Etiket: güncelhaber

  • Tırtıldan sonra çekirge istilası

    Tırtıldan sonra çekirge istilası

    Tekirdağ’ın Muratlı ilçesine bağlı Hanoğlu Mahallesi’nde ayçiçeği tarlalarına doğru ilerleyen çekirge sürüleri, tarım arazilerine zarar vermeye başladı. Üreticilerin korkulu rüyası haline gelen çekirgeler, bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerası ile kayıt altına alındı. Durumun bildirilmesi üzerine Tarım ve Orman Bakanlığı devreye girdi. Bakanlık tarafından gönderilen ilaçlarla çekirge istilasının yaşandığı bölgede ilaçlama çalışması yapılacak. Geçen yıl yine aynı tarihlerde Tekirdağ’da tırtıl istilası da yaşanmıştı.


    Konuyla ilgili açıklamada bulunan Mahalle Muhtarı Turgay Güngör, “Yaklaşık bir hafta, 10 gündür görünen bir haşere. Bir haftadan beri zarar yapmıyordu, yani ilk hafta ama bir iki günden bu yana uçmaya başladı ve zarar vermeye başladı. Ayçiçek tarlalarında 1-2 metre sınır boylarında, pancar tarlaları kısmına daha inmedi. Şu anda çok abartılacak bir zarar yok. Ama en kısa zamanda ilaçlama başlayacak. Bu akşam ilaçlama planlanıyor. İlk gördüğümüzde İlçe Tarım Müdürlüğüne bildirdik, ondan sonra İl Tarım Müdürlüğü ve bakanlık devreye girdi.

    Bakanlıktan geliyor zaten ilaçlar. Bu akşam köylü, traktör, ilaç makinaları ile kendi imkanlarımızla arazimizi ilaçlayacağız. Daha önce hiç böyle olmadı, ben şahit olmadım. Çok eski tarihlerde olduysa da haberim yok. Mera 2 bin 300 dekar, bunun etrafı ile birlikte 3 bin, 3 bin 500 dekar bir alanın ilaçlanması gerekiyor. Çünkü uçmaya başladıkları için yayılmaya başladılar” dedi.

  • Adet ertelerken hekime danışın

    Adet ertelerken hekime danışın

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Pervin Karlı, tatilde kadın sağlığı konusunda açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Pervin Karlı, “Deniz kadın sağlığı ve insan sağlığı için önemli bir faktördür. Ancak kadınlarımızın yaz aylarında denize girdiklerinde enfeksiyon kapmamaları için uzun süreli ıslak mayoyla kalmamaları gerekir ayrıca uzun süreli yağmur ve sel gibi durumların olduğu dönemlerde denizin içerisine karışmış olabilecek kanalizasyon atıklarının enfeksiyon riskini arttırabilmesi nedeniyle denize girme zamanların konusunda bu zamanların tercih edilmemesi gerekir.

    Hali hazırda bir doğum kontrol yöntemi kullanıyorsa kadın, her ay verdiği ilaç ara dönemini vermeden doğum kontrol hapı kullanarak tatili adetsiz geçirebilir. Ancak, bu tarz tedavileri her ay kullanmak önerilmez. Yılda 1-2 kez gereklilik halinde doktor kontrolünde kullanılması uygun olacaktır. Bu ilaçların kullanımına bağlı nadir de olsa yan etkiler görülebilir. Bu ilaçlar bazı hastalarda ciltte lekelenme yapabilir ve nadiren de ilacın kullanımına rağmen, tatil döneminde adet kanaması görülebilir. Bu nedenle, bu ilaçları kullanmadan önce mutlaka bir doktora danışılması gerekmektedir. Adet geciktirici ilaçlara ideal başlama tarihi, beklenen adet kanamasının başlangıç tarihinden 3-4 gün öncesidir. İlaç günde iki veya üçer defa birer adet kullanılır. Fakat hekim kontrolünde olması önemlidir. Sonuç olarak, adet dönemini tatil planlarını engelleyen bir sorun olmaktan çıkarmak için doğru planlama yapmak önemlidir. Bu sayede, tatil zamanlaması adet dönemi ile çakıştığında bir ızdırap olmaktan çıkacaktır” diye konuştu.

  • YKS sayısal 1’incisi Mustafa Özcan

    YKS sayısal 1’incisi Mustafa Özcan

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı sonuçlarının açıklamasının ardından AYT, YDT ve TYT olmak üzere üç oturumdan oluşan sınavlarda dereceye giren öğrenciler belli oldu. Sınavda Ankara Atatürk Anadolu Lisesi öğrencisi Mustafa Özcan, AYT’de 80 sorunun 80’ine doğru cevap vererek 500 tam puanla Türkiye 1’incisi oldu. Yıl boyu 200 bin soru çözdüğünü ifade eden Özcan, sınava hazırlık sürecini İhlas Haber Ajansı’na (İHA) anlattı.

    “Günlük ortalama 400 ile 500 arası soru çözdüm”

    Özcan, sınava yoğun bir çalışma temposuyla hazırlandığını belirterek, “Zaman zaman tempoyu arttırdım. Kendime güvenimi hiçbir zaman kaybetmedim. Bu süreçte ailem, sevdiklerim, öğretmenlerim, okul müdürüm ve müdür yardımcılarım herkes destek oldu bana. Ben de onların desteklerini boşa çıkarmamak için elimden geleni yaptım. Günlük ortalama 400 ile 500 arası soru çözdüm. Toplamda bir senede 200 bin soru çözdüm. Düzenli olarak her gün konularıma çalışıyordum ve ondan sonra da soru çözmeye başlıyordum” diye konuştu.

    “Hayalim kendi şirketimi kurmak ve yeni teknolojiler üretmek”

    Sınava ilk girdiğinde heyecanlı olduğunu ifade eden Özcan, “Soruları çözmeye başladım ve devam ettim. Sınav sürecinde heyecanım giderek azaldı. Gitmek istediğim üniversite tam olarak belli değil fakat bölüm olarak bilgisayar mühendisliğini yüksek oranda düşünüyorum. Gelecek hayallerim olarak kendimi ileri süreçte daha yüksek mevkilerde görmek istiyorum. Hayalim kendi şirketimi kurup, o şirketin başında durarak yeni teknolojiler üretmek ve bu teknolojileri ithal ve ihraç etmek” açıklamasında bulundu.

    “Sınava girecek arkadaşlara tavsiyem çalışmaları”

    Mustafa Özcan, üniversite sınava hazırlanan öğrencilerin stresten ve heyecandan uzak durmaları gerektiğini dile getirerek, “Çalışınca stresim azaldı. Çünkü sonuca götüren şey çalışmaktır. Ben de çalışınca bu sonuca varacağımı tahmin ediyordum. Böyle olunca da heyecanım iyice azaldı, kendime güvendim. Sınava girecek arkadaşlara tavsiyem çalışmaları. Çok çalışsınlar, çalışma dengesini kurmak lazım. Milli Eğitim Bakanlığı yayınlarını takip etsinler. Piyasada yer alan kendilerine uygun soruları çözsünler ve takıldıkları konularda öğretmenlerinden yardım alsınlar” dedi.
    Özcan, henüz hangi şehirde ve hangi üniversitede okuyacağına karar vermediğini ifade ederek, karşısına çıkacak tüm imkanları düşüneceğini söyledi.

    “Hatalardan ders alarak, eksiklerimizi görerek onları gidermeye yönelik çalıştık”

    Anne Derya Özcan ise oğlunun daha iyi bir eğitim görmesi için Kayseri’den Ankara’ya taşındıklarını belirterek, ardından gelen pandemi dönemindeki uzaktan eğitim sürecinde oğlunun çalışmaktan vazgeçmediğini vurguladı. Özcan, oğlunun hiçbir ders konusunu ertelemediğini de sözlerine ekleyerek, “Önce konu tekrarı yaparak, sonrasında da kolaydan zora doğru değişik kitap ve kaynaklardan değişik soru tarzlarını gördü. Bir dersten veya bir konudan 1 veya 2 yanlışı varsa burada bir eksik var deyip o konuların üzerine gittik. Tabii ki her sınavda çok başarılı olamıyordu. Biz de hatalardan ders alarak, eksiklerimizi görerek onları gidermeye yönelik çalıştık” şeklinde konuştu.

    “Mustafa pek dillendirmese de bir derece hayali vardı”

    Oğlunun 9’uncu sınıftan beri her sene sınava girecek gibi çalıştığını ifade eden Derya Özcan, şöyle devam etti:

    “Mustafa pek dillendirmese de bir derece hayali vardı. Biz de bu doğrultuda beklentiyi yüksek tuttuk ve buna göre çalıştık. ‘Yıldızları düşünen dağları aşar’ diyerek ona göre bir çalışma temposu tutturduk. Derece yapamasa bile ilk 10’da, ilk 100’de veya ilk 1000’de tamamlar ve istediği üniversiteye gider diye bir beklentimiz vardı. Bu dereceleri bekliyorduk açıkçası. Çünkü düzenli çalıştı, çok gayret etti, hiçbir şeyi ihmal etmedi. Sonuçta emek ve çalışma olunca başarı da kaçınılmaz oluyor.”

    Anne Derya Özcan, gelecek senelerde çocukları üniversite sınavlarına girecek olan ebeveynlere de uyarılarda bulundu. Özcan, her çocuğun kapasitesinin farklı olduğunu vurgulayarak, çocuklara fazla baskı yapılmamasını önerdi.

  • Ünlü fotoğrafçılardan asırlık işletmeye ziyaret

    Ünlü fotoğrafçılardan asırlık işletmeye ziyaret

    Kemah ilçesindeki tesislerde 3 bin yıllık geleneklerle, sera görünümlü havuzlara su ekip tuz üretiyorlar. Kemah ilçesine bağlı Kömür köyünde 455 yıllık olan tuz ocağı üretime devam ediyor. Havalar ısındıkça 3 bin yıllık Kemah tuzuna bereket geliyor. Kemah ilçesine 4 kilometre uzaklıkta bulunan Kömür köyünde yıllarca Tuz İşletmeleri Genel Müdürlüğü tarafından işletildikten sonra özelleştirilen tuz ocağında Doğu Anadolu Bölgesi’nin tuz ihtiyacı karşılanıyor. Osmanlı döneminde Ermeniler tarafından işletilen tuz ocağında yaklaşık 100 metre derinlikteki tünelden gelen tuzlu su sayıları 150’yi bulan göletlerde bekletiliyor. Su buharlaştıktan sonra havuzlar içerisinde kalan tuzlar işçiler yardımı ile toplanıyor.

    Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde övgü ile bahsettiği tuz ocağının geçmişi 455 yıl öncesine dayanıyor. Yaklaşık 250 bin metrekare arazi üzerine kurulu tuz ocağında, havaların ısınmasıyla üretim de artı. İşçilerin zahmetli uğraşları sonucu üretilen Kemah tuzu, Doğu Anadolu ve çevredeki iller başta olmak üzere İstanbul, Bursa, Ankara, Erzurum, Trabzon ve İzmir’in de yer aldığı birçok kentte satışa sunuluyor.
    Yörede yıllardır üretildiği belirtilen ve lezzetinin yanı sıra gıda ürünlerinin raf ömrünün uzatılmasını sağlayan Kemah tuzu, Doğu’da peynirciler, yaylacılar ve salamuracılar tarafından tercih ediliyor.

    İşletme sahibi Sefa Tanrıkulu, Kemah tuzunun içerisinde ağır metalleri barındırmadığı için kaliteli olduğunu ifade ederek, şu bilgileri aktardı:
    “Doğal olarak elde edilen bu tuzda hiçbir kimyasal katkı bulunmamaktadır. Kaynağından suyla erimiş olarak gelen tuz, havuzlara alınarak burada güneşin sıcaklığı ile buharlaştırılarak tekrar kristalize ediliyor. Tabii bunun için havanın sıcak olması önemli. Buradaki üretim haziran ayı ortasından eylül ayı ortasına kadar sürüyor. Zor şartlarda ve 3 ay gibi kısa sürede Erzincan ve çevresinin tuz ihtiyacını karşılıyoruz.”
    Öte yandan asırlık tuz işletmesi iki ünlü fotoğrafçının ziyaretine ev sahipliği yaptı. Gezi ve belgesel fotoğrafçıları Faruk Akbaş ve Emrah Karakoç, asırlık tarihi olan tuz işletmesinin kaynak noktasından başlayan doğal üretim sürecini ve işçilerin emeğini yansıtan fotoğraflar çektiler ve tuz madeninin tarihi ve kültürel önemine vurgu yaptılar.

    Gezi ve belgesel fotoğrafçısı Faruk Akbaş, “Ülkemiz doğal kaynaklarıyla, doğal zenginlikleriyle şaşırtıcı durumda. Aynı zamanda bunlar önemli fotoğraf potansiyelimizi oluşturuyor. Tuz madenindeyiz. Küçük küçük havuzlar var. Burada da çalışan işçiler var. Beyaz su, beyaz tuz öbek haline. Grafik özelliği oluşturan havuzlar peş peşe. Tepeye tırmandık cephe ışığında çekmeye çalıştık. Oradaki derinliği ve dokuyu daha iyi alabilelim diye. Sonra yerimizi değiştirip ters ışık yaptık. Işık yansımalarıyla nefis siluetler ortaya çıktı. Ana kaynağın geldiği tünele girdik. Güzel fotoğraflar ortaya çıktı” dedi.

  • Çiftçilerin korkulu rüyası

    Çiftçilerin korkulu rüyası

    Muratlı ilçesinde sürüler halinde hareket eden çekirgeler, önlerine gelen her şeyi yiyor. Tarım arazilerine de zarar veren çekirgeler, üreticilerin korkulu rüyası oldu. Çekirge istilasının en yoğun yaşandığı Hanoğlu Mahallesi Muhtarı Turgay Güngör, “Yaklaşık 1 hafta, 10 günden beri çekirge istilası başladı. İlk gözüktükleri anda zarar yoktu, son iki günden beri zarar başladı. Yavru iken bir zarar yapmıyorlardı ama büyüyüp uçmaya başlayınca, tarlalara sınırdan 8-10 metreye kadar zarar vermeye başladılar. Ayçiçeğinin yaprağını yiyorlar, kafa kısmının etrafını yiyorlar, komple sıyırıyorlar.” dedi. Çekirgelerin sulu tarım yapılan bölgeye henüz uğramadığını belirten muhtar Güngör, “2 bin 300 dekarlık mera kısmında, etrafıyla birlikte 3 bin, 3 bin 500 dekar alanda zarar yapıyorlar. Mera biçildiği için şu an merada zarar yok ama yayıldığı için civarda zararın artacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

    Tarım ve Orman Bakanlığı ilaç gönderdi

    Tekirdağ Tarım ve Orman Müdürlüğüne durumu bildirdiklerini aktaran muhtar Turgay Güngör, müdürlükten gelen bilgiler çerçevesinde bakanlıktan ilaç temin edildiğini söyledi. Güngör, ilaçların yarın kargoyla kendilerine teslim edileceğini ve Tarım ve Orman Müdürlüğünün destekleriyle birlikte araziyi ilaçlayacaklarını söyledi. Çekirgelerin tarlasının sınırına kadar geldiğini belirten çiftçi Hüsnü Kıray ise “Bütün merayı sardı, benim tarlamın sınırında. Haşereler için ilaç aldım. Yetkililerden de destek bekliyoruz” dedi. Kendi tarlasında bir zarar olmadığını fakat civarda çekirge istilasının çok olduğunu kaydeden Metin Sevinç adlı çiftçi ise durumdan mustarip olduklarını söyledi.

  • Serbest piyasada döviz fiyatları

    Serbest piyasada döviz fiyatları

    İstanbul Kapalıçarşı’da 26,8630 liradan alınan dolar 26,8650 liradan, 30,1330 liradan alınan euro ise 30,1350 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 26,90 liradan, euro ise 30,15 liradan satılmıştı.

  • Nesilleri daha erken tükenebilir

    Nesilleri daha erken tükenebilir

    CBS News’in haberine göre, NOAA’dan yapılan açıklamada, büyük balina türleri arasında “yok olma tehlikesi en yüksek” olan buzul balinalarının sayısının, dünya genelinde toplamda 350’den daha az olduğu ve 70’ten az dişi sayısıyla tükenmenin eşiğinde bulunduğu ifade edildi.

    Açıklamada, başta 100’e yakın balinanın yaşamını yitirdiğinin düşünüldüğü aktarılarak, gerçek ölüm sayısının, türün halihazırda az sayıdaki nüfusu göz önüne alındığında büyük bir rakama tekabül eden bu sayıdan da fazla olduğunun belirlendiği kaydedildi.

    Bu balinaların, Deniz Memelilerini Koruma Yasası kapsamında ani ölümlere neden olabilecek çeşitli olaylar ile 2017’den beri karşılaştığı belirtilen açıklamada, bu durumun buzul balinalarının neslinin beklenmedik şekilde tükenebileceğine işaret ettiği vurgulandı.

    Son 6 yılda 36 buzul balinasının öldüğü, 33’ünün ağır yaralandığı ve 45’inin hafif yaralanmalara veya hastalığa maruz kaldığı kaydedildi.

    Ölümlerin çoğunun gemilerin buzul balinalarına çarpması nedeniyle gerçekleştiği bildirildi.

    Ani ölümlere neden olabilecek durumlarda çoğunlukla dişi ve yavru buzul balinalarının ölmesinin ciddi endişeye yol açtığına işaret edilen açıklamada, nesli tükenme tehlikesindeki türün düşünüldüğünden daha erken yok olabileceği vurgulandı.

    Açıklamada, “Buzul balinalarının nesli tükenmek üzere. İnsan kaynaklı ölüm ve yaralanmaları önemli ölçüde azaltmak için acil önlem alınmazsa buzul balinası sayısı azalmaya devam edecek ve türün neslini devam ettirmesini tehlikeye atacaktır.” ifadelerine yer verildi.

     

  • Orman yangınları fotoğraf karelerinde

    Orman yangınları fotoğraf karelerinde

    Kahramanmaraş’ta son günlerde çıkan orman yangınları her kesimden insanın üzüntüsüne neden oldu. Orman yangınlarının olumsuzluklarını fotoğraf makinesi ile kareleyen fotoğraf sanatçısı Baki Özdoğan, ‘Yine umursamazlık’ diyerek kaydettiği fotoğrafları paylaştı.

    Fotoğraf sanatçısı Özdoğan, “Birileri mangal keyfi, bağ bahçe düzenleme, anız yakıp yeniden ekip biçecek diye her sene ciğerimiz yanıyor. Ormanlar ve binlerce içinde barınan hayvan ve canlılar kül olup gidiyor.

    Bütün uyarılar ve bütün önlemlere rağmen birilerinin dikkatsiz davranışı nedeniyle, her yıl binlerce hektar kül oluyor. Binlerce hayvan böcek türü de yok oluyor” dedi.

  • Isparta semalarında Türk Yıldızları

    Isparta semalarında Türk Yıldızları

    Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’in girişimleriyle 22 Temmuz 2023 Cumartesi günü Türkiye’nin mili gururu Türk Yıldızları, Isparta semalarında gösteri gerçekleştirecek. Lavanta Günleri Gençlik Festivali etkinlikleri çerçevesinde Saat 15.00‘da başlayacak olan Türk Yıldızları gösterisi, Gökkubbe Fuar ve Kongre Merkezinden net bir şekilde izlenebilecek.

    Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, cumartesi günü gerçekleştirilecek olan Türk Yıldızları gösterisine tüm vatandaşları davet ederken, “Gökyüzündeki Milli Takımımız Türk Yıldızlarını hemşerilerimizle, komşu illerimizde yaşayan vatandaşlarımızla hep birlikte izlemeye ve bu milli gururu yaşamaya akşamında ise Manga Gurubunun vereceği konsere davet ediyorum” dedi.

    Cumartesi günü 6 uçakla 30 dakika sürecek gösteri uçuşu öncesinde Türk Yıldızları, perşembe ve cuma günü Isparta semalarında gösteri öncesi prova uçuşu gerçekleştirecek. Büyük gün ise cumartesi gerçekleşecek Türk Yıldızları muhteşem ve senkronize uçuşlarını Ispartalılar için yapacak.

    22 Temmuz 2023 Cumartesi günü Lavanta Günleri Gençlik Festivali akşam saat 21.00’da 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında Manga konseri ile devam edecek.

  • “Otobüsle Avrupa” yeniden popüler oldu

    “Otobüsle Avrupa” yeniden popüler oldu

    Covid-19 salgını sonrasında Türkiye’den yurt dışına otobüs yolculuğu artış göstermiştir. Yaz döneminde İstanbul’dan Avrupa’nın birçok ülkesine 80 ila 100 arasında sefer düzenlenmektedir. Almanya, Avusturya, Yunanistan, Bulgaristan, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk gibi ülkelere yolcular otobüsle seyahat etmektedir.

    Otobüs firmaları, uçak biletlerindeki artış ve bagaj sıkıntısı gibi nedenlerle otobüsle seyahati tercih edenlerin sayısının arttığını belirtmektedir. Uçak biletlerinin pahalılığı, bagaj sınırlamaları ve aktarma gibi faktörler nedeniyle otobüsle yolculuk tercih edilmektedir. Ayrıca, 4-5 kişilik aileler gibi büyük gruplar, ekonomik açıdan da otobüs yolculuğunu daha uygun bulmaktadır.

    Bilet fiyatları, Balkanlar için 40 avrodan başlayarak Almanya gibi daha uzak destinasyonlar için 100 ila 160 avro arasında değişmektedir. Otobüs firmaları, pandemi sonrasında yolcu sayısında artış yaşadıklarını ve günlük 80 ila 100 arasında sefer düzenlediklerini belirtmektedir. Yaz döneminde Avrupa ülkelerine yapılan sefer sayısı artmaktadır.

    Yolcular otobüs yolculuğundan memnun olduklarını ve uçak yolculuğu yerine tercih ettiklerini belirtmektedir. Otobüs firmaları da express hizmet sunarak gümrüklerde bekleme süresini azalttıklarını ve bu nedenle tercih edildiklerini ifade etmektedir. Pandemiden sonra otobüs yolculuğu tercih edenlerin sayısında artış yaşandığı görülmektedir.