Etiket: Filistin

  • Panathinaikos taraftarından Filistin’e destek

    Panathinaikos taraftarından Filistin’e destek

    THY Euroleague’in 9. haftasında Yunan ekibi Panathinaikos ile İsrail takımı Maccabi Tel Aviv arasında OAKA Arena’da oynanan müsabakada Yunan taraftalar, Filistin’e destekte bulundu. Taraftarlar, ‘Soykırımı durdurun, Filistin’e özgürlük’ yazılı pankart açarak, İsrail’e tepki gösterdi.

    Başantrenör Ergin Ataman’ın çalıştırdığı Panathinaikos, Maccabi’yi 93-87’lik skorla mağlup etti.

  • Trump, Abbas ile görüştü

    Trump, Abbas ile görüştü

    ABD’nin yeni başkanı olarak seçilen Donald Trump ile telefonda görüşen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, adil ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için Trump ile birlikte çalışmaya hazır olduğunu ifade etti.
    ABD’nin yeni başkanı olarak seçilen Donald Trump, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Filistin Yönetimi tarafından görüşmeye ilişkin yapılan açıklamaya göre, Abbas, Trump’ı seçim zaferinden dolayı kutladı ve kendisine iyi şanslar diledi. Abbas görüşmede “uluslararası meşruiyete dayalı adil ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için Trump ile birlikte çalışmaya hazır olduğunu” ifade etti. Trump ise, Abbas’a “savaşı durdurmak için çalışacağını” ve “Orta Doğu’ya barışı getirmek” için Filistin Yönetimi lideri ve ilgili tüm taraflarla birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini söyledi.

  • İsrail’in Beyt Lahya’daki saldırılarında can kaybı 87’ye yükseldi

    İsrail’in Beyt Lahya’daki saldırılarında can kaybı 87’ye yükseldi

    İsrail, Gazze Şeridi’nde düzenlediği acımasız saldırılarla sivilleri hedef almaya devam ediyor. İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahya’da gece saatlerinde düzenlediği saldırılarda bilanço ağırlaşıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, hayatını kaybedenlerin sayısının 87’ye yükseldiği bildirildi. Açıklamada, enkaz altın kalan çok sayıda kişinin olduğu belirtilirken, 40’dan fazla sivilin yaralandığı aktarıldı.

  • Kerem Aktürkoğlu’nun Filistin paylaşımını Portekiz basını manşete taşıdı

    Kerem Aktürkoğlu’nun Filistin paylaşımını Portekiz basını manşete taşıdı

    Portekiz’in Benfica ekibinde oynayan milli futbolcu Kerem Aktürkoğlu’nun, İsrail’in Filistin’e yaptığı saldırılarla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı tepki paylaşımını, Portekiz basını manşetlere taşıdı. Portekiz’in önemli gazetelerinden ‘Record’, Kerem’in açıklamalarını tam sayfa kullanarak, ona destek verdi. Gazete, 25 yaşındaki futbolcunun fotoğrafının da yer aldığı ilk sayfada, ‘Katliam durdurulmalı’ başlığını attı.

    Kerem Aktürkoğlu’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım da binlerce yorum ve beğeni alarak gündem olmuştu.

  • Erdoğan: İsrail tehlikesi ülkemize yaklaşıyor

    Erdoğan: İsrail tehlikesi ülkemize yaklaşıyor

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezinde düzenlenen “Filistin’in Geleceği Konferansı”nda konuştu. Erdoğan, İsrail’in vahşi saldırıları sonucunda Gazze’nin, benzerlerine sadece İkinci Dünya Savaşı sırasında tanık olunan 2 milyon insanın toplandığı bir temerküz kampına dönüştüğünü ifade etti.
    İsrail’in yıldırma politikasıyla sürekli kuzeyden güneye, güneyden kuzeye sürüklenen Gazzelilerin büyük bir insani trajedi yaşadığını belirten Erdoğan, yaklaşan kış mevsimiyle birlikte bu trajedinin daha da derinleşeceğin açık olduğunu kaydetti.

    “Filistinli mültecileri ayakta tutan Yardım Ajansı UNRWA’ya desteğin artırılması fevkalade önemlidir”

    Gazze’ye, kış mevsiminden önce daha fazla insani yardım ulaştırılması noktasında uluslararası toplumun ve İslam dünyasının daha fazla gayret sarf etmesinin gerektiğini dile getiren Erdoğan, “Yine bu süreçte, Filistinli mültecileri ayakta tutan Yardım Ajansı UNRWA’ya desteğin artırılması fevkalade önemlidir” dedi.

    “Kendi personelinin hakkını korumayan bir Birleşmiş Milletler, başkalarının hakkını nasıl savunacak?”

    İsrail’in, Lübnan Geçici Görev Gücü’ne saldırmasıyla başta Güvenlik Konseyi olmak üzere Birleşmiş Milletlere alenen meydan okuduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu hoyratlıklara şimdiye kadar daimî üyelerden net bir tepki gelmemesi, en az saldırılar kadar vahim bir durumdur. Soruyorum; kendi personelinin hakkını korumayan bir Birleşmiş Milletler, başkalarının hakkını nasıl savunacak? Kafasında UN yazılı mavi kaskı olan askere uzanan elleri kıramayan Birleşmiş Milletler; Gazzelilere, Lübnanlılara uzanan kirli elleri nasıl engelleyecek? Her gün itibar kaybeden Birleşmiş Milletleri, içine düştüğü bu utanç girdabından kim çekip alacak? Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bölgemizin kan deryasına dönmesini, Gazzeli sivillerin diri diri yakılmasını daha ne kadar seyredecek? İslam dünyası bu barbarlığın önüne geçmek için ne zaman adım atacak? Son Birleşmiş Milletler hitabımda Genel Kurulun 1950 tarihli barış için birlik kararında olduğu gibi kuvvet kullanma tavsiyesinde bulunma yetkisi bu süreçte mutlaka değerlendirilmelidir. İsrail yönetimi, Gazze ve Lübnan’da uyguladığı vahşetle sadece on binlerce masumu değil, dünyanın son bir asırda inşa ettiği tüm yapıları, kuralları ve değerleri de katletmektedir. Gazze ve Lübnan’da ölen sadece çocuklar, sadece kadınlar, yaşlılar ve siviller değil, insanlığın vicdanıdır, binlerce yıllık ortak birikimidir” ifadelerini kullandı.

    “Filistin halkının derdini kendi derdi olarak gören bir milletiz”

    Bu soykırım karşısında Türkiye’nin ilk günden itibaren itirazlarını ve ikazlarını en yüksek seviyede dile getiren ülke olduğunun altını çizen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
    “Biz, Filistin sevindiğinde sevinen, üzüldüğünde üzülen; Filistin halkının derdini kendi derdi olarak gören bir milletiz. Tarih boyunca ne zaman Filistin’de bir kan aksa, bir gözyaşı dökülse acısı bizim de yüreğimizi dağlamıştır. Kimseyi ayırmadan zalimlerin karşısında, mazlumların yanında güçlü bir duruş sergiledik. Zulme sessiz kalanlardan olmadık. Zulme rıza gösterenlerden olmadık. ‘Adam aldırma da geç’ diyenlerden asla ve asla olmadık. Tüm imkanlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yanında olduk. Tarihimizden, inancımızdan, insanlığımızdan kaynaklanan görevlerimizi layıkıyla yerine getirmeye çalıştık. Filistinli kardeşlerimize yönelik insani yardım faaliyetlerimizi aralıksız sürdürüyoruz.”

    “Savaş ve soykırım suçlularının hesap vermesi için atılan her türlü adıma samimi destek sağlıyoruz”

    Erdoğan, Türkiye’nin Gazze’de yaşanan katliama en güçlü tepkiyi gösteren ve İsrail’e karşı somut tedbirler alan tek devlet olduğuna vurgu yaparak, “Önce 54 kalemde, ardından da bütün kalemlerde İsrail’le ticari ilişkileri durdurduk. Yaklaşık 9,5 milyar dolarlık ticaret hacminden sarfınazar ettik. Mısır makamlarının da destekleriyle Gazzeli kardeşlerimize gönderdiğimiz insani yardımların toplam miktarı 84 bin tonu aştı. Bu yardım miktarıyla Türkiye, Gazze’ye en fazla yardım ulaştıran ülke konumundadır. Uluslararası tüm platformlarda Filistin halkının sesi, nefesi, savunucusu olan hükümet, yine biziz. Yabancı liderlerle yaptığımız görüşmelerin vazgeçilmez gündem maddesi, Filistin Devleti’nin tanınması ve Gazze’de katliamların engellenmesidir. Savaş ve soykırım suçlularının hesap vermesi için atılan her türlü adıma samimi destek sağlıyoruz” diye konuştu.

    Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından Uluslararası Adalet Divanında açılan Soykırım Davası’na müdahillik başvurusunun 7 Ağustos’ta yapıldığını hatırlatan Erdoğan, STK’lerin Filistin konusunda mahkemeye dosya ve delil sunmaya devam ettiğini ve soykırımcı canilerin uluslararası hukuka hesap vermesi için ellerinden geleni yaptıklarını ve yapacaklarını sözlerine ekledi.
    Türk milletinin boykot ve protesto gösterileriyle katliama olan tepkisini ortaya koyduğunu aktaran Erdoğan, tüm imkansızlıklara rağmen vatan topraklarını savunan Filistin halkının yanında sapasağlam durduklarını dile getirdi.

    “Filistin halkının özgürlük mücadelesine tüm imkanlarımızla sahip çıkacağız”

    Yılbaşında 114 ülke ve 448 siyasi partiye mektup göndermek suretiyle AK Parti olarak Filistin’de işlenen katliama dikkat çektiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun dışında gençlik ve kadın kollarımız, Filistin halkıyla dayanışmamızı sergileyen çok önemli faaliyetler gerçekleştirdiler. Gazze ve işgal edilmiş diğer Filistin topraklarında yapılan zulümleri daima milletimizin gündeminde tutmayı başardık. Aynı şekilde Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı hedef alan tacizler karşısında da çok kararlı bir duruş sergiledik. Ateşkes görüşmelerine destekten kanser hastası ve yaralıların ülkemize getirilmesine kadar geniş bir alanda faaliyetler yürüttük. İnşallah bundan sonra da kimseden çekinmeden, tehditler karşısında geri adım atmadan Filistin davasına, Filistin halkının özgürlük mücadelesine tüm imkanlarımızla sahip çıkacağız” ifadelerine yer verdi.

    “Allah’ın izniyle, bu süreç 1967 sınırları temelinde özgür bir Filistin Devleti’nin kurulmasıyla neticelenecektir”

    Erdoğan, 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti kuruluncaya dek yılmadan, yorulmadan mücadeleyi devam ettireceklerinin altını çizerek, “Türkiye, Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerinin yanındadır. Zafer, inşallah Gazze ve Lübnan’da inananların olacaktır. Büyük acılar yaşansa da, Allah’ın izniyle bu süreç 1967 sınırları temelinde özgür bir Filistin Devleti’nin kurulmasıyla neticelenecektir. Hiç endişeniz olmasın; bir gün gelecek, bu gözyaşı, bu acı son bulacak. Gazzeli anneler çocuklarının kefenini değil, inşallah çeyizini hazırlayacak. Gazze’de, Batı Şeria’da, işgal edilmiş tüm Filistin topraklarında çocuklar özgürce koşacak, korkusuzca oynayacak, gökyüzüne baktıklarında savaş uçaklarını değil; güneşi, ayı, parıldayan yıldızları görecek. Buna biz tüm kalbimizle inanıyoruz. Gördüklerimiz karşısında yeise kapılmıyor, karamsarlığa düşmüyor, Alemlerin Rabbi olan

    Allah’tan ümidimizi asla kesmiyoruz” dedi.

    Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Filistinli şair Mahmut Derviş’in şu dizesiyle son verdi:
    “Bir Filistin vardı, Bir Filistin gene var. Zalimler ölüm kusan silahlarıyla yok etmeye çalışsa da bir Filistin hep var olacak. Vatanı, toprağı ve inancı uğruna direnen Filistin, tüm insanlığın iftihar kaynağı olacak.”

  • Gazze’ye 1 yıldır ölüm yağıyor

    Gazze’ye 1 yıldır ölüm yağıyor

    Hamas’ın geçtiğimiz yıl 7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’in sıkı korunan sınırlarını geçerek başlattğı Aksa Tufanı Operasyonu’na karşılık İSrail’in Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırılar devam ediyor. İsrail’in Gazze’de on binlerce Filistinliyi öldürdüğü, milyonlarca sivili yerinden ettiği, Orta Doğu’da tansiyonun yeniden yükselmesine neden olduğu saldırıların üzerinden 1 yıl geçti. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’ye yönelik saldırıları, aylarca süren yoğun çatışmalar ve katliamları ABD’nin desteği ile aralıksız sürerken İsrail’in saldırılarının bölgesel bir savaşa dönüşebileceğine ilişkin endişeler de artıyor.

    7 Ekim: Aksa Tufanı
    7 Ekim 2023’te Hamas, Filistinlilere ve Mescid-i Aksa başta olmak üzere kutsal değerlere yönelik artan saldırılara karşılık vermek amacıyla İsrail’in güneyine bir operasyon başlattı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da İsrail’in savaşta olduğunu ilan etti, Gazze’ye hava saldırıları başlatarak bölgeyi tamamen kuşatma kararı aldı.
    13 Ekim: Gazze’ye kara harekatı başladı
    13 Ekim 2023’te İsrail, Gazze’de bir milyonu aşkın insana evlerini tahliye ederek güneye gitme çağrısında bulundu. Bu çağrıya rağmen bölgeden ayrılmaya çalışan Filistinlileri hedef alan çok sayıda bombalı saldırı gerçekleşti. Aynı gün, İsrail Ordusu güçleri Gazze’ye kara harekatı başlattı. Bir gün sonra İsrail, Gazze’nin kuzeyindeki 22 hastanenin boşaltılması emrini verdi. Bu emir, Dünya Sağlık Örgütü tarafından hasta ve yaralılar için “ölüm cezası” olarak tanımlandı.
    17 Ekim: Baptist Hastanesi vuruldu
    17 Ekim’de Gazze Şeridi’ndeki Baptist Hastanesi’nin (Al Ahli Arab Hastanesi) vurulması sonucu en az 500 kişi hayatını kaybetti. Hastane, İsrail’in saldırılarından korunmak için sağlık kuruluşunun hedef alınmayacağına inanan yüzlerce Gazzeli sivile de ev sahipliği yapıyordu. Hastane saldırısı, İslam dünyasında büyük bir öfkeye neden oldu.
    27 Ekim: İşgal başladı
    27 Ekim 2023’te İsrail, Gazze’ye geniş çaplı bir kara operasyonu başlatarak bölgeyi işgal etmeye başladı. İsrail’in “Demir Kılıçlar” adını verdiği operasyonun amacı Hamas’ın yok edilmesi ve rehinelerin kurtarılması olarak açıklandı.
    15 Kasım: El Şifa Hastanesi baskını
    15 Kasım 2023’te İsrail güçleri, günlerce süren kuşatmanın ardından Gazze’deki en büyük hastane olan Şifa Hastanesine baskın düzenledi. İsrail, elektrik ve malzeme yetersizliği nedeniyle yeni doğanlar dahil hastaların hayatını kaybettiği hastanenin Hamas tarafından komuta merkezi olarak kullanıldığını ileri sürdü. Şifa Hastanesi’nden zorla tahliye edilen Filistinli yaralılar, hastanede geride kalanların İsrail güçleri tarafından öldürüldüğü veya alıkonulduğunu söyledi.
    24 Kasım – 1 Aralık 2023: Ateşkes
    24 Kasım – 1 Aralık 2023 tarihleri arasında İsrail ve Hamas arasında ilk kez ateşkes ilan edildi. Çatışmaların bir süreliğine durdurulması, çoğunluğu kadın ve çocuk 105 İsrailli ve yabancının serbest bırakılmasıyla sonuçlandı. Karşılığında İsrail hapishanelerinde tutulan 240 Filistinli mahkum serbest bırakıldı. Bu süreçte Gazze Şeridi’ne insani yardım da ulaştırıldı. Savaş, karşılıklı suçlamalar sonucu 1 Aralık tarihinde yeniden başladı.
    24 Aralık 2023: Refah’a hava saldırıları
    24 Aralık 2023’te İsrail’in hava saldırıları, Gazze’nin güneyindeki Refah kentini hedef aldı ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 45’ten fazla kişi hayatını kaybetti.
    İsrail’in Refah’a saldırıları, uluslararası kuruluşlar ve insani yardım teşkilatları tarafından büyük öfke ve kınama ile karşılandı. Saldırılar, ciddi bir insani durumla karşı karşıya olan Gazze’deki durumu daha da kötüleştirdi.
    İsrail Başbakanı Netanyahu, bombalamayı trajik aksaklık olarak nitelendirdi ve saldırıyı incelediklerini ifade etti.
    29 Aralık 2023: Uluslararası Adalet Divanında İsrail’e soykırım davası
    Güney Afrika, 29 Aralık 2023’te Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerinin Birleşmiş Milletler’in Soykırım Sözleşmesini ihlal ettiği suçlamasıyla dava açtı. Görülmeye devam eden davanın başvurusunda Güney Afrika, Uluslararası Adalet Divanı’ndan ayrıca Filistin halkının Soykırım Sözleşmesi kapsamında korunan bir grup olarak değerlendirilmesi ve soykırımdan kurtarılmaları için acil tedbirler alınması talebinde bulundu.
    Ağustos ayında İsrail aleyhindeki davaya dahil olmak için Türkiye de Uluslararası Adalet Divanı’na resmi başvuruda bulundu.
    12 Ocak 2024: Yemen’e hava saldırısı
    ABD ve İngiltere, Yemen’deki Husilerin İsrail’in Gazze’deki saldırılarına tepki gerekçesiyle Kızıldeniz’de gerçekleştirdikleri saldırılarına cevap amacıyla 11 Ocak 2024’te Yemen genelinde hava saldırısı gerçekleştirdi.
    Husiler, Kızıldeniz’deki saldırılarına devam edeceklerini açıkladı.
    29 Şubat 2024: Ölü sayısı 30 bini geçti
    Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, 7 Ekim 2023’ten bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının 30 bin seviyesini geçtiğini açıkladı. 29 Şubat 2024 itibarıyla resmi rakam, 30 bin 35 olarak açıklandı.
    Bakanlık ölenlerin çoğunluğunun kadınlar ve çocuklar olduğunu belirtti ve gerçek rakamın muhtemelen daha yüksek olduğunu vurguladı.
    1 Nisan 2024: İnsani yardım çalışanları öldürüldü
    İsrail’in Gazze’deki operasyonları sırasında World Central Kitchen için çalışan 7 yardım görevlisi, İsrail’in hava saldırısında hayatını kaybetti.
    İnsan Haklarını İzleme Örgütü, 1 Nisan 2024’teki saldırının izole olarak gerçekleşen bir hata olmadığını ve insani yardım kuruluşlarına yönelik bir dizi saldırının bir parçası olduğunu açıkladı. Kuruluş, insani yardım kuruluşları ve Birleşmiş Milletler ajanslarının İsrail makamlarına yardım konvoyları ve tesislerinin koordinatlarını düzenli olarak ilettiklerini, ancak İsrail güçlerinin bu konvoylara ve sığınaklara uyarıda bulunmaksızın saldırdığını tespit etti.
    13 Nisan 2024: İran-İsrail gerginliği tırmandı
    İran, İsrail’in 1 Nisan 2024’te Suriye’nin başkenti Şam’daki İran büyükelçiliğine saldırmasına cevap olarak 13 Nisan 2024 akşamı, İsrail’i hedef alan bir insansız hava aracı saldırısı başlattı. İsrailli yetkililere göre yalnızca Golan Tepeleri ve Necef Çölü’ndeki bir İsrail üssünü hedef alan insansız hava araçlarının büyük çoğunluğu hedeflerine ulaşmadan imha edildi.
    24 Mayıs 2024: Uluslararası Adalet Divanı, BM yetkililerinin Gazze’de soykırım iddialarını araştırmalarını istedi
    Uluslararası Adalet Divanı, 24 Mayıs 2024 tarihinde açıkladığı kararda İsrail’in Refah’a saldırılarını acilen durdurmasını ve İsrail’e Gazze’de soykırım iddialarını araştıracak BM yetkililerine bölgeye erişim imkanı vermesini emretti. Karar açıklamasında, “İsrail, Birleşmiş Milletler’in yetkili organları tarafından soykırım iddialarını araştırmak üzere yetkilendirilen herhangi bir soruşturma komisyonu, gerçekleri araştırma misyonu veya soruşturma organının Gazze Şeridi’ne engelsiz erişimini sağlamak için etkili tedbirler almak zorundadır” denildi.
    31 Temmuz 2024: İsmail Haniye suikastı
    Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye, İran’ın başkenti Tahran’da gerçekleştirilen bir hava saldırısında öldürüldü. Hamas, saldırı nedeniyle İsrail’i suçlarken suikast, bölgede gerginliğin daha da tırmanmasına neden oldu.
    10 Ağustos 2024: Sığınmacılarla dolu okul, sabah namazı sırasında vuruldu
    10 Ağustos 2024’te Gazze Şehri’nin Daraj mahallesinde yerlerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı El-Tabin Okulu, sabah namazı sırasında İsrail füzeleri tarafından vuruldu. Aralarında çocukların da bulunduğu 100’den fazla insan hayatını kaybetti.
    10 Eylül 2024: “İnsani bölgede” katliam
    Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail’in Han Yunus kentinin batısında yerinden edilmiş Filistinlilerin yaşadığı El Mevasi bölgesindeki çadır kamplarını hedef aldığı saldırılarda 40 kişi öldü, 60 kişi de yaralandı. İsrail’in Han Yunus’ta “insani bölge” ilan ederek daha önce tahliye ettiği sivilleri yönlendirdiği yerde gerçekleştirdiği katliam, dünya kamuoyunda tepkiye neden olurken Hamas bu bölgede hiçbir savaşçısının yer almadığını açıkladı.
    27 Eylül 2024: Hizbullah lideri Nasrallah öldürüldü
    27 Eylül 2024 akşamı İsrail’in Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Hizbullah’ın ana karargahını hedef aldığı saldırıda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah öldürüldü.
    1 Ekim 2024: İran’ın füze saldırısı
    1 Ekim 2024’te İran, İsrail’in Hizbullah lideri Nasrallah’ın öldürülmesine cevap olarak 180’den fazla balistik füzeyle İran’a saldırdı. Çok sayıda balistik füzenin İsrail’in hava savunma sistemi Demir Kubbe’yi aşabildiği gözlenirken saldırı sonucunda Batı Şeria’da bir kişi hayatını kaybetti.

  • “Filistin bizim vatanımız, ayrılmayacağız”

    “Filistin bizim vatanımız, ayrılmayacağız”

    Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ABD’nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’nda konuştu. Abbas, dünya liderlerine seslenerek, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını ve Filistin halkına karşı yürüttüğü politikaları sert bir dille eleştirdi. Abbas, konuşmasına güçlü bir mesajla başlayarak, “Gitmeyeceğiz, gitmeyeceğiz, gitmeyeceğiz” diyerek Filistin topraklarını terk etmeyeceklerini vurguladı.

    “Filistin bizim vatanımızdır, ayrılmayacağız”

    Filistin’in atalarından miras kalan bir vatan olduğunu belirten Abbas, “Babalarımızın, dedelerimizin toprağıdır. Bizim olarak kalacaktır. Ve eğer birileri ayrılacaksa, bu işgalci gaspçılar olacaktır” dedi.

    “Yüzlerce aile nüfus kayıtlarından tamamen silindi”

    İsrail’in Gazze’de yürüttüğü saldırıları “tam ölçekli bir soykırım” olarak nitelendiren Abbas, bu durumun çağımızın en iğrenç suçlarından biri olduğunu söyledi. İsrail’in saldırılarının Gazze’de 40 binden fazla kişinin ölümüne yol açtığını, bu kayıpların arasında 15 binden fazla çocuğun bulunduğunu belirtti. Abbas, “Tüm aile isimleri nüfus kayıtlarından silindi. Yüzlerce aile nüfus kayıtlarından tamamen silindi. Artık yoklar” dedi.
    Gazze’deki 2 milyondan fazla Filistinlinin, İsrail’in sistematik operasyonlarından kaçmak için defalarca evlerini terk etmek zorunda kaldığını söyleyen Abbas, “Bu saldırı savaşı devam ederken, Gazze Şeridi’nde, Batı Şeria’da ve Kudüs’te her gün onlarca kişi öldürülmekte ve bunun iki katı kadar insanımız da yaralanmaktadır” dedi.

    “Onları öldürmeye devam eden kim?”

    İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ABD Kongresi’nde yaptığı ve Gazze’de masum sivillerin öldürülmediğini iddia ettiği konuşmasına değinen Abbas, “Size soruyorum, Allah aşkına, 40 bin kişiden 15 binden fazla çocuğu ve halkımızdan bir o kadar kadın ve yaşlıyı öldüren kimdir? Ve onları öldürmeye devam eden kim?” diyerek uluslararası toplumu İsrail’in suçlarını durdurmaya çağırdı.

    “Gazze artık yaşanabilir değil”

    İsrail’in Gazze’yi neredeyse tamamen yok ettiğini belirten Abbas, “Gazze’deki her şeyin yüzde 95’i tamamen yok edildi” ifadelerini kullanarak, Gazze’nin artık yaşanabilir bir yer olmadığını, evlerin, binaların, sağlık ve eğitim tesislerinin, camilerin ve kiliselerin büyük oranda yıkıldığını aktardı.

    ABD’nin veto kararına sert tepki

    ABD’nin İsrail’in ateşkese uymasını talep eden BM Güvenlik Konseyi karar tasarısını üç kez veto etmesini eleştiren Abbas, “ABD yönetiminin, İsrail’in ateşkese uymasını talep eden Güvenlik Konseyi karar tasarısını üç kez engelledi ve tek başına ‘Hayır, savaş devam edecek’ dedi. Bunu veto kullanarak yaptı ve buna ek olarak, İsrail’i binlerce masum sivili, çocuğu ve kadını öldürmek için kullandığı ölümcül silahlarla donattı” dedi.

    “İsrail BM üyeliğini hak etmiyor”

    İsrail’in BM kararlarını uygulamayı reddetmesi nedeniyle BM üyeliğini hak etmediğini belirten Abbas, “Bu ülke bu örgütün bir üyesi olmayı hak etmiyor” ifadelerini kullandı. Abbas, İsrail’in 1949’da BM’ye üyelik başvurusunda bulunduğunda iki koşulu yerine getirme taahhüdünde bulunduğunu, ancak bu taahhütleri yerine getirmediğini söyledi.

    Abbas’tan savaş sonrası için 12 maddelik plan

    Abbas, Gazze Şeridi’nin savaş sonrası yönetimine ilişkin 12 maddelik planı açıklayarak, uluslararası toplum tarafından gözden geçirilmesi çağrısında bulundu. İlk maddenin, Gazze’de kalıcı bir ateşkes ve İsrailli yerleşimcilerin Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik saldırılarına son vermesi olduğunu ifade eden Abbas, ikinci maddenin, insani yardımların Gazze’nin tamamına toplu olarak ulaştırılması olduğunu belirtti.

    Üçüncü maddenin ise İsrail’in herhangi bir tampon bölge oluşturmadan güçlerini Gazze’den tamamen çekmesi ve yerlerinden edilen Filistinlilerin evlerine ya da en azından savaştan önce yaşadıkları yerle bir edilmiş kasabalara dönmelerine izin verilmesi olduğunu ifade eden Abbas, İsrail’in Filistinlileri Mısır ve Ürdün’e sürgün etme planını kesin bir dille reddetti.
    Dördüncü maddenin, UNRWA’nın korunması ve faaliyetlerine devam etmesine izin verilmesi olduğunu belirten Abbas, beşinci maddenin, işgal altındaki topraklarda Filistinliler için uluslararası koruma olduğunu aktararak, “Biz İsrail’le savaşmıyoruz. İsrail’le savaşamayız ve savaşmak da istemiyoruz ama koruma istiyoruz” dedi.

    Altıncı maddenin, Filistin hükümetinin Refah Sınır Kapısı ve diğer sınır kapılar da dahil olmak üzere Gazze Şeridi’nin tamamı üzerinde yetki sahibi olması olduğunu ifade eden Abbas, yedinci maddenin Filistin yönetiminin “kapsamlı bir ulusal reform süreci” başlatma çabalarını devam etmesi olduğunu aktardı.

    Sekizinci maddenin, Filistin hükümetinin Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki Filistinlilerin tek temsil organı ve bu bölgelerin tamamında yetki sahibi olması olduğunu belirten Abbas, “Daha fazlasını istemeyeceğiz ama daha azını da kabul etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı. Abbas, İsrail’in Doğu Kudüs’te oy kullanılmasına izin vermesi halinde ulusal seçimlerin yapılmasına hazır olduğunu açıkladı.

    Dokuzuncu maddenin, Filistin’in BM’ye tam üye statüsü elde etmesi olduğunu belirten Abbas, onuncu maddenin, iki devletli çözümün hayata geçirilebilmesi için İsrail’in Batı Şeria, Gazze ve Doğu Kudüs’ten bir yıl içinde çekilmesini öngören BM Genel Kurulu kararının tam olarak uygulanması olduğunu aktardı.
    On birinci maddenin, iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için bir yıl içinde uluslararası bir barış konferansı düzenlenmesi olduğunu ifade eden Abbas, on ikinci maddenin, her iki ülkenin halkını korumak üzere uluslararası barış gücü oluşturulması olduğunu açıkladı.

    “Filistin halkı özgürlüğüne kavuşacak”

    Filistin halkının bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini sürdüreceğini vurgulayan Abbas, “Filistin özgür olacak, halkımız buna karşı çıkan herkese rağmen, meşruiyetlerini ve bağımsızlıklarını elde edecektir” ifadelerini kullandı. Abbas, Filistin halkının haklarını savunmaya devam edeceğini ve uluslararası toplumun bu konuda harekete geçmesi gerektiğini belirtti.
    Abbas, konuşmasını bitirdiğinde salonda yoğun bir şekilde alkışlanırken, bazı sıralardan “Özgür Filistin” sloganları atıldı.

  • İsrail, Filistinli cenazeleri iade etti

    İsrail, Filistinli cenazeleri iade etti

    İsrail Gazze Şeridi’nde ölümcül saldırılarını sürdürüyor. Bölgede 356 gündür soykırım faaliyeti yürüten İsrail güçleri, ara vermeksizin sivillerin üstüne bomba yağdırıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “İsrail, Gazze Şeridi’nde dün gerçekleştirdiği saldırıda katlettiği 88 Filistinlinin cenazesini bir konteyner içinde iade etti” denildi. Bakanlık, İsrail kontrolündeki bölgeden gönderilen bedenlerin kimliklerinin ve nerede öldürüldüklerinin bilgisini talep ederken, bu bilgiler açıklanmadan defin işlemlerinin yapılmayacağını aktardı. Bakanlık açıklamasında, “Sağlık Bakanlığı, yakınlarının kimliklerini tespit edebilmeleri için cesetlerle ilgili tüm veri ve bilgiler tamamlanana kadar konteyneri teslim alma işlemlerini durdurdu” denildi.

    Gazze Şeridi’ndeki Hükümet Sözcüsü İsmail Al-Thawabta ise, “Uluslararası insancıl hukuka göre ve şehitler ile ailelerinin onurunu koruyacak şekilde hareket etmeliler” ifadelerini kullandı.

    Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) tarafından yapılan açıklamada ise, ICRC’nin nakil sürecine dahil olmadığı belirtilerek, “Tüm ailelerin sevdiklerinden haber alma ve onları saygılı bir şekilde ve geleneklerine uygun olarak defnetme hakkına sahip olduğunu yineliyoruz” denildi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan açıklamalar

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan açıklamalar

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Filistin’i tanımayan diğer devletleri de, bu çok kritik dönemde tarihin doğru tarafında yer alarak, Filistin devletini bir an evvel tanımaya davet ediyorum”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Üzülerek görüyoruz ki; son yıllarda Birleşmiş Milletler kuruluş misyonunu ifa etmekte yetersiz kalıyor; giderek işleviz, hantal ve atıl bir yapıya dönüşüyor.”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Uluslararası barış ve güvenliğin imtiyazlı 5 ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli olduğuna şahitlik ediyoruz. Bunun en dramatik örneği, Gazze’de 353 gündür devam eden katliamdır.”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Birleşmiş Milletler kürsüsünden Birleşmiş Milletler Şartını parçalayarak, bir de utanmadan tüm dünyaya, vicdan sahibi tüm insanlara işte buradan, bu kürsüden meydan okudular.”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Gazze’de sadece çocuklar değil aynı zamanda Birleşmiş Milletler sistemi ölüyor, hakikat ölüyor, batının savunduğunu iddia ettiği değerler ölüyor, insanlığın daha adil bir dünyada yaşama umutları tek tek ölüyor.”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İsrail yönetimi, temel insan haklarını hiçe sayarak, bir millete, bir halka karşı etnik temizlik, apaçık bir soykırım uygulamakta, topraklarını adım adım işgal etmektedir.”

    – Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırganlığının tek nedeni, bir avuç ülkenin İsrail’e olan kayıtsız-şartsız desteğidir.”

  • İsrail askerleri, Filistinlilerin bedenlerini attı

    İsrail askerleri, Filistinlilerin bedenlerini attı

    İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin Valiliğine bağlı Kabatiya kasabasına dün akşam saatlerinde baskın düzenledi. İsrail’in yaklaşık 10 saat süren geniş çaplı saldırılarında 7 Filistinli hayatını kaybetti, 11 Filistinli ise yaralandı.

    Yerel kaynaklar tarafından yapılan açıklamada İsrail askerlerinin kuşatılan bir evin çatısında öldürdüğü 3 Filistinlinin cansız bedenini bir evin çatısından attığı ve cenazelerin daha sonra İsrail’e ait buldozerlerle olay yerinden alındığı ifade edildi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, en az 3 İsrail askerinin bir Filistinlinin cansız bedenini tekmeleyerek çatıdan aşağı attığı görüldü.