Etiket: güncelhaber

  • 70 metrelik uçurumdan düştü

    70 metrelik uçurumdan düştü

    Artvin’in Şavşat ilçesinde ailesi ile birlikte gezmeye çıkan 71 yaşındaki Pumpul Karademir’in, dengesini kaybedip 70 metrelik uçuruma düşerek yaşamını yitirdiği anlar, bu sırada cep telefonuyla kayıt yapan damadı Kadir Şahiner tarafından görüntülendi.

    Artvin’in Şavşat ilçesine bağlı Tepeköy köyünde eşi Mehmet Karademir ile kızı Ayla, damadı Kadir ve torunu Ceren Şahiner ile ormanda gezintiye çıkan Pumpul Karademir, dengesini kaybedip 70 metrelik uçurumdan düştü. İhbar üzerine olay yerine AFAD, Rize AKUT ile jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gelen ekiplerin yaptığı kontrollerde Karademir’in yaşamını yitirdiği tespit edildi. Pumpul Karademir’in cenazesi, yaklaşık 1 saatlik çalışmayla düştüğü yerden çıkarılıp Şavşat Devlet Hastanesi’nin morguna kaldırıldı.

    DÜŞME ANI KAMERADA

    Pumpul Karademir’in uçurumdan düştüğü anlar, gezi sırasında cep telefonuyla kayıt yapan damadı Kadir Şahiner tarafından cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Görüntülerde, Kadir Şahiner’in önünde yürüyen Karademir, uçurumun kenarına geldiğinde aşağıya bakmaya çalıştı. Bu sırada Ayla Şahiner annesine, “Anne gitme, hayır, anne gitme” diye selendi. “Başım döndü” diyen damadının ise kayınpederi Mehmet Karademir’e “Baba tut şunu baba tut” diye seslendiği duyuldu. O anlarda Pumpul Karademir dengesini kaybederek uçurumdan düştü. Çığlık seslerinin yükseldiği görüntülerde kayıt sona erdi.

     

  • Birçok ilde ormanlara giriş yasaklandı

    Birçok ilde ormanlara giriş yasaklandı

    Yangınların önüne geçmek için valiliklerce birçok ilde ormanlık alana giriş yasağı getirildi. Türkiye genelinde İstanbul, Bursa, Balıkesir, Kocaeli,  İzmir, Aydın ve Gaziantep gibi büyükşehirler dahil birçok ilde ormanlara giriş yasaklandı.

    İSTANBUL VALİSİ ORMANLARA GİRİŞLERİN YASAKLANDIĞINI AÇIKLADI

    İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yaptığı açıklamada, “30 Temmuz-31 Ağustos tarihleri arasında ormanlara girmek, orman çevresinde ve içinde mola vermek, orman alanlarında piknik yapmak yasaklanmıştır” dedi.

    GAZİANTEP’TE ORMANLIK ALANLARA GİRİŞLER YASAKLANDI

    Gaziantep valisi Davut Gül de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla ormanların giriş ve çıkışlara kapatıldığını açıkladı. Herkesi kurallara uymaya davet eden Vali Gül, “Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyir etmesi ve diğer sebeplerden dolayı Gaziantep genelinde ormanlara giriş çıkışlar 15.08.2021 tarihine kadar valilik tarafından yasaklanmıştır” dedi.

    YASAKLI İLLER ARASINA BURSA’DA EKLENDİ

    Türkiye’nin güneyindeki orman yangınlarının ardından birçok ilde ormanlara girişler belirli tarihlerde yasaklandı. Bursa’da da 1 ay boyunca ormanlık alanda, mola vermek, piknik yapmak vb. aktiviteler yapılmayacak. Kurallara uymayanlara ceza kesilecek.

    PİKNİK ALANLARINDA 19.00 İLE 07.00 ARASI MANGAL YASAK

    Buna göre Bursa merkez ve ilçelerinde 1 Ağustos – 1 Eylül arasında yerleşik köy halkı hariç ormanlara gezi amaçlı giriş çıkışlar yasaklanırken, orman içi yollarda ATV, UTV, motosiklet gibi araçlarla sportif amaçlı her türlü faaliyet ve çadırlı-çadırsız kamp yapmalarına müsaade edilmeyecek. Ayrıca Bursa merkez ve ilçelerinde yine 1 ay süreyle bütün piknik ve mesire alanlarında 19.00’dan sabah 07.00’ye kadar mangal, semaver ve ateş yakılamayacak.

    ULUDAĞ’DA ORMANA GİRMEK YASAK

    Uludağ Milli Park sahası içindeki mangal yakmaya izin verilen piknik alanlarında da 19.00 ile sabah 07.00 arası mangal yakılması yasaklandı. Ayrıca, Çobankaya-Bakacak arasında yol boyunca araç park etmek, kamp yapmak ve ormana girmek 1 ay boyunca tamamen yasaklandı.

    KURALLARA UYMAYANLARA CEZA

    Piknik ve kampların yanı sıra, Bursa il sınırları içinde anız yakılması, kırsal alanlarda ot, çöp, tarla atığı, bağ, bahçe atıkları ve dal parçaları gibi şeylerin kontrollü yakılması da yasaklandı. Yasaklara uymayanlar hakkında da 6831 sayılı Orman Kanunu, 2872 sayılı Çevre Kanunu, 5271 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereği işlem yapılacak.
    Ayrıca Yalova’da da ormanlara girmek ve piknik yapmak 1 ay boyunca yasaklandı.

    ÇANAKKALE’DE BİR AYLIK YASAK

    Bir diğer açıklama da Çanakkale Valiliği’nce yapıldı. Yazılı açıklamada yangınların önüne geçilmesi için il genelinde ormana giriş yasağı getirildi.

    Bu yasak 31 Temmuz-30 Ağustos 2021 tarihleri süresince geçerli olacak.

    YASAKLANAN DİĞER İLLER

    Balıkesir, İzmir ve Aydın’da ormanlarla ve milli parklara girişler valilik kararıyla yasaklandı.

    Balıkesir Valiliği’nde yapılan açıklamada, mesire yerleri ve tabiat parklarının dışında ormanlık alanlara giriş çıkışlar yasaklandı. Aynı durum İzmir’de de geçerli. Aydın’da da Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’na girişler yasaklandı.

    HATAY’DA ORMANLARA GİRİŞ YASAKLANDI

    Hatay Valiliği’nce orman yangınları ile mücadele kapsamında ormanlık alanlara girişlerin yasakladığı duyuruldu.

    Valilik tarafından yapılan yazılı açıklamada; resmi makamlarca belirlenen, mangal, semaver, ateş yakılabilecek mesire yerleri ile tabiat parkları dışında ormanlara giriş- çıkışların 31 Ekim’e kadar yasaklandığı kaydedildi. Ormanlık alanlara yakın yerlerdeki düğün ve benzeri organizasyonlarda, orman yangınına neden olabilecek havai fişek, dilek balonu gibi yanıcı madde kullanılmasına izin verilmemesi yönünde de karar alınırken, uymayanlar hakkında adli ve idari işlem yapılacağı vurgulandı.

    BATMAN’DA ORMANLARA GİRİŞ YASAKLANDI

    Batman Valiliği, piknik ve mesire yerleri dışında ormanlara girişlerin ikinci emre kadar yasaklandığını duyurdu.

    Türkiye’nin birçok bölgesinde orman yangınları sürerken, Batman Valiliği’nce kentte olası orman yangınlarına karşı tedbirler alındı. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, “Batman ilinde oluşan meteoroloji şartları dikkate alınarak ormana giriş çıkışları kontrol altına alma ihtiyacı doğmuştur. Piknik ve mesire yerleri dışında ormana giriş çıkışlar ikinci bir emre kadar yasaklanmıştır. Orman Genel Müdürlüğü programlı çalışmalarının aksatılmaması için ormanlık sahalarda çalışan iş sahipleri kontrollü şekilde giriş çıkış yapacaktır. İş sahipleri en yakın Orman İşletme Şefliğine bilgi verecektir. Bu karar il ve ilçelerde belediyelerce köylerde ise ilçe müftülüklerince halka duyurulacaktır. Bu tedbir ve yasaklara uymayanlar hakkında 6831 Sayılı Orman Kanunu, 2872 Sayılı Çevre Kanunu, 5271 Sayılı Türk Ceza Kanunu, 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu gereği işlem yapılmasına karar verilmiştir” denildi.

    DENİZLİ’DE ORMANLARA GİRİŞ 3 AY YASAKLANDI

    Denizli’de olası yangınlara karşı il genelindeki ormanlık alanlara girişler 3 ay boyunca yasaklanarak önlem alındı.

    Denizli Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan hava tahmini raporlarında sıcaklık değerlerinin artacağı, ilerleyen günlerde oluşabilecek olağanüstü hava halleri nedeniyle, mevsimsel veya insani faktörlere dayalı olarak orman yangınlarının artabileceğinin değerlendirildiği belirtildi. Açıklamada, meydana gelebilecek yangınlara karşı 31 Temmuz’dan, 31 Ekim 2021 tarihine kadar il genelindeki ormanlık alanlara girişlerin yasaklandığı ifadelerine yer verildi.

    Açıklamada ayrıca, ormanlık alanlar ile buraların yakınında izin verilen yerlerde önceden belirlenerek ilan edilen kamp yerleri hariç, 31 Ekim tarihlerine kadar mangal, semaver, ateş yakılmasına saat 20.00’den sonra müsaade edilmeyeceği belirtildi.

    Acıpayam Belediye Başkanı Hulusi Şevkan da orman yangınlarıyla mücadele kapsamında, ilçedeki kanyona giriş çıkışların yasaklandığını duyurdu.

    NİĞDE’DE ORMANLARA GİRİŞLER YASAKLANDI

    Niğde’de, bazı ilçe ve köylerde ormanlık alanlara girişler yasaklandı. Niğde Orman Yangınları ile Mücadele Komisyonu, Vali Vekili Cemil Kılınç başkanlığında toplandı. Toplantı sonrası alınan kararlar, valilik tarafından açıklandı. Açıklamada, bazı ilçe ve köylerde ormanlık alanlara girişlerin yasaklandığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:

    “Orman idaresince gerçekleştirilen faaliyetlerde görev alanlar, izin almak koşulu ile orman alanlarında hayvan otlatanlar, ilgili kurumların izni dahilinde faaliyette bulunanlar ve orman içi ve bitişiğinde tarımsal faaliyette bulunlar hariç olmak üzere; merkez Dündarlı Kasabası, Ulukışla ilçesi Horoz, Çiftehan, Alihoca, Maden (Karagöl Turizm Bölgesi hariç), Kılan, Darboğaz, Yeniyıldız ve Emirler Köyleri ile Çamardı ilçesi Elekgölü (Aladağlar Milli Parkı Bölgesi hariç) ve Yelatan köyleri sınırlarında bulunan ormanlık alanlara giriş çıkışlar 31.07.2021-15.09.2021 tarihleri arasında yasaklanmıştır. Orman içi ve bitişiğinde görülen duman ve yangınlar ile sabotaj ihtimaline karşı ormana giriş yapan yabancı ve şüpheli kişilerin tespiti halinde 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbar yapılması için yangına hassas bölgelerdeki muhtarlıklar ve camilerde yapılacak anonslar vasıtası ile vatandaşlar bilgilendirilecektir.”

  • Merkez Bankası enflasyon tahminini açıkladı

    Merkez Bankası enflasyon tahminini açıkladı

    Merkez Bankası, 2021 yıl sonu için yüzde 12,2 olan enflasyon tahminini yüzde 14,1 olarak yukarı yönlü güncelledi.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, “Enflasyon Raporu 2021-III”ün tanıtımı amacıyla bir sunum gerçekleştiriyor.

    Kavcıoğlu’nun konuşmasından satır başları;

    “Küresel ekonomi aşılama faaliyetlerinin yanı sıra para ve maliye politikalarının etkisiyle devam ediyor.

    Emtia fiyatlarındaki artış ile enflasyon artıyor.

    Öncü göstergeler iktisadi faaliyetin yılın ikinci çeyreğinde gücünü koruduğunu gosteriyor.

    Salgın tedbirlerinin kaldırılması iktisadi faaliyeti destekliyor.

    İkinci çeyrekte büyüme oldukça yüksek bir oranda seyredecek.

    İstihdamdaki artış hizmetler sektöründe daha belirgin olmak üzere devam edecek.

    Cari işlemler dengesi ikinci çeyrekten itibaren iyileşmeye başladı.

    İhracattaki güçlü artış eğiliminin yanı sıra turizm faaliyetlerinin canlandırılmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesini bekliyoruz.

    Sıkı para politikası duruşu, oynaklıklara karşı tampon işlevi görüyor.

    ENFLASYON TAHMİNİ YÜZDE 14,1 OLARAK YUKARI YÖNLÜ GÜNCELLENDİ

    Enflasyonun 2021 sonunda yüzde 14,1 olarak gerçekleşeceği öngörülmektedir.

    Enflasyon yılın son çeyreğinde belirgin şekilde düşecek.

    Politika duruşu enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar sürecek.

    Enflasyon son çeyrekte yavaşlama eğilimine girecek.

    Politika duruşu enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar devam edecek.”

    KISA VADELİ DIŞ BORÇ İSTATİSTİKLERİNDE REVİZYON

    “Kısa vadeli dış borç istatistiklerinde revizyon yapacağız. Brüt dış borç uluslararası yatırım pozisyonu ödemeler dengesi revizyon kapsamında en önemli geliştirme vadeli ihracat alacak ve borçların firmalardan doğrudan raporlama yoluyla derlenmesi olacak.

    Reel sektörün dış finansman ihtiyacına yönelik değerlendirmeye katkı sağlayacak. Sonuçları 19 Ağustos’ta kısa vadeli dış borç istatistikleriyle birlikte paylaşacağız.”

    Merkez Bankası, 2022 yıl sonu için yüzde 7,5 olan enflasyon tahmini yüzde 7,8 olarak revize etti, 2023 enflasyon tahmini ise yüzde 5 olarak korudu.

    Bir önceki Enflasyon Raporu’nda, enflasyonun 2021 sonunda orta noktası yüzde 12,2 olmak üzere, yüzde 10 ile yüzde 14,4 aralığında gerçekleşeceği öngörülmüştü.

  • ByLock’un lisans sahibi tutuklandı

    ByLock’un lisans sahibi tutuklandı

    Terör örgütü FETÖ’nün haberleşme programı ByLock’un kurucusu David Keynes’in (Alpaslan Demir) Haziran ayında Türkiye’ye gelerek teslim olduğu ve tutuklandığı ortaya çıktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Keynes hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. İddianamede Keynes hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 15 yıla kadar hapis isteniyor.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında ByLock’un lisans sahibi David Keynes hakkında 17 Aralık 2020’de yakalama emri çıkartılmıştı. FETÖ’nün şifreli haberleşme programı ByLock’un lisans sahibi David Keynes’in 9 Haziran’da İstanbul’a gelerek teslim olduğu ve sevk edildiği hakimlikçe tutuklandığı ortaya çıktı. Peki, David Keynes kimdir? ByLock’un lisans sahibi David Keynes hakkında bilinenler…

    David Keynes, yüksek lisans eğitimi için ABD’ye gittikten sonra vatandaşlık alıp ismini değiştiren bir Türk. Amerikan pasaportundaki adı, David Keynes. Verdiği bilgilere göre 1973’te Türkiye’de dünyaya gelen David Keynes, babasının 13 yaşında Türk vatandaşlığına geçtiğini ifade ediyor. Annesi ise Giresunlu. Keynes, çocukluğunun geçtiği Ankara’da, lise yıllarında Gülen cemaatine bağlı FEM Dershanesi’ne gitmiş

    Bu sırada Işık Evi’nde kalmış. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okuduktan sonra 2001’de yüksek lisans eğitimi için ABD’ye gitmiş.

    Aynı okulda üniversite öğrencisi olan (gerçek adını gizlediği) ‘Tilki’ lakaplı Türk arkadaşıyla tanışmış. ‘Tilki’ ile 2003-2004 yılları arasında Oregon eyaletine bağlı Portland şehrinde aynı evde kalmış.

  • İzmir açıklarında deprem

    İzmir açıklarında deprem

    Ege Denizi’nde İzmir’in Karaburun ilçesi açıklarında saat 13.02’de 4,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinden yapılan bilgilendirmeye göre, saat 13.02’de Karaburun ilçesinde 4,2 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Kandilli Rasathanesi verilerine göre depremin büyüklüğü 4.4.

    İzmir’in Karaburun açıklarında saat 13.02’de meydana gelen deprem yerin 16.10 kilometre derinliğinde meydana geldi.

  • Okullar 6 Eylül’de açılacak mı?

    Okullar 6 Eylül’de açılacak mı?

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, son dönemdeki vaka artışlarının okullarının açılış tarihini etkileyip etkilemeyeceği yönündeki soruya “Şu andaki bakış açımız okulların 6 Eylül tarihinde açılmasıyla ilgili. Bununla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı olarak her türlü görevi, vazifeyi yerine getiriyoruz, kimsenin şüphesi olmasın. Toplumumuzdan beklentimiz de buna destek olmaları yönündedir. Odak noktamız okulların açılması” yanıtını verdi.

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Mersin programı kapsamında Yenişehir ilçesindeki Barbaros Ortaokulu’nu ziyaret ederek, öğrenci ve okul idarecileriyle bir araya geldi. Vali Ali İhsan Su ve İl Milli Eğitim Müdürüm Adem Koca’nın da eşlik ettiği ziyarette açıklamalarda bulunan Bakan Selçuk, bayram sonrası ‘Telafide ben de varım’ etkinliklerinin son hızla devam ettiğini, etkinliklerin ağustos ayında da bu şekilde devam edeceğini ve eylül başından itibaren ise okullarda olmak için hazırlıkları yaptıklarını söyledi.

    Hazırlıkların temel noktasını, temizlik ve hijyenin oluşturduğunu vurgulayan Bakan Selçuk, “Türk Standartları Enstitüsü ile hazırlamış olduğumuz kontrol kılavuzunun yenilenmiş haliyle beraber, her türlü tedbirin alınması noktasında iş ve işlemlerimiz sürüyor. Bildiğiniz gibi okullarımızın tamamının ‘okulum temiz’ belgesi aldığını paylaşmıştık. Şimdi yeniden bu temiz belgesi gündeme geliyor ve bu doğrultuda da her bir okulumuzda denetçilerimiz incelemeler yapıyorlar. Daha önce de paylaşmıştım, 3 bin 300 civarında denetçimiz var Türkiye’de. Şimdi bu arkadaşlarımıza bin 200 yeni denetçi arkadaşımız daha ekleniyor ve onlarla beraber ‘okulum temiz’ belgesini ağustos ayının sonu itibariyle tamamlamış olacağız. Böylece okullarımızın ihtiyaçları varsa, bunları okul açılmadan önce halletmiş olacağız” diye konuştu.

    “10 KAT ARTTIRDIK”

    Bu çerçevede okulların açılması konusunda öğretmenler, okul müdürleri, il ve ilçe yöneticileri tarafından her türlü hazırlıkların sürdüğünü kaydeden Bakan Selçuk, şöyle devam etti:

    “Ama bu aynı zamanda bir toplumsal ödevdir. Aşı olarak hem kendimizi korumak hem de okulların açılması noktasında bir yol açmak söz konusu. Bütün toplumumuzun desteğini bekliyorum, sağ duyulu davranmalarını bekliyorum bakanlık olarak. Bizler bu çalışmaları, hazırlıkları sürdürürken, ‘okulum temiz’ belgesiyle ilgili hazırlıkları sürdürürken, okulların temizlik bütçesini de 10 kat arttırdık. Bu artışla beraber okulların çok daha temiz bir şekilde hizmet verebilmesinin de önünü açmış oluyoruz. Ama toplumumuzun her ferdinin, çocuklarımızın geleceği için, çocuklarımızın eğitimi için aşı olması ve okulların rahat açılabilmesi için gereken desteği vermesi çok önemli.”

    6 EYLÜL’DE OKULLAR AÇILACAK MI?

    Bakan Selçuk, son dönemdeki vaka artışlarının okullarının açılış tarihini etkileyip etkilemeyeceği yönündeki bir soruya ise “Şu andaki bakış açımız okulların 6 Eylül tarihinde açılmasıyla ilgili. Bununla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı olarak her türlü görevi, vazifeyi yerine getiriyoruz, kimsenin şüphesi olmasın. Toplumumuzdan beklentimiz de buna destek olmaları yönündedir. Odak noktamız okulların açılması” şeklinde yanıt verdi.

  • Kurbanlık boğanın saldırdığı adam öldü

    Kurbanlık boğanın saldırdığı adam öldü

    Samsun’da komşusunun kurbanlık boğasının saldırısına uğrayan yaşlı adam kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

    Samsun’un Çarşamba ilçesinin Porsuk Mahallesi’nde 61 yaşındaki Bilal Baylan kendi kurbanını kestikten sonra komşusuna yardıma gitti. Bu sırada kurbanlık boğa kesim için hazırlık yapılırken bağlı olduğu traktörün arkasında aniden ürkerek etrafa koşturmaya başladı.

    Boğanın ipini tutanlar zaptetmeye çalışsa da başarılı olamadı. Sağa sola saldıran boğa bu sırada yardım için gelen Bilal Baylan’a boynuz darbeleri ile vurup yere düşürdü ve yere düşerken da arka ayakları yaşlı adama çarpıp yere savurdu.

    Yaralanan yaşlı adam 112 ekipleri ile ambulansla Çarşamba Devlet Hastanesine kaldırıldı. İlk müdahalesinin ardından Samsun’daki Gazi Devlet Hastanesine sevk edilen 1 çocuk babası Bilal Baylan, bugün hayatını kaybetti.

  • Düden Gölü’nün can damarları göründü

    Düden Gölü’nün can damarları göründü

    ‘Anadolu Kadim Doğa’ adlı belgeselini, Ali Şenel ve Fırat İşbecer’den oluşan ekiple çeken yönetmen Burak Doğansoysal, “Konya-Kulu’daki Düden Gölü’nde, 10-12 bin flamingo ve en az 15 tür farklı kıyı kuşu vardı. Oranın avantajı, göl ne kadar kurursa kurusun düden su taşımaya devam ediyor. Gölü besleyen tatlı su kaynağını görüntüledik. O damarlar, gölün su seviyesi azaldıkça görülebiliyor. Normalde gölde su seviyesi yüksekken görülemez. Dolayısıyla manzara olarak büyüleyici ama su seviyesinin azaldığını gösteren, iyi bir durum değil” dedi.

    Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün izni ve desteğiyle yaban hayatının önemli uzman isimleri Ali Şenel, Burak Doğansoysal, Fırat İşbecer’den oluşan ekip öncülüğünde; Türkiye’nin en kapsamlı habitat belgeseli için çekimlere nisan ayında başlandı. ‘Sulak alanlar’, ‘ormanlar’, ‘denizler ve kıyılar’, ‘bozkırlar’, akarsular ve dereler’, ‘dağlar, vadiler ve kanyonlar’ olarak habitatların anlatılacağı ‘Anadolu Kadim Doğa’ adlı belgesel 6 bölümden oluşacak. Her habitatın en az iki kere ve dört mevsimde olmak kaydıyla çekimleri yaklaşık 2,5 yıl sürecek.

    SULAK ALANLARIN TAMAMI GÖRÜNTÜLENİYOR

    Yönetmen Burak Doğansoysal, ülkemizin sulak alanlarının neredeyse tamamını havadan, karadan hatta bazen suyun içinden görüntülediklerini belirterek, “Umarım izlerken bizim çekerken aldığımız kadar keyif alırsınız. Biraz bekleteceğiz ama değecek, belgeselimiz 2,5 sene sonra hazır. 64 ülke gezdim, 30’unda çalıştım. Aslanla, jaguarla, kaplanla, gorille göz göze geldim. Hiçbirinde şu anda ülkemde çektiğim yeni belgesel kadar heyecanlanmadım. İnanılmaz bir tempoda çalışıyoruz, umarım bu muhteşem doğanın hakkını verecek bir iş çıkartırız” dedi.

    ANADOLU KADİM DOĞA BELGESELİ

    ‘Anadolu Kadim Doğa’ adlı belgeselle Türkiye’nin habitatlarının anlatılacağını belirten Doğansoysal; sulak alanlar dışında ormanlar, denizler ve kıyılar, bozkırlar, akarsular ve dereler, dağlar, vadiler ve kanyonlar şeklinde 6 bölümden oluşacağını açıkladı. Bu boyutta bütün habitatları kapsayan bir çalışmanın da muhtemelen ilk olacağını kaydeden Doğansoysal, “Dört farklı sezonda her habitatı çalışıyoruz” diye konuştu.

    DÖRT MEVSİM ÇEKİM

    Çekimlerin nisanda başladığını kaydeden Doğansoysal, “En az iki kere dört mevsimi görmemiz lazım ki habitatları, tüm döngüyü hakkıyla belgeleyebilelim çünkü yaz, bahar, sonbahar ve kışın hem bitki örtüsü hem hayvanlar değişiyor. Her mevsim genelde kuşlardan oluşan göç eden türler ile hiç gitmeyen türler var. Memeli hayvanları yazın görüntülemek nispeten daha zorken, sonbahar ve kış ise nispeten daha kolay oluyor” dedi.

    BÜTÜN TÜRLER GÖRÜNTÜLENİYOR

    Ekibe, görüntü yönetmeni Ali Şenel ve yapımcı Fırat İşbecer’in dışında doğa belgeseline meraklı gençlerin de belirli dönemlerde katılım sağladığını anlatan Burak Doğansoysal, gençlerin büyük ilgi gösterdiğini ve çok ciddi başvuru aldıklarını söyledi. Doğansoysal, “Esas vermek istediğimiz mesaj, Anadolu’nun içinde yaşadığımız coğrafyanın A’dan Z’ye bütün türlerinin, özellikle nesli tehlike altındaki ve sembol türlerini, gelecek nesillere bırakabilmek için görsel envanterini çıkarmak istiyoruz” diye konuştu.

    İNSANLARDAKİ YANLIŞ ALGI

    Habitatlar üzerinden birtakım doğal hikayeler ve doğal döngünün de anlatıldığını dile getiren Doğansoysal, “Habitatlar korunursa otomatik olarak içindeki canlıları da korumuş olacağımız mesajını iletmek istiyoruz. Yanlış bir algı var ve insanlar yaşadıkları yerde gördükleri canlıların her yerde çok olduğunu düşünüyor. Halbuki öyle değil. Örneğin; en son Tuz Gölü’nde binlerce flamingo ölümü oldu. Flamingolar yaşadığı Tuz Gölü havzasında çok bol görülüyor diye her yerde bol değil. Orası iki önemli üreme alanından biri. Bu algıyı kırmaya çalıyoruz, bilinç oluşturmak istiyoruz. Gittiğimiz köylerde, ‘Bu kuştan çok var’ diyorlar ama sadece orada ve başka yerde yok” dedi.

    İÇ ANADOLU’DA DURUM KÖTÜ

    Şu ana kadarki çekimlerde sulak alanların durumuna ilişkin hem iyi hem de kötü manzaralarla karşılaştıklarını anlatan Doğansoysal, şunları söyledi:

    “Özellikle Van’daki sulak alanları geçmiş yıllara göre çok daha iyi bulduk. Hem su miktarı hem de içindeki tür miktarı olarak inanılmaz ileriye doğru gitmiş ama İç Anadolu’da yağmur az olduğu ve su çekilmeye devam ettiği için inanılmaz kötü etkilenmiş. Normalde de bu faaliyetler oluyor ama yağışla desteklendiği için etkisini daha az hissediyoruz. Bir çobanla konuşuyorum orada, ’25 senedir sürümü ilk defa buraya sokabiliyorum, burası bataklık, sulak bölgeydi’ dediği Konya civarında bir sulak alan kurumuş.”

    KÜRESEL ISINMA ÜREME DÖNEMLERİNİ ETKİLİYOR

    Marmara’da Uluabat ve Manyas’ın iyi durumda olduğunu aktaran Doğansoysal, “Son yıllarda gördüğümüz en büyük pelikan sürülerini gördük. Nallıhan’da çekim yaptık, İç Anadolu’da. Orada geçmiş yıllardan daha fazla su var. Su seviyesi sağlıklı olduğu için inanılmaz karabatak sürüsüyle karşılaştık. Van Gölü’nde inci kefali göçü biraz erken başlamış. Sevindirici durum ise göçün gerçekleştiği 2-3 nehir ağzı var ve tamamında jandarma sürekli devriye atıyor, kaçak avcılığı neredeyse sıfıra indirmişler. Bu sene nereye gittiysek üreme zamanının normal mevsimsel döngünün önünde, en az 10-15 gün erken gerçekleştiğini gördük. Bunun sebebi de büyük ihtimalle küresel ısınma ve sıcaklık atışı” diye konuştu.

    MANZARANIN GÜZELLİĞİNE ALDANMAYIN

    Bu yıl çok farklı tespitte bulunduklarına da dikkat çeken Doğansoysal, “Konya-Kulu’daki Düden Gölü’nde, 10-12 bin flamingo ve en az 15 tür farklı kıyı kuşu vardı. Oranın avantajı, göl ne kadar kurursa kurusun düden su taşımaya devam ediyor. 15 gün önce tekrar gittik, göl küçülmüş ama hala yakın sayıda flamingo vardı ama orası üreme alanı değil Tuz Gölü’ne gitmek zorundalar. Gölü besleyen tatlı su kaynağını görüntüledik. O damarlar, gölün su seviyesi azaldıkça görülebiliyor. Normalde gölde su seviyesi yüksekken görülemez. Dolayısıyla manzara olarak büyüleyici ama su seviyesinin azaldığını gösteren, iyi bir durum değil” dedi.

     

  • Kıdem tazminatında değişiklik

    Kıdem tazminatında değişiklik

    Kıdem tazminatı konusunda yapılan değişiklikler belli oldu. Alınan yeni kararlar arasında, prim desteği şartı ve kıdem tazminatının tavan miktarının yükseltilmesi gibi maddeler bulunuyor.

    İşveren açısından özellikle idari para cezası veya diğer hukuki yaptırımlar ile karşı karşıya kalmamak için önemli olan bu değişiklikler işçi bakımından da haklarını bilmek ve korumak açısından ön plana çıkıyor.

    Milliyet’ten Cem Kılıç’ın haberine göre, hayata geçirilen değişiklikler şu şekilde:

    Koronavirüs salgını nedeniyle hayata geçirilen ve 30 Haziran 2021 tarihi itibarıyla sona eren olan uygulama ve teşvikler şu şekilde: Kolaylaştırılmış kısa çalışma uygulaması, Fesih yasağı, İşverence tek taraflı uygulanan ücretsiz izin ve ücretsiz izin nakdi ücret desteği, 7252 sayılı normalleşme teşviki, 17256 sayılı istihdama dönüş teşviki, 27256 sayılı ilave istihdam teşviki.

    Prim desteği ve istihdam şartı

    Salgın sonrası geçilen normalleşme dönemiyle birlikte sona erdirilen uygulamalar arasında koronavirüsün çalışma hayatı üzerindeki etkilerini azaltmak üzere, 4447 sayılı kanunun geçici 27 ve 28’inci maddeleri kapsamında sağlanan 17256 ve 27256 sayılı prim destekleri de bulunuyor.

    Söz konusu desteklerden yararlanan işverenlerin, destekten yararlandıkları sigortalıların yarısı kadar işçiyi, ilgili maddelerin uygulama süresinin sona ermesinden itibaren, destekten yararlandığı ortalama süre kadar fiilen çalıştırması gerekiyor.

    SGK ve İŞKUR arasındaki görüşmeler neticesinde, bazı işten çıkış hallerinde 17256 ve 27256 teşvikinden yararlanan sigortalılar için öngörülen istihdam zorunluluğu kapsamında işverenlere sağlanan destek tutarlarının iptal edilmeyeceği açıklandı.

    Buna göre, iş sözleşmesinin aşağıda sayılan işten çıkış kodlarıyla feshedilmesi nedeniyle işverenin destek sonrası istihdam zorunluluğunu sağlayamaması halinde, yararlanılan prim destekleri gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte geri alınacak:

    Deneme süreli iş sözleşmesinin işverence feshi, Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi, Belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesi, Toplu işçi çıkarma, İş yerinin kapanması, Mevsim bitimi, Kampanya bitimi, Diğer nedenler, İşçi tarafından işverenin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranış nedeni ile fesih, İş yerinin devri, işin veya iş yerinin niteliğinin değişmesi nedeniyle fesih.

    Kıdem tazminatı tavanı yükseldi

    Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan Mali ve Sosyal Haklar Genelgesine (Sıra No:7) göre, 1 Temmuz ila 31 Aralık 2021 tarihleri arasında geçerli olan kıdem tazminatı tavanı tutarı 8284.51 TL oldu.

    Çocuk yardımı vergi istisnası değişti

    1 Temmuz ile 31 Aralık 2021 döneminde geçerli olmak üzere, çocuk zammı / yardımı ödemelerinin aylık gelir vergisi istisna tutarları şu şekilde belirlendi:

    6 yaş üzeri çocuklar için 250 x 0.179797 = 44.95 TL
    0 – 6 yaş arası çocuklar için 500 x 0.179797 = 89.90 TL

    Salgın nedeniyle ödemesi ertelenen prim ne oldu?

    Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan açıklamaya göre, koronavirüs salgını nedeniyle mücbir sebep gerekçesiyle aşağıda belirtilen sigortalılar için yapılan prim ertelemesi 26.06.2021 tarihi itibarıyla sona erdirildi.

    22/3/2020 tarihi ile mücbir sebep döneminin sonuna kadar 65 yaşını doldurmuş olanlar (herhangi bir talebe bağlı olmaksızın)
    Kronik rahatsızlığını sağlık kuruluşlarından alınacak muteber belgelerle ispat edenler (başvuru yapmaları durumunda)

    Bu anlamda, 22.03.2020 tarihinden itibaren mücbir sebep nedeniyle kronik rahatsızlığı bulunan gerçek kişi işverenlerin ya da sigortalıların mücbir sebep halleri 26.06.2021 tarihi itibarıyla sona erdirilmiş olduğundan; söz konusu kişiler için ertelenen prim borçlarının 26.07.2021 tarihine kadar ödenmesi gerekiyor.

    Süresi dışında verilen belgeye açıklama var

    İşverenler tarafından yasal süresi içinde bildirilmeyen aylık prim ve hizmet belgeleri / muhtasar ve prim hizmet beyannameleri “B-Yasal süresi dışında verilen belgeler” kodu seçilerek sisteme girilmekteydi.

    Ancak, yasal süresi dışında verilen belgelerin veya beyannamelerin sosyal güvenlik merkezince kontrolü aşamasında bu belgelerin hangi nitelikte, hangi sebepten dolayı verildiğinin bilinememesi nedeniyle işlemlerin sonuçlandırılması aşamasında zaman kaybı ortaya çıkmaktaydı.

    Bu nedenle, SGK tarafından yapılan düzenlemeyle ‘B-Yasal süresi dışında verilen belgeler’ kodu ile yapılan belge girişlerinde işverenlerin açıklama ekleyebilecekleri alan eklendi.

  • Covid-19’u ağır geçiren gençlerde görüldü

    Covid-19’u ağır geçiren gençlerde görüldü

    The Lancet adlı tıp dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, gençler de Covid-19 karşı en az 50 yaş üstündeki hastalar kadar risk altında bulunuyor. 70 bini aşkın kişinin incelendiği araştırma, 19 ile 49 yaş arasındaki hastanede tedavi edilen Covid-19 hastalarının yüzde 40’ının böbrekleri, akciğerleri veya diğer organları ile ilgili sorunlar yaşadığını ortaya koydu. Bilim insanları, ileride ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek bu durumun önlenmesi için aşı olma çağrısı yaptı.

    İngiltere’de yapılan yeni çalışma, 2020’de Covid’in ilk dalgasında 302 hastanede tedavi gören her yaştan 73 bin 197 yetişkini inceledi. Çalışmayı yöneten Profesör Calum Semple, ” Veriler, Covid’in grip kadar basit olmadığı gerçeğini güçlendiriyor ve genç yetişkinlerin bile önemli komplikasyonlar yaşadığını gösteriyor” dedi.

    İngiltere’deki yedi üniversite ve Sağlık ve Sosyal Bakım ve Halk Sağlığı Departmanı’ndaki araştırmacılar tarafından yürütülen çalışma, Covid-19 için hastanede tedaviye ihtiyaç duyanlarda meydana gelen “komplikasyon” sayısına baktı.

    EN YAYGINI BÖBREK HASARI

    Genel olarak, tüm yetişkin hastaların yaklaşık yarısı hastanede kaldıkları süre boyunca en az bir komplikasyon yaşadı. En yaygın olanı ise, böbrek hasarıydı, onu akciğer ve kalp hastalıkları izledi.

    Bununla birlikte, en fazla komplikasyon sayısı 50 yaşın üzerindekilerde görüldü ve hastaların yüzde 51’i en az bir sorun bildirdi. Ancak daha genç yaş gruplarında da yaygın sorunlar görüldü.

    30-39 yaşındakilerin yüzde 37’si ve 40-49 yaşındakilerin yüzde 44’ü, en az bir komplikasyona sahipti.

    COVİD-19 ORGANLARA NASIL ZARAR VERİYOR?

    Diğer taraftan doktorlar, ağır bir Covid hastalığının organ hasarına nasıl yol açtığını henüz tam olarak bilmiyorlar. Ancak, bazı durumlarda vücudun kendi bağışıklık sisteminin iltihaplanmaya neden olan bir yanıtı tetikleyebileceği ve sağlıklı dokuya zarar verebileceği düşünülüyor.

    The Lancet adlı tıp dergisinde yayınlanan çalışma, önceden var olan rahatsızlıkları olanların komplikasyon bildirme olasılığının daha yüksek olduğunu, ancak daha önce sağlıklı olan genç bireylerde bile riskin yüksek olduğunu buldu.

    Araştırma, pandeminin ilk dalgasında 17 Ocak ve 4 Ağustos 2020 tarihleri arasında, yani aşılar bulunmadan ve virüsün yeni varyantları tespit edilmeden önce gerçekleştirildi.

    ŞİDDETLİ HASTALIĞI ÖNLEMEK İÇİN AŞI ŞART

    Çalışmanın yazarları, verilerin, hastaneye başvuru sırasında daha şiddetli Covid semptomları olan kişilerin ciddi sağlık sorunları yaşama olasılıklarının daha yüksek olduğunu öne sürerek, bu son dalgada aşıların hastalığın şiddetini azaltmadaki önemini gösterdiğini söyledi.

    UZUN COVİD’E DÖNÜŞEBİLİR

    Öte yandan araştırma, yalnızca hastanede kalış sırasındaki kısa vadeli komplikasyonlara bakmak için tasarlandı, ancak bazı organ hasarlarının devam edebileceğine ve uzun Covid olarak bilinen bir form haline gelebileceğine dair kanıtlar var.

    İskoçya’da yer alan Edinburgh Üniversitesi’nde kıdemli klinik öğretim görevlisi ve yoğun bakım tıbbı danışmanı Dr Annemarie Docherty, “Böbrekleriniz veya kalbinizle ilgili bu tür sorunların daha uzun vadeli komplikasyonlara dönüşebileceğini diğer bulaşıcı hastalıklardan biliyoruz. Bence bunun Covid-19 ile aynı olabileceğini beklemek mantıklı” diye konuştu.