Etiket: fahiş fiyat

  • Fahiş fiyat artışıyla mücadele denetimi

    Fahiş fiyat artışıyla mücadele denetimi

    Bilecik Valiliği talimatı ile Ticaret İl Müdürlüğü fiyat etiketi, kasa ile reyon uyumsuzluğu ve haksız fiyat artışını önlemek adına denetimlere aralıksız devam ediyor. Gelen zamlar sonrası artan fiyatları fırsata çeviren ve haksız fiyat artışını uygulayan yerlere gerekli cezai işlemler uygulanıyor. Aynı zamanda Ticaret İl Müdürlüğüne gördüğünüz her fiyat etiketini, kasa ile reyonda uyuşmayan fiyatları ve haksız fiyat artışının ihbarını Alo 175’ten yapabilirsiniz.

  • Etiketler tek tek kontrol edildi

    Etiketler tek tek kontrol edildi

    Edirne’de sabahın erken saatlerinden itibaren sahaya inen Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri, vatandaşların yoğun olarak alışveriş yaptığı noktalarda denetim gerçekleştirdi. Özellikle temel gıda maddelerinden olan süt ürünleri, bakliyat, et ürünleri, tatlı çeşitleri, zeytin, sıvı yağlar, sebze gibi ürünlerin fiyatlarını tek tek inceleyen ekipler, fahiş fiyata geçit vermiyor. Yapılan denetimlerde reyon fiyatı ile kasa fiyatında karşılaştırma yapıldı.

    Fahiş fiyat artışı yaptıkları tespit edilen üretici, tedarikçi ve perakende işletmelere idari para cezası uygulanmak üzere işlem yapılıyor. Denetimlerin güzel olduğunu belirten işletme müdürü Mutlu Özbay, bu yapılan denetimlerden feyiz alarak herkesin kendisine çeki düzen verdiğini söyledi.

    “Fahiş fiyatı devlet değil esnaf yapıyor”

    Her gün denetim olması gerektiğini söyleyen vatandaşlardan Şevket Dinç, denetimlerin iyi olduğunu ve devletin fahiş fiyata karşı daha katı kurallar uygulaması gerektiğini belirtti.
    Denetimlerini yapılmasının güzel olduğunu söyleyen vatandaşlardan Yıldıray Güre, başıboşluğun önüne geçilmesi açısından denetimlerin devam etmesi ve devletin kontrolü altında olması gerektiğine değindi.
    Vatandaşlar CİMER, Haksız Fiyat Artışı Sistemi ve ticaret il müdürlüklerine yazılı olarak şikayette bulunabiliyor.

  • Fahiş fiyat için yeni düzenlenme

    Fahiş fiyat için yeni düzenlenme

    Adalet Bakanlığı, deprem ve salgın fırsatçılarına hapis cezası için yeni teknik çalışma başlattı. Türk Ceza Kanunu’na (TCK) eklenecek maddeyle, deprem ve salgın dönemlerinde ürünlerin, kiraların fiyatlarında fahiş artış yapanlara 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın talimatıyla, bakanlık, deprem ve salgın dönemlerindeki fahiş fiyat artışlarının önlenmesi amacıyla yeni yasal düzenleme için teknik çalışma başlattı.

    Çalışmaları devam eden düzenlemeye göre, TCK’ye yeni bir madde eklenerek, deprem ve salgın dönemlerinde fırsatçılık yapanlara hapis cezası verilecek. Deprem ve salgın dönemlerinde kiraların ve ürünlerin fiyatlarını fahiş oranda artıranlar 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. Ayrıca bu kişilere adli para cezası verilecek.

    Depremler sonrasında kiraların yanı sıra nakliye ve taşınma ücretlerini artıranlar da bu düzenleme kapsamında değerlendirilecek.

    Yeni düzenlemenin ilerleyen günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) gündemine gelmesi bekleniyor.

    AĞIR CEZALAR ÖNGÖREN DÜZENLEME AÇIKLAMASI YAPILMIŞTI

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 25 Şubat’ta Diyarbakır’da yaptığı açıklamada, depremlerin ardından ceza mevzuatı ve cezai yaptırımlar konusunda bir hazırlık içerisinde olduklarını belirtmişti.

    Bakan Bozdağ, “Çok ağır cezalar öngören düzenlemeler yapacağız ama bu düzenlemeler özel düzenleme olacak, böylesi zamanlarda uygulama imkanı bulacak. Gördük ki mevcut ceza kanunumuz bu konuda yeterli değil.” açıklamasında bulunmuştu.

  • Bakan Bozdağ’dan kira düzenlemesi açıklaması

    Bakan Bozdağ’dan kira düzenlemesi açıklaması

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, kiralardaki fahiş artışın önüne geçmek için çalışmaların başladığını duyurdu. Bakan Bozdağ, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde Adalet Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığının müşterek bir çalışma gerçekleştirdiğini ve hem ev sahibinin hem de kiracının hukukunu koruyacak bir düzenlemenin yapılacağını söyledi.

    “ORAN ÜZERİNDEN BELİRLEME YAPACAĞIZ”

    Yapılacak çalışma sonrası kiraların ölçülü bir şekilde düzenleneceğini belirten Bozdağ, “Vergi kanunlarımızda ve diğer kanunlarımızda bu konularla alakalı yeterli mevzuatlar var. O mevcut mevzuattan da ilham alarak oradaki bazı öneriler kanunda geçen kısımlar var. Oradaki bazı rakamlar, oranları biz ‘Acaba bu dönemde fahiş kira artışları karşılığında bunu uygulayabilir miyiz?’ bakılıyor. Oran üzerinden bir belirleme yapacağız, miktar üzerinden değil. Çünkü oran üzerinden bir belirlemenin daha makul olacağı, çünkü oran üzerinden yaptığımızda maliyet her miktara göre farklı şekilde oluşacaktır. Onun üzerinde son aşamaya gelindiğini ifade etmek isterim. Bu geçici bir düzenleme olacaktır” dedi.

    KİRACI İLE EV SAHİBİ ARASINDAKİ SORUNDA ARABULUCULUK DÖNEMİ

    Kiracı ve ev sahibi arasındaki sorunları arabulucular aracılığıyla çözmeyi hedeflediklerini dile getiren Bozdağ, “Bunun çok faydası var; kısa sürede mesele halledilecek, usul ekonomisi bakımından tasarruf yapılacak ve mahkeme masraflarından tasarruf edilmiş olacak. Taraflar arasındaki ihtilafın husumete dönüşmesi önlenmiş olacak. Kısa sürede arabuluculuğun bu ihtilafları çözeceğine inanıyoruz ve arabuluculuk müessesesinin çok faydalı olacağını da düşünüyoruz. Çünkü bu konuya ilişkin kamuya yansıdıktan sonra çok sayıda olumlu tepki aldık” ifadelerini kullandı.

    Kira sözleşmesinin hürriyetini de koruyacaklarını vurgulayan Bozdağ, bu durumda hassas terazi dengesi kurmak gerektiğini, amacın birilerini cezalandırmak değil ve taraflar arasındaki dengeyi korumak olduğunu işaret etti. Herhangi bir cezai yaptırımın da söz konusu olmadığını söyleyen Bozdağ, kira sözleşmesiyle ilgili değerlendirmelerin Anayasa’da da açıkça yer aldığını vurguladı.

    DİĞER ÜLKELERDEKİ ÖRNEKLER İNCELENİYOR

    Evin maliyeti ve emlak değeri üzerinden bir oranlamayla hesap yapan ülkelerin olduğunu söyleyen Bozdağ, “Biz bu örnekleri inceliyoruz. Bize yakın, bizim toplumumuzun kabul edebileceği ve doğru olduğunu düşündüğümüz örneklerden istifade edip ya onlardan birini alıp ya da kendimize göre onlardan istifade edip yeni bir formül üretebiliriz. Çünkü Hollanda’da ya da başka ülkelerde bir takım düzenlemeler var. Ev sahibinin ve kiracının da hukukunu koruyacak, yani fırsatçılık yaparak fahiş fiyatla hak etmediği kira bedeli almak isteyenin önüne geçilecek. Yoksa hak ettiği kira bedelini elbette herkes alacak. Ama ülkedeki artan fiyatlar nedeniyle hak etmediği bir kirayı almaması sağlanacak. Yoksa herkes evini dilediği gibi kiraya verecek, ona bir müdahale yok” diye konuştu.

  • Fahiş fiyatlara cezalar artıyor

    Fahiş fiyatlara cezalar artıyor

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda esnaf ve sanatkarlarla iftarda bir araya geldi. Erdoğan, ramazan ayını tebrik ederek, esnaf ve sanatkarın Ahilik geleneğinin bugünkü temsilcileri olduğunu belirtti. Asırlar boyunca Anadolu’da devletler kurulduğunu ifade eden Erdoğan, “Ancak binlerce yıllık birikimiyle esnaf ve sanatkarımız, daima bu toprakların harcı olmaya devam etmiştir. Esnafımız her zaman haktan yana olmuş, bulunduğu mahallenin ve sokağın vicdanını temsil etmiştir” ifadesini kullandı.

    ‘ESNAF VE SANATKARIMIZI DESTEKLEMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ’

    Erdoğan, Ahi Evran- ı Veli’nin, ‘Ahi, her şeyde, her yerde ve her çağda denge ve düzen tutturandır. Dağıtan değil toparlayandır, yıkan değil yapandır’ ifadesini hatırlattı. Ahiliğin bu tarifinin bugün de geçerliliğini koruduğunu aktaran Erdoğan, bugün birçok ülkede en derin şekilde yaşandığını gördükleri sosyal adaletsizlikler, vicdanları yaralayan görüntülerin Türk milleti içinde kök salamamasının içinde bu anlayışın bulunduğunu aktardı.

    Erdoğan, koronavirüs salgını dönemindede esnaf ve sanatkarlara destek olunduğu belirterek, şöyle konuştu:

    “Mesela bunun son örneğini koronavirüs salgını döneminde hep birlikte gördük, yaşadık. Bu süreçten olumsuz etkilenen kesimlerin başında, esnaf ve sanatkarımız geliyordu. Devlet olarak verdiğimiz desteklerle, bu zorlu dönemde sizlerin yanında olmaya çalıştık. Bu kapsamda salgın nedeniyle ticari faaliyetleri olumsuz etkilenen ticaret erbabımıza gelir kaybı ve kira olarak 4 ay süreyle biner lira hibe desteği sağladık. Türkiye genelinde verilen destek tutarı 4,6 milyar lirayı aşmıştır. Bunun yanında yaklaşık bir yıl önce Gelir Vergisi mükellefi esnaf ve sanatkarımız ile gerçek kişi tacirlerimizle, dahil oldukları gruba göre 5 bin ve 3 bin liralık yeni bir hibe desteği daha verdik. Bu desteğin toplam tutarı da 4,3 milyar lirayı buldu. Ayrıca, esnaf ve sanatkarımızın, kredi ve kefalet kooperatiflerine olan borçlarını yeniden yapılandırabilmelerini temin ettik. Kooperatif kefaletiyle veya doğrudan Halkbank’tan kullanılan kredilerin geri ödemelerini 2020 yılında 2 kez, 2021 yılında ise 1 kez olmak üzere 3 defa ertelemeye tabi tuttuk. Taksiti ötelenen kredi tutarı 13,5 milyar liradır. Salgının etkilerinin azalmasıyla yeniden ekmek teknesinin başına geçen esnaf ve sanatkarımızı ihtiyaçlara göre yeni araçlarla desteklemeyi sürdüreceğiz. Esnaf ve sanatkarımızın da kendi yaşadıkları sıkıntılara rağmen, çevrelerindeki herkese el uzattıklarını, yardımcı olduklarını, imkanlarını bölüştüklerini biliyoruz. Bunun için de her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.”

    ‘ELEKTRONİK TİCARETE SINIRLAMALAR GETİRİYORUZ’

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahi’nin olduğu yerde kötülüğün kök salamayacağını, ahlaksızlığın tırnak tutamayacağını, seviyesizliğin itibar göremeyeceğini, pisliğin kalıcı olmayacağını belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

    “Hayatımızın bir döneminde biz de esnaflık yaptığımız için bu vasıfları sadece gözleyerek, okuyarak, duyarak değil bizzat yaşayarak, hıfzederek, tatbik ederek öğrendik. İnşallah, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını da hep birlikte gerçekleştireceğiz. Salgının küresel düzeyde dengeleri bozan ve fiyatları artıran etkilerini, henüz yeni yeni üzerimizden atarken bu defa da Karadeniz’in kuzeyindeki krizin ağır sonuçları ile karşı karşıya kaldık. Küresel enerji ve gıda ile ham madde fiyatlarında yaşanan artışlar, ister istemez tüm dünya ile birlikte bizi de etkiledi. Üstelik bunun üzerine bir de 2018’den beri döviz kurunda yaşanan istikrarsızlıkla mücadele etmek durumunda kaldık. Son dönemde çarşıda, pazarda, hayatın her alanında görülen fahiş fiyat artışlarının en önemli sebebi, işte bu iki faktördür. Bununla birlikte, bilhassa ülke çapında faaliyet gösteren kimi tedarik ve perakende zincirlerinin yöntemlerinden kaynaklanan şikayetleri de gözden ırak tutmuyoruz. Önceki günkü Kabine Toplantımızın ardından yaptığım millete sesleniş konuşmasında da ifade ettiğim gibi bu tür sorunların çoğu, hukuki değil ahlaki sebeplere dayandığı için yaptırım imkanları da sınırlıdır. Vicdanı, ahlakı ve değeri olmayana ne deseniz boş. Tabii bu elimiz kolumuz bağlı bir şekilde yaşanan rezaletlere seyirci kalacağımız anlamına da gelmiyor. Tedarik ve perakende satışlarını, Ahilik geleneğimizin temsilcisi esnaf ve sanatkarlarımızı gözetecek şekilde düzenlemeye bütün bunlara yönelik hazırlıklarımız var. Fiyatları, stokçuluk veya anlaşma yoluyla haksız şekilde yükselterek vatandaşlarımızın mağduriyeti pahasına fahiş kazanç elde etme peşinde koşanlara verilen cezaları artırıyoruz. İnternet üzerinden satış yapan elektronik ticaret platformlarına da çekidüzen veriyor, belirli sınırlamalar getiriyoruz. Kendi işini kurmak, yaygınlaştırmak, büyütmek isteyen girişimcilere verdiğimiz destekleri artırıyor ve genişletiyoruz.”

    ‘UZUN VADELİ FİNANSMAN İMKANI SAĞLIYORUZ’

    Amaçlarının, esnaf ve sanatkarla rekabet etmek olmadığını söyleyen Erdoğan, “Tam tersine sizlerin de şikayetçi olduğu piyasadaki fahiş fiyat hareketlerini kontrol altında tutmaktır. Ülkemizi bu imtihandan da Allah’ın izniyle beraberce dimdik çıkartacağımıza, 2023 hedeflerimize ulaşacağımıza, evlatlarımıza güçlü bir 2053 vizyonu miras bırakacağımıza, yürekten inanıyorum. Bu vesileyle, ihracata dönük yatırımlar ve döviz kazandırıcı turizm faaliyetleri ile ilgili bir müjdeyi de sizlerle paylaşmak istiyorum. İhracata dönük yatırımlara, yerli makine kullanımı, kısmi yurt dışı finansmanı ve bölgesel teşviklere ilave olarak yıllık yüzde 9’a varan faiz oranıyla Türk Lirası cinsinden uzun vadeli finansman imkanı getiriyoruz. Benzer bir uygulamayı turizm sektöründe de hayata geçirerek döviz kazandırıcı hizmet veren firmalara yüzde 9’a kadar inen faiz oranlarıyla uzun vadeli Türk Lirası finansmanı sağlıyoruz. Proje finansmanı prensipleriyle harcama mukabili ve belge karşılığı kullandırılacak bu krediler için 100 milyar lirası ihracat, 50 milyar lirası turizm için olmak üzere toplamda 150 milyar liralık bir kaynak ayırdık. KOBİ’ler için 250 milyon lira, KOBİ dışı firmalar için 1,5 milyar lira limiti olan yüzde 9’a varan yıllık faiz oranı ve 2 yılı ödemesiz 3 ila 10 yıl arası vade ile kullandırılacak bu kredi paketinin sektörlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Çalışan, üreten, istihdam eden ülkemize kazanç sağlayan herkesin yanında olmayı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

     

  • Fahiş kira artışına düzenleme geliyor

    Fahiş kira artışına düzenleme geliyor

    Son dönemde yaşanan kiralık ev sıkıntısı fırsatçılığı beraberinde getirirken, ev sahipleri eski kiracılarına “ya fiyatı artır ya da evden çık” baskısı yapıyor. Yüksek kira baskısıyla karşılaşan kiracılar tüketici dernekleri, CİMER, Maliye, Ticaret Bakanlığı’na şikayet yağdırdı, bir yandan da mahkemenin yolunu tuttu.

    BAKAN MUŞ: KİMSE EV KİRASINDA FAHİŞ ARTIŞ YAPAMAZ

    Ticaret Bakanı Mehmet Muş da kira artışları konusuna dair bir açıklama yaptı hükmü hatırlattı.

    Ticaret Bakanı Mehmet Muş, İstanbul’da da yüzde 200’ü geçen kira artışlarını değerlendirirken, “Üretici, tedarikçi, perakende işletmelerce bir mal veya hizmetin satış fiyatında fahiş artış yapılamaz. Piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini, serbest rekabeti bozucu, tüketicinin malları ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamayacağı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Kanunu, kira sözleşmeleri ve ücretlerinin belirlenmesi de Türk Borçlar Kanunu ile hüküm altına alınmıştır” dedi.

    Sabah gazetesinde yer alan haberde ev kiralarında artış ve fırsatçı ev sahiplerine karşı yapılacak düzenlemelere ilişkin bilgilere yer verildi.

    FAHİŞ ARTIŞA “TAVAN” TALEBİ

    TÜFE üzerinde artış ve kira parasında ek zam isteyen ev sahiplerine yönelik şikayetler tüketici hakem heyetlerini, sektör temsilcileri, ilgili kurumları harekete geçirdi. Kiracıya verilen yasal haklar uygulanmadığı durumlarda Tüketici Hakem Heyeti’ne, taraflar arasında anlaşmazlıklarda mahkemeye dava başvurusu yapılabilir.

    ŞİKAYETTE BULUNMANIZ GEREKEN MERCİLER

    Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar, kirasını düzenli ödeyen, enflasyon oranında artıran kiracıların sözleşme sürecinden önce evden çıkarılmasının yasal olarak mümkün olmadığını belirterek, “Ev sahiplerinin bunun aksine talepleri olması durumunda kira miktarına göre il ve ilçelerdeki tüketici hakem heyetlerine, Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması Genel Müdürlüğü, Maliye, CİMER’e şikâyette bulunmalılar. Kira sözleşmesine ödeyecekleri bedeli, süreyi mutlaka yazmalılar” dedi.

    Sektör temsilcileri de kirada fırsatçılığın son bulması için geçici olarak zam sınırlaması, tavan getirilmesini önerdi. Ayrıca, 5 yılı dolan kiracılardan rayiç bedel isteme süresinin 8 yıla çıkarılması da talepler arasında yer alıyor.

    EV KİRASINDA SÖZLEŞME SONA ERDİRİLEMEZ

    Kiracı ve kiralayan arasındaki anlaşma, kiracının hakları da Borçlar Kanunu’na göre belirleniyor. Kanuna göre, Kira sözleşmelerinde kira bedelinin belirlenmesi dışında kiracı aleyhine herhangi bir değişiklik yapılamıyor. Konut ya da işyeri kiralarında kiracı, sözleşme süresinin bitiminden en az 15 gün önce bildirimde bulanmazsa sözleşme aynen devam eder. Yenilenmeyen kontratlar aynı şekilde 1 yıl süreyle daha geçerli olur. Bu durumda mal sahibi, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez.

    Sektör temsilcileri, “Çocuğum evlenir, kendim taşınacağım” gerekçesiyle evin boşaltılmasını isteyen ev sahiplerinden noterden yazı istenmesi uyarısında bulunuyor. Kiracılar, bu koşulla çıkarıp 2 ay sonra kiraya veren ev sahiplerinden 1 yıllık kira kadar tazminat, taşınma masrafı alabilir.

    BORÇLAR KANUNU NE DİYOR?

    Sözleşmede belirlenen koşulların (yıllık ortalama TÜFE oranı) üzerinde fahiş kira artışı yapılamaz. Borçlar Kanunu’nun 344’üncü maddesine göre; “Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır. Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının TÜFE’deki 12i aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir.”

  • e-Devlet’te yeni hizmet!

    e-Devlet’te yeni hizmet!

    Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü Haksız Fiyat Artışı Şikayet Bildirim Sistemi’nin toplumda farkındalık yaratılması ve daha fazla kullanıcıya ulaşabilmesi için e-Devlet Kapısı’ndan da sunulmaya başlandığını bildirdi.

    e-Devlet’te kullanıma sokulan yeni uygulama ile birlikte, vatandaşlar artık e-Devlet Kapısı üzerinden haksız fiyat artışına yönelik şikayetlerini kolay ve güvenli bir şekilde iletebilecekler.

    Sistemin halihazırda Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğünce mobil uygulama ve Alo 175 Tüketici Danışma Hattı’ndan hizmet verdiğini belirten Koç, “Hizmet, toplumda farkındalık yaratması ve daha fazla kullanıcıya ulaşabilmesi için artık e-Devlet Kapısı’ndan da sunulmaya başlandı.” dedi.

    Vatandaşların artık e-Devlet Kapısı üzerinden haksız fiyat artışına yönelik şikayetlerini kolay ve güvenli bir şekilde iletebileceklerini vurgulayan Koç, bu bildirimlerin söz konusu artışları önlemek için çok önemli olduğunu dile getirdi.

    Koç, e-Devlet Kapısı’na eklenen sistemin sağlayacağı katkıya dikkati çekerek şöyle konuştu:

    “Vatandaşlarımız üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerdeki haksız fiyat artışını engellemek ve gerekli durumlarda idari para cezası kararı aldırmak için e-Devlet Kapısı üzerinden şikayette bulunabilecekler. Vatandaşlarımızın duyarlı olup varsa şikayetlerini iletmeleri bu aşamada çok önemli. Amacımız vatandaşımıza dokunan, faydasına olan hizmetleri e-Devlet Kapısı’na ekleyip vatandaşlarımızla buluşturarak gündelik hayatı kolaylaştırmak.”

    Koç, “Yeni Koronavirüs Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kapsamında, üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerin haksız fiyat artışını engellemek ve gerekli hallerde idari para cezası kararı almak amacıyla Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu oluşturulduğunu anımsatarak, yapılan düzenlemeye aykırı hareket edenlere idari para cezası verildiğini

  • Osmangazi Belediyesi fahiş fiyat denetimlerini sürdürüyor

    Osmangazi Belediyesi fahiş fiyat denetimlerini sürdürüyor

    Bursa Osmangazi Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, halk sağlığı ve tüketici haklarının korunması amacıyla denetimlerini aralıksız olarak sürdürüyor. İlçe genelindeki marketleri gezen ekipler, gıda ve temel tüketim ürünlerinde fiyat artışlarından, raf ve kasa fiyatları arasındaki uyuşmazlığa kadar birçok konuda detaylı denetimde bulundu.

    Fahiş fiyat ve yanlış bilgilendirmeye karşı da denetimlerde bulunan ekipler, ürün gramajı, fiyat ve irsaliye karşılaştırması, tüketim tarihi ve diğer kurallara uygunluk konularında da inceleme yaptı. Alışveriş sepetine farklı ürünler koyarak kasaya giden ekipler, etiket fiyatları ile kasadaki fiyatların eşleşip eşleşmediğini karşılaştırdı. Zabıta ekipleri, denetim esnasında marketlerdeki müşterileri de konuyla ilgili bilgilendirdi. Özellikle gıda ve genel temizlik maddelerine yönelik yapılan denetimlerde, reyondaki fiyat etiketlerinin yanı sıra son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin kontrolü de yapıldı.

  • Bursa Kent Konseyi’nden zincir marketlere çağrı

    Bursa Kent Konseyi’nden zincir marketlere çağrı

    Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan, fahiş fiyat artışı ve dövizin düşmesi sonrası indirimlerin rafa yansımaması üzerine basın bildirisi yayınladı.

    Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan, son dönemlerde küresel ölçekte etkisini hissettiren kuraklık, iklim krizi, salgın ve çeşitli sebeplerden dolayı dolar kurunun 18 liraya kadar çıkması sonucunda temel gıdalarda aşırı artışlar olduğunu beyan etti.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı kur korumalı TL vadeli mevduat sistemi sonrasında doların bir gecede yüzde 40’tan fazla değer kaybettiğinin altını çizen Orhan, “Bir yandan kur korumalı TL vadeli mevduat sistemi devam ederken diğer yandan ‘kuru bahane ederek’ aynı günde aynı ürüne üç kere zam yapanlar fiyatları düşürmüyor. Temel ihtiyaç maddelerine gelen fahiş zamlar geri alınmıyor. Döviz kurlarındaki düşüşün ardından vatandaşımız, gözünü marketlerdeki ürünlere yapılacak indirime çevirmişti. Her ne kadar firmalardan indirim açıklamaları yapılsa da beklenen düzeyde olmamış, yüzeysel kalmıştır. Toplumun talebini dikkate alarak gıda perakendecilerinin indirime gitmesi ve ‘marketlerde kanunen tüketici lehine olan fiyat uygulanarak’ bu yönde denetimlerin sıklaştırılması gerekmektedir” şeklinde beyanda bulundu.

    Son olarak Bursa Kent Konseyi Başkan Şevket Orhan, zincir marketlere ‘fiyat politikalarını gözden geçirmeleri, fahiş fiyat artışını durdurmaları ve özellikle temel tüketim malzemelerinde indirime gitmeleri konusunda’ bir kez daha çağrıda bulundu.

  • Bursa’da marketlerde fahiş fiyat denetimi

    Bursa’da marketlerde fahiş fiyat denetimi

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı ekipleri, fahiş fiyat artışlarına yönelik il genelinde marketlerde fiyat denetimi yapmaya devam ediyor. Ticaret İl Müdürlüğü ekipleriyle müşterek yapılan denetimlerde, aralık ayında 239, 2021 yılı içerisinde de 2 bin 583 iş yeri kontrol edildi.

    Döviz kuru gibi gerekçelerle çeşitli ürün kalemlerinde fahiş fiyatlar uygulandığı ve kurdaki düşüşe rağmen bunun ürün fiyatlarına yansıtılmadığı iddiaları üzerine zabıta ekipleri denetimlerine hız verdi.

    Haftanın belirli günleri Ticaret İl Müdürlüğü ekipleriyle müşterek yapılan çalışmaların yanında, Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı bünyesinde kurulan Tüketici Hakları Zabıta Amirliği de ‘3 ekip ile’ başta zincir marketler olmak üzere söz konusu işletmelerde sürekli denetimler gerçekleştiriyor.

    Çalışmalarda ‘6502 sayılı kanun gereği’ etiket, satıştan kaçınma, raf ve kasa fiyat farkı denetimleri yapılırken; aykırılık tespit edilmesi durumunda yasal işlem yapılarak konu Ticaret İl Müdürlüğü’ne iletiliyor.

    Sadece kent merkezi değil 17 ilçede de çalışmalarını aralıksız sürdüren ekipler, aralık ayı içerisinde ‘6585 sayılı kanun kapsamında’ fahiş fiyat artışına yönelik olarak 239 iş yeri ve zincir marketi denetledi.

    180 iş yerine 1800 ürün hakkında, haksız fiyat artışı denetim tutanağı düzenlendi. Hazırlanan tutanaklar, gerekli incelemenin yapılması için Ticaret İl Müdürlüğü’ne gönderildi.

    2021 yılı itibariyle ise bugüne kadar 2583 işyeri denetlendi. Toplam 1051 işyerine 10510 ürün hakkında haksız fiyat artışı denetim tutanağı tanzim edilerek, gerekli incelemenin yapılması için konu Ticaret İl Müdürlüğü’ne iletildi.