Etiket: güncelhaber

  • Taksim’de yağmur etkili oldu

    Taksim’de yağmur etkili oldu

    Taksim’de öğle saatlerinde aniden bastıran yağmur vatandaşlara zor anlar yaşattı. Evlerinden hazırlıksız çıkan bazı vatandaşlar kapüşonlarıyla yağmurdan korundu, kimisi de yağmurdan koşarak kaçmaya çalıştı.

    Rüzgardan dolayı vatandaşların hareket etmekte güçlük çektiği görüldü.

  • Beydağ Barajı tamamen kurudu

    Beydağ Barajı tamamen kurudu

    2007 yılında tamamlanarak su tutulmaya başlanan Beydağ Barajı’ndan son gelen görüntüler tedirgin etti. Küçük Menderes Ovası’nda 120 bin dekar araziyi sulayan ve kuraklıktan önemli derecede etkilendiği gözlemlenen Beydağ Barajı, neredeyse tamamen kurudu. Devlet Su İşleri’ne (DSİ) bağlı olan ve kavurucu yaz sıcaklarının etkisi, tarım arazilerinin sulanmasıyla su seviyesinin yok denecek kadar düştüğü baraja, zaman zamanda çevredeki çaylardan su temini sağlanıyor.

    Bölgedeki vatandaşlar ise barajın kurumaya yüz tutmasına karşı şaşkınlığını gizleyemedi. Barajdan şuanda tarım arazilerine herhangi bir su akışının sağlanmadığı öğrenildi.

  • Çanakkale’de ilk kez ortaya çıkan harita

    Çanakkale’de ilk kez ortaya çıkan harita

    Mustafa Kemal Atatürk, Balkan Harbi’nden sonra 27 Ekim 1913 tarihinde Sofya Ataşemiliterliği’ne atandı. 1’inci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti’nden görev istedi. 25 Şubat 1915’te 19’uncu Tümen başında Çanakkale Cephesine gitti. 8 Ağustos’ta Anafartalar Grup Komutanı olarak atanan Mustafa Kemal Atatürk, 8 ay boyunca Çanakkale Cephesinde Mehmetçikle birlikte cephede düşmana karşı göğüs göğse çarpıştı. 8 ay boyunca cephede askerle birlikte düşman askerlerine karşı savaşan Mustafa Kemal Atatürk, 10 Ağustos’ta Gelibolu’da düşman askerini durdurarak Anafartalar Kahramanı oldu.

    Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal Atatürk hakkında Cumhuriyetin 100’üncü yılında birçok yeni bilgi ve belge ortaya çıkmaya devam ediyor. Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda, Mustafa Kemal Atatürk’ün Anafartalar Grup Komutanlığına atandıktan sonra Grup Kumandanlığındaki Topçu Subaylığını yürüten Mehmet Ali Bey’e, ‘Kardeşim Mehmet Ali Bey’e’ imzalı haritası ilk kez ortaya çıktı.
    Cumhuriyetin 100’üncü yılına geldiğimizde Mustafa Kemal Atatürk hakkındaki birçok yeni bilgi ve belgelerin ortaya çıkmaya devam ettiğini belirten Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Atatürk ve Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi (AÇASAM) Müdürü Doç. Dr. Barış Borlat, “Bunların bir tanesi de Çanakkale cephesine aittir. Çanakkale Cephesi esnasında Mustafa Kemal Atatürk özellikle 8 Ağustos 1915 tarihinde atanmış olduğu Anafartalar Grup Komutanlığı esnasında kendi emri altında bulunan bölgedeki Grup Kumandanlığındaki Topçu Subaylığını yürüten Mehmet Ali Bey’e bir harita imzalamıştır. Bu imzalamış olduğu haritanın arkasında ifade aynen şudur; ‘Kardeşim Mehmet Ali Bey’e. Aslında buradaki enteresan olan şey şudur. Çanakkale Cephesinde Mustafa Kemal tarafından imzalanan ve bugüne kadar hiçbir bilgimizin olmadığı harita ilk defa ortaya çıkmıştır. Ancak işin enteresan tarafı aslında bu haritanın imzalanmasından sonra başlamıştır. Mustafa Kemal Çanakkale Cephesinde Anafartalar Grup Kumandanı Mehmet Ali Bey’e imzalamış olduğu bu harita sonrasında, Mehmet Ali Bey Kurtuluş Savaşına katılmış. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra İstanbul’a kendi bulunduğu ikamet adresine dönmüş ve İstanbul’da hayatını kaybetmiştir. Ve Mustafa Kemal’den aldığı bu harita ise eşi tarafından Bülent Tercan Bey’e ulaştırılmıştır.

    Bülent Tercan, Mustafa Kemal imzalı bu haritayla Eceabat’ta Maydos Hastanesinde doktorluk yaparken, kendisi haritayı almak suretiyle Gelibolu Yarımadasındaki Mustafa Kemal’in işaretlemiş ve imzalamış olduğu harita ile yarımadayı gezmiştir. Hatta kendisi yazmış olduğu günlükte şunu söylüyor; ‘Büyük bir heyecan ve ağlayarak Mustafa Kemal imzalı haritayla birlikte yarımadayı gezdim’ Ancak kendisi daha sonra 1980 darbesinin olmasından sonra yazmış olduğu bir mektupla Kenan Evren’e göndermiştir. Ve aslında bundan sonra haritanın bize ulaşma serüveni başlamıştır. Bu imzalı harita Kenan Evren’e sunulduğunda, Kenan Evren haritanın altına not düşmüş. Ve Bülent Tercan’a bir teşekkür gönderilmesini söylemiştir. Daha sonra haritanın arşive kaldırılmasını istemiş. Bugün harita askeri arşivde yer almıştır. Aslında böyle Çanakkale Cephesinde Mustafa Kemal’in imzalayarak hediye ettiği bir haritanın da Cumhuriyetin 100’üncü yılında gün yüzüne ve ortaya çıkmış olduğunu da söyleyebiliriz. Bülent Tercan özellikle kendisi Eceabat’ta bulunduğu sırada hastanedeki görev yapmaktadır. Hem bir musiki ustasıdır. Aynı zamanda bir Tıp Profesörüdür. Eline almış olduğu haritanın tarihi kıymetini bildiği içinde günümüze ulaştırılmasındaki önemli bir yere sahiptir” dedi.

    Mustafa Kemal’in imzaladığı haritanın içerisinden de bahseden Doç. Dr. Barış Borlat, “Harita özellikle Çanakkale Cephesi esnasında Gelibolu paftasını içeren ve özellikle içerisindeki taktik seviyedeki topçu atışına imkan sağlamasa bile büyük oranda yarımadadaki çıkarma koylarını gösteren ve özellikle her iki tarafın muharebe hatlarının nereden geçtiğinin de üzerine çizilmiş olduğunu söyleyebiliriz. Ve bu şekliyle aslında harita bize genel bir yarımada panoraması çizmiş olduğunu da söylemekte büyük fayda var” diye konuştu.
    Borlat, Mustafa Kemal’in imzası bulunan haritadaki çalışma #tarih dergisinin Cumhuriyet’in 100’üncü yılı sayısında kendisi tarafından kaleme alınarak okuyuculara ulaştırıldığını da sözlerine ekledi.

  • 6 yaşındaki çocuğu defalarca bıçakladı

    6 yaşındaki çocuğu defalarca bıçakladı

    Will County Şerif Ofisinden yapılan açıklamada, 71 yaşındaki Joseph M. Czuba’nın motivasyonunun “çocuğun ve annesinin Müslüman kimliği ve İsrail-Filistin çatışması” olduğu iddia edildi.

    Polisin, ev sahibinin kendisine bıçakla saldırdığını söyleyen bir kadının aramasıyla harekete geçtiği, olay yerine vardıklarında, Czuba’yı evin önünde otururken buldukları belirtildi.

    Daha sonra eve giren polis memurlarının 32 yaşında kadını ve 6 yaşındaki çocuğunu ağır bıçak yaraları almış halde bulduğu kaydedildi.

    26 defa bıçaklanan çocuğun durumunun kritik olduğu, yerel bir hastaneye nakledildikten sonra yaşamını yitirdiği, hastaneye kaldırılan annesinin durumunun ise ağır olduğu açıklandı.

    Yetkililer, “Saldırıyla ilgili beyanda bulunmayan Czuba’nın İsrail-Filistin çatışmasının etkisiyle çocuğu Müslüman olması nedeniyle öldürdüğünün tespit edildiğini” bildirdi.

    Czuba birinci derece cinayet, birinci derece cinayete teşebbüs, iki nefret suçu ve ölümcül bir silahla ağırlaştırılmış darp ile suçlanıyor.

    ABD BAŞKANI BİDEN’DAN TEPKİ

    ABD Başkanı Joe Biden, ABD’nin Illinois kentinde bir çocuğun Müslüman kimliği nedeniyle öldürülmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

    Çocuğun ailesinin Amerika’ya herkesin aradığı yaşam alanı, öğrenmek ve barış içinde ibadet etmek için geldiğini kaydeden Biden, “Bu tür korkunç nefretin Amerika’da yeri yok. Temel değerlerimize karşı çıkıyor.” vurgusunda bulundu.

    Biden, Amerikalıların bir araya gelerek İslamofobi ve her türlü nefrete karşı çıkması gerektiğinin altını çizdi.

    Müslüman çocuğun öldürülmesi karşısında kendisi ve eşinin şoke olduğunu belirten Biden, “Nefret karşısında sessiz kalmayacağım.” ifadesini kullandı.

  • Nazilli’de orman yangını

    Nazilli’de orman yangını

    Kırcaklı mevkiindeki ormanlık alanda henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangın ihbarı üzerine bölgeye Muğla Orman Bölge Müdürlüğü yangın söndürme ekipleri sevk edildi. Ekipler yangına havadan ve karadan müdahale ederek alevleri söndürdü. Soğutma çalışmalarının devam ettiği ormanlık alanda 0,5 hektar alan zarar gördü.

  • “Hikayenin parçası olmayı seviyorum”

    “Hikayenin parçası olmayı seviyorum”

    Anadolu’ya neredeyse bin yıl önce yerleşen Yörükler, yüzyıllar boyu sürdürdükleri yayla hayatını sürdürmeye devam ediyor. Uzun süre yörükler üzerinde çalışmalarını sürdüren fotoğraf sanatçısı Adem Meleke, Antalya’nın yaylalarında bulunan son Yörüklerin yanına giderek ve vakit geçirerek o anları fotoğrafldı. Yılın dokuz ayı yaylalarda keçileri ile yaşayan Yörüklerin sayısı ise gittikçe azalıyor. Bu kadim kültürün izini süren fotoğraf sanatçısı Adem Meleke’nin “Yörük Yaşamı” fotoğrafları Kültür ve Turizm Bakanlığının düzenlediği Kültür Yolu Festivali çerçevesinde Antalya Antalya Kaleiçi Evi AKS’de sergilenecek. Sergi 4 Kasım 2023 tarihinde açılacak ve 12 Kasım 2023’e kadar gezilebilecek.

    “Onlarla birlikte vakit geçirdim ve onları fotoğrafladım”

    Çektiği fotoğraflarla yörüklerin ölümsüzleştiren fotoğraf sanatçısı Adem Meleke, “Anadolu’nun bin yıldan fazla yerleşim sahipleri olan yörüklerin, son dönemde yaylaya çıkma kültürleri azaldığını biliyorum. Uzun süre yörüklerle ilgili çalışmalar yapmak istiyordum. Antalya bölgesindeki yaylalarda son kalan yörükler, artık sonbahar döneminde iniş hazırlıklarını yapıyorlar. Yörükler geçimini peynir üretimiyle, keçinin kıllarından yaptıkları iplikle, kilimlerle, dokumalarla sağlıyorlar. Kış için erzak hazırlıkları yapıyorlar. Genellikle şu dönemde yaptıkları bu işlere şahit oldum. Onlarla birlikte vakit geçirdim ve onları fotoğrafladım” dedi.

    “Hayatlarını yakından gözlemleyip şahit olduğum fotoğraflar çektim”

    Adem Meleke, “Ben fotoğrafçı olarak o hikayenin bir parçası olmayı çok seviyorum. Tabii ki kendimi hikaye içerisinde kaybediyorum. Ama mutlaka o hikayenin bir parçası olmalıyım. Dolayısıyla yörükler önce yumurta kırdık yedik sonra peynir yaptık, hatta maya ürettik ondan peynir yaptık. Bu sırada artık onların günlük yaşamına dahil olmuş bir fotoğrafçı olarak yakınlaştım.

    Hayatlarını yakından gözlemleyip şahit olduğum fotoğraflar çektim. Dürüst olmak gerekirse insan kendini sorguluyor. Çünkü gördüğüm yörüklerin tamamına yakını emin olun şehir insanından daha mutlular. Çünkü yetinmeyi biliyorlar, üretebiliyorlar, günleri dolu ve şehrin anlamsız stresinden uzaklar” diye konuştu.

    “Çünkü diyorlar ki çobana kız verilmez”

    Meleke, “Birkaç tane tanışıp hayatını fotoğrafladığım yörük var ki uzun yıllar şehirde yaşadıktan sonra yeniden memlekete dönüp keçi sürüleri kurup onlarla ilgileniyorlar. Yörüklüğe devam etmek isteyip hayvancılık yapmak isteyen gençlerin çok önemli bir problemi var, o da kız vermiyorlar. Çünkü diyorlar ki çobana kız verilmez. Yayla hayatında evlilik kura madıkları için maalesef şehire dönmeye çalışıyorlar. Yaylalardaki hayatı biraz daha yaşanabilir Sosyal yönü kuvvetli şehirle ilişkili hale getirebiliriz. Yaptığımız çalışmalar 4-12 Kasım tarihleri arasında Antalya’da Kültür Turizm Bakanlığı ‘Kültür Yolu Festivalleri’ çerçevesinde sergilenecek. Ben konuyla ilgilenen fotoğraf sever, yörük sever, Antalya sever, Türkiye sever herkesi sergiye bekliyorum” diye konuştu.

  • Kunduracılık 60 yıldır geçim kapısı

    Kunduracılık 60 yıldır geçim kapısı

    Aksaray’ın Yenikent beldesinde 1948 tarihinde dünyaya gelen Ahmet Kaş, küçük yaşta bir rahatsızlıktan dolayı annesini kaybetti. Düşme sonucu kalça çıkıklığı yaşayan Ahmet Kaş, 10 yaşında bedensel engelli olarak kaldı. Beldede ilkokuldan mezun olduktan sonra çalışma hayatına giren Ahmet Kaş, rahmetli babasının kundura tamircisi olan arkadaşının yanına çırak olarak vermesiyle kunduracılık mesleğiyle tanıştı. Çok geçmeden mesleği kapan Ahmet Kaş, o yıllarda beldede kendine küçük bir dükkan açarak daha çocuk yaşta kendi mesleğinin patronu oldu. Açtığı küçük dükkanda hem çalışan hem de yatıp kalkarak geçimini sağlayan Ahmet Kaş, beldede ayakkabı, çanta tamiriyle kendini geliştirdi. 20 yıl boyunca beldede herkes tarafından sevilen bir usta olan Ahmet Kaş, 20 yılın ardından çok fazla iş olmadığı için babasının da desteği ile Aksaray’a geldi. Aksaray’da belediyeden 4 metrekarelik bir sac baraka alan Ahmet Kaş, bu kez işlerini bu küçük barakada yapmaya başladı. 20 yıl beldede, 40 yıldır da Aksaray’da kunduracılık yaparak geçimini sağlayan evli ve 4 çocuk babası olan Ahmet Kaş aradan geçen 60 yıla rağmen hala ilk günkü şevk ve heyecanıyla küçük barakasında kunduracılık yaparak hayatını idame ettiriyor.

    “Bu sanat ölmez bir sanat”

    Her gün sabah erken saatlerde küçük barakasını açıp işine başlayan Ahmet Kaş okul ve çıraklık hayatını anlatarak mesleğinin ölmez bir meslek olduğunu söyledi. 1 ay çırak olarak çalıştığını belirten Ahmet Kaş, “İlkokuldan çıktım, 5’i bitirim, 15 yaşında çırak olarak başladım. Fazla değil, benim çıraklığım 1 ay var. 5-6 ay sonra kendi dükkanımı açtım ve orada elimle yapmaya başladım. 1 sene sonra da makine aldım. Babam rahmetli, ‘Hadi gidelim Aksaray’a sana bir çekiç, örs gibi bir şeyler alalım’ dedi. Geldik buraya aldık çekiç örs. Köy yerinde ufak bir dükkan açtım ve orada çalışmaya başladım. Çalıştım, 1 gün, 5 gün derken yalnızdım. Küçük bir dükkanım vardı orada yer, orada içer, orada yatardım. Ana yok, baba da analık olunca zaten yok gibi. Herhalde 1-2 sene geçti Aksaray’a geldik ve bir makine aldı babam bana. Geçmiş gün herhalde bin lira falandı. Köye gittik ve köyde bununla çalışmaya başladım. Çalıştım, kimseye minnet etmedim, muhtaç olmadım. Senelerce çalıştım böyle. 60 senedir bu işi yaparım. Köyden Aksaray’a geleli 40 sene oldu. Köy yerinde fazla ileriye gidemiyorsun. Buraya geldim çok şükür, Allah’ta razı olsun belediyeden bir yer aldım. Oturduk çalışıyoruz. 40 senedir buradayım. Motor lastiklerini yapardım, patoz kayışını kaynatırdım, soğuk kuyu lastikleri olurdu önceleri onları yapardım, mestleri tamir ederdim. İşimi sevmesem zaten Aksaray’a gelmezdim. Güzel bir meslek, geliri de iyi, dışardan göründüğü gibi değil. Bu sanat ölmez bir sanat. Neden? Ayakkabıyı herkes giyiyor. Söküğü olur, yırtığı olur, tükenmez, ölmez bu sanat. İşini de düzgün yaptın mı ya işten başını kaldıramazsın” dedi.

    İşlerinin iyi olduğunu da anlatan Ahmet Kaş hayat pahalılığından sonra işleri daha da arttığını belirterek, “Hayat pahalılığından sonra işler 2-3 misli daha fazlalaştı. Önceleri de vardı aslında ama şimdi daha fazlalaştı. Eskiden adam eskidi diye atıyordu ayakkabısını şimdi öyle değil. Akşama kadar çanta ayakkabı dikerim, hiç boş kalmam” diye konuştu.

  • 10 milyar TL’lik yatırım

    10 milyar TL’lik yatırım

    Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi kırsal Oğlaklı Mahallesi’nde TOKİ konutları yapımı devam ederken, konutların tam karşısında yer alan Karacadağ bölgesindeki bin dönümlük atıl arazi geçtiğimiz aylarda ihaleyle satışa çıkartılmıştı. S.S Diyarbakır Hurdacılar Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi Başkanı Mustafa Çubuk, arkadaşlarıyla yaptıkları istişare sonucu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ihaleye çıkartılan bin dönümlük araziyi yaklaşık 560 milyon liraya aldı.
    10 milyar TL’lik yatırımın yapılacağı bin dönümlük arazide yol yapım çalışmaları başladı. Proje bünyesinde bin dönüm arazide hastane, spor tesisleri, idari binalar, oteller, cami ve 1200 adet ticari iş yerleri yapılacak.

    Karacadağ’ın eteklerinde sanayileşme

    Proje kapsamında yol düzenlemelerinin başlatıldığını söyleyen Çubuk, “Şu an Karacadağ bölgesindeyiz. Yüz binlerce yıl önce burada volkanik dağın patlaması sonucu lavlar bayağı bölgeye yayıldı. Karacadağ’ın eteklerinde sanayileşme oluyor. Yapacağımız sanayi bölgesi içerisinde geri dönüşüm, sosyal tesisleri, okul, hastane gibi birçok hizmet verilecek. Şu an da yol düzenlememizi yapmak için taşları kaldırıyoruz” dedi.

    “Çalışmaları 3 senede tamamlamayı hedefliyoruz”

    Yaklaşık bin 200 iş yerinin yer alacağını ve 10 bin işçiye istihdam sağlayacaklarını dile getiren Çubuk, “Projemiz yaklaşık 10 milyar TL’lik projedir. 10 bin insanımızın çalışacağı bir sanayi tesisi oluşturuyoruz. Bu bölgede yüzyıllardır herhangi bir sanayileşme ve fabrika kurulmamıştı. Bakanlığımıza bin üyemizle beraber müracaat ettik. Bakanlığımız da bizleri kırmayıp bu imkanı tanıdı. Hep birlikte bu iş için kolları sıvadık. Bin dönüm arazi üzerine yapacağımız iş yerleri için çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Aynı zamanda ayıkladığımız taşları da geri dönüşüme kazandırıp asfalt için yollarımızda kullanacağız. Tahmini öngörümüz 3 sene içerisinde projemizi tamamlamaktır. Yaklaşık bin 200 iş yerinin açılmasını planlıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Posof’ta dağlara kar yağdı

    Posof’ta dağlara kar yağdı

    Ardahan’ın Posof ilçesini çevreleyen dağlar, gece yağan karla beyaza büründü. Hava sıcaklığının giderek düştüğü Posof’ta dün gece yağmurun ardından yüksek kesimlere kar düştü. Posof’ta bulunan deniz seviyesinden 2 bin 550 metre yükseklikteki Ilgar Dağı ile Posof ile Artvin’in Şavşat ilçesi arasında bulunan 3 bin 160 metre yükseklikteki Arsiyan Dağı’nın dorukları karla kaplandı.

    Uğraş Karataş, geçen yıllara oranla bu yıl havalar daha iyi olduğunu söyleyerek, ’’Gerçekten havalar çok iyi, bugün biraz soğudu ama eskiye nazaran şu an hava gayet güzel. Gerçi yüksek kesimlere kar yağmış. Ama halen daha hayvanlar meralarda otluyor. Gayet sıcak ve bu iklimin değiştiğinin bir göstergesi’’ dedi.

  • Kaçakçılıkla mücadelede özel harekat desteği

    Kaçakçılıkla mücadelede özel harekat desteği

    Kaçak göçmenlerin Avrupa’ya geçiş güzergahı üzerindeki Türkiye – Bulgaristan sınırındaki Kırklareli’nde emniyet ekipleri, kaçak göçmenlerle ilgili çalışmalarını sürdürüyor.

    Kırklareli emniyeti tarafından, oluşturulan uygulama noktalarında kaçak göçmenlerle daha etkin mücadele edilebilmesi için özel harekat timi desteği de sağlandı.
    Emniyet, göçmen kaçakçılığı ile mücadelenin aralıksız yapılacağı vurgusu yaptı.