Etiket: eşya

  • ”Yıkılacak zannettik. Düşenler, bayılanlar ve ayağı kırılanlar oldu”

    ”Yıkılacak zannettik. Düşenler, bayılanlar ve ayağı kırılanlar oldu”

    Malatya merkezli meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremde Elazığ’da 20 bina ağır ve 517 bina ise az hasar görürken, hasar gören evden zorlukla dışarı çıkan şahıs, o anları anlattı. Önceki gün Malatya’nın Kale ilçesinde meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki deprem çevre illerde olduğu gibi Elazığ’da da şiddetli hissedildi.

    Depremde Elazığ’da 20 bina ağır ve 517 bina ise az hasar gördü. Hasar alan binalardan biri de Rüstempaşa Mahallesi Dağıstan Sokak’ta bulunan 5 katlı Dağıstan Apartmanı oldu. Apartman, depremin hemen ardından ekipler tarafından tahliye edilerek boşaltıldı. Şeritler çekilen apartmanın girişleri de kapatıldı. Geceyi komşu veya akrabasında geçiren bazı vatandaşlar ise eşyalarını almak için apartmanın önüne geldi. Depreme bina içerisinde yakalanan Şahin Gezen o korku dolu anları anlattı.

    ”Kendimizi zar zor dışarı attık”
    Binanın 3’üncü katında yaşadığını dile getiren Şahin, “İçerdeyken deprem oldu. Yıkılacak zannettik. Düşenler, bayılanlar ve ayağı kırılanlar oldu. Durunca zar zor kendimizi dışarı attık. Vestiyerlerin hepsi düştü. Duvarların hepsi döküldü. Bu binalar eskidir. Elazığ 2020, 20203 ve bunu gördü. Artık bu evlerde ailelerimiz ve komşular yaşayamıyor.

    Çünkü içerisinde hasar çok oldu ve hep örtüldü, sıva yapıldı, kapatıldı. Şuanda kimse içeride kimse yaşamıyor. Hepsi mühürlendi. Kararı bekliyoruz. Yıkılacak mı yada girişe izin verilecek mi diye kararı bekliyoruz. Şuanda kiralık evlere bakacağız. Dün gece kardeşimin evine gittik. Bu evlerde yaşanılmaz, korkuyoruz ve giremiyoruz. Bazı eşyalarımızı hemen girdim aldım. Zaten kimse giremiyor. Korkudan adımını içeri atamıyor” dedi.

  • 40 yılda 10 bin antika eşya biriktirdi

    40 yılda 10 bin antika eşya biriktirdi

    Sivas’ın Zara ilçesinde emlakçılık yapan Cemalettin Temur, 40 yılda topladığı 10 bin antika eşyayı adeta müzeye dönüştürdüğü ofisinde sergiliyor.
    Sivas’ın Zara ilçesinde emlakçılıkla uğraşan Cemalettin Temur, gençlik yıllarından itibaren dedesinin yönlendirmesiyle başladığı ticaret yolculuğunda, ilçesinin kültürel mirasını koruma ve yaşatma misyonunu üstlendi.

    Temur, ilçesinin kültürüne ve yaşam biçimine olan ilgisini hiçbir zaman kaybetmeyerek, bu ilgisini yıllar içinde anlamlı bir koleksiyona dönüştürdü. 15 yıldır emlak sektöründe hizmet veren Cemalettin Temur, hayatı boyunca biriktirdiği antika eşyaları, ofisinin bir odasını adeta müzeye dönüştürerek sergilemeye başladı. Yıllık bine yakın vatandaşın ücretsiz ziyaret ettiği müzede, vatandaşlar taş plaklardan müzik dinleme imkanı da buluyor.

    “10 binden fazla ürünüm var”
    Müzedeki ürünleri 40 senede topladığını belirten Temur, “Bu müzedeki ürünleri 40 senede topladım. Çocukluğumdan bugün kadar toplamaya, biriktirmeye bir isteğim vardı. Daha sonra eskiye dair ürünleri topladım. 1990’lı yıllarda köylere gidip eskicilik yapıyordum. Köy meydanına sergi açıyordum.

    Ben insanlardan eskiye dair ürünleri toplayıp yeni ürün veriyordum. Bu ürünler atsan atılmıyor, satsan satılmıyor. Evimin altında bir dükkan ayarlayıp 2000 yılında kendime dair bir müze açtım. Her gittiğim yerden, araştırdığım, gördüğüm yeni ürünleri de almaya başladım. Müzemi bu şekilde canlandırdım. Zara’mızın medarı, iftiharı taş plaklarından Zaralı Halil Söyler’in plaklarını dinliyorduk. Onun taş plaklarını topladım. Sonra Diyarbakırlı Celal’i topladım.

    Binden fazla taş plak sergim açıldı. Koleksiyon yapan insanlar Türkiye’de çok ama ben hepsinden topladım. Diğer bazıları sahada taş plak topluyor, çakmak topluyor, saat topluyor. Müzemde aşağı yukarı 10 binden fazla ürünüm var. Elliden fazla gramofonum var. Çakmak, saat, radyo, teneke kutu, kibrit, biblolar, süs eşyaları, anahtar, para koleksiyonum var.

    Bir tondan fazla bakır topladım Zara’dan. Evraklara da bir zaafım oluştu. Bunun yanında da evrak toplamaya başladım. Cumhuriyet dönemine ait 1800’lü yılların sonları, eskiye dair tapular, eski sözleşmeler, muhtar yazışmaları var. Mektup toplamaya başladım. 10 binden fazla evrak da var elimde” dedi.

    “Açık hava müzesi yapmak istiyorum”
    Temur, hedefinin büyük bir konak alıp açık hava müzesi yapmak olduğunu belirterek, “İnsanlara da göstermeye başladığım zaman baktım insanlar da bu eskiye dair ürünlere karşı bir ilgisi alakası var. Ben de bundan mutlu oldum. Bu şekilde de gelen misafirlerimizi müzemizde gezdiriyoruz. Ürünler hakkında bilgiler veriyoruz.

    Taş plak çalıyoruz, bir sosyallik oluyor. Buradaki ürünlerin de hepsini yaşanmışlıkları var, hatıraları var, hatıraları var. Eski dönemde kullanılmış ürünler. İnsanlara bunları anlatıyoruz. Bu değerlere gençler sahip çıkacak. Ben de müzeyi yeni gençlere bir hatıra olarak biriktirdim. Ama hedefim bu biriktirdiğim ürünlerin tamamı burada yok.

    Allah nasip ederse de ileriki zamanlarda büyük bir Zara’mızın eski konaklarından bir tanesini alıp onarıp bu ürünleri oraya dağıtıp göstermek istiyorum. Böyle bir projem de var. Elimde at arabası, öküz arabası var eskiye dair. Ayrıyeten taş da topladım. Elimde 2-3 kamyon da taş var. Değirmen taşları, eskiye dair güzel taşlar var.

    Onlarla da bir amfi tiyatro kurup bir açık hava müzesi yapmak istiyorum. Zara’mıza da gelen insanlarımızı, misafirlerimizi her zaman ağırlayacakları bir kapıları burada var. Ne zaman ben hepsini misafir eder, müzemi de gezdiririm. Ailemiz burada, hatıralarımız var, hatıralarımız var. Zara’dan hiçbir dışarıya çıkamıyoruz. Zara dışında da benim hiçbir evim, yatırımım yok” diye konuştu.

  • Fiyatı kabul etmeyince, eşyaları sokak ortasında kaldı

    Fiyatı kabul etmeyince, eşyaları sokak ortasında kaldı

    Denizli’nin Pamukkale ilçesi İncilipınar Mahallesi’nde yaşayan bir kadın Antalya’ya taşınmak için bir nakliye firmasıyla anlaştı. Nakliye firmasının sahibinin oğluyla fiyatta anlaşan kadının eşyaları akşam saatlerinde taşınmaya başlandı. Taşıma sırasında oğlunun anlaştığı fiyatı öğrenen ve kabul etmeyen baba, kadından daha fazla para talep etti. Anlaşılan fiyatın üzerinde para veremeyeceğini belirten kadın neye uğradığını şaşırdı. Büyük kısmı evden çıkarılarak araca yüklenen eşyaları nakliyeci baba tarafından araçtan geri indirildi. Kadın mağdurun durumu polise bildirmesi üzerine bölgeye ekipler sevk edildi. Baba ve oğlu polis merkezine götürülürken, talihsiz kadının eşyaları ise sokak ortasında kaldı.

  • Eşya yüklü kamyonetin kasasında tehlikeli yolculuk

    Eşya yüklü kamyonetin kasasında tehlikeli yolculuk

    Görüntüler Aksaray’ın Büyükbölcek Mahallesi Büyük Bölcek Caddesi üzerinde yansıdı objektiflere. 68 AAC 597 plakalı kamyonetin kasasına yüklenen ev eşyasının üzerinde ve kasadaki o tehlikeli yolculuk herkesin yüreğini ağza getirdi. Hiçbir güvenlik tedbiri bulunmadan birisi ev eşyalarının üzerinde, diğeri ise kamyonet kasasına asılı bir şekilde seyreden 2 genç canlarını hiçe sayarak kilometrelerce seyretti. O tehlikeli yolculuk gazetecilerin kamerasına yansırken, ev taşıması yapıldığı tahmin edilen tehlikeli seyahat diğer sürücü ve yolcuları da korkuttu. En ufak bir ani fren ya da aracın çukura girmesi sonucu düşmeleri an meselesi olan gençler ve kamyonet sürücüsü kendilerinin görüntülendiği anlayınca aracı sağa çekerek durdu. Polis ekiplerine yapılan ihbarın ardından ise kamyonet plakasına “Trafik güvenliğini ve trafik düzenini bozmak” maddesinden 690 TL para cezası kesildi.

  • Kapısını kırdığı evden 3 gün boyunca valizlerle eşya çalıp taşıdı

    Kapısını kırdığı evden 3 gün boyunca valizlerle eşya çalıp taşıdı

    Olay, Samsun’un İlkadım ilçesi Zafer Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Irak uyruklu Ahmet H.T.T. (45) kapısını kırdığı eve girerek 3 gün boyunca 100 bin liralık mutfak eşyası, giyim eşyası ve elektronik malzeme çaldı. Çaldığı eşyaları 3 gün boyunca valizle taşıyan Ahmet H.T.T., kayıplara karıştı. Ev sahibi 3 gün sonra evine geldiğinde kapısının kırık ve eşyalarının çalındığını görünce polise şikayette bulundu.
    Samsun Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu ekipleri, yaptıkları çalışma sonucu hırsızlık olayını aynı suçtan kaydı bulunan Ahmet H.T.T.’nin gerçekleştirdiğini tespit etti. Gözaltına alınarak bugün Samsun Adliyesine sevk edilen Iraklı şüpheli suçlamaları kabul etmedi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Ahmet H.T.T., mahkemece tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.

  • Enkazdan çıkan eşyalar sahiplerini bekliyor

    Enkazdan çıkan eşyalar sahiplerini bekliyor

    Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Osmaniye’de bulunan Esenevler Mahallesi’nde bine yakın dairenin yıkılırken yaklaşık 440 insan öldü. Esenevler Mahallesinde 15 yıldır muhtarlık yapan Tarık Sesli, enkazdan çıkarılan ve sahiplerinin bulunması için kendisine getirilen eşyaların üzerindeki tozu bile silmeden muhtarlık binasında bulunan dolaba koyarak deprem köşesi oluşturdu. Asrın felaketinin acısıyla her an yüzleşen muhtar, oluşturduğu köşenin kendisi için bir hatıra oluşturduğunu söyledi.

    Depremde hayatını kaybeden mahalle sakinlerinin cep telefonu numaralarını silemediğini dile getiren Muhtar Tarık Sesli, “6 Şubat depremlerinde mahallemizde bine yakın evimiz yıkıldı, 440’e yakın deprem şehidimiz var. Acı günlerdi, Allah bir daha göstermesin. O günleri hatırlamak dahi istemiyoruz ama aklımızdan çıkmıyor. En çok bu bölgede yıprandık. Muhtarlık binamızın karşısında bir bina çökmüştü. Her gün gördüğümüz insanlardı. Hala telefon numaraları cep telefonumda kayıtlı, silemiyorum da. Bazen rehberi karıştırırken denk eliyor üzülüyorum. Çok acı günler yaşadık. Allah bir daha o günleri yaşatmasın” Dedi.

    “Çok acı günlerdi hala aklıma geldikçe ürperiyorum”

    Deprem günü yaşananların acısını unutamadığını belirten muhtar, “Sabah evden çıktım, buradan geçtim ve baktım bina yıkılmıştı. Arabayı park edip enkaza ulaştığımda aşağıdan birinin sesi geliyordu yaşıyordu. İsmail Amca vardı binanın yöneticisiydi. ‘Su deposunun oradayım beni alın buradan’ diyordu. Ama o an için oraya girmek imkansızdı ve ikinci depremde adamcağız rahmetli oldu. Ondan sonra mahallemdeki enkazlar yanına 5’er dakika gidebildim. Gidemedim çünkü burada da cenazeler çıktığı için ayrılamadım. Hala aklıma geldikçe ürperiyorum, çok acı günlerdi. Çok trajik olaylar yaşadık, Allah bir daha göstermesin diyorum” diye konuştu.

    “Bu köşe bizim için acı bir hatıra oldu

    Muhtarlık binası içerisinde oluşturduğu köşede hatıraları yaşattığını belirten muhtar Sesli, “Muhtarlık binamız içerisinde bir stant yaptık. Burada çöken binalardan çıkan üç kat malzeme vardı. İnsanlar tanıdıkları gelip aldılar. Kalanlarda bunlar. Halen gelip alan oluyor. Dün bir albüm vardı bir yakını gelip aldı. Bazı vatandaşlarımızda gelip bakıyor fotoğraf kitap veya başka bir eşyası var ama kalsın diyor. Acı bir hatırası oldu. Yıkılan binalardan bir çocuğumuzun pateni çıktı. O çok etkilemişti bizi. Mesela bir kedimiz vardı. Enkazdan uzun süre ayrılmadı, sonradan öğrendik ki doğum yapmış o yüzden ayrılmazmış. Bütün her yer kırık çıktı ama o kedimizin yavrusunun olduğu o çekmece sağlam çıktı. Bir ağabeyimiz vardı, depremden kurtuldu, binada ilacı vardı çıkıp aldı. Sonra aracıyla kaza yaptı rahmetli oldu” dedi.

     

  • Sabitlenmemiş eşyalar depremde ölümleri tetikliyor

    Sabitlenmemiş eşyalar depremde ölümleri tetikliyor

    Kocaeli Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği, evdeki eşyaların depremde devrilerek vatandaşlara zarar vermemesi için proje başlattı. İlk olarak şehit ailelerin evlerindeki eşyaları sabitleyen ekip, deprem bilinci oluşturmak için lise öğrencilere de eğitim vererek, ev aletlerini kullanma becerileri kazandırıyor. Eğitimlerini tamamlayan öğrenciler, şehit ailelerin evlerinde sabitlenmemiş eşyaları sabitliyor. Kocaeli Mahalle Afet Gönüllüleri Dernek Başkanı Bahri Söğüt, depremde yıkılmayan evlerde ölümlerin yüzde 3’ünün, yaralanmaların ise yüzde 50’sinin sabitlenmemiş eşyalardan kaynaklandığını belirtti. Kocaeli Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği ile Tüpraş 50. Yıl Anadolu Lisesi öğrencileri, en son Hakkari Yüksekova’da 25 Ağustos 2016 yılında zırhlı aracın devrilmesi sonucu şehit olan polis memuru Mert Er’in (24) ailesinin evinin eşyalarını sabitledi.

    “Öğrencilere, elektrikli ev aletleri kullanma becerileri kazandırdık”

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi’nin destekleri ile oluşturulan Yerel Destek Programı’na (YEDEP) proje yazdıklarını ifade eden Bahri Sögüt, “Bu projede ortaklarımız Kocaeli Hayırseverler Derneği, Tüpraş 50. Yıl Anadolu Lisesi ve birkaç tane daha ortağımız var. Proje içerisinde gençlere yönelik çalışmalarımız var. Öğrencilere, elektrikli ev aletleri kullanma becerileri kazandırdık, sonra da şehitlerimizin ailelerinin evlerinde sabitlenmemiş eşyaları sabitleyerek bu konuda duyarlılık oluşturmaya çalışıyoruz. İşe şahit ailelerin evlerinden başladık. Gönlümüz bütün toplumun evlerindeki sabitlenmemiş eşyaların sabitlenmesidir” diye konuştu.

    “Depremde ölümlerin yüzde 3’ü, yaralanmaların yüzde 50’si sabitlenmemiş eşyalardan kaynaklanıyor”

    Can güvenliği konusuna değinen Söğüt, “Evdeki eşyaların sabitlenmesi neden önemli? Depremde ölümlerin yüzde 3’ü, yaralanmaların yüzde 50’si sabitlenmemiş eşyalardan kaynaklanıyor. Ev yıkılmamış ama eşyalar sabitlenmediği için kişiler yaralanıyor, hayatını kaybediyor. Bu proje 2023 Mayıs ayında başladı, hala devam ediyoruz. Önümüzdeki süreçte de devam edecek. 30 öğrencimize eğitim verdik ve bunların 15’i ile yolumuza devam ediyoruz. Şu ana kadar 6 ailenin eşyalarını sabitledik. Amacımız tüm şehit ve gazi ailelerin evlerindeki eşyaları sabitlemek” şeklinde konuştu.

    “Körfez ilçesinde 10 bin üzerinde öğrenciye ve öğretmenlerine deprem bilinçlendirme eğitimini verdik”

    Proje paydaşlarından Tüpraş 50. Yıl Anadolu Lisesi’nde görsel sanatlar öğretmeni Abdurrahman Eke ise, “Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği’nden projeyle alakalı bize teklif geldiği zaman hiç düşünmeden kabul ettik ve protokol imzaladık. Bu protokol kapsamında hem şehit ailelerimizin hem gazilerimizin evlerindeki yapısal olmayan eşyaların sabitlenmesi hem de bulunduğumuz Körfez ilçesindeki tüm ilk, orta ve lise grubundaki öğrencilere deprem bilinçlendirme eğitimlerinin verilmesi aşamasında görev aldık. Bu kapsamda Körfez ilçesinde 10 bin üzerinde öğrenciye ve öğretmenlerine deprem bilinçlendirme eğitimini verdik” ifadelerini kullandı.

    “Öğrencileri deprem konusunda bilinçlendirdik”

    Öğrencilere deprem bilinci konusunda eğitim verdiklerini söyleyen Eke, “Bu proje kapsamında eğitimi verirken hem tahliye tatbikatı düzenledik, hem de deprem öncesinde, anında ve sonrasında neler yapmaları gerektiği konusunda onları bilinçlendirdik. Bu konuda gerekli tüm eğitimleri verdik. Projenin bir diğer ayağı da şehit ve gazi ailelerimizin evlerindeki yapısal olamayan eşyaların sabitlenmesiydi. Bu konuda öğrencilerimiz Mahalle Afet Gönüllüleri ve işin uzmanları tarafından eğitime tabi tutuldu. ‘Küçük ev aletleri nasıl kullanılır, nasıl sabitleme yapılır, evde sabitlemeye nereden başlanır, hangi eşya öncelikli sabitlenir?’ bu konuda tüm eğitimleri aldıktan sonra öğrencilerimizle beraber şehit ve gazi ailelerin evlerindeki yapısal olmayan eşyaları sabitlemek için çalışıyoruz” dedi.

    “İnsanlara yardım etmek ve bu durumda herkesi bilinçlendirmek bizi çok mutlu ediyor”

    Şehit ailesinin evine gelerek eşya sabitleyen Tüpraş 50. Yıl Anadolu Lisesi 12. sınıf öğrencisi Aycan Rana Sağlam, “Aldığımız eğitimle elektrik eşyaları kullanmayı öğrendik. Doğada kaldığımızda arama-bulma gibi çalışmalar yaptık. İp bağlama, kurtarma eğitimlerini aldık. Şehit aileler için bir şeyler yapmak çok güzel duygu. İnsanlara yardım etmek ve bu durumda herkesi bilinçlendirmek bizi çok mutlu ediyor. Elektrikli eşyaları sadece erkeklerin kullanmadığını, kadınların da bu şekilde yardımlar yaptığını da gösteriyoruz” diye konuştu.

    “Depremde eşyaların devrilmemesi için sabitleme yapılıyor, herkese teşekkür ediyoruz”

    Projeden memnun olduğunu söyleyen Şehit Mert Er’in babası Osman Er, “Oğlum 24 Ağustos 2016 yılında Hakkari Yüksekova’da şehit oldu. Yapılan işlem farklı. Şehit aileleri olarak bizleri yalnız bırakmadıkları için emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Depremde eşyaların devrilmemesi için sabitleme yapılıyor, herkese teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

  • Minikler topladıkları eşyalarla müze kurdu

    Minikler topladıkları eşyalarla müze kurdu

    Darende ilçesinde Cumhuriyet İlkokulu 4. sınıf öğrencileri evlerinde topladıkları 250 parça eski eşya ile müze oluşturdu.

    4. sınıf öğrencileri ve öğretmenlerinin koordinatörlüğü ile aile büyüklerinde alınan aralarında köstekli saat, yöresel elbiseler, bakır kaplar, lamba, eski paralar, kartpostallardan oluşturulan müzeyi gezen İlçe Milli Eğitim Müdürü Fevzi İnce, “Müze oluşturma fikriyle çocuklarımızın ufkunun gelişmesini sağlayan öğretmenlerimizi tebrik ediyorum. Çok güzel bir çalışma olmuş. Eserler çok güzel. Her okulda böyle bir çalışma olsa öğrencilerimiz için çok faydalı olur” diye konuştu.

  • 50 yıldır her şeyi saklıyor

    50 yıldır her şeyi saklıyor

    Ordu’nun Perşembe ilçesine bağlı Soğukpınar Mahallesi’nde yaşayan Ahmet Kılıç (60), yaklaşık 50 yıldır biriktirdiği çeşitli eşyalar ile evinin yan tarafına müze kurdu. ‘Ahmet Kılıç Göldüzü Köy Müzesi’ adını verdiği ve içerisinde yaklaşık 10 bin adet çeşitli eşyaların bulunduğu alanda vakit geçiren Kılıç, bu eşyaları gelecek kuşaklara aktarmak istiyor. Kılıç, içerisinde 200 yıllık geçmişi bulunan eşyaların da bulunduğu müzeyi satmayı düşünmediğini belirtiyor.

    “200 yıllık eşyalar da var”

    Çocukluk yıllarında büyüklerin eski eşyaları anlatması üzerine bu ürünlere merak salarak temin ettiğini söyleyen Kılıç, “Büyüklerimizi dinlediğimiz için ve geçen yıllara duyduğum merak nedeniyle eşya biriktirmeye başladım ve burası büyüdü gitti. Tam olarak tarihi hatırlamıyorum ancak yaklaşık 50 yıldır eşyaları biriktiriyorum. Burada 200 yıllık da eşya var, 40 yıllık da eşya var” diye konuştu.

    “Burada 10 bine yakın farklı ürün var”

    Geçen yıllarda evlerinin yanında bulunan alanı yetmeyince müze için büyüttüğünü söyleyen Kılıç, sayısını bilmediğini ancak 10 bine yakın eşya olduğunu belirterek, “Burası çok küçük bir yerdi ve müze için yetmeyince büyütmeye karar verdim. Sonradan alanı büyüttük ama yine de yetmiyor. Daha fazla büyütmek istiyorum ama imkanım el vermiyor. Burada 10 bine yakın ürün var, belki daha da fazladır. Görenler bana teşekkür ediyor, kolay bir iş değil. Buraya eşya bırakan insanlar ile burada kimi zaman geçmişi konuşuyoruz. İnsanlar burada geçmişini yaşıyorlar” ifadelerine yer verdi.

    “Ben vefat ettikten sonra gelecek nesillere aktarılsın”

    Ahmet Kılıç 50 yıldır biriktirdiği eşyalar ile oluşan müzenin gelecek kuşaklara aktarılması için gayret göstereceğine dikkat çekerek, “Ben vefat ettikten sonra da burası yaşasın istiyorum ve satılmasın diye çocuklarıma da söyledim, noterden bir yazı yazacağım ve bu şekilde kalmasını sağlayacağım” dedi.

  • Evden 180 bin TL değerinde ziynet eşya çalındı

    Evden 180 bin TL değerinde ziynet eşya çalındı

    Adliyeye sevk edilen şüpheliler, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    Kocaeli’nin Derince ilçesinde 18 Ağustos tarihinde bir evde 180 bin TL değerinde ziynet eşyası çalındı. Ev sahiplerinin durumu fark edip polis ekiplerine bildirmesiyle çalışma başlatıldı. Polis ekiplerinin çalışmaları neticesinde hırsızlık olayına karıştığı tespit edilen Y.G. ve Z.S. 4 Eylül tarihinde Yalova’da yapılan operasyon neticesinde yakalandı.

    Gözaltına alınan iki şüpheli, adliyeye sevk edildi. Şüpheliler, ifadeleri sonrasında adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.