyarak hak ettiği refah düzeyine erişmesini sağlamaktadır”

    Dünyanın güvenliği için üzerinde ısrarla durulması gereken önemli yerlerin Kuzey Afrika ve Doğu Akdeniz olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede Libya’nın istikrar ve refahı başta komşulara olmak üzere tüm bölge için kritik önemdedir. Türkiye olarak Birleşmiş Milletler’in bu yöndeki çabalarını destekliyoruz. Amacımız Libya halkının egemenliğini, birliğini, bütünlüğünü koruyarak hak ettiği refah düzeyine erişmesini sağlamaktadır. Libya’da adil ve muteber bir seçim yapılarak meşruiyetini halktan alan güçlü bir hükümetin iş başına gelmesi hepimizin katkıda bulunacağı temel hedef olmalıdır” dedi.

    “İsrail-Filistin ihtilafında iki devletli çözüm vizyonuna güçlü destek veriyoruz”

    İsrail-Filistin ihtilafına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Orta Doğu coğrafyasında kalıcı barış ve istikrarın tesis açısından sona erdirilmesini gerekli gördüğümüz İsrail-Filistin ihtilafında iki devletli çözüm vizyonuna güçlü destek veriyoruz” ifadelerini kullanarak, “İşgal altındaki topraklardaki yasadışı yerleşim faaliyetlerinin durdurulması, Filistinlilerin can ve mal güvenliğinin saplanması şarttır. Bölgedeki sorunun adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme kavuşturulması için başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin kurulması dışında bir ihtimal yoktur. Türkiye olarak İsrail ile ilişkilerimiz hem kendimizin hem bu ülkenin hem de Filistin halkının hem de bölgenin huzuru, istikrarı, geleceği için birleştirmekte sürdürmekte kararlıyız” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye, İran ile yürütülen Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nın küresel ve bölgesel istikrar için taşıdığı önemi daima vurgulamış bir ülkedir”

    İran ile devam eden nükleer anlaşmaya geri dönüş müzakerelerine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, İran ile yürütülen Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nın küresel ve bölgesel istikrar için taşıdığı önemi daima vurgulamış bir ülkedir. İran’ın nükleer programına ilişkin hususların diplomasi ve diyalog yoluyla çözümüne yönelik görüşmelerin en kısa sürede sonuçlandırılarak uygulamaya geçirilmesini bekliyoruz” dedi.

    “Azerbaycan-Ermenistan arasında en kısa zamanda kapsamlı bir barış anlaşması imzalanmasının mümkün olduğuna inanıyoruz”

    Azerbaycan ve Ermenistan arasında en kısa sürede kapsamlı bir barış anlaşması imzalanmasının mümkün olduğuna inandığını aktaran  Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını kurtarması Güney Kafkasya da kalıcı barışın ve istikrarın temini konusunda tarihi bir fırsat penceresi açılmıştır. Türkiye olarak Azerbaycan ile Ermenistan arasında yürütülen süreçleri destekleyerek bu fırsatın değerlendirilmesi için çok önemli adımlar attık. Son günlerde yaşanan çatışmalar bu güzel iklime gölge düşürmüş olsa da iki ülke arasında en kısa zamanda kapsamlı bir barış anlaşması imzalanmasının mümkün olduğuna inanıyoruz. Azerbaycanlı kardeşlerimizin haklarını ve gelecekleri inşa konusunda verdikleri mücadelede daima yanlarında olmayı sürdüreceğiz. Ülkemizi de yakından ilgilendiren bölgedeki ulaştırma bağlantılarının en kısa sürede açılması ise herkesin refahına katkı sağlayacak bir gelişme olacaktır.”

    “Türkiye bu zor günlerinde halkın kardeşlerini desteklemeyi sürdürecektir”

    Türkiye’nin Afgan halkını desteklemeye devam edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Neredeyse yarım asırdır işgal, çatışma, terörizm ve sefalet gibi sorunlarla boğuşan Afganistan yine bir sınamadan geçmektedir. Ülkedeki geçici hükümetin temel insan haklarının korunması doğrultusunda atacağın adımlar umut verici gelişmelerin önünü açabilir. Türkiye bu zor günlerinde halkın kardeşlerini desteklemeyi sürdürecektir” dedi.

    “Hindistan ve Pakistan arasında hala güçlü bir barış ve iş birliği tesis edilememiş olmasından üzüntü duyuyoruz”

    Hindistan ve Pakistan’ın bağımsızlıklarını kazanmalarının üzerinden geçen 75 yıla rağmen aralarında hala güçlü bir barış ve iş birliği tesis edilememiş olmasından duyulan üzüntüyü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dileğimiz Keşmir’de adil ve kalıcı barışı ve huzura ulaşılmasıdır. Yakın tarihte yaşanan bir sel felaketi sebebiyle son derece sıkıntılı günler geçiren Pakistan halkına tekrar geçmiş olsun diyoruz. Afetin ardından başlattığımız insani yardım çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Uluslararası toplumun da Pakistan halkını içinden geçtikleri bu sancılı dönemde destek vermesini bekliyoruz” diye konuştu.
    Türkiye’nin Rohinga Müslümanlarının anavatanlarına güvenli, gönüllü, onurlu ve kalıcı şekilde geri dönüşleri için desteğinin sürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çin’in toprak bütünlüğüne, tek Çin anlayışına ve egemenlik haklarına kesinlikle halel getirmeyecek şekilde, Müslüman Uygur Türklerinin temel hak ve özgürlüklerinin korunması hususunda hassasiyet gösteriyoruz” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Balkanlar’da barış ve istikrarın güçlendirilmesi, anlaşmazlıkların diyalog yoluyla çözümü için ikili ve çok taraflı platformlarda yoğun gayret sergilediğini vurguladı. Bu anlayışla eylül başında Bosna-Hersek, Sırbistan ve Hırvatistan’ı kapsayan bir bölge turu gerçekleştirdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bosna-Hersek’teki seçimlerin sorunsuz şekilde yapılması ile Belgrad-Priştine Diyalog Süreci’nde ilerleme sağlanması, bölgenin istikrarına katkı verecektir” değerlendirmesinde bulundu.

    “Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın sürmesi, tarafların hak ve hukukuna saygı gösterilmesine bağlıdır”

    Türkiye’nin Ege Denizi’nde ve Doğu Akdeniz’deki tüm meselelerin iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ve uluslararası hukuka uygun olarak çözülmesini istediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede, ülkemizle asla denk olmayan siyasi ve askeri seviyesine rağmen, güç gösterisi peşinde koşanlar, kendilerini komik duruma düşürmektedir. Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın sürmesi, tüm tarafların hak ve hukukuna saygı gösterilmesine bağlıdır. Yunanistan’dan, gerginlik ve tahrik siyasetini bir kenara bırakarak, iş birliği ve dayanışma çağrılarımıza kulak vermesini bekliyoruz. Daha önce önerdiğimiz Doğu Akdeniz Konferansı’nın bu amaca hizmet edeceğini düşünüyoruz. Muhataplarımızın, şimdiye kadar bu konuda en ufak bir adım dahi atamaması, kimin barış ve diyalogdan kimin de gerilimden yana olduğunu göstermektedir. Türkiye, Ege ve Doğu Akdeniz’deki haklarını sonuna kadar savunurken kendi siyasi hesapları uğruna gerginlik stratejisi izleyenlerin oyunlarına da asla gelmeyecektir” dedi.

    “Uluslararası toplumu, KKTC’yi tanımaya davet ediyoruz”

    Türkiye’nin Kıbrıs meselesinde de adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme ulaşılabilmesi için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile birlikte hep iyi niyetli ve yapıcı çaba sergilediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerçekleri görmek isteyen herkesin, adada iki ayrı devlet, iki ayrı halk olduğunu bildiğini, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü haklarının tescil edilmesinin, adadaki çözümün anahtarı olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uluslararası toplumu, Birleşmiş Milletler prensipleriyle çelişir şekilde, ambargolarla dünyadan koparılmaya çalışılan Kıbrıs Türklerine yönelik zulme son vermeye ve bir an önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni resmen tanımaya davet ediyoruz” diye konuştu.

    “Temennimiz, Yunanistan’ın tüm sorunlu faaliyetlerine son vermesi”

    Avrupa Birliği üyesi Yunanistan’ın, Ege Denizi’ndeki düzensiz göçmenlere uyguladığı insanlık dışı geri itmelerin yanında, Müslüman Türk azınlığa karşı da hukuki yükümlülüklerini ihlal eden ayrımcı ve baskıcı politikalar izlediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Temennimiz, Yunanistan’ın tüm bu sorunlu faaliyetlerine son vermesi, Avrupa Birliği başta olmak üzere uluslararası kuruluşların da yapılan insanlık dışı ve hukuksuz uygulamalara sırtını dönmeyi bırakmasıdır” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel ve bölgesel planda ortaya çıkan her yeni meydan okumanın, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile iş birliğinin değerini bir kez daha açıkça ortaya koyduğunu vurgulayarak, “Bu yıl NATO’ya katılımının 70’inci yıl dönümüne ulaşan güçlü bir müttefik olarak, gerek diplomasi hamlelerimiz gerekse askeri kabiliyetlerimizle Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğine katkı sağlıyoruz. Avrupalı kimliğimizle kıtanın güvenlik, istikrar ve refahına katkılarımız sürerken en batıdaki Asyalı olarak da ‘Yeniden Asya’ girişimiyle, bu kıtada da aynı amaçla çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
    Son dönemde küresel düzeydeki sorunların ağırlaşan yansımalarıyla karşı karşıya bulunan Afrika ülkeleriyle dayanışmayı güçlendirecek adımları da birbiri ardına hayata geçirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamda 16-18 Aralık 2021’de Afrikalı heyetin geniş katılımıyla üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’ni gerçekleştirdiklerini söyledi. Türkiye’nin, kıtanın barış, kalkınma ve refah yolculuğuna eşit bir ortak olarak eşlik etme iradesini her fırsatta gösterdiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Latin Amerika ile de karşılıklı saygı temelinde güçlenen iş birliğimizi, ikili planda ve bölgesel teşkilatlarda kurumsal düzeyde artırmaya devam etme kararlılığındayız” dedi.

    “İslam düşmanlığını bir insanlık suçu olarak görüyoruz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası sistemin çeşitli krizlerle sarsıldığı bu dönemde, insanlığı bekleyen en büyük tehlikelerden birinin de, “birlikte yaşama” iradesinin kaybedilmesi olduğunu belirterek, “Irkçı, ayrımcı, yabancı ve İslam düşmanı tutumlarda son yıllarda yaşanan artıştan derin endişe duyuyoruz” şeklinde konuştu.

    BM Genel Kurulu kürsüsünden Yeni Zelanda’da Müslümanlara karşı gerçekleştirilen terör saldırısının yıl dönümü olan 15 Mart tarihinin, ‘İslamofobiyle, İslam Düşmanlığıyla Mücadele Uluslararası Günü’ olarak ilan edilmesi çağrısında bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce İslam İşbirliği Teşkilatı’nda, sonra da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda alınan kararlarla bu çağrının hayata geçirildiğini söyledi.

    Uluslararası toplumun İslam düşmanlığıyla mücadeledeki kararlılığının bir nişanesi olarak gördükleri bu yaklaşımın, fiiliyata da yansımasını canı gönülden temenni ettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha önce de defalarca vurguladığım gibi İslam düşmanlığını da tıpkı antisemitizm gibi bir insanlık suçu olarak görüyoruz” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Kurul’un 77’nci toplantısının, insanlığın umut ve beklentilerine cevap teşkil edecek başarılara imza atacak şekilde verimli geçmesini diledi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan BM’den dünyaya seslenecek

    Cumhurbaşkanı Erdoğan BM’den dünyaya seslenecek

    Yoğun diplomasi trafiğini Amerika Birleşik Devletleri’nde sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yarın Birleşmiş Milletler kürsüsünden bir kez daha dünyaya seslenecek. Çok sayıda ülkenin lideriyle yüz yüze görüşecek.

    Rusya-Ukrayna savaşından tahıl sevkiyatına, terörle mücadeleden Yunanistan ile yaşanan gerilime kadar pek çok kritik başlıkta mesajlar verecek. Türkiye’nin kırmızı çizgilerini ve önerilerini iletecek.

    Erdoğan, BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasına ilişkin, “Türkiye’nin çok taraflılığa ve daha adil bir dünya düzeninin tesisi hedefine olan güçlü desteğini vurgulayacağım. Tüm insanlığı tehdit eden meydan okumlara yönelik yaklaşımımızı Genel Kurul kürsüsünden dile getireceğim.” ifadelerine kullanmıştı.

    Türkevi, görüşmelere ev sahipliği yapacak

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, birçok ülkenin devlet ve hükümet başkanıyla ikili görüşmeler de gerçekleştirecek. Erdoğan, geçen yıl açılan Türkevi’nde konaklıyor. Birleşmiş Milletler Binasının tam karşısındaki Türkevi, Erdoğan’ın liderlerle görüşmelerine ev sahipliği yapacak.

    Amerikalı iş insanları ile buluşacak

    Erdoğan’ın New York programı bununla sınırlı kalmayacak. Cumhurbaşkanı, 5 gün sürecek ziyaretinde ABD’deki Türk ve Musevi kuruluşlarının temsilcilerini kabul edecek, Türk-Amerikan iş konseyi tarafından düzenlenecek etkinliğe katılacak, Amerikalı iş insanları ile buluşacak.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kraliçe Elizabeth açıklaması

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kraliçe Elizabeth açıklaması

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gündeme ilişkin açıklamalar yapan Erdoğan, “SDG konusunda maalesef ABD’nin bugüne kadar atmış olduğu yanlışlar adımlar devam ediyor.” ifadelerini kullandı. İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’in hayatını kaybetmesiyle ilgili ise Erdoğan “Kraliçe tanımadığım birisi değil. Kendisini tanıyorum. Programımız uyarsa merasime katılacağız” dedi.

    İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasından satır başları:

    DEAŞ’LI TERÖRİSTİN YAKALANMASI

    “DEAŞ ile ilgili dünyada en kararlı en geniş operasyonları yürüten ülke biziz. MİT çok başarılı işler çıkardı. TSK da aynı şekilde. Batı, DEAŞ ile ilgili sağlıklı bir operasyon yapamıyor. Sadece bu işin lafını yapıyorlar. Yaptıkları başka bir şey yok. Yargının vereceği kararı bekliyoruz. O karar da atılacak adımlar için aslında ciddi manada bir mesaj olacaktır. Kararlılığımız sürecek. Temenni ediyorum ki DEAŞ ile mücadelemizdeki kararlılığımızı dünya anlar.

    ABD İLE YPG’NİN ORTAK TATBİKATI

    SDG konusunda maalesef ABD’nin bugüne kadar atmış olduğu yanlış adımlar devam ediyor. Suriye Demokratik Güçleri ismi bir kamuflajdır. ABD bu terör örgütlerine binlerce TIR araç gereç mühimmat gönderiyor. Bu sadece Suriye’deki koalisyon güçleriyle yaptıkları ortak çalışma değil aynı şeyleri maalesef Irak’ta da yaptılar. Bıden ile bu konuyu görüşmemizde dile getireceğim.

    KRALİÇE 2. ELIZABETH’İN VEFATI

    Kraliçe tanımadığım birisi değil. Kendisini tanıyorum. Programımız uyarsa merasime katılacağız.”

  • Cumhurbaşjanı Erdoğan, Sırp mevkidaşıyla görüştü

    Cumhurbaşjanı Erdoğan, Sırp mevkidaşıyla görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek’in ardından Balkan turunun ikinci durağı Sırbistan’da dün Nikola Tesla Havalimanı’nda Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç tarafından karşılandı.

    Sırbistan’da temaslarına bugün başlayan Erdoğan, Belgrad’da Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç tarafından resmi törenle karşılandı. Karşılamanın ardından liderler, ikili görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede ikili ilişkilerin tüm boyutlarıyla gözden geçirilmesi, altyapı ve yatırım projeleri olmak üzere çeşitli alanlarda mevcut işbirliğinin daha da ilerletilmesi için çalışmalar ele alındı.

    Erdoğan, Vuçiç ile düzenleyeceği ortak basın toplantısının ardından Türkiye-Sırbistan İş Forumu’nda iş adamlarına hitap edecek. Belgrad Kulesini de ziyaret edecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sırbistan temaslarını tamamlayarak Balkan turunun son durağı olan Hırvatistan’a geçecek.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan tebrikleri kabul etti

    Cumhurbaşkanı Erdoğan tebrikleri kabul etti

    Zaferin 100’üncü yılı kutlamaları çerçevesinde Anıtkabir’deki törene katılan ve Devlet Mezarlığını ziyaret eden Erdoğan, buradan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne geçti.

    Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen törende, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, Sayıştay Başkanı Metin Yener, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanları, TBMM üyeleri, kamu kurumlarının yöneticilerinin de aralarında olduğu devlet erkanı, yabancı misyon şefleri ile uluslararası kuruluşların temsilcileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bayram tebriklerini sundu.

    Bu yıl tebrik töreninde bir ilk de yaşandı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının hayattaki akrabaları da törende yer aldı. Törende ayrıca Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Bandosu tören boyunca marşlar seslendirdi.

    Tören, Başkentte görev yapan farklı rütbelerden askeri personelin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tebriklerini sunmasıyla sona erdi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan Anıtkabir’de

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Anıtkabir’de

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Atatürk’ün mozolesine ay yıldız motifli çelenk bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve törende hazır bulunan devlet erkanı, daha sonra Misak-ı Millî Kulesi’ne geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özel deftere şunları yazdı: “Aziz Atatürk, şanlı tarihimizin en önemli dönüm noktalarından büyük zaferin 100’üncü sene-i devriyesinde Zat’ı alinizi, silah arkadaşlarınızı, Büyük Millet Meclisi’nin mümtaz üyelerini, aziz şehitlerimizi, rahmetle yad ediyoruz.
    Kahraman şehitlerimizden aldığımız ilhamla Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere çizdiğiniz hedefler istikametinde başta ekonomi, savunma ve diplomasi olmak üzere her alanda güçlendirmeye devam ediyoruz.

    Küresel salgın krizini, anlının akıyla atlatan ülkemiz, bölgesinde yaşanan çatışmaları da başarıyla yönetmekte, barış ve istikrarın yeniden tesisi için tüm dünyanın takdirini toplayan diplomatik hamlelere imza atmaktadır. Büyüyen, güçlenen, özgüveni yüksek vatandaşlarıyla birlikte mazlumların da umudu olan bir Türkiye’nin inşasını ve müstevlilerin oyunları, ne de eli kanlı terör örgütlerinin saldırıları engelleyemecektir. Ruhun Şad olsun.”

  • Tarım Kredi marketlerinin sayısı 3 bine çıkacak

    Tarım Kredi marketlerinin sayısı 3 bine çıkacak

    Kütahya’da 30 Ağustos 1922-2022 Büyük Zafer’in 100. yılı etkinlikleri ve toplu açılış töreninde konuştu.

    Erdoğan, “Kocatepe’den başlayıp Dumlupınar’a oradan İzmir’e kadar süren Büyük Taarruz, epeydir savunmada olan Türk ordusunun uzunca bir aradan sonra yaptığı ilk saldırı harekatıydı. Düşmanın belki makinelisi, topu, kamyonu, arabası, uçağı bizden çoktu ama bizim askerimizin iman dolu yüreği bu eksiklerin hepsini fazlasıyla telafi ediyordu. Nitekim Yunan ordusu çekilirken 200 bin kişilik kuvvetinin yüzde 65’ini Afyon-Kütahya hattında zayiat olarak bırakmıştır. Bu millet o imanlı yürekleriyle, imansızları İzmir’den denize döktü. Aşağı yukarı aynı sayıya sahip Türk ordusunun bu savaştaki kaybı ise sadece yüzde 6,5 civarındadır. Büyük Tarruz ve akabindeki çatışmalar dünya askeri tarihine en başarılı topyekûn savaş olarak geçmiştir. Türk’ün ölüm fermanı olarak tedavüle sokulan Sevr’i milletimiz işte bu topraklarda kanıyla canıyla yırtarak müstevilerin suratına çarpmıştır. Türk’ün esir edilemeyeceğini, Türk’e kefen biçilemeyeceğini 26 Ağustos’ta Afyon’da başlayıp, 9 Eylül’de İzmir’de sona eren bu kıyamla tüm dünyaya ilan ettik. Kocatepe’den başlayıp Dumlupınar’a uzayan büyük taarruz sonrası bu millet, o imanlı yürekleriyle imansızları İzmir’den denize döktü. Mücadelenin sadece silahla, parayla değil, imanla, kararlıkla azimle kazanıldığını herkes gördü” şeklinde konuştu.

    “Market sayısını süratle 2000-3000’e çıkaracağız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:

    “Hükümete geldiğimizde 2 asırdır alt yapısı ihmal edilmiş, siyasi ve askeri gücü sürekli törpülenmiş bir Türkiye devraldık. Biz hedeflere doğru yürüyüşümüze asla ara vermedik. Terörle mücadele Türkiye’nin sorunlarında ilk sıradaydı. Bütün terör inlerini bunların kafalarına geçirdik. Bundan sonra da geçirmeye devam edeceğiz. Attığımız her adımda dışarıdan ve içeriden engellemelerle karşılaştık. Hamd olsun hepsinin üstesinden geldik. Milletimize kazandırdığımız eserlerin yanında, küresel gelişmelerde de Türkiye’yi dünyanın en stratejik ülkelerinin arasına getirdik. Türkiye, yıllar önce tercihini istihdam ve üretimden yana yaparak ekonomik modelini değiştirdiği için küresel fırtınadan en az kayıpla çıkacaktır. Tarım kredi kooperatifleriyle vatandaşımıza ürünleri daha ucuz satmaya başladık. Buna artarak devam edeceğiz. Market sayısını süratle 2000-3000’e çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

    “Yılbaşından sonra aldığımız tedbirlerin, uyguladığımız politikaların vatandaşlarımızın günlük hayatlarındaki olumlu yansımalarını daha iyi göreceğiz” diye devam eden Erdoğan, “İçinde bulunduğumuz asrı, Türkiye yüzyılı haline getirmekte kararlıyız. O dönemde İslam dünyasının dört bir yanından kendileri de bin bir yokluk ve zulüm altında yaşayan dostlarımızdan da ülkemize yardım yağmıştır. Büyük Tarruz öncesinde de tıpkı bugün olduğu gibi ülkenin askeri gücünden mali kaynaklarına tüm imkanlarını sorgulayarak bu işin olmayacağını söyleyenler vardı. Ama sonuçta mücadelenin sadece silahla sadece parayla değil asıl imanla, kararlılıkla, azimle, inançla kazanıldığını herkes gördü. İki asırdır altyapısı ihmal edilmiş, demokrasisi zayıf, ekonomisi güdük bırakılmış siyasi ve askeri gücü sürekli törpülenmiş bir Türkiye devraldık. Hemen kolları sıvadık. Türkiye’nin asırlık altyapı eksiklerini 20 yılda tamamlayacak bir kalkınma hamlesi başlattık eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye her alanda ülkemizi cumhuriyetin hedefi olan muhasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkardık. Kalkınma hamlemizin önemi ve gücü, salgın dönemiyle onu takip eden güvenlik ve ekonomi krizi sırasında çok daha iyi anlaşılmıştır. Tüm dünyanın dengeleri altüst olurken biz hedeflerimize doğru yürüyüşümüze asla ara vermedik. Aynı şekilde demokraside de her kesimden vatandaşımızın hak ve özgürlük alanlarını genişleterek sosyal gerilimlere ve terör örgütlerinin zemin bulmasına fırsat veren tüm çarpıklıkları ortadan kaldırdık” ifadelerini kullandı.
    Erdoğan, yapımı tamamlanan ve 5,5 milyar TL’ye mal olan 344 projenin açılışını gerçekleştirdi.

  • Gözler Beştepe’de! Kritik toplantı bugün yapılacak

    Gözler Beştepe’de! Kritik toplantı bugün yapılacak

    Cumhurbaşkanlığı Kabinesi bugün toplanıyor. Saat 14.00’te Beştepe’de başlaması beklenen kabineye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlık edecek. 20 gün sonra gerçekleşecek olan kritik toplantıda, iç ve dış gündem ile ekonomiye ilişkin gelişmeler ele alınacak. Hükümetin enflasyona karşı alacağı yeni tedbirler, Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısında görüşülüp karara bağlanacak.

    RUSYA VE UKRAYNA MESELESİ ELE ALINACAK

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında yapılacak toplantıda, iç ve dış politikaya ilişkin önemli gelişmeler değerlendirilecek. Rusya ve Ukrayna liderleri ile yapılan görüşmelerin detayları ele alınacak. İstanbul’da imzalanan tahıl sevkiyatı anlaşması ile ilgili gelişmeler değerlendirilecek.

    ENFLASYONA KARŞI ALINACAK TEDBİRLER GÖRÜŞÜLECEK

    Öne çıkacak başlıklardan biri de ekonomi olacak. Fahiş fiyat artışlarının önlenmesi ve enflasyonla mücadele konuları ele alınacak. Kabine toplantısında, hem yurt içinde hem de Irak ve Suriye’nin kuzeyinde yürütülen terörle mücadele operasyonları değerlendirilecek.

    FAİZ İNDİRİMİNİN ETKİLERİ GÖRÜŞÜLECEK

    Girişimciyi, esnafı ve tüketiciyi faize ezdirmeme politikası kapsamında adım adım düşürülen faizle ilgili gelinen son durum da kabine toplantısında değerlendirilecek. Bilindiği gibi Merkez Bankası’ndan geçtiğimiz hafta 100 baz puanlık bir indirim daha gelmişti.

    DOĞU AKDENİZ’DEKİ GELİŞMELER DE KABİNE’NİN GÜNDEMİNDE

    İsrail ile normalleşme süreci ve Doğu Akdeniz’deki gelişmeler de Kabine’nin gündeminde olacak. Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millete Sesleniş konuşması yapacak.