Etiket: güncelhaber

  • Çalışanlarını yapay zekalı geleceğe hazırlıyor

    Elektrik dağıtım şirketi OEDAŞ tarafından düzenlenen BizEnerji Buluşmaları’nda, Teknoloji Yazarı Kuzuloğlu’nun katılımıyla yapay zekanın enerji sektöründeki dönüştürücü etkileri ele alındı. OEDAŞ çalışanlarının yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte yapay zeka, veri analitiği ve otomasyonun iş yapış biçimlerini nasıl etkilediği de konuşuldu.

    Enerji sektöründe dijitalleşme ve yenilikçi teknolojilere öncülük eden Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), çalışanlarına yönelik olarak düzenlediği BizEnerji Buluşmaları kapsamında yapay zeka teknolojilerini derinlemesine inceledi. Etkinliğin konuğu ise Teknoloji Yazarı Serdar Kuzuloğlu oldu.

    Yapay zekanın enerji sektöründe sunduğu fırsatlar hakkında bilgi veren Kuzuloğlu, bu teknolojinin enerji kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlayarak sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmaya imkan tanıyabileceğini belirtti.

    Yapay zeka, veri analitiği ve otomasyonun iş gücü üzerindeki etkilerine de dikkat çeken Kuzuloğlu, teknolojik dönüşüm sürecinde bireylerin ve şirketlerin kritik rol oynadığını vurguladı. Kuzuloğlu, konuşmasının ardından OEDAŞ çalışanlarının sorularını yanıtladı.

    “BizEnerji, verimli bir paylaşım platformu oldu”
    Etkinlik hakkında bilgi veren OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, “Pandemi döneminde başlattığımız BizEnerji Buluşmaları, çalışma arkadaşlarımızın farklı alanlarda ufkunu genişletmeyi hedeflediğimiz bir etkinlik.

    Başta enerji, finans ve teknoloji olmak üzere alanında uzman isimleri ağırlayarak hem güncel trendleri takip etme hem de bu konuların sektörümüze olan etkilerini değerlendirme imkanı sunuyoruz.

    Ülkemizde teknoloji denildiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olan Serdar Kuzuloğlu’nun katıldığı bu etkinlik de oldukça verimli geçti. Yapay zeka ve dijitalleşme gibi güncel konuların sektörel etkilerini dinleme fırsatı bulduk.

    BizEnerji, çalışanlarımız için verimli bir paylaşım platformu oldu. Önümüzdeki dönemde de farklı uzmanlarla bu buluşmaları sürdürmeyi planlıyoruz” dedi.

  • Kış lastiği uygulaması başlıyor

    Kış lastiği uygulaması başlıyor

    Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca hazırlanan kış lastiği kullanma zorunluluğu ile ilgili usul ve esaslar hakkında tebliğ uyarınca, şehirlerarası karayollarında yolcu ve eşya taşımalarında kullanılan taşıtlarda her yılın 1 Aralık ile takip eden yılın 1 Nisan tarihleri arasında kalan dört aylık dönemde kış lastiği kullanılması zorunluluğu getirilmişti.

    Muğla Valiliği’nde yapılan “Kış Mevsiminde Alınacak Trafik Tedbirleri’ toplantısında, Muğla’da trafik kazalarının oluşmasında önemli rol oynayan kış mevsimi şartları ve trafik güvenliğine yönelik olumsuzluklar dikkate alınarak, vatandaşların can ve mal güvenliğinin korunması amacıyla; Muğla-Denizli Devlet Karayolu, Muğla (Seydikemer) Antalya (Korkuteli) Devlet Karayolu, Kavaklıdere ilçesinde kar yağışı alan yolları ve Menteşe İlçesi Yılanlı mevkii istikametinden Denizli il sınırlarına kadar olan ve kar yağışı alan yollar üzerinde kar yağışı ile birlikte buzlanmalar meydana geldiğinden ve buna bağlı olarak ulaşımda aksamalar oluşturabileceğinden, belirtilen yollar üzerinde 1 Aralık ile takip eden yılın 1 Nisan tarihleri arasında kalan dört aylık dönemlerde, yolcu ve eşya taşımalarında kullanılan taşıtlarda kış lastiği uygulaması yapılacak.

    Muğla’nın diğer karayollarında ise her yılın 1 Aralık ile takip eden yılın 1 Nisan tarihleri arasında kalan dört aylık dönemlerde, kış lastiği uygulamasının yapılmaması uygun görülmüştür” denildi.

  • Mest eden kış manzarası

    Mest eden kış manzarası

    Erzincan’da soğuk havanın etkisiyle yüzeyi buzla kaplanan Ardıçlı Gölü’nde güzel manzaralar oluştu. Hava sıcaklığının yüksek kesimlerde sıfırın altında 10 dereceye kadar düştüğü kentte, Ergan Dağı Kış Sporları ve Doğa Turizm Merkezi’nde bulunan Ardıçlı Gölü’nün yüzeyi buz tuttu.

    Buzla kaplanan göl ile çevresi, seyrine doyumsuz bir manzara oluşturdu. Derinliği 5 metre olan, yüzeyi buzla kaplanan gölü görmeye gelen ziyaretçiler, manzaranın çok güzel olduğunu söyledi.

    Vatandaşlardan Recep Onur Çetin, “Ergan Dağında bulunan gölün donması da güzel bir görüntü oluşturdu.

    Erzincanlılar donmuş gölün bu güzel manzarasını seyretmek, dağ havası almak ve bu doğal ortamı doyasıya yaşamak için buraya gelmeye başladılar. 2024 yılı Erzincan yılı dediler ve gerçekten Ergan Dağı da buna yakışır şekilde beyaz örtüsüyle tüm misafirlerini bekliyor” dedi.

    Erzincan’ın güneyindeki Munzur dağlarının eteğinde 2 bin 970 rakımda bulunan ve yüzeyi soğuk havanın etkisiyle buz tutan gölde güzel kış manzaraları oluştu.

    Ergan Dağı Kayak Merkezi’nin yanında bulunan göl, bölgeye gelen vatandaşların ilgisini çekiyor. Göl, fotoğraf tutkunlarının uğrak mekânı haline geldi.

    Ardıçlı Gölü’ndeki kış güzelliği, drone ile havadan görüntülendi.

  • THY Sidney’e ilk uçuşunu gerçekleştirdi

    THY Sidney’e ilk uçuşunu gerçekleştirdi

    Türk Hava Yolları’nın (THY) en uzun rotası olan Sidney’e ilk uçuş gerçekleşti. THY, küresel uçuş ağını 6 kıtada 351 destinasyona ulaştırmış oldu.

    Türk Hava Yolları’nın (THY) en uzun rotası olan Sidney’e ilk uçuş gerçekleşti. İstanbul – Sidney arasında 28 Kasım 2024 tarihi itibariyle gerçekleştirilmeye başlanan seferler, haftada 4 gün Kuala Lumpur aktarmalı olarak Airbus A350-900 tipi uçakla yapılacak.

    Yeni rota, Türkiye ve Avustralya arasındaki bağları güçlendirerek turizm, ticaret ve kültürel alanlarda büyümeyi teşvik etmekle birlikte, Türk Hava Yolları’nın güçlü uçuş ağıyla dünyayı keşfetme imkanı sunacak. THY, İstanbul – Sidney arasındaki seferle küresel uçuş ağını 6 kıtada 351 destinasyona ulaştırmış oldu.

    “İstanbul-Sidney uçuşlarımız, Avrupa ve Avusturalya arasında bir köprü vazifesi görüyor”
    Sidney seferlerine ilişkin değerlendirmede bulunan Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, “Türk Hava Yolları tarihindeki en uzun uçuş rotası olan bu sefer ile ağımıza ikinci Avustralya şehrini eklemekten mutluluk duyuyoruz.

    İstanbul-Sidney uçuşlarımız, Avrupa ve Avusturalya arasında bir köprü vazifesi görürken, misafirlerimizi de Türk Hava Yolları’nın konforu ve misafirperverliğiyle dünyaya bağlama konusundaki taahhüdümüzü temsil ediyor.

    Yakın gelecekte seyahati kesintisiz gerçekleştirebilecek menzilde uçakları filomuza dahil ederek, Avustralya’dan İstanbul’a direkt uçuş gerçekleştirmeyi dört gözle bekliyoruz” diye konuştu.

    “İstanbul’dan başlayan bu heyecan verici yeni rota, havalimanlarımızın kapasitesini artıracak”
    THY Genel Müdür’ü Bilal Ekşi’nin ardından söz alan Yeni Güney Galler Eyaleti Çalışma ve Turizm Bakanı John Graham ise, “Türk Hava Yolları’nın Sidney’e gelişini, Sidney’e ziyaretçi sayısında artış sağlayacak önemli bir mihenk taşı olarak görüyoruz.

    İstanbul’dan başlayan bu heyecan verici yeni rota, havalimanlarımızın kapasitesini artırarak daha fazla ziyaretçiyi Yeni Güney Galler’e çekecek ve eyalet genelindeki turizm destinasyonlarımızda istihdam ve ekonomik büyümeyi artıracaktır.

    Daha fazla yolcunun havalimanlarımızı kullanması, Minns Hükümeti’nin eyalet çapındaki ziyaretçi ekonomisinde istihdamı ve büyümeyi artırma planının bir parçasıdır” dedi.

    “Hem Türkler hem de Avusturalyalı gezginler için en önemli nokta olacağız”
    İlk uçuşun gerçekleştiği Sidney Havalimanı’nın CEO’su Scott Charlton ise, “Türk Hava Yolları’nı Sidney’de ağırlamaktan gurur duyuyoruz.

    Bu yeni hizmet, Sidney’in zaten güçlü olan uluslararası ağını güçlendirmekle kalmıyor, yolculara Türk Hava Yolları’nın İstanbul’daki geniş merkezi aracılığıyla Avrupa ve ötesine daha fazla seçenek ve bağlantı sunuyor.

    Türk Hava Yolları, pazara ek rekabet getirmesinin yanı sıra, Yeni Güney Galler’de ikamet eden 15 binden fazla Türkiye doğumlu Avustralyalı ve Türkiye’nin Avustralyalı gezginleri için en popüler destinasyonlardan biri olacağına eminiz” şeklinde konuştu.

  • Ahlat’ta 3 Aralık Dünya Engelliler Günü

    Ahlat’ta 3 Aralık Dünya Engelliler Günü

    Bitlis’in Ahlat ilçesinde 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla bir program düzenlendi.
    Ahlat Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünde düzenlenen program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

    Programda Ahlat Saadet Ayber Özel Eğitim Uygulama Okulu öğretmenlerinden Işıl Burçak Yılmaz tarafından günün anlam ve önemini anlatan bir konuşma yapıldı.

    Daha sonra kürsüye çıkan Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, toplumun çok önemli bir kesimini oluşturan engelli bireylerin haklarını, ihtiyaçlarını ve toplumdaki yerlerini bir kez daha hatırlamak için bir araya geldiklerini söyledi.

    Bingöl, “3 Aralık Dünya Engelliler Günü, hepimize engelli bireylerin karşılaştığı zorlukları anlamak, bu zorlukların aşılması için çözüm yolları üretmek ve herkes için eşit bir yaşam alanı oluşturmanın önemini hatırlatır.

    Engelli olmak, asla bir eksiklik değil; toplumsal dayanışma, sevgi ve destekle üstesinden gelebileceğimiz bir farklılıktır. Bu anlamda, engelli bireylerin topluma tam ve eşit katılımını sağlamak, yalnızca onların değil, hepimizin sorumluluğudur.

    Çünkü her birey, eşit haklara sahip olduğu bir toplumda, kendini değerli hissederek yaşamayı hak eder. Kaymakamlık olarak, ilçemizde engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştıracak projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz.

    Fiziksel, sosyal ve ekonomik alanlarda engelleri kaldırmak, onların yaşam standartlarını yükseltmek ve toplumumuzun birer parçası olarak aktif roller almalarını sağlamak için çalışıyoruz. Engellerin, ancak birlikte hareket ederek aşılabileceğini unutmamalıyız.

    Bu yüzden, siz kıymetli hemşehrilerimizin duyarlılığı ve desteği de büyük önem taşıyor. Unutmayalım ki, empatiyle yaklaştığımızda ve dayanışma içinde olduğumuzda, toplumsal birlikteliğimiz daha da güçlenecektir.

    Bu vesileyle, engelli bireylerimizin haklarını savunan, onların yaşam şartlarını iyileştirmek için çaba gösteren tüm sivil toplum kuruluşlarımıza, eğitimcilerimize ve gönüllülerimize de yürekten teşekkür ediyorum.

    Hep birlikte daha engelsiz bir dünya kurabileceğimiz inancıyla, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü kutluyor; sağlıklı, mutlu ve engelsiz bir yaşam diliyorum” dedi.

    Konuşmalar sonrasında program özel eğitim öğrencileri tarafından hazırlanan “farklılıklarım ile mutluyum” müzikali, “farecik” adlı ront gösterisi, müzik, şiir okunması, şarkılar ve tiyatro gösterisiyle sürdü.

    Program 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla düzenlenen yarışmalarda dereceye girenlere protokol tarafından ödüllerinin verilmesiyle birlikte sona erdi.

    Programa Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Vefa Akdoğan, kurum amirleri, engelli bireyler ve aileleri katıldı.

  • Küçükbaşlar sağlık taramasından geçiyor

    Küçükbaşlar sağlık taramasından geçiyor

    Konya’nın Beyşehir ilçesinde küçükbaş hayvanlara yönelik aşılama, kimliklendirme ve sağlık taraması çalışmaları devam ediyor.

    Beyşehir Tarım ve Orman Müdürlüğü bünyesinde görevli veteriner hekimler, ilçede faaliyet gösteren küçükbaş hayvancılık işletmelerinde yürütülen çalışmalar esnasında üreticilerin sorunlarını da dinlerken, besicilere talep halinde teknik destek de sağlıyor.

    Sorumluluk bölgesinde mesaisini sürdüren ekipler, küçükbaş hayvanlara bulaşıcı hayvan hastalıklarına karşı koruyucu aşılama çalışmasının yanı sıra yeni doğan hayvanlarda ise kimliklendirme çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

    Konuyla ilgili yapılan açıklamada, çalışmalar esnasında üreticilerin sorunlarının dinlenmekte olduğu ve veteriner hekimlerce teknik destek sağlandığı belirtilerek, hayvancılık işletmelerinde karşılaşılması muhtemel bir probleme ilişkin olarak İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğüne başvurulabileceği de hatırlatıldı.

  • ‘Tarihi Kentler Birliği Toplantısı’nı değerlendirdi

    ‘Tarihi Kentler Birliği Toplantısı’nı değerlendirdi

    Bayırköy Belediye Başkanı Aykut Dilsiz, ‘Tarihi Kentler Birliği Birlik Meclisi Olağan 2. Toplantısı’na katılarak, “Kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği gibi konular ele aldık” dedi.

    Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği Başkanı Mansur Yavaş başkalığında Muğla’nın Marmaris ilçesinde düzenlenen ‘Tarihi Kentler Birliği Birlik Meclisi Olağan 2. Toplantısı’na Bayırköy Belediye Başkanı Aykut Dilsiz’de katıldı. Toplantıda, Başkan Aykut Dilsiz Bilecik’e bağlı Bayırköy’ün tarihi ve kültürel değerlerini aktardı.

    Görüşmede, belediyecilik çalışmaları hakkında fikir alışverişinde bulunuldu ve gelecekteki projeler için önemli temaslar kuruldu.

    Başkan Dilsiz, toplantıya ilişkin yaptığı açıklamada, “Kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirliği gibi konular ele aldık. Toplantıda alınan kararların Beldemize ve belediyelerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    Öte yandan Başkan Dilsiz, Marmaris’in tarihi ve kültürel zenginliklerini yerinde inceleyerek, bölgedeki antik döneme ait eserleri de Birlik üyeleri ile birlikte gezme fırsatı buldu.

    Başkan Dilsiz Muğla’nın tarihi güzelliklerini ve misafirperverliğinin memnuniyetini dile getirirken, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras ve Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal’a teşekkür etti.

  • Çoban, köylülerin yardımıyla kurtarıldı

    Çoban, köylülerin yardımıyla kurtarıldı

    Erzurum’un Uzundere ilçesinde etkili olan yoğun kar yağışı, bir çobanı hayvanlarıyla birlikte dağda mahsur bıraktı. Zorlu kış şartları nedeniyle köyüne dönemeyen çoban, köylülerin seferber olmasıyla kurtarıldı.

    Yardım ekipleri, çobanı ve koyun sürüsünü güvenli bir şekilde köyüne ulaştırmayı başardı. Kurtuluşunu türküler eşliğinde kutlayan çoban, köyüne dönerken hem kendisi hem de koyunları için unutulmaz bir anı yaşadı.

    Olay, köy halkının dayanışma ruhunu ve zorlu doğa şartlarında birbirine olan desteğini bir kez daha gözler önüne serdi. Çoban, “Beni ve hayvanlarımı yalnız bırakmayan herkese teşekkür ediyorum. Bu dayanışma olmasaydı, bugün burada olamazdık” diyerek duygularını ifade etti.

  • Dövizcilerden sahte dolar açıklaması

    Dövizcilerden sahte dolar açıklaması

    Gaziantep’te 7 yıldır dövizcilik yapan İbrahim Kocaardıç, sahte dolar ile gerçek dolar arasındaki farkları anlattı. Döviz işiyle uğraşan kişilerin sahte doları kolayca ayırt edebildiğini belirten Kocaardıç, vatandaşların bu konuda yeterince bilgi sahibi olmadığını söyledi.

    Son günlerde piyasaya sürülen sahte dolarlar hem vatandaşları hem de dövizcileri zor durumda bırakıyor. Gaziantep’te dövizcilik yapan İbrahim Kocaardıç, sahte dolarla ilgili önemli açıklamalar yaptı.

    Sahte doların genellikle dikkatli incelenmediğinde anlaşılamayacağını ifade eden Kocaardıç, bazı önemli detaylara dikkat çekti. Gerçek dolarda kullanılan özel kağıt ve baskı teknolojisinin sahte paralarda genellikle taklit edilemediğini söyledi.

    “Gerçek dolarda yazılar ve desenler daha net ve keskindir”
    Sahte doların nasıl anlaşılacağını anlatan Kocaardıç, “Gerçek doların kağıdı, normal kağıttan farklı bir dokuya ve sese sahiptir. Elle hissedilerek anlaşılabilir.

    Gerçek dolarda yazılar ve desenler daha net ve keskindir. Sahte paralarda bu detaylar genellikle bulanık olur. Gerçek dolarda ışığa tutulduğunda görülebilen güvenlik şeritleri ve hologramlar bulunur. Sahte paralarda bunlar eksik ya da yanlış yerleştirilmiş olabilir” dedi.

    Kocaardıç, özellikle piyasada artan sahte para dolaşımı nedeniyle vatandaşların para alırken ya da bozdururken profesyonel yerlere başvurmalarının önemine dikkat çekti.

    “Vatandaşlar genelde bu ayrıntılara dikkat etmiyor”
    Kocaardıç, “Biz bu işi uzun yıllardır yapıyoruz ve sahte para elimize gelir gelmez fark ediyoruz. Ancak vatandaşlar genelde bu ayrıntılara dikkat etmiyor. Bu yüzden dikkatli olunmalı ve şüpheli durumlarda uzmanlardan destek alınmalı” diye konuştu.

  • Yenidoğan Çetesi davası 10. gününde

    Yenidoğan Çetesi davası 10. gününde

    İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 10’uncu gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Bugün görülecek olan celse, tutuksuz sanıkların savunmasıyla devam edecek.

    İddianameden

    Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 47 sanığa ve 19 sağlık kuruluşuna yer verilirken 10 bebeğin ise hayatını kaybettiği belirtildi. İddianamede Fırat Sarı liderliğindeki ve yöneticiliğini İlker Gönen ile Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı suç örgütünün esas amacının işletmesini devir aldıkları yeni doğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamakları ile oynama yaparak SGK’dan üst sınırdan ödeme almak olduğu açıklandı. İddianamede çetenin hastaların mevcut durumlarını, evrak işlemlerine farklı yansıtarak (entübe olanı entübe olmayan, entübe olmayanı entübe olan, kullanılmayan ilaçları kullanılmış şekilde) gibi yöntemlerle evrak sahteciliği yapıp SGK’ya fatura ettiği, hastaların mevcut durumlarını olduğundan daha ağır göstererek daha uzun süre yatış sağlayıp SGK’dan yüksek ücret tahsil ettiği ve bazı hasta yakınlarından fazladan ücret adı altında para almak gibi işlemlerle maddi çıkar elde ettiği de aktarıldı. Hazırlanan iddianamede yer alan şüphelilerin çoğunun sağlık çalışanı olduğu ve kazanılan kardan bu çalışanların da aldığı belirtildi. İddianamede 112 sevk sistemi bertaraf edildiği için bebek hastaların uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği örgüt adına karlı gördüğü hastanelere yatışının yapıldığı, bu noktada amacın bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi değil maddi olarak en fazla kazanç elde edilmesi olduğu belirtildi.

    Bebeklerin her türlü enfeksiyona açık olan yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde yatırılmasının kimi bebeklerde enfeksiyon kapma gibi rahatsızlıklara kimi bebeklerde ise ölüme dahi sebep olduğu da iddianamede kaydedildi. Şüphelilerin usulsüz şekilde düşümünü yaptıkları currosurf, infasurf gibi ilaçları hastaneden çıkartarak satıp maddi kazanç elde ettikleri, Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne aykırı şekilde işletme devri yapılarak danışmanlık hizmeti adı altında Fırat Sarı liderliğindeki Yenidoğan Suç Örgütü’nün çok sayıda hastaneye az sayıda doktorla hizmet vermeye çalışması nedeni ile aslında sağlık hizmetinin doğrudan hemşire ve hatta hemşire yardımcıları ile verildiği bu nedenle bebek ölüm sayılarının arttığı da iddianamede kaydedildi. İddianamede hemşirelerin kendisini doktor olarak tanıttığı, bir kısım örgüt mensuplarının yenidoğan yoğun bakımlarını kapasitenin üzerinde doldurduğu, hemşireler eli ile usule aykırı gerçek olmayan epikriz raporları yazıldığı da açıklandı. Soruşturma kapsamında incelenen dijital materyallerde ise şüphelilerin “kötü hasta değerleri, iyi hasta değerleri” gibi şablon hasta değerlerinin yer aldığı ve çoğu zaman hastaların kan gazı, kan değerleri, enfeksiyon olup olmadığı gibi konularda gerçekte bir tetkik veya tahlil yapmadan kendi gözlemlerine göre bebeği iyi veya kötü olarak kategorize edip raporlarını şablon olarak tek elden, merkezden, hastane dışından yazdıkları iddianamede kaydedildi. Bu nedenle hangi bebeğe hangi tedavinin uygulanacağı yönünde tereddütler yaşandığı ve bebeklerin hayatını kaybetmesine kadar varan telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğduğu iddianamede kaydedildi. Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından ilgili hastaneler ve suç örgütünün faaliyetlerini incelemek ve raporlamak için görevlendirilen müfettişlerin bebek ölümleri ile ilgili olarak alanında uzman neotologlardan oluşan uzman heyetten aldığı görüşe göre hastanelerde tıbbi imkansızlıklar, erken teşhis ve tedavi olmaması, birebir yakın hekim kontrolü olmaması, gerekli tetkik ve tahlillerin yapılmaması, hayati öneme sahip ilaçların kesilmesi, 3. Düzey olmamasına rağmen 3. Düzey hasta kabulü yapılması, doktorların hastaların klinik takip ve tedavisini üstlenmedikleri, ölüm sebeplerinin doktorlar tarafından örtbas edilmesi, TPN sıvısı içerisine lipit multivitamin, fosfor ve magnezyum destekleri verilmemesi sonucu yeterli enerji protein desteği alamadığı için hastaların beslenme bozukluğuna sebep olunduğu, bebeğin kalbi düşmesine rağmen adrenalin kullanılmaması, hastaların uzun süre yatışı yapılıp uygun merkezlere sevk edilmemesi, ilaç hazırlanması ve saklanmasında ihmal gösterilmesi, hastalara protein ve lipit desteği yapılmaması, gerekli ilaçların uygun şekilde verilmemesi, uygun şekil ve süre canlandırma desteği uygulanmaması, sahte hasta dosyası düzenlenmesi, hastaya pasif ötenazi uygulanması nedeniyle bebeklerin hayat haklarının ellerinden alındığı şeklinde tespitler olduğu aktarıldı.

    İddianamede bazı bebeklerin yoğun bakıma girdikten sonra kilo alması gerekirken aksine ciddi kilo kaybı yaşadığı da aktarılırken, Yenidoğan Suç Örgütü’nün ve örgüte yardım eden hastane yönetimlerinin sırf giderleri azaltmak ve maddi menfaat temin etmek adına bebeklere yeterli besin verme işlemini yerine getirmedikleri, tapelerde “TPN tüketimini azaltın” şeklinde talimatların yer aldığı da açıklandı. İddianame kapsamında sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 kez ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘nitelikli dolandırıcılık’, ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ ve 11 kez ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanık Gıyasettin Mert Özdemir’in ise ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi’, ‘kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık’, ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis istendi. İddianamede diğer sanıklar hakkında benzer suçlardan değişen oranlarda hapis cezası talep edildi.