Etiket: fındık

  • Fındık üreticisine sigorta uyarısı

    Fındık üreticisine sigorta uyarısı

    Fındık için Şubat, Mart ve Nisan aylarının riskli olduğunu hatırlatan Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan yaptığı açıklamada, “Fındık üreticileri olarak seyreden kış mevsimi olmasına rağmen geçtiğimiz günlerde şahit olduğumuz anormal hava sıcaklıklarının yıl ortalaması üzerinde gitmesi ilkbahar da muhtemel bir don afetinin meydana gelme ihtimalini artırmaktadır. Geçmiş yıllardan da hepimiz biliyoruz ki yaşanacak bir don zararı fındık ürününde önemli boyutta zarar meydana getirmektedir. Bu sebeple, bu istikrarsız hava olayları sonucunda yaşanacak afetlerden oluşacak ekonomik kayıplarımıza karşı fındık ürünlerimizi güvence altına almanın tek yolu tarım sigortası yaptırmaktır. Fındık ürününde don teminatı için son tarih olan 3 Mart 2024’ü beklemeden sigortanızı yaptırmayı ihmal etmeyin. Bahçedeki fındığını doğal afette kaybetmek istemiyorsan, 1 ile 3 ocağındaki ürün miktarı kadar poliçe primi ödeyerek sigortanı yaptır. Fındıkta don sigortası priminin yüzde 67’si devlet tarafından karşılanmaktadır. Üstelik üreticinin prim bedelini ise hasat sonrasında ödeme imkanı bulunmaktadır” dedi.

  • Fındıkta korkutan yıl

    Fındıkta korkutan yıl

    Ziraat Mühendisi Haldun Gedikali, mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar sebebiyle oluşan yalancı baharın fındık verimini tehlikeye düşürebileceğini söyledi. Gedikali, “Fındık yağmura, sıcağa olduğu gibi soğuklamaya da ihtiyacı vardır. Bu sebeple iklimin seyrinde gitmesi verim için çok önemlidir. Havaların mevsim normallerinin üzerinde sıcak gittiğini görüyoruz. Geçmiş yıllarda yaptığımız çalışmalar üzerinden değerlendirdiğimizde göstermiştir ki, iklimin sıcak gittiği dönemlerde fındıkta erkek çiçekler erken açıyor ve polen yayılma süresi kısa sürüyor.

    Dolayısıyla ocak ayında olması gereken tozlaşma ve karanfil tozlaşması gerekirken, şuanda şubat ayındayız ve daha yeni yeni tozlaşma olmaya başladı ve tozlaşmada sorun yaşanabiliyor. Bu sebeple de döllenme olmayabileceği için verim düşüklüğü yaşanıyor. Bu yüzden bu mevsimde havaların soğuk gitmesi ve kar yağışı olması gerekir. Çünkü bütün meyvelerde olduğu gibi fındıkta da soğuklama ihtiyacı karşılanamaz düzgün çiçek açamaz, yapraklanmada problem yaşanır, sağlıklı gelişme gösteremez. Şuana kadar mevsim normallerinin üzerinde bir hava söz konusu” dedi.

    “Fındık için risk yılı”

    Fındıkta yaşanan zirai donun 4’lü yıllara denk geldiğine dikkat çeken Ziraat Mühendisi Gedikali, ”Şubat ayında yaşanan yalancı bahar nedeniyle fındığın yaprak açması ve uyanmaya başlamasının ardından yaşanacak kar yağışı zirai dona neden olabilir. Şubat ayında yağması gereken kar Mart ayı sonlarına doğru yağarsa ciddi anlamda zirai don tehlikesi olur. Fındık yaprak açtıktan sonra eksi 1 derecede uzun süre, eksi 2 ve eksi 3 derecelerde zarar görmeye başlar. Bir de fındıkta zirai dona hep 4’lü yıllara rastlamıştır. 1994 yılında zirai don yaşanmış, 2004 yılında fındıkta yüzde 90 civarında zirai don meydana gelmiş. Yine 2014 yılında da zirai don yaşanmış ve şimdi de 2024 yılındayız. Bu da fındık üreticilerini oldukça fazla endişelendirmektedir” ifadelerini kullandı.

  • Rekolte kaybı yaşanabilir

    Rekolte kaybı yaşanabilir

    Kış mevsimi ortasında bahar havası yaşanmasıyla fındık püskülleri görünmeye başladı. Türkiye’de en fazla fındık üretiminin yapıldığı Ordu’da, hava sıcaklıklarının bu şekilde devam etmesi ve ilerleyen şubat ve mart aylarında yağabilecek karın, zirai don ile birlikte ciddi zararlara ve rekolte kaybına yol açabileceği belirtiliyor.

    “Hava sıcaklıkları fındık için olumlu değil”

    Soydan, mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle fındığın erken olabileceğini ve özellikle mart ayında soğuk hava olması halinde ziri don olayının yaşanabileceğini söyledi. Soydan, “Bölgemizde şu an hava şartları sıcak ilerliyor. Uzun zamandan bu yana kar yağmadı. Yüksek kesimlerde az da olsa kar var ancak orta ve sahil kesimlerine kar yağışını göremedik. Mevsim halen sıcak ilerliyor. Önümüzdeki günler de mevsim sıcaklıklarının üzerinde seyredeceğinin bilgilerini alıyoruz. Bu da bölgemizin en önemli geçim kaynağı olan fındıkta olumlu bir sonuç diyemeyiz. Çünkü hava sıcaklıklarının hızlı bir şekilde yüksek gitmesi fındık tomurcuklarının erken tomurcuklanmasına sebep olabilir” diye konuştu.

    “Önümüzdeki 2 aylık süreç çok önemli”

    Fındıkta zirai don tehlikesinin mart ayına kadar ciddi şekilde devam ettiğini kaydeden Soydan, “En azından bir zirai don tehlikesinin bu şartlarda mart ayının sonuna kadar devam edeceğini görüyoruz. Geçmiş yıllarda bunları yaşadık, 2004-2014 yıllarında zirai don olaylarıyla karşı karşıya kaldık. O açıdan önümüzdeki 2 aylık süreç çok önemli. Kar yağmasının tehlikesi yok ancak eksilere inen bir sıcaklık olursa, yaprakları açmış olan fındık ağaçlarında zirai don olayı gerçekleşebilir. Bu da rekolte kayıplarına neden olabilir” ifadelerine yer verdi.
    Soydan, ayrıca üreticilerin bu tehlike karşısında tarım sigortaları yaptırmaları gerektiğini belirterek fındıkta sigorta yaptırmanın son tarihinin 3 Mart 2024 olduğunu da sözlerine ekledi.

  • Fındıkta hasat filesi başvuruları başladı

    Fındıkta hasat filesi başvuruları başladı

    Çarşamba Ziraat Odası, yüzde 50 hibe destekli kırsal kalkınma destekleri kapsamında, fındık hasat filesi başvuruları hakkında açıklamalarda bulundu. İlçede bulunan fındık üreticilerinin Çarşamba Ziraat Odası’nda tarım danışmaları katında, fındık hasadı filesi başvurularını yapması konusunda yapılan uyarıda, “Yüzde 50 hibe destekli kırsal kalkınma destekleri kapsamında fındık hasat filesi için başvurmak isteyen üreticilerimiz için tarım danışmanları katımızda işlemler başlamış olup başvuru aşamaları uzun olduğundan ve işlem yoğunluğundan dolayı 15 Şubat 2024 tarihinden sonra başvuru alınmayacaktır. Başvuruda bulunmak isteyen üreticilerimiz başvuru şartları ve işlemleri için e-Devlet ve kimlikleri ile gelmeleri gerekir” denildi.

    Ayrıca, henüz yüzde 50 hibe destekli kırsal kalkınma destekleri kapsamında başvuru yapmayan çiftçilerin 15 Şubat Perşembe gününe kadar tarım danışmanları ile görüşmeleri gerektiğine vurgu yapıldı.

  • Serbest piyasada fındık 105 liraya ulaştı

    Serbest piyasada fındık 105 liraya ulaştı

    Türkiye’de en fazla fındık üretiminin yapıldığı Ordu’da rekolte, 2023 yılında 198 bin 838 ton olarak açıklandı. 28 Ağustos tarihinde Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından 50 randıman fındık 82,5 liradan alınmaya başlarken, Giresun kalite fındık ise 84 liradan işlem gördü. TMO’nun alımları ile birlikte serbest piyasada 70 liradan işleme başlayan fındık, sonrasında ise 100 lira seviyelerine ulaştı ancak bir süre sonra yeniden 85 lira seviyelerine kadar geriledi. Üreticiler fındığı pazara indirmeyince fındık fiyatları yeniden 105lira seviyelerine ulaştı.

    “Üreticilerimiz dik durdu”

    Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, yaklaşık 2 aydır 85-90 lira seviyelerinde olan fındık fiyatlarının, pazara fındık inmeyince yeniden 105 lira seviyesine ulaştığını söyledi. Soydan, “Üreticilerimiz 100 liraya kadar çıkan fiyatlar karşısında fındığı satmadığı için 90 lira fiyata da satmadı. Üreticilerimiz burada dik durdu ve pazara ihtiyacı kadar indirdi, bu da fiyatların yükselmesini sağladı. Bu süreçte ihracat rakamlarımız iyi şekilde devam ediyor, fındığa talep var. Üreticiler düşen fiyatın üzerine çıkmasını bekledi ve şuanda da üreticilerimiz dik duruşu ve sabırlı olmasından dolayı fiyatlar yukarıya çıktı. Bugünlerde fındık fiyatı 105 lira seviyelerinde devam ediyor” diye konuştu.

    “Fiyatların artacağını tahmin ediyoruz, bu fiyat 2024 yılı hasat sezonunu olumlu etkiler”

    Fındığın pazara kademeli olarak indiğini ve üreticilerin elinde halen mahsul olduğunu ve şu anki fiyatın 2024 yılı hasat sezonunu olumlu yönde etkileyeceğini ifade eden Soydan, “Bizim beklentimiz 105 liranın da üzerine çıkabilecek olacağı yönünde. Fındıkta randıman iyiyse 105 liranın üzerinde de alıcı buluyor. Şuanda fındık fiyatlarının bu seviyelere kadar çıkması ve daha da artacak olması 2024 yılının hasat dönemini olumlu yönde etkileyecektir. Çıkan fiyatların üzerinde bir fiyat oluşması sağlanacaktır” şeklinde konuştu.

  • 9 milyon ton fındık ihraç edildi

    9 milyon ton fındık ihraç edildi

    Fındıkta dünya pazarının yüzde 70’ini elinde tutan Türkiye, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok ülkesine fındık ihraç ediyor. Üretiminde ve ihracatında dünyada 1. sırada olduğumuz fındık, Türkiye’de binlerce aile tarafından üretiliyor. Düzce’de bu yıl Ocak ayında 489 ton, Şubat ayında 265 ton, Mart ayında 421 ton, Nisan ayında 255 ton, Mayıs ayında 603 ton ve Haziran ayında da 487 ton, Temmuz ayında 534,6 ton, Ağustos ayında 424,9 ton, Eylül ayında 1 milyon 172 ton 750 kilo, Ekim ayında ise 933 ton, Kasım ayında 1 milyon 909 ton ve aralık ayında ise 2 milyon 236 bin ton olmak üzere 9 milyon 494 bin ton 25 kilo iç fındık ihracatı yapıldı.

  • Fındıkta ‘sıcak hava’ tehlikesi

    Fındıkta ‘sıcak hava’ tehlikesi

    Kış mevsimi ortasında bahar havası yaşanmasıyla fındık püskülleri görünmeye başladı. Türkiye’de en fazla fındık üretiminin yapıldığı Ordu’da, hava sıcaklıklarının bu şekilde devam etmesi ve ilerleyen şubat ve mart aylarında yağabilecek karın, zirai don ile birlikte ciddi zararlara ve rekolte kaybına yol açabileceği belirtiliyor.

    “Fındığın 350 ile bin saat arasında soğuklama dönemi yaşaması gerekiyor”

    Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, şu anda tehlikeli bir sürece doğru gidildiğini belirterek, “İnşallah bu günlerde kar bekliyoruz. Fındık ağacının ve dallarının yaklaşık 350 ile bin saat arasında soğuklama dönemini yaşaması gerekiyor. O soğuklama dönemi de fındıkta hareketliliğin durduğu bir zaman. O nedenle kar yağarsa fındık dalları, püskülleri, karanfilleri, toprak ve zararlılardan korunması açısından kar örtüsü altında olması olumlu olacaktır. Şu anda kar yağışına ciddi derecede ihtiyaç var” diye konuştu.

    “Ciddi rekolte kayıpları yaşanabilir”

    Sıcak havalara aldanıp erken uyanan fındık dallarının, şubat ve mart aylarında olabilecek zirai don karşısında tehlike altında olduğunu söyleyen Soydan, Karadeniz Bölgesi’ne şu ana kadar yararlı olacak kadar yağ yağışı olmadığını ifade ederek, “Yüksek kesimlerde az miktar kar yağışı oldu, aksine sıcak hava devam ediyor. Bu sıcak hava nedeniyle fındığın erken uyanmasını ve donrasında zirai don nedeniyle ciddi zararlar ve rekolte kayıplarının olduğunu geçen yıllarda tecrübe ettik” şeklinde konuştu.

  • Fındık fiyatı istikrarını sürdürüyor

    Fındık fiyatı istikrarını sürdürüyor

    Giresunlu üreticiler tarafından sezon başında fındık fiyatının 110 TL’ye çıkmasının ardından 120 lira seviyelerinde olması yönündeki beklentiler 2023 yılının tamamlanmasına kısa bir süre kala gerçekleşmeyeceği görüldü.

    Yeni yıla günler kala fındığın fiyat istikrarını koruduğunu ifade eden Keşap Ziraat Odası Başkanı Abdullah Şahin, “Toprak Mahsulleri Ofisi sezon başında Giresun için 84 TL, levant için 82,50 TL, Sivri fındık içinde 80 TL’den fındık almaya başlamasıyla rekoltenin azlığıyla birlikte serbest piyasada bir ara 110 liranın üzerine çıkan fiyatlar daha sonra 90-94 lira arasında gidip gelmeye başladı. Serbest piyasada kasım ayının son haftalarında yeniden yükselişe geçen fındık fiyatı yılbaşına günler kala 100 TL’lik fiyat istikrarını sürdürüyor” dedi.

  • Yeni yıla günler kala fındık fiyatı 100 TL

    Yeni yıla günler kala fındık fiyatı 100 TL

    Giresunlu üreticiler tarafından sezon başında fındık fiyatının 110 TL’ye çıkmasının ardından 120 lira seviyelerinde olması yönündeki beklentiler 2023 yılının tamamlanmasına kısa bir süre kala gerçekleşmeyeceği görüldü.

    Yeni yıla günler kala fındığın fiyat istikrarını koruduğunu ifade eden Keşap Ziraat Odası Başkanı Abdullah Şahin, “Toprak Mahsulleri Ofisi sezon başında Giresun için 84 TL, levant için 82,50 TL, Sivri fındık içinde 80 TL’den fındık almaya başlamasıyla rekoltenin azlığıyla birlikte serbest piyasada bir ara 110 liranın üzerine çıkan fiyatlar daha sonra 90-94 lira arasında gidip gelmeye başladı. Serbest piyasada kasım ayının son haftalarında yeniden yükselişe geçen fındık fiyatı yılbaşına günler kala 100 TL’lik fiyat istikrarını sürdürüyor” dedi.

  • Doğru bakımla verimi 3’e katlıyor

    Doğru bakımla verimi 3’e katlıyor

    Karadeniz Bölgesi’nin en önemli geçim kaynağı olan fındık, üreticilerin gelirlerine büyük katkı sağlıyor. Üreticiler, az alandan verimli fındık alabilmek adına kış aylarında yapılması gereken gübreleme, fındık ocakları ve dal bakımlarını gerçekleştirirken, uygun şartlarda yapılan bakım ile dekar başına verimin 80 kilogramdan 300 kilograma ulaşabileceği belirtiliyor. Fındıkta budamada kullanılan ekipmanların bir başka bahçede kullanılmadan önce dezenfekte edilmesi de bahçelerdeki hastalıkların buluşmaması adına önem taşıyor.

    “Tahlil yapılmadan kullanılan gübre fayda sağlamak yerine zarar verebilir”

    Ordu İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, ilin tarım alanlarının yüzde 86’sını oluşturan fındığın ciddi döviz getirisi sağlayan bir ürün olduğunu söyledi. Hasat dönemi bitiminden sonra üreticilerin toprak tahlilleri yaptırmasını ve bu sonuca göre gübreleme işlemlerinin yapılması gerektiğini söyleyen Yılmaz, “Üreticilerimiz kimi zaman tahlil yaptırmadan gübre kullanıyorlar. Bu şekilde kullanılan gübre faydadan çok zarar verebiliyor. Örneğin toprağın kireç oranı yeterli iken kireç atılırsa, diğer besin maddelerinin alımına da engel olunuyor. Bu nedenle toprak tahlili ilk şartımız” ifadelerine yer verdi.

    “Verimi arttırmak için doğru bakım önemli”

    Yılmaz, bu süreçte doğru gübreleme ve bunun yanında budama ile dip sürgünleri temizliği için çalışmalarının yapılması gerektiğini belirterek, “Yılda 2 defa alınması gerektiğini her fırsatta söylüyoruz. Kesip atacağımız dip sürgünlerine gübre atmamamız, onları temizlememiz gerekiyor. Hastalıklı ve zarar görmüş dallar varsa bu dalları, verimden düşmüş dalları çıkartmamız lazım. Ocakta olması gereken dal sayısına da uymamız gerekiyor. Sonrasında dal üstü ve uç budama yapmak sureti ile dallar üzerinde yan dallanmayı sağlamamız gerekiyor. Yan dallanmayı ne kadar arttırırsak verimi de o kadar arttırmış olacağız. Budama ile fındığa rahat gelişebileceği bir ortam oluşturacağız. Budama yapıldıktan sonra da zirai mücadele çok önemli. Bununla ilgili de yapılması gereken çalışmaları mutlaka yapmamız gerekiyor. Şu an son zamanlarda bahçelerimizde bir bakteriyel yanıklık hastalığı görüyoruz. Bununla ilgili de karanfiller uyanmadan önceki dönemde yüzde 1,5-2’lik bordo bulamacı uygulaması bu konuda hastalığın baskılanması ve yayılımını önlemek adına oldukça önemli” diye konuştu.

    “Bahçelerdeki hastalığın bulaşmaması adına budamada kullanılan ekipmanlar dezenfekte edilmeli”

    “Budamada kullanılan alet ve ekipmanlar bizim için çok önemli, bu ekipmanları bir bahçede kullanıp sonrasında farklı bir bahçede kullanabiliyoruz” diyen Yılmaz, “Budama yapan ekipler var, bu ekipler farklı bahçelerde budama yapıyorlar. Bir başka kişinin bahçesine geçmeden budama ekipmanlarının dezenfekte edilmesi çok önemli. Aksi takdirde çalışılan bahçede bir hastalık varsa bunu budama ekipmanları ile başka bahçeye taşımı olabiliyoruz. Bu nedenle budama kullanılan ekipmanların mutlaka dezenfekte edilerek bir başka bahçede kullanılması önemli” şeklinde konuştu.

    “Doğru bakım ile dekar başına verim 80 kilogramdan 300 kilograma ulaşabilir”

    İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, doğru bakım ve gübreleme ile dekar başına alınan verimin 80-100 kilogramdan 25-300 kilograma ulaşabileceği ifade ederek, şunları söyledi:
    “Fındığa bakım yapıldığın muhakkak karşılığı alınıyor. Şu an verimi dekar başına 250-300 kilogramları bulan, budama gübreleme ve diğer işlemlerin yanında sulama imkanı olan ve tesis kurulan bahçelerimizde verim değerlerinin 400-450 kilogramlara çıktığını da gördük. Dolayısı ile bakıldığı zaman fındık bize karşılığını veriyor. Dekar başına 80-100 kilogram ortalamadan bir anda 250-300 kilogram verim değerlerine ulaşabiliyoruz. Bunun yolu da fındığımıza iyi bakım yapmak ile mümkün. Şuan içerisinde bulunduğumuz dönemin de çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Hem gübreleme, hem budama ve zirai mücadeleler için dikkat etmemiz, üzerinde önemli durmamız gereken çalışmaları mutlaka yapmamız gerekiyor. Bunlar yapıldığında verim ve kalite olarak muhakkak karşılığını alıyoruz.”