Etiket: erkan aydın

  • Aileler verilen sözlerin tutulmasını bekliyor

    Aileler verilen sözlerin tutulmasını bekliyor

    27 Haziran’da, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasıyla Tip 1 diyabetli 0-14 yaş çocuklara verilecek sensör desteği için hala beklemede olduklarını söyleyen Bursa Tıp 1 Diyabetliler Derneği Başkanı Yadigar Aydın, “Sizlerden ricam Tip1diyabetli çocuklarımız gerçekten çok zor durumdalar. Biran önce çocuklarımızın sensörlerinin ödenmesini istiyoruz” dedi.

    Tip-1 Diyabetliler Derneği’ni 2 yıldır ziyaret ettiğini belirten Aydın, “Daha önce Çalışma Bakanı’na gittiğimizde, sensörlerin geri ödeme listesine alınacağının sözünü vermişti. Bununla ilgilide bir çalışma yaptı. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’da 2 defa meclis kürsüsünden dile getirdi. En son 27 Haziran’da hükümet açıklamıştı. Bizler, aileler, sevinmiştik. Ancak, aradan 3 ay geçti ödeme olmadı” ifadelerini kullandı.

    “İLK DİLE GETİRDİĞİMİZDE 700 LİRAYDI BUGÜN 2 BİN 300 LİRA”

    Eylül ayında, sensörler için Çalışma Bakanı’nın ‘’Sosyal Yardımlaşma Fonu’ndan yılbaşına kadar ödenecek, daha sonra da geri ödeme listesine alınacak’ dediğini hatırlatan Aydın, onun da olmadığını ve konuyu ilk dile getirdiğinde sensörlerin 700 lira olduğunu bugün ise 2 bin 300 liraya çıktığını söyledi. Sensörlerin diğer aparatlarla birlikte 3 bin liranın üzerine çıktığını kaydeden Aydın, şunları söyledi:

    “Bu aileler için çok büyük bir yük haline geldi. Bir kez daha sesleniyoruz; bunu geri ödeme listesine alacaksınız alın, almayacaksanız da zaten 8 ay sonra biz bunun sözünü vermiştik, biz geri ödeme listesine alacağız.”

    Tip-1 Diyabetliler Derneği ziyaretinin ardından konuyu bir kere daha Meclis Genel Kurulu’nda gündeme getiren Erkan Aydın, “Bu konuyu artık çözün. Çocuklar sürekli bu ölçümü yapamadığı için büyük sıkıntı çekiyor” dedi.

  • Hastane eczacılarının gelir eşitsizliği TBMM gündeminde

    Hastane eczacılarının gelir eşitsizliği TBMM gündeminde

    12 Ağustos 2022 günü Resmi Gazete’de yayınlanan Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği ile kamu hastanelerinde görev yapan eczacılar mağduriyete uğramıştır. Konuyu Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya verdiği soru önergesiyle TBMM gündemine taşıyan Erkan Aydın, eczacıların tıpkı diş hekimleri gibi 5 yıllık eğitim sonucu açıktan atama ile kamuya stratejik personel olarak atanan ana sağlık personeli olduğunu hatırlattı.

    Yönetmelik ile açıklanan katsayılar incelendiğinde iki meslek arasında büyük mali farklarla eczacıların diş hekimlerinin çok altında kaldığına dikkat çeken Aydın şunları söyledi:

    “Daha evvel diş hekimleriyle arasında total alınan döner sermaye bakımından bu kadar olmayan fark, eczacıların hem taban ödemede hem teşvik ödemesinde unutulmasıyla 10-15 katlara kadar çıkmıştır. Yönetmelikle açıklanan taban ödeme katsayı oranlarına bakıldığında stratejik ana sağlık personeli olan eczacılar ile yardımcı sağlık personeli arasında, taban ödeme farkı yok denilecek kadar azalmıştır. Teşvik ödemelerinde ise yardımcı sağlık personeline verilen artırımlı ödemeler ile eczacılara daha düşük teşvik ödemesi mağduriyete yol açmıştır. Yataklı servis sorumlu hemşiresine verilen 0,1’lik ekstra katsayı sorumlu eczacıya verilmemiştir.”

    Yönetmelikte açıklanan katsayılara bakıldığında aynı bakanlığa bağlı Türkiye İlaç ve Tıbbı Cihaz Kurumunda (TİTCK) çalışan kamu eczacıları ile hastanede görev yapan kamu eczacıları arasında yaklaşık 7 katın üzerinde katsayı farkı doğduğunu dile getiren Erkan Aydın, ay sonunda ele geçen net ücrette yaklaşık iki kat fark oluştuğunu ve hastane eczacılarının gelir eşitsizliğine uğradığını söyledi.

    Aydın, Bakan Koca’ya şu soruları yöneltti:

    “Kamuda çalışan eczacıların mağduriyetinin giderilmesi için yeni bir çalışmanız olacak mı? Aynı bakanlık çatısı altında aynı meslek gurupları arasındaki fark çalışma barışına aykırı değil mi? Bu farklılığın giderilmesi için bir planlamanız var mı? Kamudaki eczacıların sorunlarının giderilmesi için yeni bir çalışma yapacak mısınız?”

  • Otobüs kazaları TBMM gündeminde

    Otobüs kazaları TBMM gündeminde

    Verdiği önergede Aydın, 2022 Temmuz Ayı’nda 41.763 trafik kazası meydana geldiğini ve bu kazaların 33 bin 116’sının yerleşim yerinde, 8 bin 647’sinin ise yerleşim dışında olduğunu söyledi. Emniyet Genel Müdürlüğü rakamlarına göre 2022 Temmuz Ayı’nda 260 vatandaşımızın hayatını kaybettiğini ve 30 bin 297 vatandaşımızın yaralandığını belirten Aydın, Temmuz Ayı’nda meydana gelen kazaların 409’unun yolcu otobüsü olduğunu kaydetti.

    “BİR AY İÇİNDE 409 OTOBÜSÜN KAZA YAPMASI NASIL AÇIKLANMALI?”

    2022 yılının ilk yedi ayında toplam otobüs kaza sayısının 3 bin 345 olduğuna dikkat çeken Erkan Aydın, Bakan Soylu’ya şu soruları yöneltti:

    “Trafik kazalarının yeniden artmasının gerekçesi nedir? 2022 Yılı Temmuz Ayı’nda kaza sayısı neden artış gösterdi. Bir ay içinde 409 otobüsün kaza yapması nasıl açıklanmalı? Otobüs şirketleri ve şoförleri yeterince denetleniyor mu? Bu konuda yeni önlemler alınması konusunda bir çalışmanız var mı?”

     

  • CHP Bursa Milletvekili Karacabey’de nabız tuttu

    CHP Bursa Milletvekili Karacabey’de nabız tuttu

    Beraberinde Karacabey İlçe Başkanı Gönül Avil ve yönetimiyle birlikte esnafın, pazarcının ve vatandaşların sıkıntılarını dinleyen Aydın’a pazarcı, esnaf satış yapamamaktan, vatandaş da hayat pahalılığından dert yandı.

    Bir simitçi Aydın’ın yanına gelerek, “Daha bu sabah bir kadın utana sıkıla yanıma gelerek 4 liralık simidi veresiye almak istedi. ‘Ay başında ödesem olur mu?’ dedi. Yıllardır simitçilik yapıyorum ilk defa böyle bir durumla bu dönemde karşılaştım” diyerek isyan etti.

    Her yerde olduğu gibi Karacabey’de de vatandaşların zamlardan, hayat pahalılığından belini doğrultamaz durumuna geldiğini söyleyen Erkan Aydın, “Kime dokunduysak esnafından, pazarcısına, öğrencisinden, simitçisine bin ah işittik. Vatandaşımızı 4 liralık simidi dahi alamayacak duruma getirenler hala utanmadan halkımızda dalga geçen açıklamalar yapıyorlar. Cumhurbaşkanı da 2002’den bu yana hala vatandaşımızın sabretmesini istiyor. Sabredecek ne güçleri kaldı, ne de paraları” diye konuştu.

    “DAYANACAK GÜCÜMÜZ KALMADI”

    “Siftah yapmadan dükkan kapatıyorum. Dayanacak gücümüz kalmadı, bizi kurtarın, tek umudumuz sizsiniz” diyen bir esnafa Aydın, “Projelerimiz hazır, ilk seçimde iktidar olacağız ve ülkemize huzuru, refahı getireceğiz” dedi.

  • CHP’li vekilden bakana ‘Doğancı Tüneli’ sorusu

    CHP’li vekilden bakana ‘Doğancı Tüneli’ sorusu

    CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, TBMM’de Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’na verdiği soru önergesiyle Doğancı Tüneli’nin neden hala tamamlanmadığını ve ne zaman bitirileceğini sordu.

    Bursa’nın güneyindeki dört dağ ilçesinin yollarındaki çalışmaların uzunca bir süredir devam ettiğini ve bunların başında Doğancı Barajı yanındaki tünel çalışmasının geldiğini söyleyen Erkan Aydın, verdiği önergede şunları söyledi:

    “Orhaneli, Büyükorhan ve Harmancık ilçelerinin kullanacağı 2 kilometrelik bölümde 600 metreye yakın tünel açıldı. Ancak tünel bugüne kadar bitirilemedi. Tünel tamamlanınca Dağ ilçelerine ulaşım da büyük bir rahatlama sağlanacak. Orhaneli ve devamındaki ilçeler için en önemli etabın Kapıkaya’ya yapılacak çift tüplü geçiş olduğu biliniyor. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün, projeleri hazır olan bu etabın inşaat ihalesine bu yıl çıkması bekleniyor.”

    “TÜNEL İÇİN AYRILAN ÖDENEK YETERSİZ Mİ?”

    Aydın, Bakan Karaismailoğlu’na şu soruları yöneltti:

    “Doğancı Tüneli’nin bugüne kadar tamamlanamamasının gerekçesi nedir? Tünel’in bitirilmesi için kesin bir tarih var mıdır? Tünel için ayrılan ödenek yetersiz midir? Tünelin bitirilememesi ödenek yetersizliğinden mi kaynaklanmaktadır? Kapıkaya’ya yapılacak çift tüplü geçiş için ihale süreci ne zaman tamamlanacaktır?”

  • “Uludağ’ın eteklerindeki ağaçlar katlediliyor”

    “Uludağ’ın eteklerindeki ağaçlar katlediliyor”

    TBMM Genel Kurulu’nda partisi adına söz alan CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Enerji ve Tabi kaynaklar Bakanı’na verdiği maden işletmeciliği için yapılan ihale sayısı ve verilen ruhsat sayısıyla ilgili soru önergesine gelen cevabı değerlendirdi.

    2019 yılının Temmuz ayından 2020 yılının ortasına kadar 546 ihale yapıldığını ve toplam 264 adet ruhsat verildiğini dile getiren Aydın, şunları söyledi:

    “AKP hükümeti günde yaklaşık 2 tane ihale yapmış. Ne için? Doğayı, yeşili talan edip maden şirketlerine peşkeş çekmek için. Bu şirketlerin 118 tanesi de yabancı şirketler. Hani ‘yerli milli’ diyordunuz ya 118 tane elin oğlu gelmiş buraları talan edip yerin altını, üstünü mahvetmiş. Bunun 13 ihalesi de Bursa’da ve bunların da 7 tanesi Uludağ’ın eteklerinde. Bursa’da Yenişehir ilçesinin Kirazlıyayla köyünde madenin orada yapılmaması için köylüler bir buçuk yıldır direniyorlar, ‘Buraya bunu yapmayın; atamızdan, dedemizden gelen toprakları mahvetmeyin’ diyorlar. Ancak AKP iktidarı Lübnanlı şirkete bir söz vermiş, şirket de mahkeme kararlarına rağmen orayı talan etmeye devam ediyor.”

    “ULUDAĞ’IN ETEKLERİNDE AĞAÇLAR KATLEDİLİYOR”

    Uludağ’ın eteklerindeki köylerde düz kesim yapıldığına, ağaçların katledildiğine dikkat çeken Aydın, 9 köy muhtarının geçen hafta kendisi arayarak ‘İçimiz yanıyor. Bu ağaçları, yeşili yok etmeyin; daha sonra bunun sıkıntısını hep birlikte yaşayacağız’ diye dert yandıklarını söyledi.

    Aydın, “Bakın, kuraklık var; yağmur duasına çıkıyorsunuz yağmur yağsın diye ama ağacı keserseniz, yeşili yok ederseniz o yağmur nasıl yağacak? Eğer bunu bu şekilde yapmaya devam ederseniz içecek su, yiyecek ekmek, yaşayacak bir alan bulamayacağız. Son olarak da bir Kızılderili atasözüyle bitirmek istiyorum: ‘Beyaz insan paranın yenmeyen bir şey olduğunu akacak bir ırmak, altında serinlenecek bir orman ve yiyecek bir balık olmadığında anlayacak.’ Bütün bunlar yaşanmadan bu talanı durdurun” diye konuştu.

  • CHP Bursa Milletvekili: Sarayın 4 dakikalık harcaması asgari ücretlinin 1 yıllık maaşı kadar

    CHP Bursa Milletvekili: Sarayın 4 dakikalık harcaması asgari ücretlinin 1 yıllık maaşı kadar

    CHP Grubu adına 2021 bütçe görüşmelerinde söz alan CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, 4 milyar 39 milyonluk bütçesiyle sarayın 4 dakikalık giderinin bir asgari ücretlinin 1 yıllık maaşına denk geldiğini söyledi.

    TBMM’de yapılan bütçe görüşmelerinde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın’ın gündeminde asgari ücret vardı. 2014 yılından bu yana Türkiye’de kaç kişinin asgari ücretle çalıştığının açıklanmadığını, sendikaların rakamlarına göre 10 milyona yakın vatandaşın asgari ücretle geçinmek zorunda olduğuna dikkat çeken Erkan Aydın, asgari ücretin en az 3 bin 100 lira ancak en idealinin de 3 bin 800 lira olması gerektiğini söyledi.

    Cumhurbaşkanının 2021 yılı maaşının 7 bin lira zamlanarak 81 bin liradan 88 bin liraya çıktığını, sadece 7 bin TL’lik farkın 3 aylık asgari ücrete denk geldiğine vurgu yapan Aydın şunları söyledi:

    “Peki, sarayın bütçesi? 4 milyar 39 milyon TL. Sarayın, bir günlük değil, bir saatlik değil, bir dakikalık bütçesi ne kadar biliyor musunuz? 7.700 lira. 7.700 lira, bir dakikalık gideri. Dört dakikalık gideri neye tekabül ediyor, biliyor musunuz? Bir asgari ücretlinin bir yıl alacağı ücrete tekabül ediyor. Hani, o, yıllar önce “Bir yüzükle geldim.” diyen Cumhurbaşkanı var ya, bugün beş dakika boyunca ben bu konuşmayı yaparken bir asgari ücretli o beş dakikalık ücreti bir yılda alıyor, bu reva mıdır? Maaşı ise tamı tamına asgari ücretin 30 katı.

    “TAM BİR SAVURGANLIK BÜTÇESİ”

    AK Parti’ye oy veren değerli yurttaşlarımız, bir kez de ben söylemek istiyorum: O yıllarda kendiniz gibi hissettiğiniz, bir yüzüğü olan, sizin gibi fakirlikten geldiğini düşündüğünüz bir Cumhurbaşkanı, bugün sizin hayalleriniz yerine 13 uçakla ve sarayın dört dakikalık gideriyle sizin bir yıllık alın terinizin karşılığına gelecek bütçeyi tüketiyor. Bunu bir sorgulayın lütfen. Siz elbette inanarak, güvenerek, iyi olsun diye düşünerek bu oyları verdiniz ancak bugün geldiğimiz nokta tam bir israf, tam bir haram, tam bir savurganlık bütçesi olmuştur.”

    Asgari ücretin en az 3.100 lira olması gerektiğini ancak bunun da yeterli olmadığını dile getiren Aydın, “Akşam evine peyniri, sütü, eti bırakın, kuru ekmeği götüremeyen babanın gurur kırgınlığını, ocakta kaynatacak yemek bulamayan annenin mutsuzluğunu, yıllarca okuyup üniversite bitirip ancak iş bulamayıp kağıt toplayarak evin bütçesine katkıda bulunmak isteyen gencin umutsuzluğunu ve evinde internet olmadığı için geleceğini ve aslında hepimizin geleceğini karartan o çocuğun geleceğinin kararmaması için bu bütçenin minimum 3.800 lira olması lazım” diye konuştu.

  • Bursa’da 34 bin aile bu acı gerçekle karşı karşıya

    Bursa’da 34 bin aile bu acı gerçekle karşı karşıya

    CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın’ın soru önergesi acı gerçeği ortaya çıkardı. Enerji ve Tabi kaynaklar Bakanlığı, borcundan dolayı Türkiye genelinde 590 bin, Bursa’da 34 bin ailenin doğalgazının kesik olduğunu bildirdi.

    Gerek pandemi koşulları nedeniyle gerekse ekonomideki kötü gidişattan dolayı vatandaşların doğalgaz faturalarını ödemekte sıkıntı yaşadığını kaydeden CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, konuyu TBMM gündemine taşıdı. Türkiye ve Bursa’daki doğalgaz abonelerinin borç ve kesintilerini soran Erkan Aydın’a Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’den cevap geldi.

    Bakan Dönmez verdiği cevapta Türkiye genelinde Eylül ayı sonu itibariyle kesilen 128 milyon 809 bin 427 doğalgaz faturasından 592 bin 523 faturanın ödenemediğini bildirdi. Yine Eylül sonu itibariyle Bursa’da kesilen 5 milyon 414 bin 737 faturadan 34 bin 112 faturanın ödenemeyerek kesildiğini söyledi.

    Bakan Fatih Dönmez cevabında Erkan Aydın’ın önergede sorduğu Türkiye geneli ve Bursa’daki toplam doğalgaz borcuyla ilgili bilgi vermedi.

    Türkiye genelinde toplamda yaklaşık 600 bin faturanın, Bursa’da da yaklaşık 35 bin faturanın ödenemeyerek kesilmesinin ekonominin geldiği noktayı gözler önüne serdiğine dikkat çeken Erkan Aydın, ”Pandemi yasaklarının yeniden başlamasıyla evde kalma sürelerinin uzaması ve kış koşullarının giderek sertleşmesiyle artacak doğalgaz kullanımıyla vatandaşımızın borcunun üzerine borç eklenecek. Bu vatandaşlarımız açısından sürdürülebilir değil. Hükümetin bir an önce doğalgaz giderlerini düşürmeye yönelik adımlar atması ve vatandaşlarımızın bu konudan doğan mağduriyetlerini gidermesi gerekmektedir” diye konuştu.

  • Bursa’da binlerce abonenin elektrik borcu var

    Bursa’da binlerce abonenin elektrik borcu var

    Mart ayında Pandemi yasaklarının başlamasıyla eve kapanan vatandaşların elektrik faturaları yüzde 15 daha yüksek geldi.

    Büyük dağıtım şirketleri pandeminin başladığı tarihten itibaren ödenmemiş faturaları nedeniyle elektrik kesintisi yapamadı. Ancak normalleşme sürecinin başladığı Eylül ayından itibaren kesintiler başladı. Konuyu TBMM gündemine taşıyan ve Bursa’da kaç elektrik abonesinin borcu olduğunu, normalleşme sürecinde kaç abonenin elektriğinin kesildiğini soran CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın’a Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’den cevap geldi.

    Verilen cevapta 2020 yılının ilk 9 ayında Bursa ve ilçelerinde mesken tarifesinde bulunan 123 bin 558 abonenin elektrik borcu olduğu, yine ilk 9 ayda toplam 21 milyon 249 bin 095 lira elektrik borcu olduğu ve 22 bin 650 hanenin elektriğinin kesildiği bilgisine yer verildi.

    “HÜKÜMET VATANDAŞIN GİDERLERİNİ DÜŞÜRMEK ZORUNDA”

    Erkan Aydın konuyu şöyle değerlendirdi:

    “Bursa’da 2020 yılı ilk 9 ayında 123 bin 558 mesken abonesinin elektrik borcunu ödeyememesi çok önemli.

    Çünkü, vatandaşın içinde bulunduğu ve ekonominin yaşadığı sıkıntıyı gözler önüne seriyor.

    Sadece Bursa’da 123 bin 558 ailenin elektrik borcunun olduğu ve yaklaşık 23 bin kişinin de elektriğinin kesildiği bir durumda hükümetin bir an önce elektrik ve doğalgaz giderlerini düşürmeye yönelik adımlar atması geriyor.

    Bir evin bütçesinde neredeyse bir kira bedeli kadar elektrik gideri oluştu.

    Vatandaşlarımız açısından bu sürdürebilir değil.

    Hükümetin bir an önce bu konuları çözüm getirmesini talep ediyoruz.

  • CHP’li Aydın, Bursa Şehir Hastanesi’ni Meclis gündemine taşıdı

    CHP’li Aydın, Bursa Şehir Hastanesi’ni Meclis gündemine taşıdı

    CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, 2019 yılı Sayıştay Denetim Raporları’nda Bursa Şehir Hastanesi’ni Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya verdiği soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı.

    Sayıştay Raporları’nda hastane yapımında verilen sözlerin tutulmamasına rağmen herhangi bir kesinti yapılmaksızın şirketin parasını tam olarak alığına vurgu yapan Aydın, birçok tıbbi ekipmanın da kaydının olmamasının düşündürücü olduğunu söyledi.

    Sayıştay’ın Sağlık Bakanlığı 2019 yılı Denetim Raporu’nda Bursa Şehir Hastanesi’yle ilgili onlarca tespitin yer aldığını belirten Erkan Aydın verdiği önergede ‘Yap-Kirala-Devret’ modeli ile yaptırılan Şehir Hastanesi’ni yapan şirketin verilen sözleri yerine getirmemesine rağmen paralarının ödendiğine dikkat çekti.

    Bursa Şehir Hastanesi’nde kaydı yapılmayan tıbbi ekipmanların olduğunu ve bu cihazlar için Sağlık Bakanlığı’yla sözleşme yapılmadığına veya bağışsa bağış olduğuna dair bir kaydın bulunmamasının düşündürücü olduğunu ifade eden Aydın şunları söyledi:

    “Bu tıbbi ekipmanlar neden demirbaş listesine kaydedilmedi? Neden MKYS sistemine kaydedilip muhasebeleştirilmedi? Yurt dışından gelecek grip aşısına ulaşamadığımız, medikal firmalara olan borçları ayrıca yurt dışı ilaç firmalarına olan borçları ödeyemediğimiz bir dönemde oluşan bu kamu zararıyla bu ödemeler rahatlıkla yapılabilirdi. Sayıştay Raporları’nda görüyoruz ki en dikkat çeken şirketin verilen sözlerin birçoğunu yerine getirmemesine rağmen paralarını tam olarak almalarıdır ve Bakanlığın bu konularda herhangi bir yaptırım uygulamamasıdır. Raporda yer alan bir başka tespitte ise söz verilen peyzaj ve ağaçlandırma işlerinin yapılmadığı ancak bu hizmete ilişkin hizmet bedelinin tam olarak ödendiği görülmüş yani yapılmayan hizmet karşılığında herhangi bir kesinti yapılmamıştır.

    Bu raporlarda Bursa Şehir Hastanesi’nde kiralamaya uygun yerlerin sözleşmede yer alan toplam sabit yatırım tutarı üzerinden yapılması ve birçok yerine getirilmeyen teknik eksikliklerin olduğunu görüyoruz. Ciddi bir kamu zararının olmasına rağmen neden hala bu şirketler kollanmaya çalışılmaktadır? Özellikle Sağlık Bakanlığı yetkilileri derhal millete bunun hesabını vermelidir.”

    Aydın, Bakan Koca’ya şu soruları yöneltti:

    “1. Bursa Şehir Hastanesi’nde kiralamaya uygun yerlerin sözleşmede yer alan toplam sabit yatırım tutarı üzerinden yapılmasının gerekçesi nedir?

    2. Bursa Şehir Hastanesinde kemoterapi ilaç hazırlama ve TPN hizmeti konusunda ihale yapılamaması sonucu karmaşık bir durum ortaya çıkmıştır. Cihazların bedelsiz olarak İdareye bırakılması ve söz konusu hizmetlerin İdare tarafından yürütülmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, söz konusu firmanın hastane yönetimi ile sözleşme yapmamasına rağmen cihazın kullanımı için gerekli olan sarf malzemesini bir bedel talep etmemekle birlikte bağış olduğuna dair bir bildirimde de bulunmadan, Bursa Şehir Hastanesine verdiği de anlaşılmaktadır. Söz konusu Şirketle ile neden sözleşme yapılmamıştır? Cihazlar hangi usule göre hastaneye alınmıştır? Cihazlar neden Bakanlıkça stok yönetimi için kullanılan MKYS sistemine kaydedilmemiş ve muhasebeleştirilmemiştir?

    3. Bursa Şehir Hastanesi Peyzaj projesine neden sadık kalınmamıştır? Projenin gecikmesi nedeniyle ne kadarlık görev zararı oluşmuştur? Bunun izin neden ilgili şirkete bir kesinti yapılmamıştır?

    4. Bursa Şehir Hastanesi’ne alınan teknik şartnameye uygun olmayın kalemler nelerdir? Bu cihazlar neden ayrıntılı şekilde açıklanmamış, tanımlamaları neden açık ifadeyle yer almamıştır?

    5. İdare ve/veya Görevli Şirket tarafından sunulması gereken bazı dokümanların muayene ve kabul komisyonlarına neden verilmemiştir ve komisyonlar eksik belgeleri neden tutanak altına alarak kabul etmiştir?

    6. Bursa Şehir Hastanesi’nde toplam sabit yatırım tutarına dahil olan imalatların bir kısmının yapılmadığı, bir kısmının ise uygulama projesine ve/veya şartnameye aykırı olarak yapıldığı ortaya çıkmıştır.

    7. Bunlar şöyle sıralanmıştır.

    a)Şartları eşitlenmiş proje ek mahal listesi tavanlar bölümünde “Hasta bakım alanlarının büyük bir kısmında kenarlarda alçıpan göbekte perforeli alüminyum asma tavan sisteminin kullanılması, koridor, hol, ve genel alanlarda taş yünü asma tavanının kullanılması, ana giriş holü, dekorasyon gerektiren tavanlar ve panel modüllerine uygun olmayan odalarda alçı asma tavanın kullanılması, genel tuvaletlerde, laboratuvar, steril alan, yoğun bakım ünitesi ve ameliyathane gibi odalarda alüminyum asma tavanın kullanılması planlanmaktadır.” denilmekte; ancak hasta bakım alanlarının büyük bir kısmında istenilen kenarlarda alçıpan göbekte perforjeli alüminyum asma tavan kullanılmamış olup alçıpan asma tavan yapılmıştır. Genel tuvaletlerde, laboratuvar, steril alan, yoğun bakım ünitesi gibi oda tavanlarında alüminyum asma tavan kullanılması istenilmiş olup alçıpan asma tavan yapılmıştır. Ameliyathane tavanında istenilen alüminyum asma tavan yerine alçıpan asma tavan yapılmıştır.

    b)Deprem izolatörlerinin bir kısmı yapılmamıştır

    c)YGAP binasında ihale eki projede kat yükseklikleri 5 metre olmasına rağmen, yerinde bodrum kat 3.90, 1 ve 2. nci kat 4.20 metre yapılmıştır.

    ç) Şartnameye göre 37 jeofizik profil serimi yapılması gerekirken. 10 tane yapılmıştır

    d) Hastane kurulu gücünün % 70 enerjisini sağlayacak güçte olması gereken dizel jeneratörün, bu kapasitede olmadığı tespit edilmiştir.

    e) YGAP proje kotlarının uygulama ile örtüşmediği tespit edilmiştir.

    Bu eksikliklerin gerekçeleri nelerdir? Kamu zararı ne kadardır. Kamu zararının giderilmesi için gerekli kesinti yapılmış mıdır? Yapılmadıysa neden yapılmamıştır?

    8. Bursa Şehir Hastanesi’ne yer teslimi yapılmaksızın inşaat işlerine başlanmasının gerekçeleri nelerdir?”