Etiket: güncelhaber

  • Normale dönüş için tarih verdi

    Normale dönüş için tarih verdi

    Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, aşılamalanın bu şekilde uygun devam etmesiyle 2022 yılında toplumun rahatlayacağını, aşı çalışmalarının sonuçlarının da ortaya çıkmış olacağını belirtti.

    Dünya Sağlık Örgütü’nün de açıkladığı gibi yüzde 50’nin üzerinde koruyuculuk sağlayan bütün aşıların geçerli olarak belirlendiğini hatırlatan ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Bugün dünyada yapılan aşıların hepsinin koruyuculuğu Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırda olan aşılardır. Dolayısıyla şu an değişik ülkelerde yaygın olarak uygulanan aşıların geçerliliği söz konusudur. Pandeminin sonu ne zaman gelecek sorusunun yanıtı olarak yüzde 60 ila 70 kişinin geçirmesi ya da aşı olması gerekiyordu. Dolayısıyla bütün pandemilere göre bunda daha şanslıyız, aşıyı daha hızlı elde ettik” dedi.

    AŞIRI DUYARLILIK TEHLİKESİ GÖRÜLEBİLİR

    Aşı olan kişilerde ilk etapta ortaya çıkacak yan etkiler ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Aşı olan kişileri 15 ila 30 dakika kadar bekletiyoruz. Bir kere herkeste aşırı duyarlılık reaksiyonu tehlikesi olabilir. Bu en ufak yapılan tetonoz aşısından tutun hepsi için geçerlidir. O yüzden bütün aşı merkezlerinde bu gibi durumlara yönelik donanımlar hazırdır. Bunun dışında genellikle olan lokal belirtilerdir. Aşı yerinde şişlik, kızarıklık, ağrı olabilir. Ağız kuruluğu, metalik tat, baş ağrısı, yorgunluk, kas ağrısı olabilir. Bunlar hafif yan etkilerdir. Çok fazla olursa aspirin değil, parasetamol tablet alabilirler. Kendilerini daha rahatsız hissediyorlarsa bir sağlık kuruluşuna başvurmaları yararlı olur” diye konuştu.

    MUTASYONU GRİPTEN DAHA AZ

    Aşının antikoru 5 ila 8 aya kadar devam ettiğini belirten Prof. Dr. Taşova, “6 ay ortalama bir süre olarak belirliyoruz. Ondan sonraki aşamada yine ne kadar koruyacağını çalışmalarla göreceğiz. Buradaki en önemli olay antikor seviyesi düştüğü zaman, tekrar antikor seviyesinin yükselip yükselmediğine bakılması lazım. Ayrıca tıpkı grip aşısı gibi tekrar aşı olunması gerekecek mi onun izlenmesi gerekiyor. Ve bu tekrar aşı ne zaman yapılacak? Örneğin grip aşısı çok hızlı mutasyon olduğu için yılda bir yapılıyor. Bunda daha az mutasyon oluyor. Belki bunu 2 yıla bir yapacağız. Ama dediğim gibi bunları daha sonra hep beraber değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

    ANTİKORLARIN KALICILIK SÜRECİ ÖNEMLİ

    Bundan sonraki aşamada aşı ya da hastalıkla elde edilen antikorların kalıcılık sürecinin çok önemli olduğuna dikkati çeken Taşova, şöyle konuştu:

    “Eğer bunlar ortadan yok oluyorsa tekrar enfekte olacaksınız. Ya da olan antikorlara rağmen tekrar enfekte olacaksınız ama daha hafif geçirebilirsiniz, çok az da olsa ağır geçirebilirsiniz. Bunları zaman içerisinde biriken verilerle birlikte göreceğiz. Aşılama uygun bir şekilde böyle devam ederse hepimiz bu yılın haziran ayından sonra rahatlarız. Ama tabi ki bu maskeleri atacağımız, kapalı ortamda bulunacağımız anlamına gelmiyor. 2021 yılının sonuna doğru, 2022’de muhtemelen daha da rahat olacağız. Çünkü aşı çalışmalarının sonuçları da ortaya çıkmış olacak. Bu anlamda daha yolumuz var ama önemli bir kısmı umarım atlatacağız.”

  • Meteorolojiden Bursa için turuncu uyarı

    Meteorolojiden Bursa için turuncu uyarı

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Bursa’da 3 gün boyunca zirai don beklendiğini belirterek ‘tehlikeli durum’ anlamına gelen turuncu uyarı yaptı. Bursa Valiliği de muhtemel olumsuzluklara karşı vatandaşların dikkatli olmaları yönünde çağrı yaptı.

    Meteoroloji, Bursa’da zirai don beklendiğini açıklayıp bugün 18.00’dan başlayarak 21 Ocak Perşembe günü saat 09.00’a kadar geçerli olmak üzere ‘turuncu uyarı’ yayınladı.

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklama, “Tarım faaliyetlerinin devam ettiği yerlerde yer yer kuvvetli zirai don hadisesi beklendiğinden başta üreticilerimiz olmak üzere ilgililerin ve vatandaşların dikkatli ve tedbirli olmaları gerekmektedir” denildi.

    BİR UYARI DA BURSA VALİLİĞİ’NDEN

    Valilikten yapılan açıklamada ise “Eskişehir Bölge Tahmin ve Erken Uyarı Merkezince yapılan son değerlendirmelere göre; 18.01.2021 Pazartesi (bugün) akşam saatlerinden başlayarak 21.01.2021 Perşembe sabah saatlerine kadar, tarımsal faaliyetlerin devam ettiği, ilimiz genelinde orta, yer yer (kuzey ve yüksek kesimlerde) kuvvetli zirai don olayı beklenmektedir. Meydana gelmesi muhtemel olumsuzluklara karşı başta üreticilerimiz olmak üzere ilgililerin ve vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olması gerekmektedir.” ifadeleri yer aldı.

    TURUNCU RENGİN ANLAMI

    MeteoUyarı uygulamasında kullanılan turuncu rengin anlamı şöyle:

    Turuncu, havayla ilgili “tehlikeli durum”larda kullanılıyor. Bu renkte tahmin edilen meteorolojik hadise sıklıkla gerçekleşmiyor. Hasar ve kayıpların oluşması muhtemel görülüyor. Çok tedbirli olunması, güncel meteorolojik koşullar ve tahminlerin takip edilmesi gerekiyor.

  • Son Dakika! Facebook’tan Türkiye açıklaması

    Son Dakika! Facebook’tan Türkiye açıklaması

    Facebook Türkiye’ye temsilci atama sürecini başlatmaya karar verdiklerini açıkladı.

    Facebook’tan yapılan açıklama şu şekilde:

    “Facebook olarak ifade özgürlüğünün temel bir insan hakkı olduğuna inanıyoruz ve bu değerleri korumak ve savunmak için küresel çapta çaba gösteriyoruz. Nitekim Türkiye’deki insanların yarısından fazlası arkadaşlarıyla ve aileleriyle iletişimde kalmak, fikirlerini ifade etmek ve işletmelerini büyütmek için Facebook’a güveniyor.

    Türkiye’de kısa süre önce yeniden düzenlenen ve sosyal medya platformları için yeni yükümlülükler getiren 5651 sayılı Kanun hakkındaki gelişmeleri ilk günden bu yana yakından takip ediyoruz. Yasadan etkilenen diğer bazı şirketler gibi, yeni düzenlemeler doğrultusunda Türkiye’de temsilci olarak bir tüzel kişilik atama sürecini başlatmaya karar verdik. Bu kararı alırken, platformumuzun kullanıcıların ifade özgürlüğü haklarını kullanabilecekleri bir yer olmasının bizim için taşıdığı önemin tekrar altını çizmek isteriz.

    Aldığımız karar, Facebook Topluluk Standartları’nı ya da devlet kurumları tarafından yapılan içerik kaldırma taleplerinin incelenme süreçlerini değiştirmiyor. Dolayısıyla, bu ilkelere uygun olmayacak bir şekilde hareket etmemiz için ısrar edilmesi halinde temsilcimizi geri çekeceğimizi belirtmek isteriz. Devletten gelecek talepleri, bu ilkelerimizin yanı sıra Küresel Ağ Girişimi (Global Network Initiative) üyeliğimizin getirdiği sorumluluklarımız doğrultusunda ve Birleşmiş Milletler’in İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri’ne uygun şekilde incelemeye ve değerlendirmeye devam edeceğiz. Ayrıca kısıtladığımız içeriklerin detaylarını mevcut şeffaflık süreçlerimize uygun bir şekilde paylaşmayı sürdüreceğiz.

    Türkiye’de yaşayan insanların ifade özgürlüğünün ve diğer insan haklarının korunmasına dair bağlılığımızın değişmeyeceğini kamuoyunun bilgisine sunarız.”

  • Bilim Kurulu Üyesi’nden okul açıklaması

    Bilim Kurulu Üyesi’nden okul açıklaması

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, Türkiye’de acil kullanım onayı ile uygulamaya giren Çin’li Sinovac’ın geliştirdiği CoronaVac aşısının uygulanmasıyla beraber ilk hedeflerden birinin okulları açmak olduğunu söyledi. Prof. Dr. Yavuz, aşılamaların başlaması ve bir yandan da kısıtlamaların devam etmesiyle günlük vaka sayılarında istenen düşüş yaşandığı takdirde ilk hedefin okulların açılması olacağını söyledi.

    Prof. Dr. Yavuz, yüksek risk altındaki sağlık çalışanları hariç, hastalığı geçirenlerin 6 ay boyunca aşı olmasına gerek olmadığını belirtti, inaktif aşının 28 gün arayla yapılmasının etkinlik düzeyini çok daha fazla yükselttiğini söyledi.

    Geçtiğimiz perşembe günü öncelikli olarak yüksek risk grubundaki sağlık çalışanlarıyla başlanan Kovid 19 aşılamalarında rekor kıran Türkiye’de, araya hafta sonunun girmiş olmasına rağmen şimdiye dek 700 binin üzerinde kişi aşılandı. Birkaç hafta geç başlanmasına rağmen dünyadaki aşılama sıralamasına iki gün içerisinde ilk ondan girmeyi başaran Türkiye’deki aşılamalar, sırasıyla huzurevleri sakinleri ve çalışanları ile yüksek risk grubundaki 65 yaş üstü vatandaşlarla devam edecek. Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, aşıyla ilgili oluşan soru işaretlerine değinerek şunları söyledi:

    “Öncelikle, hastalığı geçirenlerin şu ana kadar yapılmış çalışmalarda genellikle 6 aya kadar bağışıklığının kaldığı düşünülüyor. Çok nadir yeniden enfeksiyon olma oranı. Çok çok düşük. O nedenle genellikle hastalığı geçirenlerin 6 aydan önce aşılanmalarına gerek yok deniyor. Dünyada da genel bilgi olarak bu şekilde. Biz de ilk 6 ay zaten aşılamayacağız. Vatandaşların antikor baktırmasına da gerek yok zaten herkesin antikorlarına bakılması da çok uygulanabilir bir şey değil. Ancak sağlık çalışanlarında durum farklı. Özellikle hafif geçirenlerde, antikor oluşmuyor ya da çok az oluşuyor. Bu durumda da T hücre yanıtı dediğimiz savunma mekanizması ile de korunabiliyoruz. Ama sağlık çalışanlarının virüse maruz kalma riskleri çok yüksek. O nedenle de istemeleri halinde ön safhada çalıştıkları için, hastalığı geçirmiş olsalar da aşılanacaklar.”

    “İKİNCİ DOZUN 28 GÜN ARAYLA YAPILMASI DAHA YÜKSEK ANTİKOR SAĞLIYOR”

    Aşının 14 gün arayla değil de 28 gün sonra ikinci dozunun yapılacak olmasıyla ilgili tartışmalara da yanıt veren Prof. Dr. Yavuz, inaktif aşılarda aşı yapma aralığının birkaç hafta olması gerektiğini ve tüm aşılama programlarında bu şekilde bir uygulamanın tercih edildiğini vurgulayarak şöyle konuştu:

    “Bu aşının, 0-14 yerine 28’inci gündeki ikinci doz uygulamalarda antikor seviyesinin iki kat daha yüksek olduğu bilgisine sahibiz Faz 2 çalışmalarından. Öncelikli olarak yüksek risk grubu ve yaşlılara yapılacağı için de daha yüksek antikor oluşturması çok daha önemli. Bu bilgiye dayanarak aşılamanın 28 gün arayla olmasını önerdik. Normal 18-59 yaş arası grupta da antikor seviyesi 28 günde bir yapıldığında çok daha yüksek oluyor. Antikor seviyesinin yüksekliği de büyük olasılıkla daha uzun bir bağışıklık sağlayacak. Türkiye’de vaka sayıları hazır aşağı doğru inmişken ve kısıtlamalarımız da devam ederken bir yandan bunu fırsat olarak kullanalım ve insanları 28 günde (ikinci doz) aşılayarak daha iyi bir bağışıklık oluşturalım diye bu karar alındı. Herkes bundan en iyi şekilde faydalansın, diye yani. Burada bilim dışı bir yaklaşım yok kesinlikle. Tamamen klasik immünoloji bilgisiyle hareket edilerek alınmış bir karar. Zaten bütün aşıların Faz 2 çalışmalarında iki doz arasını biraz daha açtığınızda daha iyi antikor yaptığı biliniyor. Ama pandemi nedeniyle hız kazandırmak gerekiyor sürece. 14 günde bir yapılmasının nedeni de, kısa sürede daha düşük de olsa koruyucu bir antikor yanıtı elde edelim diyeydi aslında. Evet 14 günde de elde ediliyor koruyuculuk ama 28 günde sonuçlar daha iyi.”

    “İNGİLTERE’DEKİ MUTASYON ENDİŞE VERİCİ”

    Sars Cov-2’de mutasyonların grip salgınlarındaki kadar hızlı beklenmediğini söyleyen Prof. Dr. Yavuz, İngiltere’de ortaya çıkan ve hastalığın bulaşma hızını artırdığı düşünülen yeni mutasyonun endişe yarattığını belirterek “İngiltere’deki mutasyon şu an neden önemli? Çünkü bulaştırıcılığını çok artırdığına yönelik güçlü kanıtlar var. Nitekim İngiltere’de pik çok arttı. Buna bağlı olarak Amerika ve İrlanda’da da sayılar hızla yükseliyor. Bu, bizi de kaygılandırıyor mutasyonlarla ilgili. Ama aşılara bağışıklık geliştiren bir mutasyon henüz tespit edilemedi” dedi. Hollanda’da görülen ve vizon türü olan Minklerden insanlara Koronavirüs bulaşması üzerine yapılan incelemelerde bu hayvanlardan insanlara geçen mutasyonda bağışıklıktan bir miktar kaçabildiğinin tespit edildiğini de vurgulayan Prof. Dr. Yavuz, “Yine Güney Afrika’daki yeni mutasyonla ilgili böyle şeyler söyleniyor ama bunlar henüz yaygınlık kazanmadığı, sınırlı kaldığı için, şu an çok kaygı yaratmıyor. Şimdiye kadar yaygınlaşan mutasyonlarda belirgin olarak elimizdeki aşılardan kaçabilen bir türü henüz tespit edilemedi” diye konuştu.

    “DÜZENLİ VİRÜS SEKANSLAMASI PCR TESTLERİNİN DOĞRULUĞUNU DA ETKİLER”

    Virüsün geçirdiği mutasyonların tespit edilebilmesi için, belli periyotlarla virüs sekanslaması denilen bir gen taraması yapılması gerekiyor. Prof. Dr. Yavuz, Türkiye’de şimdiye dek maalesef düzenli olarak virüs sekanslaması yapılamadığını ancak İngiltere’de görülen mutasyonun ardından belli merkezlerin belirlenip bu taramaların gerçekleştirilmesi için bir çalışma başlatıldığını söyledi. Prof. Dr. Yavuz, “Türkiye’de virüs sekanslamasını yapan bildiğim birkaç merkez var ama düzenli yapılmıyordu. Örneğin Cerrahpaşa’nın bu işi yapabildiğini biliyorum. Ancak rutin, düzenli olarak İngiltere’deki mutasyondan sonra birkaç laboratuvar belirlenip onların düzenli olarak yapması yönünde bir çalışma başlatıldığını biliyorum” dedi. Bu genetik değişimler PCR sonuçlarını da etkileyebiliyor. Virüsün belli gen bölgelerini tespit etmek üzere tasarlanan PCR testleri, virüsteki genetik değişimlerden sonra bu bölgeleri göremediği için yalancı negatif sonuçlar verebiliyor. İngiltere’deki mutasyonun da bu şekilde tespit edildiğine işaret eden Prof. Dr. Yavuz, “Türkiye’deki PCR testlerinde bu genetik mutasyonlardan kaçış yönünde şimdilik herhangi bir sıkıntı yok. Ama mesela İngiltere’de bunu tespit için kullanılıyor şu anda. Diyelim PCR testinde virüsün 3 genetik bölgesi kullanıyorlar; değişim nedeniyle bir tanesinden kaçış oluyordu. (Semptom, hastalık olduğu halde) Negatif çıkıyordu sonuçlar. Oradan yakaladılar zaten şüphelenip. Doğru tanı için bunların tabii ki düzenli olarak takip edilmesi lazım. Dünya Sağlık Örgütü de zaten bunu öneriyor” şeklinde konuştu.

    “ÖNCELİĞİMİZ OKULLARI AÇMAK OLMALI”

    Şimdiki bilgilerimizle toplumun ancak yüzde 70’inin aşılanmasıyla toplumsal bağışıklıktan söz edilebileceğini ve bunun da yıl sonunu bulabileceğini belirten Prof. Dr. Yavuz, bu yıl da önlemlere devam etmek zorunda olduğumuzun altını çizdi. Kısıtlamaların ise ancak Şubat ayından sonra gevşetilmeye başlanabileceğini söyleyerek burada da önceliğin okulların açılmasına verilmesi gerektiğini belirtti ve sözlerini şöyle noktaladı: “6 aydan önce bunu (toplumsal bağışıklığı) sağlamak mümkün değil. Hatta yıl sonunu bile bulabilir. Biz öncelikle okulları açmayı hedefliyoruz. Günlük vaka sayıları onbinlerden biraz düşüp de test pozitiflik oranlarımız yüzde 5’in altına indiğinde bunu düşünebileceğiz. Yani rakamların günlük binlerin altına indiğini görmemiz gerekiyor. Ancak o şekilde okul açarak serbestleşmeye gitmek gerekiyor. Şu an çocukların durumu gerçekten çok kötü. Eğitim yönünden çok eksik kaldılar. Çok sıkıntılı bir durum. Bana kalırsa önceliği okullara vermek gerekiyor. Bunun da Şubat’tan sonrası için olabileceğini düşünüyorum. Bu dönem zaten herkes için kayıp bir dönem oldu.”

  • Uludağ’da kısıtlama kalktı, pistler doldu

    Uludağ’da kısıtlama kalktı, pistler doldu

    Kış turizminin gözde mekanlarından Uludağ’da kısıtlamaların otelde konaklayanlar için kalkmasıyla kayak pistleri doldu taştı. Kızağını, kayağını alan herkes pistlere akın etti. Uludağ’da kar kalınlığının 50 santimetre olması ve pistlerin kayak yapmaya elverişli hale gelmesiyle de sezon açıldı.

    Türkiye’nin önemli kış turizmi merkezlerinden Uludağ’da kar kalınlığı 50 santimetreyi buldu. Hafta sonu da etkisini sürdürmesi beklenen kar yağışı. otelcilerin ve tatilcilerin yüzünü gecikmeli de olsa güldürdü. Türkiye’nin dört bir yanından gelen tatilciler, pistlerin kullanıma açılması ve kısıtlamanın kalkmasıyla büyük bir mutluluk yaşadı.

    Kar yağışının önümüzdeki günlerde de devam edecek olmasının kendilerini mutlu ettiğini belirten Türkiye Kayak ve Snowboard Öğretmenleri Derneği Başkanı Yahya Usta, “Şu anda bütün mekanik tesisler açık. 3’te 2’si açık olan otellerin de tamamen dolu olması işletmecileri de sevindirdi. Otellerde kalanlara şu an kayak yapma kısıtlaması olmadığı için gönüllerince eğleniyor. Daha önce 1 saatte 30 kez zirveye inip çıkarken şimdi 40 kez çıkabiliyor. Tatilciler daha özgür kayak yapıyor. Ancak gönül ister ki bu salgın bitsin, herkes dağa gelsin. Yurt dışına giden vatandaşlarımıza bizler hizmeti yurt içinde verirsek ekonomimize de katkı sağlayacaktır’ dedi.

    Ankara’dan gelen bir genç ise, “Pistlerin açılmasının tadını çıkarıyoruz. Otelde zor yer bulduk. Bence herkes 1 ay gecikmeli yağan kar yağışının acısını çıkaracaktır. Otellerde kalanların kısıtlamalardan kayak için bir nebze olsa da muaf olması çok güzel. Ancak yine de herkes burada çok dikkatli” diye konuştu.

  • Merkez Bankası son anketi paylaştı

    Merkez Bankası son anketi paylaştı

    Merkez Bankası Beklenti Anketi’nde cari yıl sonu tüketici enflasyonu beklentisi yüzde 11,15 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 10,84 iken, bu anket döneminde yüzde 10,53 oldu. Cari yıl sonu için ABD Doları beklentisi ise 8,09 TL olarak açıklandı.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2021 yılı Ocak ayı Beklenti Anketi İstatistiklerini paylaştı.

    Buna göre, Yıllık Enflasyon Beklentileri Cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bu anket döneminde yüzde 11,15 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 10,84 iken, bu anket döneminde yüzde 10,53 olmuştur. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 9,24 ve yüzde 9,14 olarak gerçekleşti.

    2021 yılı Ocak ayı anket döneminde, katılımcıların 12 ay sonrasına ilişkin ihtimal tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 21,41 ihtimalle yüzde 9,00 – 9,99 aralığında, yüzde 40,53 ihtimalle yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 22,82 ihtimalle ise yüzde 11,00-11,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü.

    12 AY SONRASI ENFLASYON BEKLENTİLERİ

    2021 yılı Ocak ayı anket döneminde, katılımcıların 24 ay sonrasına ilişkin ihtimal tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 26,11 ihtimalle yüzde 8,00 – 8,99 aralığında, yüzde 41,79 ihtimalle yüzde 9,00 – 9,99 aralığında, yüzde 16,10 ihtimalle ise yüzde 10,00-10,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre ise, katılımcıların yüzde 18,18’inin beklentilerinin yüzde 9,00 – 9,99 aralığında, yüzde 49,09’unun beklentilerinin yüzde 10,00 – 10,99 aralığında, yüzde 20,00’sinin beklentilerinin ise yüzde 11,00 -11,99 aralığında olduğu gözlendi.

    24 AY SONRASI ENFLASYON BEKLENTİLERİ

    2021 yılı Ocak ayı anket döneminde, katılımcıların 24 ay sonrasına ilişkin ihtimal tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE’nin ortalama olarak yüzde 26,11 ihtimalle yüzde 8,00-8,99 aralığında, yüzde 41,79 ihtimalle yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 16,10 ihtimalle ise yüzde 10,00-10,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü.

    Aynı anket döneminde nokta tahminler esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre, 24 ay sonrası TÜFE enflasyonu beklentileri değerlendirildiğinde, katılımcıların yüzde 21,15’inin beklentilerinin yüzde 8,00-8,99 aralığında, yüzde 51,92’sinin beklentilerinin yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 15,38’inin beklentilerinin ise yüzde 10,00-10,99 aralığında olduğu gözlendi.

    FAİZ BEKLENTİLERİ

    BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 16,09 iken, bu anket döneminde yüzde 17,09 olarak gerçekleşti. TCMB Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti cari ay sonu beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 16,07 iken bu anket döneminde yüzde 17,00 oldu.

    TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 16,18 ve yüzde 17,00 olarak gerçekleşti.

    Vadesine beş yıl ya da beş yıla yakın süre kalan DİBS’lerin 12 ay sonrası ikincil piyasa yıllık bileşik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 12,87 iken, bu anket döneminde yüzde 12,59’a düştü. Vadesine on yıl ya da on yıla yakın süre kalan DİBS’lerin 12 ay sonrası ikincil piyasa yıllık bileşik faiz oranı beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 12,49 ve yüzde 12,30 olarak gerçekleşti.

    DÖVİZ KURU BEKLENTİLERİ

    Cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bu anket döneminde 8,09 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 8,37 TL iken, bu anket döneminde 8,16 TL olarak gerçekleşti.

    GSYH Büyüme Beklentileri GSYH 2021 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 3,8 iken bu anket döneminde yüzde 3,9 olarak gerçekleşti. GSYH 2022 yılı büyüme beklentisi ise bu anket döneminde yüzde 4,3 olarak gerçekleşti.

  • Palu ailesi yeniden hakim karşısında

    Palu ailesi yeniden hakim karşısında

    Kocaeli’nin Körfez ilçesinde 12 yıl önce kaybolan Meryem Tahnal’ın öldürülmesine ilişkin kamuoyunda “Palu ailesi” olarak bilinen ve daha önce yargılaması tamamlanan 6 kişi, kararın usul hatası gerekçesiyle üst mahkeme tarafından bozulması nedeniyle tekrar hakim karşısına çıktı.

    Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden görülen davanın duruşmasına, tutuklu sanıklar İsa Palu ve Tuncer Ustael SEBGİS aracılığıyla Emine Ustael, Ayşe ve Hava Palu ile suça sürüklenen çocuk F.P. katıldı.

    Duruşmada, Sakarya 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/8 esas sayılı dosyasının görülen dosya ile birleştirilmesi konusunda sorulan görüşe yazı ekinde ve iddianamede herhangi bir belgenin bulunmadığının görüldüğü kaydedildi.

    Sanık Tuncel Ustael’in savunmasını gönderdiği duruşmada, söz alan İsa Palu’nun avukatı Alper Bayrak, bozma aşamasından önce adresi tespit edilemeyen tanık Bekir Akın ile sanıkların ifadelerinde geçen tanıkların da adreslerini tespit ettiklerini bildirdi.

    Bu tanıkların dinlenmelerini istediklerini talep eden Bayrak, “Mahkemenizce önceki aşamada maktulün yaşadığı bazı süreçler sonucunda öldüğüne karar verilmemiş bu yönde hüküm kurulmuştur ancak maktulün cesedi olmadığı için gerekli bilimsel incelemeler yapılamamıştır. Biz bilirkişilerden maktulün olası ölüm nedeni hakkında görüş sorulmasını talep ediyoruz ve müvekkilimin tahliyesini talep ediyoruz.” diye konuştu.

    Sanık Hava Palu’nun avukatı Ercan Arı da daha önce heyetin sanıkların mahkumiyetine karar verdiğine vurgu yaparak “Bu karara katılan başkan olarak sizi reddediyoruz.” dedi.

    Sanık Tuncer Ustael de önceki beyanlarını tekrar ederek “Ben kimseyi öldürmedim. Herkes benim üzerime geliyor.” dedi.

    Diğer sanıklar da yargılanmanın yeniden yapılmasını, tanıkların dinlenmesini ve tahliyelerini talep etti.

    Cumhuriyet savcısı mütalaasında, tanıkların tekrar dinlenilmesi ve mahkeme başkanının reddi yönündeki talebin reddini, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamını istedi.

    Tanıkların yeniden dinlenilmesi talebini reddeden mahkemeye heyeti, Mahkeme Başkanı Atilla Darı’nın reddine ilişkin istemin duruşmadan sonra değerlendirilerek ilgili merciye gönderilmesine ve tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

    OLAYIN GEÇMİŞİ

    Körfez ilçesinde yaşayan Meryem Tahnal 2008’de, kızı Melike Tahnal da 2009’da kaybolmuş, polis ekipleri kayıp kişilerin bulunması için çalışma başlatmış, herhangi bir bulguya ulaşılamamıştı.

    Bir televizyon kanalındaki programa katılan Meryem Tahnal’ın eniştesi Tuncer Ustael’in, kadının öldürülerek gömüldüğünü öne sürdüğü yeri tarif etmesi üzerine 3 Ocak’ta Derince ilçesinin 60 Evler Harikalar Sahili’nde bulunan ağaçlık ve çalılık alan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin yapılan arama çalışmasında da yer aldığı belirtilen kadavra dedektör köpeği “Melon”un tepkisi doğrultusunda güvenlik şeridine alınmıştı.

    Derince 60 Evler Mahallesi Harikalar Sahili’nde daha önce belirlenen iki yerde yapılan kazı çalışmalarında herhangi bir bulguya rastlanılmaması üzerine çalışmalar durdurulmuştu.

    Öte yandan, Körfez Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı doğrultusunda kayıp kadının ablası Emine ve eniştesi Tuncer Ustael ile babası Harun, annesi Hava, ağabeyi İsa ve diğer kardeşleri Ayşe Palu ile F.P. gözaltına alınmış, şüphelilerden baba Harun Palu serbest bırakılırken diğer zanlılar tutuklanmıştı.

  • Kayak meraklıları Uludağ’a akın etti

    Kayak meraklıları Uludağ’a akın etti

    Çarşamba akşamından beri kar yağışının aralıklarla devam ettiği Uludağ’da kar kalınlığı yarım metreye ulaştı. Otellerin büyük kısmı hafta başında misafirlerini ağırlamaya başladı. İstanbul’a da karın düşmesinin ardından kayak meraklıların Uludağ’ın yolunu tuttu. Karantinadan dolayı uzun zamandır evlerinde olan vatandaşlar, bol kar görmek için, kayak için Uludağ’a akın etti.

    Uludağ Milli Parkı girişinde hafta içerisinde olmasına rağmen uzun araç kuyruğu oluştu. Yılbaşında kar olmadığı için 8 otelin açık olduğu Uludağ’da hafta başında kar yağışı raporu üzerine bütün oteller hizmet vermeye başladı.

    Çarşamba akşamından itibaren kar yağışının artması ile Uludağ’da Cuma günü pistlerin faal olacağı belirtildi. Zaman zaman sis ve yoğun kar yağışı sebebiyle görüş mesafesi azalsa da ulaşımda bir sıkıntı yaşanmıyor.

    Oteller ise bir anda akın eden misafirlerini ağırlamak için yoğun gayret sarf ediyorlar. Milli Park noktasından itibaren Uludağ’da kar var. Bursa’da henüz sulu kar olmasına rağmen Uludağ yolu 10. kilometreden itibaren yer yer kar birikintileri gözleniyor.

  • Virüsün kökenini inceleyecek ekip Çin’de

    Virüsün kökenini inceleyecek ekip Çin’de

    Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 10 üyeli uluslararası uzman grubundan oluşan heyet koronavirüsün (Covid-19) kökenini araştırmak için Çin’in Vuhan kentine ulaştı.

    Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) 10 üyeli uluslararası uzman koronavirüsün kaynağına dair inceleme yapmak üzere Çin’in Vuhan kentine gitti. Heyet Singapur’dan Scoot Havayollarına ait uçakla Çin’in Wuhan Tianhe Havalimanı’na iniş yaptı. DSÖ uzman heyeti, ilk olarak Çinli meslektaşlarıyla görüşecek. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying, 6 Ocak’ta düzenlediği olağan basın toplantısında, COVID-19’un kaynağının araştırılması için örgütle istişareler yürütüldüğünü açıklamıştı.

    VİZE PROBLEMİ YAŞANMIŞTI

    DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, 5 Ocak’ta yaptığı açıklamada, COVID-19’un kökenini araştırmak için Çin’e gitmesi beklenen uluslararası bilim insanlarının durumuna ilişkin “Çinli yetkililerin Çin’e gidecek heyet için gerekli izinleri henüz tamamlamadığını öğrendik. Ekibin iki üyesinin (Çin’e) yolculuklarına çoktan başlamış olması ve diğerlerinin de son dakikada seyahat edememesi nedeniyle bu haber beni büyük hayal kırıklığına uğrattı.” ifadesini kullanmıştı.

  • 4 banka saatlerini güncelledi

    4 banka saatlerini güncelledi

    Yeni alınan koronavirüs tedbirleri nedeniyle bankaların çalışma saatleri değiştirilerek 10.00 – 16.00 saatleri arasında hizmet vermeye başlamışlardı. Üç banka çalışma saatlerini yeniden düzenlediğini duyurarak 09.00 – 17.00 saatleri arasında hizmet vereceklerini açıkladı.

    Covid-19 salgınıyla mücadelede bankalar da çalışma saatlerinde değişiklik yapmışlardı. Buna göre birçok banka 10.00 – 16.00 saatleri arasında hizmet veriyorlardı. ING Bank, Garanti BBVA ve Akbank çalışma saatlerini yeniden düzenlediklerini duyurdu.

    Buna göre Garanti BBVA, Akbank, ING Bank ve Denizbank 09.00 -12.30 ve 13.30 – 17.00 saatleri arasında çalışacak.

    TEB ise müşterilerine attığı bilgilendirme mesajında 10.00-12.30 ve 13.30-16.00 arasında çalışmaya devam edileceğini duyurdu.