Etiket: ev

  • Kesmeye kıyamadığı ağacı evle birleştirdi

    Kesmeye kıyamadığı ağacı evle birleştirdi

    Merkeze bağlı Gözeler köyünde inşaat ustası olan Osman Nuri Kabal, emeklik sonrası yaşamak istediği yayla evinde tadilat yaptı.

    Kabal evi genişletmek isteyince yan taraftaki baba yadigarı 100 yıllık ardıç ağacı, duvarın olduğu noktada kaldı.

    Bunun üzerine Osman Nuri Kabal, duvar içinde, ağacın gövdesi için alan bıraktı, çatıda da boşluk açtı.

    Taş duvarı oyup, çatıyı delen Kabal, imarı yaparken özellikle de bu ağaca herhangi bir zarar vermediğini dile getirdi.

    “Ağacı korudum. Babamızdan gelen doğa sevgimizi, hep devam ettirdik.” diyen Kabal, “Kardeşim 58 yıl önce vefat etti; onunla bu ağaç altında oynardık. Bu ağaç artık bir anı; ben yaşadıkça ağaç da yerinde duracak. Ağaca her baktığımda kardeşimi görüyor gibi hissediyorum. O vesileyle buraya geliyorum, ağacın bakımlarını yapıyorum.” dedi.

  • Başkan konutuna veda etti, Süleyman Çelebi külliyesi için ilk kazma vuruldu

    Başkan konutuna veda etti, Süleyman Çelebi külliyesi için ilk kazma vuruldu

    Bursa’da altyapıdan üstyapıya kadar birçok alanda çalışmalarını yürüten Büyükşehir Belediyesi, şehre yeni yaşam alanları kazandırmak için de kolları sıvadı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın iradesiyle hazırlanan, 1960 yılından bugüne Bursa’da görev yapmış Büyükşehir Belediye Başkanları tarafından kullanılan ve kendisinin ailesiyle yaşadığı ‘Başkanlık Konutu’nun yıkılarak yerine ‘Süleyman Çelebi Külliyesi’nin yapılacağı proje ilk kazmanın vurulmasıyla start aldı. İlk kez Kasım 2021’de Başkan Alinur Aktaş tarafından duyurulan proje kapsamında Millet Bahçesi, Siyer ve Mevlid-i Şerif Merkezi, mescid, kitap-kafe ve dinlenme alanları yer alacak. 28 bin metrekarelik alandaki tasarım ve proje çalışmaları Yüksek Mimar Hilmi Şenalp tarafından yürütülüyor.

    2022 Süleyman Çelebi Yılı
    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, gazetecilerle Başkanlık Konutu’nda biraraya gelerek proje hakkında detaylı bilgi verdi. Alanı gazetecilerle birlikte geçen Başkan Alinur Aktaş, daha sonra ailesiyle birlikte son kez konutun önünde hatıra fotoğrafı çektirdi. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Bursa için ‘maneviyatlı şehir’ dediğini hatırlatan Başkan Alinur Aktaş, Bursa’nın Molla Fenari, Emir Sultan, Muhammed Üftade, İsmail Hakkı Bursevi, Somuncu Baba, Lamii Çelebi, Molla Hüsrev, Geyikli Baba gibi isimlerin manevi olarak mimarlık yaptığı bir şehir olduğunu söyledi. Bu mimarlardan birisinin de Mevlit yazarı ve Ulu Cami’nin ilk imamı olan Süleyman Çelebi hazretleri olduğunu belirten Başkan Aktaş, “Mevlit, özellikle Türk dünyasının İslam’ı muhafaza etmesinde çok önemli bir yere sahiptir. Geçen yıl Mevlid-i şerif yazarı Süleyman Çelebi’nin vefatının 600. yıl dönümüydü. 2022 yılı Süleyman Çelebi yılı olarak UNESCO’nun programına alındı. Cumhurbaşkanımız tarafından da geçen yıl Süleyman Çelebi yılı ilan edildi. Cumhurbaşkanımıza bu projeyi anlattığımız da alınan kararın da tabir yerindeyse kaymağı gibi oldu. Bizler de Bursa olarak 2022’de sempozyumlar, sergiler, Mevlid-i şerif programları gibi etkinliklerle hem yurt içinde hem yurt dışında Süleyman Çelebi’yi anmayla alakalı törenler düzenledik” diye konuştu.

    Mekan aslına rücu etti
    Daha önce de Süleyman Çelebi’nin Türbesi’nin de bulunduğu alana ‘Süleyman Çelebi Külliyesi’ kazandıracaklarının müjdesini verdiklerini ifade eden Başkan Aktaş, proje içerisinde sadece bu alanın bulunmadığını, 28 dönümlük bir alan olduğunu hatırlattı. Şuan birbirinden kopuk bölümler olduğu için alanın bir bütün olarak düşünülemediğini anlatan Başkan Aktaş, alanın içerisinde Hacivat Karagöz Müzesi, bir sivil toplum örgütünün kullandığı alan, Süleyman Çelebi hazretlerinin türbesi ve üst tarafta yeşil alanlar bulunduğunu söyledi. Burasını bir bütün olarak düzenleyeceklerini dile getiren Başkan Aktaş, “İçerisinde gençlik merkezinin de bulunduğu 28 bin metrekarelik bir millet bahçesini Çekirge gibi Bursa’nın en özel lokasyonlarından birinde halkımıza kazandıracağız. Bu zaten şehrin de bir beklentisiydi. Bu beklentiyi yerine getirmek adına bu kararı ilk aldığımızda yaklaşık 6 ay konutu başka yerde yapmak için yer aradık. Nilüfer tarafından bir su deposunun bahçesinde ve farklı bölgeleri taradık. Daha sonra Genel Sekreterimizle yaptığımız bir sohbette, ‘Valiler veya üst düzey bazı bürokratlar da konutlarda oturuyor. Ama onlar bir şehirden gelip başka şehre gidiyorlar. Ama belediye başkanları zaten o şehirlerde yaşarlar. Zaten yaşadıkları bir ortam vardır’ gibi bir fikir konuşuldu. Dolayısıyla olması gerekeni yerine getirdik diye düşünüyorum. Bugüne kadar burada kalmış, hizmet etmiş belediye başkanlarımızı rahmetle anıyorum. Hepsi bu şehre değer kattılar. Bursa, Bursa olduysa muhakkak onların destek ve katkıları var. Ama mekanın da aslına rücu etmesi noktasında bir kararımız oldu” dedi.

     

    “Gecikmiş bir kararı yerine getirmek bana nasip oldu”
    Yeni bir konut yaparak oraya geçme imkanı varken bu projeden vazgeçtiğini anlatan Başkan Aktaş, bu süreçte kendisine destek olan eşine ve çocuklarına da teşekkür etti. Yaklaşık iki yıl uğraştıktan sonra daha mütevazi olarak yaptıkları kendi evlerine taşındıklarını anlatan Başkan Aktaş, “Bir haftadır da oraya ikamet ediyoruz. Artık yıkım süreci de burada başlamış olacak. Proje için kısa sürede değerli isimlerden oluşan bir heyet oluşturduk. Heyette yer alan Hayrettin Akpınar’a da teşekkür ediyorum. Yüksek Mimar Hilmi Şenalp tarafından yürütülen projeyle içerisinde millet bahçesi, Siyer ve Mevlid-i Şerif merkezi, mescid, kitap-kafe ve dinlenme alanları yer alacak. Bursa’ya kazandırılmış bir proje olacak. Yıkım çalışmalarının tamamlanmasıyla birlikte projeyi hemen uygulamaya geçeceğiz. Proje sayesinde burası özellikle gençlerin doya doya istifade edeceği bir alan olacak. Bursa’nın birçok değeri var ama özellikle Süleyman Çelebi ve Mevlid-i Şerif’in anlaşılması adına güzel bir mekana aracılık etmek, çorbada tuzumuzun olması bizim için son derece büyük bir mutluluk. Tarihe saygı, ecdada vefa olmazsa olmazlarımızdan. Böyle kutlu bir şehre hizmet etmeyi bana nasip eden Allah’a şükrediyorum. Bunun yanında gecikmiş bir kararı da yerine getirmek bana nasip olduğu için Allah’a hamd ediyorum. İlk günden itibaren bu işe destek olan herkese teşekkür ediyorum. Bursa’ya ve ülkemize hayırlı olsun” diye konuştu.

    Açıklamanın ardından Çırağan Kafenin bulunduğu alandaki otopark kısmının yıkımına başlanmasıyla projeye start verildi.

  • Adıyaman’da dinamit paniği

    Adıyaman’da dinamit paniği

    Adıyaman’ın Karadağ mevkisinde, temel kazıları için patlatılan dinamit, deprem korkusu yaşanmasına neden oldu.

    Şehir merkezinin tamamında hissedilen dinamit patlatmasının ardından büyük bir toz bulutu yükseldi. Adıyaman’ın Kayalık, Fatih, Cumhuriyet, Malazgirt ve Turgutreis mahallelerinde evlerinde hasar oluşan yada camları kırılan vatandaşlar 112’ye ihbarda bulundu.

    Polis ekipleri aldıkları ihbarlar neticesinde evlerde incelemede bulunarak, vatandaşları müracaat etmeleri üzerine polis merkezlerine yönlendirdi.

    Patlama yapılan bölgeye yakın olan Adıyaman Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde görevli 3 kadın fenalaştı. Olay yerine sağlık ekipleri çağrıldı.

    Evlerinde hasar olan vatandaşlar, deprem olduğunu sandıklarını, kendilerini dışarı attıklarını belirterek, yetkililerin patlatma öncesinde bölgede yaşayan vatandaşlara bilgi verilmesini istedi.

  • “İstanbul’umuzu depreme hazırlayacağız”

    “İstanbul’umuzu depreme hazırlayacağız”

    Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, programları çerçevesinde Elazığ’a geldi. İlk olarak Valiliği ziyaret eden Bakan Özhaseki, ardından Elazığ Belediyesi tarafından organize edilen Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni’ne katıldı. Bakan Özhaseki burada açıklamalarda bulundu.

    Yerinde Dönüşüm Projesi’ni başlattıklarını dile getiren Bakan Mehmet Özhasek, “Bu bir mecburiyetti. Çünkü istediğimiz kadar rezerv alan bulamıyoruz. Antakya için düşünün, neredeyse yüzde 90’ı yok olmuş. Hatay’ın merkezi Antakya demek zaten. Hatay’da toplamda 250 bin civarında yıkılan konut var. Nereye koyacaksınız? Böyle bir rezerv alan bulamıyorsunuz. Bir de insanlar hatıraları olan yaşadıkları yerlerden uzaklaşmak istemiyorlar. Hatıralarından asla kopmak istemiyorlar. Bundan dolayı biz yerinde dönüşüm formülünü başlattık. Köy konutları için çok daha kolay. Ben köyümdeki konutumu yaparım. Ona bir taraftan hibe bir taraftan da kredi vererek evlerini yapmalarını sağlayacağız. Tip projeler de vereceğiz. Bizim kontrolümüzde devam edecek. Ama sağlıklı bir şekilde yaptığı takdirde sonuna kadar destekleyip parayı vereceğiz. Sonunda tapuyu verirken de bir kısmını 2 sene vadesiz, 10 sene faizsiz bir şekilde verdiğimiz kredinin yarısını geriye dönüşünü isteyeceğiz. Bundan büyük bir avantaj olmaz.

    Ortalama köyde bir ev bir milyon liraya mal oluyorsa biz devlet olarak 1 milyon lirayı veriyoruz. O iş yaptıkça parayı vereceğiz. Ev bitti ve sonra yarısının 2 sene sonra başlamak üzere 10 yıl boyunca sadece senedini isteyeceğiz. O günlerde 3 bin lira civarında olacak aylık taksitin de kimseye dokunmayacağını herkes tahmin eder. Şehir merkezlerinde de binalarda bulunan kardeşlerimiz en az yarısı anlaşıp bir araya geldiği taktirde aynı krediden istifa edecek. Eğer evleri biraz daha büyükse 1 milyon 300 bin liraya kadar biz para vermeye devam edeceğiz. Vatandaş kendisi evi yapacak, istediği müteahhitle anlaşarak devam edecek biz para vereceğiz. Bittikten sonra da 2 sene içerisinde hiçbir şey istemeyeceğiz. Sonra 10 yıl boyunca da o verdiğimiz kredinin yarısını aylık olarak taksitlerini kendilerinden isteyeceğiz. Bu büyük bir imkan bu imkandan istifade etmek lazım” diye konuştu.

    “180 bine yakın başvuru var”

    Vatandaşların durmadan müracaat ettiğini vurgulayan Bakan Özhaseki, “Gelirken baktım 180 bine yakın biz yerinde dönüştürürüz, siz bir an önce yetki bizi destekleyin, işimiz biz yapalım diyen vatandaşlarımız var. Bunun çok büyük faydaları var. Bir yerde biz TOKİ olarak merkezden 3-5 bin konut verdiğimizde bunu alan büyük müteahhitlik grubu önce gidiyor fabrikaya 5 bin kapı, fayans, lavabo, cam siparişi veriyor. Sonra tırlara dolduruyor ve deprem bölgesine getirip monte ediyor, geçip gidiyor. Yereldeki tüccara, sanayiciye, imalatçıya, esnafa ne faydası var. Fazla bir faydası olmuyor. Ama yerinde dönüşüm projesi ile birlikte inşaat sektörüne, malzeme temin eden 140 alt sektör burada istifade etmiş olacak” şeklinde konuştu.

    “Harç, pul, damga vergisi falan da istemiyoruz”

    Yerinde Dönüşüm Projesi ile istihdamın ve ticaretin canlanacağını aktaran Özhaseki, “Bir an önce şehirler ayağa kalkınca o şehre geri dönüşlerde başlayacak. Bunun için bir taraftan biz rezerv alanlar yapacağız. Gücü olmayan insanlara, evini yerinde yapamayacak insanlara o evlerden vereceğiz. Ama bir taraftan da vatandaşın yapmasını sağlayacağız. Bunu yaparken destek sonuna kadar devam edecek. Elazığ’da da şu ana kadar 2 bin civarında biz yerinde dönüştürmek istiyoruz diye müracaatları var. O kardeşlerimiz için eğer isterlerse müteahhitlerle katlı yapacakları zaman anlaşma için tip sözleşmeler vereceğiz. Eğer istiyorlar ise hazır çözümlenmiş projeler de vereceğiz. 100, 120, 150 metrelik statiği, betonarmesi, eklektiği çözümlenmiş bir şekilde projelerde vereceğiz. Harç, pul, damga vergisi falan da istemiyoruz. Yapı denetim firmalarına giderek masraf etmesinler, o işi de biz üstleniyoruz. Yapı denetim firmalarının parasını biz ödeyeceğiz ve biz denetlettireceğiz” dedi.

    “Ağalar paşalar devreye girse de taviz yok”

    Bakan Özhaseki, “Artık fay hatlarının geçtiği ve kırıklarının olduğu yerlerde asla bir tek yapı yapılmayacak. Bunda tavizimiz yok. İmar planlarına işliyoruz. Bu konuda eş dost devreye girse de, ağalar paşalar devreye girse de taviz yok. Yapılmayacak. Zeminde sıvılaşma olan yerlerde de yapı yapılmayacak. Sonra zemin etütleri yapılmadan buna uygun statik çözümlenmeler ortaya konmadan da yapı yapılamayacak” diye kaydetti.

    “Şehir merkezlerini Bakanlık olarak girip biz yapacağız”
    Özhaseki, “Bir taraftan bir karar daha aldık, şehirlerimizin merkezlerini de biz yapıyoruz. Hatay’ın da, Kahramanmaraş’ın da Adıyaman’ın da, Malatya’nın da şehir merkezlerini Bakanlık olarak girip biz yapacağız. Çünkü o merkezler herkesin belki de iftihar edeceği kartpostallara konu olan veya insanların buluşma yeri olarak ortaya çıkacak olan bir manzara arz ediyor. Oralardaki yapılar istiyoruz ki düzgün çıksın. Kimlikli binalar ortaya çıksın. Sonra da çeperlerde yapılacak olan diğer binalar onları örnek alarak yapsınlar. Bunun içindeki burada da biz elimizden geleni inşallah o şehirlerimiz için kullanmaya devam edeceğiz” dedi.

    “Bakanlık olarak İstanbul’umuzu depreme hazırlayacağız”

    İstanbul depremine de değinen Özhaseki, “Allah korusun herkes İstanbul depreminden bahsediyor. Bütün bilim adamlarımız o konuda çok şiddetli şekilde söylemlerde bulunuyorlar. Doğrudur. Biz de onlara inanıyoruz zaten. Bilim adamlarının söyledikleriyle kavga edecek halimiz yok. Onlara uyarak ve doğadaki kendine has gelişmeleri takip ederek biz önlem almak durumundayız. İnşallah bir taraftan da Bakanlık olarak İstanbul’umuzu depreme hazırlayacağız. Böyle olursa geleceğe güvenle bakabileceğiz. Yoksa her bir iki senede bir dizlerimize vuracağız. Canlarımızı toprağa vereceğiz ve ağlamaya devam edeceğiz. Bunun üç tarafı var. Hiç kimse unutmasın. Bir tarafı elbette ki devlet, Bakanlık. Kanun çıkaracak, destek verecek. Elinden geleni yapacak. Ama bir tarafta da belediye başkanları gayret edecekler. Çöküntü alanı haline gelmiş vatandaşların bulunduğu mahallelerde hesaplar yapacaklar. Onlarla görüşecekler. Hazır hale getirecekler. Sonra dönüp bakanlığa diyecekler ki, biz burada bir yer hazırladık. Hadi gelin bizi destekleyin. Elinizde ne imkân varsa bize verin, kira paralarını ödeyin. Rezerv alanlar verin. Para desteğinde bulunun. Biz burayı dönüştürelim diyecekler. Sonra üçüncü tarafında da bu işin vatandaşımız var. Değerli kardeşlerim, eğer vatandaş istemezse bu memlekete hiçbir şey yapılmaz.

    Dönüşüm bile yapılamaz. Eğer diyorsa ki vatandaş ben bu evden çıkmam. İçinde ölürüm sana ne, ben zaten nereden size destek olayım, nereye gideceğim. Ben bu yaştan sonra nereye gideyim falan demeye başlarsa yapılamaz ki dönüşüm. Orada da vatandaşımızın yardımcı olması lazım. Biraz anlayışlı davranması lazım. Elbette onları incitmek istemeyiz. Üzmek istemeyiz. Onların üzerine bir yük binsin. Ama vatandaşımızın da burada anlayışlı olması lazım. Hele hele siz binadaki diğer komşularla anlaşın. İş bana kalsın. Ben hallederim ya. Sen merak etme. İş ona kaldığında da gelip konuştuğumuzda ikimiz mislini, 3 mislini istiyor. Biz aynı gemideyiz. Allah korusun bu gemi su alırsa hepimize zarar gelir. O yüzdendir ki bu işin siyaseti olmaz. Deprem işi el birliğiyle çözülebilecek bir iştir. Bunu hep beraber çözeceğiz. Buna yapacak gücümüz var. Kudretimiz var, imkanımız var. Bilgimiz, birikimimiz var ve bu işte de herkesten destek bekliyoruz” diye kaydetti.

  • Sıcak hava evlere hapsetti

    Sıcak hava evlere hapsetti

    Meteorolojinin son verilerine göre Türkiye’de sıcaklıklar son zamanlarda normalin 4 ile 10 derece üzerinde seyrediyor. Özellikle dünden itibaren etkili olan ve yılın en sıcak dönemlerinin yaşandığı günlerde, vatandaşlar zor zamanlar geçiriyor. Sıcaklık rekorlarının kırıldığı Mersin’de de vatandaşlar adeta kent merkezini boşalttı. Normal günlerde tıklım tıklım olan caddelerde çok az sayıda insan görünürken, bazı bölgeler ‘hayalet kent’ gibi oldu.

    Kentin en işlek caddelerinden olan Atatürk ve Silifke caddelerinde çok az sayıda insan dışarıda görülürken, sahiller ise tamamen boşaldı. Hissedilen sıcaklık 45 derecenin üzerine çıkarken, dışarıya çıkmak zorunda kalan vatandaşlar da kapalı banklarda ya da ağaçların gölgelerinin altında dinlendi.
    Yetkililer, bugünlerde özellikle kronik rahatsızlıkları olanlar, yaşlılar ve çocuklar başta olmak üzere vatandaşların günün en sıcak saatleri olan 11.00 ile 16.00 saatleri arasında zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalarını, çıkanların da dikkatli ve tedbirli olmasını istedi.

  • Eşiyle tartışıp evi yaktı

    Eşiyle tartışıp evi yaktı

    Olay, ilçeye bağlı Yaz Konağı Mahallesi Karamürsel Sokak üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, 3 katlı binanın çatı katında yaşayan M.D. (34) evinde alkol aldıktan sonra eşiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine M.D. evi ateşe verdi. Kadın ve iki çocuğu çevredekiler tarafından evden çıkarılırken, M.D. ise yangın sırasında kendisini odaya kilitledi. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kendisini kilitleyen şahıs itfaiye ekipleri tarafından dışarıya çıkartıldı.

    Yangın, güçlükle kontrol altına alındı

    Yaklaşık 2 saatlik çalışmanın ardından yangın kontrol altına alınırken, yangın sırasında evin alt katında bulunan büyükbaş hayvanlar ise güvenli bir yere götürüldü.
    Olayı gerçekleştiren M.D. gözaltına alınırken, konuyla ilgili inceleme başlatıldı.

  • ABD’de evde patlama

    ABD’de evde patlama

    Pennsylvania eyaletinde yer alan Allegheny County’deki Plum’da bir evde patlama meydana geldi. Patlamada, 5 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi de yaralandı. Olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edilirken, patlamanın etkisi ile çevredeki en az 2 evde yangın çıktı.

    Yetkililer, patlamanın etkisi ile 3 evin yıkıldığını belirterek, en az 12 evde maddi hasar oluştuğunu aktardı. Patlamanın nedeni henüz bilinmezken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    Evde meydana gelen patlama anı ise başka bir evin kapısında bulunan güvenlik kamerası tarafından anbean kayıt altına alındı.

  • Sakarya’da 2 ev kundaklandı

    Sakarya’da 2 ev kundaklandı

    Gece Akyazı’ya yakınlarının düğününe giden İsa ve Mustafa R. kardeşlere ait aralarında mesafe bulunan aynı bahçedeki 2 ev ve 2 barakada aynı anda yangın çıktı.

    Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, jandarma ve sağlık ekibi sevk edildi.

    Ekiplerce uzun uğraşlar sonucu söndürülen yangında, 2 ev ile 2 baraka kullanılamaz hale geldi.

    Yapılan incelemede yangının kasten çıkarıldığını belirleyen jandarma ekipleri, kundaklama şüpheli ya da şüphelilerinin yakalanması için çalışma başlattı.

  • Bursa’da polis ekiplerinden terk edilmiş evlere baskın

    Bursa’da polis ekiplerinden terk edilmiş evlere baskın

    Terk edilmiş binalarda bulunan şüpheliler polis ekiplerince yakalanırken, operasyonun vatandaşların güvenliği içi devam edeceği bildirildi.
    Şehir merkezinde anıtlar kurulu sebebiyle mülk sahiplerinin çivi bile çakamayıp restore ettiremedikleri için terk ettiği ve birçoğunun yıkılma tehlikesi bulunduğu metruk binalara Yunus ekipleri tarafından operasyon düzenlendi.

    Operasyonda camlardan tırmanarak içeri giren ekiplerin yaptığı baskın anları ve aramalar film sahnelerini aratmadı. Asayiş Şube Müdürlüğü’nden hareket eden motorize ekip, camlardan içeri girerek, bazı binalarda şüpheli şahısları yakaladı. Mahalle sakinlerinin şaşkınlıkla izlediği operasyon vatandaşlardan tam not aldı.


    Öte yandan, Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Yunus ekiplerinin ve diğer birimlerin de katkılarıyla şehrin huzuru ve asayişin sağlanabilmesi için belirli gün ve saatlerde operasyonların devam edeceği öğrenildi.

  • Dağ başında 360 derece dönen ev

    Dağ başında 360 derece dönen ev

    1959 yılında, Kemah ilçesine bağlı Özdamar köyünden İstanbul’a çalışmaya giden 78 yaşındaki Yavuz Peker, uzun yıllar çalıştıktan sonra köyüne dönerek satın aldığı arazilerde tarımla uğraşmaya başladı. Yaklaşık 15 yıldır ceviz üreticiliği yapan Peker, tüm arazilerini görebileceği tepenin üzerine yaptırdığı evde manzaranın keyfini çıkartıyor.

    Uzun yıllar mekanik ve metal işleri ile uğraşan Yavuz Peker, tasarladığı proje ile evini kendi etrafından 360 derece döner hale getirdi. Tek bilye üzerinde ve elektrik motoru sayesinde ev ayarlanabilen hızda dönüşünü tamamlarken, Erzincanlı iş adamı günün yorgunluğunu arazisini izleyerek ve evinde misafirlerini ağırlayarak atıyor.

    Üç ayda tamamlanan 70 ton ağırlığındaki evi İstanbul’da yaptığını ve parçalar halinde köye taşındığını ifade eden Peker, “Bahçelerimizin birbirinden kopuk olması nedeniyle arazimin en yüksek noktasına bir keyif evi, çalışma evi düşündüm. Döndüğü zaman bütün bahçeleri görme olanağım var, Bir saatte tamamlanıyor, bir dinlenme odası ve oturma odası var. Ziyarete gelenler önce evin döndüğünü görünce şaşırıyorlar ama büyük keyif alıyorlar” diye konuştu.