Erzurum’un Tortum ilçesine bağlı Pehlivanlı Mahallesi yolu üzerinde dağ keçileri ve yavruları görüntülendi. Pehlivanlı Mahallesi yolu üzerinden geçen meraklı vatandaşlar dağ keçilerini yakından izleme fırsatı buldu. Yerleşim yerine çok yakın bir noktada görüntülenen keçiler, bir süre burada kaldıktan sonra gözlerden kayboldu.
Etiket: görüntü:
-
Gökkuşağı sürprizi
İstanbul’da öğle saatlerinde kısa süreli yağmurun ardından oluşan gökkuşağı hayran bıraktı. Galata Kulesi’ndeki turistler ise o anları cep telefonu kamerasıyla görüntüledi.
İstanbul’da öğle saatlerinde kısa süreli etkili olan yağışlı havanın ardından gökyüzünde gökkuşağı belirdi. Beyoğlu semalarında oluşan gökkuşağı megakentin birçok noktasından görülürken, görsel bir şölen oluşturdu. Galata Kulesi’ni ziyaret eden turistler de karşılaştıkları gökkuşağı sürprizini cep telefonu kameralarıyla görüntüledi.
-
Bingöl’den kartpostallık görüntüler
Bingöl’ün yüksek kesimlerindeki dağlara sonbahar mevsiminde kar düştü.
Bölgede bulunan sarı ve kızıl tonlarındaki ağaçlar, karın beyazlığıyla ahenk oluşturdu.
Sonbahar ve kış renklerinin aynı anda gözlemlendiği bölge, fotoğraf sanatçıları ve doğaseverlerin de ilgi odağı oldu.
-
Etçil dev çekirge görüntülendi
Baskil ilçesinde yaşayan bir vatandaş, bahçesinde dev bir çekirge fark etti. İlk defa böyle bir çekirge gören vatandaş, internetten yaptığı araştırmada etçil olduğunu ve tarıma zararlı böcekleri yiyerek beslenen “Çağaboğan” olduğunu öğrendi.
Çekirgenin zararlı olmadığını öğrenen vatandaş, hayvanı cep telefonu ile görüntüledikten sonra tekrar doğal ortamına bıraktı.
-
Çocuklarınızı savaştan uzak tutun
Sosyal medyada yer alan çoğu platform kullanım yaşı her geçen gün daha da düşüyor. Yurt genelinde yapılan araştırmaya göre ise sosyal medya kullanım yaşı bazı kurallara rağmen 5 yaşına kadar düştüğü raporlandı. Yoğun bir şekilde sosyal medya kullanımı artan çocuklar için uzmanlar, sosyal platformlara yansıyacak İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği yoğun bombardıman savaş görüntülerinin, psikolojik yapılarını önemli ölçüde zedeleyeceği uyarısında bulundu.
“Çocuklarının gelecekteki hayatlarında önemli izler bırakabilmekte”
Savaşın insan psikolojisi üzerinde yıkıcı bir etkisinin olduğunu ve özellikle çocukların bu süreçten olumsuz etkilenebileceğini belirten Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, “Filistin ve İsrail olaylarına baktığımız zaman da bir katliam yaşanıyor. Doğal afetler, savaşlar, terör ve pandemi gibi olaylar özellikle çocukların ruhsal gelişimlerinde ve çocuklarının gelecekteki hayatlarında önemli izler bırakabilmekte. Dijital dünyada günümüzdeki bütün toplumsal olaylar sansürsüz bir şekilde ve çocuklar da bu yayınları sınırsız bir şekilde izleyebiliyor. Bu nedenle çocuklarda özellikle dijital oranı çok yüksek dijital bağımlılıkları ise çok yüksek. Bu nedenle öğrencilerimizi, çocuklarımızı bu olaylara karşı dijitalden uzak tutmamız gerekiyor. Görüntüler çok sansürsüz ve açık bir şekilde biz yetişkinler bile bu görüntüleri izlerken kendimizden geçiyoruz. Psikolojimiz bozuluyor. Bu tür savaş videoları çocukların gelecekte yaşamlarında büyük izler derin sıkıntılar bırakabilecektir. Bu nedenle kesinlikle ebeveynlerin savaş görüntülerini çocuklarına da izletmemeleri gerekiyor” dedi.
“Savaş çok önemli bir toplumsal olay, burada kin, nefret, öfke var”
Anne ve babaların da bu olaylar karşısında tedbirli olmasını gerektiğini belirten Özcan Aladağ, “Tabii anne ve babaların da temkinli olmaları gerekiyor. Toplumsal olaylar karşısında bir pandemi örneği yaşadık. Bu pandeminin olumsuz etkilerini bugünün çocuklarında hala yaşıyoruz. Çocuklarımızda davranış bozukluklarını görüyoruz. Savaş çok önemli bir toplumsal olay, burada kin, nefret, öfke var. Bu nedenle çocukları uzak tutmamız gerekiyor. Anne ve babaların da bu olaylar karşısında temkinli davranmaları gerekiyor. Ve çocuğu örnek olmaları gerekiyor. Tabi çocuklar burada nasıl davranacak? Sorusuna bakacak olursak anne ve babaların bu toplumsal olayları çok fazla abartmadan uygun bir dille anlatmaları gerekiyor. Yapılan araştırmalarda anne ve babaların bu tip olayları çocuklardan uzak tutmalarını konuşmamaları gerektiğini düşünüyorlar ama son derece yanlış bir algıdır. Anne ve babaların bu olayları çocuklara uygun bir dille çok fazla detaya girmeden konuşmaları gerekiyor. Çocuklarda bir farkındalık oluşturmaları gerekiyor. Anne ve babalar burada bu tepkiyi gösterirken çocuklarının da güvende olduklarını anlatmaları gerekiyor. Çocuk bu tip toplumsal olaylar karşısında kendini güvende hissetmeli ve buna benzer davranışları sergilemelerini istiyoruz” şeklinde konuştu.
Başarı için öğrencilere seslenen Aladağ, “Dijital dünyada birçok tuzaklar da var bir tanesi ise oradaki sanal reklamlar. Öğrencileri farklı kanallara yönlendiriyorlar. Öğrenci 1 saatlik bir video izlemeye oturduğu zaman bir bakıyor ki 3 saat geçmiş. Oradaki 2 saat kayıp olmuş, çöpe gitmiştir. Bu nedenle öğrencilerimizin sınav başarısı için dijital dünyadan uzak durmaları son derece önemlidir” diye konuştu.
-
Saldırganlıklarına aldırış etmeden, görüntülemeye çalıştılar
Bitlis’in Tatvan ilçesinde bulunan Nemrut Krater Gölü çevresine giden piknikçiler, ayıların saldırganlıklarına aldırış etmeden videolarını çekmek istediler. Her gün yüzlerce vatandaşın ya gezmek ya da piknik için gittiği Nemrut’ta bulunan ayılara aldırış etmiyorlar. Ayıları gören vatandaşlar, onların videolarını çekmek için neredeyse yanlarına kadar giderek ayıların kendilerine saldırmalarına neden oluyor. Kalderada yaşayan bozayılar, sürü halinde gezerek ya piknikçilerden ya da çöplüklerden beslenmeye çalışıyor. Fakat vatandaşlar ayıların doğal ortamlarını bozduğu gibi çöplüklerden beslenmeleri sırasında videolarını çekerek saldırmalarına neden oluyor.
Bölgede sürekli doğa, vahşi yaşam ve uzay gözlemciliği yapan Bitlis Eren Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Cihan Önen, bölgede insan sayının artması ile ayıların beslenme alışkanlıklarının da değiştiğini belirterek, “İnsanlar, burada günübirlik gezip gidebilir. Zaten buralar mesire alanları değil. Özellikle piknik yapmayı pek önermiyorum ama yapacak insanlar da atıklarını sağa-sola bırakmasın. Atıklarını alsınlar kendileri ile beraber götürsünler. Hayvanlar hazır lokmaya alışmasınlar. Bunun yanında elleri ile beslemeye çalışmasınlar. Sonuçta ne kadar insan içinde görülse de son zamanlarda tanık olduğumuz kadarıyla birçok kere insanlara saldırdığını yönünde duyumlar alıyoruz” diye konuştu.
-
Çanakkale’deki orman yangını havadan görüntülendi
Çanakkale’de dün saat 11.30 sıralarında çıkan orman yangını kontrol altına alınmaya çalışılıyor.
Ekipler günün aydınlanmasıyla birlikte havadan müdahaleye başladı. Yanan alanlar da drone ile görüntülendi.
Yangından etkilenen Yağcılar Köyü’nde bir ev alevlere teslim olurken, bazı yerleşim alanları tamamen küle döndü. Bazı alanlar ise ekiplerin müdahalesiyle kurtarıldı.
Günün ilk ışıklarıyla beraber AFAD, İtfaiye ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı arazözler çalışmaya başladı.
-
Erciyes’te Perseid Meteor Yağmuru
Gökyüzü meraklıları yılın en etkileyici olayı Perseid Meteor Yağmuru için Erciyes’te buluştu. Kayseri’nin en yüksek noktası olan Erciyes Kayak Merkezi Hacılar Kapı’da, 2 bin 650 metrede, ışık kirliliğinden uzakta Erciyes AŞ tarafından gerçekleştirilen etkinlik, gökyüzünü keşfetmek isteyen meraklıları buluşturdu.
Halk arasında ‘yıldız kayması’ olarak bilinen gök taşı veya meteor yağmurlarının en dikkat çekicisi geçtiğimiz gece en yoğun dönemine ulaşırken, Erciyes’te seyrine doyulmaz görüntüler oluşturdu.
-
Londra sokaklarında ürküten görüntü
Özellikle Londra’da artan yaşam maliyetleri ile uygun fiyatlı konut sıkıntısı, daha fazla insanı evsizliğe iterken hayat pahalılığı krizinin süregelen etkisi, evsizlerin sayısının daha da çoğalacağına ilişkin endişeleri beraberinde getiriyor.
Ülkede sokaklarda uyuyan evsizlere ilişkin çalışmalar yapan Birleşik Evsizlik ve Bilgi Ağı’nın (CHAIN) son yayımladığı veriler, nisan-haziran döneminde başkentte 3 bin 272 kişinin zor şartlarda uyuduğunu ortaya koydu. Bu sayı, geçen yılın aynı döneminde 2 bin 998 olarak kayıtlara geçmişti.
Böylelikle sokaklarda, mağazaların girişlerinde, parklarda veya metruk binalar gibi açık alanlarda uyuyan evsizlerin sayısı son bir yılda yaklaşık yüzde 10 arttı.
CHAIN’in verileri, Londra’da sokakta kalanların yaklaşık yarısının psikolojik desteğe de ihtiyacının olduğunu gösterdi.
İngiltere’de evsizlere destek sağlayan yardım kuruluşu “Crisis”in Politika ve Sosyal Değişim Direktörü Francesca Albanese, CHAIN’in verilerini değerlendirdiği açıklamasında, Londra’da zor koşullarda uyumak zorunda kalan insanların sayısının bir kez daha arttığını görmenin “son derece endişe verici” olduğunu dile getirdi.
Albanese, “Hiç kimse sokaklarda yaşamaya katlanmak zorunda kalmamalı ancak ülke genelinde yaşam maliyetleri artmaya devam ederken harekete geçilmezse önümüzdeki aylarda daha fazla insan evsiz kalabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Francesca Albanese, kimsenin sokaklarda yaşamak zorunda kalmamasını sağlamak için daha fazla sosyal konut sunma planı dahil gerçek ve uzun vadeli çözümlerin gerektiğine işaret etti.
Başkentte lüks mağazaların bulunduğu dünyaca en ünlü alışveriş caddelerinden Oxford Street, gündüz ışıltısının aksine geceleri çok sayıda evsize ev sahipliği yapıyor.
Ağustos ayında dahi durmaksızın yağan yağmurlara rağmen gece saat 22.00-23.00 sularında Oxford Street’e gelerek mağazaların önünde uyuyan çok sayıda evsizi görüntüledi.
Karton kağıtları yere sererek üzerine aldığı ince örtüyle uyumaya çalışan 28 yaşındaki Liviu, çalışmak için ülkesi Romanya’dan 10 gün önce İngiltere’ye geldiğini ve sokaklarda kaldığını anlattı.
İngiltere’de ilk kez bulunmadığını, 2018’de de geldiğini ve 6 ila 8 ay sokaklarda kaldığını söyleyen Liviu, her gece kendisiyle aynı koşullarda yaklaşık 60 Rumen’in de aynı caddede uyuduğunu dile getirdi.
Daha önce bir dönem Londra’da mutfak işçisi olarak çalıştığı yerde kaldığını belirten Liviu, “Evsiz kalmayı sevmiyorum. Çalışmayı ve para kazanmayı seviyorum.” dedi.
Halihazırda ev kirası ve faturaları ödeyebilecek maddi gücünün olmaması sebebiyle sokaklarda kaldığını dile getiren Liviu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devletten bir yerde uyumam için bana yardım etmesini istiyorum. Sonra gidip bir iş bulabilirim. İş bulmak çok zor değil. Sadece uyumak ve duş almak için bir yere ihtiyacım var çünkü kokuyorsan hiçbir yere gidemezsin. Daha önce iş için gittiğim şef bana neden koktuğumu sordu. Ona sadece gerçeği söyledim. Biliyorsun, dışarıda sokaklarda yatıyorum ve duş alacak yerim yok. Bazen Paddington’a gidiyorum ve duş almak için 7 sterlin ödüyorum.”
Liviu, sabah caddedeki mağazalar açılmadan saat 06.00’da bulunduğu yerden ayrıldığını, daha sonra kafeye giderek telefonunu şarj edip bir süre kaldığını söyledi.
Romanya’daki ailesi ve çocuklarına yardım edebilmek için para kazanmak amacıyla Londra’da olduğunu belirten Liviu, “Onları buraya getirmek ve burada başka bir hayat sunmak için aileme yardım etmek istiyorum.” dedi.
“Hayat pahalılığı evsizlerin sayısını arttırdı”
Öte yandan, başkentin başka bir köşesinde birkaç yıldır sokakta yaşayan 60 yaşındaki İrlandalı Tommy de hayat pahalılığı ve akıl sağlığı sorunları nedeniyle kendisi gibi evsizlerin sayısının arttığını dile getirdi.
Tommy, Kovid-19 salgını sırasındaki tecrit döneminde hükümetin insanların sokağa çıkmasına engel olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Evsizleri otellere, pansiyonlara kapatmış gibi göstermek zorunda kaldılar. Neden bunu her zaman yapamıyorlar? Bunu bu kadar kolay yapabildilerse neden bunu her zaman yapamıyorlar? Birçok insan kendi başının çaresine bakamıyor, yardıma ihtiyaçları var. Barınma (yardımına) ve sonrasında bakım, akıl sağlığı bakımına ihtiyaçları var. Bu, çok büyük bir sorun.”