Kaza, saat 12.00 sularında Büyükdere Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, sürücüsünün virajdan dönerken direksiyon hakimiyetini kaybettiği 26 AD 690 plakalı otomobil yolun ortasındaki bariyerlere çarparak refüje çıktı. Sürücünün şans eseri yara almadığı kazada araçta maddi hasar oluştu.
Polis ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.
Etiket: Eskişehir
-
Otomobil bariyerlere çarpıp refüje çıktı
-
Yangın çıkan evde 1 kadın ve 2 kedi ölü bulundu
Tepebaşı ilçesi Şirintepe Mahallesi Örme Sokak’ta bulunan bir apartmanın ilk katında yangın çıktı. Yoğun dumanı fark eden vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucunda evde çıkan yangın söndürüldü. Yapılan incelemede, yangın çıkan evde tek başına yaşayan 48 yaşındaki Ayşe Aslancı’nın hareketsiz yattığı tespit edildi. Sağlık ekipleri tarafından yapılan kontrolde Ayşe Aslancı’nın, yoğun dumandan etkilenerek hayatını kaybettiği belirlendi. Ayrıca evde bulunan 2 kedinin de yoğun dumandan etkilenerek öldüğü öğrenildi.
Daha önce 2 kez intihar girişiminde bulunduğu öğrenilen Ayşe Aslancı’nın cansız bedeni, otopsi işlemlerinin yapılması için Eskişehir Şehir Hastanesi morguna kaldırıldı.
Olayla ilgili olarak, itfaiye ve polis ekiplerince inceleme başlatıldı.
-
Lületaşı camiası dijitalleşmekte zorlanıyor
Ticari olarak işlenebilir lületaşı yataklarının neredeyse tamamının Eskişehir’de bulunduğu biliniyor. Lületaşından üretilen süs eşyası ve pipo gibi ürünler ise kentin simgelerinden olan Tarihi Odunpazarı Evleri Bölgesi’nde satılırken, ustalar 2024 yılının turizm sezonunda bekledikleri ilgiyi göremediklerini söyledi.
Günümüzde lületaşı sanatını yaşatmaya devam eden ustalardan birisi olan Erol Güler, Odunpazarı’nın eskisi gibi olmadığını ve bölgenin turizmi açısından endişelendiklerini belirtti.
Ayrıca bu durgunluğun yanı sıra kendilerinin dijitalleşmek konusunda da sıkıntılar yaşadıklarından bahseden Güler, lületaşının özellikle pipo üretimi için kullanılması nedeniyle çoğu sosyal medya uygulamasında reklam bile veremediklerine dikkat çekerek ticari ağın genişlemesi için bazı adımlar atılabileceğini dile getirdi.
“Odunpazarı’nda artık eskisi gibi kalabalık yok”
Bu yılın turizm sezonunda hiçbir şeyin umdukları gibi olmadığını söyleyen lületaşı ustası Erol Güler, “Turizm sezonumuz kapalı geçti.İnsanların Eskişehir’e gelmemesi gibi bir hal oluştu. Biz sezona göre bir hazırlıklarımızı yapmıştık ama maalesef düşündüğümüz gibi olmadı, turizm çok ölü bir vaziyette geçti.
Okulların açılması ve üniversite öğrencilerinin buralara gelmesiyle piyasa yeniden canlanır gibi olmuştu, bir süre sonra o da duraksadı. Odunpazarı’nda artık eskisi gibi kalabalık yok” dedi.
“Bizim dijitalleşme üzerindeki çalışmalarımızın uzun yıllar alacağına inanıyorum”
Turist azınlığının yanı sıra lületaşı camiasının dijitalleşen dünyaya uyum sağlayamadığını da ifade eden Güler, “Lületaşı her işe yarayabilecek bir maden olmasına rağmen tütün mamülleri üzerinden pazarı dönüyor. Bu yüzden sosyal medyada dahi reklam yapamıyoruz.Durum böyle olunca biz dijitalleşmek konusunda çok zorluklar çekiyoruz. Online mağazalarda satış yapmayı deniyoruz ancak oralarda da ciddi ücretler isteniyor. Bu sitelerde fazla paralar harcanıyor, eliniz boş dönebiliyorsunuz. Bizim dijitalleşme üzerindeki çalışmalarımızın uzun yıllar alacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.
-
Vali Aksoy’dan engelliler günü mesajı
Valisi Hüseyin Aksoy, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü hasebiyle yayımladığı mesajın tamamı ise şöyle;
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde engeli olan vatandaşlarımızın topluma kazandırılması ve sorunlarının gündeme getirilmesi ile ilgili tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.3 Aralık Dünya Engelliler Günü, tüm dünyada engeli olan vatandaşlarımızın hakları, kazanımları, yaşam standartlarının geliştirilmesi ve topluma kazandırılması konusunda, farkındalık oluşturmayı amaçlamaktadır.
Bilindiği üzere; engellilik, yalnızca engeli olan bireylerin ya da ailelerinin içinde bulunduğu bir sorun değil, sosyal boyutlarıyla toplumu yakından ilgilendiren ve tüm bireylerin ortak çabasını gerektiren bir konudur.
Aziz Milletimizin inancı ve gelenekleri de yaşlıya, hastaya, garibe, ihtiyaç sahibine yardım etmeyi emretmektedir.
Bir ülkenin huzuru, ancak onu oluşturan tüm bireylerin mutluluğuyla sağlanabilir. Engeli olan vatandaşlarımızın toplumsal hayatta varlık göstermeleri ve kendilerine yer bulmaları, şüphesiz tüm toplumumuzu güçlendirecektir.
Unutulmamalıdır ki her sağlıklı insan aslında bir engelli adayıdır ve her insan aniden bu hizmetlere muhtaç duruma gelebilir.
Dolayısıyla engeli olan kardeşlerimizin ihtiyaçlarını doğru tespit etmek, seslerini daha çok duymak, sorunlarına kalıcı çözümler üretmek toplumsal bağlarımızı kuvvetlendirmek ve gönül köprüleri tesis etmek adına son derece önem arz etmektedir.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturuyla hareket eden Devletimiz; engeli olan vatandaşlarımızın sosyal hayatın içerisinde etkin olarak yer almaları, günlük yaşama engelsizce katılmaları, toplumla bütünleşmeleri, fırsat eşitliğine sahip olmaları ve katma değer üretmeleri için önemli düzenlemeleri hayata geçirmeye devam etmektedir.
Valiliğimiz tarafından farklı kurumlardan 40 gönüllü kamu personeline işaret dili eğitimi verilmiştir. Ellerim Sesin Olsun adlı proje ile işitme engelli hemşerilerimizin kamu kurumları ile engelsiz iletişimi amaçlanmıştır.
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğümüz tarafından 3 bin 917 kişiye aylık toplam 35 milyon 360 bin 94 TL engelli evde bakım ödemesi yapılmaktadır.
Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezinde 55 zihinsel engellimizin bakımı yatılı olarak sağlanmaktadır. 2023-2024 yıllarında toplam 81 engellinin il içi ve İl dışı yerleştirme işlemi gerçekleştirilmiştir.
Bugüne kadar ilimizde 46 bin 932 engelli vatandaşımıza engelli kimlik kartı verilmiştir. Ayrıca, 3 özel bakım merkezinde toplam 267 ruhsal ve zihinsel engelli korunma ve bakım hizmetinden yararlanmaktadır.
Yüzme dalında Avrupa 3. Olan Sümeyye Boyacı ve Baran Doruk, tekvando dalında Avrupa 3. Olan Lütfiye Özdağ, bilek güreşi dalında Avrupa 3. olan Ali Koca gibi birçok sporcumuz elde ettikleri ulusal ve uluslararası başarılarla ilimizdeki engelli bireylere ilham olmaktadır.
İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz tarafından Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bünyesinde engelli bireylerin kullandıkları tekerlekli/akülü sandalye tamir atölyesi 3 Aralık 2024 tarihi itibariyle hizmet vermeye başlayacaktır.
Bu dünyada her birimizin her an engelli konumuna düşebileceğimizin bilincinden hareketle kamu, yerel yönetim, özel sektör ve sivil toplum olarak Eskişehir’imizi ulusal ve uluslararası düzeyde hak ettiği konuma taşıma azim ve kararlılığımızı, Eskişehir’imizin engelli dostu bir şehir olması noktasında da devam ettirmekteyiz.
Bu duygu ve düşüncelerle, engeli olan tüm vatandaşlarımızın 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde bir kez daha yanında olduğumuzu bildiriyor, devletimizin sunduğu bütün imkânlarla yaşam alanlarını düzenleyeceğimizi ifade ediyorum.”
-
Çocuklara unutulmaz bir gün yaşattılar
İlmek İlmek Bin Minik Yürek, Bir Tebessüm Bir Mutluluk Yardım Gönüllüleri ve Yıldız Tozu Yardımlaşma Grubu bu defa yüzlerce çocuğun kışlık ihtiyaçlarını karşılamak için bir araya geldi.
Yoksul durumda olan ailelerin çocukları ile engelli bireylere destek olmayı amaçlayan hayırseverler, Odunpazarı Belediyesi ile gönüllülerin katkılarıyla günler süren hazırlığın ardından anlamlı bir etkinlik düzenledi.
Etkinlik, Odunpazarı Belediyesi Alaaddin Cafe’de gerçekleştirildi. Müzikler eşliğinde oynanan oyunlarla etkinliğe katılım gösteren 450 çocuk ve aileleri, gün boyunca gönüllerince eğlendi. Renkli anların yaşandığı eğlencenin ardından hayırseverler tarafından çocuklara kışlık bot, mont ve oyuncak dağıtıldı.
Ayrıca ailelere de hayırseverlerin kendi aralarında topladıkları ikinci el montlar hediye edildi. Çocukların mutluluklarının yüzlerinden okunduğu etkinlikle ilgili memnuniyetlerini ifade eden aileler, kendilerine yardımcı olan hayırseverlere teşekkürlerini iletti.
“Allah onlardan razı olsun, beni çok mutlu ettiler.”
Etkinlikle ilgili düşüncelerini belirten 12 yaşındaki selebral palsi hastası Elif Şen, “Etkinlik çok güzel, çok beğendim.Palyaçoyla beraber fotoğraf çekindik, dans ettik. Burada oyuncak, giyim eşyaları ve mısır dağıtıyorlar. Ben de oyuncak, bot ve mont alacağım. Onları çok seviyorum. Allah onlardan razı olsun, beni çok mutlu ettiler. Bu tarz etkinliklerin devamını istiyorum” dedi.
“Herhalde çocukları güldürmeyi kendilerine bir meslek edinmişler”
3 engelli çocuk babası Kamil Kalkmaz, “Etkinliklerde birçok yardımlar yapılıyor. Bot ve ayakkabı gibi diğer eşyalarla her türlü yardım sağlanıyor.Hepsinden Allah razı olsun. Herhalde çocukları güldürmeyi kendilerine bir meslek edinmişler. Yaptıkları en güzel şey. Biliyorsunuz, bazı şeylere yetişemiyoruz.
Bu konuda bizlere katkıları oluyor. Mesela benim 3 engelli çocuğum var, onlara yetişemiyorum. Yiyecek, giyecek ve yakacak gibi her türlü şeyde bize yardımları var. Hep birlikte tüm engelleri aşıyoruz. Hepsine çok çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
“Çocuklar mutlu olduklarında biz de mutlu oluyoruz”
Bir Tebessüm Bir Mutluluk Yardım Gönüllüleri Başkanı Mesut Çavındar ise, şunları söyledi:
“Burada yaklaşık 350 çocuğumuzun kışlık botunu sağladık. İlmek İlmek Bin Minik Yürek ve 4-5 grupla beraber böyle bir etkinliğe imza atmaya çalıştık. Bu etkinlikte çocuklarımızın kışlık botlarının yanı sıra montlarını, oyuncaklarını ve ikramlarını tedarik ettik.Güzel bir gün geçirmek adına bu etkinliği düzenledik. Çocuklarımızla beraber oynuyoruz. Onlar eğleniyor, biz de eğleniyoruz. Aylık olarak sürekli takip ettiğimiz yaklaşık 20 engelli bireyimiz de etkinliğimize katılım sağladı. Rutin olarak her türlü ihtiyaçlarını tedarik etmeye çalışıyoruz. Bu tedarikleri ve bize gelen emanetleri buralara harcıyoruz. Çocuklar mutlu olduklarında biz de mutlu oluyoruz.”
-
Çininin vitrine uzanan yolculuğu
Eskişehir’in seramik malzemenin üzerine el işçiliğiyle yapılan renkli ve genellikle parlak desenlerin işlendiği çini sanatı için önemli üretim merkezlerinden birisi olduğu biliniyor.
Bölgenin kültürel mirasında önemli bir yer tutan çini sanatı Tarihi Odunpazarı Evleri’ndeki sanatçılar tarafından günümüzde de yaşatılırken, uzun yıllardır el sanatlarıyla uğraşan Serpil Işık çini yaparak geçimini sağlıyor.
Doğaçlama bir şekilde modellediği seramiklerin bin 50 derece fırına atıldığını ve vitrine uzanan yolculuğunun yaklaşık olarak 75 saat sürdüğünü anlatan Işık, Osmanlı dönemine uzanan köklü bir geçmişi olan çininin günümüzde kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları arasında yer aldığını ifade etti.
Bu önemli sanatın nesilden nesile aktarılarak unutturulmaması gerektiğine vurgu yapan Işık, el sanatlarının ilkokuldan itibaren bir ders olarak verilmesini tavsiye ederek yetkililere de çağrıda bulundu.
“Bizim 1 fırın ürünümüz 25 + 60 saatte vitrine anca geçiyor”
Çini sanatçısı Serpil Işık, “Normalde kil ve toz halde alıyoruz. Sonra kovada kırıp pasta gibi kalıplara döküyoruz. Yarım saat sonra onu kalıptan çıkarıp 3 gün bekletiyoruz ve kurumasının ardından rötuşlayıp bin 50 derecede fırınımızda 4 buçuk saat pişiriyoruz.Şalter atınca ürüne 30 saat dokunmuyoruz. Bu sadece ilk beyaz olma aşaması. Zımparayla tozunu aldıktan sonra da modellemelere geçiyoruz.
Doğaçlama çalışıyorum, ürünlerin bir aynısı bende de yok. Ardından sırlama dediğimiz cam tozu aşamasına geçiyoruz.
Hangi renk cam tozunu fırınlarsak röle şeklinde piştikten sonra o renkle çıkar. Mesela turkuaz kullanırsan turkuaz olur. Bizim 1 fırın ürünümüz 25 + 60 saatte vitrine anca geçiyor” dedi.
“El sanatlarının ilkokuldan başlayarak bir ders olarak verilmesini tavsiye ediyorum”
Işık, sözlerinin devamında, “Bizim sanatımız kaybolmaya yüz tutmuş el sanatlarına giriyor. Çini, seramik işçiliği eğitimi verilebilen ve öğretilebilen meslekler arasındadır. O yüzden kaybolmaması gereken kültürümüzdür. Nesilden nesile aktarılması gerekir.Eğitimlerin ve el sanatları dalında etkinlik atölyelerinin çoğaltılması önemli. Etkinlik atölyeleri İlk etapta ilkokullardan bile başlayabilir.
Lületaşı, cam, ebru ve çini gibi sanatların hepsinin ilkokuldan başlayarak bir ders olarak verilmesini tavsiye ediyorum. Eğer ki ilgililer bu konuda yardımcı olursa çocuklarımızın yetenekleri küçüklükten ortaya çıkarılır ve o mesleğe göre yönlendirme yapılabilir” şeklinde konuştu.
-
“Eskişehir’in tüm gençlerini buraya bekliyoruz”
Aralık ayına girilmesiyle birlikte yılbaşına sayılı günler kaldı. Vatandaşların yaptığı hazırlıklara yılbaşı atmosferi kent merkezinde şimdiden hissedilirken, Espark AVM ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunmak amacıyla birbirinden farklı renkli etkinlikler düzenledi.
Yılbaşı temasının yansıtıldığı etkinlikler Mutlu Yıllar Tasarım Pazarı ve Mutlu Yıllar Tasarım Atölyeleri’nin açılmasıyla başladı.
Eskişehir’in kadın girişimcilerinin yeni yıla özgü tasarımlarının 12 stantta sergilendiği pazar yoğun ilgiyle karşılandı. Kadınlar tarafından üretilen tasarımları çok beğendiklerini ve oluşturulan ortamın Avrupa’yı aratmadığını söyleyen vatandaşlar, Espark AVM’ye teşekkürlerini iletti.
Mutlu Yıllar Tasarım Atölyeleri’nde minyatür vazo yapımı atölyesinde yer alan katılımcılar ise, eşsiz ve farklı bir deneyim yaşadıklarını belirterek tüm vatandaşları Espark AVM’deki etkinliklere davet etti.
Yılbaşı temalı etkinlikler aralık ayı boyunca devam edecek
Mutlu Yıllar Tasarım Atölyeleri, haftanın 7 günü boyunca 7 farklı atölye şeklinde devam edecek. Atölyelere katılım sağlayan vatandaşlar kendi yeni yıl hediyelerini üreterek keyifli bir deneyim yaşama imkanı yakalayacak.Etkinlik çerçevesinde; pazartesi günleri mum yapımı, salı günleri ağaç süsü yapımı, çarşamba günleri kurabiye süsleme, perşembe günleri seramik kupa yapımı, cuma günleri kapı süsü yapımı, cumartesi günleri kokina tasarımı ve pazar günleri minyatür vazo yapımı atölyeleri gerçekleştirilecek.
Ücretsiz katılıma açık, kontenjanla sınırlı olan ve saat 18.00’da başlayan atölyelerin katılımcı kayıtları 17.30’da zemin kattaki etkinlik alanında yapılacak. Espark AVM’de sürpriz hediyelerin, küçük konserlerin ve şovların da yer alacağı etkinlikler, 31 Aralık 2024 tarihine kadar ziyaretçilere birbirinden farklı deneyimler yaşatacak.
“Avrupa’daki yılbaşı pazarlarını aratmayan bir ortam”
Mutlu Yıllar Tasarım Pazarı hakkında düşüncelerini belirten emekli akademisyen Aynur Oğuz, “Hayran oldum, çok hoşuma gitti.Ben görevim icabı sık sık yurt dışlarına gidiyorum, Noel pazarlarına hayran oluyordum. Kendi şehrimizde de bu manzarayı görmek beni gerçekten çok etkiledi, çok çok mutlu oldum. Herkese güzel bir yıl diliyorum.
Özellikle ülkemize huzur dolu, güzel bir yıl olsun istiyorum. Burada en dikkatimi çeken detay, insan kalabalığı oldu. Onun dışında hem çocuklara hem de büyüklere göre renkli renkli objeler satılıyor. Yani gerçekten Avrupa’daki yılbaşı pazarlarını aratmayan bir ortam.
Buradaki kadın girişimcileri de çok takdir ediyorum. Evde sürekli çalışıyorlar, ürettiklerini pazarlarda satıp aileye de katkıda bulunuyorlar. Çok güzel bir şey” dedi.
“Tasarım sürecinde her şeyin tamamen özgün olmasına çok önem verdik”
Etkinlik sorumlusu Berra Sözeri Abbas, “12 kadın girişimcinin bulunduğu bir etkinlik bu. Tüm ürünler el yapımı. Yerli kadın girişimcileri destelemek için bu etkinliği yapıyoruz. Aynı zamanda dekoru organize ederken de her şeyin el yapımı olmasına özen gösterdik.Yani tasarım sürecinde her şeyin tamamen özgün olmasını amaçladık. Girişin üzerinde bulunan süslemeler için her şeyi özel seçtik. Ahşapların boyanmasından, stantların organizasyonuna kadar her şeyin el yapımı olmasına dikkat edildi.
İnanılmaz olumlu bir geri dönüş var. Genelde herkes ‘Avrupa’yı aratmıyor’ şeklinde bir yorumda bulunuyor. Çok renkli ve ışıklı olduğu için herkes içeride inanılmaz eğleniyor. Ayrıca acayip bir kalabalık oluyor” şeklinde konuştu.
“Eskişehir’in tüm gençlerini buraya bekliyoruz”
Mutlu Yıllar Tasarım Atölyeler çerçevesinde gerçekleştirilen minyatür vazo atölyesine katılım sağlayan Nazar Süleymanoğlu, şunları söyledi:“Gençler için çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Gayet eğlendim ve güzeldi. Öğretmenlerimiz de çok ilgili. Ben beğendim ve herkesi de buraya bekliyorum. Yaptığımız vazoyu önce suyla ıslatıyoruz, sonra şeklini verip desen yapıyoruz. İlk defa yaptım ama çok memnun kaldım, eğlendim. Bunun devamını getirmek, tekrardan önüme böyle bir fırsat çıkarsa değerlendirmek isterim. Zorlanmadım, gayet eğlenceli ve kolaydı. Eskişehir’in tüm gençlerini buraya bekliyoruz.”
“Aralık ayının her günü farklı farklı konukları bu ortamda ağırlayacağız”
Etkinlik sorumlusu Özgür Can Akdağ ise, “Şu an Espark AVM’de düzenlenen ve 1-30 Aralık tarihleri arasında devam edecek bir etkinlik serisinin ilk ayağında beraberiz.Buradaki katılımcılarımız şu an minyatür vazo yapıyorlar. Aralık ayının her günü farklı farklı konukları bu ortamda ağırlayacağız. Ayrıca onlarla bambaşka atölyeler hazırlamayı planladık. Minyatür vazo atölyesinde çıkan sonuçlar insanların evlerine götürebilecekleri hediye parçaları olacak.
Bu da bizim için çok kıymetli. Eskişehir halkıyla Espark AVM’deki bu alanda 7 gün boyunca 7 farklı atölyede buluşmuş olacağız.
Şu an bu alanda kapı süsü tasarımı, kurabiye süsleme, minyatür vazo, kupa boyama ve aynı zamanda yılbaşı ağacı süsleme gibi 7 farklı atölye tasarlamış olacağız.
Espark AVM bize bu alanı sağladığı, Eskişehir halkını burada üreten yerel markalar ve tasarımlarla buluşturarak bir köprü olduğumuz için de kendimizi şanslı hissediyoruz.
Umarım tüm Eskişehir aralık ayı boyunca bu ortamdan geçer ve herkes evine küçük bir hediye parçası götürebilir” ifadelerini kullandı.
-
Soğuk havayla balığa rağbet arttı
Kent genelinde son günlerde soğuk ve yağışlı hava etkisini göstermeye devam ederken, kış aylarının vazgeçilmez besinlerinden biri olan balığa Eskişehirli vatandaşların rağbeti oldukça arttı. Eskişehir’de balık tezgahtarlığı yapan Barış Çağan, satışların çok iyi gittiğini belirtirken, vatandaşların genelde hamsi tükettiklerini belirtti.“Vatandaşların çinekop ve barbun almalarını tavsiye ederim”
Son zamanlarda satışların oldukça iyi olduğunu anlatan tezgahtar Barış Çağan, palamut satışında yavaşlama olduğunu belirterek, “Hemen hemen bütün balıklara halkımız tarafından rağbet var, her çeşit balık tercih ediliyor.En çok hamsi gidiyor, onun fiyatı da yenice 300 liraya çıktı. Ayrıca vatandaşların çinekop ve barbun almalarını tavsiye ederim çünkü hamsi parasına düştü.Barbunun fiyatı 250 lira, çinekopun fiyatı ise 300 lira oldu. Vitamin olarak ise çinekopu tavsiye ederim. Vitamin bazında bu balık daha zengin” şeklinde konuştu.“Çinekop alanlar aynı fiyata daha çok et yerler”
Hamsinin en çok tercih edilen balık olduğunu belirten Barış Çağan, “Hamsi 12 ay boyunca bulunabilir ama temizlendiği zaman bir kilo hamsiden geriye 600 gram et kalır ve 400 gramı çöpe gider.Ama çinekop hem lezzetli hem de yağlı bir balık olduğu için temizlendiği zaman bir kilo çinekoptan 800 gram net balık çıkıyor.İnsanlar çinekop alırlarsa aynı fiyata daha çok et yemiş oluyorlar. Bu balıklar arasında en pahalısı 300 lira ile çinekop en ucuzu ise 250 lira ile çıplak mezgit dediğimiz Karadeniz mezgiti. Bunun fiyatı hep sabittir, hiç inip çıkmaz. Mezgit de çok lezzetlidir, kesinlikle tavsiye ederim herkese” dedi. -
Hava sıcaklığının artması bekleniyor
Eskişehir bölge genelinin parçalı ve az bulutlu olması beklenirken, hava sıcaklığının ise 1 ila 3 derece arasında artması öngörülüyor.
Meteoroloji 3. Bölge Müdürlüğü’nün paylaşmış olduğu hava tahmin raporuna göre, bölge genelinin parçalı ve az bulutlu olması bekleniyor.Eskişehir’in de içinde yer aldığı bölgede sabah ve gece saatlerinde pus ve yer yer sis hadiseleri ile birlikte buzlanma ve don olaylarının olması tahmin edilirken, hava sıcaklığının ise 1 ila 3 derece artması bekleniyor.
Doğu ve güneydoğu yönlerinden ise hafif fakat zaman zaman orta kuvvette rüzgar esmesi tahmin ediliyor. Rapora göre, kentin en sıcak ilçesinin 17 derece ile Mihalgazi, en soğuk ilçesinin ise 3 derece ile Mihalıççık olması öngörülüyor.
-
Araçların üzerinde kırağı oluştu
Eskişehir’de sabah erken saatlerde araçların üzerinde oluşan kırağı, araç sahiplerine zorluk çıkardı.
Eskişehir’de sabah saatlerinde araçların üzerinde oluşan kırağı sürücülere zorluk yaşattı.Araç sürücüleri camlarda oluşan kırağıları uzun uğraşlar sonucu kazıdıkları görüldü. Kırağıları bez, antifrizli cam suyu ve araba camı spatulası ile temizleyen sürücüler, araçlarını kullanılabilir hale getirdi.