Etiket: güncelhaber

  • 6 yaşında evlendirilen H.K.G. davasında karar

    6 yaşında evlendirilen H.K.G. davasında karar

    6 yaşındayken evlendirildiği iddia edilen H.K.G. davasının Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 23 Ekim 2023’te görülen karar duruşmasında, tutuklu sanık Kadir İstekli 30 yıl, baba Yusuf Ziya Gümüşel 20 yıl ve anne Fatıma Gümüşel ise 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, sanıklara verilen cezanın arttırılması gerektiğini belirterek kararı bozdu. Mahkeme, sanık Kadir İstekli’nin 2004-2013 yılları arası için ‘Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ 2020 yılı için ise ‘Eşe karşı nitelikli cinsel saldırı’ suçlarından 2 ayrı ceza verilmesi gerekirken, tek bir suçtan cezalandırma yapıldığı değerlendirildi. Sanık anne ve baba Gümüşel için ise anne ve baba olmaları nedeniyle yasa gereğince artırım yapılması gerektiğini kaydetti.

    Mahkeme kararını verdi

    Baba Yusuf Ziya Gümüşel ve imam nikahlı eş Kadir İstekli bugün görülen karar duruşmasına tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS (Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi) ile bağlandı. Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutukluluğa yönelik yakalama kararı bulunan anne Fatıma Gümüşel ise duruşmaya katılmadı. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, firari anne Fatıma Gümüşel’e tutuklamaya yönelik yakalama kararının devamına karar verdi. Tutuklu sanık Kadir İstekli’nin “zincirleme çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 21 yıl, “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 15 yıl olmak üzere toplamda 36 yıl hapisle cezalandırılmasına, tutuklu sanık baba Yusuf Ziya Gümüşel’in ise “zincirleme çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 18 yıl 9 ay hapisle cezalandırılmasına karar verdi.

  • “Kurşunlar tetikçi Özyağcı’nın silahından çıktı”

    “Kurşunlar tetikçi Özyağcı’nın silahından çıktı”

    “Kurşunlar Özyağcı’nın silahından çıktı”

    Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin dosyada maktul Ateş’i öldüren kurşunların hangi silahta çıktığına ilişkin bilirkişi raporu ortaya çıktı. Hazırlanan rapora göre maktul Sinan Ateş’e isabet eden kurşunların tamamı tetikçi Eray Özyağcı’nın silahından çıktı. Otopsi raporunda da Sinan Ateş’in arkasına isabet eden bir kurşuna rastlanmamıştı. Eray Özyağcı ve Doğukan Çep duruşmadaki savunmalarında başka birinin de ateş ettiğini belirterek Sinan Ateş’i öldüren kurşunun Özyağcı’nın silahından çıkmadığını iddia etmişti.

    “Tetikçi Özyağcı 35 dakika Sinan Ateş’i bekledi”

    Olay günü öğlen saatlerinde olay yerine gelen Eray Özyağcı’nın yaklaşık olarak 35 dakika ayakta beklediği anlaşıldı. Sinan Ateş’in sağında Ahmet Keçik, solunda Selman Bozkurt ile birlikte yürüyerek 1436. Sokak istikametinde yürüdüğü belirtildi. Bu esnada tetikçi Eray Özyağcı’nın hafif ticari aracın önünde saklanarak maktul Ateş’e doğru ateş ettiği ve Ateş’in yüz üstü yere düştüğü bilgisi yer aldı.
    Daha sonra Özyağcı’nın, Bozkurt’a da ateş ederek yaraladığı, Keçik’in ise kendisini korumak maksadıyla hafif ticari aracın arkasına saklandığı belirtildi. Saldırının ardından Özyağcı’nın olay yerinden koşarak uzaklaştığı, Ahmet Keçik’in ise tetikçinin arkasından ateş ettiği ifade edildi. Bu esnadaysa Bozkurt’un yerde yatan Ateş’in yanına geldiği anlaşıldı.

    “Tetikçi Özyağcı dışından kimse maktul Sinan Ateş’e ateş etmedi”

    Raporda, tetikçi Eray Özyağcı dışından hiç kimsenin maktul Sinan Ateş’e ateş etmediği bilgisi yer alırken, Özyağcı’nın Keçik ve Bozkurt’a da ateş ettiği belirtildi. Selman Bozkurt’un, Sinan Ateş’in yattığı yerde eğilir vaziyette Ahmet Keçik’e bir şey verdiği ancak görüntülerden verilen maddenin anlaşılamadığı anlatıldı.

  • MSB duyurdu: 2 terörist öldürüldü

    MSB duyurdu: 2 terörist öldürüldü

    MSB’den yapılan açıklamada: “Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde tespit ettiği 2 PKK’lı terörist ile Suriye’nin kuzeyindeki Fırat Kalkanı bölgesinde belirlediği 1 PKK/YPG’li teröristi etkisiz hâle getirdi.” ifadelerine yer verildi.

     

     

  • Şehit polis memuru Şeyda Yılmaz için tören düzenlendi

    Şehit polis memuru Şeyda Yılmaz için tören düzenlendi

    Edinilen bilgiye göre, Ümraniye İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Dudullu Polis Merkezinde görevli polis memuru Şeyde Yılmaz, motosiklet hırsızlığı suçundan yakalanan Yunus Emre Geçti (19) adlı şüpheli ile yaşanan arbede sırasında silahla ateş etmesi sonucu şehit oldu. Biri polis iki kişinin de yaralandığı olayda 19 yaşındaki zanlının 26 suç kaydı olduğu tespit edildi.

    Şehit olan polis için bugün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Yerleşkesi’nde tören düzenlendi. Törene, aynı meslekteki eşi Semih Yılmaz ile aile yakınları, İstanbul Valisi Davut Gül, Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ile şehidin meslektaşları katıldı. İl Emniyet Müdürü Aktaş, şehit polisin özgeçmişi ile ilgili bilgilerin yer aldığı kısa bir konuşma yaptı. Şehit polis memuru Şeyda Yılmaz, alınan helalliğin ardından toprağa verilmek üzere memleketi Sivas’a gönderildi.

    Şehit polis memuru Yılmaz, baba ocağı Sivas’ta bugün Merkez Ayyıldız Camisi’nde ikindi namazına müteakip kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek.

    Emniyet teşkilatında yılını doldurmamıştı

    Emniyet teşkilatına 2023 yılı Aralık ayında giren şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’ın Ankara Polis Meslek Yüksek Okulundan mezun olduğu ve ilk görev yerinin İzmir İl Emniyet Müdürlüğü olduğu öğrenildi. Eş durumundan İstanbul’a tayin edilen Şeyda Yılmaz, burada Ümraniye ilçe Emniyet Müdürlüğü Dudullu Polis Merkezi Amirliğinde görevlendirilmişti.

    Olayın geçmişi:
    Dudullu Polis Merkezinde motosiklet hırsızlığı ile ilgili gözaltına alınan Yunus Emre Geçti isimli şüpheli, karakolun bahçesinde ailesiyle görüştüğü sırada duvardan atlayarak kaçmaya çalıştı. Suç kaydında 26 farklı dosyası bulunan 19 yaşındaki zanlının yakalanması için karakolda görevli polis memuru Kürşat Hakkı Sarıtepe ile polis memuru Şeyda Yılmaz, peşinden gitti. Zanlı kısa süreli kovalamaca sonucu yakalandı. Yakalandığı sırada çıkan arbedede saldırgan, polisin silahını alarak ateş etti. Şüpheli, görevli memurun silahını alarak polislere ve çevredekilere ateş ederken, kadın polis memuru Şeyda Yılmaz’ı (27) baş bölgesinden silahla ağır şekilde yaraladı. Yaralı polis, meslektaşları tarafından Ümraniye Hisar Hastanesine sevk edildi. Hastanede hemen ameliyata alınan emniyet mensubu, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vucic ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vucic ile görüştü

    Görüşmede Türkiye ile Sırbistan ikili ilişkileri, bölgesel ve küresel meseleler değerlendirildi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, Türkiye ile Sırbistan arasındaki ilişkilerin her alanda güçlenmeye devam ettiğini, iş birliği alanlarını çeşitlendirme ve geliştirmeye büyük bir kararlılık içinde devam edileceğini ayrıca Sırbistan ile Kosova arasındaki diyalog sürecinin devamının önemli olduğunu belirtti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de İsrail saldırganlığı nedeniyle büyük bir insanlık dramı yaşandığını, katliamların durması için uluslararası toplumun tek ses olması gerektiğini, İsrail’in çatışmaları bölgenin tamamına yayma gayretlerinin engellenmemesi durumunda, dünya barışının daha büyük bir tehlike ile karşı karşıya kalacağını ifade etti.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rama’yı kabul etti

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rama’yı kabul etti

    Görüşmede Türkiye ile Arnavutluk ikili ilişkileri, bölgesel ve küresel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Arnavutluk arasındaki ikili ilişkileri her alanda daha da geliştirmek için çalışmaya devam edileceğini ifade etti.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarında gerçekleştirdiği katliamların bölgesel ve küresel barışa zarar verdiğini, insan hakları ve uluslararası hukuk ihlallerine artık bir dur denmesi gerektiğini de belirterek, dünya devletlerinin hep birlikte barış odaklı hareket etmesi halinde İsrail’in durmaya mecbur kalacağını söyledi.

  • İstanbul’un stresinden kaçıp çoban oldu

    İstanbul’un stresinden kaçıp çoban oldu

    Uzun yıllar İstanbul’da lokantada aşçılık yapan Gazi Tepe, emekli olmasının ardından memleketi Sivas’ın Hafik ilçesi Pusat köyüne yerleşerek bambaşka bir hayata adım attı. Yoğun şehir hayatı ve stresinden sıkılan Tepe, doğanın içinde çobanlık yapmaya başladı. Zorlu geçen bu yeni yaşamına rağmen Tepe, doğayla iç içe olmanın verdiği huzuru ve çobanlık gelirinin kendisini idare ettiğini belirtti. Ancak bu mesleğin zorluğunu da vurgulayan Tepe, özellikle gençlerin masa başı işlere yöneldiğini ve çobanlığı tercih etmediğini söyledi. “İstanbul yaşanacak bir yer değil, kalabalık” diyen Tepe, Sivas’ın doğal güzelliklerinin ve sakinliğinin İstanbul’un karmaşasından çok daha iyi olduğunu ifade etti.

    “İstanbul yaşanacak bir yer değil, kalabalık”

    Sivas’ın Hafik İlçesine yerleşen Çoban Gazi Tepe, İstanbul’un yaşanacak bir yer olmadığını söyleyerek, “Davarları otlatıyorum. İki kişiyiz. Zor ama yapacak bir şeyimiz yok. Koyunlar benim değil çobanım. Sıkıntı, bu işi yapacak adam yok. İnsanlar işsiz geziyor ama yapmıyorlar bu işi, zor geliyor. Zor geldiği içinde kimse yapmıyor. Dağlar da gezmek zor ister istemez. Akşama kadar koyunların peşindesin. Geliri idare ediyor. Gençler bu işi yapmaz. Gençler hazır masa istiyor. Bende bu sene başladım. Emekli oldum İstanbul’dan taşındım buraya geldim. İstanbul’da aşçıydım. Lokantada çalışıyordum. İstanbul yaşanacak bir yer değil, kalabalık. Burası doğal İstanbul’da her şey var” dedi.

  • Gemi kazısında yeniçeri silahları bulundu

    Gemi kazısında yeniçeri silahları bulundu

    Bu yılki kazılarda, geminin kimliğini ve battığı dönemi aydınlatan önemli buluntulara ulaşıldı. Osmanlı’nın elit birlikleri olan Yeniçerilere ait tam 14 tüfek, yaklaşık 2 bin 500 kurşun misket ve patlamış top gülleleri, geminin çatışmaya girdiğini ortaya koyuyor.

    Ayrıca, Çin’in İslam pazarları için ürettiği düşünülen mavi boyalı porselen kase setleri, geminin özel bir görev veya diplomatik bir misyon taşıdığına işaret ediyor. Porselenlerin paketlenmiş halde bulunması, hediyelik eşyalar olarak gemide taşındığını düşündürüyor.

    Gemi personeline ve askerlere ait olduğu tahmin edilen pipo, şimşir taraklar, bakır kaplar, seramik testiler ve küpler de kazı alanında gün yüzüne çıkarıldı. Özellikle Tunus, Djerba bölgesi üretimi seramiklerin varlığı, geminin çıkış noktasının Kuzey Afrika olabileceğini gösteriyor.

    Kızlan Batığı, Türkiye karasularında ilk defa yeniçeri askerlerinin yer aldığı bir Osmanlı gemisine ait kalıntıların ortaya çıkarıldığı kazı olarak tarihe geçti. Geminin sancak bordasından ahşap parçalar gün yüzüne çıkarılırken, yapım tekniğine dair önemli bilgilere de ulaşıldı. Tüm bulgular, geminin 17’nci yüzyılın ikinci yarısında, bir mücadele sonrasında battığını işaret ediyor. Mavi Miras Projesi kapsamında, Dokuz Eylül Üniversitesi Sualtı Araştırmaları Merkezi (SUDEMER) tarafından yürütülen kazı çalışmalarının 2025 yılında tamamlanması planlanıyor.

  • İsrail’den Al Jazeera’nın Batı Şeria’daki ofisine baskın

    İsrail’den Al Jazeera’nın Batı Şeria’daki ofisine baskın

    İsrail Gazze Şeridi’nde ve Batı Şeria’da sivilleri katlerken, bu soykırımı dünyaya duyuran haber kanallarına da müdahale ediyor. İsrail ordusu, Katar merkezli haber kanalı Al Jazeera’nın işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan Ramallah kentindeki ofisine baskın düzenledi. Canlı yayın sırasında ofise baskın düzenleyen silahlı ve maskeli İsrail askerleri ofisin düzenleyerek 45 gün süreyle kapatılmasını istedi. İsrail askerlerinin kapatma tebliğini kanalın Batı Şeria büro şefi Velid el-Omari canlı yayında okudu.

    Al Jazeera muhabiri Mohammad Alsaafin, askerlerin mikrofon ve kameralara el koyduklarını ve Omari’yi zorla ofisten çıkardıklarını söyledi. Sosyal medyada baskınla ilgili paylaşımlarda bulunan Alsaafin, İsrail güçlerinin Batı Şeria’da İsrail güçleri tarafından öldürülen Al Jazeera muhabiri Shireen Abu Aqla’nın posterini de indirdiğini aktardı.

    İsrail’in Al Jazeera’ya müdahalesi ilk değil

    İsrail, Gazze Şeridi’nden yayın yapan Al Jazeera’yı “Hamas’ın sözcülüğünü yaptığı” iddiasıyla itham etmiş, Al Jazeera ise bu suçlamayı reddetmişti. İsrail parlamentosu, Nisan ayında “ulusal güvenliği tehdit ettiği” öne sürülen Al Jazeera’yı geçici olarak kapatma yetkisi veren bir yasayı kabul etmişti. İsrail güçleri Mayıs ayında ise Mayıs ayı başında haber kanalının Nasıra ve işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan ofislerine ayrı ayrı baskınlar düzenlemişti.

  • Heyelan 5 katlı binayı teğet geçti

    Heyelan 5 katlı binayı teğet geçti

    Trabzon’da önceki gün etkisini gören şiddetli yağışların ardından meydana gelen sel ve heyelanların izlerini sarılmaya çalışılıyor. 4 ilçede etkisini gösteren şiddetli yağışlar nedeniyle bazı mahalle yolları ulaşıma kapanırken, belediye ve karayolları ekiplerince yapılan çalışmalar sürüyor. Arsin ilçesinin Yolüstü mahallesinde bulunan Can Küme Evleri’ndeki 5 katlı bina ise heyelanı teğet geçti. Aşırı yağışların ardından büyük bir gürültü ile meydana gelen heyelan 5 katlı binanın zemin katında maddi hasara neden olurken, 5 hanenin bulunduğu binanın yolu da toprak ve taş parçaları ile kapandı. Binada yaşayan bazı vatandaşlar komşularının evine giderken, bina sakinlerinden Aziz Can, “Akşam saatlerinde evde oturuyordum. Aniden bir heyelan. Şiddetli bir şekilde geldi. Gördüğünüz gibi yolumuzu kapattı. Evden çıkarak komşunun evine sığındım. Apartmanda patlamalar var. Ciddi bir hasar var. Sanki deprem oldu. Büyük bir ses oldu. Koku yaşadık. Evime giremedim. Çok hafriyat var. Bir an önce açılması lazım. Binada 5 hane var” dedi.

    Muhtar Tiryaki: “Burada büyük risk var, binayı görünce şaşırdım”

    Yolüstü Mahalle Muhtarı Bayram Tiryaki ise, binayı görünce şaşırdığını belirterek, büyük bir riskin olduğunu söyledi. Tiryaki, “Yağmurda bende rehin kalmıştım. Aracım selin ortasında kaldı. Bir şekilde oradan kurtulduk. Bir kız çocuğumuzda toprağın altında kalmıştı. Yollar kapalı olduğu için ne AKUT, ne itfaiye gidemedi. Sonrasında topraktan çıkarılmış. AKUT ambulans ile alınarak hastaneye getirdi. Açık bir tane yolumuz yok. Kepçeler ve greyderler çalışıyor ama yetersiz kalıyorlar. Bütün mahallelerde bu şekilde mağduriyet var. Burada büyük risk var. Bu binayı görünce şaşırdım. Belediyeden geldiler müdahale edeceklerini söylediler. 2 ay önce de bir sel olmuştu. Bu ikinci oldu. 50 yaşındayım ilk kez 2 afet gördüm. O da benim muhtarlığıma denk geldi” ifadelerini kullandı.