Etiket: erken

  • Kar yağınca hasat erkene alındı

    Kar yağınca hasat erkene alındı

    Adana’nın Feke ilçesinde hava birden soğuyup yüksek kesimlere de kar yağınca köylü elma hasadını erkene çekti. Feke’de Bakır Dağı’nın zirvesine mevsimin ilk kar yağışı gerçekleşti. İlçede havaların soğuması ile birlikte elma hasadı bu yıl erken gerçekleşti. Bölgede üretici olan İbrahim Gün, “Bu yıl kış ve soğuk hava ilçemize erken geldi.

    Mevsimin değişmesi ile birlikte ilçede kışa dayanıklı bölgede yetişen elma hasadını bu yıl erken yaptık. 1 ay sonra hasat bekleniyordu havaların erken soğuması ile birlikte kış elması dediğimiz soğuya dayanıklı olan iri, ekşili olarak tabir ettiğimiz ve tadı aroması ile ilgi gören elmalarımızı kasaladık. Tüm çiftçilerimize bereketli olsun” dedi.

  • Kekemelik 2-6 yaş arasında ortaya çıkıyor

    Kekemelik 2-6 yaş arasında ortaya çıkıyor

    Kekemeliğin çoğunlukla çocukluk döneminde dil ve konuşma becerilerinin hızla geliştiği 2-6 yaş arasında ortaya çıktığını belirten Dr. Öğretim Üyesi Aşena Karamete, kekemeliğe erken müdahalenin önemini vurguladı. Kekemeliğin bir hastalık değil, nöro-çeşitlilik olduğunu kaydeden Karamete, “Kekemeliğin beynin plastik yapısı nedeniyle özellikle çocukluk döneminde tamamen ortadan kalktığı durumlar söz konusudur. Erken dönem müdahalede, dil ve konuşma terapilerinin bu sürece olumlu katkı sağlayabileceği bilinmektedir” dedi.

    İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dil ve Konuşma Terapisi Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Aşena Karamete, kekemelikle ilgili değerlendirmede bulundu. Kekemeliğin birçok faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan karmaşık bir akıcılık bozukluğu olduğunu belirten Karamete, “Genetik yatkınlık, nörolojik farklılıklar ve çevresel etkenler kekemeliğin başlıca nedenleri arasında sayılabilir. Beynin konuşma kontrol mekanizmalarındaki işleyiş farklılıkları da kekemeliğin ortaya çıkmasına neden olabilir” açıklaması yaptı.

    Çoğunlukla 2-6 yaş arasında görülüyor
    Kekemeliğin çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıktığını belirten Karamete, “Çocukluk döneminde, dil ve konuşma becerilerinin hızla geliştiği 2-6 yaş arasında kekemeliğin ortaya çıktığı görülmektedir. Ergenlik veya yetişkinlik döneminde de kekemelik başlayabilir ancak bu nadir görülen bir durumdur” diye konuştu.

    Kekemelik bir nöro-çeşitliliktir
    Kekemeliğin bir hastalık olmadığını belirten Karamete, “Kekemelik tam anlamıyla tedavi edilebilen bir durum değildir, çünkü bir hastalık değil nöro-çeşitliliktir. Ancak doğal süreçte kekemeliğinin beynin plastik yapısı nedeniyle özellikle çocukluk döneminde tamamen ortadan kalktığı durumlar söz konusudur. Erken dönem müdahalede, dil ve konuşma terapilerinin bu sürece olumlu katkı sağlayabileceği bilinmektedir” dedi.

    Etkili terapi yöntemleri, konuşmayı daha akıcı hale getirebilir
    Kekemelik terapisinde bireyin kekemeliği yönetme becerisinin geliştirildiğini kaydeden Karamete, “Terapide hedef, kişinin kekelemesini tamamen ortadan kaldırmaktan ziyade, kekelemenin getirdiği olumsuz duygusal ve sosyal etkileri azaltarak, kişinin daha rahat ve etkili bir şekilde iletişim kurmasını sağlamaktır. Terapilerle birlikte, bireyin kekemeliği yönetme becerileri gelişir ve kendini ifade etme sürecinde yaşadığı sıkıntılar en aza indirilebilir. Kekemelikle yaşayan birçok birey, etkili terapi yöntemleri sayesinde konuşmalarını daha akıcı hale getirebilir. Terapi süreci boyunca bireyin motivasyonu, terapiye düzenli katılımı ve terapistin uzmanlığı büyük önem taşır” diye konuştu.

    Kekeme bireyin konuşması kesilmeden dinlenmeli
    Kekemelik yaşayan bireylere toplumun yaklaşımının, onların kendilerini daha rahat hissetmelerini sağlamak adına son derece önemli olduğunu vurgulayan Karamete, “Kekemelikle karşılaştığınızda sabırlı olmak, konuşmalarını kesmeden dinlemek ve onları düzeltmeye çalışmamak gerekmektedir. Dünya Kekemelik Farkındalık Günü’nde, kekemelikle ilgili toplumsal bilinç ve anlayışın artmasına yönelik farkındalık oluşturmak, kekeleyen bireylerin yaşam kalitesini yükseltmeye katkı sağlayacaktır” dedi. Dr. Öğretim Üyesi Aşena Karamete, Atlas Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi kliniğinde, kekemelik ve diğer akıcılık bozukluklarının terapisinin, alanında yetkin ve deneyimli terapistler tarafından yürütüldüğünü sözlerine ekledi.

  • Ekiplerin karla mücadelesi erken başladı

    Ekiplerin karla mücadelesi erken başladı

    Kastamonu’da etkili olan kar yağışının ardından köy yollarında ekiplerin karla mücadele çalışması başladı. Kastamonu’da geçen hafta havaların soğuması ile kar yağışı etkili oldu. Kentin yüksek kesimleri beyaz örtüyle kaplandı. Kar yağışının ardından İl Özel İdaresi ekipleri tarafından kar yağışının etkili olduğu bölgelerde küreme çalışması başlatıldı. Ekipler, Devrekani ilçesi Şenlik Köyü yolunda ve Bozkurt ilçesinin yüksek kesimlerinde çalışmalarını sürdürüyor.

  • Kuşadası’nda erken Anneler Günü sürprizi

    Kuşadası’nda erken Anneler Günü sürprizi

    Başkan Ömer Günel döneminde kadrosu genişletilerek daha fazla kent sakinine hizmet verebilir duruma getirilen Kuşadası Belediyesi Evde Bakım Birimi, 12 Mayıs Anneler Günü öncesi hizmet sunduğu Kuşadalı hemşehrilerini ziyaret etti.

    Kentin farklı mahallelerinde ikamet eden ve Kuşadası Belediyesi’nin sunduğu evde bakım hizmetinden faydalanan annelere hediyelerini takdim eden Evde Bakım Birimi çalışanları, Başkan Ömer Günel’in sevgi ve selamlarını ileterek Anneler Günü’nü kutladı. Ziyaretlerin ve hediyelerin kendilerini çok memnun ettiğini dile getiren kent sakinleri ise inceliği ve nezaketi için Başkan Günel’e teşekkürlerini iletti.

  • Şaşılığın erken tedavi çok önemli

    Şaşılığın erken tedavi çok önemli

    Görsel algıların gelişiminde, iki gözün koordineli çalışmasının önemine vurgu yapan Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, şaşılıkla ilgili önemli bilgiler verdi. Çağatay, “İki gözün koordineli ve aynı noktaya odaklanması, üç boyutlu görme yeteneğinin gelişimine katkıda bulunur” dedi.

    Hüseyin Çağatay, “Bu yetenek, doğumdan sonra gelişmeye başlar. Bu nedenle erken dönemde yapılan müdahaleler, üç boyutlu görme yeteneğinin daha etkin kazanılmasına yardımcı olabilir. Bazı durumlarda göz kayması ameliyatı kaçınılmazdır ve hastalar için en etkili tedavi yöntemi olabilir. Erken tedavinin önemini ve ameliyatın faydalarını göz ardı etmemek gerekir” diye ifade etti.

    Bebeklerde göz kayması ameliyatı

    Bebeklerde kalıcı göz kayması tespit edildiğinde, eğer gözlük ile tedavi edilebilecek veya kontrol altına alınabilecek bir problem ise ilk adım olarak gözlük tedavisinin uygulandığını ifade eden Çağatay, “Eğer göz kayması gözlük veya kapama yöntemi ile tedavi edilmiyorsa, özellikle çapraz bakma gibi problemlerde, erken dönemde müdahale edilmesi önerilir. Bu tür durumlar, detaylı göz muayenesi ve düzenli takip ile belirlenir. Kesin bir yaş sınırlaması olmaksızın, bebeklerde ve çocuklarda şaşılık için ameliyat gerçekleştirilebilir. Öncelik, gözün ayrıntılı bir şekilde muayene edilmesi ve gelişim sürecinin desteklenmesidir. Gözlük ve kapama tedavisinden sonuç alınamayan ve durumu düzelmeyen göz kaymalarında ameliyat tedavisi kaçınılmaz bir adım haline gelir” dedi.

    Göz kayması ameliyatına ilişkin detaylar

    Göz kayması ameliyatının, çocuklarda genellikle genel anesteziyle, yetişkin hastalarda ise lokal anestezi altında yapıldığı ifade eden Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, şöyle devam etti:

    “Bu ameliyat süreci yaklaşık bir saat kadar sürmektedir. Önemli bir detay olarak, ameliyat sırasında göz küresine kesi yapılmaz ve göz içine girilmez. Yalnızca gözün yüzeyini kaplayan konjonktiva zarı ve bazı göz kasları üzerinde düzenlemeler yapılır. Bu müdahale yöntemi sayesinde, ameliyat sonrası genelde kalıcı bir dikiş ihtiyacı olmaz. Konjonktiva zarının kapatılmasında eriyebilir dikişler tercih edilir, bu da iyileşme sürecini hızlandırır. Ameliyatın ana odak noktası, göz kaslarıdır. Göz kaslarının dengeleyici şekilde ayarlanması ameliyatın temel amacıdır” şeklinde konuştu.

  • Kalp hastalığında erken teşhis

    Kalp hastalığında erken teşhis

    Dünya genelinde en çok ölüme neden olan durumların başında kalp krizlerinin geldiğini dile getiren Doç. Dr. Şeker, “Damar duvarına yerleşmiş plak dediğimiz yağlar giderek damarı tıkayarak belirtilere neden olmaktadır. Bazen de ilk belirti kalp krizi olabilmektedir. Kalp hastalığının gelişiminin önlenmesi tedavisinden daha kolaydır, bu nedenle kalp hastalıklarının erken teşhisi bizim açımızdan çok önemlidir” diye konuştu.
    Risk faktörlerine sahip kişilerde kalp damar hastalığının gelişmesi ve kalp krizi riskinin daha yüksek olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Şeker, “Sigara, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, diyabet, obezite, sedanter yaşam dediğimiz hareketsiz yaşam tarzı, alkol, yağlı beslenme gibi değiştirilebilir ya da kontrol altına alınabilir” ifadelerini kullandı.

    “Efor sırasında nefes darlığı gelişebilir”

    Kalp damar hastalığı olan bireylerde hangi belirtilerin görülebileceğine değinen Doç. Dr. Şeker, daha sonra şunları söyledi:
    “Kalp damar hastalığı gelişmiş kişilerde damar tıkanıklığının derecesine göre belirtiler gelişebilir. Hastada hiçbir belirti de olmayabilir. Bu sebeple risk faktörlerine sahip kişilerin hastalık başlangıcı ve ilerlemesini geciktirmek amacıyla risk faktörleri kontrol altına alınmalıdır. Kalp damarındaki tıkanıklık kalbin beslenmesini bozacak düzeye geldiğinde belirtiler gelişmeye başlar. Efor sırasında göğüs ağrısı yanıcı baskı tarzda, efor sırasında nefes darlığı, çabuk yorulma ve ritim bozuklukları gibi belirtiler gelişebilir.”

    “Tanı koyma süreci”

    Teşhis koyma sürecinden bahseden Şeker, “Kalp damar tıkanıklığını düşündürecek belirtilere sahip kişilerde yapılacak efor testi, kalsiyum skorlaması, miyokart perfüzyon sintigrafisi, koroner sanal anjiyo, koroner anjiyografi gibi yöntemlerle tanısı konulabilir” şeklinde konuştu.
    Koroner anjiyografi yönteminin kimlere uygulanabileceği ile ilgili bilgi de veren Şeker, “Risk faktörlerine sahip kişilerde göğüs ağrısı olması, daha önce kalp krizi geçirmiş kişilerde kriz ağrısına benzer şikayetlerin gelişmesi, daha önce kalp damarlarına balon stentleme işlemi yapılıp tekrar göğüs ağrısı olması durumunda uygulanabilir. Kalp kapağından dolayı ameliyata gidecek olanlarda, ciddi ritim bozuklarında altta damar tıkanıklığını dışlamak amacıyla elektrokardiyografi, efor testi, ekokardiyografi, sintigrafi, bt anjiyografi yöntemlerde ciddi damar tıkanıklığını düşündüren keşiflerin olması durumunda anjiyografi yapılmalıdır” dedi.

    “Anjiyografi için hasta bayıltılmaz”

    Koroner anjiyografinin nasıl uygulandığını anlatan Doç. Dr. Şeker, “Koroner anjiyografi kalp damarlarının içerisine özel katater denilen ince borularla radyoopak madde verilerek görüntüleme işlemidir. Anjiorafi için hasta bayıltılmaz, sadece girişim yapılacak bölge kasık ya da el bileği uyuşturulur. Hasta işlem boyunca kendindedir ve doktorla iletişim halindedir. El bileğinden girilerek yapılan anjiografi işlemi kasıktan girilerek yapılana göre daha avantajlıdır. Hasta el bileğinden anjio olduğunda kasıktan yapılana göre daha erken taburcu olur, kum torbası gerektirmez, daha az kanama, morluk, şişlik gibi istenmeyen olaylar gelişir. El bileğinden anjiografi işlemi sırasında gerek duyulduğunda balonlama ve stentleme işlemi de yapılabilmektedir” diyerek sözlerini tamamladı.

  • Sahillerde sıcak hava yoğunluğu

    Sahillerde sıcak hava yoğunluğu

    Edirne’de etkili olan sıcak hava nedeniyle serinlemek isteyen vatandaşlar, Saros Körfezi sahillerinde yoğunluk oluşturuyor. Hava sıcaklığının 40 derece ölçüldüğü Edirne’de, vatandaşlar sabahın erken saatlerinde soluğu Saros Körfezi sahillerinde alıyor.

    İstanbul’a yakınlığıyla da bilinen Saros Körfezi, İstanbul başta olmak üzere birçok ilden ziyaretçi ağırlıyor. Deniz suyu sıcaklığının 27 derece ölçüldüğü Saros Körfezi’nde serinlemek isteyenler, sık sık denize girerek serin suların tadını çıkarıyor. Sahillere gelenlerden bazıları şemsiyelerin altında oturuyor, bazıları ise güneşlenmeyi tercih ediyor.

  • Engelli ve yaşlı aylığı ödemeleri erkene alındı

    Engelli ve yaşlı aylığı ödemeleri erkene alındı

    Engelli ve yaşlı aylığı ödemeleri bugün yapılacak.

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, konuyla ilgili bir açıklama yaptı.

    Göktaş, Kurban Bayramı dolayısıyla Temmuz ayına ilişkin yaşlı ve engelli aylığı ödemelerini öne çekerek bugün itibarıyla hesaplara yatıracaklarını duyurdu.

    Bakanın açıklamasına göre 1,4 milyon vatandaşa ödeme yapılacak. 1,5 milyar lirası yaşlığı aylığı, 1,2 milyar lirası ise engelli aylığı olmak üzere toplam 2,7 milyar lira ödeme yapılacak.

  • Kar değil papatyalar ile beyaza büründü

    Kar değil papatyalar ile beyaza büründü

    Geçtiğimiz yıllarda kar yağışı nedeniyle beyaza bürünen Aydın’ın dağları ve ovaları bu yıl erken gelen bahar nedeniyle kırlarda açan papatyalarla bembeyaz oldu.

    Doğal ve tarihi güzellikleri ile dikkatlerini üzerine çeken Ege Bölgesi’nin incisi Aydın, bahar mevsiminin erken gelmesiyle birçok doğa fotoğrafçısının rotasına girmeye başladı.

    Ovaları ve dağlarında açan rengarenk çiçekler kartpostallık görüntüler ortaya çıkarırken, zeytin bahçelerini kaplayan papatyalar ise gelinliği andırdı.

    Kış aylarında Aydın’ın dağları karla kaplanırken, bu kez papatyalar ile beyaza büründü.

  • Kozanda Yangın Erken Müdahale İle Söndürüldü

    Kozanda Yangın Erken Müdahale İle Söndürüldü

    Adana’nın Kozan ilçesine bağlı Bağtepe Mahallesi’nde çıkan orman yangını, yangın söndürme ekiplerinin karadan ve havadan hızlı müdahalesi sonucu büyümeden söndürüldü.

    Kozan’a bağlı Bağtepe Mahallesi Ulutaşlı mevkiinde bulunan ormanlık alanda bugün öğleden sonra yangın çıktı. Orman yangınına 2 arazöz ve bir su tankı ile müdahale edildi. Ekiplerin kısa süre içerisindeki erken müdahalesi sonucu yangın söndürülerek büyük bir tehlike atlatıldı. Çıkan orman yangınında 1 dekar alan zarar görürken ormancılar, yangını söndürmek için adeta zamanla yarışarak sonuca ulaştı.