Etiket: güncelhaber

  • Datça açıklarında 4,6 büyüklüğünde deprem

    Datça açıklarında 4,6 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi. Ege Denizi’nde Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında saat 14.26’da 4,6 büyüklüğünde deprem oldu.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’ndan (AFAD) son dakika deprem açıklaması geldi.

    AFAD’ın sitesinde yer alan bilgiye göre, Ege Denizi’nde, Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında 4,6 büyüklüğünde deprem oldu.

    Sarsıntı saat 14.26’da ve 15,02 kilometre derinlikte gerçekleşti.

    Depremin merkez üssünün Datça’ya uzaklığı 42,98 kilometre olarak ölçüldü.

  • Kabine salgın gündemiyle bugün toplanıyor

    Kabine salgın gündemiyle bugün toplanıyor

    Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında bugün kabine toplantısı gerçekleştirilecek. Toplantının ana gündem maddesi, koronavirüs salgını ve yeni tedbirler olacak.

    Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanacak.

    Toplantıda son dönemde artan yeni vaka ve can kaybı sayıları ele alınacak, aşılama süreci değerlendirilecek. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da bir sunum yapacak.

    Vaka sayılarının kontrol altında tutulması için özellikle kapalı ve kalabalık mekanlara aşı olmayanların ya da HES kodunu göstermeyenlerin girişlerinin engellenmesi gibi tedbirlerin masaya yatırılması bekleniyor.

    Toplantıya ilk kez katılacak Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in de toplantıda bir sunum yapması bekleniyor. Özer, 6 Eylül’de yüzyüze eğitim için kapılarını açacak okullarda alınacak tedbirler hakkında bilgi verecek.

    Türkiye’de genelinde meydana gelen orman yangınları ile Batı Karadeniz’de yaşanan sel felaketinin de ele alınacağı toplantıda, Afganistan’daki gelişmeler de masaya yatırılacak.

  • Öğretmen ataması takviminde değişiklik

    Öğretmen ataması takviminde değişiklik

    20 bin sözleşmeli öğretmen için atama tarihleri yaklaşıyor. Sözlü sınav sonuçlarının açıklanması ile birlikte adaylar tercihler için kritik tarihleri bekliyor. Milli Eğitim Bakanlığından son dakika açıklaması geldi. 2021 Mart Sözleşmeli Öğretmenliğe Başvuru ve Atama Duyurusuna ekli Ek-4 Takvim’de değişiklik yapılmıştır. İşte öğretmen atamalarında yeni tarihler.

    Sözleşmeli öğretmenlik atama tercihleri ne zaman yapılacak? 20 bin öğretmen alımına ilişkin atama takvimi Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanmıştı. Peki, tercihler ne zaman alınacak?

    ÖĞRETMEN ATAMA TERCİHLERİ NE ZAMAN ALINACAK?

    Atama tercihler 29 Ağustos – 2 Eylül tarihleri arasında yapılacak. Sonuçlar ise 3 Eylül 2021’de belli olacak.

    SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENLİK ATAMA TAKVİMİ

    • Sözlü sınavların yapılması: 17 Mayıs – 13 Haziran
    • Karantina nedeniyle sözlü sınava katılamayanların başvuruları: 17 Mayıs – 25 Haziran
    • Sözlü sınav sonuçlarının ilanı: 8 Temmuz 2021
    • İtirazların alınması: 12-16 Temmuz 2021
    • Atama tercihlerinin alınması: 29 Ağustos – 2 Eylül 2021
    • Atama sonuçlarının açıklanması: 3 Eylül 2021
  • Soylu yapılan bağışların miktarını açıkladı

    Soylu yapılan bağışların miktarını açıkladı

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 425 bin 256 kişinin Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda yangın ve sel bölgelerine 131 milyon TL destekte bulunduğunu açıkladı.

    İçişleri Bakanı Soylu, Twitter’daki hesabından yaptığı açıklamada, “425 bin 256 vatandaşımız ‘Ben de varım’ diyerek AFAD koordinasyonunda (17 Ağustos 8.00 itibariye) yangın ve sel bölgelerine destek için 1866’ya SMS gönderdi. Toplam destek miktarı 3’üncü gününde taahhütlerle birlikte 131 milyon 49 bin 316 TL oldu. Milletimizin yüce gönlüne müteşekkiriz” dedi.

  • Yoğun bakımdakilerin yüzde 90’ı aşısız

    Yoğun bakımdakilerin yüzde 90’ı aşısız

    Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, yoğun bakımdaki koronavirüs hastalarının yüzde 90’ının, serviste yatanların ise yüzde 40’ının aşısız olduğunu söyledi.

    AÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Bulaşıcı Hastalıkları Önleme Derneği (BUHASDER) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, son birkaç günde hastaneye yatan ya da yoğun bakım gereksinimi olan koronavirüs hastalarının sayısının arttığını belirtti. Bu hastalar içinde özellikle aşılanmamış kişilerin oranının yüksek olduğunu aktaran Prof. Dr. Yalçın, “Servis hastalarında yüzde 40 aşılanmamış grup yatarken, yoğun bakımdaki hastalarda bu oran yüzde 90’ı buluyor. Bu grupta aşıları tamamlanmamış, bir ya da iki aşı yapılmış gruplar var ama aşıları tamamlanmadan kişilerin bağışıklık kazanması, yeterli antikor düzeyleri olmadan hastalığı atlatabilmeleri mümkün olamıyor. Aşı, kişinin yoğun bakıma yatmasını, hastaneye yatmasını engelliyor ya da mekanik ventilasyon, entübasyon gibi değişik uygulamalar gereksinimini bir şekilde azaltan elimizdeki en önemli enstrüman. Bugünlerde karşımıza çıkan hamile hastalardan birini kaybettik. Hamilelerin özellikle hamilelik öncesi ya da hamileliğin ilk üç ayı sonunda mutlaka aşılanması gerektiğini düşünüyoruz. İlk üç aya ait veriler biraz daha bu grupları riskten kurtarıyor. Sadece bu grupların değil değişik hastalığı olan bireylerin de zamanları geldiyse aşılanmasında yarar var” dedi.

    ‘4 KİŞİDEN 1’İNİN AŞILANMAMIŞ OLMASI CİDDİ TEHDİT’

    Aşılanma oranını hızla artırmak gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yalçın, “Bir ara artan aşılama oranlarının giderek azaldığını gördük. Muhtemelen bu hafta eksik aşılı olanların tamamlanmalarını bekliyoruz. Ülke boyutuna baktığımızda her iki doz aşısını yaptırmış bireyler yüzde 37’ler civarında, aslına bakarsanız yüzde 60’ı aşmamız gerekiyor. Yaklaşan sonbahar mevsimiyle birlikte solunum yolu enfeksiyonlarının sıklığının artması göz önünde bulundurulduğunda, aşılama oranlarının çok hızlı artması lazım. Türkiye’de 4 kişiden 1’inin aşılanmamış olması toplum için ciddi bir tehdit. Aşıyla birlikte kişilerin maske kullanımını da terk etmemesi lazım” diye konuştu.

    Prof. Dr. Yalçın, başlangıçta alfa ve beta, gama ve delta grupları olduğunu belirterek, “Yakın zamanda nadir de olsa Kolombiya’dan bildirilen suç vardı ki çok sıkıntılı değil ama özellikle o ülkede ve Amerika’da uzun süre sağlık tesislerinde kalan bireylerde ölümlere yol açtı. Çok fazla yayılımı olacağını düşünmüyoruz ama yine de bu yeni varyantların her an çıkabileceğini akla getirmek gerekiyor. Bu varyantlar çıkacaktır mutlaka, bizim daha hızlı davranıp aşılanmamız lazım. Örneğin; İsrail ve Almanya aşılanma oranını çok yükseltti. Varyant orada da geliyor ancak oranları düşük, vakaların hastaneye yatma oranı ve ağır geçme süreleri düşük seyrediyor” dedi.

    ‘İKİ ARTI BİR DOZ 9 AY KORUR’

    Türkiye’de şu anda iki doz, sonrasında bir doz daha aşı programının yürüdüğünü aktaran Yalçın, “Şu an bu sistemin 9 aya kadar koruyuculuğu mevcut. Bu üç aşıdan sonra 9 aylık bir bağışıklık öngörülüyor. Antikor düzeyleri düştüğünde sonraki aşılara da gereksinim olabilecek. Henüz bununla ilgili bir şey söylemek zor. Aşıların yan etkileri insanlarda tereddüde yol açıyor. Aşı karşıtı olanlar var. Tereddüdü gidermek lazım. Aşı olmadıkları takdirde genç insanlarımızı kaybediyoruz. Aşıların kısa vadede yan etkileri olabilir bunlar öngörülüyor. Uzun vadedeki yan etkileri bugün hastalığın getirdiği sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda çok daha az can sıkıcı, diye düşünüyorum. Farklı düşünceler var bunların hepsi hurafe” diye konuştu.

    ‘YÜZ YÜZE EĞİTİM ÖNEMLİ’

    Eğitim- öğretimin çocuklar için önemine ve okulların açılmasına yönelik tedbirlerin alınmasına dikkati çeken Yalçın, “Yüz yüze eğitim çok önemli. Bunun yapılabilmesini savunuyoruz. Burada kritik olay şu; çocuklar hastalığı kolay geçiriyor. Hatta biz 16 yaşın altına, hastalandıklarında ilaç dahi vermiyoruz. Burada kritik nokta ebeveynlerin aşı yaptırması, öğretmenlerin, okul personelinin aşı yaptırması. Bu gerçekleştiği takdirde çocukları güvenli bir şekilde okula gönderebilirler. Çocuklarda hafif geçiyor ama hastalığı alıp evlerine erişkinlere taşımaları ve onların hastalığı ağır geçirmeleri olasılığı var. Okul çalışanları ve aile bireylerinin mutlaka aşılanması, okul açılana kadar birincil görev olmalıdır” dedi.

  • Merkez’in anketinde dolar tahmini geriledi

    Merkez’in anketinde dolar tahmini geriledi

    Merkez Bankası, ağustos ayına ilişkin Piyasa Katılımcıları Anketi’ni yayımladı. Buna göre piyasanın yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 15,64’ten yüzde 16,30’a yükseldi. Temmuzda yıllık enflasyon yüzde 18,95 ile 26 ayın en yüksek seviyesine çıkmıştı. Öte yandan yıl sonu dolar/TL beklentisi de bu anket döneminde 8,94 TL oldu.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2021 yılı Ağustos ayı Piyasa Katılımcıları Anketi sonuçlarını açıkladı.

    Buna göre, cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 15,64 iken, bu anket döneminde yüzde 16,30 oldu.

    12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 12,62 iken, bu anket döneminde yüzde 12,48 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 10,43 ve yüzde 10,52 olarak gerçekleşti.

    DOLAR/TL BEKLENTİSİNDE SINIRLI REVİZYON

    Cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 8,99 TL iken, bu anket döneminde 8,94 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 9,34 TL iken, bu anket döneminde 9,37 TL olarak gerçekleşti.

    12 AY SONRASI ENFLASYON BEKLENTİLERİ

    2021 yılı Ağustos ayı anket döneminde, katılımcıların 12 ay sonrasına ilişkin ihtimal tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 18,49 ihtimalle yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 27,01 ihtimalle yüzde 12,00-12,99 aralığında, yüzde 18,99 ihtimalle ise yüzde 13,00-13,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre ise, katılımcıların yüzde 21,74’ünün beklentilerinin yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 26,09’unun beklentilerinin yüzde 12,00-12,99 aralığında, yüzde 19,57‘sinin beklentilerinin ise yüzde 13,00-13,99 aralığında olduğu gözlendi.

    24 AY SONRASI ENFLASYON BEKLENTİLERİ

    2021 yılı Ağustos ayı anket döneminde, katılımcıların 24 ay sonrasına ilişkin ihtimal tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 42,28 ihtimalle yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 18,03 ihtimalle yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 11,92 ihtimalle ise yüzde 12,00-12,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre, 24 ay sonrası TÜFE enflasyonu beklentileri değerlendirildiğinde, katılımcıların yüzde 46,67’sinin beklentilerinin yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 15,56‘sının beklentilerinin yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 13,33‘ünün beklentilerinin ise yüzde 12,00-12,99 aralığında olduğu gözlendi.

    FAİZ BEKLENTİLERİ

    BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi ve TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi bir önceki anket döneminde olduğu gibi yüzde 19,00 olarak gerçekleşti.

    GSYH BÜYÜME BEKLENTİLERİ

    GSYH 2021 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 5,8 iken bu anket döneminde yüzde 6,0 olarak gerçekleşti. GSYH 2022 yılı büyüme beklentisi ise bir önceki anket döneminde olduğu gibi bu anket döneminde de yüzde 4,0 olarak gerçekleşti.

  • Dolandırıcılar orman yangınlarını fırsata çevirdi

    Dolandırıcılar orman yangınlarını fırsata çevirdi

    Orman yangınlarıyla ilgili bir çok kurum ve kuruluş bağış kampanyası başlattı. Ancak dolandırıcılar da boş durmuyor. ‘Oltalama’ olarak tabir edilen yöntemle dolandırıcılar kendi IBAN’larını kullanarak sosyal medyada, ‘Aramızda yanan ormanlar için bağış toplayıp güvenilir kurumlara bağışlayacağız’ diyerek paylaşıyor.

    Siber Güvenlik Uzmanı Dr. Ahmet Naci Ünal, “Bu kötü amaçlı insanlar böylesine bir felaketi bile fırsata çevirmeyi planlıyorlar. Bu saldırıları yaparken yöntemsel olarak ‘Sosyal mühendislik tekniklerini’ kullanıyorlar. Esas amaç kendi duygularınızı kullanarak sizi manipüle etmeye çalışıyorlar. Çok büyük acılar yaşıyoruz ormanlarımız yanıyor ama bu kötü niyetli insanlar bir anda bunu fırsata çevirmeye çalışıyorlar. Kendi hesaplarını sanki yangın hesaplarıymış gibi gösterip sizi zafiyete uğratmaya çalışıyorlar” dedi.

    Orman yangınları için resmi kurumlar bağış kampanyaları başlatırken, bazı fırsatçılar durumu kullanarak kendilerine yeni gelir kapısı yarattı. Dolandırıcılar, kendi IBAN’larını vererek sosyal medya üzerinden, ‘Aramızda yanan ormanlar için bağış toplayıp güvenilir kurumlara bağışlayacağız’ diyerek, para topluyor. Sosyal medyanın yanında fırsatçılar WhatsApp gibi mesajlaşma uygulamaları üzerinden de internet site linkleri ile bağış yapmak isteyenleri hedef alıyor. Bazı kişilerse dikkat çekmemek adına sosyal medya sitelerinde oluşturdukları özel sohbet odalarında IBAN’larını paylaşıyor.

    “ORMANLARIMIZ YANIYOR AMA KÖTÜ NİYETLİ İNSANLAR BUNU FIRSATA ÇEVİRMEYE ÇALIŞIYOR”

    Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Yazılım Mühendisliği Bölümü Siber Güvenlik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Ahmet Naci Ünal, “Biz bu tür saldırılara ‘Fishing’ veya ‘Oltalama’ saldırıları ismini veriyoruz. Bu kötü amaçlı insanlar böylesine bir felaketi bile fırsata çevirmeyi planlıyorlar. Bu saldırıları yaparken yöntemsel olarak ‘Sosyal mühendislik tekniklerini’ kullanıyorlar. Esas amaç kendi duygularınızı kullanarak sizi manipüle etmeye çalışıyorlar. Çok büyük acılar yaşıyoruz, ormanlarımız yanıyor ama bu kötü niyetli insanlar bunu fırsata çevirmeye çalışıyorlar. Kendi hesaplarını sanki yangın hesaplarıymış gibi gösterip sizi zafiyete uğratmaya çalışıyorlar” dedi.

    “ARACI GİREN HER BİR ŞEYDEN İNSANIMIZ ŞÜPHE ETSİN”

    Öğretim Görevlisi Dr. Ahmet Naci Ünal “Verilen hesap numaralarını kontrol etmemiz lazım. Bazen hesap numarası değil, linkle de bu yöntemi yapabiliyorlar. Bu hesap numaralarını kontrol etmeniz gerekiyor. Bu tür linklere emin olmadığınız müddetçe tıklamayın. Sizin bazı bireysel verilerinize de erişebilirler. Sizin adınıza kredi bile alabilirler. Şunu düşünmek lazım; böyle bir vakıfa gerçekten böyle bir yardım yapılıyorsa neden aracı kullanasanız ki? Aracı olarak giren her bir şeyden insanımız şüpheyle yaklaşsın” diye konuştu.

    “BİR CAN SUYU DA SİZ EKLEYİN”

    Dr. Ünal “Burada sizin duygularınız ile oynuyorlar. Hepimiz çok üzülüyoruz canlarımız yanıyor. Hepimiz orayı yeniden kazanmayı hedefliyoruz. Bu duygular içerisinde öylesine ifadeler kullanıyorlar ki, ‘Yanan ormanlarımıza bir can suyu da siz ekleyin’ gibi bu tip sloganlar ile gidiyorlar ve sizin boş bulunmanızı sağlıyorlar. Kendilerini de sanki bu işe gönül veren faaliyette bulunan insanlar gibi tanıtıyorlar. Dikkat edilmesi gereken husus gelen çağrının gerçek olup olmadığına bakmak. Kontrollü hareket etmeniz gerekiyor, duygularınız ile değil” şeklinde konuştu.

    “BUNU HALA İNSANLAR ANLAMADIYSA YAPACAK BİR ŞEY YOK”

    Hamide Yazıcı “Kurumların dışında yapılan bağışlar yerine ulaşmayabilir. Bunu hala anlamadıysa insanlar buna yapacak bir şey yok. O kadar olaylar yaşandı ben emin olmadan bir kuruma dahi bağış yapmam” dedi. Nursaç Katırcı da, “Böyle linklerin atılması bile normal değil. Bu bir dolandırıcılık yöntemi de oluyor maalesef” ifadelerini kullandı.

  • Kayseri’de 4,1 büyüklüğünde deprem

    Kayseri’de 4,1 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan yapılan açıklamaya göre Kayseri’nin Kocasinan ilçesinde 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

    Yerin 6.46 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem saat 15.38 sıralarında meydana geldi.

    AFAD depremin büyüklüğünü 4,1 olarak açıkladı.

    https://twitter.com/DepremDairesi/status/1422903023773290498

  • Havuza girerek yangından kurtuldular

    Havuza girerek yangından kurtuldular

    Antalya’nın Aksu ilçesinde yaşayan ve tarımla uğraşan Harun Yılmaz, geçen hafta iş yerinden yıllık izne ayrıldı. Ailesiyle baba ocağına giden Yılmaz, burada bir anda alevlerin evlerine doğru geldiğini gördü. 3 çocuğunu, eşini ve Alzheimer hastası anneannesini yanına alan Yılmaz, otomobille bölgeden ayrılmaya çalıştı. Girdiği yolda alevlerin arasından geçen Yılmaz, bir süre sonra döndüğü yolun da çıkmaz sokak olduğunu gördü.

    Arkasından aracına doğru gelen alevleri çaresizce izleyen Yılmaz, bu sırada kapısı kapalı olan villayı fark etti. Kendisi ile ailesini duvardan atlayarak villanın bahçesine sokan Yılmaz, yanındakilerle buradaki yüzme havuzuna girdi. Alevlerin iyice yaklaşmasıyla sıcaklık artınca çocuklarını suya sokup çıkaran Yılmaz, panik içinde ağlayan çocuklarını sakinleştirmeye çalıştı. Saatler süren bekleyişin ardından alevler, villanın etrafındaki ormanları yaktı ve son olarak villaya sıçradı. Alevleri gören Yılmaz, villanın çökeceğini düşünerek ailesiyle aracını bırakıp kaçarak, güvenli bölgeye ulaştı.

    GÖZYAŞLARIYLA ANLATTI

    Yangının ardından ailesiyle birlikte beklediği havuza tekrar giden Harun Yılmaz, villanın yanarak çöktüğünü gördü. Cep telefonu kamerası ile yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatırken video çeken Yılmaz, “Arabayla buraya kadar geldim. Arkamdan çok kuvvetli bir şekilde yangın geliyordu. Kendimiz havuza attık. Üstümüzde alevler vardı. Çocukları havuza batıra çıkara hayatta kaldık. Son anda hayatımızı kurtardık. Bu havuz olmasaydı hepimiz ölüyorduk. Köyümüzde sağlam 5 ev kalmış sadece” dedi.

    ‘DÖNSEM ARABANIN İÇİNDE HEPİMİZ YANACAKTIK’

    Yangının ilk çıkışını gördüklerini ancak evlere ulaşacağını düşünmediklerini söyleyen Yılmaz, “Yıllık izne çıkmış babamı ziyaret gelmiştim. Kozalaklar atınca bir anda yangın evimizin önüne geldi. Kaçarken yanlış yola girmişim. Kaçacak bir yerimiz yoktu. Tekrar dönsem arabanın içerisinde hepimiz yanacaktık. Burada havuz olduğunu görünce korkuluk demirlerinin üzerinden atlayıp buraya girdik. Uzun süre havuzun içerisinde kaldık. Villa tutuştu, yıkılsaydı yine ölecektik. Havuzdan çıktık ve çocukları güvenli bir alana ulaştırınca gidip yardım istedim” diye konuştu.

    ‘BİR ANDA ETRAFIMIZI SARDI’

    Havuzda yanmayız, diye düşünerek suya girdiklerini söyleyen Yılmaz, şunları anlattı:

    “Geldiğimizde alevler bir anda sardı etrafımızı. Havuzda yanmayız, diye düşündüm. Çocukların hepsini kucakladık. Çocuklar ‘Baba öleceğiz’ diye ağlıyordu. Çocukları sürekli suya batırıp çıkarıyorduk. Çocuklarıma bir şey olursa ne yaparım diye düşündüm. Bir şey olsaydı intihar ederdim. Bir baba olarak babalığımı yapamadım, diye. Çocuklarım hala şokta. Uyurken bile ‘Yangın var. Ev yanıyor’ diye bağırıp uyanıyorlar.”

  • Kabine toplantısı ne zaman yapılacak? Kabine toplantısı ertelendi mi?

    Kabine toplantısı ne zaman yapılacak? Kabine toplantısı ertelendi mi?

    Normalleşmenin başladığı 1 Temmuz’dan ay sonuna kadar geçen sürede vaka sayılarının 4 kattan fazla artması, salgın önlemlerini yeniden gündeme taşıdı. Seyahat ve sokak kısıtlamaları ile kapalı mekanlara girişte aşı şartının, ilk kabine toplantısında değerlendirecek seçenekler arasında yer alması bekleniyor. Kabine toplantısı ne zaman yapılacak?

    Koronavirüs salgınında artan vaka sayıları, kısıtlamaları yeniden gündeme getirdi.

    Bugün olması beklenen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısı ileri bir tarihe ertelendi. Yapılacak ilk toplantıda vaka sayılarının azaltılabilmesi için alınması muhtemel yeni önlemler değerlendirilecek.

    ”RAKAMLAR ALEYHE DÖNDÜ”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Kurban Bayramı döneminde artan hareketliliği işaret ederek, yapılacak ilk kabine toplantısında artan vaka sayısını değerlendireceklerini söylemişti. Erdoğan, ”Bayramda halkımızın yaşam tarzı tersine çevirdi. Rakamlar aleyhe döndü” demişti.

    VAKA 4 KATTAN FAZLA ARTTI

    Normalleşmenin başladığı 1 Temmuz’da günlük vaka sayısı 5 bin 288’di. 42 kişi de hayatını kaybetmişti. Ancak Temmuz ayında vakalar 4 kattan fazla arttı.

    31 Temmuz’da 22 bin 332 yeni vaka tespit edildi. 79 kişi de hayatını kaybetti.

    Kabine toplantısında, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bu artışın nedenlerine yönelik bir sunum yapacak. Aşılamadaki son durumu da aktaracak. Alınabilecek önlemlere ilişkin alternatifleri masaya getirecek.

    Seçenekler arasında seyahat ile belli gün ve saatlerde sokak kısıtlamaları yer alıyor. Kapalı mekanlara girişte aşı şartı da değerlendirilmesi beklenen başka bir seçenek.