Etiket: güncelhaber

  • Muş’ta 4.2 büyüklüğünde deprem

    Muş’ta 4.2 büyüklüğünde deprem

    Muş’un Korkut ilçesinde Richter ölçeğine göre 4.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremde can ve mal kaybı yaşanmadı.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı’nın merkez üssünü Muş’un Korkut ilçesi olarak açıkladığı deprem, saat 11.47’de meydana geldi. Yerin 11.15 kilometre derinliğinde olan deprem, Korkut’un yanı sıra çevre ilçeler ile Bitlis’in Güroymak ilçesinde de hissedildi. Depremde can ve mal kaybı yaşanmadı.

    Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin merkez üssünü Bitlis’in Güroymak ilçesine bağlı Saklı köyü olarak açıkladı.

  • Bursa’da sel alarmı! Dereler taştı

    Bursa’da sel alarmı! Dereler taştı

    Bursa’da Uludağ’da eriyen kar sularına 2 gündür devam eden sağanak yağış da eklenince çok sayıda dere taştı. İnegöl ilçesinin yanı sıra Kestel ve Keles ilçesindeki dereler taştı. Kestel ilçesi Saitabat Şelalesi ve Derekızık Mahallesi’nden geçen dere de kar suları altında kaldı.

    Kestel ilçesindeki Derekızık Mahallesinde taşan dere sebebiyle köprü yıkılırken, İnegöl ilçesinde kırsal Kulaca, Edebey, Süle ve Cerrah mahallelerinde taşan dereler sebebiyle tarım alanları sular altında kaldı. Kalburt Deresinin taşması neticesi de taşkın suları, Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikaların duvarına kadar dayandı. Belediye ekipleri, yağış nedeniyle su birikintisi oluşan cadde ve sokaklarda çalışmalarını sürdürüyor.
    Kestel ilçesinde Uludağ’dan dökülen bir çok derede taşkınlar yaşandı.

    Özellikle Derekızık Mahallesi ve Saitabat’ta kaynağını Uludağ’dan alan Deliçay’ın farklı bölgelerde taşması neticesi vatandaşlar zor anlar yaşadı. Derekızık’ta azgın akan sular sebebiyle bir adet tahta köprü yıkılırken, Saitabat’ta da dere kenarında bahçeleri bulunan bazı iş yerleri zarar gördü.

    Uludağ’da son iki gün içerisinde 2 metreden 1 metre 30 metreye düşen ve hızlı bir şekilde erimeye devam eden kar yetkilileri harekete geçirdi.
    Kaynağını Uludağ’dan alıp dökülen derelerin bulunduğu 11 ilçe için valilik alarm seviyesine geçti. Bu ilçelerde yaşayan vatandaşlar sel ve taşkın olaylarına karşı hazırlıklı olmaları hususunda bilgilendirildi.

    Öte yandan Keles ilçesi Baraklı Mahallesi’nden geçen dere de kar sularıyla azgınlaştı.

  • Türkiye’de yüzde 5,9’luk büyüme beklentisi

    Türkiye’de yüzde 5,9’luk büyüme beklentisi

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Türkiye’nin son yıllarda pek çok cephede savaştığını fakat hala haksız eleştirilere maruz kaldıklarını ifade etti. Karaismailoğlu, “OECD’ye göre Türkiye’de de yüzde 5,9’luk büyüme beklentisi var” dedi.

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğu, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nı ziyaret etti. Türkiye’nin ekonomisini değerlendiren Karaismailoğlu, IMF, küresel ekonomide 2021 yılında yüzde 5,2’lik büyüme öngördüğünü belirten Karaismailoğlu, “Bir yılı aşkın süredir, pandemi koşulları nedeniyle dünya ekonomisi ciddi bir durağanlık sürecinden geçiyor. Ancak tedavi ve aşılama konusunda önemli ilerlemeler yaşanmasıyla, 2021 yılı sonu itibariyle küresel ekonominin hızlı bir toparlanma yaşaması bekleniyor. Öyle ki IMF, küresel ekonomide 2021 yılında yüzde 5,2’lik büyüme öngörüyor. OECD’ye göre Türkiye’de de yüzde 5,9’luk bir büyüme beklentisi var. Türkiye için ortaya çıkan bu olumlu tabloda hükümetimizin Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki çalışmalarının önemi büyük. Bu zor koşullar altında, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak bizler de 4 bini aşkın şantiyemizde, elbette tüm sağlık tedbirlerini alarak projelerimizin inşasını aralıksız sürdürdük. Havayollarımız etkinliğini korudu, dünyanın yeni transit merkezi İstanbul Havalimanı, yolcu sayısı bakımından son derece aktif bir yıl geçirdi. Demiryolu Reformumuz kapsamında oluşturduğumuz Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattımızla, duran ticari hatlara Orta Koridor üzerinden alternatif bir güzergah oluşturup, Avrupa-Asya arasında ticaretin kesintisiz sürdürülmesini sağladık” dedi.

    Limanların bu süreçte aralıksız çalıştığını vurgulayan Karaismailoğlu, “İhracatımıza her zaman olduğu gibi omuz verirken, pandeminin en yoğun günlerinde dahi ülkemizin temel ihtiyaçlarını başarıyla karşıladılar. Her daim üretkenliğiniz ve verimliliğiniz ile ekonomimizi ayakta tutan sizler de takdire şayan bir grafik ortaya koydunuz. Bütün olumsuzluklara rağmen 2020 yılında ihracat hedeflerimize ulaştık. Ocak 2021 itibariyle yıllık sanayi üretimimizin yüzde 11,4 oranında artırdık. Türkiye pandemi koşullarında dahi tüm dünyanın hayretle izlediği bir ülke oldu. Üretkenliğini ve büyümesini inançla devam ettirdi. En zor anlarda dahi yılmadan, inancımızdan güç alarak muazzam bir başarı elde ettik. Çünkü hepimizin kalbinde, yanan bir ateş gibi, daha zengin, daha güçlü, gelişmekte olan değil gelişmiş bir Türkiye inşa etmeye olan inanç var. Cumhuriyetimizin 100. yılına da bu inanç sayesinde sarsılmaz bir ekonomik güç olarak giriş yapacağız” diye konuştu.

    “Türkiye son yıllarda pek çok cephede aynı anda savaşıyor”

    Türkiye’nin son yıllarda pek çok cephede aynı anda savaştığını dile getiren Karaismailoğlu, “Sağlıktan, eğitime, tarımdan sanayiye, savunmadan ulaştırmaya hemen her alanda 19 yıldır hükümetlerimiz tarafından çok büyük bir emek verildi. İhmal edilen her iş yeni baştan ele alındı, tespit edilen tüm eksikler giderildi. Ekonomide bir üst lige yükselmemizi sağlayacak katma değerli dev projeler hayata geçirildi. Ulaştırma ve haberleşme altyapımızın çağa uygun hale getirilmesi ve özellikle ekonomimize dayanak olacak bir klasmana erişebilmesi için de 1 trilyon lirayı aşkın yatırım yaptık. ‘Bütünsel kalkınmanın istisnası olmaz’ dedik. Doğu-batı, kuzey-güney ekseninde ülkemizin tüm altyapısını yeniledik. Ne bir ilimizde ne bir köyümüzde basılmadık bir karış toprak bıraktık. Vatandaşlarımızı, gençlerimizi, çocuklarımızı dünya ile bağlarken, bir yandan da sanayicilerimizin üretkenliğini artırmak, güçlü bir lojistik altyapıyla yeni pazarların kapılarını açmak için gece gündüz çalıştık” ifadelerini kullandı.

    “İdrak yoksunluğu nedeniyle haksız eleştirilere uğruyoruz”

    Zaman zaman kimilerinin idrak yoksunluğu nedeniyle haksız eleştirilere uğradıklarının anlatan Karaismailoğlu, “Ne gerek vardı bu kadar yatırıma’ diyenler, ‘yaptırmayız’ diyenler, ‘başaramazsınız’ diyerek önümüze çıkanlar oluyor. Eminim, her biriniz birer girişimci ve iş insanı olarak bizi en iyi anlayanlarsınız. ‘Olmaz’ diyenlere ‘Neden olmasın’ diyenler her zaman kazanır. Zafer, herkes durduğunda koşmayı sürdürenlerindir. İşte bu ‘Neme lazımcı’lar konuşadursun, bizler 10 yıl, 20 yıl, 50 yıl sonrasının ihtiyaçlarını bugünden karşılamak için çalışıyoruz. Oysaki devlet aklıyla atılan tüm bu adımların stratejik bir nedeni var ve Türkiye’ye kazandıracakları bugünden hesaplanıyor. Lojistik Master Planımız, Ulaşım Ana Planımız ve 2023 Stratejik Planımız doğrultusunda ülkemizi dünya ile ulaşımın her modunda bağlayacak, şehirlerimiz arasında gidiş-gelişi artıracak bir hareketlilik altyapısını oluşturduk. Lojistik açıdan bölgemizde bizi süper güç yapacak ulaştırma ağlarını bir bir inşa ettik. Hem ulaştırmada hem de haberleşmede dijitalleşen dünyayı yakalayacak nitelikte projeler hayata geçiriyoruz. 2021 yılı bütçesi içinde yüzde 31’lik bir orana sahip olan ulaştırma ve altyapı yatırımlarımız, yaptığımız ve devam eden projelerimizle birlikte toplam 1 trilyon 555 milyar TL’ye ulaşacak” dedi.

    “1915 Çanakkale Köprüsü’nü gelecek yıl açacağız”

    Yapılan yatırımların geri dönüşünü çoktan almaya başladıklarının altını çizen Karaismailoğlu, “2003-2020 yılları arasında bu yatırımların Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya toplam 395 milyar dolar ve üretime 837,7 milyar dolarlık etkisi oldu. Yıllık ortalama 1 milyon 20 bin kişilik dolaylı ve doğrudan istihdam gerçekleşmesine katkı yapıldı. Yeri geldiğinde özel sektörümüzle birlikte çalışarak, ülkemizin geleceği için kalıcı eserlerimizi hem hızlı hem de yüksek niteliklerde inşa ediyoruz. Bakanlığımızın 2003-2020 yılları arasında devlet bütçesi ve Kamu Özel İşbirliği’yle yaptığı yatırımların toplam tutarı da 169 milyar dolar olarak kayıtlara geçti. Ulaştırma ve haberleşmede yaptığımız her proje Türkiye’de sanayinin gelişmesinde, yeni yatırımlara uygun ortam oluşturulmasında ve ihracat perspektifimizin genişlemesinde hayati bir rol oynuyor. Bu çerçevede, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim ve Osmangazi Köprüleri, İstanbul Havalimanı gibi dev projeleri hizmete sunduk. 1915 Çanakkale Köprüsü’nü de gelecek yıl 18 Mart’ta hizmete açacağız” şeklinde konuştu.

    “Milli Banliyö Tren Seti Projesi başladı”

    Atılan tüm adımların sanayicilerin de dünya ölçeğinde ticari başarılara imza atabilmesi için olduğunu ifade eden Karaismailoğlu, “Hazine kaynaklarımızın yanı sıra özel sektör iş birliği ile dev projelerimizi bir an önce hayata geçirmemiz bu sonuçlara bir an önce ulaşmak içindir. Uzakları yakın etmek, işiniz gereği nereye gitmek isterseniz en hızlı ve konforlu şekilde sizleri oraya ulaştırmak içindir. Bu amaçla yaptığımız işlere bir kez daha göz atarsak şöyle bir tabloyla karşılaşıyoruz: Hükümetlerimiz döneminde, yapılan 1 trilyon liranın üzerindeki yatırımımızı ulaşımın ve haberleşmenin tüm modlarına paylaştırdık. 2003 yılındaki 6 bin 100 kilometrelik bölünmüş uzunluğumuzu, 28 bin 200 kilometreye çıkardık. Bin 714 kilometre olan otoyol ağımız, 33 bin 523 kilometreye ulaştı. Yapım çalışmaları devam eden otoyol uzunluğumuz 318 kilometreyi aşmaktadır. Uzun yıllar ihmal edilen demiryollarımızda da önemli aşamalar kat ettik. Milli ve yerli bir demiryolu endüstrisi oluşturma, demiryollarını üretim merkezlerine ve limanlara bağlama yönündeki çalışmalara da önem veriyoruz. Fabrikalarımız da Milli elektrikli tren seti, lokomotifler ve özgün motor projelerimiz başarı ile devam ediyor. Milli Banliyö Tren Seti Projesi başladı. 2021 yılında tasarımı tamamlanarak prototip imalatına başlayacağız.Milli Elektrikli Tren seti projemizde yerlilik oranı yüzde 60’a ulaşmıştır. Yerlilik oranı seri üretimde yüzde 80’e çıkacak. Artık raylarımızda yerli üretim araçlarımız çalışıyor. Raylı sistem araç ve ekipmanları üretiminde Bursa’da da çok önemli gelişmeler var. Hatlarımızda Bursa’da üretilen araçları kullanıyoruz. Bakanlığımızın 2023 vizyonu doğrultusunda demiryolu sektör payını 2023 yılında yolcuda yüzde 5’e, yükte yüzde 10’a, 2035’te ise yolcuda yüzde 15’e, yükte yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.

    2003’ten bu yana ulaştırma ve haberleşme yatırımlarının sanayiye toplam katkısı 225 milyar dolar olarak gerçekleştiğini belirten Karaismailoğlu, “Bir de dolaylı yollardan sağlanan katkıları düşünürsek, meselenin boyutlarını daha doğru idrak edebiliriz. İşte bu yüzden, birlikte hareket etmemiz, ortak hedeflere ve başarıya odaklanmamız, diyaloğu elden bırakmamamız çok önemli. Ülkemiz için önemli, geleceğimiz için önemli, evlatlarımız için önemli” ifadelerini kullandı.

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay da ziyaretten duyduğunu memnuniyeti dile getirdi. Toplantının ikinci kısmı basına kapalı olarak devam etti.

  • Bankada parası olanlara müjdeli haber

    Bankada parası olanlara müjdeli haber

    Mevduat hesabı faizleri ile kar paylarından yapılan stopaj indiriminin süresi 31 Mayıs’a uzatıldı.

    Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanı kararına göre, bugün sona ermesi öngörülen stopaj indiriminin süresi 31 Mayıs’a uzatıldı. Ekim ayında altı aylık süre için alınan karar ile, TL mevduatlarda vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar vadeli hesaplarda yüzde 15 olan oran yüzde 5’e, 1 yıla kadar vadeli hesaplarda yüzde 12 olan oran yüzde 3’e indirilirken, 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda yüzde 10 olan stopaj oranı sıfırlanmıştı.

    Karar kapsamında, stopaj indirimi; 1 Nisan’dan itibaren açılan veya vadesi yenilenen hesaplar, bu tarihten itibaren iktisap edilen bankalar tarafından ihraç edilen tahvil ve bonolardan elde edilen kazançlar ve fon kullanıcısının bu bankalar olduğu varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelir ve kazançlar ile 1 Nisan’dan itibaren iktisap edilen yatırım fonlarından elde edilen gelir ve kazançlara uygulanmak üzere bugün yürürlüğe girdi.

  • 12-15 yaş çocuklardaki sonuçları açıklandı

    12-15 yaş çocuklardaki sonuçları açıklandı

    Pfizer ve BioNTech yaptığı açıklamada, Covid-19 aşısının 12 -15 yaş arasındaki çocuklarla yapılan testlerde yüzde 100 güvenli ve etkili sonuçlandığını, ayrıca güçlü antikor yanıtları ürettiğini açıkladı.

    Pfizer ve BioNTech Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Covid-19 aşısının, 12 -15 yaş arasındaki çocuklarla yapılan testlerde yüzde 100 güvenli ve etkili sonuçlandığını, ayrıca güçlü antikor yanıtları ürettiğini açıkladı.

    Yapılan açıklamada şirketler, sonuçların birkaç hafta içinde ABD’de acil kullanım izni almalarının önünü açtığını söyledi.

    Pfizer CEO’su Albert Bourla yaptığı açıklamada, aşılarının önümüzdeki okul yılından önce uygulanmaya başlamasını umduğunu söyledi.

    BioNTech ve Pfizer tarafından geliştirilen Covid-19 aşısının klinik deney sonuçları daha önce 16 yaşından büyük kişilerde kullanılmak üzere olumlu sonuçlar vermişti.

    Açıklanan yeni sonuçlar ise aşının 15 yaş ve altındaki kişiler ile ilgili ilk klinik deney sonuçlar olarak dikkat çekti.

    Yapılan açıklamada, 12 ila 15 yaşları arasındaki 2 bin 260 genç ile yapılan klinik deneylerde, Covid-19 aşısı olan gençlerde hiçbir vakaya rastlanmadığı, placebo alan grupta ise 18 kişide virüse rastlandığı bildirildi.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan BM’ye aşı mesajı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan BM’ye aşı mesajı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir tarafta nüfusunun neredeyse tamamına yakınını aşılamış ülkeler varken, diğer tarafta milyarlarca insanın ilk doz aşıya dahi erişememesi insanlık ve insani değerler adına endişe verici bir durumdur” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler tarafından devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla düzenlenen “COVİD-19 ve Sonrasında Kalkınmanın Finansmanı” başlıklı toplantıya bir video mesaj gönderdi. Mesajında COVİD-19 ve sonrası için tüm dünyaya küresel dayanışma ve işbirliği mesajı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşıya adil erişimin güvence altına alınması gerektiğini söyledi.

    1 yılın geride kaldığı COVİD-19 salgınının küresel sorunlar karşısında tüm insanlığın kaderinin ortak olduğunu gözler önüne serdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye olarak bu mücadelede en baştan beri küresel dayanışma ve uluslararası işbirliğini güçlendirmeye gayret ettik. Bu amaçla 157 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa tıbbi yardım ve destek sağladık. Özellikle Afrikalı kardeşlerimizi bu zorlu günlerinde yalnız bırakmadık. 2009-2019 döneminde sadece en az gelişmiş ülkelere yönelik 2,5 milyar doların üzerinde resmi kalkınma yardımında bulunduk” diye konuştu.

    Dünya genelinde 100’a yakın ülkede halen aşıya erişimin olmadığını kaydeden Erdoğan, “COVİD-19 salgını bizim hemen her platformda dile getirdiğimiz küresel düzendeki çarpıklıkları bir kez daha ifşa etmiştir. Dünyanın en zengin ülkelerini dahi hazırlıksız yakalayan küresel salgın, bilhassa az gelişmiş ülkelerde ciddi yıkımlara neden olmuştur. Salgınla belirginleşen adaletsizlik aşı meselesiyle çok daha vahim bir hal almıştır. Dünya genelinde halen 100’e yakın ülkenin aşıya henüz ulaşamadığını görüyoruz. Bir tarafta nüfusunun neredeyse tamamına yakınını aşılamış ülkeler varken, diğer tarafta milyarlarca insanın ilk doz aşıya dahi erişememesi insanlık ve insani değerler adına endişe verici bir durumdur. Oysa aşıya adil erişim güvence altına alınmadan salgının sona ermeyeceği ve ekonomik toparlanmanın gerçekleşmeyeceği ortadadır. Kendi vatandaşlarını aşılayacak miktarda doza ulaşan ülkelerin fazla aşılarını ihtiyaç sahibi ülkelere ulaştırması gerekiyor. Yerli aşı çalışmalarımız tamamlandığında aşımızı en uygun şartlarda tüm insanlığın kullanımına sunmaya öngörüyoruz” şeklinde konuştu.

    Ekonomik toparlanmanın korumacı refleksler yerine işbirliğine ve dayanışmaya dayalı bir anlayışla yürütülmesinin de önemli olduğunun altını çizen Erdoğan, video mesajında şu ifadeleri kullandı:

    “G-20’de de gündeme gelen özel çekme hakları tahsisatı konusundaki adımların bir an önce sonuçlanması gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan, Uluslararası Para Fonunun 16. genel kota gözden geçirmesi çalışmalarında gelişmekte olan ülkelerin haklı beklentilerinin karşılanmasını ümit ediyorum. Likidite imkanlarının güçlendirilmesiyle birlikte özellikle düşük gelirli ülkelerin borç yüklerinin hafifletilmesine önem atfediyoruz. G-20 borç erteleme girişimi, salgının etkilerini en aza indirmek adına hayata geçirdiğimiz önemli bir adımdır. Borç erteleme girişiminin 2021 yılının tamamını kapsayacak şekilde ikinci kez uzatılmasında fayda görüyoruz. Bu düşüncelerle sözlerine son verirken, bu zorlu süreçte dayanışma ve işbirliği içiresinde ortak hareket etmenin önemini tekrar vurguluyorum.”

  • AB’den Türkiye’ye kritik ziyaret

    AB’den Türkiye’ye kritik ziyaret

    AB sözcüsü, AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in, 6 Nisan’da Türkiye’yi ziyaret edeceğini açıkladı.

    Avrupa Birliği (AB) sözcüsü AB Konseyi ve Komisyonu başkanlarının 6 Nisan’da Türkiye’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşeceklerini açıkladı.

  • D-655 Karayolu’nun 85 metrelik bölümü çöktü

    D-655 Karayolu’nun 85 metrelik bölümü çöktü

    Düzce ile Zonguldak arasında ulaşımın sağlandığı D-655 Karayolu’nda heyelan nedeniyle çökme oldu, yol çift yönlü trafiğe kapatıldı. Alternatif yol için çalışma başlatıldı. Yolun Düzce istikametinde 85 metrelik bölümün çöktüğü alan drone’la da görüntülendi.

    Düzce ile Zonguldak arasında ulaşımı sağlayan D-655 Karayolu Çiçekpınar mevkiinde dün akşam heyelan meydana geldi. Yolun Düzce istikametinde 85 metrelik bir bölüm çöktü.

    Heyelan nedeniyle karayolu, çift yönlü trafiğe kapatıldı.

    Jandarma ekipleri Şifalı Su mevkii ile Akçakoca Sapak mevkiinde yolu kesere araçların geçişine izin vermedi.

    İstanbul istikametine gidecek araçlar Sakarya-Kocaali yönüne, Ankara istikametine gidecek araçlar ise Zonguldak-Ereğli yoluna yönlendirildi.

    HASARIN BOYUTU GÜN AĞARINCA ORTAYA ÇIKTI

    Yolda oluşan hasarın boyutu, gün ağarınca ortaya çıktı. Karayolları Genel Müdürlüğü’nden gönderilen teknik heyet, 85 metrelik bir bölümde tamamen çöken yolda inceleme yapıyor.

    Ekipler, bağlantının sağlanması için alternatif yol oluşturmak için çalışmalara başladı.

    Bu arada çökmenin yaşandığı bölüm, drone ile de görüntülendi.

  • Toplumun yüzde 50’si bağışıklık kazandı

    Toplumun yüzde 50’si bağışıklık kazandı

    Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde, geçen yıl Nisan ayından itibaren yıl sonuna kadar farklı rahatsızlıkları nedeniyle ameliyat olan ve Covid-19 semptomu bulunmayan bin 67 hastadan 55’inin PCR testi pozitif çıktı. Prof. Dr. Orhan Yıldız, çalışmada hastalığın pik olduğu dönemde PCR pozitiflik oranını yüzde 6,5, normal dönemde yüzde 1 olarak tespit ettiklerini söyleyerek, “Bu çalışmaya göre şu anda toplumun yüzde 50’sinin hastalığı geçirdiğini ve kitle bağışıklığı kazandığını söyleyebiliriz” dedi.

    ERÜ Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Yıldız, 5 kişilik ekibi ile geçen yıl Türkiye’de koronavirüs salgınının başlamasından 1 ay sonra, Nisan ayından itibaren hastanede farklı rahatsızlıkları nedeniyle ameliyat olan hastalar üzerinde çalışma başlattı. Hem hastayı hem de ameliyata girecek sağlık personelini korumayı da amaçlayan çalışma kapsamında yıl sonuna kadar bin 67 hastaya PCR testi yapıldı. Covid-19’a bağlı şikayeti olmayan bin 67 hastadan 55’inin koronovirüs testi pozitif çıktı. Yapılan çalışmada hastalığın pik yaptığı dönemlerde ameliyat olan hastaların PCR pozitiflik oranı yüzde 6-6,5 olarak belirlenirken, vaka sayısının daha düşük olduğu normal dönemde ise yüzde 1 olarak saptandı.

    ‘TOPLUMUN YÜZDE 50’SİNİN HASTALIĞI GEÇİRDİĞİNİ SÖYLEYEBİLİRİZ’

    Açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Orhan Yıldız, “Hastanemizde ameliyat olacak hastalar taşıyıcı mı yoksa hasta mı belirlemek, ameliyat ekibini de korumak istedik. Önlem amaçlı yaptığımız bu çalışmada hastalardan elde ettiğimiz verileri değerlendirdik. Bin 67 kişide yaptığı değerlendirmede yaş, cinsiyet ve alt hastalıklarını çıkardık, genel analizlerini de yaptık. Gördüğümüz Kayseri ve Türkiye’de pikin yaşandığı dönemde yüzde 6-6,5 oranında PCR pozitif çıktı. Daha sakin dönemde ise yüzde 1’in altındaydı. Buna göre Kayseri ve Türkiye için toplumun yüzde 50’sinin hastalığı geçirdiğini ve kitle bağışıklığı kazandığını söyleyebiliriz” dedi.

    ‘DEĞERLİ BİR ÇALIŞMA’

    Prof. Dr. Yıldız, yapılan çalışmanın toplumda önemli bir kesimin hastalığı semptomsuz geçirdiğini göstermesi açısından değerli olduğunu anlatarak, “Virüsün yeni hali çok daha bulaşıcı. Son yaşayacağımız ‘pik’ çok sarsıcı olabilir. İkinci pik yaşandığında çok zorlanmıştık. Yeni bulaştırıcı mutant çok daha fazla hızlı bulaştığı için hastanelerin üçüncü pikte çok daha fazla zorlanacağını, kapasitesini aşacağını düşünebiliriz. Bu yüzden dikkatli olmak gerekir. Sars ve Mers virüsünden çok farklı bir virüs. Biz bilim insanları bunu çok merak ediyorduk; Sars ve Mers gibi bir anda kaybolacak mı diye. Bizi yanıltan bir hastalık oldu. Diğerleri gibi kaybolacağını düşündük. Farkı, çok bulaştırıcı olması. Merse göre ölüm oranı az olması çok iyi bir şey. Mersteki ölüm oranları olsa idi 5-6 milyonla kalmazdı bu iş. Çok daha fazla ölüme neden olurdu. Bulaşıcılığı fazla, ölüm oranı diğerlerine göre daha düşük” ifadelerini kullandı.

  • Selçuk’tan yüz yüze eğitim mesajı

    Selçuk’tan yüz yüze eğitim mesajı

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Yüz yüze eğitim esastır, bugün olduğu gibi gelecekte de vazgeçilmezimizdir” açıklamasında bulundu.

    Koronavirüsle mücadele kapsamında okullarda bir yıldan uzun bir süredir uzaktan eğitim devam ediyor.

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un birkaç gün önce yaptığı ‘salgın bitse de uzaktan eğitim kalıcı olacak’ açıklamaları, tartışmalara neden olmuştu. Bakan Selçuk, sosyal medya hesabından konuya ilişkin bir paylaşımda bulundu.

    Bakan Selçuk, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Öğretmenlerimizin her bir öğrencimizin gözlerine bakarak derse başladığı yüz yüze eğitim esastır, bugün olduğu gibi gelecekte de vazgeçilmezimizdir. Yüz yüze eğitimi desteklemek için hibrit model, dünyadaki gibi ülkemizde de ihtiyaç halinde okullarımızın tamamlayıcısı olacaktır” ifadesini kullandı.