Etiket: gol

  • Altay, gol atmayı unuttu

    Altay, gol atmayı unuttu

    Trendyol 1. Lig’de tarihinin en karanlık günlerini geçiren Altay, mali ve sportif açıdan sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. Oyuncularının ücretlerini ödeyemeyip serbest kalmasını engelleyemeyen Altay’da, takımın yükünü çeken golcü oyunculardan Marco Paixao ve Deniz Kadah da gidince siyah-beyazlılar gol üretme konusunda sıkıntı yaşamaya başladı. İzmir ekibi, ligde çıktığı Tuzlaspor, Kocaelispor ve Göztepe maçlarında kalesini gole kapatamazken rakip fileleri de havalandırmayı başaramadı. Kadroda bulunan mevcut oyunculardan ligde skora katkı veren sadece 1 golle Eren Erdoğan bulunuyor.

    Öte yandan bu sezon ligde 11 gol üreten Altay, lig sonuncusu Giresunspor’la birlikte ligin en az gol atan takımı konumunda yer alıyor.

  • Dünya çapında eşsiz bir göl

    Dünya çapında eşsiz bir göl

    Maden sularının oluşturduğu traverten set gölü olan Otlukbeli Gölü, bu özelliği ile “doğal anıt” unvanını hak ediyor. Ülkemizdeki diğer göllerden farklı özelliklere sahip olan bu göl, her yıl yüzlerce turist tarafından ziyaret ediliyor. Kırmızı rengi ve muhteşem manzarası ile Otlukbeli Gölü dikkat çekiyor.

    Otlukbeli Gölünü ziyaret edenlere bilgiler aktaran yöre halkı, Otlukbeli’ye 7 kilometre uzaklıkta olan göl hakkında şu bilgileri verdi:
    “Deniz seviyesinden 1885 metre yükseklikte olan Otlukbeli Gölü’nün yüz ölçümü yaklaşık olarak 7500 metrekaredir. Derinliği 20 metre olan gölün uzunluğu mevsimine göre 150-160 metre, genişliği ise 30 ila 50 metre arasında değişiyor. Setler sayesinde oluşan gölde bol miktarda maden suları bulunuyor. Oluşum bakımından karst kaynaklarının değil, maden sularının oluşturduğu dünyanın tek traverten set gölü olan Otlukbeli Gölü, bu özelliğiyle 612 sayılı Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararı ile doğal sit alanı olarak ilan edilmiş ve “doğal anıt” olarak nitelendirilmiş. Kapladığı alan açısından “küçük” olarak nitelendirilen bu göl, taşıdığı özellikler bakımından oldukça büyüktür. Göl içerisine hem maden suları ve kükürtlü sular hem de dere tarafından beslenen tatlı sular karışıyor. Göldeki maden sularının romatizmal hastalıklar başta olmak üzere, kırık çıkık rahatsızlıklarında ve kadın hastalıklarının tedavisinde fayda sağladığı söyleniyor.”

  • Burdur Gölü iklim değişikliği nedeniyle can çekişiyor

    Burdur Gölü iklim değişikliği nedeniyle can çekişiyor

    Türkiye’nin 7. büyük gölü olan ve kuraklıkla boğuşan Burdur Gölü gün geçtikçe farklı etkenlerden dolayı su kaybediyor. İklim değişikliği nedeniyle eskisi kadar yağışın olmaması, bölgede gerçekleştirilen tarımsal faaliyetlerde kaçak sondajların kullanılması, gölü besleyen derelerin üzerine barajların yapılması bunların başında geliyor. Özellikle son 3 yıldır bölgede yağış miktarının çok düşük olması nedeniyle beslenemeyen göl, çevresinde yerli halk tarafından yapılan büyükbaş hayvancılık ve vahşi sulama nedeniyle de günden güne yok oluyor.

    Son dönemlerde yerli halkın ekonomik getirisi yüksek olduğundan dolayı büyükbaş hayvancılığa yönelmesi nedeniyle bölgedeki arazilerine suyun en büyük düşmanı olan mısır ve yonca ekmesi, bunu da kurulan sondajlarla sulaması göl sularının çekilmesinde büyük rol oynuyor. Gölün en yüksek seviyeye ulaştığı 1971 yılının Temmuz ayında 857,37 metre olarak ölçülen su kotu 2024 Ocak ayındaki ölçümde 837,35 metreye düştü. Yine 1971 yılı Temmuz ayında 17 bin 998, 210 hektar alan ölçülen yüzey alanı 2024 Ocak ayında 12 bin 59,85 hektar alan olarak ölçüldü. Burdur Gölü’nün şu anki hacmi ise 3 bin 575, 33 hektometre küpe kadar düşmüş durumda.
    Bölgede 2005 yılından itibaren göl projelerinde yer alan ve büyükbaş hayvancılık ve sulu tarım yerine küçükbaş hayvancılık ve susuz tarıma geçilmesi adına çalışmalar yaparak bölge halkına örnek olmaya çalışan Veteriner Öztürk Sarıca; birçok araziye lavanta, gül, adaçayı ve ay çiçeği gibi susuz tarım ürünleri ekerek hem ekonomik getirisinin yüksek olduğunu hem de susuz olarak da tarım yapılabileceğini bölge halkına göstermiş durumda. Diktiği tıbbi aromatik bitkilerin bölgeye turizm getirisinin de olduğunu dile getiren Öztürk Sarıca, gölün kurumasının önlenemez olduğunu ancak kullanılan bu yöntemlerle yavaşlatılabileceğinin yöre çiftçilerine benimsetilmesi için çabalıyor.

    2005 yılından itibaren Burdur Gölü’nün kurtarılmasına yönelik suların tasarruflu kullanılmasına yönelik çalışmalarını sürdüren Öztürk Sarıca, “Aslında artık Burdur Gölü’nün kurumama şansı yok. Burdur Gölü kuruyacak. Ama en azından biz Burdur Gölü’nün ömrünü uzatmaya çalışıyoruz. Özellikle etraftaki toz bulutlarının insan sağlığına zarar vermemesi için göl çekilirken en azından suyun çekilmiş olduğu alanlarda ki tozluk alanların tuzcul bitkilerle kaplanması adına ve Burdur’daki iklimin değişmemesi adına şu an da mücadele ediyoruz. Göller Yöresi ciddi anlamda küresel ısınmadan nasibini alan bir bölge. Burada ciddi anlamda iklimsel şartlar çok değişti. Artık daha fazla sıcak yaşamaya başladık. Dolayısıyla buharlaşma çok arttı. Bunun da yanında yörede ciddi anlamda bir büyükbaş hayvancılığı var. Aslında büyükbaş hayvancılığı için çok da uygun bir alan değil. Ama bunun yanında yıllardan beri büyükbaş hayvancılığı insanların ciddi anlamda ekonomik getirilerini sağladığı bir ekonomik getiri haline dönüştü. Büyükbaş hayvancılıkta mısır ve yonca üretimi olmazsa olmaz. Mısır ve yonca da çok fazla su tüketen bitkiler. Dolayısıyla göller yöresindeki göletler ve yer altı sondajlarının büyük bir kısmı bu mısır ve yonca üretimine destek veriyor. Dolayısıyla yer altı suları ve fosil sular artık kullanılmaya başlandı. Bu nedenle gelecek nesillerin içme suları bile tehlike altında. Tabii bir de Burdur Gölü’ne gelen akarsuların da önü barajlar ile kesilince Burdur Gölü buharlaşma ile kaybettiği su ve yer altından beslenememesinden dolayı hızlı bir şekilde yok olmanın eşiğine gelmiş durumda. Şu anda Burdur Gölü yarıya yakın kısmını kaybetti” şeklinde konuştu.

    Büyükbaş hayvancılığa alternatif yetiştiricilik modeline geçilmesi gerekiyor

    Göller yöresinde bu su kaybını yavaşlatmak adına yapılması gerekenlerden de bahseden Öztürk Sarıca, “Biz projemiz çerçevesinde yıllardan beridir özellikle alternatif üretim modellerini bölgede sunmaya çalışıyoruz. Büyükbaş hayvancılığa alternatif olarak küçükbaş hayvancılık ve su tüketmeyen aromatik bitkiler ya da günümüzde susuz tarım dediğimiz uygulamalar. Dolayısıyla bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Özellikle yöreye uygun Honamlı keçisi yetiştiriciliği ve bunun yanında ekonomik değeri ciddi anlamda daha fazla olan lavanta, kekik, adaçayı gibi tıbbi aromatik bitkilere geçilmesi bölge ekonomisine hem katkı sağlanacaktır hem de diğer taraftan ciddi anlamda sular konusunda yörede kazanım sağlayacaktır” sözlerini sarf etti.

    Burdur Gölü’nün kurtarılması gibi bir çözüm yok sadece kuruma yavaşlatılabilir

    Burdur Gölü’nün ciddi bir yağış ve iklim değişikliği olmadığı sürece kurumaktan kurtulamayacağını dile getiren Öztürk Sarıca, “Burdur Gölü kuruyor. Burdur Gölü’nün kurtarılması diye bir çözüm yolu yok, artık o dönemler geçti. Artık yapılabilecek tek şey gölün ömrünü uzatmak adına çalışmalar olacaktır. Ciddi anlamda iklim şartları değişir, çok ciddi yağışlar alınırsa belki Burdur Gölü eski durumuna gelebilir ki şu an için öyle bir durum görünmüyor. Dolayısıyla bölgede yapılması gereken suyun tasarruflu kullanılması, vahşi sulamanın tamamen bitirilmesi, bunun yanında damlama sulama sistemlerine geçilmesi ve suyun yer altından borularla nakledilmesi gerekiyor. Özellikle sulama suyu konusunda. Ya da bölgede tamamen susuz yetişen tıbbi aromatik bitkilere geçilmesi gerekiyor. Bunun desteklenmesi lazım ki çiftçimiz bu modellere geçebilsin” dedi.
    Burdur Gölü’nün kuraklığa karşı verdiği mücadele ise havadan çekilen görüntülerle apaçık bir şekilde görülüyor.

  • Yüzeyi donan gölün üzerinde buz pateni keyfi

    Yüzeyi donan gölün üzerinde buz pateni keyfi

    Hava sıcaklığının yüksek kesimlerde sıfırın altında 10 dereceye kadar düştüğü kentte, Ergan Dağı Kış Sporları ve Doğa Turizm Merkezi’nde bulunan Ardıçlı Gölü’nün yüzeyi buz tuttu. Buzla kaplanan göl ile çevresi, güzel bir manzara oluşturdu. Derinliği 5 metre olan, yüzeyi buzla kaplanan gölün üzerinde bazı vatandaşlar buz pateni yaparak eğlendi.

    Erzincan’ın güneyindeki Munzur dağlarının eteğinde 2 bin 970 rakımda bulunan ve yüzeyi soğuk havanın etkisiyle buz tutan gölde buz pateni yapmanın keyfini yaşayan vatandaşlar ilgi odağı oldu.
    Son günlerde yoğun günlerini yaşayan Ergan Dağı Kayak Merkezi’nde bazı vatandaşlar da halay çekerek ısındı. Çocuklarda kızak kayarak eğlendi.

  • Adrenalin dolu ‘göl manzaralı’ yamaç paraşütü

    Adrenalin dolu ‘göl manzaralı’ yamaç paraşütü

    Erzincan’da bulunan Ergan Dağı Kış Sporları ve Doğa Turizm Merkezi’nde konuklara, kayağın yanı sıra yamaç paraşütü imkanı da sağlanıyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turist ağırlayan Ergan Dağı, doğal güzellikleri ve göl manzarasıyla ziyaretçilerine 4 ayrı pistte 12 kilometre boyunca kayak yapma fırsatı sunuyor. Kapalı gondollarla 2 bin 700 metre yükseklikteki tepeye çıkan yamaç paraşütü sporcuları, eksi 10 dereceleri bulan soğuk havada Erzincan manzarasına karşı uçmanın keyfini çıkarıyor. Kent merkezine 17 kilometre, havalimanına 13 dakika mesafede ki Ergan Dağı’nda yer alan kayak merkezine gelen kayak severler, özellikle hafta sonu merkeze gelen sporcular ve tatilciler kayak aktivitesinin yanında yamaç paraşütü de yapmanın keyfini yaşıyor.
    Ergan Dağı’nın 2 bin 700 rakımına yamaç paraşütü ile gelen doğa ve adrenalin tutkunu baba Sedat Cengiz ile kızı Kübra, burada hazırlıklarını tamamlayarak tandem (ikili) yamaç paraşütü ile havalandı. Aynı zamanda hem yamaç paraşütü hem de kayak yapmanın keyfini çıkaran baba kız, aktivitelerini, kaskın üzerinde bulunan aksiyon kamerasıyla saniye saniye kaydetti.

    Göl manzarasına karşı uçmanın eğlenceli ve keyifli olduğunu belirten Kübra Cengiz, “Ergan Dağı’ndayız. Kanadımızı açtık ve uçuşumuzu yaptık. Kar yağmaya da başladı. Hava gayet olması gerektiği gibi. Biz de göl manzarasına karşı uçuşumuzu yaptık. Bayağı eğlenceliydi. Manzaramız süperdi. İnişimiz de gayet iyi oldu. Herkesi Ergan Dağı’na bekliyorum. Kar yağışımız da devam ediyor” dedi.

    Doğa ve adrenalin tutkunu Sedat Cengiz ise, “Burası Ergan Dağı Kayak Tesisleri. Doğu’nun incisi, çok güzel bir kayak tesisi. Yerler dolduğu için biz de gökyüzünü şenlendirmek için yamaç paraşütümüzle birlikte havalandık. Uçmak için de çok güzel bir yer. Tesis her yönüyle güzel bir tesis. Haftanın 7 günü zaten burada kayak yapılıyor. Biz de güzel günlerde uçuş için geliyoruz. Hem kayağı hem de yamaç paraşütünü bir arada yapıyoruz. Her iki sporu da burada yapabildiğimiz için çok mutluyuz” diye konuştu.

  • Göllerde kaçak avcılıkla mücadele sürüyor

    Göllerde kaçak avcılıkla mücadele sürüyor

    Bolvadin İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından Karamık Gölünde denetim yapıldı. Denetimde gölde çok sayıda uzatma ağ ve pinter tespit edildi. Botlarla yapılan denetim sonrasında ele geçirilen malzemeler ekipler tarafından imha edildi. Denetimlerin ilerleyen günlerde de devam edeceği kaydedildi.

  • Karşıyakalı Yasin Ozan gol krallığında zirvede

    Karşıyakalı Yasin Ozan gol krallığında zirvede

    TFF 3. Lig 2. Grup’ta sezona şampiyonluk parolasıyla başlayan Karşıyaka, ligin ilk bölümlerinde istediği sonuçları alarak zirvenin tepesinde olsa da, daha sonra elde ettiği kötü sonuçların ardından ligde 3. sıraya kadar geriledi.

    Buna rağmen gol yollarında etkili bir performans çizen yeşil-kırmızılılar, kaydettiği 29 golle grubunun en fazla gol atan takımı konumunda yer alırken, İzmir ekibinin attığı bu gollerin 8’inde ise Yasin Ozan’ın imzası bulunuyor. Sezon başında Karşıyaka transfer olan golcü oyuncu, şimdiye kadar gösterdiği performansla dikkatleri çekmeyi başardı.

    Yeşil-kırmızılı formayla 15 maça çıkan 32 yaşındaki oyuncu, bu süreçte 8 gol üretmeyi başardı. Böylece takımının en skoreri olan Yasin Ozan, TFF 3. Lig 2. Grup’taki gol krallığı yarışında da zirvenin sahibi oldu.
    Öte yandan son iki sezonundaki gol sayısında çift hanelere ulaşan başarılı oyuncunun, bu sezonda aynı performansı göstermesi bekleniyor.

  • Sıhke Gölü kısmen buz tuttu

    Sıhke Gölü kısmen buz tuttu

    Van’da hava sıcaklığının gece saatlerinde sıfırın altında 10 dereceye kadar düşmesi, yaşamı olumsuz etkiledi. Soğuk hava nedeniyle ilçeye bağlı Bostaniçi Mahallesinde yer alan Sıhke Gölü’nde buzlanma meydana geldi. Sıhke Gölü’nün kıyı şeritleri kısmı donarken, üzerine konan binlerce martı ise güzel manzaraların oluşmasına neden oldu. Soğuklar nedeniyle gölde yaklaşık 5 santimetrelik buz tabakası oluştu. Gölden beslenen binlerce martı ise yiyecek bulmakta sıkıntı çekti. Sabahın erken saatlerinde İpekyolu Belediyesi ekipleri donan gölde yiyecek bulamayan martılara ekmek attı. İpekyolu Belediyesinin yemleme çalışmalarına hayvanseverler de destek verdi.

    “Doğadaki canlılar yiyecek bulamıyor”

    İHA muhabirine konuşan Nuray Kaçmaz isimli hayvansever, soğuk havaların etkisiyle Sıhke Gölü’nün kısmı olarak donduğunu belirtti. Canlıların yağışlardan dolayı yiyecek bulmakta güçlük yaşadığını ifade eden Kaçmaz, “İpekyolu Belediyesinin atık yemek ve mama projesi sayesinde kırsal ve dağlık alandaki canlılara destek olunuyor. Bizler donan Sıhke Gölü’nün kıyısına geldik ve martıları ekmekle besliyoruz. Bu canlılar kışın yiyecek bulamıyorlar, ondan dolayı düzenli besleme çalışmaları çok önemlidir” dedi.

  • İrfan Can Kahveci, gollerine devam etti

    İrfan Can Kahveci, gollerine devam etti

    Trendyol Süper Lig’in 21. haftasında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Samsunspor ile 1-1 berabere kaldı. Sarı-lacivertlilerin milli futbolcusu İrfan Can Kahveci, bu sezon gösterdiği gol katkısını bu maçta da sürdürdü. Müsabakanın 12. dakikasında Tadic’in pasında fileleri havalandıran İrfan Can, ligdeki 8. golüne ulaştı. Üst üste 2 lig maçında gole imza atan 28 yaşındaki futbolcu, bu sezon 5 kez de gol pası verdi.

    UEFA Avrupa Konferans Ligi’nde de 4 golü bulunan İrfan, bu sezonki 12. kez gol sevinci yaşadı.

    Mücadeleye 11’de başlayan İrfan Can, 70. dakikada yerini Cengiz Ünder’e bıraktı.

  • Göl manzaralı kayak merkezi ‘kara’ hasret kaldı

    Göl manzaralı kayak merkezi ‘kara’ hasret kaldı

    Sivrice ilçesinde 2 bin 347 metre rakımlı Hazar Dağının eteklerinde Hazar Gölüne hakim manzarasıyla dikkat çeken kayak merkezinde tüm hazırlıklar tamamladı. Kış mevsiminin yarılanmasına rağmen yeterince kar yağmaması nedeniyle Hazarbaba Kayak Merkezinde sezon açılmadı. Hazırlıkların tamamlandığı tesiste tek eksiğin kar olduğunu belirten kayak eğitmeni Uğur Atagün, kayak yapılabilmesi için ortalama 65 santim kara ihtiyaç olduğunu söyledi.

    ”Kayak için 65 santim kara ihtiyaç var”

    Tesiste bakım çalışmalarının tamamlandığını dile getiren Eğitmen Uğur Atagün, ”Aynı zamanda pist düzenlemelerimiz tamamı ile hazır. Ancak kar yeterli değil. Şu an kar yağışı bekliyoruz. Kayak yapılabilmesi için ortalama 65 santim kara ihtiyacımız var. Aynı zamanda makinemizin ezmesi gerekiyor. Bundan dolayı şuan karı beklemek durumundayız. Genel olarak çevre illere hizmet vermekteyiz. Diyarbakır, Malatya, Tunceli başta olmak üzere birçok ilden severek geliyorlar. Herkes arayarak kar yağdı mı, kayak yapılıyor mu diye soruyor. Ama maalesef kar şu anda yeterli değil. Bir yandan kayak yaparken aynı zamanda göl manzarasını izleyebiliyorsunuz. Burası bu manzara ile sayılı tesislerden bir tanesidir. Hava durumuna baktığımız zaman bir kar yağışı görülüyor. Yalnız yağdığı zaman rüzgarla birlikte olduğunda dağılıyor. Bundan da istediğimiz sonucu alamıyoruz” dedi.