Sultangazi Cebeci Mahallesi Selçuklu Bulvarı üzerinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği beton mikseri seyir halinde otomobilin üzerine devrilmesi sonucu otomobil sürücüsü ile beton mikseri sürücüsü araçta sıkıştı. Kaza sonrası polis, itfaiye ve sağlık ekipleri olay yerine sevk edilirken, araçlarda sıkışan yaralıları çıkarma çalışmaları devam ediyor.
Etiket: güncelhaber
-
İkinci el araç satıcıları seçimi bekliyor
Geçtiğimiz aylarda yaşanan deprem felaketiyle birlikte ikinci el araç piyasası adeta durma noktasına gelmişti. Fiyatları yükselen ikinci el araçlarda son günlerde artış olmamasına rağmen piyasada beklenen hareketlilik olmadı. Seçime kısa bir süre kalması ve piyasada araç sıkıntısının yaşanması ikinci el araç piyasasını olumsuz yönde etkilediği söyleniyor. Eskişehirli galericilerden bazıları geçmiş yıllarda yaşandığı gibi bayram yoğunluğu beklerken, bazı galericiler de bu sene seçim dönemi olmasından dolayı bayram yoğunluğu beklemediklerini söylediler.
“15 gün içinde bir hareket bekliyoruz”
Eskişehir’de 15 yıldır galericilik yapan Mutlu Saygın, şu anda piyasanın biraz yavaş gittiğini belirtti. İlerleyen günlerde bayram olmasından dolayı 10-15 gün içerisinde piyasanın hızlanmasını beklediğinin altını çizen Saygın, “Hareketlilik olmamasının en büyük sebebi tabii ki fiyatlar. Dolar ve Euro yüksek seyrettiği zaman bu durum arabaya da yansıyor. Ramazan ayı geliyor. Bu ayda araba alacak insanlar şehir dışına fazla gitmek istemiyorlar. Bulunduğu şehirde araba almak isterler. İnsanlar bayramda tatile ve gezilere de gitmek istiyorlar. Onlar sayesinde bir 15 gün içinde bir hareket bekliyoruz. 250 bin TL ve 400 bin TL fiyat aralığındaki araçlar çok hızlı satılıyor. İnsanların alım gücünde yaşanan düşüş vatandaşları 250 bin TL değerindeki araçlara yöneltiyor” dedi.
“Seçime kadar hareket beklemiyoruz”
40 yıldır galericilik yapan Uğur Kaplan, deprem ve enflasyon gibi durumların piyasanın durgun seyretmesinin en büyük nedeni olduğunu söyledi. Seçimlerin bir belirsizlik oluşturduğunu aktaran Kaplan, “Şu an ikinci el araç satış piyasası çok durgun seyrediyor. Eskiden bayram dönemlerinde çok hareketlilik olurdu. Seçimden sonra bir hareketlilik olabilir. Şu an bir belirsizlik olduğu için seçime kadar hareket beklemiyoruz. Şu an tek talep 200 bin TL fiyatlarında seyreden araçlarda var. Ancak bu fiyatlara güzel bir araba bulmak çok zor” ifadelerini kullandı.
-
Ege’nin kıymeti arttı
Bir zamanlar sadece yaz tatili için Kuşadası’na gelen binlerce yabancı artık yılın 12 ayı bölgede yaşamayı tercih ederken, Aydın, Muğla, İzmir, Balıkesir ve Antalya gibi iller yabancıların en çok ikamet ettiği illerin başında yer alıyor.
Akdeniz ikliminin hakim olduğu bol güneşli ılıman şehirlerin dünya genelinde yaşanan hastalık ve krizlerin ardından daha da kıymetlendiğini belirten bölgedeki reklam sektörünün temsilcilerinden Baturbey Seyhan, imkanı olan insanların artık yüksek katlı lüks binalar yerine toprakla iç içe bir yaşamı tercih ettiğini söyledi. Bugün pek çok işadamının işini ve işyerini evinden bilgisayarı başında takip etmeye başladığını kaydeden Baturbey Seyhan, “Pandemi ve sonrasında yaşanan enerji krizi dünyadaki pek çok dengeyi değiştirdi.
Güneş ile toprağın kıymeti hem daha çok bilindi hem de daha da arttı. Başta Kuşadası olmak üzere Ege ve Akdeniz kıyıları son yıllarda yaşamak için en fazla tercih edilen yerler oldu. Bu kapsamda tanıtım hizmeti verdiğimiz pek çok firmanın yatırımlarını başta Avrupa ülkesinde yaşayan yüksek gelirli kişiler olmak üzere dünyanın değişik ülkelerindeki işadamları ile buluşturuyoruz. Gerçekten de yoğun ilgi görüyor.
Eskiden çok katlı apartman daireleri ilgi görürken, günümüzde daha az enerji ile devam ettirilebilen yaşam ve organik gıdaların üretilebildiği bol güneş gören coğrafyalar yoğun ilgi görmeye başladı. Başta Kuşadası olmak üzere çevre iller coğrafyası doğal ve tarihi güzelliklerinin yani sıra verimli toprakları ile dünyanın adeta merkezi haline geldi” diyerek şu anda Ege’de en çok yatırım yapılan sektörlerin başında inşaat sektörü geldiğini söyledi.
Kuşadası başta olmak üzere bölgede yaklaşık 15 yıldır tanıtım sektöründe hizmet verdiğini belirten Seyhan, inşaat ve gayrimenkul sektörüne yabancıların ilgisinin oldukça yoğun olduğunu söyledi.
Doğal ve tarihi güzellikler bölgeye artı değer katıyorDünyanın en güzel yaşanacak yerlerinin başında Türkiye’nin, Türkiye’de ise Ege’nin geldiğini kaydeden Baturbey Seyhan, “Verilere göre 2022’nin ilk yarısında satılan her bin konuttan 49’unu yabancılar aldı. Son 9,5 yılda ise yabancılar Türkiye’de 314 bin 310 konut satın aldı. Bu da Türkiye ve Ege’nin ne yaşamak için ne kadar cazip olduğunun bir göstergesidir. Özellikle 2018 yılından sonra Türkiye cazibe merkezi haline geldi. TÜİK verilerine göre yabancılar Türkiye’de 2018 yılında 39 bin 663, 2019 yılında 45 bin 483, 2020 yılında 40 bin 812, 2021 yılında 58 bin 576 ve 2022 yılında 35 bin 383 konut aldı” diye konuştu.
-
Borsa haftayı düşüşle kapattı
Borsa İstanbul 100 (BIST) endeksi haftanın son iş gününü yüzde 1,13’lük düşüşle tamamladı. Endeks, 61,66 puanlık azalışla 5.384,56 puandan kapanırken, toplam işlem hacmi 86,3 milyar lira oldu. Gün sonunda bankacılık endeksi yüzde 0,39 değer kazanırken, holding endeksi 1,21 azaldı.
-
Çocuk, genç, yaşlı demeden günlerdir izliyorlar
Diyarbakır’da, Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır hasar gören Galeria İş Merkezi ve üstündeki sitenin yıkımı, içeride kedilerin olduğunun tespit edilmesi üzerine durdurulmuştu.
Kediler geçtiğimiz günlerde sağ olarak kurtarılıp sahiplerine teslim edilirken, yapının bir süre yıkımına ara verildi. Cumartesi günü bazı vatandaşlar izinli ve kontrollü bir şekilde yapıdan ziynet ve manevi eşyalarını çıkardı.
Günlerdir yıkım sürerken; çocuk, genç, yaşlı demeden vatandaşlar, heyecan ve merakla yıkımı izleyip telefonla kayıt altına alıyor.
Öte yandan, yıkımın devam ettiği yapıda 89 kişinin cansız bedeni çıkartılmıştı. 4 bloktan 2’si tamamen yıkılırken, geri kalan ikisinden birinde yıkım çalışmaları devam ediyor.
-
Ramazan pidesi 10TL olarak belirlendi
Ramazan’a günler kala Ramazan pidesinin Ankara’daki fiyatı da belirlendi. Ankara’da geçen yıl 250 gramı 5 liradan satılan Ramazan pidesi, bu yıl 300 gramı 10 TL olarak tüketiciyle buluşacak.
Ankara’da fırın sahibi olan Muhittin Koca, Ramazan’da pide satışlarının oranının Ramazan ayı içerisinde değişkenlik gösterdiğini söyledi. Pide fiyatlarının kendi maliyetlerini karşıladığını söyleyen Koca, “Fiyatlarımız bu sene belirlendi. 300 gram pidemiz şu anda on lira. 500 gram pidemiz de 20 TL olarak yumurtalı ve susamlı ek ilave fiyatlarını belli ettik. Geçen sene normalde 5 liraydı ama bu seneki tabii maliyetler un fiyatları, işçi fiyatları, doğal gaz, enerji. Bütün bu bunları üstüne koyarsanız, bu seneki fiyatlar normal diye düşünüyorum. Maliyetimiz bizi kurtarıyor yani. Ben de şahsımın adına 7,5 TL olmasını öneririm. Bana göre öyle, daha uygun geliyor yani. Vatandaş için de daha iyi olur. Vatandaşın alım gücü tabii ki çok değil. Şartlar malum. Herkes için de şartlar ağır” diye konuştu.
“Ülkemizdeki hayat şartları, getirdiği şeyler ve fiyat artışları dahilinde bu fiyata normal”
Fırına ekmek almaya gelen vatandaş, pide fiyatlarının normal olduğunu ifade ederek, “Yani şu ortamda normal bir fiyat aralığında gözüküyor, ekonomiye göre. Yumurtalısı yirmi lira. Ülkemizdeki hayat şartları, getirdiği şeyler ve fiyat artışları dahilinde bu fiyata normal. Burası da zaten belirli bir bölgede isim yapmış bir imalathane, ekmek bazında. Fiyatlar normal biz beğeniyoruz yani. Fiyatlar da anormal değil yani, ortalama fiyatlar, gayet memnunuz. Ürünün kalitesi kullandığı ürün de çok önemli. Yani un da çok önemli. Bu kaliteyi de birleştirince bu fiyat gayet normal” şeklinde konuştu.
-
Deprem hafriyatı yol ve kaldırım yapımında kullanılacak
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca depremlerden etkilenen 11 ilde yapılan hasar tespit çalışmalarında 8 Mart itibarıyla 1 milyon 728 bin bina incelendi, 227 bin 27 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu tespit edildi.
Bu kapsamda yıkılan binalarda enkaz kaldırma, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olanlarda ise yıkım işlemleri kontrollü olarak yürütülüyor.
Özellikle yıkılan binaların enkazı, ilgili mevzuatlar çerçevesinde çevreye ve yer altı sularına zarar vermeyecek şekilde önlemler alınarak kaldırılıyor.
Kamyonlara yüklenen hafriyat, enkaz döküm sahalarına boşaltılıyor.
Yıkım ve döküm sahasında arazözlerle sürekli sulama yapılıyor. Bakanlıkça sahada bulunan mobil çevre laboratuvarlarında da enkazdan alınan numuneler üzerinde asbest ölçümleri gerçekleştiriliyor.Bakanlıkça bu çerçevede 11 ilde 47 ayrı noktada enkaz döküm sahası oluşturuldu.
Burada, toplanan hafriyat, çevreye zarar vermeyecek şekilde işleme tabi tutuluyor. Tüm sahalara yerleştirilen konkasörler aracılığıyla büyük taşlar parçalanıp, küçültülerek geri dönüşümde kullanılabilir hale getiriliyor.
Hafriyattan çıkan geri dönüşen malzemelerin deprem bölgelerinde hasar görmüş yolların tamir edilmesinde, kalan beton, tuğla gibi atıkların da kaldırım ile yürüyüş yollarının yapımında kullanılması planlanıyor. -
Tuşlu telefonlara rağbeti artırdı
Son günlerde yaşanan depremler insanların günlük hayatlarını olumsuz etkilerken, acil durumlarda haberleşme ihtiyacını da artırdı. Özellikle deprem sonrasında yaşanabilecek acil durumlarda önemli iletişim kaynaklarından olan cep telefonlarının ise günümüzde kısa pil ömrü sebebiyle vatandaşları tedirgin ederken, eski tip tuşlu telefonlara rağbet arttı. Uzun pil ömürleri nedeniyle bir alternatif olarak tercih edilen tuşlu telefonlar, vatandaşları deprem çantalarında dahi yerini almaya başladı. Akıllı telefonlara göre daha basit ve kolay bir kullanım kolaylığı sunan tuşlu telefonlar, uzun şarj süresi ile vatandaşların ilgisini çekiyor.
“Uzun pil ömrü tercih sebebi”
Yaşanan depremler sonrasında, ellerindeki tuşlu telefon satışlarının arttığını ve stoklarında azalma olduğunu belirten telefoncu Erdem Gazozcu, “Daha önceleri bu tuşlu telefonları askerlere, durumu olmayan öğrencilere satıyorduk. Şarjı uzun süre gittiği ve askerlerin daha kısıtlı şarj etme imkanları olduğu için onlar tercih ediyordu. Fakat bu depremlerden sonra özellikle deprem korkusu yaşayan tedbirli davranan vatandaşlara satıyoruz bu cihazları. Hem imkanları hem de şarjlarının uzun süre gitmesinden dolayı kullanıyorlar. Tuşlu telefonların ekranları düşmeye, darbeye daha çok dayanıklı; pil ömürleri uzun süre gidiyor. Kullanımı rahat. Bazı modellerin el feneri özelliği de bulunuyor. İnsanlar bu sebeplerden dolayı güvendikleri için tercih ediyor. Küçük ve ergonomik yapısı sebebiyle taşıması kolay, ondan dolayı daha çok rağbet ediyorlar” dedi.
“Deprem çantasında dahi yerini aldı”
Artık birçok vatandaşın tuşlu telefonları deprem çantalarında bulundurduğunu ifade eden Ekin, “Özellikle bu depremden sonra vatandaşlarımızın çoğu bu tuşlu telefonlara yöneldi. Şarjının uzun süre gitmesinden dolayı. Bazılarında hatta el feneri de bulunuyor. İnsanlarımız tuşlu telefonları daha çok istiyor. Şarjı 10 gün, 15 gün gidiyor. Rabbim bir daha böyle felaketler bize vermesin ama insanlarımız korktuğu için tuşlu telefonlara daha çok yönelme var. Hem dayanıklı hem küçük. Bazıları direkt elinin altında ulaşacağı yere koyuyor, en azından AFAD ile 112 ile görüşebilmek için. Deprem çantalarında dahi bulunduruyorlar artık böyle telefonları. O yüzden biraz rağbet var artık” diye konuştu.
“Yedek telefon olarak kullanılmaya başlandı”
Tuşlu telefonların şarjının uzun süre dayanabildiğini ifade eden telefoncu Serhan Öcal ise, “Genellikle asker ve polis öğrencilerine satardık bu tür telefonları. Son dönemdeki afetlerden dolayı özellikle deprem bölgelerinden gelen aileler de almaya başladı. Aydın da deprem bölgesi olduğu için Aydınlı vatandaşlar da endişeli bu durum karşısında ve bataryaları uzun süre gittiği için onlar da yedek telefon olarak tercih etmeye başladı. Deprem sonrasında göçük altında kalırız ve birileri iletişim kurmamız gerekir düşüncesiyle insanlar tuşlu telefonlara yöneldiler. Yeni çıkan telefonların özellikleri çok olduğu için şarjlar bir gün bile demeden bitebiliyor ama eski tip tuşlu telefonlarda çok fazla özellik olmadığından dolayı 10 güne kadar dayanabiliyor. Uzun pil ömürlerinden dolayı bu cihazlara rağbet var” şeklinde konuştu.
-
Balık fiyatlarına ramazan düzenlemesi
Ramazan ayının yaklaşmasıyla tezgahlarda balık çeşitliliği arttı. Ramazan ayının yaklaşması ile birlikte balık fiyatlarının düşeceğini söyleyen balıkçı esnaflarından Adem Çetin, vatandaşların bol bol balık tüketeceğini söyledi.
Çetin, “Balık olarak tezgahlarımızda şu anda istavrit, uskumru, levrek, çupra, somon, mezgit ve barbunya var. Az da olsa bu balıklar geliyor. Şu anda balıkların fiyatları orta boy barbunya 100 TL, mezgit 70 TL, uskumru 70 TL, istavrit 80-100 TL arasında değişiyor, levrek ve çupra 150 TL. Ramazan ayında aksine balık fiyatları düşer, zaten sezonun da yavaş yavaş sonuna geliyoruz. Nisan’ın 15’i gibi balık sezonu bitiyor.
Ramazan ayında tabii ki de balığın durumuna bağlı aynı seviyelerde de sayabilir, düşebilir ama bolluk beklemiyoruz. Nisan’ın 15’inde yasak başlıyor. Şu anki duruma bakarsak ramazan ayındaki iş durumuna bağlı, iş olursa dükkanımızı açarız. İş olmazsa da piyasalar şu anda çok durgun, biz de kapatırız gibime geliyor. Şu anda bir dükkanı açmak işçilerle beraber 2 bin TL’yi buluyor. Bizler de bu durumdan dolayı zorlanıyoruz. Balık az olduğu zaman 2-3 gün dükkanlarımızı kapatıyoruz, maliyetler çok yüksek, bizleri de kurtarmıyor” dedi.
-
Balıkesir’de 5 DEAŞ üyesi yakalandı
Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığının koordinesinde Balıkesir İl Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince yürütülen çalışmalar neticesinde DEAŞ terör örgütü üyesi 5 kişiye yönelik Karesi ve Altıeylül ilçesinde 5 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda tüm şüpheliler yakalanarak gözaltına alındı.