Etiket: erdoğan

  • “Erdoğan’ın duruşu örnek teşkil ediyor”

    “Erdoğan’ın duruşu örnek teşkil ediyor”

    Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yerel saatle 17.50’de (TSİ 00.50) Venezuela’nın başkenti Karakas’a geldi. Bakan Fidan, temasları çerçevesinde Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro tarafından kabul edildi. Maduro, Bakan Fidan’ın ülkede bulunmasından dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, “İki ülke arasındaki iş birliğine bu ziyaretinizin katkıda bulunacağını düşünüyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Filistin meselesi karşısındaki duruşu bütün dünya için örnek teşkil etmektedir. Cesareti ve Filistin halkını savunması hayranlık verici. Filistin halkına karşı katliamın durdurulması gerekiyor. Filistin halkını savunmak için bütün Müslüman ülkelerle Karayip ülkeleri, Latin Amerika ülkeleri tek ses olup birlikte sesimi yükseltmeliyiz” şeklinde konuştu. Bakan Fidan ise görüşmede, “Sizinle burada olmak benim için büyük bir onur. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın en içten selamlarını ve sevgilerini iletiyorum size. İki ülke arasındaki ilişkilerin iyiye gitmesinde iki siyasi liderin ciddi bir önemi var. İki ülke arasında gerçekten ilerletilecek çok konu var. Filistin konusundaki tutumunuzdan dolayı size müteşekkiriz. Özellikle oradaki insanların katledilmesi, milyonlarca insanın başta susuzluğa mahkum edilmesi konusunda sessiz kalmadınız. Maalesef bütün insanlığın gözü önünde bu suçlar işlendi” diye konuştu.

    “Hakan Fidan ile harika görüşme”

    Devlet Başkanlığı Sarayı Miraflores’te gerçekleştirilen görüşmeye dair sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la harika görüşme. Kardeş halk Türkiye ile sıkı çalışma gündemi, somut anlaşmalar ve halklarımızın ortak refahı için başarılarla dolu güçlü bir dostluğu pekiştiriyoruz. Birlikte yola devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. Görüşmeye Meksika Dışişleri Bakanı Yvan Gil ile Türkiye’nin Karakas Büyükelçisi Aydan Karamanoğlu da katıldı.
    Bakan Fidan, Venezuelalı mevkidaşı Yvan Gil ile de baş başa görüşme gerçekleştirecek, daha sonra Meksika’ya geçecek.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan silahlı saldırıyı kınadı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan silahlı saldırıyı kınadı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, “AK Parti’mizin ve Cumhur İttifakımızın Küçükçekmece Belediye Başkan Adayı Aziz Yeniay’ın seçim çalışmaları sırasında gerçekleştirilen silahlı saldırıyı lanetliyor, ağır yaralanan vatandaşımıza acil şifalar diliyorum. Saldırıya ilişkin geniş kapsamlı tahkikat derhal başlatılmıştır. Seçim sürecinin sağlıklı ve demokrasimize yakışır bir şekilde ilerlemesini hazmedemeyen kimselerin süreci zehirleme çabalarına asla müsaade etmeyeceğiz. Demokrasimize, birliğimize, beraberliğimize kasteden hiçbir saldırı amacına ulaşamayacaktır” ifadelerine yer verdi.

  • Erdoğan’dan muhalefete Alper Gezeravcı tepkisi

    Erdoğan’dan muhalefete Alper Gezeravcı tepkisi

    Erdoğan, Türk astronot Alper Gezeravcı’nın uzaya gönderilmesi ile ilgili ’turistik gezi’ yorumlarına ilişkin de, “Esasen bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile yetişemez. İnşallah önümüzdeki dönemde kendi roketimizi işte bu programlarla yetiştirdiğimiz astronotlarımızla uzaya göndereceğiz. Bakalım o zaman bu güruh, kendi roketimize nasıl bir kulp takacak yaşayıp göreceğiz” ifadelerini kullandı.

    AK Parti’nin Eskişehir Aday Tanıtım Toplantısı sonrası gençlerle buluşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gençlere yönelik yapılan çalışmaları ve projeleri anlattı. Çeşitli müjdeler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin merak ettiği soruları da yanıtladı. Uzay çalışmaları hakkında müjde vererek, astronot yetiştirme programına değinen Erdoğan, Türk astronot Alper Gezeravcı’nın uzaya gönderilmesi ile ilgili ’turistik gezi’ yorumlarına tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

    “Birilerinin gündemi de, önceliği de başka. Kafaları öylesine karışık, kalpleri öylesine nasır tutmuş durumda ki, milletin ortak sevinçlerinden rahatsızlık duyacak, ülkenin ortak kazançlarını sabote etmeye kalkacak kadar zavallı bir haldeler. Ufukları kendi bireysel hırslarından ibaret olan bir güruh, ilk astronotumuz Alper Gezeravcı’nın yaptığı işe ne dediler? ’Turistik gezi.’ Ayıptır. Ne dediler? ’Bu kadar para harcanır mı?’ Evet, devlet olursan adam gibi adam olursan harcanır. Bu turistik gezi değil. Bu sizleri, bu nesli işte uzaya hazırlamak için atılmış adımlardır. Tabii bu işler Bay Bay Kemal’in musluk açılışına benzemez. Ne yapıyordu İstanbul’daki başkanları? Alıyor, götürüyor İstanbul’a orada musluk açılışı yapıyorlar. Ne yapıyorlar? Buradaki gibi bol bol heykel dikmeye gidiyorlar. Internet üzerinden yaptıkları toplantıyı teknoloji devrimi sanmaya, başkalarının bitirdikleri işin düğmesine basıp sahiplenmeye benzemez bunlar. Bu işlerin her birinin arkasında çok büyük vizyon, çok büyük hazırlık, çok büyük emek, çok büyük gayret var. Esasen bizim yaptıklarımıza onların hayalleri bile yetişemez. İnşallah önümüzdeki dönemde kendi roketimizi işte bu programlarla yetiştirdiğimiz astronotlarımızla uzaya göndereceğiz. Bakalım o zaman bu güruh, kendi roketimize nasıl bir kulp takacak yaşayıp göreceğiz. Bunları söylerken elbette gençlerimizin daha pek çok beklentisi, sıkıntısı, derdi, tasası olduğunu da biliyoruz. Hepsi de gündemimizde. Şundan emin olun, gençlerimizin daha önceki meselelerini nasıl biz çözdüysek, bugünkü meselelerini de, bundan sonra ortaya çıkan meselelerini de yine biz çözeriz. Çünkü biz gençlerimizi araç olarak değil, yol arkadaşı olarak, geleceğimizi emanet edeceğimiz cevherler olarak görüyoruz.”

    “Gençlerin önünü her alanda biz açtık”

    AK Parti ile gençlerin her alanda önünün açıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

    “Bürokraside, üniversitede, iş dünyasında partimizin gençlik kollarında birlikte çalıştığımız binlerce isim biliyoruz. Görüldüğü gibi gençlerimizin önünü her alanda biz açtık. Tabii bunun için sizlerin kendinizi çok iyi yetiştirmeniz gerekiyor. Bu konuda ben sizlere güveniyorum. Rahmetli üstadın, ‘Zaman bendedir ve mekan bana emanettir’ şuurunda gençlik idealini bugün gerçeğe dönüştürecek olan nesil sizsiniz. Kim var diye seslenildiğinde sağına ve soluna bakmadan fert fert ’Ben varım’ cevabını veren, ’Benim olmadığım yerde kimse yoktur’ inancına sahip gençlik hayalimizi asla kaybetmeyeceğiz. Gençler, öyleyse şimdi soruyorum size. Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine koymaya hazır mıyız? Surda açılan mukaddes gedikten akın akın Türkiye Yüzyılı’na doğru koşmaya hazır mıyız? Artık ne yandan esersen es dediğimiz rüzgarın yönüne bakmadan hedeflerimize yürümeye hazır mıyız? ’Mukaddes emaneti ne yaptınız’ diye sorulduğunda alnı ak bir şekilde cevabımızı vermeye hazır mıyız? Medeniyetimize, inancımıza, tarihimize, kültürümüze layık bir şahlanışta ayağa kalkmaya hazır mıyız? İşte benim milletimin gençliği bu. İşte benim gönlümün geçtiği bu. İşte benim geleceğimin gençliği bu. Rabbim hepinizden razı olsun. Sevgili gençler hayat, doğumdan ölüme kadar süren ve nesillerden nesillere aktarılan bir bilgi, tecrübe, birikim devridaimidir, mücadele sürecidir. Kendinizi geliştirmeyi ve mücadeleyi bıraktığınız anda maddi ve manevi her anlamda yıkıma uğramanız kaçınılmazdır. Her kuşak bir sonraki için önden giden aklı mesabesindedir. Ben sizin bu heyecanınızı görünce 31 Mart akşamını, artık Nebi kardeşimin emaneti devraldığı akşam olarak görüyorum. Siz şu anda karanlığı aydınlatan gençlersiniz. 31 Mart gecesini de sizler aydınlatacaksınız.”

    “Gençlerimize taahhüt ettiklerimizi 8 ayda gerçekleştirdik”

    Genel seçimlerde gençlere yönelik verilen sözlerin 8 ay içerisinde gerçekleştirildiğine dikkat çeken Erdoğan, “Türk siyasetinde gençleri merkezine alan tek parti AK Parti’dir. Siz bakmayın birilerinin seçim arifesi gençlik edebiyatı yaptıklarına. Onlar, sadece bu işin lafını etmeyi bilir. Onlar, sadece bu işin istismarını yapmayı bilir. Onlar sadece gençleri yalanlarına alet etmeyi bilir. Biliyorsunuz, mayıs ayındaki cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimleri için milletimizin takdirine sunduğumuz seçim beyannamemizde gençlerimize yönelik taahhütlerimiz vardı. Seçimlerin üzerinden henüz 8 ay geçmişken, biz bu taahhütlerin hepsini de gerçekleştirdik. İndirimli telefondan ücretsiz internete, üniversite kredi ve burslarının yükseltilmesinden yeni evlenen çiftlere kredi desteğine kadar tüm sözlerimizi tuttuk veya adımını attık. Belediyelerimiz de gençlerimize hizmet konusunda adeta yarış içinde. Sadece son mahalli idareler seçiminin yapıldığı 2019’dan bugüne kadar AK Partili belediyeler, gençlerimizin hizmetine binin üzerinde spor salonu yaptık, binin üzerinde. Çeşitli büyüklükte 621 millet kıraathanesi ve kütüphanesi. Şimdi millet bahçelerine kadın kıraathaneleri yapacağız. Nebi kadınlar için kıraathane yapacağız. Çünkü AK Parti, bir farklılığın ortaya çıktığı oluşumdur. Donanımlarıyla beraber 555 gençlik merkezi ve 541 bilgi evi, hayatın lezzetlerini tadabilmeleri için 525 yöresel lezzet mekanı. Çok amaçlı faaliyetlere hizmet edecek 464 konferans salonu ve 256 tiyatro salonu. Gelişmelerine katkıda bulunmak için 205 müze, 76 bilim merkezi, 51 dijital kütüphane, diğer bilimlerle birlikte yaklaşık 4 bin 300 tesisi sunduk. Sevgili gençler, dikkat ediniz bunlar sadece son 5 yılda sizlere kazandırdığımız hizmetler” diye konuştu.

    Gençler sizlerle gurur duyuyorum”

    Konuşmasında tarihi örnek gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:

    “Şayet biz kendi zihin ve gönül hazinemizi sizlere yani ardımızdan gelen nesillere açmazsak tarih önünde sorumlu oluruz. Gençlerimiz de gerçekleştirdiğimiz buluşmaları hasret giderme yanında, işte böyle bir paylaşımın da vesilesi haline getirmeye çalışıyoruz. Gençler ben de sizlerle gurur duyuyorum. Ve Rabbime hamlediyorum. Ya Rab bana böyle genç, dinamik yol arkadaşları nasip ettiğin için sana hamdolsun. Her ne kadar gelişen, teknolojiyle birlikte çeşitlenen yeni iletişim mecraları, klasik usulleri tehdit ediyor olsa da biz onları da kullanarak sizlerle muhabbetimizi kesintisiz sürdürüyoruz. Birinci ve ikinci dünya savaşlarıyla birlikte tesis edilen küresel nizamın temellerinden sarsıldığı bir dönemden geçiyoruz. Türkiye Yüzyılı’nın inşası yolunda kararlılıkla ilerlerken, hiçbir mecrayı ve hiçbir mesajı ihmal etme lüksümüz yok. Bunun için hem yüz yüze hem yaygın olarak kullanılan diğer mecraları kullanarak herkesle ama özellikle de gençlerimizle yakın teşviki mesai yapacağız. Hem kendimizi sizlere anlatacağız hem sizlerin çağı kucaklamanın ötesinde geleceğe uzanan hayallerinden istifade edecek hem de heyecanımızı birleştirerek sinerji oluşturacağız.”

  • Beştepe’de kritik zirve

    Beştepe’de kritik zirve

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile anlaşmaların imza töreni ve ortak basın toplantısında konuştu. İran Cumhurbaşkanı Reisi ve heyetini, Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyinin 8’inci toplantısı vesilesiyle Ankara’da misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine bir kez de sizlerin huzurunda ’hoş geldiniz’ diyorum. Sayın Reisi’nin ülkemizi ziyaretini tehir etmesine neden olan Kirman’da 3 Ocak’ta meydana gelen menfur terör saldırısını bir kez daha lanetliyorum. Bu vesileyle Türkiye’nin terörle mücadelede İran’ın yanında olduğunu tekrar ifade etmek istiyorum” dedi.

    Komşu İran’la ilişkilerin karşılıklı güven ve müşterek menfaatler temelinde derinleştirmeye önem verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerinde bu iradeyi bir kez daha teyit ettiklerini kaydetti.

    Konsey toplantısı kapsamında aldıkları kararların yalnızca ülkeleri için değil, bölgenin de istikrarı ve refahı bakımından önem taşıdığına inandıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü görüşmelerimizde de somut işbirliği alanları ile, Gazze ve işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan İsrail saldırıları başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmeleri ele aldık. Terörle mücadeleden enerjiye ticaretten eğitime ikili gündemimizde yer alan konular hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Konseyimizin geçmiş toplantılarında aldığımız kararların takibini yaptık” diye konuştu.

    “PKK/PYD/YPG ve PJAK’a karşı işbirliğimizin daha da güçlendirilmesinin önemine değindik”

    İran’la yıllık 30 milyar dolar ticaret hedefi bağlamında özellikle koronavirüs salgını sonrasında ilerleme kaydedildiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öte yandan bu kulvarda daha hızlı koşmamız gerektiğinin de farkındayız. Sayın Cumhurbaşkanıyla bu kapsamda atacağımız adımları ele aldık. İş dünyamızın karşılaştığı sorunların çözülmesinin bu gayretlerimize önemli katkıda bulunacağını da işaret ettik. Terörle mücadelede komşumuz İran’ın desteğinin artarak devam etmesinin ehemmiyetini bir kez daha vurguladık. Ülkelerimizin ve bölgemizin güvenliğini hedef alan PKK/PYD/YPG ve PJAK’a karşı işbirliğimizin daha da güçlendirilmesinin önemine değindik” diye konuştu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasında münasebetlerin geliştirilmesine yönelik olarak 10 yeni anlaşmaya imza atıldığını hatırlatarak, “Bu suretle ilişkilerimizin ahdi zeminini tahkim ettik. Değerli kardeşim Sayın Reisi ile, Filistin, Suriye, Irak, Afganistan ve Güney Kafkasya’da yaşanan son gelişmeler hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Filistin meselesi hem Türkiye’nin hem İran’ın odağında yer alıyor. Dışişleri Bakanlığımız dün New York’ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde düzenlenen Filistin konulu oturuma katıldı. Gazzeli kardeşlerimizin güvenliğini, refahını ve istikbalini temin etmeye yönelik gayretlerimizi sürdürdüler” dedi.

    “Filistin’in haklı davasına desteğimizi tekrarladık”

    Türkiye tarafından 7 Ekim’den beri 26 bin tonu un olmak üzere toplam 30 bin tondan fazla insani yardım malzemesini El Ariş’e gönderildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüşmelerimizde İsrail’in Gazze’ye yönelik insanlık dışı saldırılarının bir an önce son bulması, adil ve kalıcı barışın tesisine yönelik ivedi adımlar atılması ihtiyacını ele aldık. Filistin’in haklı davasına desteğimizi tekrarladık ve bu konudaki işbirliğimizi devam ettirme kararlılığımızı tazeledik. Bölgemizin güvenliğini ve istikrarını daha fazla tehdit edecek adımlardan sakınılmasının önemi üzerinde mutabık kaldık” açıklamasını yaptı.

    Asırlardır komşu olan İran’la ilişkilerin, ülkeler ve bölgelerin menfaatleri doğrultusunda ileriye taşımak için çalışmaya devam edeceklerini ifade eden Erdoğan, “Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Konsey toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.

    “İnsanlık için en büyük mesele Filistin”

    İran Cumhurbaşkanı Reisi de şunları kaydetti:

    “Ekonomi ve ticaret alanlarında bugüne kadar attığımız adımların devamında ilişkilerin seviyesini geliştirmeyi amaçlıyoruz. Petrol ve doğalgaz konusunda Türkiye ile ilişkileri geliştirme kararı aldık. ‘Türkiye’nin güvenliği bizim güvenliğimiz, bölge ülkelerinin güvenliği bizim güvenliğimiz’ diye düşünüyoruz. Bölge ülkeleri arasında nifak yapmak isteyen yapılar bölge ülkelerinin güvenliğini zedelemeye çalışıyorlar. Bununla mücadele etmeye kararlıyız.

    Dünyada hangi vicdan bu zulümden etkilenmeyebilir. İslam dünyasının birincil meselesi Filistin meselesidir. İnsanlık için en büyük mesele bu. Bu cinayetleri ABD gerçekleştirmektedir. BM ve uluslararası platformlar artık işleyişini kaybetti. Bu her şeyden daha üzücü. Bizim Türkiye gibi ülkeler ve dünya ülkeleri ve insan haklarını gerçekten savunan kişilerle işbirliğine girerek adaletli dünya düzeni için çaba göstermemiz lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Filistin davası ve Filistin halkının haklarının kendilerine verilmesi hususunda mutabıkız. Türkiye ve diğer ülkelerle işbirliğimizin önemli olacağına inanıyoruz. Siyonizme karşı caydırıcı tutum alınmalı.”

  • Erdoğan; Bay Kemal’i günah keçisi ilan ettiler

    Erdoğan; Bay Kemal’i günah keçisi ilan ettiler

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yalova Kapalı Spor Salonu’nda AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı.

    Yerel seçime ilişkin mesajlar veren, CHP ve DEM Parti’ye yönelik eleştirilerde de bulunan Erdoğan, “31 Mart’ta son oyununuzu oynuyorsunuz.” dedi.

    “Bizim ittifakımız tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet altında birleşenlerin ittifakıdır.” diye konuşan Erdoğan, “Cumhur İttifakı olarak AK Parti ve MHP’li belediyemizde çok daha yüksek oyla hizmetleri sürdürmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

    7 Ocak’ta 26 büyükşehir ve ilimizle beraber Yalova Belediye Başkan adayımızı açıklamıştık. Dün de kalan 48 büyükşehirimizin ve ilimizin adaylarını milletimize takdim ettik. Böylece Cumhur İttifakı ortağımız MHP’nin adaylarını destekleyeceğimiz 7 şehrimizle birlikte 81 ildeki adaylarımızı belirlemiş oldu.

    Yeniden aday gösterdiğimiz mevcut belediye başkanımız Mustafa Tutuk’a başarılar diliyorum. 31 Mart’a kadar gece gündüz çalışmaya var mıyız? Mustafa kardeşimizi en yüksek oy oranıyla sandıktan çıkartmadan hiçbirimize durmak dinlenmek yok.

    Yalova 1999 depreminde en çok yara alan şehirlerimizden biridir. Yalova küllerinden yeniden doğarak bir yenilenme yaşadı. 31 Mart akşamı Türkiye  Yüzyılı belediyeciliğine girişi Yalovalı kardeşlerimizle yaşayacağız. Amacımız hükümet ve belediye ele ele vererek Yalova’yı Türkiye Yüzyılına hazırlamaktır.

    CHP ve DEM Parti’ye yönelik eleştiriler

    Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetimizdir.

    Bizim ittifakımız tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet altında birleşenlerin ittifakıdır. CHP gibi istismar siyaseti yapanların sonu DEM gibi bölücü emeller peşinde koşan partilerin elinde oyuncak olmaktır.

    Gazi Mustafa Kemal’in partisini götürdüler siyasi kariyerleri uğruna bölücü örgütün DEM’ine rehin verdiler. ‘Gel bakalım Muharrem.’ dediler, FETÖ taktikleriyle tasfiye ettiler. Bay Kemal’i günah keçisi ilan edip yalnızlığa iterek CHP’nin başına Özgür efendiyi getirenlerin ilk işi bu partiyle bölücü örgütün güdümündeki partiyi demlemek oldu.

    “Çok daha yüksek oyla hizmetleri sürdürmek istiyoruz”

    Cumhur İttifakı olarak AK Parti ve MHP’li belediyemizde çok daha yüksek oyla hizmetleri sürdürmek istiyoruz.

    Teröre karşı en etkili silahımız olan SİHA’lardan rahatsız olanlar bunlar. Sınır ötesi harekatlarımızdan rahatsız oluyorlar.

    14 Mayıs seçimlerinde sırf kendilerine oy vermediler diye depremzedelerimize en aşağılık hareketleri savurmuşlardı. Bugün de aynı kepazeliği yaşını başını almaış kadınlara ve görevlerini yapmaya çalışan gazetecilere sergiliyorlar.

    “31 Mart’ta son oyunuzu oynuyorsunuz”

    Ey CHP, Sizin gidecek yeriniz yok. 31 Mart’ta son oyununuzu oynuyorsunuz. Yalova, 31 Mart’a kadar durmadan usanmadan sandıklarını patlatarak burada bir destan yazacak.

    CHP ve DEM’e yönelik eleştirilerimizin sebebi de sömürgecilerin ve emperyalistlerin değirmenlerine su taşımaya kalkmalarıdır. Vesayet dediğimiz güç odakları kalkınmamıza engel olmak için her yola başvurdu. Oyunları boza boza bugüne  geldik.

    “31 Mart’ta ki Seçimlerden alnımızın akıyla çıkacağız”

    Her seçim, Türkiye’nin istiklal ve istikbal mücadelesinde yeni bir sayfayı temsil ediyor.

    31 Mart’taki sandık imtihanından da alnımızın akıyla çıkacağız. 2028’e kadar tüm vaktimizi tüm enerjimizi Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirme imkanı bulacağız.

  • Erdoğan: Tarihi bir ana şahitlik ediyoruz

    Erdoğan: Tarihi bir ana şahitlik ediyoruz

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğu ile birlikte Milli Uzay Programı hedeflerinden birini daha gerçekleştirdiklerini söyledi.

    Erdoğan video mesajında şu ifadelere yer verdi 

    “Aziz milletim. Hep birlikte tarihi bir ana şahitlik ediyoruz. Ortak gururumuzun zirveye yükseldiği zamanlardan birini yaşıyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci asrına, Türkiye Yüzyılı’na ilk kez gerçekleştirdiğimiz insanlı uzay göreviyle adım atıyoruz. Bilim tarihine eşsiz katkılar sunmuş bir medeniyetin varisleri olarak, tarihte taşıdığımız misyonu yeniden icra etmek adına çok değerli, yeni bir başlangıç yapıyoruz. Gözlerindeki parıltıyla ufka bakan gençlerimize, hayalleri dünyaya sığmayan çocuklarımıza ilham kaynağı olmak adına ilk kez bir vatandaşımızı uzaya gönderiyoruz.

    Yıllarca Türk Hava Kuvvetlerimize jet pilotu olarak kahramanca hizmet eden Alper Gezeravcı, uzun süren hazırlıkların ve eğitimlerin ardından bugün Uluslararası Uzay İstasyonuna yolculuğa çıkıyor. 2021 yılında dünyaya ilan ettiğimiz Milli Uzay Programımızdaki hedeflerimizden birini daha böylece gerçeğe dönüştürüyoruz.

    “13 deney yapılacak”

    Uluslarası Uzay İstasyonunda 14 gün boyunca sürecek Türk Uzay Bilimi misyonu kapsamında bilim insanlarımızın hazırlıklarını yaptığı 13 deney gerçekleştirilecek. Astronomi, tıp, genetik, malzeme bilimi gibi alanlarda bilimsel çalışmalar yapılacak. Bu çalışmaların şimdiden ülkemize ve bilim insanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Rabbim bahtımızı açık etsin. Kalın sağlıcakla.”

  • Erdoğan’dan emeklilere ek zam müjdesi!

    Erdoğan’dan emeklilere ek zam müjdesi!

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de gerçekleşen Kabine Toplantısı’nın ardından millete sesleniş konuşmasını gerçekleştirdi. 2024 yılının ilk kabine toplantının gerçekleştirildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2024 senesini ilk kabine toplantısının ardından sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu vesileyle bir kez daha yeni miladi yılın ülkemize milletimize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Sözlerimin hemen başında harekat bölgesinde teröristlerle girdikleri çatışmada şehit düşen kahraman Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve silah arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Tedavileri şu an devam eden yaralı askerlerimize Rabb’imden acil şifalar temenni ediyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, saldırıların ardından şehit yakınlarının bir kısmıyla telefonda görüştüklerini ifade ederek, “Kendilerine hem taziyelerimizi sunduk. Hem de devletimiz ve milletimiz adına minnettarlığımızı ifade ettik. Tarih bilmez, kutsal tanımaz edepsizlere rağmen şehit ailelerinin metaneti, vakarı ve sabrı karşısında duygulanmamak elde değil. Rabbim kahraman askerlerimizi cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin. Şehitlerimizin kanlarını her zaman olduğu gibi yerde bırakmadık. Sadece son 5 günde Suriye ve Irak’taki terör unsurlarına düzenlenen hava harekâtlarımız neticesinde 114 hedef vuruldu, 78 terörist etkisiz hale getirildi. Milli İstihbarat Teşkilatımız, 12 Ocak’tan bugüne kadar terör örgütüne ait toplam 60 kritik altyapı ve mühimmat tesisini imha etmiştir. Emniyet ve Jandarma birimlerimizin operasyonlarında yılbaşından bu yana terörle iltisaklı 465 kişi gözaltına alınmıştır.. Cumartesi günü yaptığımız dar kapsamlı güvenlik toplantısında sahadaki güncel durumu değerlendirir. Güvenlik birimlerimize yanında, yöresinde, arkasında kim olduğuna bakmadan tespit ettikleri tüm terör koşullarını yok etme talimatı verdik” açıklamasını yaptı.

    “Terörü kaynağında bertaraf etme stratejisi, en çok bölgemizde bir ‘teröristan’ kurma hesabı yapanları rahatsız etmiştir”

    Bugünkü kabine toplantısında diğer konuların yanı sıra son dönemde artan terör saldırılarını da tüm yönleriyle ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle şu hususun altını tekrar çizmek istiyorum. Türkiye’nin, bir süredir kararlılıkla uyguladığı terörü kaynağında bertaraf etme stratejisi, en çok bölgemizde bir “teröristan” kurma hesabı yapanları rahatsız etmiştir. Bu rahatsızlık, farklı yol ve yöntemlerle defalarca dışa vurulmuştur. Hazımsızlığın ifadesi; -Kimi zaman ülkemiz içindeki aparatlarını harekete geçirerek, kimi zaman ülkemizi işgalci olarak suçlayarak, kimi zaman uluslararası arenada bizi sıkıştırmaya çalışarak, kimi zaman sosyal medya üzerinden yalan-yanlış bilgiler yayarak, kimi zaman tetikçiliğini yaptırdıkları basın-yayın organlarını kullanarak, kimi zaman da doğrudan canımızı acıtmaya yönelik hain terör eylemlerini destekleyerek gerçekleşmiştir” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin bölücü elebaşlarını kendilerini güvende hissettikleri yerde imha ettikçe, Türkiye’nin önünü kesmeye yönelik girişimlerin daha da arttığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

    “Bölücü terör örgütü PKK’ya silah, mühimmat, eğitim ve himaye desteği sağlayarak palazlandırma girişimleri hız kazanmıştır. Ülkemizin Suriye’de ve Irak’ta gerçekleştirdiği sınır ötesi harekatlar sayesinde hedefine ulaşamayan bu çabaların, halen ısrarla ve inatla sürdürüldüğünü çok iyi biliyoruz. Burada bir gerçeğin hakkını özellikle ve de kalın çizgilerle çizmekte fayda görüyoruz. Her ne kadar birileri anlamasa da biz sınır ötesi operasyonlarımızla sadece güney sınırlarımızın huzur ve güvenliğini garanti altına almıyoruz. Bu operasyonlarla aynı zamanda ülkemizi bir terör koridoruyla kuşatma senaryolarını da yırtıp attık. Yine bu şekilde teröristlerin zulümleri sebebiyle göç edecek 3-4 milyon sığınmacının kendi topraklarında kalmasının temin ederiz. Sınır ötesi harekatlarımız Türkiye’yi düzensiz göç dalgası üzerinden iç karışıklığa sürüklemeye yönelik oyunları da boşa çıkarmıştır.”

    “Bundan geriye dönüş asla söz konusu olamaz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçici sığınmacı statüsüyle ülkemizde bulunan 620 binden fazla Suriyelinin terörden kurtarılmış güvenli bölgelere geri döndüğünü belirterek, “Beslenme kaynakları kesilen, yeni bir militan devşiremeyen, sahada sürekli güvenlik güçlerimizin baskısı altında ezilen terör örgütü kendisine biçilen bölücü rolü uygulama imkanı bulamamıştır. Sınırlarımız ötesindeki askeri mevcudiyetimiz, hem vatanımızın güvenliği hem vatandaşlarımızın huzur ve esenliği açısından hayati öneme sahiptir. Bundan geriye dönüş asla söz konusu olamaz. Karşımızdaki tablo gayet açıktır. Türkiye bölücü terör tehdidini ya kaynağında kurtaracak ya da eskiden olduğu gibi terörle mücadeleyi sınırları içinde şehirlerini sokaklarında, mahallelerinde verecektir. Ülkemizin böyle bir felaket karşı karşıya kalmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Dolayısıyla bu mücadeleyi sadece kendimiz, kendi güvenliğimiz için değil evlatlarımızın terörsüz bir iklimde büyüyebilmeleri için de sonuna kadar vermek mecburiyetindeyiz. Bu hakikatler dikkate alınmadan gündeme getirilen işler iyi niyetli, ister art niyetli olsun, hiçbir teklifin ülkemize faydası bizim nezdimizde de karşılığı yoktur. Aksi yöndeki ısrarlı beyanlar sınırlarımız ötesinde can siper hane şekilde görev yapan askerlerimiz başta olmak üzere milletimizin canını sıkmaktan başka hiç bir işe yaramayacaktır. Esasen bu tür gündemlerin ülkemizin planlarını bozduğu kesimler tarafından kasıtlı olarak körüklendiğine inanıyorum. Türkiye başarılı sınır ötesi operasyonlarıyla toprakları üzerinde ameliyat yaptırmayacağını çok açık ve net göstermiştir” dedi.

    “Şehitlerimizin dökülen kanlarının, yitirdiğimiz canların hesabını misliyle sormakla kalmayacak, geleceğimizi de güvence altına alacağız”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu an üzerinde durulması gereken asıl husus sınır ötesi operasyonların nasıl daraltılacağı bizim gündemimizde yok bizim gündemimiz nasıl genişletileceğidir. Irak ve ya Suriye’de eli kanlı caniler var oldukça bizim de içimiz rahat etmeyecektir. Emperyalistlerin Irak ve Suriye’de bir teröristan kurma planları masada oldukça hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz. Yaklaşık 40 yıldır milletimizin canını yakan kuzey Irak dağlarının her karışını güvenli hale getirene kadar bu bölgedeki harekatlarımız sürecektir. Aynı şekilde Suriye’de Tel Rıfat’ta Ayn El Arab’dan Münbiç’e kadar sinsi niyetlerle kurulmuş terör hatlarını darmadağın etmeden durmayacağız. Bilindiği gibi geçmişte buralarla ilgili bize verilmiş ancak tutulmamış sözler vardı. Madem bize verilen sözler yerine getirilmiyor. Öyleyse Türkiye’nin kendi güvenliği için gerekli tedbirleri almasına kimse itiraz edemez. Kimse bizden farklı bahanelerle bölücü alçakların semirtilmesine seyirci kalmamızı bekleyemez. Önümüzdeki aylarda kimin ne dediğine, hangi tehditlere savurduğuna, hangi hesaplar içinde olduğuna bakmadan bu doğrultuda yeni adımları muhakkak atacağız. Yapacağımız yeni harekatlarla sadece şehitlerimizin dökülen kanlarının, yitirdiğimiz canların hesabını misliyle sormakla kalmayacak, geleceğimizi de güvence altına alacağız” açıklamasını yaptı.

    haline getirilmesi doğru olmadığı gibi anayasal bakımdan zaten mümkün değildir. Ülkemizde kimsenin Cumhuriyet ile ilgili bir derdi yoktur, ülkemizde kimsenin Cumhuriyetimizin banisi ile bir derdi yoktur, ülkemizde kimsenin devletin bütünlüğü, ülkenin birliği, devletin esenliği ile ilgili sıkıntısı yoktur. Her kim bu kavramlar üzerinden kendine alan açmaya çalışıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Her kim bu tartışmaları farklı niyetlerin koç başı gibi kullanmaya kalkıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Herkes bu tartışmaları siyasi rant kapısı haline getirmeye uğraşıyorsa bir büyük yanlışın tam merkezindedir. Her kim bu tartışmaları farklı niyetlerin koçbaşı gibi kullanmaya kalkıyorsa bir büyük yanlışın içindedir. Her kim bu tartışmaları siyasi rant kapısı haline getirmeye uğraşıyorsa bir büyük yanlışın tam merkezindedir” dedi.

    “Bize dayatılan gündemlerin değil, hayallerimizin peşinden koşacağız”

    “Elbette varmış gibi gösterilen bu tür tartışmalar üzerinden, eskiden beri ülkemizde siyaset ve toplum mühendisliği yapıldığını da unutmuyoruz. Siyasi tarihimizde 27 Mayıs’tan 12 Mart’a 12 Eylül’den 28 Şubat’a kadar bunun pek çok örneğini görmek mümkündür” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Bu tartışmaları kimin alevlendirdiğini, bunlardan kimin çıkar sağladığını, hangi piyonlar kullanılarak ülkemizin nerelere sürüklendiğini, milletimize hangi acıların yaşatıldığını hepimiz gayet iyi biliyoruz. Birileri aynı karanlık senaryoları tekrar sahnelemeye çalışmaktadır. Milli hafızamızın 28 Şubat sürecinden çok iyi bildiği marjinal karakterlerin ve kadrolu provokatörlerin bir anda sağda solda yeniden arzı endam etmesi herhalde tesadüf değildir. İster bu oyunun aktörleri arasında ister dışarıdan bakıp gazına gelenlerden olsun, her kim niyetini bozar ve yolunu şaşırırsa son on yılda yaşananlar akıbetinin ne olacağını göstermeye yeterlidir. Bırakınız bireyleri ve kurumları FETÖ’den PKK’ya kadar bu senaryoda kullanılan örgütlerin acı sonları dahi tek başına, almasını bilen için bir ibret vesilesidir. Milletimiz aynı yol ve yöntemlere tevessül edenlerin sadece yüzüne tükürmekle kalmayacak, gerektiğinde başını da ezecek basirete, dirayete, kudrete ve cesarete sahiptir. Esasen Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşını kutladığımız bir dönemde hortlatılmaya çalışılan rejim tartışmasının gerisindeki niyet gayet açıktır. Önümüze kurulan tuzakların tamamı, Türkiye’yi kalkınma ve demokrasi odaklı asıl gündeminden kopartıp kendi içine kapatarak, bölgesinde ve dünyada artan etkinliğini kırmaya yöneliktir. Türkiye’yi tekrar emperyalistlerin boyunduruğu altına almak isteyenlerin tezgahına gelmeyeceğiz. Ülkemize, milletimize ve demokrasimize hiçbir faydası olmayan suni gündemlerle vaktimizin ve enerjimizin çalınmasına izin vermeyeceğiz.
    Bize dayatılan gündemlerin değil, hayallerimizin peşinden koşacağız. Bizim gündemimizde sadece Türkiye var. Bizim gündemimizde eser ve icraat var. Bizim gündemimizde mazluma el uzatma, düşenin elinden tutma var. Başkaları ne yaparsa yapsın. Biz işimize bakıyoruz. Gece gündüz demeden Türkiye Yüzyılının inşası için koşturuyoruz. Ülkemizi büyütmenin, şehirlerimizi geliştirmenin, aziz milletimizi daha fazla huzura, daha fazla refaha kavuşturmanın derdindeyiz. Bu anlayışla kabine olarak eğitimden sağlığa güvenlikten adalete, ulaştırmadan şehirciliğe, kültür sanattan dış politikaya, aileden gençlik ve spora geniş bir yelpazede programımızı adım adım hayata geçiriyoruz.”

    “Bu yılı ise dünya ortalamasının 1,5 katına denk gelen bir büyümeyle kapatacağımız anlaşılıyor”

    31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerini de demokratik bir olgunlukla, şehirlere hizmet yarışı şeklinde tamamlayarak geride bırakmayı hedeflediklerini söyleyen Erdoğan, “Sonra Türkiye Yüzyılı gündemiyle yolumuza devam edeceğiz. Ekonomide bölgesel ve küresel krizler sebebiyle ortaya çıkan sıkıntıların yansımalarıyla boğuştuğumuz bir yılı geride bıraktık. Önümüzdeki 5 yıl boyunca küresel büyümenin düşük seviyelerde gerçekleşmesi ve buna bağlı kayıpların artması bekleniyor. Bu süreçte Türkiye olarak biz kendi hedeflerimize sıkı sıkıya bağlı kalarak yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve cari fazla yoluyla büyümeye inşallah devam edeceğiz. Her küresel kriz Türkiye’nin önüne büyüme ve rekabet liginde üst sıralara çıkma konusunda yeni fırsatlar getirmektedir. Cumhuriyetimizin ilk asrında yılda ortalama 4,8’lik bir büyüme oranı yakalandı. Hükümetlerimiz döneminde bu oran ortalama yüzde 5,4 olarak gerçekleşti. Bu yılı ise dünya ortalamasının 1,5 katına denk gelen bir büyümeyle kapatacağımız anlaşılıyor. Önümüzdeki yıllar için büyüme oranlarımızı hep beklentilerin üzerinde tutacağımıza inanıyorum. Tabii bu arada hükümet programlarımızda vatandaşlarımıza taahhüt ettiğimiz yatırımları birer birer hayata geçiriyoruz. Depremle yıkılan şehirlerimizi ayağa kaldırma çalışmaları önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürüyor. Sadece ulaştırmada halen inşası süren 26 ayrı yol, raylı sistem, havalimanı ve uydu projesinin ülkemize kazandıracağı değeri, muhalefetin bizi çekmek istediği içi boş tartışmaların tamamına değişmeyiz” dedi.

    “İstihdamda yaklaşık 32 milyon kişiyle tarihimizin en yüksek seviyesini yakaladık”

    İl ziyaretlerinde inşaatı biten ulaştırma yatırımlarının açılışlarını yapacaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üzerine en çok titrediğimiz husus istihdamda yaklaşık 32 milyon kişiyle tarihimizin en yüksek seviyesini yakaladık. Yüzde 9’a düşürdüğümüz işsizliği daha aşağılara çekmemiz gerekiyor. Bunun için aktif iş gücü piyasası programlarımızın çerçevesini genişletiyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın uyguladığı programlar için işveren tarafında aranan istihdam yükümlülüğünü 3 kattan 2 kata, istihdam taahhüt oranını yüzde 70’ten yüzde 60’a düşürüyoruz. Böylece işverenlerimiz ihtiyaç duydukları nitelikli iş gücünü kendi iş yerinde yetiştirme imkanını daha esnek şartlarda kullanabilecektir. Deprem bölgesindeki şehirlerimizde ise bu programı daha fazla destekle yürüteceğiz. Bilindiği gibi 6 Şubat sonrası deprem bölgesindeki iş yerlerinin bu kurs ve programlarla ilgili yükümlülüklerini zaten kaldırmıştık. Aynı şehirlerimizdeki kurs ve programların 2024 yılı için işveren yükümlülük süresi 3 kat yerine 1 kat, istihdam taahhüdü de yüzde 70 yerine yüzde 30 olarak uygulanacaktır. Bunlara ilave olarak cep harçlıkları da deprem bölgesi illerimizde asgari ücretin yüzde 30’u düzeyinde verilecek. Amacımız depremden etkilenen şehirlerimizdeki işgücü piyasasının bir an önce toparlanmasını temin etmektir. Aynı şekilde depremde hayvanları telef olan vatandaşlarımızın zararlarını karşılıyoruz. Bütçemizden toplam 910 milyon lira kaynak kullanarak depremzede yetiştiricilerimizin telef olan hayvanlarının yerine yenilerini verdik. En çok yoğunlaştığımız alanlardan biri de hayat pahalılığı ve enflasyona karşı verdiğimiz mücadeledir. Aylık çekirdek enflasyonun eylüldeki yüzde 5,3 seviyesinden, aralık ayında yüzde 2,3 seviyesine gerilemesi yürüttüğümüz kararlı mücadelenin işaretidir. Ancak hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadelemizde milletimizin yardımını bekliyoruz. Çünkü bu meselenin teknik boyutu kadar, psikolojik boyutu da önemlidir. Öncelikle ürettiği ve sattığı malın, verdiği hizmetin fiyatını enflasyonla orantılı olmayan düzeylerde artıran tamahkar anlayışı ortadan kaldırmalıyız” diye konuştu.

    “Emeklerimizin aylıklarındaki artışı birbirine yakınlaştıracak yeni bir adım atıyoruz”

    Çalışanları ve emekliler başta olmak üzere insanların refah düzeyini yükseltmek için de can başla çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşçi, memur, emekli maaşlarının ve onlara endeksli ödemelerde yaptığımız yüksek oranlı artışlarla bunu kısmen sağladık. İnşallah önümüzdeki dönemlerde aynı anlayışla çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü tutmaya devam edeceğiz. Türkiye büyüdükçe ortaya çıkan katma değerden, milletimizin her kesiminin hak ettiği payı alması konusunda samimi gayret gösteriyoruz. Geçen yılın son aylarındaki yaptığımız hesaplarla 16 milyon emeklimizin tamamına bir defaya mahsus 5’er bin liralık ödeme gerçekleştirdik. Çalışan emeklilerimiz de tıpkı diğer emeklilerimiz gibi yıl bitmeden 5 bin lira tutarındaki ödemelerini aldı. Bütçe imkanlarımızı zorlama pahasına da olsa emeklilerimizi asla darda bırakmıyoruz. Emekli aylıklarındaki artışları da yine bu anlayışla belirliyoruz. Bilindiği gibi 2024 yılının ilk altı ayı için memur emeklisi aylıklarında yüzde 49,25, SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylıklarında ise yüzde 37,57 artış oldu. Bu farklı artışların emeklilerimizde yol açtığı rahatsızlıkları gördüğümüz için, emeklerimizin aylıklarındaki artışı birbirine yakınlaştıracak yeni bir adım atıyoruz” dedi.

    “Emekli maaşı alt sınırını 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıyoruz”

    “Nispeten daha düşük artış alan SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylıklarına ilave yüzde 5 daha artış yapacağımızın müjdesini buradan vermek istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin ocak 2024’ten itibaren altı aylık artış oranı yüzde 42,6’ya yükseliyor. Önümüzdeki temmuz ayındaki artışlarla birlikte emeklilerimizin hepsi yaklaşık aynı oranlarda maaş artışına kavuşacaklardır. Yani memur, SSK ve Bağkur ayrımı yapmadan tüm emeklilerimizin yıllık maaş artış oranları önümüzdeki temmuzda eşitlenecektir. Burayı özellikle altını çizerek ifade etmiş olduk. Çünkü yılın ikinci yarısındaki maaş artışlarında memur emeklileri enflasyon farkını alırken, SSK ve Bağ-Kur emeklileri enflasyonun tamamını alacakları için maaş artış oranlarındaki dengesizlik giderilecektir. Ayrıca sosyal devlet ilkemiz gereği uygulamaya aldığımız emekli maaşı alt sınırını 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarıyoruz. Ekonomi yönetimimiz, Orta Vadeli Program’da bu artışları öngörmüş, hazırlıklarını buna göre yapmışlardır. Meclisimizin de onayını aldıktan sonra artışları bir an önce emeklilerimizin maaşlarına yansıtmak istiyoruz. Böylece toplam 200 milyar liralık ilave bir kaynağı da emeklilerimizin istifadesine sunmuş oluyoruz. Tüm bu artışların emeklilerimize ve ülkemize milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Kabinemizde bugün aldığımız bir kararla 2024’ü emekliler yılı olarak ilan ediyoruz. Amacımız bu vesileyle emeklilerimizin hayat kalitesini artıracak, sosyal haklarını genişletecek, onlara özel hizmetler sunacak yeni hizmetleri devreye almaktır. Sağlıktan ulaşıma, sosyal imkanlardan kültürel faaliyetlere kadar geniş bir yelpazeye yayılan bu hizmetler şimdiden emeklilerimize hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

    “Mal ve hizmet ihracatımızı bu yıl 375 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz”

    İhracatın ekonomi programlarının en kritik başlıkları arasında bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz yıl ihracatta 256 milyar dolarla hedeflerimizin de üzerine çıkarak cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık. Dış ticaret açığımızda da gözle görülür bir kapanma oldu. Mal ve hizmet ihracatımızı bu yıl 375 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. İnşallah daha önceki hedeflerimiz gibi bunu da gerçekleştireceğiz. Turizmde de 2023 rakamlarının çok iyi geleceği anlaşılıyor. Elbette tüm bu işleri yaparken mali disiplinden taviz vermeyeceğiz. Deprem sebebiyle artan harcamalara rağmen geçtiğimiz yılın bütçe açığını, öngörülen seviyenin altında tutmayı başardık. Geçtiğimiz yıl deprem için 950 milyar lira harcama yaptık. Bu yıl aynı çerçevede 1,3 trilyon lira harcama yapmayı öngörüyoruz. Sadece son yirmi yılda depremler nedeniyle oluşan hasarların giderilmesiyle yenileme ve güçlendirme çalışmaları için harcadığımız para, vergi gelirlerinin 8 katıdır. Bir başka ifadeyle devlet olarak tüm kaynaklarımızı milletimizin yaralarının sarılması ve tehditlerin bertaraf edilmesi yolunda seferber ettik. İnşası ve çevre düzenlemesi tamamlanan deprem konutlarının teslimatına inşallah çok yakında başlıyoruz. İllerimizi ziyaret ederek hem depremzede kardeşlerimizle kucaklaşacak hem sahada yürütülen çalışmaların denetimini yapacak hem de teslime hazır konutların anahtarlarını hak sahiplerine inşallah takdim edeceğiz. Küresel ve bölgesel krizlerin maliyeti yanında maruz kaldığımız ekonomik tuzakların olumsuz etkilerine rağmen her alanda yatırımları sürdürüyor, döviz rezervlerimizi de arttırıyoruz. Yaklaşık 146 milyar dolarlık bir döviz rezerviyle girdiğimiz 2024’te bu rakamı daha da arttıracağımıza inanıyorum. Ülkemizin risk priminin düşmesi, yabancı yatırımcıların piyasalarımıza ilgisinin artması, derecelendirme kuruluşlarının görünümümüzü olumluya çevirmesi gibi pek çok işaret doğru yolda ilerlediğimizi gösteriyor. Türkiye’nin küresel rekabette giderek artan gücü, uyguladığımız ekonomi programını başarıyla yürütmemize imkan veriyor. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefimize ulaşana kadar durmadan, duraksamadan, çalışmaya, üretmeye, büyümeye devam edeceğiz” dedi.

    “Alper kardeşimizin özellikle bu yolculuğu milletimiz için, gençliğimiz için hayırlı olsun diyorum”

    Yarın gece saat 1.11’de uzaya uğurlanacak ilk Türk astronotu büyüyen, güçlenen ve iddia sahibi Türkiye’nin yeni bir nişanesi olarak gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Alper kardeşimizin özellikle bu yolculuğu milletimiz için, gençliğimiz için hayırlı olsun diyorum. Uluslararası uzay istasyonunda yürüteceği bilimsel çalışmalarda şimdiden kendisine başarılar diliyorum” dedi.

  • Erdoğan’dan süper kupa açıklaması

    Erdoğan’dan süper kupa açıklaması

    “Ayasofya’yı yeniden açan Cumhurbaşkanı olarak anılmak bizim gönül dünyamızda şereflerin en büyüğü”

    Programda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kaleme aldığı eserlerle zor zamanlarda verdiği mücadeleyle merhum üstadımız deha derecesinde inşa kudretine sahip mümtaz bir şahsiyetti. Şiirden nesire, tiyatrodan hikayeye edebiyatın her alanında eser veren bir münevverdi. Üstadımızın emaneti değerli dostumuz Mehmet Kısakürek’i de burada rahmetle anıyorum. Ekol haline gelmiş değerlerimizin vefatları geride doldurulması çok güç boşluklar bırakıyor. Yeni yetişen gençlerimizin üstatlarından aldığı emaneti hakkıyla taşıyıp kendinden sonrakilere en güzel şekilde teslim edeceğine inanıyorum. İşte bu noktada Necip Fazıl Ödülleri büyük bir önem arz etmektedir. 10 ayrı kategoride ödülleri tevcih edeceğiz. Üstad Necip Fazıl, siyasi, sosyal ve kültürel bakımdan Türkiye’nin en sancılı döneminde yaşadı. İki cihan harbi dahil ekonomik ve siyasi dar boğazlar gördü. Tüm dönüm noktalarına bizzat şahitlik etti. Ezanın değiştirilmesine tanık oldu. Ayasofya’nın kapısına vurulan zincirler en çok da üstada ağır geliyordu. O dava adamıydı. Şiirleriyle, tiyatrolarıyla bir hakikat yolcusuydu. Türkçeyi en mahir şekilde kullanan ediplerimizden biriydi. Devrinin tatsız, tuzsuz lisan dayatmalarına asla itibar etmemiştir. Dilden daha büyük dilden daha gerçek dilden daha müdafaalı vatan yoktur diyerek Türkçe’yi savunmuştur. Necip Fazıl’a göre mutlak hakikat Allah’tır. Şiir Allah’ı güzellik yolunda arama işiydi. Tüm yasaklara rağmen 35 yıl boyunca neşrettiği Büyük Doğu Dergisi ile gençlere ilham aşılamanın gayretindeydi. O mücadelesini milletin içinde bilhassa gençlerle birlikte yürüttü. Binlerce kişinin katıldığı konferanslar düzenledi. Defalarca hapse girdi ama asla inandığı yoldan geri adım atmadı. Necip Fazıl Kısakürek’in 40. yıl mücadele jübilesinin takdimini yapmak bu fakire nasip oldu. Üstadın en büyük hayali olan Ayasofya’yı açma şerefine de eriştik. Ayasofya aslına rücu etti. Üstadın hayalini kurduğu şekilde bu yüce mabedi açmayı başardık. Rabbime bir kez daha bu onuru bize bahşettiği için sonsuz hamd ediyorum. Ayasofya’yı yeniden açan Cumhurbaşkanı olarak anılmak bizim gönül dünyamızda şereflerin en büyüğü” dedi.

    “31 Mart yeniden İstanbul’umuzu Türkiye’mizi aslına rücu ettirmek için çok önemli”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “Geldiğimiz zaman çöp çukur çamurdu İstanbul. Öyle almıştık. Onlara nasıl İstanbul teslim ettik ortada. Onlar şimdi ne yaptılar? Aynı hale dönüştürdüler. Onun için 31 Mart çok önemli. Yeniden İstanbul’umuzu Türkiye’mizi aslına rücu ettirmek için çok önemli” ifadelerini kullandı.
    Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümet olarak son 21 yılda siyasetteki vesayet sistemini bitirdiklerini söyleyerek, “Kültür sanat alanındaki vesayeti bitirmekte hala muvaffak olamadık. Kendi dünya görüşünden olduğu için katillere, teröristlere, tacizcileri ülke ve millete düşmanlarına leke kondurmuyorlar. Müzik kutusu misali parasını verenin plağını çalan bu çevrelerin temel özelliği her seferinde ülkenin karşısında konumlanmasıdır. Hak ve özgürlükler konusunda ahkam keserler ama başörtüsü yasağına bir şey söylemezler. İnsan haklarında mangalda kül bırakmazlar ama Gazze’de devam eden İsrail vahşeti karşısında bir kelime etmezler” şeklinde konuştu.

    “Biz Türk sporunun tartışmalarla değil, başarılarla gündeme gelmesini arzu ediyoruz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Suudi Arabistan’da Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanması beklenen Süper Kupa finalinin iptal edilmesi hakkında ise, “Dün gece yaşanan hadiselerden duyduğumuz üzüntüyü burada vurgulamak istiyorum. Biz Türk sporunun tartışmalarla değil, başarılarla gündeme gelmesini arzu ediyoruz. Sporun gündelik siyasetin mezesi haline getirilmesi yanlıştır, hatalıdır, sporumuza faydası yoktur. Muhalefet partilerinin yaptığı açıklamaları istismar siyasetinin yeni örnekleri olarak görüyoruz. Cumhuriyet 85 milyonun ortak değeridir. Gazi Mustafa Kemal bu ülkenin banisidir. Daha düne kadar ‘Siz Atatürk’ün askeri değil itlerisiniz’ diyenlerle el ele kol kola yürüyenlerin bizim nezdimizde hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Türkiye’nin ve Türk milletinin onurunu, haysiyetini, şerefini nasıl savunduğumuzu CHP bilmese de tüm dünya çok iyi biliyor. Ülkemizin itibarını nasıl koruduğumuzu muhalefet bilmese de tüm insanlık biliyor. Dünkü olayın mecrasından çıkarılarak şov ve provokasyon malzemesi yapılmasına müsaade edemeyiz. Bu konuda yapılması gereken ne varsa hangi adım atılması gerekiyorsa yapmaktan çekinmedik, çekinmeyiz. Dünkü hadiselerden dolayı futbolseverlere ve spor camiasına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Tüm spor camiasının fair play ruhuna samimiyetle sahip çıkmalarını bekliyorum” dedi.

     

  • Erdoğan şehit ailesiyle konuştu

    Erdoğan şehit ailesiyle konuştu

    Irak’ın kuzeyinde bölücü terör örgütü tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan 6 askerden birisi olan 32 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan’ın cenazesi, memleketi Denizli’nin Tavas ilçesinde toprağa verildi. Törene askeri üniformayla katılan Çilem Serinkan, eşinin Türk bayrağına sarılı tabutuna dakikalarca sarılırken, alana tekerlekli sandalyeyle getirilen şehidin 23 yaşındaki engeli kardeşi Büşra Serinkan da ağabeyinin fotoğrafına bakarak gözyaşı döktü. Şehit askere son görevlerini yapan eşi ve kardeşinin yaşadıkları acı görenlerin içini sızlattı.

    Şehidi sonsuzluğa uğurlayan binlerce kişiden birisi olan AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci, törenin ardından şehit ailesini Tavas’a bağlı Yorga Mahallesi’ndeki evlerinde ziyaret etti. Aileye taziyelerini ileten Zeybekci, baba Ali Serinkan’ı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda görüştürdü.

    Baba Ali ve anne Rabia Serikan başta olmak üzere tüm aileye başsağlığı dileklerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan tüm kardeşlerimizin özellikle temennileri, bizi cennetinde kavuşturmasıdır. Rabbim yar ve yardımcınız olsun” diyerek, ailenin acısını paylaştı. Taziye dilekleri için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür eden baba Ali Serinkan da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın duasına “Amin” diyerek karşılık verdi.

    Çok sevdiği Erdoğan’ın sesini duydu

    Babayla görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin sesini duymak isteyen şehidin kız kardeşi Büşra’nın da isteğini geri çevirmedi.

    Zeybekci’nin yardımıyla Erdoğan ile görüşen Büşra, “Sayın Cumhurbaşkanım ben sizin hayranınızım, ben sizi çok seviyorum” derken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ise genç kıza, “Allah razı olsun. Sevenlerin çok olsun inşallah. İnşallah Ankara’da veya Denizli’de görüşme fırsatını buluruz” şeklinde karşılık verdi.

  • Erdoğan: “Gazze’de İsrail vahşetinin sona ermesi için çaba harcıyoruz’

    Erdoğan: “Gazze’de İsrail vahşetinin sona ermesi için çaba harcıyoruz’

    Türkiye ile Macaristan arasında diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yıl dönümünde Macaristan’ı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin 6. Toplantısı ve Türkiye ile Macaristan arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yılı vesilesiyle Budapeşte’de bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.

    “Üst düzey temas ve istişarelerimizin ikili münasebetlerimize müspet yansımaları kesindir”

    Macaristan’la dostane ilişkilerin bir asrın ötesine uzandığını vurgulayan Erdoğan, ikili ilişkilerin karşılıklı ziyaretlerle güçlendirildiğini ve Macaristan Cumhurbaşkanı Katalin Novak’ı resmi ziyaret, Başbakan Orban’ı ise haziran ayında yeniden göreve başlama töreni vesilesiyle misafir ettiğini hatırlattı. “Üst düzey temas ve istişarelerimizin ikili münasebetlerimize müspet yansımaları kesindir” diyen Erdoğan, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 4 milyar dolar seviyesine ulaştığını ve ticarette 6 milyar dolarlık ortak hedefe ulaşmakta kararlı olduklarını söyledi.

    İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi için Ekonomi ve Ticaret Ortak Komitesi’ni kurduklarını ifade eden Erdoğan, ortak komitenin ilk toplantısının Türkiye’de düzenlenerek ticaret ve yatırımlara ivme kazandırılmasının planlandığını duyurdu. Firmaların Macaristan, Türkiye ve üçüncü ülkelerde işbirliğini desteklediklerini ifade eden Erdoğan, savunma sanayi ve enerjide de bağları güçlendirmeyi planladıklarını açıkladı.

    Başbakan Orban ile başkanlık ettikleri konsey toplantısında iş birliğinin daha da güçlendirilmesi için atılabilecek ilave adımların ele alındığını ve bir dizi anlaşmaya imza atıldığını bildiren Erdoğan, “Sayın Orban’la akdettiğimiz ortak siyasi bildiri ile stratejik ortaklık seviyesindeki ilişkilerimizi geliştirilmiş stratejik ortaklık seviyesine taşıdık. Bu aynı zamanda geleceğe yönelik vizyonun bir göstergesidir” dedi.

    “Gazze’de İsrail vahşetinin bir an önce sona ermesi için diplomatik çaba harcıyoruz”

    Orban ile Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin yanı sıra Ukrayna ve Gazze gibi güncel meseleleri de ele aldıklarını açıklayan Erdoğan, Macaristan’ın 2024’ün ikinci yarısında AB dönem başkanlığını devralacak olmasından memnuniyet duyduklarını söyledi. Erdoğan, “Ukrayna ve Filistin’de şiddetin çözüm olmadığı konusunda hemfikiriz. Ukrayna’da diplomatik çalışmalara ağırlık verilmesi gerektiğini en başından bu yana seslendiriyoruz” dedi.

    Türkiye olarak yarım kalan İstanbul Süreci’ni canlandırmaya da hazır olduklarını ifade eden Erdoğan, Gazze’de İsrail vahşetinin bir an önce sona ermesi için diplomatik çaba harcadıklarını ve 1967 sınırlarında bağımsız, egemen ve toprak bütünlüğüne sahip bir Filistin devletinin kaçınılmaz olduğunun görüldüğünü söyledi.

    “Macaristan’ı tehdit eden göç tehdidi, Türkiye olmadan durdurulamaz”

    Macaristan Başbakanı Orban ise Türkiye ile Macaristan arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık anlaşması ile iki ülkenin 21. asrın birlikte kazanan ülkeler olmalarını hedeflediklerini söyledi. Türkiye ile imzalanan anlaşmaların ciddi bir sorumluluk getirdiğini ifade eden Orban, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın programında gördüklerinin önümüzdeki asrın bir Türkiye yüzyılı olacağını ortaya koyduğunu ve bunu gerçekleşeceğini umduklarını belirtti. Ticaret hacminin geçtiğimiz dönemde iki katına çıktığına dikkat çeken Orban, “Macaristan’daki Türk yatırımları miktar olarak artıyor ve iş birliğimiz yeni yeni alanlara genişliyor. Macaristan’ın Türkiye olmadan güvenliği yoktur. Macaristan’ı tehdit eden göç tehdidi, Türkiye olmadan durdurulamaz. Ukrayna-Rusya savaşında tek bir ülke sonuç alabildi, bu Türkiye’nin öncülüğündeki tahıl anlaşmasıyla oldu” dedi.

    “Vize serbestisi konusunda da Türkiye’yi destekliyoruz”

    Macaristan’ın kendisine birlikte başarıya ulaşabileceği müttefikler arayışında olduğunu ve bu nedenle Türkiye ile stratejik iş birliğini tercih ettiklerini ifade eden Orban, Macaristan’ın AB’ye üyelik sürecinde Türkiye’ye desteğine de işaret etti. Orban, “Vize serbestisi konusunda da Türkiye’yi destekliyor ve verebileceğimiz her türlü desteği veriyoruz. Üniversiteler arasında iş birliğini geliştiriyor ve Türk öğrencilere burs veriyoruz. İlişkileri yüz yıl öncesinde tesis ettik ve önümüzdeki yılı kültür yılı olarak, 2025’i ise Macar-Türk Bilim ve İnovasyon Yılı olarak ilan ettik” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyareti kapsamında Cumhurbaşkanı Novak’ın da katılımıyla MÜPA Budapeşte – Bela Bartok Ulusal Konser Salonu’nda Türkiye ve Macaristan arasında diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yılı vesilesiyle tertiplenecek Türkiye-Macaristan Kültür Yılı Açılış Programına katılacak.