Etiket: güncelhaber

  • “2024’e doğru Diyar Diyar Anadolu”

    “2024’e doğru Diyar Diyar Anadolu”

    MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’ın da katıldığı MHP Balıkesir İl Kongresi yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Kongre Divan Başkanlığı’nın belirlenmesiyle başlayan kongrede daha sonra parti yönetimi oy birliği ile aklandı. Yeni dönemde MHP İl Başkanı olarak Niyazi Tunç ve ekibi seçilirken, 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerin önemine değinildi. MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman kongrede yaptığı konuşmada 2024 Mahalli İdareler Seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın başarısının devam etmesi için gece gündüz çalışacaklarını söyledi.
    Kongreye, MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman’ın yanı sıra MHP Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel, Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili Mehmet Birol Şahin, Altıeylül Belediye Başkan Vekili Feyyaz Çiftçi ile 20 ilçeden gelen delegeler ve partililer katıldı.
    Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından MHP İl yönetiminin aklandığı kongrede siyasi konuşmalara geçildi. Kürsüye ilk olarak gelen MHP Balıkesir Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel, 2024 yılında yapılacak yerel seçimlerin önemine değindi. Yüksel yerel seçimlerde Cumhur İttifakı’nın yine başarılı olacağına vurgu yaparak tüm teşkilatların gece gündüz demeden çalışmaları gerektiğini hatırlattı.

    Tunç: “Tarihi sorumluluklarımız var”

    MHP Balıkesir İl Kongresine tek aday olarak giden Niyazi Tunç ise konuşmasında 20 ilçe kongresini tamamladıklarını belirterek 2024 seçimlerine hazırlıkların başlatıldığını dile getirdi. Tunç, “Merhum İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy, “Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez” diyerek birlik ve beraberliğin önemini ortaya koyuyor. Kuvayi Milliye Şehri Balıkesir’imizde zafer parolamız işte budur! Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Aşılmaz sanılan engelleri birlikte aşacağız, olmaz denileni Allah’ın izniyle olduracağız. Asla inancımızı kaybetmeyeceğiz, asla ümitsiz olmayacağız, asla yılanlardan, yorulanlardan, dönenlerden olmayacağız. Bizim bir ülkücü olarak hem şanlı tarihimize, hem mukaddes davamıza, hem Liderimize hem de ülkemize karşı tarihi sorumluluklarımız var” ifadelerini kullandı.

    Büyükataman: “Milliyetçi Hareket Partisi 54 yıldır milliyetçiliğin ana damarı olmuştur”

    Kongreye katılan MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman ise konuşmasında yerel seçimlerin önemine dikkat çekti. Büyükataman şunları kaydetti:
    “Milliyetçi Hareket Partisi 9 Şubat 1969’da Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in önderliğinde başlayan yolculuğunu tam 54 yıldır milliyetçiliğin tek damarı ve Türk milliyetçilerinin tek çatısı olarak siyaset sahnesinde sürdürmektedir. Yarım asrı geçen bu sürede Türk milliyetçileri zorlu imtihanlardan geçmiş, fırtınalı yılların seçim şartlarına karşı şanlı mücadeleler vererek bugünlere ulaşmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi ömrünü büyük Türk milletine adayan, ülkemizin bekası için yeri geldiğinde şehadeti göze alan Türk Devleti’nin varlığını ebediyete kadar sürdürmesi için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır, ilkeli dava insanlarının kutlu ocağı olmuştur. Milliyetçi Hareket Partisi olarak ümitsizliği yok eden bir inancı, eskimeyen bir heyecanı, bozulmayan bir duruyu temsil ediyor ve bundan gurur duyuyoruz. Bundan sonra da Büyük Türkiye hedeflerimizden bir an bile vaz geçmeden Türk milletine duyduğumuz eşsiz sevgi ve emsalsiz bağlılıkla mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın.

    “MHP Türkiye’nin bekasına yönelik tehditlere karşı mukavemetin yıkılmaz kalesidir”

    Milliyetçi Hareket Partisi gönül köprüleri kurmaya devam edecektir. Ayrışmaya ve bozgunculuğa geçit vermeden şanlı mazimize yakışan bir şekilde kongre sürecini tamamlayacaktır. Yakın geçmişte şahit olduğumuz gibi aramıza fitne tohumları ekerek, surlarımızda gedik açmaya çalışanlar mutlaka olacaktır. Balıkesir kutlu davamıza ihanet edip satanlara karşı dün nasıl dimdik durduysa inanıyorum ki bundan sonra da öyle duracak ve zilletin ipiyle karanlık kuyulara inenlere hadlerini bildirmeye devam edecektir. Türk milletine hasımlık besleyen bu çevrelerin Milliyetçi Hareket Partisi üzerinden kirli hesaplar yapması tabi ki asla tesadüfi değildir. Milliyetçi Hareket Partisi Türk milletinin bizatihi kendisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin yılmaz savunucusudur. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin bekasına yönelik tehditlere karşı milli mukavemetin yıkılmayan ve yıkılmayacak kalesidir. Milliyetçi Hareket Partisi hiçbir zaman ihanete geçit, ayrışmaya izin vermeyecek, birliği ve kardeşliğiyle fitne çarkının mutlaka dişlerini kıracaktır.

    “Zillet İttifakının yönetiminde hizmetten yoksun kalan şehirler kurtarılmalıdır”

    Türk milleti 14 ve 28 Mayıs’ta seçimini Cumhur İttifakından yana yapmış, geleceğine hamd olsun sahip çıkmıştır. Seçimlerden sonra Altılı Masanın kavgalarının iyice ayyuka çıkması milletimizin kararının ne derece doğru olduğunu göstermiştir. Zillet ittifakı ortakları bugün kendileri bile “Allah memleketi bizden korumuş” diyerek içinde bulundukları durumu itiraf etmektedirler. Zillet ittifakının ülkemize ve milletimize faydası yoktur ve bundan sonra da olmayacağı açıkça ortadadır. Ancak ne yazık ki 2019 seçimlerinden bu yana başta Ankara, İstanbul ve İzmir olmak üzere muhalefetin elinde bulunan birçok belediye yönetim krizi içerisindedir. Zilletin gölgesi altındaki belediyelerin beceriksizliklerinden dolayı çok sayıda ilimiz altyapı yetersizliğinin pençesinde kıvranmakta, kaynakların doğru kullanılmaması sebebiyle hak ettiği yatırımı alamamakta, en hafif doğa olaylarının afete dönüşmesiyle yaşanabilir bir kenet olmaktan ne yazık ki bu illerimiz çıkmaktadır. CHP ve HDP başta olmak üzere zillet ittifakının yönetiminde hizmetten yoksun kalan şehirlerimiz bir an önce milli iradenin kararıyla kurtarılmalıdır. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin de ifade ettiği gibi “Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine seri ve selametle vasıl olabilmenin stratejik formülü merkezden yerele tek yürek olmuş Türkiye’nin oluşmasına ve ortayı çıkmasına bağlıdır.” Kaybedecek zamanımız yoktur. 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler seçimlerinde yüksek bir başarıya ulaşmak ve zilletin ipini tamamen silip atmak için hiç durmadan hep beraber çalışmak zorundayız. Cumhur İttifakı olarak büyük bir heyecan ve uyum içerisinde iş birliğimizi sürdürecek, vatandaşlarımızı merkezi yönetimle uyumlu, üretken belediyeciliğe Allah’ın izniyle kavuşturacağız. İnanıyorum ki Büyük Türk Milleti 14 ve 28 Mayıs’ta verdiği kararının bir kez daha arkasında duracak, zillet belediyeciliğine son verecektir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak yerelde iktidar, ülkede istikrar anlayışıyla Mahalli İdareler Seçiminde Cumhur’un zaferi için var gücümüzle çalışacak., bir an bile kimsenin kuşkusu olmasın ki durmayacağız.

    “2024’e doğru Diyar Diyar Anadolu”

    Bu anlamda Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin talimatları çerçevesinde 2024’e Doğru Diyar Diyar Anadolu temasıyla yerel seçimlere hazırlık sürecini başlattık. Allah’ın izniyle 31 Mart 2024’de yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerinde şehirlerimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’ncü yılına yakışır hizmet anlayışına Cumhur İttifakı’nın zaferiyle ulaşacaktır.”

    Yeni yönetim

    MHP İl Kongresinde yapılan konuşmaların ardından seçimlere geçildi. Tek liste ile gidilen seçimlerde Niyazi Tunç başkanlığındaki yönetimde şu isimler yer aldı:
    “Yönetim Kurulu: Erdal Çalt, Halil Görmen, Halil Şen, Ceyda Yırcalı, Muharrem Kurthan, Mehmet Başkurt, İlker Kelemençe, Ersan Özmen, Ahmet Çakır Kutluhan Çiftçi, Kadir Işıktaş, Ufuk Kuvetli, Adil Filiz, Kağan Fazıl, Nazım Sarıçalı, Keskin Gezen, İrfan Bilgen, Hüseyin Kılıç, Recep Aslan, Nevzat Ertürk, Kazım Gültekin, Osman Köse, Burak Arslan, Harun Özbay.
    Disiplin Kurulu: Mesut Sabah, Adnan Demirtaş, Cavit Kocakuşak, Canip Karanalp, Emrah İpek, Sinan Filiz, Süleyman Baydar.
    Üst Kurul Delegeleri: Niyazi Tunç, Mustafa Bilsem, Alper Okçelik, Bekir Bozkurt, Mehmet Sıray, Muammer Birdar, Sadettin Kul, Ahmet Davran, Ergün Okurlar, Gökhan Selcan, Kağan Çoban, Fatih Aydın, Özcan Akbaba, Yakup Macan, Halil Görmen, Nazmi Taşkın.”

  • Zonguldak’ta eşsiz sonbahar manzarası

    Zonguldak’ta eşsiz sonbahar manzarası

    Havaların soğumasıyla birlikte 508 metre rakımlı Tosunlar köyünde ortaya çıkan doğa harikası görüntüleri adeta mest etti. Karadeniz Bölgesi sınırları içerisinde bulunan Tosunlar köyü ve şelaleleri bölgeye has bitki örtüsü, sıcak ve soğuk şelaleleri ile eşsiz bir güzellik barındırırken, sonbahar güzelliği ile birlikte oluşan renk cümbüşü ve doyumsuz manzarası ile de misafirlerine görsel şölen sundu.

    Zonguldak’ın iç kısımlarına doğru gidildiğinde bitki örtüsündeki kızıllık ve altın sarılığı şelale göl ve akarsularla bütünleşirken, bölge sonbaharda doğaseverlerin, dron operatörlerinin ve fotoğrafçıların vazgeçilmezi haline geldi.

  • Eski eşyalar yeniden hayat buluyor

    Eski eşyalar yeniden hayat buluyor

    Tarihi kapalı çarşıda 50 yıldır eskimiş eşyaları yeniden kullanıma kazandırdığını söyleyen 63 yaşındaki Orhan Yoğun, “İnsanların hem ekonomik olarak rahatlamasını hem de mutlu olmalarını sağlıyorum” dedi.

    İnsanlara faydalı olmak için elinden geleni yaptığını söyleyen Yoğun, “50 yıldır bu işi yapıyorum. Burada yaptığımız iş geri dönüşüm dediğimiz eskimiş, kulpları kopmuş olan eskiyi parlatarak her şeye hayat veriyoruz. Burada tencerenin parlaması, çaydanlıkların tamiri, parlaması ve çeşitli tamiratlar yapıyorum. Boş kalmamak için her şeyi yapıyorum. İnsanlara faydam olsun diye uğraşıyorum. Burada herkes çok memnun” ifadesini kullandı.

    Yoğun, “Normalde insanlar bir çaydanlığı 500-1000 TL’ye alırken ben burada eski çaydanlığı 50-100 TL ‘ye parlatarak yenileyerek veriyorum. Hem ekonomik olarak zora düşmüyorlar hem de manevi olarak mutlu olmalarını sağlıyorum. Buda beni daha çok mutlu ediyor. Eskimiş olan ne varsa onu yenileyip tekrar kullanılması bu bana ayrı zevk veriyor. İnsanların bana burada dua etmesi çok güzel. İnsanların hem Türkiye ekonomisine, hem kendi ekonomisine faydalı olmak için ellerinden geleni yapmalarını istiyorum” dedi.

  • Binlerce balık kıyıya vurdu

    Binlerce balık kıyıya vurdu

    Edinilen bilgiye göre, Çemişgezek ilçesinde bağlı Karaser ve Vişneli köyünki vatandaşlar, Keban Baraj Gölü kıyısına gittiğinde binlerce ölü balık ile karşılaştı.

    Sahil boyunca ölü balıkları görüntüleyen köylüler durumu Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bildirdi. Ekiplerin balık ve sudan numuneler alarak incelemelerde bulunacağı bildirildi.

     

  • Valiz üretiminde zirveye çıkmayı hedefliyor

    Valiz üretiminde zirveye çıkmayı hedefliyor

    Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde 11 bin 300 metrekare alan üzerinde 5 bin 120 metrede kurdukları fabrika ile 43 kişiye istihdam sağlıyor. Türkiye’nin birçok noktasına valiz ihracatı yapan Disan Grup’un hedefi yurt dışına ihraç.
    Disan Grup Yöneyim Kurulu Başkanı Musa Dakak, 2022 yılında kurdukları şirketin bir bölümünde valiz diğer bölümünde ise mutfak araç gereç ürünlerini de ürettiklerini belirtti.

    Hedeflerinin 80 kişiye istihdam sağlamak olduğunu dile getiren Dakak, “11 bin 300 metre kare bir alana sahibiz. 5 bin 120 metre de kapalı alanımız var. Bu alan içerisinde 2 bölüme sahibiz. Birinci bölümümüzde mutfak araç gereç ürünlerini üretiyoruz. 2’nci bölümde ise valiz üretimi gerçekleştiriyoruz. 2022 yılında şirketimizi kurduk. Makine ve ham maddelerimizi tedarik ederek 2-3 ay içerisinde de üretim yapmaya başladık. Şu anda 43 kişi ile çalışıyoruz. Hedefimiz 70-80 kişiye kadar çıkmak. Günlük 200’e yakın 3’lü set valizler üretiyoruz” dedi.

    Metal ürünlerin üretiminde ayda 4 kamyon üretim yaptıklarını ifade eden Dakak, “Metal bölümümüzde ise aylık 4 kamyon ürün üretiyoruz. Şu anda ürettiğimiz valizleri yakın bölgelere olan Diyarbakır, Mardin, Batman illerine gönderiyoruz. Yurt dışıyla olan temaslarımız devam ediyor. Türkiye’nin batı illeri, Karadeniz bölgelerine ve orta doğu, Avrupa illeriyle görüşmelerimiz var. Söylediğim bu illere de ihracat yapmaya yavaş yavaş başlayacağız” diye konuştu.

  • Buğdayın, bulgur olma yolculuğu

    Buğdayın, bulgur olma yolculuğu

    Tufanbeyli ilçesine bağlı İstiklal Mahallesinde kendileri üreterek kışlıklarını hazırlayan vatandaşların zorlu mesaisi başladı. Sonbahar ile birlikte kışlık yiyeceklerini hazırlayan kadınlar bin bir emek vererek geleneksel hasatlarının ardından kazanda önce buğdayları kaynattılar, ardından kurumaya bıraktılar. Evlerin önüne konulan bakır kazanlarda bin bir güçlükle kaynatılan buğdaylar daha sonra yerlere serilen çadır ve hasırlar üzerinde kurutulmaya bırakılıyor. Kuruyan buğdaylar daha sonra bulgur olmak üzere değirmenlere gönderiliyor. Kimi vatandaş kendi kışlık yiyeceğini hazırlıyor, kimi vatandaş ise yaptığı bulgurları satarak ev ekonomisine katkı sağlıyor.

    Kırsal kesimde oldukça yaygın olan ve geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilen bulgur kaynatma köylerde teknolojiden uzak doğal üretim ile hazırlanması dikkat çekiyor.

    İstiklal Mahallesinde her yıl bulgur kaynattıklarını söyleyen Fatma Öztürk, “Adana’nın en ücra köşesi olan Tufanbeyli’de yaşıyoruz. Kış hazırlığımız yapıyoruz. Biz burada hem kendimize hem de akrabalarımıza yardımcı oluyoruz. Hasat edilen buğdayı önce yıkıyor temizliyor, kaynatmaya başlıyoruz. Akşama kadar sürekli karıştırarak kaynatıyoruz. Pişince kurumaya bırakıyoruz. Buğday hedik haline geliyor. 3 gün de çadır ve hasırlarda kuruyor. Çok zahmetli oluyor. Temizlikten sonra değirmene gidiyor. Orada nasıl yemek istersek ona göre çektiriyoruz. Yemesi güzel ama yapması çok zahmetli bulgur kaynatmak çok zor oluyor” dedi.

    Yarım asırdır bu işle uğraşan Hatice Araz ise “58 yaşındayım 10 senesi çıkarırsak 48 yıldır bu işin içindeyim. Bu değirmene getiriyorlar ben de ona göre işimi yapıyorum. İyi bir yemek istiyorlarsa iyice seçip kurutacaklar ben de burada eski usul değirmenimde eleyeceğim sizlere hazır hale getireceğim. 230 TL ye çekimi yapıyoruz en iyi haliyle hizmet vermeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Nakış nakış sonbahar güzelliği

    Nakış nakış sonbahar güzelliği

    Kars’ta sonbahar güzelliği yaşanıyor. Eylül ayında halı desenini andıran tarlalar havadan görüntülendi. Yeşil, sarı ve kahverengi tonlarına bürünen uçsuz bucaksız araziler, kartpostallık görüntüler ortaya çıkardı.

    Dört mevsim bir başka güzelliğe bürünen Kars’ta, Kars-Arpaçay yolunda sonbaharın bütün tonlarının ilmik ilmik işlendiği tarım arazileri, Kars’ın doğal güzelliğini bir kez daha gözler önüne serdi.

  • Denizanaları panik oluşturdu

    Denizanaları panik oluşturdu

    Geçtiğimiz Ağustos ayında, İzmir’in turistik ilçesi Foça’nın birçok sahilinde görülen denizanası istilası vatandaşları tedirgin etmiş, denizanalarına temas nedeniyle hastanelere başvurular artış göstermişti. Aradan geçen kısa zamanın ardından benzer görüntüler, Çeşme ilçesinde de ortaya çıktı. Çiftlikköy Fenerburnu Koyu ve Dalyan kıyılarına gelen vatandaşlar, deniz yüzeyinde ve kıyıya vurmuş halde çok sayıda denizanasına rastladı. Mavi renkte olduğu gözlenen denizanalarının rüzgarla ve dalgalarla birlikte kıyıya vurdukları tahmin edildi.

    “Bu yıl denizanalarını çok daha sık görüyoruz”

    Görüntülerle ilgili açıklamalarda bulunan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi ve İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, sıcaklık artışı ve denizlerdeki kirlilikle birlikte denizanalarının daha sık görüldüğünün altını çizdi. Prof. Dr. Yaşar, “Her yıl bu denizanalarını, özellikle Ağustos aylarında görmeye alışmıştık. Ancak bu sene yoğun görüldü. Bunun nedenlerinden biri, Türkiye’de tüm zamanların deniz suyu sıcaklığı 32,7 derece ile İzmir’de kırıldı. Deniz suyu sıcaklığı seviyesi yüksek olunca bir de biz denizlerimize çok fazla atık bıraktıkça, bu tür canlıları denizlerimizde sıklıkla görüyoruz. Bizim denizleri foseptik olarak kullanmamız dolayısıyla oradaki atıklar, bu canlılar için besin anlamına geliyor. Bu nedenle biz bu yıl denizanalarını çok daha sık görüyoruz” dedi.,

    “Foça’daki denizanaları Çeşme’ye ulaştı diyemeyiz”

    Foça’daki denizanalarının Çeşme’ye ulaşmasının mümkün olmayacağına dikkat çeken Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Daha önceden Akdeniz’de yerleşim yerlerinde görebiliyorduk denizanalarını ancak şimdi sadece Foça değil daha kuzeyde de görebiliyoruz. Bu yıl sıcaklık rekorları kırıldı ama bu tabi ki tek başına neden değil. Hem yüksek sıcaklık hem de kirliliğin birlikte neden olduğu görüntülerdir bunlar. Foça’daki denizanaları Çeşme’ye ulaştı diyemeyiz çünkü bu canlılar yüzme kabiliyeti olan canlılar değildir ve akıntı da buna müsait değildir. Denizanaları akıntı ve rüzgarla yığılır ve bazı koylarda bunları görmemiz anormal değildir” diye konuştu.

    Tehlikeliler mi?

    “Bu türler zehirli olmasa da dokunmak canı acıtıyor” diyen Prof. Dr. Yaşar, “Vatandaşlar denizanasına temas ettikleri anda, öncelikle o bölgeyi deniz suyuyla yıkaması daha sonra da bir sağlık kuruluşuna giderek tedavi olması gerekir. Bu denizanaları zehirli değildir ancak temas halinde can yakarlar” açıklamasında bulundu.

  • Barajlardaki su seviyesi düştü

    Barajlardaki su seviyesi düştü

    Aydın’da üreticilerin merakla takip ettiği barajlardaki doluluk oranları son yılların en kurak kış döneminin yaşanması sebebiyle alarm verirken son 4 aydır etkili olan yaz yağmurları da adeta buhar olup uçtu. Çiftçi sayısı yüksek olan illerden olan Aydın’da sulama sezonunda sona gelinirken, yeterli yağmurların olmaması sebebiyle tam dolmayan barajlarda kalan sularda da düşüş başladı.

    Aydın Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ) verilerine göre İkizdere Barajı’nda Temmuz ayında yüzde 20 olan doluluk oranı Eylül ayında yüzde 13’e düştü. Karacasu Barajı’nda ise Temmuz ayında yüzde 84 olan doluluk oranı Eylül ayında yüzde 45’e düştü.

  • Botanik bahçesinin rolünü anlattı

    Botanik bahçesinin rolünü anlattı

    Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın başlattığı “Üniversitelerimizin Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması” projesinde Ormancılık ve Tabiat Turizminde çalışmalar yürüten Kastamonu Üniversitesi, Turizm Fakültesi İstiklal Yolu Konferans Salonu’nda düzenlediği çalıştayda Prof. Dr. Necmi Aksoy, Bitki Biyolojik Çeşitliliğinin Koruması ve Sürdürülebilir Botanik Turizmi Bağlamında Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi’nin Rolü adlı sunum gerçekleştirdi.
    Düzce’nin sahip olduğu doğal güzellikleri ve zengin florası ile Batı Karadeniz Bölgesi’nin önemli merkezlerinden birisi olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Aksoy, “Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi söz konusu bitki taksonlarının üretimi ile gurbette (Ex-situ) korunmalarına hizmet etmektedir. Bunun yanında Batı Karadeniz ve Düzce ilinde farklı lokalitelerde yayılış yapan bu bitki türlerinin örneklerini bir arada görebilme imkanı sunmaktadır. Botanik ve bütünleşik doğa turizmi planlanması açısından değerlendirilebilecek yeni bir merkez ve çekim alanı olarak ön plana çıkmaya adaydır. Düzce Otları Tyche Bereket Festivali gibi birçok etkinliğin ve botanik eğitimin temel altlığını oluşturan DUOF Herbaryumu ve Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi ile bölgesel bitkisel biyolojik çeşitliğin sürdürülmesinde önemli rol oynayacaktır. Düzce ili; sahip olduğu habitat çeşitliliği, florası, endemik taksonları ve korunan alanları ile doğa turizmi açısından yüksek potansiyele sahip olup; bu çeşitliliğin korunabilmesi hem habitatların hem de bitki popülasyonlarının korunmasını ve bütünleşik doğa koruma, eğitim, turizm ve kültürel çalışmalar ile gerçekleşmelidir” dedi.