Etiket: ERMENİ

  • ‘Ermeni Soykırımı Anma Günü’ programlarına tepki

    ‘Ermeni Soykırımı Anma Günü’ programlarına tepki

    Ermenilerin Van’da yaptığı katliamlarda hayatını kaybedenlerin anısına yapılan Zeve Şehitliğini ziyaret eden Küresünniler Tarih ve Kültür Araştırma Derneği ve Oğuz Çepni Federasyonu Doğu Anadolu Bölge Başkanlığı üyeleri, daha sonra dernekte açıklama yaptı.

    Burada kalabalık adına açıklamayı okuyan Küresünniler Tarih ve Kültür Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı Selim Kenan, bir dönem ‘Sadıkayi Milli’ unvanıyla anılan ama daha sonrasında katliamları ile tanınan Ermeni topluluğunun sözde Ermeni soykırımını anarak her yıl 24 Nisan’da anma programları gerçekleştirdiğini hatırlattı. Kenan, “Topraklarımızda yaşadıkları dönemde silahlı ve örgütlü bir şekilde halkı kin ve nefrete sürükleyerek yaptıkları katliamları unutmadık, unutmayacağız. Ayrıca Hınçak ve Taşnak gibi hain örgüt yapılanmaları yetmezmiş gibi topraklarımızda iç karışıklık çıkarmak adına diğer etnik grupları da Osmanlıya karşı kışkırtmalarını tarih kara harflerle yazmıştır” dedi.

    Ermenilerin emperyalist güçlerin desteklerini alarak bölgede bir devlet kurma hayaliyle yıllarca komşuluk ve akrabalık ilişkileri geliştirdiği insanları hiç acımadan katlettiğini aktaran Kenan, “Bu topluluk karşısında, onlar gibi katliamcı olmayan ecdadımız, tehcir kararına mecbur kalarak, bu topluluğu tarih ve gelenek anlayışımıza yakışır şekilde sürgün etmiştir. Buna rağmen hakkına razı gelmeyen bu topluluk, bugün hala 24 Nisan tarihlerinde sözde Ermeni soykırımı yalanını tüm dünyaya anlatmaya devam etmektedir. Oysa katledilen binlerce şehidimizin acısı henüz yüreğimizdeyken, elleri kanlı bu topluluk yakın tarihimizde dahi Azerbaycan’da, Hocalı’da, Karabağ’da, Gence’de birçok şehidimizin kanına girmeye devam etmiştir. Bugünlerde dahi devam eden kazı çalışmalarında Ermenilerce katledilen şehitlerimizin cenazeleri bulunmakta iken, arşivler ve tarih gerçeklerinden kaçamayacak olan bu topluluk, kendi uydurdukları yalanlara kimseyi inandıramayacaktır. Biz Küresünniler olarak, bölgemizde ve Azerbaycan’da yapılan katliamları unutmadık, unutturmayacağız. Hangi dine ve ırka mensup olursa olsun zalimce katledilen her mazlumun yanında olacağımızı buradan haykırmak istiyoruz. Bütün zalimleri ve zalimliklerini lanetliyor ve ‘Zalimler için yaşasın cehennem’ diyor, bu vesileyle geçmişten günümüze kadar şehadete yürümüş tüm şehitlerimizi minnet ve rahmetle yad ediyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Ermeniler üçüncü ülkelere mi kaçıyor?

    Ermeniler üçüncü ülkelere mi kaçıyor?

    30 yıllık işgalin ardından kendini feshettiğini duyuran Ermeni kontrolündeki sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’nin varlığı sona erdi. Azerbaycan himayesinde yaşamak istemeyen ve Ermenistan Başbakanı Paşinyan’la bazı sorunlar yaşayan bazı Ermenilerin ise 3’üncü ülkelere kaçtığı iddia ediliyor.

    Rusya ve Avrasya Uzmanı Dr. Sabir Askeroğlu, Karabağ’daki son durumu, Fransa Savunma Bakanı Sebastian Lecornu’nun açıklamalarını ve diğer iddiaları değerlendirdi.
    90’larda Karabağ’da zulme karışan bazı Ermenilerin Batum üzerinden üçüncü ülkelere kaçtığına yönelik iddiayı değerlendiren Askeroğlu, ”Karabağ’da yöneticilik yapmış, siyasi olaylarda etkin rol üstlenmiş birtakım şahsiyetler aynı zamanda Paşinyan’la da ciddi sorunlar yaşamakta. Karabağ’ın Azerbaycan’ın kontrolüne geçmesi bu kişileri karar vermeye zorladı. Ya Ermenistan’a giderek Paşinyan hükümeti tarafından ya baskılanmak ya da tutuklanmak, ya da Karabağ’da kalarak Azerbaycan yetkilileri tarafından yargılanmak. Bir kısım şahsiyetlerin Azerbaycan’a teslim oldukları biliniyor. Üçüncü bir seçenek olarak da söz konusu Karabağ Ermenilerinin üçüncü ülkelere gitmesidir. Bu nedenle, Azerbaycan kontrolündeki Karabağ’da ve Ermenistan’a kalmak istemeyen Ermenilerin farklı ülkelere gittiği düşünülebilir” ifadelerini kullandı.

    “Ermenistan, Rusya’nın etkisinden koparak güvenliğini sağlayacak yeni bir dış ortak aramakta”

    Fransa Savunma Bakanı Sebastian Lecornu, “Ermenistan’ın savunma ihtiyaçlarına ilişkin çalışma yürütüyoruz” ifadelerine ilişkin ise Askeroğlu, “Fransa Ermenistan’la her alanda daha sıkı ilişkiler geliştirmenin yollarını arıyor. 3 Ekim’de de Fransa Dışişleri Bakanı Erivan’ı ziyaret edecek. Kafkasya’da yeni bir jeopolitik süreç yaşanıyor. Ermenistan dış politikasında ciddi değişime gitme çabasında. Ermenistan, Rusya’nın etkisinden koparak güvenliğini sağlayacak yeni bir dış ortak aramakta. Bu nedenle de oluşabilecek bu boşluğu Fransa doldurmak istiyor. Fransa’nın uzun zamandan beri Ermenistan’la daha yakın ilişkisi söz konusu olduğu biliniyor. Bu ilişkilerini kullanarak Ermenistan’da etkili olmaya çalışıyor. Ermenistan üzerinden de Kafkasya’da belirleyici ülkelerden biri olmanın yollarını arıyor. Ermenistan da Fransa gibi batılı ve etkili bir ülkenin kendisine destek vermesini istiyor. Bu bağlamda iki ülkenin çıkarları örtüşüyor” açıklamasında bulundu.
    Askeroğlu, Karabağ’ın bundan sonraki süreçte Azerbaycan’ın kontrolü ve inisiyatifi çerçevesinde gelişeceğinin altını çizerek, “Büyük ihtimalle bölgedeki Ermenilerin büyük bölümü Azerbaycan egemenliği altında yaşamak istemeyerek oraları terk edecek. Karabağ defteri kapanmak üzere. Bir de Rus barış gücü faktörü söz konusu. Rusya’nın barış gücü üzerinden bölgede yapabileceği pek fazla şey yok. Bu nedenle de kendisinden uzaklaşan Ermenistan’a karşı Azerbaycan’la ilişkilerini iyi tutmak için Bakü’yle uzlaşacaktır” diye konuştu.

    “Zengezur Koridoru’nun açılması Ermenistan’ın da çıkarına olursa İran bunu engelleyemez”

    İran’ın Zengezur Koridoru projesine engel olmaya çalıştığını söyleyen Askeroğlu şöyle devam etti:
    “Zengezur Koridoru’nun açılması jeopolitik çıkarlarına ters düşeceğini düşünüyor ve bölgede Türkiye’nin etkisinin daha da artacağından endişeleniyor. Fakat Ermenistan’ın eğer böyle bir karar alması durumunda İran’ın yapacağı pek fazla bir şey olmayacaktır. Zengezur Koridoru’nun açılması Ermenistan’ın da çıkarına olursa ve bu koridor ona ekonomik fırsatlar sunarsa İran bunu engelleyemez. Eğer böyle bir girişimde bulunursa hem Ermenistan’ın hem de Azerbaycan ve Türkiye’nin tepkilerine neden olur.”

  • Dışişleri’nden Ermeni provokasyonuna tepki

    Dışişleri’nden Ermeni provokasyonuna tepki

    ABD’nin Los Angeles kentinde Yunus Emre Enstitüsü’nün düzeneldiği etkinlikte Washington Büyükelçisi Murat Mercan’a yönelik saldırı girişimi oldu.

    Ermeni grupların gerçekleştirdiği provokasyona Türkiye’den tepki geldi.

    Dışişleri Bakanlığı’nca yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

    “Güney Kaliforniya Üniversitesinde Annaberg Gazetecilik Okulu ve Yunus Emre Enstitüsü eş evsahipliğinde 29 Eylül 2023 tarihinde düzenlenen Türkiye’nin Kamu Diplomasisi konulu konferansa katılan yetkililerimiz radikal Ermeni gruplar tarafından hedef alınmış, sözlü ve fiziki tacize uğramıştır.

    ABD Diplomatik Güvenlik Birimi ve Los Angeles Polis Birimi (LAPD), gerekli güvenlik önlemlerini alarak Üniversite kampüsünde gerçekleşen olayların büyümesini engellemiştir.

    Ülkemizi ve Azerbaycan’ı, son dönemde ise Ermenistan Hükümetini ve bölgedeki barış sürecini de hedef alan radikal diaspora gruplarının nefret dilinin şiddet eylemlerine dönüşmesi endişe vericidir. Heyetimize fiziki saldırıda bulunanlar hakkında gerekli hukuki süreç tarafımızdan başlatılacaktır.

    Tarihi olayların dar ve yerel siyasi saiklerle çarpıtılması ve aşırılık yanlısı grupları memnun etmek için yapılan açıklamaların, radikalleşmeyi, nefret söylemini ve şiddeti teşvik ettiği bu olayla bir kez daha açıkça ortaya çıkmıştır.”

    AK PARTİ’DEN KINAMA

    Konuyla ilgili AK Parti’den de bir açıklama var. Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Provokatör Ermeni grupların saldırgan girişimini şiddetle kınıyoruz.” dedi.

    Çelik X hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

    “Saldırgan yalan şebekesi hakikatlerin duyulmasını engelleyemez.
    Yaşanan hadise, fikir ve ifade özgürlüğüne karşı çirkin bir müdahale girişimi olduğu gibi bu grupların saldırganlık dışında kendilerini ifade edecek bir yetenekleri olmadığını da göstermektedir. Her türlü provokasyona karşılık Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü savunmayı, Kafkaslarda barış ve istikrara bağlı kalmayı sürdüreceğiz.”

    İSVEÇ’TE PROVOKASYON

    Ömer Çelik, İsveç’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan provokasyona da tepki gösterdi. X hesabından bir paylaşım yapan Çelik, “Cumhurbaşkanımızı hedef alan saldırılar Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine yapılmıştır.” dedi.

    “Stokholm Büyükelçiliğimizin yakınında Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan çirkin saldırıyı lanetliyoruz.” ifadelerini kullanan Çelik, saldırıdan İsveç makamlarının sorumlu olduğunu belirtti.

    Çelik nefret suçlarının ve terör propagandalarının demokratik değerleri tehdit etmesine müsaade edilemeyeceğini kaydederek şöyle devam etti:

    “İsveç makamları nefret suçlarını ve terör propagandalarını durdurmalıdır. Cumhurbaşkanımızı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerini hedef alan tüm saldırılarla kararlı şekilde mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu saldırıları gerçekleştirenler kadar, bu saldırıları himaye edenler de aynı çirkinliğin parçasıdır. Bu zihniyetle mücadele etmek demokratik değerleri korumak için zorunludur.”

    İsveç’te Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde polis korumasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın maketi yakılarak provokasyon düzenlenmişti.

    İsveç’te NATO’ya üyelik süreci devam ederken daha önce de birçok yerde Türkiye, Türk bayrağı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kur’an-ı Kerim’i hedef alan provokasyonlar yapılmıştı.

  • Sözde Ermeni yönetim kendini feshetti

    Sözde Ermeni yönetim kendini feshetti

    İşgal rejiminin sözde yöneticisi Samvel Şahramanyan, bölgedeki mevcut zorlu siyasi ve askeri duruma bağlı olarak bir kararname imzaladığını bildirdi.

    Kararnamede, “1 Ocak 2024 tarihine kadar kendi bakanlıklarına bağlı tüm devlet kurum ve kuruluşları feshedilir ve Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’nin (Artsakh) varlığı sona erer.” ifadesi yer aldı.

    Kararnamede, bölgedeki Ermenilerin Azerbaycan Cumhuriyeti’nin sunduğu yeniden entegrasyon koşullarına uygun olarak Karabağ’da kalma veya ayrılma konusunda bağımsız ve bireysel karar vereceği kaydedildi.

    Ermeniler, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla, uluslararası hukuk ve tüm anlaşmalara göre Azerbaycan’ın sayılan Karabağ’ı katliamlar yaparak işgal etti.

    10 Aralık 1991’de Azerbaycanlıların boykot ettiği ve yalnız Ermenilerin katıldığı referandum sonucu gerekçe gösterilerek, 6 Ocak 1992’de de sözde bağımsızlık ilan edildi.

    Ermenistan dahil hiçbir ülke veya uluslararası kuruluş, Karabağ’daki sözde yönetimi tanımadı.

    Azerbaycan’ın 2020’de başlattığı ve 44 gün süren Vatan Savaşı sonunda Ermenistan yenilgisini onayladı.

    Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan arasında 10 Kasım 2020’de imzalanan üçlü bildiriye göre Ermenistan silahlı güçlerini Karabağ’dan çekmeyi kabul etti.

    Geçen 3 yılda bölgedeki silahlı gruplar anlaşmaya uymayınca Azerbaycan, bölgenin silahsızlandırılması ve sözde yönetimin kendini feshetmesi için 19 Eylül 2023’te lokal antiterör operasyonu düzenledi.

    24 saat süren operasyon sonucu Ermeniler silah bırakmak zorunda kaldı.

    Bakü yönetimi, entegrasyon sürecinin başarıyla yürütülebilmesi için sözde yönetimin kendini feshetmesini istiyordu.

  • Ermeniler evlerini ateşe veriyor

    Ermeniler evlerini ateşe veriyor

    Azerbaycan’ın Karabağ’da yasadışı Ermeni silahlı gruplarına yönelik gerçekleştirdiği terörle mücadele operasyonunun ardından Ağdere’de yaşayan Ermeniler evlerini yakarak bölgeden ayrılıyor. Azerbaycan Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, yerel saatle 19.35 sıralarında Ağdere ilinde Ermeni sakinleri tarafından evlerin toplu olarak yakılmasının Azerbaycan Ordusunun teknik gözetim araçları tarafından kaydedildiği belirtildi. Bakanlık, İHA’larla çekilen görüntüleri paylaştı.

     

  • Karabağ’daki Ermenilere “gıda ve insani destek”

    Karabağ’daki Ermenilere “gıda ve insani destek”

    Azerbaycan’ın Yevlah kentinde Azerbaycan temsilcileri ile Karabağ’daki Ermeni nüfusun temsilcileri arasında yaklaşık 1,5 saat süren toplantının ardından Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, yapıcı ve olumlu bir ortamda geçtiği belirtilen görüşmede, Azerbaycan Anayasası ve kanunları doğrultusunda Karabağ’ın Ermeni nüfusunun yeniden entegrasyonu ve bölgenin altyapısının yeniden tesis edilmesi ile faaliyetlerinin düzenlenmesi konularının ele alındığı kaydedildi. Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni halkla temaslardan sorumlu Ramin Memmedov’un Ermeni nüfusun temsilcilerine Azerbaycan’ın yeniden entegrasyon planlarını sunduğu görüşmede ayrıca, Azerbaycan Savunma Bakanlığı’nın antiterör önlemlerinin durdurulmasına ilişkin 20 Eylül tarihli açıklamasında belirtilen hususların kısa zamanda hayata geçirilmesinin önemi vurgulandı.

    “Karabağ’da gıda ve yakıt ihtiyacı var”

    Karabağ’daki Ermeni sakinlerinin temsilcilerinin toplantıda yakıt ve gıda ürünlerine duyulan ihtiyaç üzerinde durdukları aktarılırken, Ermenilerin bu ihtiyaçlarının Azerbaycan tarafından karşılanacağı belirtildi. Özellikle anaokulu ve okulların ısıtma sistemleri, tıbbi yardım ve yangınla mücadele hizmetlerine yönelik ihtiyaçlar karşılanarak, kısa sürede akaryakıt ve insani destek sağlanmasının planlandığı aktarıldı. Öte yandan, bir sonraki toplantının yakın zamanda yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı kaydedildi.

    Azerbaycan’ın Yevlah kentinde bugün gerçekleştirilen ve Rus-Türk Ortak Gözlem Merkezi’nin Rusya tarafı Başkanı Tuğamiral Oleg Semyonov’un da katıldığı görüşmeye Azerbaycan’ı temsilen Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni halkla temaslardan sorumlu Ramin Memmedov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın Karabağ Özel Temsilci Yardımcısı Beşir Hacıyev ve özel temsilcilikten İlkin Sultanov katılırken, Ermeni nüfusunu temsilen ise Sergey Martirosyan ve David Melkumyan katılmıştı.