Sözlıpınar köyü arazisinde yakılan anız rüzgarın da etkisiyle büyüyerek kontrolden çıktı. Bunun üzerine yangın itfaiyeye haber verildi. 30 dekar alanı etkileyen anız yangını yerleşim yerine sirayet etmeden söndürülerek soğutma çalışması yapıldı.
Köy sakinlerine anız yakmamaları hususunda uyarıda bulunuldu.
Etiket: erzincan
-
Anız yangını itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü
-
Deprem olması muhtemel iller
Türkiye’de 7 büyüklüğünde deprem olması muhtemel yerler belli oldu. Jeoloji Mühendisleri Odası altından doğrudan fay hattı geçen 24 ili incelemeye aldı. Jeoloji Mühendisleri Odası’nın incelemesi Hatay, Konya, Bingöl, Kahramanmaraş, Osmaniye, Manisa, Burdur, Balıkesir, Aydın, Erzurum, Tokat, Kocaeli, Kayseri, Muğla, Denizli, Eskişehir, Erzincan ve Hakkari gibi şehirleri kapsıyor.
Bunun yanı sıra, Kütahya, Aksaray ve Sakarya’da da fay hattı üzerine kurulu kentlerin raporları tamamlanarak Bursa, İzmir ve Bolu için de deprem riski araştırmaları başladı.
Türkiye’nin pek çok şehri aktif fay hatları üzerinde ve etrafında yer alırken deprem riski yüksek iller arasında Marmara Bölgesi, İstanbul ve İzmir ilk sırada yer alıyor. Özellikle de İstanbul’da deprem teyakkuzu ilan edilirken yine Adıyaman, Balıkesir, Manisa, Aydın, Denizli ve Tekirdağ’da deprem riski yüksek olan iller arasında yer alıyor.
-
Gıda denetim seferberliği devam ediyor
Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Gıda yem ve Şube Müdürlüğü personellerince toplu gıda üretim yapan işletmeler titizlikle denetlendi. ‘Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık’ sloganıyla işletme sahiplerine gerekli uyarılar yapılarak, personellerce gıda sektöründe uyulması gereken kurallar hatırlatıldı. Şimdiye kadar gerçekleştirilen denetimlerde herhangi bir olumsuzlukla karşılaşılmadığı, denetimlerin aralıksız olarak devam edeceği belirtildi.
-
Kılıçdaroğlu’nun konvoyunda zincirleme trafik kazası
Kaza, Erzincan-Erzurum Karayolu Tunceli yol ayrımında meydana geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önce hava yoluyla Erzincan’a geldi. Burada yapılan karşılamanın ardından programın yapılacağı Erzincan’ın Tercan ilçesine hareket eden konvoyda zincirleme trafik kazası meydana geldi.
Gazetecilerin, Çevik Kuvvet ekiplerinin ve vatandaşların karıştığı 7 araçlı zincirleme trafik kazasında 4 kişi yaralandı. Yaralılardan bazıları ambulansla Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.
Gazetecilerin de hafif sıyrıklarla atlattığı zincirleme trafik kazası sonrası araç trafiği tek şeritten ilerledi. Yaralıların hayati tehlikesinin
-
Geleneksel yöntemlerle pekmez
Kendine has kokusu ve özelliği ile dikkat çeken Kemaliye dut pekmezi, yüzyıllardır süren geleneksel yöntemlerle hazırlanıyor. Erzincan’ın Kemaliye ilçesi ve köylerinde duttan pekmez yapımı başladı. Odun ateşi ile büyük kazanlarda doğal kaynak suyu ile kaynatılan dut, kaynama ısısına gelince şırası alınır.
Güneş gören damlarda tepsilere koyulur ve olgunlaşması beklenir. Bu süre bir hafta kadar sürer. Kemaliye pekmezinin farkı kurutulmuş beyaz duttan yapılması ve az kaynatılıp besin değerini yitirmeden güneşte olgunlaşmasıdır.
Uzun uğraşlar ile hiçbir katkı maddesi kullanılmadan hazırlanan pekmezin el becerisi gerektirdiğini anlatan Zeynep Yalçıner, “Uzun uğraş ve zahmetler sonucu el işçiliği ile tamamen doğal yollardan hiçbir katkı maddesi kullanılmadan üretilen pekmezlerimiz kış mevsiminde her derde deva olarak kullanılır.
Dutlar kazanda kaynatılır, şırası elde edilir. Kaynatma işlemi uzun süre uygulanır. Kaynatma işlemi açık yayvan kaplarda yapılır ve düşük ısıda koyulaşıncaya kadar kaynatılır. Kaynatma kazanında şıra kaynamaya başlayınca oluşan köpükler kepçe ile alınır. Kaynama ilerledikçe şıranın üstü sarı köpük bağlar, şıra içten içe kızarır, göz göz olarak kaynar ve pekmez kokusunu yayar” diye konuştu.
Pekmezin faydaları
Pekmez, yüksek şeker içeriği nedeniyle iyi bir karbonhidrat ve enerji kaynağıdır. Ayrıca mineralleri yoğun olarak içermektedir. Pekmez özellikle günlük kalsiyum, demir, potasyum ve magnezyum gereksiniminin büyük bir kısmını karşılamaktadır.Mineral miktarının fazla ve emilim oranlarının yüksek olması nedeniyle hamile ve emziklilerin, veremli hastaların, iyileşme dönemindeki kişilerin beslenmesinde yer alması önerilmektedir. Pekmezin çok iyi kaynak olduğu besin öğelerinden biri de kromdur. Dokuların krom içeriği hamilelikte, malnütrisyonda ve yaşla büyük ölçüde azalmaktadır.
Krom, glikoz toleransa faktörünün yapısında bulunur ve insülin kullanımı ile glikoz metabolizmasını etkiler. Rafinasyon işlemi sonucunda gıdalardaki krom miktarının büyük ölçüde azaldığı göz önüne alınırsa pekmezdeki kromun önemi daha da belirginleşmektedir. Araştırmalar pekmezin thiamin, riboflavin ve demir açısından baldan daha zengin olduğunu da ortaya koymaktadır.
-
Tarladan değirmene yolculuk
Erzincan’da hasadı yapılan buğday, Karasu Nehrinde yıkanarak değirmenlerde öğütülmek için çeşitli aşamalardan geçiriliyor. Geçimlerini çiftçilikle sağlayan vatandaşlar, kışlık ihtiyaçları olan un ve bulgur hazırlıklarına başladı. Hasadı yapılan buğdayları önce akarsularda yıkayarak güneşte kurutan çiftçiler, daha sonra mahsulleri elekten geçirerek, yemeklik ve ekmek pişirimi için hazır hale getiriyorlar. Çeşitli aşamalarda geçirilen buğday, son olarak değirmenlerde öğütülerek una dönüştürülüyor
Hasadı yapılan buğday elek yardımıyla temizlediklerini ifade eden çiftçilerden Murat Çakmak, “Rüzgarın yardımıyla buğday arasındaki otlar daha güzel ayıklanıyor. Buğdayımızın belli bir miktarını tohumluk olarak ayırıyoruz. Geri kalan kısmını da değirmene götürüp ihtiyaçlarımızı karşılamak için una dönüştürüyoruz. Kış için hazırlık yapıyoruz. İhtiyaç durumunda da 10-20 teneke kaynatıp bulgur yapıyoruz. Unu da tandır ekmeği yapmak için hazırda bulunduruyoruz” dedi.
Buğdayın önce yıkamaya alındığını ve sonrasında ise kurutup değirmene götürüldüğünü anlatan Çakmak, “Değirmende, buğdayın içerisindeki taşları ayırıyorlar. Unun yanı sıra bulgur da yapıyoruz. Buğday 2-3 günlük bir aşamadan geçiyor. Kışa hazırlık için bu çalışmaları yapıyoruz. Bu bizim bir geleneğimiz. Her sene devam ettiriyoruz. 6 nüfuslu bir aileyiz, onun için bize 30 teneke buğday yetiyor. Dışarıdan gelen misafirlerimiz olduğu zaman 50 teneke un da bize yetmiyor. Tandır ekmeği daha güzel ve maliyeti de daha düşük. Bunları göz önünde bulundurduğumuz zaman un tüketmek daha mantıklı geliyor” diye konuştu.
-
İkinci el araçlarda dolandırıcılık uyarısı
Erzincan Emniyet Müdürlüğü tarafından son dönemde Erzincan sınırları içerisinde araç alışverişinde yaşanan “dolandırıcılık” konularıyla alakalı olarak Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Dolandırıcılık Büro Amirliğince, Erzincan’da bulunan noter ve çalışanlarıyla görüşülerek konu hakkında yüz yüze bilgi verildi. Noter binalarının dikkat çeken yerlerine dolandırıcılık konularıyla alakalı afişler asılırken kent meydanında ve noterlerde vatandaşlara bilgi maksatlı el broşürleri dağıtıldı.
Buldukları yeni yöntemlerle her geçen gün çok sayıda kişinin dolandırıcıların tuzağına düştüğünü belirten Erzincan polisi, vatandaşları bu konuda dikkatli olmaya çağırdı.Güvenilir yerlerden mutlaka araç alım ve satımının yapılması gerektiğini ifade eden ekipler, kilometre düşürme dolandırıcılığına karşı da kurumsal ekspertizlerden araç kontrollerin yapılmasının önemli olduğunu söyledi.
-
Masabaşı pozisyon iskelet hastalığını tetikler
Uzun süre masabaşında pozisyon değiştirilmeden çalışmanın başta omurga sorunları olmak üzere birçok kas-iskelet hastalığını tetiklediğini belirten uzmanlar, “Bu kişilerde boyun, sırt ve bel ağrıları, boyunda veya belde düzleşme, boyun ve bel fıtığı, dirsekte ulnar sinir tuzaklanması, el bilekte karpal tünel sendromu gelişebilir” dedi.
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü uzman hekimleri, masa başı çalışanları bekleyen omurga sorunlarına karşı dikkat çekti. Uzmanlar, “Uzun süre masa başında pozisyon değiştirilmeden çalışmak başta omurga sorunları olmak üzere birçok kas-iskelet hastalığını tetiklemektedir. Bu kişilerde boyun, sırt ve bel ağrıları, boyunda düzleşme, belde düzleşme, boyun ve bel fıtığı, dirsekte ulnar sinir tuzaklanması, el bilekte karpal tünel sendromu gelişebilir.
Ofis ergonomisinin uygunsuzluğu ve gerekli dinlenme aralıklarının verilmemesi sonucu daha çok aşırı kullanıma bağlı olarak, çalışma pozisyonu kaynaklı kas, iskelet sorunları görülmektedir. Bu sorunları gidermekteki en önemli adım doğru ofis ergonomisinin sağlanmasıdır. Aksi takdirde bu hastalıklar tedavi edilse de tekrarlayacaktır. Kişiler çalışma ofisini kendi fiziksel özelliklerine göre düzenlemeli, belli aralıklarla molalar vermeli, basit egzersizler yapmalıdır” diye konuştu.
“İşyeri ergonomisine dikkat edilmeli”
Öncelikle işyeri ergonomisini kişinin fiziksel özelliklerine göre düzenlemek gerektiğini ifade eden Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü Dr. Öğr. Üyesi İlknur Can, “Ayakta dururken koltuğun oturma yerinin en yüksek noktası diz kapağı seviyesinin altında olmalıdır. Muhakkak otururken sırtın doğal kavsini destekleyecek şekilde sırt desteği kullanılmalıdır.Koltuğun masaya yanaşmasını engellemeyecek şekilde, dirsekleri baskıyı azaltmak için yumuşak bir malzemeden kolçak olmalıdır. Koltukta otururken kalça, diz ve ayak-bilek 90 derece pozisyonda olmalıdır. Çalışma pozisyonuna her 10 dakikada bir 30 saniye ara vermek gerekir. 2 saatte bir de 15 dakika ara vermek gerekir. Çalışma masasının yüksekliği dirsek hizasında olmalıdır. Eğer masa ayarlanamıyorsa koltuk yüksekliği artırılarak ayak desteği kullanılabilir.
Klavye önkol ile aynı düzeyde bulunmalıdır. Dirsek ve el-bilek altına koruyucu pedler kullanılabilir. Monitör gözlerden en az 65 cm uzaklıkta bulunmalı, ekran gözün yatay görme hizasından 15-50 derece açıları arasında bulunmalıdır. Ofis çalışanlarında çalışma ortamında doktorunuzun size önereceği postür egzersizleri, germe egzersizleri ve gevşeme egzersizleri yapılabilir” dedi.
“Kulaktan dolma bilgilerle hareket etmeyin”
Kulaktan dolma bilgilerle hareket edilmemesi gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Can, “Bu problemlerle karşılaşan kimseler kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek yerine muhakkak bir fizik tedavi hekimine başvurmalıdır. Çevrelerinden duydukları, internetten gördükleri eksik bilgilerle hareket etmek kendilerine faydadan çok zarar verebilir.Son olarak masa başı çalışan kişilere tavsiyelerimiz; uyku hijyenine dikkat ederek yeterli ve kaliteli bir uyku almaları, işlenmiş gıdalardan, fazla kafeinden ve sigaradan uzak durarak sağlıklı bir beslenme düzeni oluşturmalarıdır. Bunların yanı sıra ofisteki çalışma şartlarını uygun şekilde yeniden düzenlemeleri, mola ve egzersizleri hayatlarından eksik etmemelerini önermekteyiz” şeklinde konuştu.
-
Cep telefonları kas sıkıntılarına davetiye çıkarıyor
Uzmanlar, telefonların her an elimizde olmasının ellerin kullanım kapasiteni zorladığını söyledi.
Genç yaşta birçok el hastalığının arttığına dikkat çeken uzmanlar, hayatımızı kolaylaştıran dijital teknolojilerin aslında aşırı ve şuursuz kullanımının ellerde sinir sıkışmaları ve takılmalara sebebiyet verebildiğine dikkat çekti.Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, parmaklarda uyuşma ve bazen ani kilitlenmeler ile kendini gösteren belirtilerle son dönemde sıklıkla karşılaştıklarına dikkat çekti. Şikâyet konusu belirtiler ile yapılan muayene sonuçlarında tetik parmak ve karpal tünel sendromunun başı çektiğini söyleyen Prof. Dr. Özcan, “Aşırı telefon düçârlığı ile farkına varmadan el, parmaklar ve ön kol bölgesindeki sinirleri ve tendonları yoruyor ve zaman içerisinde yıpranmasına sebebiyet verebiliyor.
Tetik parmak, parmağın ve parmağa bağlı tendonun aşırı kullanılmasına bağlı yıpranmada gün yüzüne çıkar. Karpal tünel sendromu ise, el bileğinin ortasında bulunan ve ilk üç parmağa dağılan median sinirin bası altında kalması sonucu gelişir” dedi.
Gün içerisinde parmaklarda açma-kapama zorluğu yaşanması, takılma şeklinde tutukluk, uyuşukluk ve karıncalanma, hatta uykudan uyandıracak şekilde ağrılarla hastaların başvurduğunu belirten Prof. Dr. Özcan, “Bu rahatsızlıklar için erken tanıya bağlı uygun fizik tedavi ile bazen herhangi bir cerrahi operasyona gerek kalmadan gerekli tedavi planı düzenlenebilir. Ancak kişinin yaşam kalitesini bozan şiddetli ağrılar ile ellerin kullanımının güçleşmiş durumda olması cerrahi tedavi alternatifini gerektirir. El ve mikro cerrahinin incelikleri ile gerçekleşecek bir operasyon ile elde edilecek sonuçlar genellikle iyidir” diye konuştu.
-
CHP Erzincan milletvekili Sarıgül
CHP Grup toplantısı sonrasında Erzincan milletvekili Mustafa Sarıgül TBMM kulisinde yumruklu saldırıya uğradı. Daha sonra edinilen bilgilere göre Sarıgül’e saldıran kişi 22. Dönem Şanlıurfa milletvekili Turan Tüysüz olduğu öğrenildi.
Tüysüz saldırıyı neden yaptığını’ sorusuna, ‘Alacak verecek meselesi’ şeklinde cevap verdi.
Daha sonra CHP Erzincan milletvekili Mustafa Sarıgül basın toplantısı düzenledi. Sarıgül, grup toplantısından çıktıktan sonra geçmiş dönem milletvekillerinden birinin yanına yaklaştığını söyleyerek, “Bilmediğim konularda sorular sordu. Tanımıyorum, yeri değil dedim. Kendisi de konuşmaya devam etti. Hak aramanın mücadelesi vermenin yeri zamanı olması lazım. Bu olayın tecelli etmesi beni üzdü. Umarım ki Parlamento çatısı altında olmaz” dedi.Tüysüz’ü yıllar önceden tanıdığını belirten Sarıgül, “Bir şey varsa randevu alırsın gelir konuşuruz. Son derece üzüldüm. İçeriğini bilmiyorum. Milletvekili olduğunu sonradan öğrendim. Konuşma şekli hoş değildi. Parlamento’nun saygı, sevgi ve hoşgörüye dayalı olması lazım. İnsanların nerede ne zaman yapacağını bilmesi lazım” şeklinde konuştu.
Şikayetçi olup olmayacağına dair soruya Sarıgül, olmayacağını belirtti.