Etiket: Erzurum

  • Başkan Oral’dan 10 Kasım Mesajı

    Başkan Oral’dan 10 Kasım Mesajı

    Mesajında, aramızdan ayrılışının 85’inci yılında Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü sevgi, saygı, özlemle ve rahmetle andıklarını belirten ETB Başkanı Oral; “Türkiye Cumhuriyeti’ni daha yükseklere taşımak, devletimizi Cumhuriyetimizin 100.’üncü yılında, dünyanın 10 güçlü ülkesinden birisi yapmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Onun çizdiği hedefler, mücadelesi ve halkına olan güveni her daim bize rehber olacaktır” dedi.

    Erzurum Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Oral, yayımladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, kendisini milletine adamış, bağımsızlık ve özgürlük yolunda karşısına çıkan tüm güçlüklere direnmiş, milletimizin her alanda yücelmesi için yılmadan çaba göstermiş bir liderdir. Atatürk, savaş meydanlarında askeri dehasıyla olduğu kadar, ekonomik gelişme yönünde ortaya koyduğu vizyon ile de Türkiye’nin ufkunu açmıştır. 10 Kasım tarihi, Türk milleti için Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anma günü olduğu kadar, aynı zamanda sahip olduklarımızın değerini bilme ve onun ideallerini gerçekleştirme konusundaki kararlılığına saygı gösterme günüdür. Bir milletin kaderinin nasıl değişebileceğini dünya tarihine yazdıran Atatürk’ün “Bu ulusa ve ülkeye hizmet görevi bitmeyecektir.” sözünü daima ilke edindik. İş dünyası olarak, ekonomimizi büyütme konusundaki kararlılığımızı bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Biz de bizden sonraki nesiller de, ülkemizi daha da ileriye taşımak için durmaksızın çalışacağız. Bu duygu ve düşüncelerle aramızdan ayrılışının 85’inci yıl dönümünde Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm Şehit ve Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, aziz hatırları önünde saygıyla eğiliyoruz.”

  • İşte Erzurum’un maden karnesi

    İşte Erzurum’un maden karnesi

    “Önemli metalik madenler var”

    Erzurum’un, Pontid ve Anatolid tektonik bölgeleri arasında, Doğu Anadolu Yığışım Karmaşığı içerisinde, Balkanlardan Türkiye’nin doğusuna ve buradan da İran’a uzanan önemli bir metalojenik kuşak içerisinde yer aldığı ifade edilen çalışmada “Bölgede izlenen volkanik ve plütonik kayaçlar baz metal ve epitermal yataklar açısından önem arz etmektedir. Genel Müdürlüğümüzün Erzurum ili ve yakın çevresinde yaptığı çalışmalar sonucunda önemli metalik maden ve endüstriyel hammadde yatak ve zuhurları ortaya çıkarılmıştır. Metalik madenler bakımından ildeki en önemli metalik madenler bakır, molibden, krom ve civa cevherleşmeleridir. İldeki önemli bakır-molibden cevherleşmesi İspir ilçesinde % 0.31 Cu ve % 0.022 Mo tenöre ve 73.600.000 ton muhtemel rezerve sahip Ulutaş (Vank) Cu-Mo cevherleşmedir. Narman ilçesinde bulunan civa yatağı geçmiş yıllarda bir süre işletilmiştir. Aşkale ilçesi ile Palandöken silsilesi krom bakımından önemli potansiyele sahiptir. Buradaki toplam krom rezervi yaklaşık 300.000 tonun üzerindedir. Bu rezervin 200-250 bin tonu işletilmiştir.” denildi.

    Pasinler perlit bakımdan zengin

    Endüstriyel hammaddeler bakımından Erzurum’un özellikle jips, perlit, tuğla-kiremit ve mermer açısından önem arz ettiği söylenen çalışmada şu ifadelere yer verildi, “Ilıca, Aşkale ve Pasinler ilçeleri tuğla-kiremit ve perlit bakımından önemli potansiyellere sahiptir. Bu ilçelerde iyi kalitede toplam 15 milyon ton jeolojik tuğla-kiremit rezervi bulunmaktadır. Pasinler ilçesi ise özellikle perlit bakımında zengin rezerve sahiptir. İlçede genleşme oranı 4.5 ile 12 arasında değişen yaklaşık 117 milyon ton görünür+muhtemel perlit rezervi bulunmaktadır. Jips yatakları il genelinde genellikle Oltu, Aşkale, Narman ve Tortum ilçelerinde yoğunlaşmıştır. Buralardaki toplam rezerv 20 milyon ton civarındadır. İspir ilçesinde mermer olarak değerlendirilebilecek potansiyele sahip volkanik ve magmatik kayaçların varlığı bilinmektedir. Karayazı ilçesinde de Şakirköy sahasında kaplama ve döşeme taşı olarak kullanılabilecek nitelikte 4.531.800 ton görünür mermer rezervi bulunmaktadır. Bunların dışında Oltu ilçesindeki üst Kretase yaşlı birimlerde siyah renkli, parlak, organik kökenli ve süs eşyası olarak kullanılan, adını da Oltu ilçesinden alan oltutaşı ilin bir diğer doğal zenginlik kaynağı olarak göze çarpmaktadır. Oltutaşı ile ilgili ilçede gelişmiş bir sektör bulunmaktadır.”

    “Bölge altın ve bakır açısından önemli”

    MTA Genel Müdürlüğü tarafından geçmiş yıllarda Oltu-Olur, Pasinler-Tekman ve Tortum- Narman yörelerinde gerçekleştirilen genel jeokimyasal prospeksiyon çalışmaları sonucunda birinci derecede önemli baz metal anomalileri tespit edildiği hatırlatılarak, “Bu anomali sahalarının baz ve değerli metaller açısından değerlendirilmesi amacıyla Erzurum-Van-Ağrı-Kars bölgesinde 2004-2008 yıllarında Oltu-Narman-İspir-Tortum yörelerinde genel ve tahkik jeokimyasal etütler, detay maden jeolojisi haritası ile sondajlı ve yarmalı arama çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalar sonucunda bakır ve altın açısından önemli olan İnanmış, Ayyıldız, Dutlu ve Mahmutçavuş sahalarının ruhsatları Genel Müdürlüğümüze kazandırılmıştır. Bu sahalarda yapılan sondajlı ve yarmalı arama çalışmalarında bakır ve altın açısından önemli zonlar ve değerler elde edilmiştir.” diye konuşuldu.

    Erzurum’da jeotermal kaynaklar değerlendirilmeli

    Erzurum’da çok sayıda jeotermal alan da bulunduğu hatırlatılan çalışmada, “Uzunahmet, Pasinler, Pasinler-Asboğa, Köprüköy, Ilıca, Horasan-Çermik bunlardan bazılarıdır. Pasinler sahasından elde edilen akışkan otel, hamam ve kaplıca tesislerinde kullanılmaktadır. Köprüköy jeotermal alanında 2 adet kaynak bulunmaktadır. Bunlar, Kızılçermik ve Deliçermik kaynaklarıdır. Kızılçermik alanında 4 adet kaynak bulunmaktadır. Ilıca jeotermal alanında Kaplıca kaynağı 39C sıcaklığa ve 4 l/s debiye, İstasyon kaynağı, 33C sıcaklığa ve 1 lt/sn debiye, Kazutlar kaynağı ise 27C sıcaklığa ve 1 lt/sn debiye sahiptir. Sulardan kaplıca amaçlı yararlanılmaktadır. Horasan-Çermik jeotermal alanında Çermik kaynağı 45C sıcaklığa ve 3-5 lt/sn toplam debiye sahiptir. Su ilkel tesislerde kaplıca amaçlı kullanılmaktadır.” diye açıklama yapıldı.

  • Genç Akademisyenler Birliği’nden “Aziziye” çağrısı

    Genç Akademisyenler Birliği’nden “Aziziye” çağrısı

    Erzurum’un Ruslara karşı verdiği mücadelelere değinen Karcıoğlu, 9 Kasım’ın 12 Mart’a giden yolda önemli bir kavşak noktası olduğunu ifade ederek, “Yakın tarihimizde Erzurum, Ruslar tarafından 3 kez işgal edilmiştir. Birincisi 8 Temmuz 1829 tarihinde başlayan ve 14 Eylül 1829’de Edirne Anlaşması ile Rusların çekilmek zorunda kaldığı işgaldir. İkincisi 93 Harbi olarak da bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda 9 Kasım 1877 günü Erzurum halkının ismini tarihe altın harflerle yazılmasına vesile olan işgaldir. Üçüncüsü ise 16 Şubat 1916 tarihinde Rusların da desteğiyle Ermeni çetelerinin Erzurum’da Müslüman halka katliam uyguladığı, toplu kıyımların yapıldığı, şehrin yakılıp yıkıldığı işgaldir. Bu işgal de Kâzım Karabekir Paşa komutasındaki Türk birliklerinin 12 Mart 1918’de Erzurum’u Ermeniler’den kurtarmasıyla son bulmuştur. Dolayısı ile Erzurum’un kalıcı olarak işgallerden kurtulduğu 12 Mart’a giden yolda Aziziye Destanı, önemli bir dönüm noktasıdır. Gerek Osmanlı ordusunun ve gerekse şehir ahalisinin Erzurum’da Ruslara karşı verdiği mücadele Osmanlı devletinin selameti, ileriki yıllarda Anadolu’nun Türkler için yeniden vatan kılınması ve dünya tarihinin akışı açısından önemli bir tarihtir. Yani, Aziziye Destanı, sadece bir şehrin kurtulması değildir. Erzurum’a “Doğu’nun Çanakkale’si” denilmesine de sebep olmuştur.” dedi.

    Aziziye Destanı’nın, Dadaşların şanı ve şerefi olduğunu anlatan Karcıoğlu, “ Yazmaya kalksak yüzlerce ciltten ve binlerce sayfadan oluşacak kahramanlık destanının adıdır. Tüm bu vesileler ile 9 Kasım Aziziye Destanının önemini ülkenin gündemine sokmak için gerekli faaliyetleri yapmamız gerekmektedir. Bunun için Genç Akademisyenler Birliği olarak tüm çalışmaları yapmaya ve desteklemeye hazırız.” dedi.

  • Erzurum’da bir ilk yaşandı

    Erzurum’da bir ilk yaşandı

    Yapılan programa Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ve davetliler katıldı.

    Vali Çiftçi: “Erzurum’da ilk defa düzenlenen “Aşere-i Takrîb’ kursuna katılan din görevlilerimizi tebrik ediyor, bu tür kursların artarak devamını niyaz ediyorum.” dedi.

  • “Soykırımın Başkenti Gazze” sergisi

    “Soykırımın Başkenti Gazze” sergisi

    Atatürk Üniversitesi Sanat Galerisi’nde açılan sergide öğretim üyeleri, doktora ve lisans öğrencilerinin ortaya çıkardığı eserler ziyaretçileri derinden etkiledi. “Soykırımın Başkenti Gazze” sergisinde sanatçıların kendi kanlarını kullanarak hazırladığı Filistin Haritası, şapkalardan damlayan kan ve küçük bebeklerinin cesetlerini andıran kefenlenmiş modellerin olduğu 53 eser yer aldı. Serginin açılışına Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Vali Yardımcısı Ahmet Özdemir, rektör yardımcıları, dekanlar ve öğrencilerin katıldı. Sergi 17 Kasım’a kadar açık kalacak.

    “Bu sergi insanlık için bir uyanış çağrısıdır”

    Serginin açılışında konuşan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Gazze’de yaşanan savaşı ve bu çatışmanın insanlar üzerindeki etkisine dikkat çekmek istediklerini ifade ederek, “Gazze’deki zulmü kınıyoruz. Bu sergi, insanlık için bir uyanış çağrısıdır. Gazze’de yaşanan savaşın getirdiği acıları ve travmaları anlatan bu eserler, umarım insanlar arasındaki anlayışı artırmak, bu tür zulümlere, soykırımlara ve trajedilere son vermek için farkındalık oluşturmak için yardımcı olur. Gazze, tarih boyunca birçok zulme ve soykırıma dayanmış bir topraktır. Ancak son yıllarda yaşanan savaşların insanlara daha fazla acı ve zorluklar getirdiğini görmekteyiz. Gazze halkı zorluklara karşı inanılmaz bir direnç ve dayanıklılık gösterdi” diye konuştu.

    Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammet Tatar, Gazze’de ve Filistin topraklarında dünyanın gözü önünde ve batılı devletlerin destekleriyle soykırım işlendiğini vurgulayarak, “Şehit edilenler genel olarak çocuklar, kadınlar ve siviller. Bu insan olarak herkesi derinden yaralıyor. Bu tür bir duyguyla sanatçı arkadaşlarla birlikte böyle sergi organizasyonu düşündük ve Gazze’deki soykırımı anlatan eserler yaptı. Bu soykırımların hepsi neredeyse tek seferlik olup biten olaylar. Fakat bu özellikle son 50 yıldır yoğunlaşmış sistematik bir soykırım olduğu için Gazze toprakları bir anlamda soykırımın başkenti durumuna gelmesi nedeniyle böyle bir sergi başlığı kullandık. Sergide etkileyici işler var. Buradaki bütün işler temel itibarıyla başkalarının acısını hissetmemizi sağlayacaktır. Bu sergiyle vermek istediğimiz temel mesaj bu. Eserlerde kullanılan kan dikkati çekti. Sanatçı olarak biz kendi kanımızı kullanıyoruz. Amaç oradaki akan kanı uzaktan görmek kolay bir durum, lakin bir yere kendi kanımız bulaştığı zaman onu içselleştirmek ve hissetmek daha derinden olduğu için kendi kanlarımızı kullanmayı tercih ettik” dedi.

  • 2. OSB heyeti Ankara’ya gidecek

    2. OSB heyeti Ankara’ya gidecek

    Valilik toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya; Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetim Kurulu Başkanı ve 2. OSB Müteşebbis Heyet Başkan Vekili Saim Özakalın, AK Parti İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu, Aziziye Belediye Başkanı M. Cevdet Orhan ve Bölge Müdürü Fırat Karakaya katıldı.

    Toplantıda gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından, 3. Etap alanının genişletilmesi için önümüzdeki günlerde Ankara’ya gidilerek ilgililerle görüşülmesi kararı alındı. Toplantıda ayrıca, yatırım yapan sanayiciler ile bir araya gelinerek, yapılan çalışmalar hakkında bilgi alışverişinde bulunuldu.

    Ankara’da 3. Etap alanını genişletilmesiyle için yapılacak ziyaret ve görüşmelerle ilgili düşüncelerini ifade eden ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve 2. OSB Müteşebbis Heyet Başkan Vekili Saim Özakalın, yapılacak ziyaret ve görüşmelerden olumlu sonuçlar alacaklarına inandıklarını söyledi. 3. Etap alanının genişletilmesinin 2. OSB’nin geleceğine yön vereceğini vurgulayan Başkan Özakalın, bölgeye gelecek yatırım taleplerinin karşılanmasının ancak alanın genişletilmesiyle mümkün olacağını ifade etti.

    Özakalın ayrıca alanın genişletilmesinin, Erzurum’da sanayinin gelişmesine sağlayacağı değer göz önünde bulundurularak, ilgili bütün kişi ve kurumların elini taşın altına koyması gerektiğini dile getirdi.

  • Atatürk Üniversitesi’nden büyük başarı

    Atatürk Üniversitesi’nden büyük başarı

    Yükseköğrenim kurumlarının akademik mükemmeliyet, araştırma etkinlikleri, öğrenci-fakülte oranları, uluslararası iş birliği ve endüstri ile olan bağlantıları gibi bir dizi kritere dayalı olarak sıralamalar yapan THE, 2024 dünyanın en iyi üniversiteleri sıralamasını da alan bazında açıkladı.

    Buna göre Atatürk Üniversitesi söz konusu 6 sıralamada; Yaşam Bilimleri alanı dünya sıralamasında 601-800 bandında sıralamaya girdi. Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında üçüncü olan Atatürk Üniversitesi, devlet + özel üniversiteler sıralamasında ise yine üçüncü sırayı alarak önemli bir başarı elde etti.

    Sağlık Bilimleri alanında dünyada 601-800 bandına girmeyi başaran Atatürk Üniversitesi, Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında üçüncü, devlet + özel üniversiteler sıralamasında ise dördüncü oldu.

    Eğitim alanında dünyada 601+ bandında yer alan Atatürk Üniversitesi, Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında on birinci, devlet + özel üniversiteler sıralamasında ise on ikinci sırada yer aldı.

    Sosyal Bilimler alanında dünyada 801+ bandında kendine yer bulan Atatürk Üniversitesi, Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında yedinci, devlet + özel üniversiteler sıralamasında on ikinci oldu.

    Fen Bilimleri alanında dünyada 801-1000 bandında yer alarak Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında on birinci olan Atatürk Üniversitesi, devlet + özel üniversiteler sıralamasında on üçüncü sırada yer aldı.

    Mühendislik alanında dünyada 801-1000 bandında yer alan Atatürk Üniversitesi, Türkiye’de devlet üniversiteleri sıralamasında on ikinci, devlet + özel üniversiteler sıralamasında ise on dokuzuncu oldu.

    “Çalışmalarımız ve Emeklerimizin Karşılığını Almak Bizleri Mutlu Ediyor”

    Konuyla ilgili açıklamada bulunan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, alan bazında açıklanan 2024 dünyanın en iyi üniversiteleri sıralamasında; Yaşam Bilimleri, Sağlık Bilimler, Eğitim, Sosyal Bilimler, Fen Bilimleri ve Mühendislik alanında elde edilen başarıların, Atatürk Üniversitesinin uluslararası düzeydeki tanınırlığını ve yüksek eğitim standartlarını gösterdiğini söyledi.

    Kaliteli eğitim, Ar-Ge faaliyetleri, topluma hizmet ve uluslararası iş birliklerinin dünya üniversitesi olma yolunda Atatürk Üniversitesine önemli kazançlar sağladığını belirten Rektör Çomaklı şunları aktardı: “Yükseköğretim alanında ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan üniversitemizin, uluslararası değerlendirme kuruluşları tarafından dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösterilmesinden memnuniyet duyuyoruz. Çalışmalarımız ve emeklerimizin karşılığını almak bizleri mutlu ediyor. Dünya çapında tanınan bir üniversite olarak, açıklanan her listede üst sıralarda yer almamız, elde edilen başarıların tesadüf olmadığını gösteriyor. Bu başarılarda emeği geçen büyük Atatürk Üniversitesi ailesine teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

  • Gizemli mağara keşfedilmeyi bekliyor

    Gizemli mağara keşfedilmeyi bekliyor

    Köptek Mağarası, Engüzekkapı Kalesi’ne yaklaşık 3 kilometrelik bir gizli geçitle bağlantılı olduğu iddialarıyla da ünlü, ancak mağaraya ulaşmak için kayaların oyulmasıyla yapılan yolun tahrip olması nedeniyle şu an için ulaşım imkansız halde. Bu nedenle, mağaraya dağcı ekipmanları olmadan tırmanmak son derece zor. Bu eski kaya mezarının duvarlarında renkli resimler bulunduğu söylenirken, hangi tarihler arasında yapıldığına dair kesin bilgilere ulaşılamamış durumda.

    ,

    Yerel halkın merakı sayesinde, Köptek Mağarası son zamanlarda inceleme ziyaretlerine sahne oldu. Ancak bölge, gizemini koruyor ve daha fazla keşif bekliyor. Mağaranın içinde nelerin saklı olduğu ve bu gizli geçidin neye hizmet ettiği de hala büyük bir soru işareti olarak duruyor. Köptek Mağarası’nın sırlarını çözmek ve bu önemli tarihi alanı daha fazla keşfetmek için araştırmacılar ve maceracılar için yeni fırsatlar sunuyor. Bu gizemli mekanın daha fazla keşfedilmesi, bölgenin tarihi ve doğal zenginliklerini daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabileceği ifade ediliyor.

    Uzundere’de sınıf öğretmenliği yapan Hamza Çelebi, “Uzundere ilçemizde bulunan Köptek Mağarası Uzundere ilçemize yaklaşık 1 kilometre mesafededir. Yerden yüksekliği 45 metre civarındadır. İçerisinde de eski, tarihi bir resim olduğu görülmektedir. Bu mağaradan Engüzekkapı’ya (Ağca Kale) gizli bir geçit var. En alt tarafında havalandırma bölümü var. İnsanlar buradan rahat bir şekilde Ağca Kale’ye geçiş yapmışlardır” dedi.

  • Erzurum’da çocuklara tekvando eğitimi

    Erzurum’da çocuklara tekvando eğitimi

    Tekvando antrenörü Önder Özdemir tarafından Uzundere Gençlik Merkezi’nde yönetilen projede 180 çocuk, tekvando becerilerini geliştiriyor. Eğitim gruplar halinde verilirken, katılımcılara fiziksel sağlıklarını koruma, özsaygıyı artırma ve disiplin kazanma fırsatı sunuluyor. Ayrıca bu eğitim, çocukların dijital bağımlılığa karşı direnç geliştirmelerine ve sporun olumlu etkilerini deneyimlemelerine yardımcı oluyor. Uzundere ilçesi, geleceğin şampiyonlarını yetiştirme yolunda önemli bir adım atıyor ve çocuklara sağlıklı bir gelecek sunuyor.

    Erzurum’un Uzundere ilçesinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteklediği özel proje büyük ilgi topluyor. Başlatılan bu proje, çocuklara tekvando eğitimi sunarak hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerine katkıda bulunuyor. Proje kapsamında 180 çocuğa gruplar halinde tekvando eğitimi veriliyor. Eğitim ile çocuklara sadece spor becerileri kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda onlara sağlıklı yaşam alışkanlıkları, özsaygı ve disiplin kazandırıyor.

    Tekvando, dijital bağımlılığa karşı etkili bir çözüm sunuyor. Çocuklar, ekranların esaretinden kurtulup fiziksel aktiviteyle meşgul olmanın tadını çıkarıyorlar. Bu eğitim, aynı zamanda dijital dünyanın cazibesine karşı direnç geliştirme konusunda da yardımcı oluyor. Uzundere ilçesi, bu projenin geleceğin şampiyonlarını yetiştirmek için kritik bir adım olduğunun farkında. Çocuklara sağlıklı bir gelecek sunmak ve onları disiplinle yetiştirerek topluma olumlu katkılarda bulunmak amacıyla bu eğitim programına destek veriyor. Uzundere ilçesinde başlatılan bu projenin, çocukların gelecekteki başarılarına katkı sağlaması ve onları dijital bağımlılığın tuzaklarından koruması bekleniyor. Bu inisiyatif, umut vaat eden genç sporcuların yetişmesine yardımcı olurken, aynı zamanda sağlıklı bir nesil yetiştirme hedefini destekliyor.

  • Başkan Özakalın’dan 29 Ekim mesajı

    Başkan Özakalın’dan 29 Ekim mesajı

    Yayımladığı mesajda, “Cumhuriyetin ilanın aziz milletimizin köklerinden aldığı güç ve inançla yeniden filizlenip, ulu bir çınar olmasının başlangıcıdır” diyen Başkan Özakalın şu ifadelere yer verdi;

    “Cumhuriyetin ilan edilişinin 100. Yıldönümünü kutlamanın büyük heyecanı ve mutluluğunu yaşıyoruz. Necip Türk milleti, çok zor şartlarda bile bağımsızlığından asla taviz vermemiş, hür ve egemen yaşama azmi ve kararlılığından hiçbir zaman vazgeçmemiştir. Cumhuriyet, egemenliğin kaynağının millet olduğunu ilan eden ve vatandaşların temel hak ve hürriyetini teminat altına alan bir rejimdir. Eşitliğin, özgürlüğün ve kardeşliğin garantisi ve teminatı olan Cumhuriyetimizin temellerinde, yüzbinlerce şehit ve gazimizin emeği ve hakkı vardır. Dün, atalarımızın uğrana savaştığı o hakları gelecekte de gençlerimiz kanı ve canı pahasına savunacaktır. Şuna gönülden inanıyoruz ki; Cumhuriyetin tüm kuşakları, milli bir şuurla kendilerine bırakılan bu değerleri daima koruyacak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ile şehit ve gazilerimizin bu kıymetli emanetini sonsuza dek yaşatacaklardır”

    Mesajında, “100 yıl önce bağımsızlığımızın temellerini atan ruh ve karakterin bugün de dimdik ayakta olduğunu görüyoruz” diyen Başkan Özakalın şunları söyledi;

    “Cumhuriyetimizin 100. Yıldönümü kutladığımız bugünlerin temellerinin nasıl atıldığını hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Bize miras bırakılan emanetin değerini bilmeli, gelecek nesillere de aynı şeklide aktarmalıyız. Bu vesileyle, başta Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere, her karış toprağı kanla sulanmış bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyor, milletimizin Cumhuriyet Bayramı’nı tebrik ediyorum”