Etiket: Göç

  • “Göçmen kaçakçılığı ve düzensiz göç dijitalleşiyor”

    “Göçmen kaçakçılığı ve düzensiz göç dijitalleşiyor”

    Teknolojik gelişmeleri lehine kullanmaya başlayan düzensiz göçmenlerin yer ve zamana bağlı olmadan istedikleri verilere ve diğer düzensiz göçmenlerin deneyimlerine anında ulaştığını belirten İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Özdemir konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

    İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Özdemir’in yaptığı açıklamaya göre, göçmen kaçakçılığı ve düzensiz göç, dijitalleşmenin hız kazandığı günümüzde büyük ölçüde teknoloji tabanlı bir yapıya kavuşmuş durumda. Göçmen kaçakçılığı alanında dijital araçların işlevselliği artarken, göçmenlerin de teknolojiden yararlanarak yer ve zamana bağlı olmaksızın bilgiye hızlı ve güvenli bir şekilde ulaşabilmeleri mümkün hale geldi.
    Özellikle sosyal medya ve konum tabanlı uygulamaların, düzensiz göçmenler için önemli bir kaynak olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Özdemir, şunları kaydetti:
    “İnternet ve mobil cihazlar, düzensiz göçmenler ve göçmen kaçakçıları için bir harita gibi işlev görüyor. Artık düzensiz göçmenler, gidecekleri ülkelerle ilgili bilgilere sosyal medya platformları üzerinden erişip, kendi deneyimlerini de sanal ortama taşıyabiliyorlar. Bu durum, dijital platformlar sayesinde göç süreçlerinin sanal bir destek sistemiyle güçlenmesine yol açıyor.”

    Göç ve teknolojinin birleşimi
    Göçmen kaçakçılığı ve düzensiz göçün dijitalleşmesi sürecine değinen Doç. Dr. Özdemir, düzensiz göçmenlerin sosyal medya platformları üzerinden güvenli geçiş yollarına ve rehberlik sağlayan içeriklere kolaylıkla ulaşabildiğine dikkat çekti. Özdemir, özellikle GPS verileri, konum tabanlı rehberlik, anonim ve şifreli mesajlaşma gibi özelliklerin, kaçakçılar ve düzensiz göçmenler arasındaki iletişimi sağladığını belirtti.

    Göçmen kaçakçılığında sosyal medya kullanılıyor
    Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin desteklediği “Sosyal Medyanın Göçmen Kaçakçılığına Etkisi” araştırmasının bulgularına da değinen Doç. Dr. Özdemir, göçmen kaçakçılarının çeşitli sosyal medya platformlarını reklam, rehberlik, bilgi paylaşımı, iletişim, güvenlik ve göçmenlerin güven endişelerini gidermede kullandığını belirtti. Europol’un 2022 yılında yayımladığı rapora göre de dijital platformlar kaçakçılar ve insan tacirleri için reklam, işe alım, rehberlik, koordinasyon ve hatta para transferi gibi birçok amaç için kullanılıyor.

    Dijital göçün geleceği ve önemi
    Göçmen kaçakçılığı ve düzensiz göç süreçlerinin dijitalleşmesiyle birlikte sosyal medya, göçmenler için maliyeti düşük, daha güvenli ve görünürlük sağlayan bir mecra oldu. Bu durumun, geniş bir göçmen kitlesine daha hızlı erişim sağlaması, anonimlik ve güvenlik avantajları sunmasıyla düzensiz göçmenler açısından cazip hale geldiğine dikkat çeken Doç. Dr. Özdemir, bu alanda etik ve yasal düzenlemelere yönelik yeni düzenlemelerin önemine vurgu yaptı.

  • Göçün işareti: Göç Çiçeği

    Göçün işareti: Göç Çiçeği

    Dünyanın çıkılan değil inilen tek yaylası Muğla Karabağlar Yaylası’na Nisan-Mayıs aylarında göçen yayla sakinlerinin şehir merkezine göç mevsiminin geldiğini simgeleyen ve halk arasında ‘göç göç çiçeği’ olarak bilinen sarıçiğdem Karabağlar Yaylası’nın irimlerini (dar sokak) süslüyor.
    Muğla’nın Menteşe ilçesinde halk arasında ‘göç göç çiçeği’ olarak bilinen sarıçiğdem, güz mevsiminde ilk yağmurlar düşünce, Karabağlar Yaylası’ndan Muğla’ya insanların göç zamanını hatırlatan özel bir çiçek. Karabağlar Yaylası’na özgü göç göç çiçeği soğanlı, sarı renkli ve sonbaharda yağmurlar başladıktan sonra açmaya başlıyor ve yazı yaylada geçirenlere göç mevsiminin geldiğini hatırlatıyor.

    Karabağlar Yaylası’nın evlerini (yurt) birbirinden ayıran ve yayla yolları ‘kesik’ ve ‘irim’ olarak adlandırılırken, bu toprak alanlarda genellikle ağaç veya böğürtlen gibi bitki örtüsü hakim. Bu alanlardaki göç göç çiçeği soğanları Eylül ayında lale görünümlü sarı çiçek açarak yayla sakinlerine şehir merkezindeki evlerine göçmenin zamanının geldiğini hatırlatır.

    Karabağlar Yaylası’ndaki mescitlerle ilgili de araştırmaları bulunan Prof. Dr. Namık Açıkgöz, ‘göç lalesi’ veya ‘göç göç çiçeği’nin Karabağlar Yaylası’nın simgesi olduğunu söyledi. Açıkgöz, “Muğla’nın Menteşe ilçesi Karabağlar Yaylası Türkiye’nin en özgün yaylalarından birisidir. Çünkü şehir seviyesinden aşağıda bir yayladır. Şehir seviyesinden aşağıda olmasından dolayı yaylaya çıkılmaz, yaylaya inilir. Haziranda yaylaya inilir ve bütün yaz burada kışlık yiyeceklerin hazırlıkları yapılıp ekim ayında şehre geri göçülür.

    Göçü belirten işaret olarak da burada göç lalesi denilen sarı bir lale vardır. Soğanlı bir bitkidir. Bu sarı lale açmaya başladığında eylül ayı sonu ve ekim başında Muğla halkı artık yayladan şehre göçün başladığını söylerler. Göç için hazırlıklarına başlarlar ve ekim sonu ve kasım başında yayladan şehre göçü tamamlamış olurlar.

    Bu göç laleleri yaylanın yolu ve yolların kenarlarında toprak yükseltilere ‘irim’ denir. Göç laleleri de bu irimlerde çıkar. Halk da bu göç lalesini çok sever. Göç lalesi açmaya başladığında göç zamanı geldi diyerek kendi aralarında konuşmaya başlarlar. Anadolu’nun değişik yerlerinde bu çiçek olmakla beraber Muğla Karabağlar Yaylası’nda yoğun bir şekilde olduğundan Karabağlar Yaylası’na ve Menteşe Muğla’ya bir sembol değeri katmaktadır” dedi.

  • Hollanda, AB göç politikasından muaf tutulmak istiyor

    Hollanda, AB göç politikasından muaf tutulmak istiyor

    Hollanda’da Geert Wilders’in aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) hakimiyetindeki koalisyon hükümeti, göç politikasında değişiklik yapmak istiyor. PVV’li Hollanda İltica ve Göç Bakanı Marjolein Faber, Avrupa Komisyonu’na Hollanda’nın mülteci kabulüne ilişkin düzenlemelerden çekilmek istediğini belirtti. Avrupa Komisyonu’na yazdığı mektuba ilişkin açıklama yapan Faber, “AB Komisyonu’na Hollanda için Avrupa’da bir göç muafiyeti istediğimi bildirdim. Yeniden kendi sığınma politikamızdan sorumlu olmalıyız” ifadelerini kullandı.

    Temmuz ayında iktidara gelen Hollanda hükümeti, dü, sığınmacı olarak kabul edilmeyen göçmenlerin ülkeden gönderilmesini de kapsayan ve gelecek yıl için hazırlanan göç politikasını duyurmuştu. Avrupa Komisyonu Sözcüsü Eric Mamer, hükümetin planlarına ilişkin cuma günü yaptığı açıklamada, “Biz bu mevzuatı kabul ettik. AB’de kabul edilen mevzuattan çekilemezsiniz” şeklinde konuşmuştu.

    Hükümet, sığınma hakkı verilenlerin aile üyelerine vize verilmesini sınırlandırmak, sığınmacı olarak hak kazanamayan göçmenlerin sınır dışı edilmesinin kolaylaştırılması gibi önlemlerin önünü açmak için “sığınma krizi” ilan etmeyi planlıyor. Bu planın öncelikle bir danışma kurulu tarafından incelenmesi gerekiyor.
    Hollanda’da temmuz ayında kurulan Dick Schoof liderliğindeki koalisyon hükümetinde Özgürlük Partisi (PVV), Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD), Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) ve Çiftçi Vatandaş Hareketi Partisi (BBB) yer alıyor.

  • Göç yolculuğunda leyleklerin molası

    Göç yolculuğunda leyleklerin molası

    Leylekler, yaklaşan sonbaharla kış mevsimini geçirmek üzere güney yarım küreye doğru göç yolculuğunu sürdürüyor. Konya’da da konaklayan leylekler de dönüşe geçti.

    Güney Afrika’ya kadar göç etmesi beklenen leyleklerin bir kısmı güzergahları üzerindeki Ereğli ilçesinde mola verdi. Elektrik direklerine ve bina çatılarına konan leylekler, burada bir süre dinlendi. Leylekler, molanın ardından tekrar göç yolculuğuna devam etti.

  • Kuşların göç yolundaki sazlık alanda yangın

    Kuşların göç yolundaki sazlık alanda yangın

    Altınkum Mahallesi Dalyan mevkiinde göçmen kuşların göç güzergahında bulunan denize yakın noktadaki sazlık alanda henüz belirlenemeyen bir nedenle 3 ayrı noktada yangın çıktı.
    Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Sazlık alandaki yangın dolayısıyla metrelerce yükselen dumanlar 5 kilometre mesafedeki ilçe merkezinden de görüldü. Yangın nedeniyle Akçay-Ören bağlantı yolu Jandarma ve Polis ekipleri tarafından tedbir amaçlı trafiğe kapatıldı. Rüzgarın etkisi ile kısa sürede sazlık alanda yayılan alevlere Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Edremit ve Burhaniye İtfaiye Grup Amirliği ekiplerince müdahale edildi. Ekiplerin bölgede yaklaşık 3 saatlik mücadelesi sonunda yangın kontrol altına alındı.

    İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde görevli bir Toplumsal Olayla Müdahale Aracı (TOMA) ve iş makinelerinin de kullanıldığı çalışmalar kapsamında ekiplerin soğutma çalışması sürüyor.

  • Türkiye’de iç göç rekor kırdı

    Türkiye’de iç göç rekor kırdı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ait İç Göç İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Türkiye’de 2007-2008 döneminde yüzde 3,18 olan iller arası göç eden nüfus oranı, yıllar içinde inişli ve çıkışlı bir seyir izleyerek 2023 yılında yüzde 4,04 oldu. Diğer bir ifadeyle Türkiye’de 2023 yılında 3 milyon 450 bin 953 kişi iller arasında göç etti. Bu nüfusun yüzde 47,9’unu erkekler, yüzde 52,1’ini ise kadınlar oluşturdu.

    En çok göç alan il İstanbul, en az göç alan il ise Ardahan oldu

    Türkiye’de iller arası göç eden nüfusun dağılımına bakıldığında, İstanbul, 412 bin 707 kişi ile en çok göç alan il oldu. İstanbul’u sırasıyla 232 bin 700 kişi ile Ankara ve 147 bin 765 kişi ile İzmir takip etti. En az göç alan iller ise sırasıyla 6 bin 856 kişi ile Ardahan, 10 bin 202 kişi ile Bayburt ve 11 bin 806 kişi ile Tunceli oldu.

    En çok göç veren il İstanbul, en az göç veren il ise Ardahan oldu

    İstanbul 581 bin 330 kişi ile en çok göç veren il olurken, onu 208 bin 740 kişi ile Ankara ve 164 bin 247 kişi ile Hatay takip etti. En az göç veren iller ise sırasıyla 6 bin 811 kişi ile Ardahan, 7 bin 234 kişi ile Tunceli ve 7 bin 604 kişi ile Kilis oldu.

    2023 yılında en çok 20-24 yaş grubundaki nüfus göç etti

    Türkiye’de, 2023 yılında büyüklük olarak en fazla göç hareketliliği, 647 bin 191 kişi ile 20-24 yaş grubunda gerçekleşti. Söz konusu yaş grubunda göç edenlerin yüzde 43,4’ünü erkekler, yüzde 56,6’sını ise kadınlar oluşturdu.

    Türkiye’de 2023 yılında en önemli göç nedeni hanedeki fertlerden birine bağımlı göç oldu

    Ülkemizde 2023 yılında iller arası göç eden 3 milyon 450 bin 953 kişiden 601 bin 481’i hanedeki fertlerden birine bağımlı göç etti. Diğer göç etme nedenleri incelendiğinde, 518 bin 16 kişinin daha iyi konut ve yaşam koşulları, 512 bin 11 kişinin ise eğitim nedeniyle göç ettiği görüldü.

    Erkeklerde en önemli göç nedeni daha iyi konut ve yaşam koşulları oldu

    Türkiye’de 2023 yılında cinsiyete göre en önemli göç etme nedeni; erkeklerde 257 bin 277 kişi ile daha iyi konut ve yaşam koşulları olurken kadınlarda 361 bin 15 kişi ile hanedeki fertlerden birine bağımlı göç oldu. Erkeklerde, hanedeki fertlerden birine bağımlı göç ve doğal afet / acil durum, kadınlarda ise eğitim ve doğal afet / acil durum diğer önemli göç nedenleri arasında yer aldı.

    En fazla göç hareketliliğinin olduğu 20-24 yaş grubunda en önemli göç nedeni eğitim oldu

    Türkiye’de 2023 yılında, en fazla göç hareketliliğinin yaşandığı yaş grubu olan 20-24 yaş grubunun göç etme nedenleri incelendiğinde; bu hareketliliğin en önemli sebebinin eğitim olduğu görüldü. Söz konusu yaş grubunda göç edenlerin 231 bin 477’sinin eğitim, 94 bin 139’unun işe başlamak / iş bulmak ve 50 bin 8’inin ise daha iyi konut ve yaşam koşulları nedeniyle göç ettiği görüldü.

  • Van’da inci kefalinin göçü uzayınca martı ölümleri yaşanmadı

    Van’da inci kefalinin göçü uzayınca martı ölümleri yaşanmadı

    Üreme zamanlarında insanların olmadığı ve kendileri için tehlike oluşturmayan güvenli yerleri tercih eden martılar, Van Gölü’ndeki adaları seçiyor. Van Gölü üzerinde yer alan ve dev martı yuvası olarak bilinen Adır Adası’nda geçtiğimiz yıllarda yaşanan toplu ölümler, bu yıl yaşanmadı. Bu yıl yağışın bol olmasından dolayı inci kefalinin göçünün uzaması ve martıların bol yiyecek bulmasından dolayı yok denecek kadar ölüm yaşandı.

    Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, “Van Gölü havzasındaki martıların üremesi için insanların olmadığı, tarımın olmadığı yerlere gitmekte. Orada kuluçkaya yatıp yavrularını çıkarmakta. Oradan üredikten sonra tekrar Van Gölü havzasına dağılmakta. Yaban hayvanlarının ve bütün canlılarda olduğu gibi burada dikkat ettikleri iki husus var. Biri gıda, bir diğeri de güvenlik. Van Gölü havzası çevresindeki olan martılar biraz şanslı. Çünkü Van Gölü’nün en büyük adası olan Adır Adası hem tarıma hem insana yasak bir bölge ve burada hiçbir kimse yok. Onlar da üremek için genellikle Adır, Çarpanak ve Akdamar adası gibi insanların az, tarımın olmadığı hayvansal bir besleme olmayan yerleri tercih etmekte. Biyolojik düşmanı da olmadığı için yuvalarını buralarda yapmakta. Martıların üreme dönemi inci kefalinin göç sezonuna denk geliyor. İnci kefalinin 15 Nisan’dan başlayıp Temmuz’un 15’ine kadar bu göçünü devam ettirmekte ve burada da beslendiğinden dolayı gıdasında problem olmadığında güvenliğini de herhangi bir problem olmadığından beslemesi ve üremesine devam ettirmekte” dedi.


    “İnci kefalinin göçü uzayınca martılarda ölüm yaşanmadı”
    Prof Dr. Aslan, “Geçmiş yıllarda kuraklığa bağlı olarak inci kefali göçünü erken tamamlaması martıların gıda sorunundan dolayı strese bağlı ölümler şekillenmekteydi. Ama bu sene martılar hava şartlarından dolayı kuluçkaya geç yattılar. Bu vesileyle balık göçünün de uzun sürmesi hatta şu günlerde bile Ağustos’ta bile derelerimizden suların akması, derelerimizde balıkların görülmesi martılarda gıda sorunu olmadı. Böylelikle de hem fazlaca ürediler, hem ölümde az oldu. Milyonlarca martının ürediği bir yerde normalde yüzde 1 ve 3 oranında geçmiş yıllarda halkı tedirgin edecek kadar ölümler görünüyordu. Çünkü sahillerin her tarafında beslenememiş strese kapılmış martılar vardı. Bu sene o görüntüler yok. Ama nasıl akşam pazarın temizliği yapılıyorsa, nasıl bir stadyumda maç bittikten sonra stadının temizliği yapılıyorsa, nasıl insanlar gece evlerine gittikten sonra caddeleri temizliyorsa milyonlarca martının ürediği sorunsuz bir şekilde yayıldığı yerlerinde temizliğinin yapılması gerekiyor. Çünkü gelecek nesle ve halka tedirginlik vermeyecek ve çevrenin kirlenmesini önlemek için de martının üreme yerleri olan alanlarda temizliğin yapılması gerekiyor. Bu sene de hem iklim hem de balık ve ekolejik denge bütün hayvanlar için normal seyrinde devam etti. Herhangi bir sürpriz olmadı bir hayvan için. Martılarda bundan faydalandı ve ölüm az görüldü çok sayıda da martı üremesini yaparak yaşam alanlarına döndü” şeklinde konuştu.

  • Yavru leylekler uçmaya hazırlanıyor

    Yavru leylekler uçmaya hazırlanıyor

    Afrika’dan haftalar süren göçle gelerek mayıs ayından itibaren Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki yuvalarında konaklamaya başlayan leylekler, bu bölgelerde doğan yavrularını, ağustos ayından itibaren başlayacakları büyük ve zorlu dönüş yolculuğuna hazırlıyor. Van’ın Özalp ilçesine bağlı Dönerdere Mahallesi’ne ilkbaharda gelerek yuvalarında kuluçkaya yatan leyleklerin bir süre önce yumurtadan çıkan yavruları, büyüyerek kanat çırpmaya başladı. Yöreye renk katan yavru leylekler, sıcak diyarlara ulaşmak için çıkacakları uzun göç yolculuğuna uçma denemeleriyle hazırlık yapıyor.

    1978 yılında göletin hizmete girmesinden sonra leyleklerin mahalleye gelmeye başladığını söyleyen mahalle sakinlerinden İsmail Genel, “Daha önce Sağmalı, Haciali ve Mollahasan mahallelerin dere yataklarında yuvaları vardı. Gittiğim her yere bakıyorum eskisi gibi leylekler orada yok. Ama bizim burası devam ediyor. Geç geldikleri zaman dahi canımız sıkılır. Şu ana yavrular uçma provası yapıyor. Yuvalarında hopluyorlar, sıçrıyorlar bunlar onların uçmaya hazırlandıklarının emaresidir. Yavrular Ağustos’un ortalarından buradan ayrılırlar. Yavrular uçtuktan sonra da anne ve baba bir hatta 2 ay daha burada kalıyor” dedi.

  • Kumsaz’da mobil göç denetimi

    Kumsaz’da mobil göç denetimi

    Göç noktasını Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, Gemlik Kaymakamı Hasan Göç ziyaret ederken, Gençali Mahalle Muhtarı Mürüvet Günay da heyete eşlik etti. Vali Mahmut Demirtaş sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, “Düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı çerçevesinde faaliyetlerine devam eden “Mobil Göç Noktası” uygulamasını ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldık.Düzensiz göçle mücadele kapsamında denetimlerimize kararlılıkla devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Gelin gibi süslenen hayvanlar ile göç

    Gelin gibi süslenen hayvanlar ile göç

    Hendek Dikmen Mahallesi sakinleri 117 yıldır devam ettirilen göç geleneği için hazırlıklarını tamamladı. Şenlik havasında başlayan yayla göçünde sahipleri tarafından süslenilen küçük ve büyükbaş hayvanlar bin 725 metre yükseklikteki Dikmen Yaylası’na çıkartıldı. Davul, zurna ve kemençe eşliğinde devam eden yolculuk renkli görüntülere sahne oldu. Kadınlar ise yöresel kıyafetleri ile yolculuğa katıldı. Bununla birlikte mahalle sakinleri asırlık geleneklerini devam ettirdi. Hayvanları gelin gibi süslediklerini belirten Muhammet Köse, “Hayvanları dün gece süsledik ve yaylaya çıkacağız. Yaylada yaklaşık 6 ay kadar kalacağız” derken Halil Köse, “Akşamdan hayvanların boyamasını yaptık sabah ise püsküllerini taktık. Bugün hayvanların bayramı yaylaya çıkacaklar. Kar yağana kadar takriben de Kasım ayının 15’ine kadar duracağız” dedi.

    “Hayvanları gece süsleriz, püskülleri takıp boyarız”
    Yöresel kıyafetler giyip hayvanlarla beraber yaylaya çıktıklarını belirten Merve Köse, “Her sene okulların kapanmasının ardından hayvanları gece süsleriz, püskülleri takıp boyarız. Hazırlıkları akşamdan tamamlarız. Bu sene bayrama denk geldi ve okulların kapanmasından 2-3 gün sonra yapmaya başladık” derken İbrahim Ark, “Bugün yaylaya göçtük ve inşallah burada 4-5 ay kalacağız” diye konuştu.