Etiket: genç

  • “Büyük ve güçlü Türkiye’nin mimarları”

    “Büyük ve güçlü Türkiye’nin mimarları”

    Dumlupınar Üniversitesi yeni öğretim yılı oryantasyon programına katılan İl Başkanı Mustafa Önsay ve Gençlik Kolları Başkanı Melih Berk Sildir üniversiteli gençlerle sohbet etti.

    Büyük ve güçlü Türkiye’nin mimarları, gençlere güvendiklerini ve her daim destekçileri olmaya devam edeceklerini söyleyen Başkan Önsay, ayrıca üniversitede çeşitli projeler gerçekleştiren öğrenci toplulukları ile istişarelerde bulundu.

  • Hastalarının yüzde 17’si 40 yaş altı

    Hastalarının yüzde 17’si 40 yaş altı

    Meme kanserinin tüm kanser türleri içinde insanda en sık görülen kanser türü olduğunu vurgulayan uzmanlar, Meme Kanseri Farkındalık ayı dolayısıyla açıklamalarda bulundu. 2022 verilerine göre dünyada her yıl 2 milyon fazla kadına meme kanseri tanısı konulduğunu belirten uzmanlar, Türkiye’deki meme kanseri yaşı ortalamasının 50 yaş civarı olduğunu, hastaların yüzde 17’sinin ise 40 yaş altında olduğunun altını çizdiler. Sağlıklı yaşam biçiminin meme kanseri riskini düşürdüğünü, meme kanserinde erken tanı ve rutin kontrollerin tanı ile tedavideki başarı oranını yüzde 90’seviyesine taşıdığını söylediler.

    “Meme kanseri tedavilerinde başarı oranı arttı”

    Meme kanserini kısaca, meme dokusunu oluşturan hücre gruplarından birisinin değişime uğraması ve kontrolsüz olarak çoğalması nedeniyle oluşan tümör sonucu ortaya çıkan bir hastalık olarak tanımlayan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Hastalığın evresi ve hastanın özelliklerine göre tedavi şekli değişmektedir. Memede daha önce görülmeyen bir asimetri, şişlik görülmesi ve ele bir kitle gelmesi gibi belirtiler bulunuyorsa meme kanseri ihtimali dolayısıyla doktora mutlaka başvurulması gerekir. Hastalığın evresine, hastanın özelliklerine ve genel sağlığına bağlı olarak tedavi seçenekleri bir veya birden fazlasını içerebilir. Bunlar cerrahi, radyasyon tedavisi, hormon tedavisi, kemoterapi veya hedefe yönelik tedaviler içerir” diye konuştu.

    Son yıllarda cerrahi ve radyoterapi tekniklerinin gelişmesi, kemoterapiye ek olarak immünoterapi ve akıllı ilaçların kullanımı ile meme kanser tedavisinde çok büyük aşamalar kaydedildiğinin altını çizen Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Mastektomi genelde meme kanser tanısı konmuş ya da kanser olma riski yüksek memede kitlesi olan hastalara uygulanır. Ayrıca fibroadenom gibi iyi huylu kitleler, medikal tedaviye cevap vermeyen granulomatöz mastit gibi meme dokusu iltihaplarında mastektomi yapılabilir” şeklinde konuştu.
    Birçok kanser tedavisinde olduğu gibi meme kanseri tedavisinde başarılı sonuçlar elde etmek için deneyimli hekimlerin yanı sıra doğru tanı ve tedavi için uygun ortam ile operasyon gereçlerinin bulunması gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Meme kanseri cerrahisinde başarı oranı arttı” dedi.

    Stresten uzak bir yaşam tercih edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Karabulut, “Ailede meme kanseri olup kendisinde BRCA gen pozitifliği olan bireylerde meme kanserinden korunmak için mastektomi yapılabilir. Meme Kanserinden korunmak için stresten uzak hareketli yaşam tarzı benimsenmeli (Haftada en az 3 saat egzersiz önerilir), sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınmalı, kiloyu kontrol ederek obeziteden kaçınılmalı, hazır ve fast food tarzı gıdalardan uzak durmalı, sebze ağırlıklı Akdeniz beslenme alışkanlığı edinilmeli, radyasyonlu ortamlardan kaçınılmalı, hormon tedavilerini sınırlı kullanmalı, emzirmeyi uzun tutmalı (en az 6 ay)” dedi.

    Meme kanserinde hedefe yönelik tedavi

    Meme kanserinde cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormon tedavisi tedavi şekillerini oluşturmaktadır. Bunun yanında bazı meme kanseri türlerinde, kanser hücrelerinin belirli hedeflere yönelik ilaçlarla tedavi edilmesi gerekebilir. Her iki pozitif meme kanseri gibi durumlarda hedefe yönelik tedaviler kullanıldığını söyleyen Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu; “Meme kanseri tedavisindeki yeni gelişmeler arasında daha çok hedefe yönelik tedaviler, kişiye özel tedavi planları, daha az yan etki ve daha yüksek tedavi başarısı gibi iyileştirmeler bulunmaktadır. Genetik testler ve moleküler profillemeler, hastanın kanser hücrelerinin özelliklerini daha iyi anlamalarına ve tedaviyi daha iyi yönlendirmelerine yardımcı olur” dedi. Mastektominin meme dokusunun tamamen veya kısmen çıkarıldığı bir cerrahi prosedür olduğunu belirten Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu; “Mastektomi, meme kanseri teşhisi konulduğunda ve kanser tümörü büyükse veya diğer tedavi seçenekleri etkili olmayabilirse bir tedavi seçeneği olarak kullanılabilir. Kısmi meme çıkarılması, bazı durumlarda uygun değildir. Özellikle büyük tümörler veya tümörlerin meme dokusunun farklı bölgelerine yayılması durumunda, mastektomi tercih edilebilir” diye belirtti.

    “Multidisipliner bir yaklaşım önemli”

    Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu şöyle devam etti; “Tedavi planı, bir multidisipliner sağlık ekibi tarafından belirlenmeli ve hastanın onkoloğu veya cerrahı ile detaylı olarak tartışılmalıdır. Mastektomi öncesinde ve sonrasında hastaların psikolojik ve duygusal destek alması da önemlidir, çünkü bu ameliyat bazen duygusal zorluklara yol açabilir.”

    Meme Kanserinden korunmak için neler yapmalı

    Meme kanserinden korunmak için sağlıklı yaşam tarzı ve düzenli taramalar ile önlemler alınması gerektiğini de belirten Doç. Dr. Topcu; “Kendi kendinize meme muayenesi, düzenli mamografi taramalarını yaptırmak, daha fazla meyve, sebze, tam tahıllar ve az yağlı protein kaynakları içeren besinler tüketmek, haftada en az 150 dakika orta düzeyde aerobik aktivite veya 75 dakika yüksek yoğunluklu aerobik aktivite yapmak, ideal vücut ağırlığını korumak, alkol ve sigaradan, hormon replasman tedavilerinden uzak durmak en önemli önlemleri oluşturmaktadır. Emzirmek, stres yönetimini iyi yapmak da meme kanseri için önleyici etkiye sahiptir” dedi.

    Teşhis için mamografi

    Meme kanserini erken teşhis etmek için en yaygın kullanılan yöntemlerden birinin mamografi olduğunu belirten Prof. Dr. Topçu, “Mamografi, röntgen görüntülerini kullanarak meme dokusunu incelemeyi sağlar. Kadınlar genellikle 40 yaşından itibaren düzenli mamografi taraması yaptırmalıdır. Kadınlar, düzenli olarak kendini muayene etmelidir. Bu, potansiyel meme değişikliklerini veya yumru tespit etmek için faydalı olabilir. Düzenli olarak bir meme uzmanı tarafından meme muayenesi yapılmalıdır. Bu erken teşhis için önemlidir. 40 yaşından itibaren kadınlar düzenli mamografi taraması yaptırmalıdır. Ancak, aile geçmişi, genetik faktörler ve kişisel risk faktörleri gibi durumlar göz önüne alındığında, bazı kadınlar için bu yaş daha erken olabilir” diye konuştu.

    Hangi durumlarda doktora başvurmak gerekir

    Son olarak hangi durumlarda doktora başvurmak gerektiği konusunda da bilgilendirmelerde bulunan Topcu, “Meme dokusunda herhangi bir değişiklik, doku kalınlaşması, şişlik, sertlik, düzensizlik. Meme dokusunda, bir yumru veya sertlik hissederseniz. Göğüslerinizde sürekli veya düzenli olarak ağrı veya rahatsızlık hissi. Memeden kanlı, sulu veya diğer anormal akıntılar gelmesi. Meme derisinde kızarıklık, şişlik, pullanma veya kabuklanma gibi değişiklikler. Meme başında çekilme, içe doğru batık veya başın şeklinde değişiklikler. Meme kanseri bazen ağrısız olabilir, bu nedenle herhangi bir anormal doku veya kitleyi gözlemlemek önemlidir.
    İki meme arasında bâriz bir asimetri veya görünür farklılık. Koltuk altı veya boyun bölgelerinde lenf düğümlerinde şişlik. Bu belirtiler her zaman meme kanseri anlamına gelmez, ancak herhangi bir anormallik veya şüphe durumunda bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

    Doğum yapmak ve emzirmek meme kanseri riskini azaltıyor

    Meme kanserinin genelde daha geç yaşlarda olduğunu ifade eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İnci Öz, “Hormon etkisini azaltmak için tedavi sırasında hastanın âdeti ilaçla kesiliyor. Ancak genç hasta tedavisi tamamlandıktan sonra gebe kalabilir. Gebelikte takip devam ediyor” diye konuştu. Kemoterapi ve radyoterapi görecek hastalarda tedavi öncesi yumurta dondurmanın önerildiğini ifade eden Op. Dr. İnci Öz, gebelikte hastanın takibini jinekolog ve onkolojinin birlikte yapması gerektiğini ifade etti.

    Meme kanseri hastaları ve kızları mutlaka genetik risk testi yaptırmalı

    Doğum yapmanın ve emzirmenin meme kanseri riskini azalttığını ve aynı şekilde yeniden ortaya çıkma riskini de düşürdüğünü belirten Op. Dr. İnci Öz, “Meme kanseri hastaları ve kızları, kız kardeşleri ve anneleri mutlaka genetik risk testi BRCA gen analizi yaptırmaları gerekiyor. Meme kanseriyle birlikte yumurtalık ve rahim kanseri riskini de görmek için mutlaka bakılması gerekiyor” açıklamasında bulundu.
    Meme kanseri olan hastaların tedavi sürecini tamamladıktan sonra gebelik düşünmesini tavsiye eden Op. Dr. İnci Öz, “Tedavi sürecinde hastanın rahatsızlığı devam ediyorsa bu süreç gebelik açısından riskli olur” şeklinde konuştu. Aslında meme kanseri görülme yaşının genellikle hastaların doğumlarını tamamladığı bir yaşta olduğu için genel olarak hastalara tedavi sürecinde hormon duyarlı tümörlerde özellikle hastayı ilaçlarla menopoz sürecine sokarak tedavi yapıldığını belirten Op. Dr. İnci Öz, “Hastalar doğal olarak menopoza girdiğinde zaten ayrıca ilaç verilmiyor. Fakat tedavide kullanılan ilaçların yan etkileri nedeniyle düzenli olarak rahim ve yumurtalıklarına bakılarak takip edilmektedir” dedi. Meme kanseri için ilk tanı alındığında genel cerrahi tarafından değerlendirildiğini söyleyen Op. Dr. İnci Öz, “Hastanın evresine göre cerrahi yapıldıktan sonra medikal onkoloji, genel cerrahi ve jinekologlar tarafından takip ediliyor” diye konuştu. Meme kanseri ve rahim yumurtalık kanserleri genetik olarak geçişli hastalıklar olduğuna dikkat çeken Op. Dr. İnci Öz, “Genetik olarak yatkın olan bu bireylere profilaktik meme cerrahisi ve rahim yumurtalık cerrahisi belli bir yaşın üzerinde veya daha erken önerilebilir. Tüm dünyada bu oldukça yaygın olarak yapılmaktadır” açıklamasında bulundu.

    İleri evrelerde tedavi hastaya göre yönetiliyor

    Meme kanserinin hastanın evresine ve gebeliğin hangi dönemde olduğuna göre değerlendirildiğini söyleyen Op. Dr. İnci Öz, “Gebeliğin 12. haftasında tespit edildiğinde hastayla rahatsızlığın ilerleme süreci ve riskleri konuşulmalıdır. Gebeliğin 2. ve 3. döneminde genel olarak gebeliğin sonlanmasını takiben tedaviye başlanmaktadır. Hastalığın evresi de bu yaklaşımlarda önemlidir. İleri evrelerde tedavi hastaya göre yönetilmektedir” şeklinde konuştu. Doğum sayısı, emzirme sayısı ve süresinin meme kanseri, rahim ve yumurtalık kanserlerinde koruyuculuğunda yüksek önemli faktörler olduğunun altını çizen Op. Dr. İnci Öz sözlerini şöyle tamamladı: “Düzenli jinekolojik muayene çok önemlidir. Muayenelerin düzenli yapıldığı hastalarda rahim ağzı kanseri riski çok azalmakta ve tedavisi kolaylıkla yapılmakta. Hastalar da tamamen iyileşmektedir. Yine düzenli jinekolojik muayeneyle menopoz döneminde olan rahim içi ve yumurtalık kanserini erken evrede yakalayarak hastanın tedaviye olan cevabını arttırmak ve iyileştirmek mümkündür.”

  • Yıldırım Belediye Başkanı Yılmaz gençlerle buluştu

    Yıldırım Belediye Başkanı Yılmaz gençlerle buluştu

    Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, yıl boyunca kütüphanede ders çalışıp üniversiteye yerleşen öğrencilerle bir araya geldi. Gençlerle sohbet eden Başkan Oktay Yılmaz, üniversiteyi kazanan gençleri tebrik edip tecrübe paylaşımında bulundu.

    Yıldırım Belediyesi tarafından yapılan Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi, sınavlara hazırlanan gençlerin buluşma noktası oldu. Sadece Yıldırımlılara değil Bursa’nın diğer ilçelerinden gelen misafirlere de hizmet veren kütüphaneye ayda ortalama 10 bin kişi giriş yapıyor.

    Eğitim hayatlarında en büyük destekçiniz önce aileniz sonra biziz diyen Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Belediyeler genelde şehrin imarı ile ilgilenirler ama bizim şehir deyince aklımıza insanımızın kendisi ve gençlerimiz geliyor. Bu dönemde Yıldırım’a, uyumayan kütüphaneler kazandırdık.

    Kütüphanelerimiz açıldığı günden bu yana sınavlara hazırlanan gençlerimizin uğrak noktası oldu. Gençlerimizin hedeflerine ve hayallerine kavuşmaları noktasında destek vermeye ve yanlarında olmaya devam edeceğiz” dedi.

  • Depremzede gençler Buca’da moral depoladı

    Depremzede gençler Buca’da moral depoladı

    Buca Belediyesi, Seyhan Belediyesi ve Habitat Derneği iş birliği ile Buca Belediyesi İzcilik ve Doğa Sporları Merkezi’nde depremzede gençler için yaz kampı gerçekleştirildi. Adıyamanlı 18-24 yaş arası gençlerin katıldığı kamp keyifli aktivitelerle geçti. Buca’nın tarihi sokaklarını gezen, farklı lezzetlerini keşfeden gençler, kamp süresince; kil atölyesi, atıktan sanat atölyesi gibi çeşitli eğitimlere katıldı. Kamp çerçevesinde Türkiye’de yetkinlikler alanında önemli çalışmalarda bulunan YETGEN kurucusu Prof. Erhan Erkut’un katılımıyla “21. Yüzyıl Yetkinlikleri” başlıklı seminer düzenlendi.

    Depremden etkilenen gençlere psikolojik ve akademik destek sağlamak amacıyla düzenlenen etkinliğin oldukça verimli geçtiğini belirten Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, gençleri Buca’da ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
    Kaynaklar bölgesinin eşsiz doğasında gerçekleştirilen yaz kampına katılan gençlerden 18 yaşındaki Ayşe Kara, Buca’yı çok beğendiğini, özellikle tarihi sokaklarından çok etkilendiğini ifade etti. Kara, “Bu kamp benim için oldukça verimli geçti. Eğitim hayatıma, mesleki tercihlerime yönelik kafamda yer alan soruların cevabını buldum. Buradaki herkese çok teşekkür ederim. Doğası ve insanlarıyla Buca çok güzel” diye konuştu.

    19 yaşındaki katılımcı İrem Yakşan ise dolu dolu geçen güzel bir hafta yaşadıklarını belirterek, “İyi ki bu kampa gelmişim. Kişisel gelişimime büyük katkı sağladı. Hocalarımız çok ilgilendi bizlerle. Buca Belediyesi’ne çok teşekkür ederim bizleri böyle güzel ağırladığı için” dedi.
    Habitat Dernek Kapasite Geliştirme ve Gönüllü Yönetimi Departman Yöneticisi Ersin Kopuz da, kampın gerçekleşmesine destek veren Buca ve Seyhan belediyelerine teşekkür etti.

  • Patenli gençlerin tehlikeli yolculuğu

    Patenli gençlerin tehlikeli yolculuğu

    Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde iki patenli gencin halk otobüsünün arkasına takılarak yaptığı tehlikeli yolculuk, motosiklet sürücüsünün cep telefonu kameralarına yansıdı. Geçtiğimiz gün akşam saatlerinde çekilen görüntüde, otobüs durunca yollarına devam etmeyen gençler, aracın hareket etmesiyle birlikte tekrar tutunup uzun süre yolculuk yaptığı görüldü.

    Tehlikeye aldırış etmeyen gençler, zaman zaman birbirleriyle de sohbet etti.

  • Epilepsi hastası genç, denizde hayatını kaybetti

    Epilepsi hastası genç, denizde hayatını kaybetti

    Olay, gece saatlerinde Hereke Sahili’nde meydana geldi. Gebze’de yaşayan Yahya Durmaz arkadaşlarıyla birlikte zıpkınla balık avlamak için sahile geldi. İddiaya göre, Yahya Durmaz ve iki arkadaşı gece denize girdi.

    Denizden çıkan iki kişi, tüpsüz dalış yapan Yahya Durmaz’ın da çıkmasını bekledi. Arkadaşları, Yahya Durmaz’ın denizden çıkmadığını görünce deniz polisine ihbarda bulundu. Olay yerine sevk edilen polis ekipleri Yahya Durmaz’ı denizden çıkardı. Genç adam, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

    Yahya Durmaz’ın epilepsi hastası olduğu belirtilirken, dalış sırasında rahatsızlanarak sudan çıkamadığı ihtimali üzerinde duruluyor.
    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Feci kaza 19 yaşındaki genci hayattan kopardı

    Feci kaza 19 yaşındaki genci hayattan kopardı

    Kaza, Gölcük D-130 kara yolu Yalova istikametinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, M.B. idaresindeki Honda marka  otomobil, V.A. hakimiyetindeki marka hafif ticari araç ile çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle M.B., otomobilde yolcu olarak bulunan Çağrı Atay (19) ve hafif ticari araç sürücüsü V.A. yaralandı. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

    Araçta sıkışan yaralılar, itfaiye ekipleri tarafından çıkarılarak, sağlık ekiplerine teslim edildi. İlk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırılan yaralılardan Çağrı Atay, kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
    Çağrı Atay’ın abisi Çağatay’ın da 2 Ağustos 2019’da meydana gelen bıçaklı saldırıda yaşamını kaybettiği öğrenildi.
    Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Genç çift, unutulmayacak bir mola verdi

    Genç çift, unutulmayacak bir mola verdi

    Geçtiğimiz günlerde Bursa’da düzenlenen düğün töreni ile hayatlarını birleştiren Haydar ve Yasemin Bayer çifti, tatil için Muğla’nın Marmaris ilçesini seçti. Kendilerinden kısa bir süre önce evlenen damat Haydar Bayer’in kuzeni ve kuzeninin eşi ile birlikte yola çıkan genç çift, Aydın-Muğla karayolu üzerinde bulunan bir akaryakıt istasyonunda kahve molası verdi. Damat Bayer istasyonun market kısmından kahve aldığı sırada içerisinde yaklaşık 400 bin TL değerindeki düğün takılarının ve cüzdanlarının bulunduğu çantayı kahve makinesinin yanında unuttu.

    Kahvelerini yudumladıktan sonra yollarına devam eden çiftin unuttuğu çantayı istasyonda 11 yıldır pompa görevlisi olarak çalışan 51 yaşındaki Mehmet Yiğit buldu. Çantanın içerisinde yüklü miktarda altın bulunduğunu fark eden Yiğit, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine akaryakıt istasyonuna gelen polis ekipleri çantanın sahibine ulaştı.

    Marmaris’e varmak üzereyken aldıkları telefon ile şok olan genç çift istasyona geri dönerek altın dolu çantalarını polis ekiplerinden teslim aldı. Genç çift, pompa görevlisi Yiğit’e dikkatli ve duyarlı davranışından dolayı teşekkür edip, kendisini ödüllendirerek günün anısına selfie çekti.

    “Telefon şakası sandık”

    Polis ekipleri kendilerini aradıklarında çok şaşırdıklarını ve arkadaşlarının kendilerine telefon şakası yaptığını düşündüklerini ifade eden Haydar Bayer’in kuzeni 26 yaşındaki Halil Özçelebi, “Kuzenimle yakın tarihlerde evlendik. Biz 1 hafta onlar da 2 günlük evliler. Birlikte Marmaris’e tatile gitmek için yola çıktık. Burada da bir kahve içmek için mola verdik. Kahvelerimizi aldıktan sonra istasyondan ayrıldık. Aradan bir saat geçtikten sonra kuzenimin telefonu çaldı. ‘Neredesiniz? Yanınızda kim var’ diye sorular sorulunca biz önce telefon şakası sandık. Sonra çanta sorulunca donup kaldık. Baktık ki çanta yok. Takılar akaryakıt istasyonunda kalmış. Sonrasında geri döndük ve çantalarını eksiksiz şekilde teslim aldılar. Abimiz gerçekten dürüst bir insanmış hemen polisi aramış. Teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Bu zamanda dürüst insan bulmak çok zor”

    Akaryakıt istasyonu görevlisinin dikkati sayesinde çantasına kavuşan 33 yaşındaki damat Haydar Bayer ise, Yolculuk sırasında çok sıcaklamış ve yorulmuştuk. Akaryakıt istasyonundan kahve almak için girdik. Çantayı kahve makinesinin önüne bıraktım. İçeride biraz dolaştık ve serinledik. Hesap ödemeye geldiğimizde bir anlık dalgınlıkla çantayı arabada unuttuğumu sanıp ödeyemedim. Hesabı kuzenim ödedi. Ama çanta akaryakıt istasyonunda kalmış. Bulan abimize teşekkür ediyorum. Bu zamanda dürüst insan bulmak çok zor” dedi.

     

    “Hayatımız boyunca bugünü unutmayacağız”

    Polis ekipleri kendilerini aradıklarında çok şaşırdıklarını ve paniklediklerini ifade eden 30 yaşındaki gelin Yasemin Bayer, “Hayatımızın en unutulmaz molası oldu. Evlilik cüzdanını özellikle hep yanında taşıyordu hatta sürekli bunun lafını yapıyorduk. Eşim çantayı akaryakıt istasyonunda unutmuş. Keşke çantasını taşısaydı da evlilik cüzdanımız kalsaydı” diyerek kahkahaya boğuldu.

    “Bugüne kadar bulduğumuz maddi değeri en yüksek eşya oldu”

    Uzun yıllardır akaryakıt istasyonunda çalıştığını ve bugüne kadar nadiren de olsa istasyonda değerli eşya unutulduğunu ancak bulduğu son çantanın maddi değeri en yüksek çanta olduğunu söyleyen pompa görevlisi Mehmet Yiğit ise, “11 yıldır burada çalışıyorum. Bugün gene rutin işimizi yaparken kahve makinesinin olduğu yerde bir çanta olduğunu fark ettim. Unutulmuş olduğunu düşünerek sahibine ulaşmak adına içerisini açtım. İçerisinde yüklü miktarda altın ve cüzdan vardı. Burada bu tür şeyler arada sırada oluyor, müşterilerimiz kıymetli eşyalarını unutabiliyorlar. Şimdiye kadar unutulanların arasında en çok çantanın içerisindeki maddi anlamda en fazla olandı. Hemen her zaman bulduğumuz eşyalarda olduğu gibi 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aradım. Polis ekipleri geldi. Ekipler sağ olsunlar hemen geldiler ve içerisindeki bilgilerden şahıslara ulaştılar. Onlar da geldi ve çantalarını teslim aldı. Yeni evlilermiş, zararları olmadan teslim edilmesi beni de çok mutlu etti” diye konuştu.
    Genç çift pompa görevlisi Yiğit’e dikkatli ve duyarlı davranışından dolayı teşekkür edip, kendisini ödüllendirerek tekrar Marmaris’in yolunu tuttu.

  • Üzerine 400 kiloluk naylon topu düştü

    Üzerine 400 kiloluk naylon topu düştü

    Olay, sabah saatlerinde Gazi Mahallesi Fahri Leylek Caddesi’nde bulunan bir depoda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Mustafa Cılız (22) isimli genç, çalıştığı depoda raftan düşen 400 kilogramlık naylon topunun altında kalarak ağır yaralandı. Olayı görenlerin ihbarı üzerine, depoya polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi burada yapılan yaralı, sağlık ekipleri tarafından Gazipaşa Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. 22 yaşındaki genç, doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi. Acı haberi alıp, hastaneye gelen gencin yakınları, gözyaşlarına hakim olamadı.
    Olayla ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı.

  • Mustafakemalpaşa’lı gençler madalyalarını aldı

    Mustafakemalpaşa’lı gençler madalyalarını aldı

    Yaz spor okulu kapsamında; Basketbol, Voleybol, Futbol, Dart, Okçuluk, Güreş, Masa-Kort Tenisi, Cimnastik, Badminton, Bilardo, kursları 7- 18 yaş arası öğrencilere yönelik toplam 11 branşta uzman eğitmenler eşliğinde tamamlandı. Eğitimlerini tamamlayan sporcular, hazırlanan özel tören ile başarı madalyalarını Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar’ın elinden aldılar.

    Mustafakemalpaşa Belediyesi’nin 11 ayrı branşta, gençlerin yaz aylarını verimli geçirebilmeleri için açmış olduğu kursları tamamlayan 500 öğrenci madalya heyecanı yaşadı. Başkan Kanar’’ Mustafakemalpaşa spor’da altın çağını yaşarken, yeni sporcularımızı yetiştirmenin gururu içerisindeyiz.’’ İfadelerini kullandı.

    Yaz spor okulları kapanış töreninde konuşma yapan Başkan Kanar’’ Bugün burada spor ve eğitimin bir araya geldiği anlamlı bir gün. Yaz spor kursları sayesinde, sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda disiplini azim ve takım ruhunu öğrenerek, verimli bir yaz geçirdiniz. Sporun inceliklerini, disiplinini öğrenmek sadece sahada ki performansınızı değil, aynı zamanda yaşamınızda ki başarılarınızı şekillendirecek.

    Göreve geldiğimiz 4 yılda sayısız kursiyerimize spordan, müziğe, el sanatlarından, yaşam becerilerine onlarca branşta gençlerimizin yaşam boyu yolculuklarında yol arkadaşı olduk. İşte bugünde bu kıymetli madalya töreni ile taçlandırıyoruz. Her sene artarak çoğalan kursiyer sayımızla birçok projede yeniden bir araya gelmek isteriz. Kursiyerlerimizi tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum.’’ Dedi.