Etiket: güncelhaber

  • Enflasyonda önemli mesafe katettik

    Enflasyonda önemli mesafe katettik

    Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Kasım ayında yıllık enflasyonun yüzde 47,1 gerçekleştiğini, Mayıs ayına göre gerilemenin 28,4 puan olduğunu kaydetti.

    Son iki aydır yüksek seyreden gıda enflasyonuna rağmen yıllık mal enflasyonunun yüzde 40’ın altına gerilediğini ifade eden Şimşek, “Hizmet enflasyonu aylık yüzde 1,6 ile 2021 yılı Kasım ayından bu yana en düşük seviyesinde gerçekleşti ve yıllık hizmet enflasyonundaki düşüş eğilimi devam etti. Hizmet enflasyonundaki gerileme ve iyileşen enflasyon beklentileri katılıkları azaltmada önemli mesafe katettiğimizi gösteriyor” ifadelerini kullandı.

  • Ayasofya’da dev iskele kuruldu

    Ayasofya’da dev iskele kuruldu

    Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde geçen yıl yaz aylarında başlatılan 1. etap restorasyon çalışmaları tamamlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü koordinesinde başlatılan restorasyon çalışmaları çerçevesinde Ayasofya Camii’nin analizleri yapılmıştı.

    Muhtemel herhangi bir depremde ağır hasar alacağı tespit edilen camide güçlendirme ve restorasyonunun yapılması için bilim kurulu oluşturulmasının ardından ilk etapta Ayasofya Camii’nin bahçesinde bulunan türbelerde restorasyona başlanmıştı.

    Ayasofya’nın 1. etap çalışmaları içinde bulunan türbelerden sonra sıbyan mektebi ve muvakkithanede restorasyon gerçekleştirilmişti. Bin 487 yaşında olan Ayasofya’daki türbeler, sıbyan mektebi ve muvakkithane aslına uygun olarak yenilendi. Çalışmaları tamamlanan tarihi yapıların projelerinin onay sürecinde olduğu öğrenildi.

    2. Bayezid Minaresi’nde restorasyon devam ediyor
    Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde Şubat ayında ise 2. etap çalışmalar çerçevesinde Topkapı Sarayı’na bakan bölümünde yer alan 2. Bayezid Minaresi’nde çelik iskele kurulmuştu.

    Çalışmalar esnasında tarihi minarede çatlak tespit edilmişti. Tespitin ardından minarenin sökülmesine karar verilerek ve onarımının yapılacağı bilgisi verilmişti.

    Restorasyon çalışmasında alem yerinden kaldırılırken, minare belli bir kota kadar sökülmüştü. Yaklaşık 64 metre uzunluğundaki minarenin bilim heyetinin çalışmaları sonucunda gerek malzeme gerekse örgü tekniğinin daha fazla söküme izin vermediği öğrenilirken, minarenin güçlendirilerek tamamlanacağı belli oldu.

    Doğu cephesi niteliksiz sıvalardan kurtulacak
    3. Ahmet Çeşmesi’ne bakan Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nin doğu cephesine dev iskele kuruldu. Yaklaşık 1 ay içerisinde cephede bulunan raspa ve derz açma işlemleri tamamlanacak.

    Cepheden temizlenen niteliksiz sıvaların ardından belgeleme işlemi, kronolojik analizler gerçekleştirilerek laboratuvardan gelen malzeme sonuçları beklenecek.

    Öte yandan, jeoradar yöntemiyle taşıyıcı duvarlar içerisindeki boşluk oranları tespit edilecek. Niteliksiz sıvalardan alınan örneklerin sonuçlarından sonra da Ayasofya’da özgün sıva ve derz işlemi yapılarak iskele kaldırılacak.

    “Doğu cephesindeki iskele çalışmalarımız tamamlandı, derz açma ve raspa işlemleri devam ediyor”
    Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde kurulan dev iskele hakkında bilgi veren inşaat mühendisi Keriman Dursun, “Ayasofya’da birkaç etapta çalışmalar var. İlk etapta, Ayasofya Camii’nin bütüncül projelerinin hazırlanmasını gerçekleştirdik.

    Aynı kapsam içerisinde türbeler, sıbyan mektebinin ve muvakkithaneyi tamamlama noktasındayız. Çalışmalarımızın büyük bir kısmı bitti ve nihai aşamaya geldik. 2. etapta ise Ayasofya Camii’nin cepheleri, üst örtüsü ve kuzeydoğu cephesinde yer alan 2. Bayezid Minaresi’nin restorasyonuna devam ettirmekteyiz. Burada iş programlamasını yaparken öncelikle şantiye sahasının içine bir güvenlik alanı oluşturduk. İskele kurulumuyla başladık.

    Cephe cephe ilerlenmesine karar verildi. En hasarlı olan kuzey cephede iskele kurulumuyla çalışmalara başladık. Kuzey cephede iskele kurulumu tamamlanmış olup bir çalışma aksı oluşturularak ana kubbe ile yarım kubbeye iskele çalışma platformunun bağlantısı yapılmıştır. Ana kubbe ile yarım kubbeye buradan çok rahat bir şekilde ulaşım sağlanmıştır.

    Burada raspa işlemi yapıyoruz. Çimento ve niteliksiz sıvaların ve derzlerin kaldırılması için çalışmalara başladık. Şunu da belirtmeliyim ki; restorasyon sürecinde özgün ve nitelikli hiçbir unsur kaldırılmadı. Özenle korunmaktadır. Raspa işleminden sonra tekrar cephede projelendirme çalışmaları yapıldı.

    Bunun için fotogrametrik ölçümler, malzeme analiz paftaları oluşturuldu. Aynı zamanda hasar analizleri oluşturuldu. Cepheden malzeme numuneleri alınarak laboratuvara analize gönderilmiştir. Laboratuvardan alınan peyderpey analiz sonuçlarına ve daha önce yapılmış olan sıva örneklerine göre harç takibi oluşturulacak.

    Cephede sıva ve derz uygulama işlemi özgünlüğüne uygun olarak yapılması planlanmaktadır. Kuzey cepheden sonra doğu cephesinde iskele kurulumuna başlandı. Burada da raspa ve derz açma işlemleri devam etmektedir.

    3. Ahmet Çeşmesi’ne bakan cephe olan doğu cephesindeki iskele çalışmalarımız tamamlanmış olup, derz açma ve raspa işlemlerimiz devam etmektedir. Ortalama 1 aylık süreç içerisinde raspa ve derz açma işlemlerimiz tamamlanmış olur.

    Belirlenecek terkibe göre özgünlüğüne uygun olarak sıva ve derz işlemi yapıldıktan sonra iskele kaldırılacak. Sıvayı kaldırdığımız zaman ciddi bir belgeleme işlemi yapıyoruz. Kronolojik analizler yapıyoruz. Laboratuvardan gelen malzeme sonuçlarını bekliyoruz. Tabii bunlar birer süreç” ifadelerini kullandı.

    “Güçlendirilerek minarenin tamamlanacağı kesinlik kazandı”
    2. Bayezid Minaresi’ndeki çalışmalar hakkında konuşan Dursun, “2. Bayezid Minaresi’nde de görüldüğü üzere belli bir kota kadar taşıyıcı çelik iskele kurularak üzerine iş iskelesi yapılmıştır.

    Daha öncesinde hazırlanan çalışmalar ve statik rapor neticesinde şerefe alt kotuna kadar söküm kararı alınmış olup, daha sonra da minareye ne şekilde müdahale edileceği, sökümün devam edip etmeyeceği veya güçlendirilerek tekrar örülmeye karar verileceği konuşulmuştu.

    Biz şerefe altında görünen kota kadar tamamladık. Bilim heyeti hocalarımızla yapılan görüşmeler ve statik modellemeler neticesinde görünen şu ki; gerek malzeme gerekse örgü tekniğinin daha da söküme izin vermeden güçlendirilerek minarenin tamamlanacağı kesinlik kazanmıştır.

    Minare yaklaşık 64 metre yüksekliğindedir. Minarenin çok yakınında da galeri katına ziyaretçi girişinin sağlandığı bir tünel bulunmaktadır. Tam güvenlikli iş iskelesi olarak vurguladığım statik filede iskelenin çevresine gerildi ama burada çok yoğun bir insan sirkülasyonu var.

    O sebepten dolayı güvenlik amacıyla minaredeki restorasyon süreci bitip, iskelemiz söküldüğünde tüneli de kaldıracağız. Şu anda müdahale projeleri hazırlanıyor, güçlendirme önerileri değerlendiriliyor” dedi.

    “Cumhuriyet Dönemi’nin en kapsamlı restorasyon çalışmaları yapılıyor”
    Cumhuriyet Dönemi’nin en kapsamlı restorasyonunun gerçekleştirildiğini ifade eden Keriman Dursun, “Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak şu an Cumhuriyet Dönemi’nin en kapsamlı restorasyon çalışmaları yapılıyor.

    Cephelere iskele kurulmuşken yapı radarı yani jeoradar dediğimiz yöntemle özellikle taşıyıcı duvarlar içerisindeki boşluk oranlarını tespit etmeyi planlıyoruz. Bu önemli bir statik ve mühendislik verisidir. Çünkü güçlendirmeye yönelik alınacak kararlarda da bir esas teşkil edecektir. Ayrıca yapı sağlığı izleme sisteminin de kurulumu yapılmak üzere.

    Bununla birlikte yapısal hareketi çok hassas bir şekilde yapının belli yerlere koyulacak sensörler vasıtasıyla yapıdan gelen verileri alacağız.

    Yapıdaki titreşimlerin ölçülmesi, deplasmanın ölçülmesi veya mevcut bir çatlağın takip edilmesi, ivme ölçerler koyulması gibi bu tip sistem kurularak belli periyotlarda okumalar yapılarak veriler kayıt altına alınacak.

    Bin 500 yıllık bu mirası gelecek nesillere, kalıcı bir miras olarak bırakmak ve bunu da sağlam olarak yapmayı amaçlamaktayız” diye konuştu.

  • Kasım’da taze sebzeler pahalandı

    Kasım’da taze sebzeler pahalandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı Tüketici Fiyat Endeksi verilerini paylaştı. Buna göre, TÜFE’deki değişim 2024 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 2,24, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 42,91, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 47,09 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 60,45 olarak gerçekleşti.

    Kasım ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla söz konusu ayda fiyatı en çok artan ve azalan ürünler belli oldu. Kasım ayında en fazla fiyat artışı yüzde 29,55 ile taze sebze ürünlerinde yaşandı. En çok ucuzlayan ise 5,17 azalışla seyahat malzemeleri ve diğer kişisel aksesuarlar ile ilgili ürünler oldu.

    En fazla fiyat artışı yaşanan ürünler; taze sebzeler (patates hariç) yüzde 29,55, evcil hayvanlar ile ilgili ürünler yüzde 23,19, yumurta yüzde 14,10, ilaçlar yüzde 10,69, fırın, ocak ve fırınlı ocak yüzde 9,65 oldu.

    En çok ucuzlayan ürünler ise seyahat malzemeleri ve diğer kişisel aksesuarlar yüzde 5,17, otel, pansyion vb. yerlerde konaklama hizmetleri yüzde 4,84, bebek giyim yüzde 4,69, çocuk ve bebek ayakkabısı yüzde 3,33, erkek ayakkabısı yüzde 3,29 olarak gerçekleşti.

  • Dolar 34,74 seviyesinde

    Dolar 34,74 seviyesinde

    İstanbul Kapalıçarşı’da 34,7470 liradan alınan dolar 34,7490 liradan, 36,4920 liradan alınan euro ise 36,4940 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 34,71 liradan, euro ise 36,52 liradan satılmıştı.

  • Fidan büyükelçilere görevlerini tebliğ etti

    Fidan büyükelçilere görevlerini tebliğ etti

    Diplomatik kaynaklardan edinen bilgiye göre, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiyenin dış temsilciliklerinde görev alan büyükelçilik yapacak isimlere görevlerini tebliğ etti. Buna göre; İkili İlişkiler (Asya-Pasifik) Genel Müdürü Büyükelçi Esra Cankorur’un Dublin Büyükelçisi, İkili İlişkiler (Doğu Afrika) Genel Müdürü Büyükelçi Elif Çomoğlu Ülgen’in Roma Büyükelçisi, İkili İlişkiler (Orta Asya ve Türk Devletleri Teşkilatı) Genel Müdürü Büyükelçi Gökhan Turan’ın Berlin Büyükelçisi, Büyükelçi Ali Murat Ersoy’un Yeni Delhi Büyükelçisi, Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Birol Akgün’ün Bakü Büyükelçisi, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yakup Caymazoğlu’nun Amman Büyükelçisi, Büyükelçi Hakan Çakıl’ın Dünya Ticaret Örgütü Daimi Temsilcisi, Vatikan Büyükelçisi Ufuk Ulutaş’ın Taşkent Büyükelçisi, Kamu Diplomasisi ve Stratejik İletişim Genel Müdürü Büyükelçi Sadık Arslan’ın Singapur Büyükelçisi, Büyükelçi Mehmet Poroy’un Abuja Büyükelçisi, Büyükelçi Lütfullah Göktaş’ın Abu Dabi Büyükelçisi, Büyükelçi Armağan İnci Ersoy’un Panama Büyükelçisi, Büyükelçi Nuri Kaya Bakkalbaşı’nın Managua Büyükelçisi, Büyükelçi Mekin Mustafa Kemal Ökem’in Bişkek Büyükelçisi, Personel Genel Müdür Yardımcısı Elçi Melih Karalar’ın Wellington Büyükelçisi, Strateji Geliştirme Başkanlığı Genel Müdür Yardımcısı Elçi Başak Genç Yüksel’in Ulanbator Büyükelçisi, Çevre, İklim Değişikliği ve Sınıraşan Sular Genel Müdür Yardımcısı Elçi Feriba Duygu Hokkacı Esirgen’in Vagadugu Büyükelçisi, Protokol Genel Müdür Yardımcısı Elçi Emin Akseki’nin Saraybosna Büyükelçisi, Ekonomik ve Ticari İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Elçi Julide Kayıhan’ın Bangkok Büyükelçisi ve Destek Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Elçi Aytaç Yılmaz’ın Havana Büyükelçisi olarak görevlendirilmesine karar verildi.

  • Yapay zekâ iş gücünde ön planda

    Yapay zekâ iş gücünde ön planda

    Türkiye’de İş Dünyası, ‘2. Üretken Yapay Zekâ Zirvesi’ni gerçekleştirdi. Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nde gerçekleşen zirve, Gedik Üniversitesi ve Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) katkılarıyla gerçekleşti.

    Türkiye’de İş Dünyası Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak ve Gedik Üniversitesi Rektörü Ahmet Kesik’in açılış konuşmalarını yaptığı etkinliğe, öğrencilerin ilgisi büyüktü.

    Oyunda Yapay Zekâ mottosuyla yola çıkılan zirvede başta yazılım firmalarının yetkili isimlerinin sunumları olmak üzere şirketlerin yeni teknolojilere adaptasyonu konuşuldu.

    Konuya ilişkin yetkili isimlerin görüşleri dışında öğrencilerin yaptığı sunumla yeni neslin gözünden yapay zekâ kullanımını da dikkat çekildi.

    Ayrıca Türkiye’nin önde gelen firmalarının üst düzey yöneticileri başta olmak üzere yapay zekâya katkı veren isimlere ‘Yeniliğe Destek Ödülü’ takdim edildi.

    “Yapay zekâyı keşfetmeye çalışıyoruz”
    Zirvenin açılış konuşmasını yapan Celal Toprak, “Yapay zekânın ne olduğunu öğrenmeye çalışıyoruz, yaptığımız etkinliklerde keşfetmeye çalışıyoruz.

    Eğer biz keşfetmezsek yapay zekâ bizi keşfedecek. Bu görüşten hareketle yapay zekâyla ilgili farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz.

    Amacımız gençleri, sivil toplum örgütlerini yapay zekâ ile buluşturmak. Çünkü Türkiye’nin geleceğinin yapay zekâyı iyi kullanmaktan geçtiğini düşünüyoruz.

    Eğer öyle ise buna ilişkin bilgilendirme toplantıları ne kadar çok yapılırsa o kadar önümüzdeki dönemde başarılı olacağımızı düşünüyoruz” diye konuştu.

    Açılış konuşması yapan isimlerden biri de Gedik Üniversitesi Rektörü Ahmet Kesik oldu. Kesik, zirveye emeği geçen herkese teşekkür etti. Kesik, “Buna benzer etkinlikleri üniversitemiz bünyesinde yapmaktan gurur duyuyoruz.

    Çünkü öğrencilerimizi okula başladıkları andan itibaren sektörle buluşturmayı hedef belirledik. Yapay zekâ hem bizim sanayi kuruluşlarımızda hem de eğitim kurumu olarak üniversitemizde işin tam odağında.

    Bizler hem eğitimde hem AR-GE, inovasyon faaliyetlerimizde hem de topluma hizmet faaliyetlerimizde 3 misyonu yerine getirirken yapay zekâ bizde çok güçlü şekilde var olmaya devam edecek” dedi.

  • “Astana sürecini tekrar hayata geçireceğiz”

    “Astana sürecini tekrar hayata geçireceğiz”

    Fidan, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile Ankara’daki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

    Gerçekleştirilen ikili görüşmede hem Suriye ve bölgedeki gelişmeleri hem de ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini aktaran Fidan, sınır illerini kapsayan bölgeyi bir ticaret havzasına dönüştürme konusunda kararlı olduklarını belirtti.

    İki ülke arasındaki ticareti artırmak ve halkların refahına katkı sağlamak için gerekli şartlardan birinin terörün yok edilmesi olduğunun altını çizen Bakan Fidan, “Türkiye ve İran teröre karşı ortak iş birliği içerisinde olmaya devam edecekler. Bu ortak düşmana karşı ortak bir mücadeleyi her zaman için sergilememiz gerekiyor. Hem PKK’ya hem de PKK’nın uzantıları olan YPG ve PJAK’a karşı net ve kararlı bir politika izlememiz gerekiyor. Bu örgütlerin bölgemizden tamamıyla tasfiye edilmesi hususunda Türkiye ve İran arasında bir görüş birliği var. Bu mutabakatı sahada ortak bir mücadeleye dönüştürme konusunda daha fazla zaman kaybetmek istemiyoruz” diye konuştu.

    Görüşmede, bölgesel konuların da masaya yatırıldığını dile getiren Bakan Fidan, “Lübnan’da geç de olsa sağlanan ateşkes bunu daha önce de ifade ettik. Bu ateşkesi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu ateşkesin kalıcı ve sürdürülebilir olması için İsrail üzerinde gerekli baskı kurulmalıdır. Öte yandan bölgemizde barış ve huzurun tesisi Filistin’de barışın sağlanmasıyla mümkün olacaktır. Gazze’deki soykırım maalesef devam ediyor. Netanyahu hükümeti bölgeye insani yardım ulaştırılmasını engelliyor. Yaşanmakta olan hiçbir gelişme Gazze’nin unutulmasına neden olmamalıdır. Soykırımın durdurulması ve Filistin Devleti’nin kurulmasına yönelik adımlar atmaya devam etmeliyiz. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Netanyahu ve Galant hakkında tutuklama kararı, adaletin tecellisi bakımından umut verici bir adımdır. Gazze’de suç işleyen İsrailli yetkililerin uluslararası mahkemelerde hesap vermesi hukuki ve vicdani bir sorumluluktur. Bu yönde çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

    Suriye’de yaşanan son gelişmeler üzerinde de görüş alışverişinde bulunduklarını belirten Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı:

    “Suriye’deki olayları herhangi bir dış müdahale ile açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. Bu Suriye ile ilgili gerçekleri anlamak istemeyenlerin sığındığı bir hatadır. Astana süreci sahadaki sıcak ve yoğun çatışmaların durmasını sağlamıştı. Böylece rejimin muhalefetle siyasi alanda angajmanının ilerletilmesini hedeflemiştik. Geldiğimiz noktada Suriye’de geniş çaplı çatışmaların tekrar başlamasının nedeni bu ülkenin birbiriyle bağlantılı sorunlarının 13 yılı aşkın süredir çözülmemiş olmasıdır. Muhalefetin meşru taleplerinin göz ardı edilmesi ve rejimin siyasi sürece samimi biçimde dahil olmaması bir hataydı. Son olarak sivillere yönelik kapsamlı saldırılar gerçekleştirmesi savaşı yeniden alevlendirdi. Biz bu konulardaki uyarlarımızı ilgili tüm taraflara defalarca yapmıştık. Son gelişmeler Şam’ın kendi halkıyla ve meşru muhalefetle uzlaşı sağlaması gerektiğini bir kez daha gösteriyor. Türkiye bu yönde gereken tüm katkıyı sağlamaya hazırdır. Astana süreci kapsamında önemli çalışmalar yürüttüğümüz İran’la koordinasyonumuzu önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunmasını her zaman destekledik, bundan sonra da destekleyeceğiz. Bir hususu daha en güçlü ve kararlı şekilde vurgulamak istiyorum. Milletimiz müsterih olsun. Türkiye, istikrarsızlık ortamından istifade etmeye çalışan terör örgütlerine asla ve asla geçit vermeyecektir. Ulusal güvenliğimize ve halkımıza yönelen her türlü tehdidi bulunduğu yerde yok edeceğiz.”
    Türkiye ve İran’ın uluslararası ve bölgesel birçok konuda ortak görüşe sahip olduğunu aktaran İran Dışişleri Bakanı Arakçi de konuşmasında, Lübnan’da ateşkesin desteklenmesi, bunun siyonist rejim tarafından ilan edilmesinin önlenmesi ve söz konusu rejimin Gazze’de, halkın canına, malına ve altyapısına yönelik saldırganlığının sona erdirilmesi gerektiği konularında görüş alışverişinde bulunduklarını kaydetti.

    “Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüş yollarını ele aldık”

    Suriye’de istikrarın sağlanmasının iki ülke için de önemli olduğunu dile getiren Arakçi, “Suriye’de istikranın sağlanması ve Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüş yollarını ele aldık. Astana sürecinin kazanımlarının korunması konusunda fikir birliğini sağladık. Bir sonraki Astana sürecinin toplantısını Dışişleri Bakanları düzeyinde bir an önce düzenlemeyi de kararladık. Biz bu süreci destekliyoruz ve öyle düşünüyoruz ki bu sürecin tıkanmasını ve engellenmesini önlememiz lazım. Suriye’nin istikrarsızlaşması bölgenin güvenliğine bir darbe olacaktır. Suriye terör örgütlerinin merkezi olmamalı ve biz bu konuda da fikir birliğindeyiz. Suriye’nin tekfirci ve tekfirci olmayan terör örgütlerinin tekrar merkezi haline gelmemesi gerekiyor. Suriye’nin güvensizleştirme projesi bize göre bir siyonist projesidir ve hiç kimsenin buradaki siyonistlerin ruhunu göz ardı etmemesi gerekiyor. Bizler komşu ülkeler olarak kesinlikle çok etkili ve hızlı girişimlerde bulunup ve bununla birlikte Suriye’deki güvenliğin ve istikrarın zedelenmesini engellememiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

    Bir basın mensubunun ‘Suriye’deki son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz’ sorusu üzerine Bakan Fidan, “Suriye’deki iç savaşın Astana süreciyle belli bir noktada durdurulması ve tarafların belli bir statüko içerisinde ateşkes halinde olması çok önemli bir başarıydı. Tabii bu başarının hayata geçmesinde özellikle Türkiye, Rusya ve İran’ın çok büyük bir payı var. Diğer taraftan taraflar hem muhalefet hem rejim bu üç ülkenin ortaya koyduğu çerçeveyi de büyük ölçüde takip ettiler. Fakat geçtiğimiz yıllar içerisinde biz bu sessizlik sürecinin gerçekten büyük bir siyasi çözümle ulaşmada bir fırsat teşkil etmesini çok istedik. Hep bu yönde çalıştık, İranlı dostlarımızla, Rus dostlarımızla bu konuda çok konuştuk. Bildiğiniz gibi en son aşamada Cumhurbaşkanımız dostluk elini en üst düzeyde ulaşarak bu sorunun diyalogla bir an önce çözülmesi gerektiğinin altını bir kez daha çizdi. Çünkü geldiğimiz noktada yani ötelenmiş sorunlar artık Astana süreciyle de yönetilecek bir durum olmaktan çıkıyordu” ifadelerine yer verdi.

    Bakan Fidan, son 48 saat içerisinde Lübnan Başbakanı, Katar Başbakanı, Rusya, Irak, Amerika, Mısır ve Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlarıyla görüşme gerçekleştirdiklerini, Arap Birliği, Birleşmiş Milletler yetkililerinin Suriye’deki gelişmeler konusunda bilgilendirme yaptıklarını kaydetti.

  • Mehmet Ali Erbil karakolda imza verdi

    Mehmet Ali Erbil karakolda imza verdi

    Mehmet Ali Erbil hakkında yasadışı bahis reklamı yaptığı ve insanları buna teşvik ettiği iddiasıyla ‘kişileri reklam vermek ve sair surette spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarını oynamaya teşvik etmek’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talebiyle iddianame hazırlanmıştı. Soruşturma sürdüğü sırada adliyeye getirilerek çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe hakkında ‘ev hapsi’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına hükmedilen Erbil’in hakim karşısına çıkacağı tarih de belli olmuştu. 30 Aralık tarihinde İstanbul 20.Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına başlanacak olan Erbil’in ilk duruşma öncesi avukatları Şeyda Yıldırım ve Kübra Aslan, müvekkilinin ‘ev hapsi’ şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılması için itiraz dilekçesi sunmuştu.

    Her hafta 1 gün imza atmasına karar verilmişti

    Yapılan itiraz sonucu ‘ev hapsi’ şeklindeki adli kontrol tedbirinin mahkemece kaldırılmasına karar verilirken, Erbil hakkında her hafta Pazartesi günü olmak üzere evine en yakın karakola giderek ‘imza atmak’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanmasına hükmedilmişti.

    Erbil karakola giderek imza attı

    Adli kontrol tedbiri uygulanması çerçevesinde Mehmet Ali Erbil, Sarıyer’deki bir polis merkezine giderek imza attı. Öte yandan, polis merkezinden çıkan Erbil, basın mensubunun sorularına cevap vermeyerek oradan ayrıldı.

  • Bayburt buz tuttu

    Bayburt buz tuttu

    Bayburt kent merkezinde mevsimin en soğuk gecesi yaşandı. Kentte soğuk ve ayaz etkisini artırdı. Sabah işe gitmek için araçlarının yanına gelen vatandaşlar adeta Sibirya’yı andıran bir manzarayla karşılaştı.

    Soğuk hava bazı araçların mazot depolarının donması ve akülerinin süzülmesine neden oldu.
    Günlük yaşamı olumsuz etkileyen kar yağışının ardından gece saatlerinde eksi 20 dereceye kadar düşen hava sıcaklığı nedeniyle çatı saçaklarında boyları yer yer 60 santimetreyi bulan buz sarkıtları oluştu.

    Bunun üzerine harekete geçen itfaiye ve zabıta ekipleri, saçaklardaki buz sarkıtlarını temizlemek için işe koyuldu.

    İtfaiye ekipleri merdivenle çıktıkları binaların çatılarında oluşan buz sarkıtlarını kırarken, zabıta ekipleri ise apartman ve iş yerlerinin pencerelerinden ulaşmaya çalıştıkları saçaklardaki buz sarkıtlarını kontrollü bir şekilde düşürdü.

  • Yenidoğan Çetesi davası 11’inci gününde

    Yenidoğan Çetesi davası 11’inci gününde

    İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 11’inci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Bugün görülecek olan celse, tutuksuz sanıkların savunmaları ile devam edecek.