Etiket: erdoğan

  • Erdoğan’dan 100. Yıl hitabı

    Erdoğan’dan 100. Yıl hitabı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında 19.23’te saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Vahdettin Köşkü’nde 100. Yıl Hitabı’nı gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanlarımızın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını bir kez daha yürekten tebrik ediyorum. Dünyanın dört bir yanından cumhuriyet bayramı sevincimizi paylaşan dostlarımıza teşekkür ediyorum. Millet olarak bugün gerçekten çok farklı bir gurur ve heyecanı yaşıyoruz. 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiğimiz cumhuriyetimiz ilk asrını tamamlayıp adına Türkiye Yüzyılı dediğimiz ikinci yüzyılına yelken açıyor. Bu vesileyle bin yıldır mübarek vatan topraklarının müdafaasında şehit olanlara Allah’tan rahmet diliyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm gazilerimizi, meclisimizin ve ordumun tüm kahramanlarını şükranlara yad ediyorum. Sınırlarımız içinde ve dışında görev yapan tüm güvenlik güçlerimize muvaffakiyet diliyorum. Rabbim hepsinden razı olsun. Bugün 100. yaşına ulaşan Türkiye Cumhuriyeti, ulu bir çınar gibi gözleri kamaştırmaya devam ediyor. Binlerce yıllık devlet geleneğimizin yeni bir halkası olan Cumhuriyetimiz bu topraklarda kurduğumuz ilk değil en son devletimizdir” şeklinde konuştu.

    “Reddi miras yapmıyor, şanlı mazimizin her safhasını bağrımıza basıyoruz”

    “Güçlü, zengin ve köklü bir birikime sahip olmanın gururuyla kutluyoruz. Reddi miras yapmıyor, şanlı mazimizin her safhasını bağrımıza basıyoruz” diyen Erdoğan, “Aziz milletim, geçmişten sadece ibret almayız, aynı zamanda kuvvet de alırız. Cumhuriyetimiz bizim için ilham kaynağıdır. Gazi Mustafa Kemal Kurucusu olduğu Cumhuriyeti bakın nasıl anlatıyor, ’Cumhuriyet bedava kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık’. Gazi’nin dediği gibi, Cumhuriyet binlerce vatan evladının canı kanı ve fedakarlığı üzerinde ilan ve inşa edilmiştir. Esarete ve dayatmalara rıza göstermeyen milletimiz, istiklaline kastedenlere karşı başlattığı milli mücadeleyi zaferle taçlandırmış ve ardından Cumhuriyeti kurmuştur” dedi.

    “Gazi’nin ifadesiyle, ’Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi olmaktır.’ Cumhuriyet tam manasıyla bu vasfını bizim dönemimizde kazanmıştır” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün Türkiye Cumhuriyeti, Gazi’nin arzu ettiği biçimde kimsesizlerin kimsesi olan bir ülkedir. Bu tavrımızı daha önce Kore, Kıbrıs, Irak, Libya, Yemen ve son olarak Karabağ’da gösterdik. Bugün de aynı dirayetli duruşu Gazi’nin ’Kimse el süremez’ dediği Gazze ve Filistin için Gazze halkına yardım etmeye çalışıyoruz. Dün 1,5 milyonu aşkın insanın katılımıyla gerçekleşen Filistin mitingi bunun bir parçasıydı. Tarih şuuru olmanın Gazi’nin mücadelesini bilmeyen birileri farklı niyetler arasa da biz dün sadece Filistin ile dayanışmamızı göstermekle kalmadık. Bu mitingle gönül coğrafyamızın tamamına teşmil ettiğimiz istikbalimizi koruma kararlığımızı bir kez daha tüm dünyaya duyurduk” diye konuştu.

    “Bugün 71 bin km’yi bulan uzunluğa sahip bir karayolu ağımız var”

    “100 yıl öncesinde 12 bin öğretmene sahip Türkiye, bugün ise 1 milyon 67 bin öğretmenle evlatlarına hizmet veriyor” diyen Erdoğan, ”Sağlıkta hastane ve yatak sayımız 1923’te 12 bini bulmazken, 2002 yılında 164 bine bu yıl ise 268 bine yükseldi. Türkiye 1928 yılında sadece bin civarında hekime sahipken, 2002 yılından 92 bin günümüzde 194 bin hekimle vatandaşlarına hizmet veriyor. Adalette 1923 yılında yaklaşık 2 bin hakim ve savcıyla adli hizmetler yürütülürken, 2002 yılında bu sayı 9 bini bugün ise 24 bini buldu. Ulaştırmada 1923’te toplam karayolu uzunluğumuz 18 bin km iken köprü sayımız 942’tü. Aradan geçen 70 yılın ardından karayolu mesafemiz 2002’de 63 bin km’ye çıkabildi. Bugün ise 71 bin km’yi bulan uzunluğa sahip bir karayolu ağımız var” dedi.

    Demiryolu hat uzunluğu 4 bin km’yi bulmazken, bu rakam 2002 yılında 8 bin 661 km’ye çıkabildiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün 2 bin 32 km’si hızlı tren hattı olmak üzere 14 bin km’ye ulaşan modern demir yolu hatları ile milletimizin hizmetindeyiz. Cumhuriyetin ilk yılında 3 milyon tonu bulan buğday üretimi, 8,5 milyon tona çıktı. Bundan 70 yıl önce ülkemizdeki traktör ve biçer döver sayısı 34 bin iken 2002 yılında bu rakam 981 bine, 2022 yılında ise 1 milyon 547 bine ulaştı. Enerjide 1923 yılında sadece 32,8 megavat olan ülkemizin toplam kurulu gücü, 2002 yılında 31 bin 846 megawat bugün ise yüzde 55 yenilebilir enerji kaynaklarında olmak üzere toplam 106 bin megavata yükseldi. Nereden nereye” şeklinde konuştu.

    “Türkiye Yüzyılı vizyonu ile cumhuriyetimizin ikinci yılına girmiş bulunuyoruz”

    Altyapı ve üst yapı yatırımlarının yanı sıra, hak ve hürriyetler alanında Türkiye’yi dünyanın devler ligine çıkardıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Halkımızın takdiri ile 16 Nisan 2017 yılında yeni yönetim sistemine geçerek, Cumhur ile Cumhuriyeti Cumhuriyet ile demokrasiyi kucaklaştırdık. Hükümet sistemi milli iradeyi tam anlamıyla hakim kılma noktasında dönüm noktası olmuştur. Türkiye Yüzyılı vizyonu ile cumhuriyetimizin ikinci yılına girmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki en büyük hedefimizi demokrasimizi darbe anayasası utancından kurtarıp Cumhuriyetimizi darbe anayasası utancından kurtarıp kuşatıcı bir anayasaya ulaştırmaktır” ifadelerini kullandı.

  • Aliyev’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 100. yıl tebriği

    Aliyev’den Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 100. yıl tebriği

    Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Türkiye Cumhuriyeti‘nin 100. yıl dönümü” dolayısıyla tebrik mektubu gönderdi. Aliyev mektubuna, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümü münasebetiyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Türk halkına kendi ve Azerbaycan halkı adına tebriklerini ileterek başladı. Aliyev, “Türk dünyasının büyük evladı, büyük komutan ve dahi lider Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bundan bir asır önce, Türkiye halkını tek bir düşünce etrafında birleştirmeyi başarmış ve onun en muhteşem eseri olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak bağımsızlık mücadelesine büyük bir başarıyla tamamlamıştır. Bu özel günde, Ulu Önder Atatürk’ün, silah arkadaşlarının ve kahraman şehitlerimizin aziz hatırasını derin saygıyla anıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Hak ettiği yeri alan Türkiye’yi görmekten büyük gurur duyuyoruz”

    Türkiye’nin bağımsızlığını çok karmaşık ve zor şartlarda, şehitlerinin canları ve kanları pahasına elde ettiğinin altını çizen Aliyev, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ithafen mektubunda, “Türkiye Cumhuriyeti, dünyada söz sahibi olan, her bakımdan güçlü ve kudretli bir devlettir. Atatürk’ün emaneti olan kardeş Türkiye’nin son 20 yıldaki gelişme hızı, dünyanın önde gelen ordularından birine sahip olması, yüksek teknoloji ve inovasyonlara kadar her alandaki mükemmel başarıları, dünyada kazandığı güven ve yüksek itibar, sizin sarsılmaz iradenizin, yorulmak bilmeyen faaliyetinizin ve kararlılıkla uyguladığınız akılcı politikanızın sonucudur” dedi.
    Aliyev, “Azimle sürdürdüğünüz stratejik gelişim çizgisine halkınızın koşulsuz desteği ve size olan sonsuz güveni, Türkiye’nin gelecekteki başarılarını güvence altına alacak en önemli faktörlerdir. Kardeş bir ülke olarak, her geçen gün güçlenen, en öncü ülkeler sıralamasında hak ettiği yeri alan çağdaş Türkiye’yi görmekten büyük gurur ve mutluluk duyuyoruz” açıklamasını yaptı. Aliyev mektubunda ayrıca, “Azerbaycan halkının Milli Lideri Haydar Aliyev’in ‘Tek millet, iki devlet’ sözü halklarımızın kardeşliğini, birlik ve beraberliğini ifade etmekte ve ikili ilişkilerimizin gerçek mahiyetini yansıtmaktadır. Bu felsefenin bir kanıtı olarak Azerbaycan ve Türkiye’nin şu anda dünyanın en yakın ülkeleri ve müttefikleri olduklarını gururla belirtmek isterim” ifadelerine yer verdi.

    “Azerbaycan halkı, kardeş Türk devletinin desteğini unutmayacaktır”

    Azerbaycan ve Türk halkalarının tarihte olduğu gibi günümüzde de iyi günde, kötü günde bir birinin yanında olduğunu ifade eden Aliyev, “Azerbaycan halkı, sizin liderliğini yaptığınız kardeş Türk devleti ve halkının, vatan savaşı sırasında ve sonrasında Azerbaycan’ın haklı davası ve toprak bütünlüğü için gösterdiği açık siyasi desteği ve kararlı tutumu asla unutmayacaktır. Şuşa Deklarasyonu ile ittifak düzeyine çıkarılan Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini her alanda güçlendirme kararlılığındayız. Ortak ahlaki değerler, dini ve kültürel kökler gibi sarsılmaz temeller üzerine inşa edilen devletlerarası ilişkilerimiz aynı zamanda bölgede istikrarın, barışın, kalkınmanın ve güvenliğin de teminatıdır” dedi.

    Aliyev, “En büyük varlığımız olan Azerbaycan-Türkiye kardeşliğini ve birliğini sonsuza kadar yaşatmak ve daha da güçlendirmek, kapsamlı işbirliğimizi geliştirmek için onurlu misyonumuzu ortak ve başarıyla yürütmeye devam edeceğimizden eminim. Bu tarihi günde sizlerin ve kardeş Türk halkının sevincini paylaşıyor, sağlık, mutluluk, çalışmalarınızda başarılar, Türkiye Cumhuriyeti için daim refah, kalkınma ve yükseliş diliyorum” ifadelerini kullandı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İsrail’e tepki

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İsrail’e tepki

    Erdoğan sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada, “Tüm devletleri ve uluslararası kuruluşları bir an önce Gazze’de insani ateşkesin tesisine yönelik girişimlere samimiyetle destek olmaya davet ediyorum. İsrail yönetimine sivillere yönelik saldırılarının kapsamını asla genişletmemesi ve soykırıma varan operasyonlarını derhâl durdurması çağrımızı yineliyorum. Müslümanların, Yahudilerin, Hristiyanların ve bu topraklarda yaşayan herkesin emniyetini garanti edecek yeni mekanizmaların kurulmasıyla bölgemizin kalıcı istikrara kavuşacağına inanıyoruz.

    Türkiye, daha fazla masum kanının akmaması, daha fazla insani trajedinin yaşanmaması ve Filistin’deki çatışmaların geri dönülmez noktaya varmadan çözümü için üzerine düşeni yapmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.

  • Erdoğan: SİHA’mız düşürüldü, hani müttefiktik

    Erdoğan: SİHA’mız düşürüldü, hani müttefiktik

    Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Avusturya Başbakanı Nehammer ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Erdoğan, Suriye’de ABD’nin 20’den fazla üssü olduğuna vurgu yaparak “Suriye’de Amerika’nın üslerinin ne işi var? Bu üslerle ne yapılıyor. 23 üs. Bütün bunları da değerlendirmek gerekmiyor mu?” dedi.

    Erdoğan, ABD’ye tepki göstererek düşürülen SİHA ile ilgili şunları söyledi:

    “Ama Türkiye’nin bir insansız hava aracını ABD düşürüyor. İnsansız hava aracını ABD düşürürken bu Türkiye şu anda NATO’da Amerika’nın ortağı değil mi? Bunu neyle izah edeceğiz?”

    ABD’nin terör ögütlerine destek olduğunun altını çizen Erdoğan, “İşimize geldiği zaman ortak, işimize geldiği zaman bütün terör örgütlerini şu anda ABD destekliyor, eğitiyor, donatıyor. Sonrada maalesef yine Suriye’de Ortadoğu’da buraları kan gölüne çeviriyor. Bunları da görelim” diye konuştu.

  • Erdoğan’dan: “ABD’ye ne işin var senin İsrail’de?”

    Erdoğan’dan: “ABD’ye ne işin var senin İsrail’de?”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen Türkiye Gençlik Vakfı Teşkilat Buluşması’nda konuştu. Seçim sürecinde sığınmacıların hedef gösterildiği provokasyonların olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunlara rağmen her iki seçimde de milletimizin teveccühüne mazhar olmayı başardık. Siz bize sandıkta sahip çıktınız biz de sizin için çalışmaya hizmet etmeye davam edeceğiz. Önümüzdeki 5 seneyi cumhurbaşkanlığındaki ustalık dönemimiz olarak görüyoruz. Bu dönemimizde hedefimiz Türkiye Yüzyılı’nın inşasıdır. Son 21 yılda bunun alt yapısını zaten kurmuştuk. Ulaşımdan savunmaya, eğitimden sağlığa her alanda ülkemizin eksikliklerini büyük ölçüde tamamlamıştık. Şimdi bunu Türkiye Yüzyılı şiarı ile yeni bir safhaya taşıyoruz. Seçimlerden sonra Kabinemizi bu vizyona göre oluşturduk, bakan yardımcılarımızı ve bürokratlarımızı buna göre tayin ettik. Milletvekili ve parti yönetimimizi buna göre belirledik. Hamlelerimizi bu vizyona ulaşma hedefiyle planlıyoruz. Ne yapıyorsak Türkiye Yüzyılının hayata geçirilmesi için yapıyor, tüm adımlarımızı buna göre yapıyoruz” dedi.

    “Gençler milletimizin ümididir derken hamaset yapmıyoruz hakikati dile getiriyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gençler geleceğimizin teminatıdır diyorsak Türkiye’nin teminatı sizler olduğunuz için bunu söylüyoruz. En büyük zenginliğimiz gençler derken popülist beklentilerle değil, tüm kalbimizle inandığımız için dillendiriyoruz. Sizlere baktığımızda sizlerin pırıl pırıl parıldayan şu gözlerinizde neyi görüyorsak onu dilimizle de onu ifade diyoruz. Ne 40 yılı aşan siyasi hayatımız ne de 21 yıllık iktidar dönemimizde kibirle kesinlikle yaklaşmadık. Gençlerimize birilerinin dediği gibi tıpış tıpış gidip şunu yapacaksınız böyle davranacaksınız asla demedik. İçinde debelendiği dipsiz karanlığa gençleri de çekmeye çalışan kifayetsiz muhterisler gibi olmadık. Seçim döneminde gençlerin demokrat dedesi lafıyla ortada dolaşanların iş gençlere güvenip görev vermeye gelinde nasıl sırra kadem bastıklarının hepimiz şahidiyiz. Gençlerin sırtından geçinen bu tufeylilerin ne ülke gibi ne millet gibi ne de gençlerin meseleleri gibi gündemlerinin olmadığı aşikardır. Bunların tek dertleri gayri ahlaki yollarla getirildikleri koltuklarını korumaktır. Gördünüz otobüsün üzerinden koltuk atıyor öbürü koltuğu bırakmamak için yapmadık işler. Bizim böyle derdimiz yok. Hayatın her alnında gençlerimize alan açmanın, destek olmanın onların dinamizmini, heyecanını, şevkini ülkenin ve milletin hayrına yönlendirmenin mücadelesini verdik” açıklamasını yaptı.

    “Daima sizlerin yanında olduk”

    Derslik sayısını 343 binden 620 bine, üniversite sayısını 76 dan 208 e, yüksek öğrenim yurt yatak kapasitesini 182 binden 950 bine, gençlik merkezi sayısını 9’dan 469 ‘a toplam spor tesisi sayısını bin 575’ten 4 bin 350’ ye, Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını 0’dan bin 298’e , tasarım merkezi sayısını 0’dan 326’ya, TEKNOPARK sayısını 2’den 100’e çıkartarak gençlerin yanında olduklarını söyleyen Erdoğan, “TÜBİTAK burs programlarımızla 2023 yılında 26 bin 632 lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisine 730 milyon lira destek aktardık. Star programı ile bugüne kadar 6 bin 60 öğrenci, 3 bin 200 projede görev aldı. Bireysel genç girişimci desteğimizle toplam 2 bin 140 şirket kuruldu” dedi.

    “Aile ve gençlik bankasının kuruluşuna dair kanun teklifini Cumhur İttifakı olarak yakında meclise sunacağız”

    Örgün eğitimdeki gençlere vaat ettikleri cep telefonu ve bilgisayar desteği ile ücretsiz 10 gb’lık internet sözlerini tuttuklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

    “Aile ve gençlik bankasının kuruluşuna dair kanun teklifini de Cumhur İttifakı olarak yakında meclise sunacağız. Deprem bölgesini pilot bölge belirlediğimiz bankayla, depremzede gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız. Türkiye Yüzyılının mimarı olacağına inandığımız siz genç kardeşlerimizi için tüm imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Okuyan, araştıran, sorgulayan, araştıran, bilime, sanata, spora, kültüre meraklı milli ve manevi değerlere sahip gençlerimizin hayallerini gerçekleştirmelerinin önünde hiçbir engel bırakmıyoruz.”

    “İmkan verince neleri başardıklarını görüyoruz”

    Önceki hafta en sonuncusunu İzmir’de düzenlenen, TEKNOFEST’e ülke gençliğinin nasıl büyük hedefleri olduğunu bir kez daha gördüklerini söyleyen Erdoğan, “1 milyon 200 bine yakın genç TEKNOFEST’i gezdi, ziyaret etti. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına bir selam mahiyetinde İstanbul, Ankara ve İzmir’de tertiplenen festivali çoğu genç toplam 4,6 milyon insanımız ziyaret etti. İmkan verildiğinde bu ülkenin gençlerinin neleri başaracağına şahitlik ettik. Şimdi bu alanda yeni bir adım daha atıyoruz. Uluslararası Uzay Kongresi’nin 77’ncisine inşallah 2026 yılında Antalya’da ev sahipliği yapacağız” dedi.

    ABD’ye SİHA tepkisi

    ABD’ye SİHA tepkisini bir kez daha yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgemiz son dönemde oldukça sancılı ve sıkıntı günler geçiriyoruz. Bugün itibariyle Rusya-Ukrayna savaşı 595 gününü geride bıraktı. Neredeyse 600 gündür iki komşumuz arasında çatışmalar sürüyor. Suriyeli kardeşlerimiz 12 yıldır barışa, huzura ve sükunete hasret bir şekilde; bir kısmı içeride, bir kısmı başka ülkelerdir. Ama gerçekten zor şartlar altında hayata tutunmaya çalışıyor. Bir tarafta bölücü Terör örgütünün saldırıları, diğer tarafta rejimin aralıksız bombardımanıyla milyonlarca mazlum hayatta kalma mücadelesidir. Diğer komşumuz Irak, Amerikan işgalinden beri etnik köken ve mezhep temelli gerilimlerden kendini kurtaramadı. Yemen’den Libya’ya birçok kardeş coğrafyada maalesef istikrarsızlık, çatışma ve gerilim var” açıklamasını yaptı.

    “Nerede bir zulüm varsa durdurmaya, nerede kanayan bir yara varsa merhem olmaya çalışıyoruz”

    Türkiye’nin tamamıyla tarihi, beşeri, coğrafi ve dini bağlarının olduğu bu topraklardaki hadiselerden doğrudan etkilendiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nerede bir zulüm varsa durdurmaya, nerede kanayan bir yara varsa merhem olmaya çalışıyoruz. Gönül coğrafyamızın tamamındaki olaylara ve gelişmelere bu zaviyeden bakıyoruz. Kim olursa olsun mazluma sahip çıkıyoruz. Düşenin elinden tutup kaldırmayı, Mazlumlara, mağdurlara ve tüm insanlığa karşı öncelikli vazifemiz olarak görüyoruz. Asırlardır adalet ve hakkaniyet sapmamış bir millet olarak İsrail-Filistin geriliminde de tavrımız bu yöndedir. Üç gündür gerek bölge gerek dünya liderleriyle görüşüyoruz, konuşmalar yapıyoruz. Çocuk, kadın vs. ama düşünün, şu an itibariyle Gazze’de su yok, ekmek yok, gıda yok. Bütün bunlar İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine ters, nerede Batı? Herhangi bir bu noktada aldıkları tedbir var mı? Bu da yok. Şimdi ne diyorlar? Amerika uçak gemisi gönderiyor şimdi ikinci uçak gemisi de gelir. Amerika nere; Akdeniz, İsrail-Filistin nere? Ne işin var senin orada. Amerika gibi bir ülkeye barışı tesis mi yakışır, yoksa oraya benzinle, körükle gitmek mi yakışır? Amerika’dan beklenen nedir? Bu.. ama düşünün. Türkiye’ye ait Suriye’de bir SİHA’yı terörle mücadele ederken düşürecek kadar ferasetini kaybeden bir anlayış var. Biz seninle NATO’yla beraber değil miyiz? NATO’da beraber olduğun Türkiye’nin SİHA’sını terörle mücadele eden bu ülkenin SİHA’sını nasıl düşürürsünüz? ‘Görmedim, bilmedim, farkında değilim’ Bunu nasıl söylersin? Bakın biz kriz, ilk patlak verdiğinde tüm tarafları itidalle hareket etmeye çalıştık. Telefon diplomasisiyle çatışmalara, diyalog yoluyla çözüm bulmaya geldik. Bugüne kadar devlet ve hükümet başkanı seviyesinde on üç liderle telefon görüşmem oldu” diye konuştu.

    “Sisi ile bu konuyu görüştük, aynı şekilde Muhammed Bin Zayed ile görüştük, Katar Emiriyle görüştük”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Dışişleri Bakanımız bir taraftan MİT Başkanımız bir taraftan muhataplarıyla irtibata geçerek görüşmelere devam ediyor. Neler yapabiliriz? Bunun üzerinde durduk. Düşünün, Mısır’ın Refah Kapısını bombaladılar. Buradan insani yardım gönderme noktasında adım atalım bunun çalışmasını, yapalım dedik. Sayın Sisi ile bu konuyu görüştük. Bugün aynı şekilde Muhammed Bin Zayed ile görüştük. Katar Emiriyle görüştük. Birlikte beraber neler yapabiliriz bunları konuştuk. Atacağımız adımlar var. Bu insanlar susuz, bu insanlar gıdasız İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde bunlara yönelik atılması gereken adımları gerektiren görevler var. Ama bunların asla öyle bir derdi yok, ama bizim var.”

    “Hamaset peşine düşmeden, tüm bölgemize sıçrama riski olan bu ateşi bir an önce söndürmenin derdindeyiz”

    Sivillere yönelik eylemleri tasvip etmediklerini açık ve net bir şekilde ifade ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamaset peşine düşmeden, tüm bölgemize sıçrama riski olan bu ateşi bir an önce söndürmenin derdindeyiz. Bugünde aynı yerde duruyoruz. Orantısız şiddettin, daha fazla şiddete, daha fazla acıya, daha fazla yıkıma, daha fazla istikrarsızlığa sebep olacağı söylüyoruz. Gazze’de yaşananlar tam olarak budur. Gazzeli kardeşlerime yönelik katliam derecesine varan saldırıların hiçbir izahı olamaz. Toplam 360 kilometre karelik dar bir alanda yaşayan 2 milyon Gazzeli’nin elektriğini, suyunu, akaryakıtını, gıdasını kesmek ne insanidir, ne vicdanidir ne de bunun savaş hukukunda yer vardır. Sene 1947 ve sene 2023 sürekli olarak İsrail buraları işgal ederek ne yaptı? Şu andaki ufacık bir yere Filistin’i mahkum etti. Olması gereken ne? 67 sınırları içerisine Filistin’i kavuşturmaktır” şeklinde konuştu.

    Sonuncu ne kadar sen yakıcı olursa olsun hiçbir eylemin böyle bir zulmü haklı kılmayacağının altını çizen Erdoğan, “Devletler ile örgütleri ayıran en temel özellik; uluslararası hukuka ve insani değerlere olan bağlılıktır. Örgütlerden farklı olarak devletler, savaş hukukuyla insan haklarına riayet etmekle mükelleftir. Bu çizginin giderek kaybolduğunu görüyoruz. İçinde binlerce askerin, uçağın, silahın olduğu uçak gemisinin göndererek ne yapmak istiyorsunuz? Filistin halkına yönelik insani yardımları durdurarak ne yapmak istiyorsunuz? Gazze’de yaşanan insani trajediye kör ve sağır kesilerek barışa hizmet edilmeyeceği açıktır. Biz bu çatışmaların, bu saldırıların daha fazla büyümesini ve Allah korusun bölgemize yayılmasını istemiyoruz. Bölgede söz ve etki sahibi tüm aktörleri körü körüne birilerini desteklemek yerine gerilimi düşürmek için çaba harcamaya çağırıyoruz. Türkiye olarak Gazzeli kardeşlerimize, insani yardım malzemesi ulaştırmak için de çabalarımızı yoğunlaştırdık” değerlendirmesinde bulundu.

  • Erdoğan Hamas’ın elindeki rehineler için devreye girdi

    Erdoğan Hamas’ın elindeki rehineler için devreye girdi

    İsrail ve Hamas arasındaki çatışmalarda beşinci gün geride kaldı. Bölgede gerilimin düşmesi ve sivil can kayıplarının engellenmesi için Türkiye girişimlerde bulunuyor.

    Edinilen bilgiye göre; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hamas’ın elindeki rehineler için devreye girdi.

    Erdoğan’ın Hamaslı yetkililer ile Ankara’da görüşmeler yaptığı öğrenildi. 

    Gerilime ilişkin telefon diplomasisi de yürüten Erdoğan, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile bir telefon görüşmesi yaptı.

    Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede, İsrail-Filistin çatışması ve bölgede ortaya çıkan insani sorunların çözümü için yapılabilecekler ile sükunetin sağlanması adına bölgesel ve küresel düzeyde atılması gereken adımlar ele alındı.

    Erdoğan görüşmede, çatışmaların bölge geneline yayılma ihtimaline karşı teyakkuzda olunması gerektiğini belirterek, Türkiye’nin, gerilimin sonlandırılması için arabuluculuk dahil her türlü desteğe hazır olduğunu ifade etti.

    Uluslararası camianın desteğinin beklendiğini de belirtti

    Cumhurbaşkanı ardından Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Tebbun ile görüştü.

    İletişim Başkanlığı tarafından görüşmeye ilişkin yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:

    “Görüşmede, İsrail- Filistin arasındaki kaygıları artıran çatışmalı süreç, ayrıntılı bir biçimde ele alındı. Cumhurbaşkanımız Erdoğan görüşmede, gerginliğin bölgedeki başka ülkelere de sıçramadan sonlandırılması ve adil bir barışa müzakereler yoluyla ulaşılması için bir yol açılmasının hedeflendiğini söyledi. Bunun için Türkiye’nin samimi ve barışçıl çabalarına, başta bölge ülkeleri olmak üzere, uluslararası camianın desteğinin beklendiğini de belirtti.”

    Sivil yerleşim yerlerinin bombalanması kabul edilemez

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir görüşme de Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz El Suud ile yaptı.

    Görüşmede, İsrail ile Filistin arasındaki çatışmalar çerçevesinde son gelişmeler ele alındı.

    Cumhurbaşkanımız Erdoğan görüşmede, Türkiye’nin saldırılardan etkilenen masum sivillere yardım ulaştırılması için çalışma başlattığını, sivil yerleşim yerlerinin bombalanmasının kabul edilemeyeceğini ve bölge ülkelerinin çatışmaların sona ermesi için yapıcı mesajlar vermesinin önemli olduğunu söyledi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan emeklilere müjde!

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan emeklilere müjde!

    İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:

    Ekonomiden güvenliğe, bölgesel gelişmelere kadar pek çok konuyu değerlendirdiğimiz kabine toplantımızı tamamladık. MGK’nın Eylül ayı toplantısında önemli kararlar aldık. Türkiye’nin güvenliği söz konusu olduğunda sınırları içinde ve dışında stratejimizi sürekli geliştirerek hayata geçiriyoruz. İzmir’de de düzenlenen TEKNOFEST’in heyecanını tüm katılımcılarla yaşadık. Bir araya geldiğimiz evlatlarımızın dinamizmi bize de güç veriyor.

    Ülkemizde düzenlenecek en büyük etkinlik olacak Uluslararası Uzay Kongresi’nin 72’sine Antalya’da ev sahipliği yapacağız. TBMM’nin açılış töreninde milletvekillerimizle birlikte gazi meclisimizde hazır bulunduk. Bu vesileyle, cumhuriyetimizin kuruluşundaki ideallerden Türkiye Yüzyılı hedefine kadar pek çok başlıktaki görüşlerimizi milletimizle ve meclisimizle paylaştık. Her ne kadar bazılarının milli mücadeleyi yürüten 15 Temmuz’da hain darbe girişimine direnen meclisimize gazi demeye dile varmıyor olsa da TBMM bu şanlı unvanı ilelebet taşıyacaktır. Yüksek yargı mensuplarımızla bir araya geldik .Türkiye Yüzyılını adaletin yüz yılı yapmaya adım adım yaklaşıyoruz. Partimizin 4. olağanüstü kongresi vesileyle ağırladığımız misafirlerimizle de ülkelerimiz arasındaki ilişkileri değerlendirme fırsatı bulduk. Dün İstanbul’da Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi’nin açılışını gerçekleştirdik. İnşa ettiğimiz kilise, ülkemizdeki din özgürlüğünün sembolüdür. Nefret suçlarının arttığı bir dönemde, Türkiye’nin sergilediği kuşatıcı tavır çok önemlidir. İstanbul’da tüm semavi dinlerin temsilcilerinin katılımıyla başarılan hoşgörü ve dayanışma iklimin Kudüs başta olmak üzere dünyanın her yerine örnek olmasını temenni ediyoruz. Bugün de kabine toplantımızdan önce üniversitelerin açılış törenini gerçekleştirdik. Yeni akademik yılımızın herkese hayırlı olmasını diliyorum. Ankara’da yaptığımız birçok toplantıda ülkemizi büyütme çabamızı kesintisiz sürdürdük.

    Rekabeti bozucu Faaliyet yürüten firmalara ceza

    Türkiye’ye ilişkin büyüme tahminlerin düzenli olarak yükseltilmesi doğru istikamette gittiğimizi gösteriyoruz. Otomotiv sektörü ile ilgili getirdiğimiz yılbaşına kadar uzattığımız pazarlama, satış, ilan sınırlamamalarının etkisi giderek daha fazla hissediliyor. Otomotiv piyasasında yaşanan spekülatif fiyat artışları ortadan kalkmaya başladı. Bu kapsamda stokçuluk yapan, haksız fiyat uygulamasına giden firmalar ve şahıslara idari para cezası kesildi. Rekabeti bozucu faaliyet yürüttüğü tespit edilen 139 firma 2 milyar 105 milyon lira cezaya maruz kaldı. Şimdi benzer uygulamayı gayrimenkul piyasasında devreye alıyoruz. Konut ve kira sektöründe adil, dürüst, özenli, makul şekilde hareket etmeyerek kişi ve kurumlara ağır yaptırımlar getiriyoruz. Fiyat yükselttiği tespit edilen firmalar bunun bedelini ağır cezalar ödeyecekler. Aldatıcı ve yanıltıcı reklam yapan firmalar, etiket ile kasası üzerinde fiyat farkı bulunan işletmeler üzerinde hassasiyetle duruyoruz. Bu tür yollara tevessül edenlere 215 bin lira ceza yazıldı.

    Emekliye tek seferlik 5 bin Tl’lik ikramiye 

    Yaptığımız kapsamlı değerlendirmelerin ardından emeklilerimizi rahatlatacak karar aldık. Emeklilerimize bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin Türk Lirası ödeme yapmayı kararlaştırdık. Hem emekli olup hem de fiilen çalışmaya devam eden emeklilerimizi kapsam dışı bırakıyoruz. Bütçemize toplam maliyeti 61 milyar lirayı geçen bu ödemeler, Kasım aynın ilk yarısı itibariyle emeklilerimizin hesabına yatırılmış olacaktır. Yılbaşında emeklilerimizin durumunu yeniden gözden geçireceğiz.

    “218 bin konutla ilgili çalışmalar hızla ilerliyor”

    Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan kaynağı milletimizle paylaşmayı sürdüreceğiz. Şehir merkezlerimizdeki örnek olarak söylüyorum deprem yıkıntılarını büyük ölçüde temizledik. Dünyada böyle bir felaketle böylesine etkili mücadele eden başka bir ülke örneği yoktur. Geçici barınma alanlarında 600 bin vatandaşımıza hizmet veriyor, kira yardımı ve diğer desteklerle 1,3 milyon insanımızın yanında yer alıyoruz. Rezerv alanlarda yapacağımız 200 bin konut ve yerinde dönüşümle inşa edilecek 218 bin konutla ilgili çalışmalar hızla ilerliyor. Kimi aksaklıklar yaşanabilmektir. Ama devlet ve millet dayanışmasıyla her sorunu çözeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.

  • Erdoğan, AK Parti Genel Başkanlığına yeniden seçildi

    Erdoğan, AK Parti Genel Başkanlığına yeniden seçildi

    AK Parti’nin Ankara Spor Salonu’nda yapılan 4. Olağanüstü Büyük Kongresi’nde gerçekleştirilen genel başkanlık seçimi sonuçlandı. Buna göre sonuçları açıklayan Kongre Divan Başkanı Ali İhsan Yavuz, kullanılan bin 402 oyun bin 399’unun geçerli, 3’ünün geçersiz sayıldığını belirterek, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçerli bin 399 oyu almasıyla yeniden AK Parti Genel Başkanlığına seçildiğini duyurdu.

    Erdoğan, yeniden genel başkan seçilmesinin ardından bir teşekkür konuşması gerçekleştirdi. Kongrenin hayırlara vesile olmasını niyaz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şahsımı, bir kez daha genel başkanlık görevine layık gördüğünüz için her birinize şükranlarımı sunuyorum” dedi.

    Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK), Merkez Disiplin Kurulu (MDK), Demokrasi Hakem Kurulu ile Siyasi Erdem ve Etik Kurulu’na asil ve yedek olarak seçilenleri tebrik eden Erdoğan, gelecek hafta ise Yüksek İstişare Kurulu (YİK) açıklayacağını bildirdi. Türkiye Yüzyılı yolculuğunda çok ağır bir sorumluluk üstlendiklerini belirten Erdoğan, bir taraftan Türkiye’yi hedefleriyle buluşturmaya çalışacaklarını, diğer taraftan vatandaşların sorunlarına ve sıkıntılarına çözüm üreteceklerini dile getirdi.

    “Gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin de emanetini taşıyoruz”

    “Terörden savaşa kadar bölgemizde çok ciddi krizler yaşanırken, biz hep birlikte omuz omuza vererek inşallah Türkiye Yüzyılı’nı inşa edeceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yalnızca Türkiye’de yaşayan 85 milyonun değil, yönünü Türkiye’ye çevirmiş yüz milyonların umudu olan bir parti olduklarına işaret ederek, “Biz, kendi insanımızla birlikte gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin de emanetini taşıyoruz. İnşallah her zamankinden daha çok çalışarak, daha fazla koşturarak, daha fazla sayıda gönle girerek mücadelemizi devam ettireceğiz” diye konuştu.

    “31 Mart’ta da çok büyük bir zaferin bizleri beklediğine inanıyorum”

    ’İki günü birbirine eşit olan ziyandadır’ tavsiyesine uygun şekilde, özellikle 31 Mart Mahalli İdareler seçimlerine kadar tempolarını biraz daha artırmaları gerektiğini söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

    “CHP zihniyetinin elinde bakımsızlığa, hizmetsizliğe, adeta çürümeye terk edilen illerimizi gerçek belediyecilikle buluşturmak, boynumuzun borcudur. Cumhur İttifakı olarak başta İstanbul, Ankara olmak üzere bu illerimizle birlikte deprem bölgesinin 11 vilayetini de kucaklayacak şekilde, büyükşehirlerimizi masaya tam manasıyla yatırıp gece gündüz demeden yoğun bir çalışmayla ’durmak yok, yola devam’ diyeceğiz. CHP karanlığını, karabasan misali çöktüğü tüm vilayetlerimiz, buralarda yaşayan vatandaşlarımız sabırsızlıkla neyi bekliyor biliyor musunuz, 31 Mart’ı bekliyor. ’31 Mart gelsin de biz bunlardan kurtulalım’. 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde elde ettiğimiz kritik başarıyı, 31 Mart’ta tekrarlayarak, yerel yönetimlerde de yeni bir dönemi başlatacağız. Bunun için yapmamız gereken bellidir; Kapısı çalınmadık hane, hali-hatırı sorulmadık vatandaş bırakmayacağız. Çarşıda, pazarda, sokakta, kahvede daima insanımızla beraber olacağız. Tevazudan taviz vermeyeceğiz. Zira, AK Parti’nin mensupları tevazu ehlidir, kibir abidesi değildir. Buna çok dikkat edeceğiz. Kibre kesinlikle kapılmayacak, hangi görüşten, hangi kökenden olursa olsun vatandaşlarımıza karşı her zaman tevazuyla yaklaşacağız. Muhalefetin bizi bölmesine, aramıza nifak tohumları ekmesine, bizi kendi sığ gündemiyle oyalamasına fırsat vermeyeceğiz. Özellikle gençlerimizin muhalefetin bir türlü bitmeyen koltuk kavgalarına bakıp da siyasete küsmesine, siyasetten uzaklaşmasına mani olacağız. Bunları yaptığımızda Allah’ın izniyle 31 Mart’ta da çok büyük bir zaferin bizleri beklediğine inanıyorum.”

    “Parlamentoyu çalışmaların içerisinde hemen hemen hiç değerlendirmeyeceğiz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerden davamıza, partimize ve ittifakımıza sahip çıkmanızı bekliyorum. Sizlerden omuzlarınızdaki ağır yükün bilinciyle gece-gündüz demeden çalışmanızı istirham ediyorum. Sizlerden evlatlarımıza bırakacağımız en büyük miras olan Türkiye Yüzyılı’nın inşasına omuz vermenizi özellikle rica ediyorum. Sizlere güveniyorum, inanıyorum. Biz bu seçimde farklı bir uygulama yapıyoruz. Parlamentoyu çalışmaların içerisinde hemen hemen hiç değerlendirmeyeceğiz. Geniş kapsamlı bir ekiple partimiz teşkilatını oluşturduk. İstedik ki çok daha farklı bir çalışma ekibiyle parti teşkilatını oluşturalım, yayılmacı bir yapımız olsun ve onlarla çalışmamızı sürdürelim” ifadelerini kullandı.

  • Erdoğan: Terörü kullananlara boyun eğmiyoruz

    Erdoğan: Terörü kullananlara boyun eğmiyoruz

    Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle;

    6’lı masa dediler, ‘116’lı masa’ dediler; ne oldu? Bak şimdi o masadan parlamentoda kimse var mı? Başkanlarının parlamentoda olmadığı 6’lı masa. Cumhur İttifakı parlamentoda. Biz de seçimlerin hemen ardından zaman kaybetmeden hükümetimizi kurduk. Terör örgütlerini kullanarak bizi köşeye sıkıştırmaya çalışanlara boyun eğmiyoruz.

    ‘’Kuruluşumuzdan bugüne kadar 3’ü olağanüstü olmak üzere toplam 10 tane büyük kongre yaptık. Bu kongrelerin tamamını da birileri gibi sandalyelerin havalarda uçuştuğu atmosferde değil kardeşlik ve uhuviyet ikliminde inşa ettik. Cumhuriyetin yüz akı Türkiye’nin ortak aklı öyle bir kadro olarak bundan sonra geleceğe daha emin adımlarla yürüyeceğiz.

    Şahsımızı ve partimizi hedef alan nice saldırıya, nice iftiraya iktidara gelebilmek için terör örgütleriyle iş tutan nice beddahlara rağmen milli iradeye gölge düşürmedik. Bu topluluk hamdolsun birbirinden kopmadı. İhanet edenler olmadı mı; oldu. Onlar yoluna biz de yolumuza. Ve inşallah burada da dikiş tutturamayacaklar.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki MGK Toplantısı sona erdi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki MGK Toplantısı sona erdi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığına gerçekleşen toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada terör örgütlerine karşı yapılan operasyonlar hakkında, “PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik ve beraberliğimiz ile bekamıza yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla icra edilen operasyonlar hakkında kurula bilgi sunulmuştur” ifadelerine yer verildi.

    Suriye’de terör örgütlerinin huzurun önündeki engel olduğuna değinilen bildiride, “Suriye halkının PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütüne karşı gösterdiği meşru direnişin; masum insanları katleden, çocukları zorla silahaltına alan ve ülkenin tabii kaynaklarını sömüren bu taşeron örgütün, barış ve huzurun önündeki en büyük engel olduğunu teyit ettiği belirtilmiştir. Bölücü terör örgütünün bölgemizden temizlenmesi yönündeki kararlılığımız vurgulanarak bu cinayet şebekesine destek vermeyi sürdüren aktörlere, uluslararası hukuk ve insan haklarından kaynaklanan yükümlülükleri ile müttefiklik mesuliyetleri hatırlatılmıştır” ifadeleri kullanıldı.

    Türkiye-Irak ilişkilerine dikkat çekilerek, “Türkiye’nin, yaklaşık yarım asırdır önemli sınamalarla karşı karşıya kalan dost ve kardeş ırak halkına azami desteği sunmaya devam edeceğine işaret edilmiş; barış içinde bir arada yaşama kültürünün ülkedeki en müstesna örneklerinden birini teşkil eden Kerkük’teki huzurun muhafazasının ve ülkedeki terör örgütlerinin tamamen bertaraf edilmesinin, bölgeye yönelik siyasetimizin esasları arasında yer aldığının altı çizilmiştir” denildi.

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin durumu hakkında da, “Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) egemenliğine ve Kıbrıs Türklerinin en temel insani ihtiyaçlarına yönelik çifte standartlı tutum ve faaliyetlerinin tarafsızlık yükümlülüğüyle bağdaşmadığı ve itibarını zedeledİği; bu çerçevede, barış gücünün KKTC’deki faaliyetlerinin KKTC makamlarıyla varacağı bir yazılı mutabakat yoluyla hukuki zemine oturtulması ihtiyacının bir kez daha ortaya çıktığı ifade edilmiştir. Türkiye’nin, uluslararası hukuk ve antlaşmalardan kaynaklanan hakları çerçevesinde Kıbrıs Türklerinin güvenliği ve huzurunun teminatı olmaya devam edeceği vurgulanmıştır” ifadeleri kullanıldı.

    Azerbaycan’ın toprak bütünlüğüne de değinilen bildiride, “Güney Kafkasya’da kalıcı barışa giden yolun ancak Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin kayıtsız şartsız tesisi ve bölgemizdeki tüm ülkelerin refahına katkı sağlayacak ahdi yükümlülüklerin gereğinin yerine getirilmesiyle açılabileceği hususu, başta Ermenistan olmak üzere tüm taraflara hatırlatılmış; Türkiye’nin bölgede kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabaları desteklemeyi sürdüreceği belirtilmiştir” ifadelerine yer verildi.

    Ukrayna’da devam eden savaş ve Karadeniz Tahıl Girişimi hakkında ise, “Ukrayna’da sürmekte olan savaşa ilişkin son gelişmeler ile Karadeniz Tahıl Girişimi’nin canlandırılması başta olmak üzere atılabilecek adımlar ele alınmış; Türkiye’nin, savaşın adil ve kalıcı bir barışla gecikmeksizin sonlandırılması yönündeki gayretlerini sürdürme kararlılığı teyit edilmiştir” denildi.

    Toplantıda Kosova’da meydana gelen hadiselerde değerlendirilirken, yapılan açıklamada, “Kosova’da meydana gelen hadiseler ve Balkanlar’daki son durum değerlendirilmiş; Türkiye’nin hem bölgede hem de NATO misyonunun komutasını üstleneceği Kosova’da, barışın ve huzurun muhafazası için azami gayreti sarf edeceği ifade edilmiştir” ifadelerine yer verildi.

    Libya’da meydana gelen afetler sonrası Türkiye’nin gönderdiği yardımlar hakkında da, “Türkiye’nin, zor günler geçiren dost ve kardeş Libya halkına sağladığı yardım ve desteği tüm ülke sathında dengeli ve eşit bir şekilde sürdüreceği ve büyük afetin ardından oluşan dayanışmanın muhafazası ile ülkedeki birlik ve beraberliğin yeniden tesisine katkı sunmaya, tüm aktörlerle temas halinde devam edeceği belirtilmiştir” ifadeleri kullanıldı.