Etiket: Filistin

  • Bir günde 124 Filistinli öldürüldü

    Bir günde 124 Filistinli öldürüldü

    İsrail ordusu 150 gündür Gazze Şeridi’ne saldırmaya devam ediyor.

    Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in ablukası altındaki Gazze Şeridi’ne son 24 saatte düzenlediği 13 saldırıda 124 kişinin hayatını kaybettiği, 210 kişinin de yaralandığı bildirildi.

    Açıklamada, Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 30 bin 534’e, yaralı sayısının ise 71 bin 920’ye yükseldiği belirtildi.

  • “15 çocuk açlıktan öldü”

    “15 çocuk açlıktan öldü”

    İsrail’in 149 gündür hastane, okul, ev, pazar yeri ayırmadan hedef aldığı saldırılarda can kaybı artarken Filistinliler, İsrail’in insani yardım girişini de engellemesi sonucu gıda, su ve ilaç gibi temel ihtiyaç malzemelerine erişemiyor. Filistin Sağlık Bakanlığının bugün açıkladığı veriler Gazze’de yaşananları bir kez daha gözler önüne serdi. Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’den bu yana gerçekleştirilen İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısının 30 bin 410’a, yaralananların sayısının ise 71 bin 700’e yükselirken gıdaya ve suya erişemeyen çocuklar hayata tutunamıyor. Sağlık Bakanlığı Keman Adwan Hastanesinde 15 çocuğun açlık ve susuzluk nedeniyle hayatını kaybettiğini duyurdu.

    6 çocuk da ölümle karşı karşıya

    Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra bugün yaptığı açıklamasında, “Jeneratör ile oksijenin kesilmesi ve tıbbi imkanların giderek azalması nedeniyle yoğun bakım ünitesinde yetersiz beslenme ve ishal görülen 6 çocuğun hayatından endişe ediyoruz” dedi.

  • Filistin’in yaşadığı acıya ‘ayna’ oldular

    Filistin’in yaşadığı acıya ‘ayna’ oldular

    Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Şubat Kültür Takvimi, birbirinden değerli sanatçıların ve önemli isimlerin ağırlandığı etkinliklerle devam ediyor. Takvim, Filistin meselesini derinlemesine işleyen ve izleyenlere duygu dolu anlar yaşatan bir tiyatro gösterisiyle sürdü. “Kudüs Ya da Leyla” isimli oyun, Seyyah Oyuncular Topluluğu’nun performansıyla Filistin meselesine bambaşka bir pencere açtı. Adapazarı Kültür Merkezi’nde (AKM) yapılan gösteri sanatseverlerle dolup taştı.

    İsrail’in işgali ve Filistin halkına yaşattığı acıları anlatan grup, işgalin en acı nüanslarını yansıttı ve Kudüs’te yaşananları önemli bölümlerle işledi. Oyunda Mescid-i Aksa’nın etrafındaki Müslüman evlerinin boşaltılması sırasında yaşananlar ele alındı. Filistin halkının çektiği acıları, sevinçleri ve tükenişleri seyirciye aktarmaya çalışan Seyyah oyuncuları, toplumsal yüzleşmeyi sanatsal bir bakış açısıyla gözler önüne serdi. Oyunda ayrıca umudun hala diri tutulduğunu gösteren görsel bir anlatım gerçekleşti. Sanatseverlerden tam not alan sahnede oyuncuların performansı ayakta alkışlandı.

  • “Dünyada zulme karşı insanlık cephesi kurulmuştur”

    “Dünyada zulme karşı insanlık cephesi kurulmuştur”

    Kamu Denetçiliği Kurumu Gazze Dünyanın En Büyük Açık Hava Hapishanesinden Dünyanın En Büyük Çocuk Mezarlığına konulu raporu tanıttı.
    konulu raporunu tanıttı. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Gazze’deki katliama susanlar olduğu gibi ayağa kalkanlar olduğunu belirterek, “Yönetimler, hükümetler bu şekilde kendi tuzu kuru hesapları içinde gelecek hesapları yapabilirler. Ama dünyanın her yerinde sokağa çıkan Filistin halkının yanında durduğunu ifade eden insanları her birisini Washington’dan New York Brüksel’e Madrid’e Ankara’dan saygıyla selamlıyoruz. Zalimler kuvözlerde ölen bebekleri purolarını içerek izleyebilirler, zalimler sokakta açılıktan ölen nineleri ızdırabına gülerek yanıt verebilirler ama mazlumlardan yana, insanlıktan yana olanlar ayağa kalkmıştır, dünyada zulme karşı insanlık cephesi kurulmuştur, yoluna devam edecektir. Dünyanın neresine giderlerse gitsinler zalimler ve destekçileri için işleri kolay değildir. İlk olarak yapılması gereken, insanlık kendiliğinden yapmaya başlamış, organize olmuş, insanlık cephesini oluşturmuştur” dedi.

    Netanyahu ile Hitlerin aynı kategoriye girdiğini ifade eden Kurtulmuş, “Bu çete Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesine çıkacak ama insanlığın vicdanında yargılanmış, gerekli yere oturtulmuştur. Lahey’deki dava Filistin meselesinin başlangıcıdır. Önümüzde on yıllarca sürecek bir dava başlıyor. İnsanlığın cephesini tahkim ederek, bu cephenin saflarını sıklaştırıp, insanlık cephesinin katılanları çoğaltacağız, diğer taraftan da siyasi sonuçlar elde etmeye çalışacağız” ifadelerini kullandı.
    Güney Afrika Büyükelçisi Dipuo Letsatsi-Duba, Filistin konusuna destek vermenin Güney Afrika Cumhuriyeti dış politikasının bir parçası olduğunu kaydederek, Güney Afrika Filistin davasına destek konusun da aktif rol aldığını söyledi.
    Kamu Denetçiliği Kurumu Baş denetçisi Şeref Malkoç, 7 Ekim’den beri insanlığa karşı işlenen suçları ortaya koymaya çalıştıklarını anlattı.

  • Filistin’e destek için yürüdüler

    Filistin’e destek için yürüdüler

    Mehteran eşliğinde gerçekleşen yürüyüşe çok sayıda vatandaş katıldı. Yürüyüş sonunda Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklama yapan Bozüyük Sivil Toplum Hareketi Platformu Koordinatörü Hakan Oğuz,; “Filistin ve Gazze’deki bombardımanların acil sonlandırılması için yaşanan insani krizin çözümü için, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine , Birleşmiş Milletlere, Uluslararası Adalet Divanına ve tüm vicdanlı dünya halklarına bir kez daha Bozüyük’ten seslenmek istiyoruz. Açlık ve ölüm tehdidi altında yaşayan milyonlarca Filistinli için acil bir şekilde refah sınır kapılarının açılması gerekmektedir. İnsani yardımların ulaştırılması ve sağlık hizmetlerine erişimin sağlanması için gerekli adımların derhal atılması çağrısında bulunuyoruz. Dünya artık bu katillere dur demeli ve Filistin’deki bu insani krize son vermelidir. İsrail’in işlediği suçlara karşı sessiz kalmak, suç ortağı olmaktır. Uluslar arası toplumun, vicdanı olan herkesin barış ve adalet için acilen harekete geçmesi gerekmektedir” dedi.
    Dualar edilmesinin ardından kalabalık dağıldı.

  • ‘Sömürgeleştirme faaliyetleri’ meşru müdafaa değildir

    ‘Sömürgeleştirme faaliyetleri’ meşru müdafaa değildir

    Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) “İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin danışma görüşü” duruşmaları 4’üncü gününde devam ediyor. Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda düzenlenen duruşmada Lüksemburg söz aldı. Lüksemburg Dışişleri Bakanlığı Hukuk Dairesi Başkanı Alain Germeaux yaptığı konuşmada, “Kendi geleceğini tayin hakkı temel bir insan hakkıdır. Yerleşimler, Filistin halkının bir Filistin devleti kurma hakkını büyük ölçüde baltalamaktadır” dedi.
    İşgal kurallarının işgalin geçici olmasını ve işgal edilen topraklarda kalıcı değişiklikler yapılmamasını gerektirdiğini ifade eden Germeaux, “Durum böyle olmadığı gibi, insanların korunması ilkesine de riayet edilmemektedir. İsrail, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’ne göre hukuka aykırı bir şekilde nüfusunun bir kısmını işgal altındaki topraklara nakletmiştir. Filistinlilerin mülklerini hukuka aykırı bir şekilde tahrip etmeye ve Filistinlileri şiddete maruz bırakmaya devam etmektedir” dedi.
    Yasadışı yerleşimlerin iki devletli bir çözümün ve “adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın” sağlanmasının önünde büyük bir engel teşkil ettiğini ifade eden Germeaux, “İsrail’in ‘sömürgeleştirme faaliyetleri’ meşru müdafaa kapsamında haklı gösterilemez. Yerleşim faaliyetleri orantılı ya da gerekli tedbirler değildir” dedi.

  • “Filistinlilerin silahlı mücadele hakkı var”

    “Filistinlilerin silahlı mücadele hakkı var”

    Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) “İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin danışma görüşü” duruşmaları devam ediyor. Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda düzenlenen duruşmaların 4’üncü gününde Çin Dışişleri Bakanlığı Hukuk Danışmanı Ma Xinmin ülkesinin argümanlarını sundu. Ma, “Çin’in Filistin halkının meşru haklarını geri kazanma konusundaki haklı davasını sürekli olarak desteklediğini” ifade etti. Ma, “Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Çin’in kapsamlı bir ateşkes ve Filistin sorununa iki devletli çözüm temelinde müzakere yoluyla çözüm çağrısında bulunduğunu birçok kez vurguladı” ifadelerini kullandı. Ma, Filistin halkının kendi geleceğini tayin etme hakkı temelinde zulme direnmek ve bağımsız bir devletin kuruluşunu tamamlamak için İsrail’e karşı silahlı mücadeleye girmesinin “vazgeçilmez bir hakkı” olduğunu belirtti. Filistinlilerin direniş hakkına sahip olduğunu vurgulayan Ma, Filistinlilerin eylemlerinin “terör” değil, “meşru silahlı mücadele” olduğunu ifade etti. Ma, ayrıca dünyanın BM’nin yargı organından tavsiye niteliğinde görüş almasının aslında çok önemli olduğunu, çünkü bunun gelecekteki müzakerelere rehberlik edeceğini kaydetti.

  • “Filistin halkı İsraillilerle yan yana yaşama hakkına sahiptir”

    “Filistin halkı İsraillilerle yan yana yaşama hakkına sahiptir”

    Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) “İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarındaki uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin danışma görüşü” duruşmaları devam ediyor. Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda düzenlenen duruşmalar, 3’üncü gününde devam ediyor. Duruşmada Fransa adına söz alan Fransa Dışişleri Bakanlığı Hukuk İşler Direktörü Diego Colas, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu belirterek, İsrail’in bunu uluslararası hukuka uygun olarak yapması gerektiğini aktardı. Fransa’nın İsrail-Filistin ihtilafında iki devletli çözümü desteklediğini aktaran Colas, “Sadece iki devletli bir çözüm hem İsrail’in güvenlik hakkını hem de Filistinlilerin bağımsız bir devlete yönelik meşru arzularını karşılayacaktır. Bu amaçla Fransa, barış sürecinin kararlı ve inandırıcı bir şekilde yeniden başlatılması çağrısında bulunmaktadır” dedi.

    İki devletli çözüm için güvenlik düzenlemeleri ve egemen bir devletin kurulması gerektiğini belirten Colas, “Filistin halkı, uluslararası alanda tanınan sınırlar içerisinde İsraillilerle yan yana yaşama hakkına sahiptir” dedi.

    Colas, Fransa’nın mevcut UAD yargılamalarının kapsamının “kesin olarak belirlenmesi” ve mahkemenin “gerekenden daha ileri gitmeyen” bir görüş sunması gerektiğine inandığını açıkladı. Fransa’nın Filistinli ailelerin tahliyesini ve mülklerin yıkımını içeren İsrail’in yasadışı yerleşim politikasını kınadığını yinelediğini aktaran Colas, Fransa’nın ayrıca Gazze’deki Filistinlilerin bölgenin dışına nakledilmesini yönelik açıklamaları de kınadığını yineledi.

    “İsrail’in insan hakları ihlallerinden sorumlu kişileri yargılaması gerekmektedir”

    Filistinliler için tazminat çağrısında bulunan Colas, “Uluslararası hukuka aykırı politika ve uygulamalar sonucunda Filistin halkına verilen tüm zararlar karşılanmalı, bu mümkün değilse tazminat ödenmelidir. İsrail’in insan hakları ihlallerinden sorumlu kişileri yargılaması gerekmektedir” dedi.
    Fransa’nın Batı Şeria’daki toprakların yasadışı ilhakını asla tanımayacağını vurgulayan Colas, “Ekonomik açıdan bakıldığında, BM tarafından talep edildiği üzere, tüm devletler İsrail toprakları ile 1967’den bu yana işgal edilen topraklar arasında bir ayrım yapmalı” dedi.

  • “Filistin’e yapılan, soykırım ve katliamdır”

    “Filistin’e yapılan, soykırım ve katliamdır”

    Ege Kariyer Fuarı (EGEKAF) konuklarından Milli Savunma eski Bakanı, AK Parti milletvekili, Milli Savunma Sanayisi Komisyon Başkanı Hulusi Akar “Millet Olma Bilinci ve Terörle Mücadele” adlı söyleşi gerçekleştirdi. Öğrencilerin yoğun katılım gösterdiği etkinlikte milletvekili Akar, Irak’ın kuzeyinde gerçekleşen operasyonlarda hudutların ve vatandaşların güvenliğini amaçladıklarını ifade etti. Geçmiş yıllarda teröristlerin toparlandıktan sonra tekrar saldırı girişimlerinde bulunduklarını ifade eden Genelkurmay eski başkanı ve Milli Savunma eski Bakanı Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeni konseptinin kaynağında yok etmek olduğunu söyledi. Teröristleri kaynağında yok etmek amacıyla Mehmetçiğin nefesinin teröristlerin ensesinde olduğunu dile getiren Akar, “Nereye kaçarlarsa kaçsınlar barınaklarını, sözde karargahlarını başlarına yıkmakta. Sadece teröristleri oraya gömmekte azimli ve kararlıyız. PKK ve YPG dünya kamuoyunu yanıltmak için her türlü hileyi kullanıyorlar. İsim değişikliği bunlardan biri. PKK ile YPG arasında hiçbir fark yok. Bize NATO’daki toplantılarda biri geldiğinde ‘YPG ayrı demeyin kavga ederiz’ diyoruz. Bu aklımıza hakarettir. Bu kadar istihbarata, görgüye, bilgiyle biz bunları gördükten sonra siz bize ‘Bunlar ayrı’ derseniz aklımıza hakaret olur, kavga ederiz. Siz 10 bin kilometreden kendi menfaat ve çıkarlarınız için geldiğinizi söylüyorsunuz. Bizden de bir şey yapmamızı bekliyorsunuz. Böyle bir şey söz konusu değil. Bunlar burada durduğu müddetçe bizim operasyonlarımız da durmayacak. Operasyonlar bitmiyor, gece gündüz her an operasyon söz konusu. En son terörist derdest edilinceye kadar sürecek” dedi.

    “PKK ve YPG hiçbir şekilde Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değildir”

    PKK ve YPG’nin Kürt vatandaşların temsilcisi olmadığını vurgulayan milletvekili Akar, “DEAŞ nasıl Müslümanların temsilcisi değilse, PKK ve YPG de Kürt kardeşlerimizin temsilcisi değil. Kürt kardeşlerimiz de PKK’lı veya YPG’li değil. Bizim operasyonlarımız teröristlere karşı. Kürtler, Türkler, Zazalar, Araplar kim varsa orada hepsi kardeştir. Bunun delili de Çanakkale’de beraber savaştık, Milli Mücadele’yi beraber yaptık. Şehitliklerimizde Türk’ü, Kürt’ü, Zaza’sı yan yana yatıyor” ifadelerini kullandı.

    “Etnik temizliğe, soykırıma varan bir katliamdır”

    İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını da değerlendiren Milli Savunma Sanayisi Komisyon Başkanı Hulusi Akar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun iki devletli çözümü öldürmeye çalıştığını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti olarak Doğu Kudüs’ün başkent olacağı, egemen ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasının şart olduğunu söylediklerini vurgulayan Akar, “Bunun için de yapılması gereken her şeyi yapacağız. Burada ‘Ben ne yapabilirim’ demek yok. Birisi sizin ayağınıza bassa, çocuğunuza bir tokat atsa, gelip camınızı kırsa ne yaparsınız? Bir şey yapın. Sosyal medyayla, STK’larla veya bir şey söyleyerek mutlaka bir şey yapmak zorunda olduğumuzu görelim. Biraz rahatsız olun diye en son rakamları söyleyeceğim. 12 bin çocuk, 8 bin 190 kadın öldürüldü. Ne silahı ne tüfeği ne topu var. Bu bir savaş değil. Asla savaş dememeliyiz. Bazıları bilerek İsrail-Filistin savaşı diyor. Böyle bir şey söz konusu değil. Bir tarafta nükleer silah dahil her türlü silahı var, diğer tarafta sapan taşı var. Bu nedenle savaş olması söz konusu değil, bu bir katliam. Etnik temizliğe varan, soykırıma varan bir katliamdır. Toplam 29 bin 62 Filistinli şehit oldu. ‘Burada Hamas var. Biz onlarla çatışıyoruz. Bunlarda o nedenle öldü’ diyorlar. Batı Şeria’da Hamas yok. 334 kişiyi katlettiler. Bir tarafta 29 bin olduğu için 334 az geliyor. 130 basın mensubu öldürüldü. Kendi ülkemizde yaşıyoruz. Bazı sebeplerden dolayı tutuklanan bir basın mensubu için Amerika, Avrupa ayağa kalkıyor. 337 sağlık görevlisi katledildi. 7 bin 700 kayıp var, kayıp demek ölü demek” şeklinde konuştu.

  • Refah’ta binlerce Filistinli yerinden edildi!

    Refah’ta binlerce Filistinli yerinden edildi!

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 136 gündür devam ederken, İsrail’in hedefindeki Refah kentine sığınan yerinden edilmiş 1 milyondan fazla Filistinli sivilin gergin bekleyişi devam ediyor. Mısır ise herhangi bir göçü engellemek için Refah sınırındaki önlemleri artırarak, sınırdaki çitlere dikenli teller yerleştirdi.

    Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Shoukry yaptığı açıklamada, İsrail’in Refah’a yönelik muhtemel askeri operasyonuna ve Filistinlilerin Gazze Şeridi’nin dışına göç etmesine yol açacak her türlü girişimi reddettiklerini yineledi.