Etiket: güncelhaber

  • ”SED ödemeleri bugün hesaplara yatırıyoruz”

    ”SED ödemeleri bugün hesaplara yatırıyoruz”

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına yönelik her ay yapılan Sosyal ve Ekonomik Destek ödemelerini Ramazan Bayramı dolayısıyla öne çekerek bugün itibarıyla hesaplara yatıracaklarını bildirdi. Bakan Göktaş, çocukların sosyal açıdan desteklenmesi ve eğitim giderlerinin karşılanması için ‘Sosyal ve Ekonomik Destek’te bulunduklarını belirtti.
    Aile odaklı sosyal hizmet modelleri ile çocukların öncelikli olarak aile şefkati ve sıcaklığı ile yetişebilmeleri için gayret gösterdiklerini ifade eden Bakan Göktaş, “Ramazan Bayramı dolayısıyla Nisan ayı Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) ödemelerini öne çekiyoruz. Bu kapsamda bugün itibarıyla toplamda 897,6 milyon TL tutarında desteği hesaplara yatırıyoruz“ dedi.

    Çocukların aile ortamında büyümelerinin, toplumsal değerlerin korunmasında vazgeçilmez bir rolü olduğuna vurgu yapan Bakan Göktaş, “Çocuklarımızın milli değerlere sahip, kendine güvenen, eğitimli ve sağlıklı birer fert olarak yetişmeleri için tüm gayretimizle çalışıyoruz” diye konuştu.

  • Silopi’de seçim kavgası: 7 yaralı

    Silopi’de seçim kavgası: 7 yaralı

    31 Mart 2024 Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde Silopi ilçesi Çalışkan beldesinde AK Partili mevcut belediye başkanı Nadir Tosun yüzde 57.54 ile yeniden başkan seçilirken, Yeniden Refah Partisi adayı Nihat Yiğit ise yüzde 41.70 oy alarak ikinci oldu.

    Dün akşam saatlerinde Tosun ve Yiğit aileleri arasında başlayan tartışma, kısa sürede taşlı ve sopalı kavgaya dönüştü.

    Kavgada 7 kişi vücutlarına aldıkları darbelerle yaralanırken, ihbarla bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi.

    Yaralılar, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Silopi Devlet Hastanesi’ne kaldırılırdı. Gerginliğin sürdüğü beldede jandarma, geniş güvenlik önlemi aldı.

    Yaralılar tedavilerinin ardından taburcu edilirken, bazı kişiler ifadelerini almak üzere jandarma merkezine götürüldü.

  • “Yavaş git, bana iş çıkarma”

    “Yavaş git, bana iş çıkarma”

    Ramazan Bayramının 9 günlük tatilini memleketlerinde ya da tatil bölgelerinde geçirmek isteyenler, karayollarında zaman zaman yoğunluğa sebep oluyor. Özellikle Avrupa ile Anadolu arasında en önemli karayolu geçişi olan Düzce kesiminde araç yoğunluğu yaşanırken, Düzce İl Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri de denetimlerine hız verdi.

    Trafik yoğunluğunda acı olayların yaşanmasını istemeyen motokurye Resul Gür ise ilginç bir çalışmaya imza attı. Yüzüne maske takıp, eline tırpan alan Gür, boynuna da “Emniyet kemerini tak, yavaş git” yazılı pankart asarak, sürücüleri uyardı. Genci gören vatandaşlar ise cep telefonlarının kameralarıyla o anları kayda aldı.
    Mesleğinden dolayı arkadaşlarıyla birlikte trafikte sık sık olumsuzluklara maruz kaldıklarını ve kazalar yaşadıklarını söyleyen Resul Gür, “Birçok arkadaşımı da bu kazalarda kaybettim. Bayram nedeniyle karayollarında da yoğunluk oluştu. Bende Ramazan bayramının acıya dönüşmemesi için böyle bir farkındalığa imza attım” dedi.

  • İlginç doğa hayrete düşürdü

    İlginç doğa hayrete düşürdü

    Tabiatın canlanmasıyla birlikte dağlardaki karlar eridi. Eriyen kar suları toprakları taşıyarak ırmaklara karıştı. Bu doğa olayının etkisiyle Sivas’ın İmranlı ilçesindeki Kızıldağ’dan doğarak, Samsun’un Bafra ilçesinde Karadeniz’e dökülen, bin 355 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun nehri olan Kızılırmak kahverengine büründü. Kızılırmak’ın kollarından biri olan ve Kızılırmak’a rengini veren Fadlum Irmağı ise kızıl rengine boyandı. İki ırmağın kesiştiği yerde renklerin birleşmesi ortaya ilginç görüntüler çıkardı. Kızıllığın toprak yapısından kaynaklandığı bilinirken, görüntüsüyle mest eden ırmaktaki renk değişimi dron ile görüntülendi.

    “Toprağın suyla karışmasıyla su kızıl bir renk aldı”

    Toprağın suyla karışmasıyla suyun kızıl bir renk aldığını söyleyen Bahri Çongar, “Mevsim itibarıyla kıştan yaza geçtik. Şu anda tabi yüksek yerlerde yağan karların erimesi ve yağmurun yapmasıyla birlikte Kızılırmak’ta bir coşku oldu. Su seviyesi yükseldi ve böylelikle ortaya eşsiz bir manzara çıktı. Toprağın suyla karışmasıyla su kızıl bir renk aldı. Türkiye’nin en uzun ırmağı şehrimizi ikiye bölüyor. Ortaya da güzel görüntüler çıkıyor” dedi.

  • Ankara’nın renkli misafirleri: Flamingolar

    Ankara’nın renkli misafirleri: Flamingolar

    Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde bulunan göletleri yaşam alanı olarak kullanan flamingolar, göç vaktinin gelmesiyle birlikte yeniden başkent göletlerindeki yerlerini aldı.

    Ankara-Niğde Otoyolu’nun Gölbaşı kısmında kalan Göl Ovası Viyadüğü’nün hemen yanındaki Karagedik çayırında ve sulak alanlarda konaklayan flamingolar renk cümbüşü oluşturuyor ve yoldan geçenlere güzel bir manzara sunuyor.

  • Erdoğan, Zerdari ile görüştü

    Erdoğan, Zerdari ile görüştü

    İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, Türkiye ile Pakistan ilişkileri ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, iki ülke ilişkilerini her alanda güçlendirme kararlılığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, örnek ikili ilişkilerin önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısı ile daha da perçinleneceğini ortaya koydu. Pakistan’daki terör saldırılarında yaşamını yitirenlere rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zerdari’nin Kadir Gecesi ve yaklaşan Ramazan Bayramını da tebrik etti.

  • Tatlıcılar çift vardiyalı mesaiye başladı

    Tatlıcılar çift vardiyalı mesaiye başladı

    Ramazan Bayramı’nın sayılı günler kala tatlıcılar da yoğun mesaiye başladı. Mega kentte tatlıcılar bayram nedeniyle artan talebi karşılamak için çift vardiya sistemine geçtiler. Ramazan Bayramı’nın geleneksel lezzetleri arasında yer alan baklava, bu yıl da en çok talep gören tatlılar arasında bulunuyor. Geçen yıla göre yüzde 40’a varan fiyat artışı yaşanan baklava kategorisinde en çok talep gören tatlıların başında ise cevizli baklava geliyor. Karaköy’de bulunan tarihi tatlı imalathanesinde tatlıcıların yoğun mesaisi görüntülendi.

    İstanbul’da geçen yıla oranla tatlı fiyatları bazı bölgelerde yüzde 40 zamlandı. Bazı tatlıların ise güncel fiyatı şu şekilde; içi kaymaklı baklava 400 TL, cevizli baklava 700 TL, fıstıklı baklava 800 TL, dolama ise 1000 TL.

    ”Halkımız dikkat etsindeler tatlıya değil baklavaya para versinler”

    Ramazan Bayramı öncesi talebe yetişmek için çift vardiya çalıştıklarını belirten Güllüoğlu firmasının sahiplerinden Nadir Güllü, “Bizde 15 çeşit baklava var. En çok cevizli, fıstıklı ve klasik baklava satılıyor. Bizler firma olarak kendi yemediğimiz bir şeyi üretmiyoruz. Baklava yapımında bizler bütün kullanılan malzemeleri doğal olarak tedarik ediyoruz. İyi bir baklava yapmak için en önemli madde kullanılan yağ. Bizim kullandığımız yağ, koyun ve keçi sütünden yapılıyor. Ceviz; süt ceviz. Fıstık ise iri olacak. Pancar şekeri, sert buğdaydan yapılan un, buğday nişastası olması gerekiyor. Bizdeki ustalar 7-8 yıl içerisinde yetişiyor. Halkımız dikkat etsin; tatlıya değil, baklavaya para versinler” şeklinde konuştu.

    “Fiyatlar geçtiğimiz yıla göre yüzde 40 arttı”

    Baklavanın ortalama yapılma süresinin 3-4 saat olduğunu ifade eden Güllü, “Fiyatlarımız içi kaymaklı baklava 400 TL, cevizli baklava 700 TL, fıstıklı baklava 800 TL, dolama ise 1000 TL. Fiyatlarımız geçtiğimiz yıla göre yüzde 40 arttı” dedi.

  • Türkiye’nin genetik materyali bankalarda korunuyor

    Türkiye’nin genetik materyali bankalarda korunuyor

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Bakanlığa bağlı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) bünyesinde faaliyet gösteren iki tohum gen bankasından biri olan Ankara’daki Türkiye Tohum Gen Bankasını ziyaret ederek incelemelerde bulundu.

    Burada, tohum gen bankalarının çalışmaları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Yumaklı, Türkiye’nin tohumlarının, tohum gen bankalarında muhafaza altında tutulduğunu bildirdi.

    “İki gen bankamızda 120 bin genetik materyali koruma altında tutuyoruz”

    Bakan Yumaklı, Ankara ve İzmir’de faaliyet gösteren iki tohum gen bankasının yedekli olarak çalıştıklarını belirterek, şunları kaydetti:
    “Türkiye Tohum Gen Bankası kapasite olarak dünyanın üçüncü büyük gen bankası durumunda. Burada hem geçmişimizi hem de geleceğimizi muhafaza altında tutuyoruz. Türkiye’nin hububattan farklı türlerdeki bitki çeşitlerine ve yabani türlere kadar ülkemizin bütün zenginliklerini oluşturan bitki örtüsüne ait tohumlar, bu gen bankasında tasnif ve analiz ediliyor. İzmir ve Ankara’daki iki gen bankamızda 120 bin genetik materyali koruma altında tutuyoruz. Hem yurt içinde hem de yurt dışında her bakımdan referans alınan bir Tohum Gen Bankasına sahibiz.”

    “Ülkemizin bütün zenginliklerini oluşturan bitki örtüsüne ait tohumlar bu gen bankasında tasnif ve analiz ediliyor”

    Gen bankasının, Türkiye’deki akademik camianın gerek araştırmalarına gerekse inovasyon ve geliştirmelerine de ışık tuttuğuna işaret eden Yumaklı, şöyle konuştu:
    “Ülkelerin hem konjonktürel hem de farklı durumlarda kendi gıda arz güvenliklerini temin için gıda milliyetçiliği dediğimiz kavramın ortaya çıktığı bir dönemde, bu gen bankasının önemi çok daha iyi anlaşılıyor. Anadolu coğrafyasının zenginliğini de dikkate alacak olursak ve bundan sonraki dönemlerde her türlü olumsuz duruma karşı bu gen bankasının önemi de böylelikle anlaşılmış olacaktır. Türkiye Tohum Gen Bankası’nda çalışan mühendislerimizin ve diğer çalışan arkadaşlarımızın, Türkiye tohumculuğuna katkıda bulunan akademik camianın ve özellikle tohum ıslah çalışmalarına paydaş olan bütün çalışma arkadaşlarımızın bu çalışmalarında başarılar diliyorum. Yapmış oldukları bu önemli çalışmalardan dolayı da kendilerine teşekkür ediyorum.”

    Ankara Tohum Gen Bankası

    Ankara Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü bünyesinde genetik kaynakların toplanması ve muhafazası çalışmaları 1988 yılında başladı. Toplanan tüm materyaller ile birlikte devamlılığı sağlanan tohumların, kalıcı muhafazası için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde açılışını yaptığı “Türkiye Tohum Gen Bankası” (TTGB) 2010 yılında faaliyete geçti.

    Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne bünyesinde Ankara Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsünün bir birimi olarak kurulan Türkiye Tohum Gen Bankası, Türkiye’deki bitki genetik kaynaklarının tespiti, toplanması, muhafazası, karakterizasyonu, ıslah çalışmalarında kullanılacak gen havuzunun oluşturulması ve söz konusu materyalin uluslararası standartlarda uygun miktarda araştırma projelerine verilmesi amaçları doğrultusunda çalışmalar yürütüyor.
    Yerel ve yerli tohumların da muhafaza edildiği Tohum Gen Bankasının çalışmaları çerçevesinde, biyolojik çeşitliliğin korunması için farkındalık oluşturmak ve elde edilen deneyimleri aktarmak amacı ile ulusal/uluslararası seminerler ile eğitimler de düzenleniyor. Kurum 2024 yılı itibarıyla 4 adet TAGEM projesinin doğrudan yürütücüsü olup diğer bölüm ve enstitülerin projelerine araştırmacı olarak katılım sağlıyor.
    Ankara’daki gen bankasında dokümantasyon, tohum temizliği hazırlık ünitesi, kurutma ve paketleme ünitesi, 7 adet soğuk muhafaza odası, tohum fizyolojisi laboratuvarı, 2 adet iklim odası, bitki moleküler biyolojisi laboratuvarı ve bir herbaryum bulunuyor.

    İzmir Tohum Gen Bankası

    Türkiye ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (UN/FAO) arasında, Güney Batı Asya ülkelerinde tarımı yapılan bitki türlerinin, bu türlerin yabani akrabalarının ve ekonomik potansiyele sahip yabani türlerin sürveyi, toplanması, muhafazası ve değerlendirilmesi amacıyla imzalanan Uluslararası Bölgesel Merkez kurulması anlaşması çerçevesinde ülkede bitki genetik kaynaklarının korunması çalışmalarına 1964 yılında bugünkü adı Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsünde (ETAE) başlandı.

    1995 yılından itibaren Tarımsal Araştırma Projesi’nin (TAP) yürürlüğe girmesi ile “Bitkisel Çeşitlilik ve Genetik Kaynaklar” Araştırma Fırsat Alanının “Bitki Genetik Kaynakları” ve “Bitkisel Çeşitlilik ve Genetik Kaynaklar İçin Veri Tabanı Oluşturma” programları ülkesel olarak yürütülüyor.

    Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü, bu ulusal programların koordinasyon merkezi olarak görev yaparken koordinasyon görevini Biyolojik Çeşitlilik ve Genetik Kaynakları Bölümü üstlenmiş durumda.

    Bitki genetik kaynakları çalışmaları, sürvey, toplama, sistematik ve taksonomi, muhafaza ve dokümantasyon ana disiplinlerinde tahıllar, yemeklik tane baklagiller, yem bitkileri, endüstri bitkileri, sebzeler, meyve ve bağ ile süs bitkileri, endemik türler, tıbbi ve kokulu bitkiler gruplarınca yürütülüyor.

    Biyolojik Çeşitlilik ve Genetik Kaynakları Bölümü tarafından yönetilen Ulusal Tohum Gen Bankası’nda, Türkiye orijinli bitki genetik kaynaklarına ait köy populasyonları; bunların yabani akrabaları, artık kullanılmayan eski çeşitler ve kalıtsal özellikleri net olarak belirlenmiş hatların tohum örnekleri muhafaza ediliyor.

    Ulusal Tohum Gen Bankasındaki baz koleksiyonların emniyet yedekleri, Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Türkiye Tohum Bankasında yapılıyor.

  • Bu çiçeği koparmanın cezası büyük

    Bu çiçeği koparmanın cezası büyük

    Afşin ilçesi Tanır ve Marabuz Mahallelerinin orta kısımlarında kayaların arasında yetişen ters laleler doğaseverlerin ilgi odağı oldu. Endemik bitki olan ters lalelerin koparılmasının cezası ise 244 bin 315 TL.

    Ters laleleri çekmek için her yıl geldiklerini söyleyen doğa fotoğrafçıları, bu yıl sıcaklığın mevsimin üzerinde olması nedeniyle lalelerin 10 gün erken çiçek açtıklarını belirtti.

    Fotoğraf sanatçısı Mehmet Emin Tan, “Bugün doğasever arkadaşlarla birlikte Afşin ilçesinde bulunan ters lalelerin manzarası için buraya geldik. Ters lalelerini bir kısmı açmış bir kısmı ise tomurcuk halinde. Burada bulan lalelerin bir kısmı sarı şeklinde. Uyumlu halde ters laleler. Lalelerimiz doğanın en gizli yerindeler. Doğa fotoğrafçılarımızın ilgi ve alakası çok güzel. Çok değer veriyorlar. Senenin belirli günlerinde geliyorlar ve ters lalelerimizin, ağlayan gelinlerin çekimini yapıyorlar” dedi.

    Bu yıl sıcakların mevsimin üzerinde olması nedeniyle 10 gün erken çiçek açtıklarını belirten Mehmet Gören ise, “Ters laleler nisan ayının ilk haftasında açar ve 3. haftasında çiçeklerini dökmeye başlar. Canlı sarı, turuncu renginden kırmızıya varan renk ve tonları ile üstünde dağınık bir şekilde duran parlak, yeşil yaprak demetiyle bilinir” diye konuştu.

     

  • Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde sis

    Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde sis

    İstanbul’da sabah saatlerine karşı etkili olmaya başlayan sis, megakentin bazı noktalarında görülmeye devam ediyor. Asya ve Avrupa kıtalarını karayoluyla 3’üncü kez birbirine bağlayan Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün çevresinde de etkili olan sis havadan görüntülendi. Köprünün bir kısmı sis bulutları içinde kaybolurken, deniz, köprü ve sis bulutunun aynı karelerde yer aldığı manzara mest etti.