Etiket: Eskişehir

  • İnönü Belediyesi asfaltlarda çalışma yapılıyor

    İnönü Belediyesi asfaltlarda çalışma yapılıyor

    İlçe sakinlerinin hayatını daha iyi hale getirmek ve araç sürücülerinin yolculuklarını kaliteli bir şekilde yapmalarını sağlamak amacıyla belediye ekipleri ilçe genelinde bulunan asfaltlardaki bozulan ve zarar gören kısımlarda onarım çalışması başlattı.

    İnönü Belediye Başkanı Serhat Hamamcı, ilçe sakinlerinden gelen yoğun talep üzerine Mustafa Kemal ve Karargah Caddelerinden başlatılan çalışmaların diğer cadde ve sokaklarda devam edeceğini belirtti. Fen İşleri ekipleri tarafından gerçekleştirilen çalışmalar bölge halkı tarafından da olumlu karşılanıyor.

  • Eskişehir’de hava sıcaklığı artacak

    Eskişehir’de hava sıcaklığı artacak

    Meteoroloji 3. Bölge Müdürlüğü tarafından paylaşılan hava tahmin raporuna göre, bölge genelinde havanın parçalı ve az bulutlu olacağı tahmin ediliyor. Son günlerde özellikle sabah ve akşam saatlerinde düşen hava sıcaklığının 2 ila 4 derece artması beklenirken, rüzgarın ise kuzey ve doğu yönlerden hafif, zaman zaman orta kuvvette eseceği öngörülüyor.

    Eskişehir’de en yüksek hava sıcaklığının ise 29 derece ile Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçelerinde olacağı değerlendiriliyor.

  • ‘Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti Projesi’ ödül aldı

    ‘Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti Projesi’ ödül aldı

    OEDAŞ, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) tarafından T.C. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nin desteğiyle düzenlenen 9’uncu İstanbul Karbon Zirvesi çerçevesinde düzenlenen Düşük Karbon Kahramanları Ödül Töreni’nde ödül aldı. İstanbul Teknik Üniversitesi (ESTÜ) Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende OEDAŞ’a ödül getiren proje ise ‘Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti’ oldu. Türkiye’de bir ilk, dünyada ise sayılı örnekleri bulunan proje ile OEDAŞ yılda 164 bin 340 km yoldan tasarruf sağlamayı ve 42 bin 712 ton sera gazı salınımını önlemeyi hedefliyor.

    “2040’a kadar tüm değer zincirinde net sıfır olmayı hedefliyoruz”

    Ödüle ilişkin açıklamada bulunan OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, “Enerji dünyanın en önemli ihtiyaçlarından biri, bundan vazgeçme şansımız yok. Ancak enerji aynı zamanda dünyadaki en büyük emisyon kaynağı. Biz de enerji alanında faaliyet gösteren bir şirket olarak 2030’a kadar operasyonel faaliyetlerimizde, 2040’a kadar tüm değer zincirimizde net sıfır olmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede, sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor, iklim değişikliği ile mücadele ve karbon ayak izimizi düşürmeye yönelik projeleri hayata geçiriyoruz. Bu yaklaşımın bir sonucu olan Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti projemizin ülkemizin bu alandaki en prestijli ödüllerinden birine layık görülmesinin mutluluğunu yaşıyor, emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

    Zaman, maliyet ve verimlilik avantajı

    OEDAŞ’ın Türkiye’de bir ilk, dünyada ise sayılı örnekleri bulunan Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti projesi, kısmi deşarj arızası olan elektrik direklerinin tespitinde, direklerde tek tek mikrofon ile dinleme yapmanın önüne geçiyor. OEDAŞ Ar-Ge departmanının HEFE Enerji firması ile birlikte geliştirdiği, testlerinin ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) tamamlandığı sistemde, özel olarak tasarlanarak bir aracın üzerine monte edilen alıcı sayesinde arızalı direkler seyir halindeki araçtan tespit edilebiliyor. Tüm direklerde tek tek dinleme yapılmadığından arıza daha hızlı çözülüyor. Böylece hem zaman, maliyet ve verimlilik avantajı sağlanıyor hem de karbon ayak izi düşürülüyor.

    Sayılarla ‘Radyo Frekansı ile Kısmi Deşarj Tespiti’ projesi

    2023 yılının son çeyreğinde devreye alınan sistem ile ilk etapta yüzde 85’in üzerinde başarılı tespit oranına ulaşıldı. Sistem kullanılmaya devam ettikçe bu oran daha da yukarıya taşınacak. Sistem ile birlikte OEDAŞ çalışanları tüm elektrik direkleri yerine sadece kısmi deşarj sinyallerinin yoğunlaştığı yerlerde ölçüm gerçekleştirdiğinden operasyonel yük yüzde 75 azaltıldı. Sistemin test aşamasında araç kullanımı yüzde 60 ila 70 civarında azaltıldı. OEDAŞ’ın bu projeyle yılda 164 bin 340 km yoldan tasarruf sağlayacağı, 42 bin 712 ton sera gazı salınımını önleyeceği öngörülüyor. Bu da her yıl 104 ağacın kurtarılması anlamına geliyor.

  • Kural tanımayan sürücüler tepki çekiyor

    Kural tanımayan sürücüler tepki çekiyor

    Yağışların azalması ve hava sıcaklıklarının artmasının ardından motosiklet ve bisiklet sahibi vatandaşlar yeniden araçlarını kullanmaya başladı. Motosikletli kuryelerin yanına bir de normal vatandaşların eklenmesiyle birlikte kent trafiğinde artan motosiklet ve bisiklet sayısı dikkat çekerken esnaf ve yayalar hiçbir kuralı umursamadan etrafta dolaşan sürücülere tepki gösterdi. Özellikle İki Eylül Caddesi, Konuk Sokak ve Bayramyeri Sokak’ın araç trafiğine kapalı olmasına rağmen bu kuralın motosikletliler ve bisikletliler üzerinde uygulanmadığını söyleyen vatandaşlar, çoğu sürücünün gerekli ekipmanları kullanmayarak hem kendilerini hem de yaya bölgesinde hız yapıp korna çalarak çevredeki insanların canlarını tehlikeye attığını ifade etti. İşletmelerin önüne bilinçsizce park yapılmasının işlerini zorlaştırdığını belirten esnaf ise konuyla sadece sürücülerin değil yetkililerin de daha duyarlı davranması gerektiğini dile getirdi.

    “Yayalar sakince giderken bir de arkalarından ‘düt’ diye basınca insanlar sıçrıyor”

    Esnaf Sefa Gençer, motosikletlilerle ilgili bazı sıkıntılarının olduğunu aktardı. Özellikle gençlerin motosiklete çok hevesli olduğunu ancak araçlarını daha sakin sürmeleri gerektiğine vurgu yapan Gençer, “İnternet satışları ve kurye sistemi var. Her tarafımız motosiklet. Bazı alanlar trafiğe kapalı. Mesela İstiklal Mahallesi Konuk Sokak’ta trafiğe kapalıdır. Motosikletlilerin aceleleri var, bir yerlere yetişmeleri gerekiyor ama aynı zamanda bazı şeyleri ihlal ediyorlar. Burası trafiğe kapalı bir yer, motosiklete kapalıdır. Çok rahatsızız. Yayalar sakince giderken bir de arkalarından ‘düt’ diye basınca insanlar sıçrıyor. Motosikletlilere tavsiyemiz daha sakin ve rölantide olmaları, özellikle trafiğe kapalı ve yayanın bol olduğu yerlere girmemeleri. Motosikletlerin park alanlarına da dikkat edilmeli. Mesela esnafın önüne park yapmamaları gerekir. Örnek veriyorum, İki Eylül Caddesi’nde bir kaplumbağa heykeli var. Aileler akşama kadar çocuklarını oraya bindiriyor ve fotoğrafını çekiyor. Adam motosikletini oraya koyunca bunu da engellemiş oluyor” dedi.

    “Çarpıp birisini sakat da bırakabilirler, her şey olabilir”

    Vatandaş Can Coşkun, motosikletlilerin, elektrikli bisikletlilerin ve paketçilerin şehir trafiği içerisindeyken çok olumsuz hareketler yaptığından bahsederek, “Yollarına trafikte devam etmiyorlar. Örneğin burası Doktorlar Caddesi, trafiğe kapalı alan ama araba geçiyor. Burada polis ve zabıta var, kimse müdahale etmiyor. Bisiklet de geçiyor. Adam hem telefonla konuşuyor hem de kafasında kulaklık var. Kask da takmıyorlar, insanların hayatlarını tehlikeye atıyorlar. Böyle durumlarda cezai işlem uygulanması gerekiyor. Şu araçların satışlarına devletin ayrıca bir el atması lazım. Çoluk çocuk herkesin elinde bisiklet, elektrikli motosiklet var. Paketçiler deseniz ona keza. Kimsede uygun ekipmanlar yok. Yayaların yürüdüğü yollarda bunların kısıtlanması gerekiyor. Çünkü bir nevi insanların hayatına kast ediyorlar. Çarpıp birisini sakat da bırakabilirler, her şey olabilir. Ama dediğimiz gibi, buna belediyenin ve devletin bir şekilde çare üretmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Kurye arkadaşlarımız da ekmeklerinin peşindeler ama durdukları yer esnafın işini engelliyor”

    Bayramyeri Sokak’ta bilinçsizce park edilen motosikletliler nedeniyle uzun süredir mağduriyet yaşayan işletmecilerden birisi olan Murat Kuru ise şu ifadeleri kullandı:

    “Trafiğe kapalı bir yolda her yerde motosikletler var. Bu çok basit bir yöntemle halledilebilir. Aylardır uğraşıyoruz, çok fazla insanla tartışma yaşıyoruz. Tabii yaşanılan durum buradaki huzuru da bozuyor. Birkaç defa belediyeye dilekçe verdik ve trafik ekipleriyle konuştuk. Maalesef çözüme ulaşmadı. Esnaf olarak keyfimiz kaçtı. Devamlı olarak aynı şikâyetle yerel yönetimlerle iletişime geçmeye çalışıyoruz. Bu kadar basit bir şeyin bu kadar uzatılmasını ben anlayamadım. Trafiğe kapalı bir yer burası. Her yerde levhalar var. Ama kurallara uyulmuyor. Bunun sağlanması için buraya girişlerin dubalarla kapatılması gerekiyor. 1 yıldan fazladan beri bütün esnaflar dilekçe vermesine rağmen henüz gelen giden yok. Bununla ilgili sürekli tartışma yaşayan da biziz. Kurye arkadaşlarımız da ekmeklerinin peşindeler ama durdukları yer esnafın işini engelliyor. Müşterilerin rahatça bir şey yemesi mümkün değil. Burada berber arkadaşın tam önünde duruyorlar, vatandaş içeriye girmek bile istemiyor. Çünkü çok fazla araç var. İnsanların buraya girmemesi demek esnafın kazanmaması demektir. Bu da sokağın huzurlu olmadığına işaret.”

  • Eskişehir’deki oto galericiler boş kaldı

    Eskişehir’deki oto galericiler boş kaldı

    Odunpazarı ilçesi 75. Yıl Mahallesi’nde bulunan 1. Cadde ve Selami Vardar Caddesi’nin kesiştiği bölgede bulunan oto galericiler pazar gününe rağmen boş kaldı. Söz konusu sokakların boş olmasının sebebinin araç satıcılarının fiyatları arttırması ve alıcıların ise umdukları rakamları bulamamalarından kaynaklandığı tahmin ediliyor.

  • Sıtma 24 saat içinde tedavi edilmeli

    Sıtma 24 saat içinde tedavi edilmeli

    “24 saat içinde tedavi edilmeli”
    Dr. Uluğ, “Sıtma salgınlarının, uygun şartların oluşması halinde, sıtmaya karşı bağışıklığın düşük olduğu bölgelerde veya insanların iş bulmak için mülteci olarak yoğun sıtma bulaşan bölgelere geçtiğinde ortaya çıkabilir. Sıtma, göç alan ve mültecilerin yoğun olduğu bölgelerde daha çok görülen akut ateşli bir hastalıktır. Semptomlar genellikle enfektif sivrisineğin ısırmasından 10-15 gün sonra ortaya çıkar. İlk belirtiler ateş, baş ağrısı ve titremedir” diye konuştu.

    “Önlenebilir ve tedavi edilebilir”
    P. falciparum sıtmasının 24 saat içinde tedavi edilmezse ciddi bir hastalığa dönüşebileceğine dikkat çeken Dr. Uluğ, bunun sıklıkla ölüme yol açabileceğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:

    “Çocuklarda: şiddetli anemi, metabolic asidoz ile ilişkili solunum sıkıntısı veya serebral sıtma bulgularından bir veya daha fazlası görülebilir. Yetişkinlerde, çoklu organ yetmezliği sık görülür. Hayatı tehdit eden sıtma hastalığı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü, tüm sıtma şüpheli vakalarında tedavi uygulanmadan once mikroskopi veya hızlı tanı testi kullanılarak tanının doğrulanmasını önerir. Sıtma ilaçların etkinliğinin korunması, sıtma kontrolü ve eliminasyonu için kritik öneme sahiptir.”

    Korunma yolları ve aşı
    Hasta bireylerin tedavi edilmesi ve vektör kontrolünün sıtma iletimini önlemenin ve azaltmanın ana yolu olduğunu dile getiren Dr. Uluğ, “Hasta olan herkes özenle tedavi edildiğinde bulaş zinciri kırılacağı için enfeksiyon sayıları azalacaktır. Vektör kontrolünde ise; böcek ilacı uygulanmış cibinliklerin kullanılması ve iç mekanların ilaçlanması etkilidir. Riskli bölgelere yolculuk yapanlar da kemoprofilaksi ile sıtma önlenebilir. Sıtma parazitinin karmaşık yapısının aşı geliştirilmesini çok zor bir iş haline getiriyor. Ancak RTS, S/AS01 (RTS, S), Afrikalı çocuklarda sıtmayı önemli ölçüde azaltan ilk ve bugüne kadar ki tek aşıdır. Sadece en sık ve ölümcül sıtma paraziti olan P. falciparum’a karşı etkilidir” ifadelerini kullandı.

  • El emeği ürünler Hanımeli Sokak’ta

    El emeği ürünler Hanımeli Sokak’ta

    Tepebaşı Belediyesi’nin kadınların emeklerini değerlendirmeleri için 8 Mart 2016’da hizmete sunduğu Hanımeli Sokağı, el işi ürünleri ve yöresel ürünleri haftanın 7 günü vatandaşlar ile bir araya getirmeye devam ediyor. Hanımeli Sokak, 11.00-19.00 saatleri arasında her gün farklı konseptlerle Eskişehirliler ile buluşuyor.

    Sokakta yer alan stantlar ile örgü, takı, keçe, makrome, bez çanta ve aksesuar gibi ürünlerini satışa çıkaran kadınlar, aile ekonomilerine de katkıda sağlamanın mutluluğunu yaşıyor. Sokağı ziyaret ederek alışveriş yapan vatandaşlar ise, Hanımeli Sokağı’nı çok sevdiklerini ifade ederken, üreten kadınların emeğine sahip çıkmasından ötürü Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç başta olmak üzere emeği geçenlere teşekkürlerini iletiyor.

  • Eskişehir merkezli fuhuş operasyonunda yakalanan şüphelilerden 4’ü tutuklandı

    Eskişehir merkezli fuhuş operasyonunda yakalanan şüphelilerden 4’ü tutuklandı

    Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kent genelinde meydana gelen fuhuşa teşvik, aracılık, zorlama veya yer temini suçlarını engellemeye yönelik gerçekleştirilen çalışmalar neticesinde, Eskişehir’de ve Ankara’da eşzamanlı operasyonlar yapıldı. Düzenlenen operasyonlarda Ö.E., A.E.A., G.B., B.K., F.K., Ç.E.S. ve B.K. isimli şüpheliler yakalanarak gözaltına alındı.

    Emniyetteki işlemlerinin ardından sabah saatlerinde adliyeye sevk edilen şüphelilerden 4’ü tutuklanırken 3’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

  • ETÜ’de Emeklilik Töreni gerçekleştirildi

    ETÜ’de Emeklilik Töreni gerçekleştirildi

    Tören, İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başladı. Ardından, ESTÜ Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nden Hatice Nur Güçlü ile Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü’nden Merve Maide Yiğit’in solo piyano konseri gerçekleştirildi. Tören, Doçent Bengi Baraz Çınar ile ESTÜ Kariyer Gelişimi ve Öğrenci Destek Birimi’nden Öğr. Gör. İlayda Karaköse’nin flüt ve piyano konseri ile devam etti.

    “Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin bir mensubu olmanın gurur ve mutluluğunu taşıyorum”

    Konserin ardından söz alan emekli ESTÜ personeli Celal Çelebi, ESTÜ’deki profesyonel yaşamında Hasan Polatkan Havalimanı Uçak Bakım Hangarı Sorumlusu olarak görev yaptığını belirtti. ESTÜ’nün bir mensubu olmanın gurur ve mutluluğunu taşıdığını da sözlerine ekleyen Çelebi, “Böyle güzel bir tören vasıtasıyla hatırlanmış olmak mutluluk verici. Başta ESTÜ Rektörü Prof. Dr. Sayın Adnan Özcan olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi.

    “Böyle bir törenle hatırlanmış olmak mutluluk verici”

    Törende konuşan ESTÜ Eski Genel Sekreteri Menderes Ünal, meslek yaşamı boyunca memurluk, şeflik, şube müdürlüğü, daire başkanlığı gibi görevler yürüterek 40 yıllık bir hizmet hayatını tamamlamasının ardından ESTÜ’de Genel Sekreter olarak çalışma şansını elde ettiğini belirtti. 2022 yılında ESTÜ’deki göreviyle birlikte emekliliğe adım attığını da vurgulayan Ünal, “Başta ESTÜ Rektörü Prof. Dr. Sayın Adnan Özcan olmak üzere bu töreni düzenleyen herkese tüm emekli arkadaşlarım adına ayrı ayrı teşekkür ederim. Böyle bir törenle hatırlanmış olmak mutluluk verici” ifadelerini kullandı.

    “Göreviniz, bu güzel ülkeye katkıda bulunmak”

    Zorlu ve emek yoğun bir profesyonel yaşamın ardından emeklilik yaşamına girmiş olmak hakkında duygu ve düşüncelerini paylaşan ESTÜ Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Hoşçan ise şunları söyledi:
    “Kırk dört yıl boyunca zorlu süreçlerden geçerek kurumuma en iyi katkıyı sağlamaya çalıştım. ‘Ben’ yerine ‘biz’ diyerek ekip arkadaşı olduğum meslektaşlarımla büyük başarılara imza attık. Şimdi o dönemleri gurur ve mutlulukla anıyorum. Göstermiş olduğum tüm mücadeleler benim hazinem. Değerli akademisyen dostlarım, mesleğinizi çok sevin. Göreviniz, bu güzel ülkeye katkıda bulunmak. Başta ESTÜ Rektörü Prof. Dr. Sayın Adnan Özcan olmak üzere bu töreni düzenleyen tüm ESTÜ mensuplarına teşekkür ediyorum.”

    “Sürdürülebilir bir başarı için güçlü bir kurumsal hafızaya da sahip olunması gerekmektedir”

    Rektör Prof. Dr. Adnan Özcan, Emeklilik Töreni’ni emekli olan ESTÜ akademik ve idari personeline çalışma hayatları süresince sundukları özverili ve değerli katkıları için teşekkür etmek amacıyla düzenlediklerini belirterek, “Dünyadaki ve ülkemizdeki her kurumsal yapıda olduğu gibi sürdürülebilir bir başarı için güçlü bir kurumsal hafızaya da sahip olunması gerekmektedir. Bu güçlü kurumsal hafıza ise güçlü, her anlamda donanımlı ve özverili çalışan bir insan gücüyle inşa edilebilir. Bugün emeklilik törenimizle kendilerine teşekkür ederek uğurladığımız tüm mensuplarımıza Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin bugünlere ulaşmasında ve kurumsal hafızanın aktarılmasında vermiş oldukları çok değerli katkılar için teşekkürlerimi sunuyorum. 2024 yılının Cumhurbaşkanlığımız tarafından Emekliler Yılı olarak ilan edilmesi vesilesiyle başta siz değerli emeklilerimiz olmak üzere ülkemizin kalkınmasına emekleri ile katkıda bulunmuş olan tüm emeklilerimize saygılarımı sunuyor, emeklilerimizin bilgi ve tecrübelerini kullanabilecekleri ve kendilerini geliştirebilecekleri sosyal ve sağlıklı bir yaşam diliyorum” şeklinde konuştu.

    Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Adnan Özcan tarafından ESTÜ emekli akademik ve idari personeline emeklilik plaketi ve teşekkür belgesi takdim edildi. ESTÜ Emeklilik Töreni, fuaye alanında ikram servisinin ardından çekilen toplu hatıra fotoğrafı çekimiyle sona erdi.

    Törene, Rektör Prof. Dr. Adnan Özcan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yunus Özdemir, Prof. Dr. Onur Kaya, Genel Sekreter Cengiz Kaçal, ESTÜ Senatosu Üyeleri, ESTÜ öğretim elemanları, emekli akademik ve idari personeli ile aileleri katıldı.

  • İkinci Kadir Şeker vakası: Kadın ve çocuğunu kurtarmak istemişti

    İkinci Kadir Şeker vakası: Kadın ve çocuğunu kurtarmak istemişti

    Odunpazarı ilçesi Emek Mahallesi’nde 5 Şubat 2022’de meydana gelen olayda, eşi Shannaz Nazari ve kızı Nasimgül Ahmadi’yi bıçaklayan Afganistan uyruklu Abdulkadir Ahmadi’ye, o esnada yakınlardan geçen Tolga Daşkıran ve arkadaşı Hüseyin Şahin müdahale etti.

     

    Abdulkadir Ahmadi, çıkan arbedede Hüseyin Şahin’i bıçakla yaralarken, kendisi de Tolga Daşkıran tarafından bıçaklanarak yaralandı. Olayın ardından başlatılan soruşturma sonucu tutuklandıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Tolga Daşkıran’ın devam eden yargılama sürecinin sonunda ‘Kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan haksız tahrik ve iyi hal indirimiyle 5 yıl hapis cezası verildi.

    Eskişehir 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne açılan davada, Tolga Daşkıran’ın avukatı ve Cumhuriyet Savcısı tarafından Ankara Bölge Adliye Mahkesi’ne itiraz dilekçesi verildi. Cumhuriyet Savcısı, Tolga Daşkıran’a verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin hazırladığı itiraz dilekçesinde Daşkıran’ın ‘meşru savunma’ hükümleri çerçevesinde hareket ettiğini belirterek, beraatını talep etti. Mahkeme heyeti, 13 Temmuz 2023 tarihinde yapılan itiraz rağmen Tolga Daşkıran’a verilen 5 yıllık hapis cezası onadı. Ayrıca sanık Abdulkadir Ahmadi, eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan iyi hal indirimiyle 12 yıl 6 ay hapis cezası, Daşkıran’ın arkadaşı Hüseyin Şahin ise 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    “Üzüldüm, tam da hayatımın güzel noktasındaydım”

    Kararın ardından Tolga Daşkıran ile arkadaşı Hüseyin Şahin, aileleri ve arkadaşları ile birlikte Eskişehir Adliyesi’ne gelerek, teslim olmadan önce gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yaşanan hadisede kadınlara zarar gelmemesi için insanlık görevlerini yerine getirdiklerini düşündüğünü ifade eden Daşkıran, “Arkadaşlarımla birlikte insanlık görevimizi yaptığımızı düşünüyorum, gerisi Türk adaletine kalmıştır. İnşallah hakkımızda hayırlısı olsun. Üzüldüm, tam da hayatımın güzel noktasındaydım, inşallah çıkınca da hayatıma devam ederim. En kısa sürede çıkmamı temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

    “Bir anne olarak ciğerim yanıyor”

    Oğlunun adliyeye teslim olmak için geldiği sırada gözyaşlarına hakim olamayan anne Nazire Kurt, “Bir anne olarak benim ciğerim yanıyor, benim oğlum bunu hak etmedi. Ben adalete güveniyorum, benim oğlum 5 yıl hapis cezasını hak etmedi. Benim oğlum kötü bir şey yapmadı, can kurtardı. 2 kadını kurtardı, bu suçsa bir şey demiyorum. Kötü bir şey mi yaptı? Adam öldürmedi. Bu çocuklar oraya mı yakışıyor? Ben Türk adaletine güveniyorum, benim oğlum çıkacak. Girdiği gibi de gelecek, kötü bir şey yapmadı ben ona inanıyorum. alnımızın akıyla gidecek gelecek” şeklinde konuştu.

    “Bu gençlerin hayatı kararacak belki de”

    Tolga Daşkıran’ın Avukatı Muhammed Serkan İleli ise yaptığı açıklamada, “Tolga 2 sene önce bir olaya karışmıştı. Aslında olayda dememek lazım bu bir müdahale, kendi arkadaşları ve iki kişinin canını kurtarmak için bir müdahalede bulundu. Bundan kaynaklı bir yargılama sürdü ve 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Bunu da istinaf mahkemesi onadı. Karar neticesinde Tolga’yı üzülerek teslim etmek zorundayız. Bizim karara saygımız sonsuz ancak herkes vicdanlara ters bir karar olduğunu düşünmekte. Diyeceklerimiz bu kadar yani 20 yaşında bir genç 5 yıl hapis cezasıyla cezalandırılacak. Hüseyin 1 ay sonra üniversite sınavına girecek. Bu gençlerin hayatı kararacak belki de, karar saygımız sonsuz, bekleyip göreceğiz” dedi.
    Tolga Daşkıran ve Hüseyin Şahin, adliyedeki işlemlerinin ardından tutuklanarak cezaevine gönderilirken Daşkıran ile Şahin’in aileleri ve arkadaşları gözyaşlarına boğuldu.