Etiket: güncelhaber

  • İstanbul’da silahlı saldırı: 1 ölü

    İstanbul’da silahlı saldırı: 1 ölü

    Olay, saat 22.00 sıralarında İstanbul Sultangazi Cebeci Mahallesi, 1. Cebeci Caddesi üzerinde meydana geldi.

    İddiaya göre motosiklet ile olay yerine gelen kimliği belirsiz 2 şahıs, o esnada cadde üzerinde bulunan ve daha öncesinde aralarında husumet olduğu iddia edilen bir kişiye kurşun yağdırdı. Kurşunlar çevrede bulunan 5 kişiye isabet ederken şüpheliler geldikleri motosiklet ile olay yerinden kaçtı. Olayda bir kişi boynundan ve sırtından vurularak ağır şekilde yaralanırken, o esnada düğün için gelip dışarıya hava almaya çıkan bir kadın bacaklarından, kimliği belirlenemeyen üç diğer kişi ise çeşitli yerlerinden yaralandı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralanan 5 kişi sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından ambulanslar ile hastaneye sevk edildi. Hastaneye kaldırılan yaralılardan bir kişi yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Polis ekipleri ise olay yerinde geniş güvenlik önlemleri alırken caddenin bir bölümü şerit ile kapatıldı. Olay yeri inceleme ekipleri caddede çalışma yaptı. Polis ekiplerinin konu ile ilgili çalışmaları devam ediyor.

  • “9 milyon yolcu kapasitesi olacak”

    “9 milyon yolcu kapasitesi olacak”

    Mersin’in Tarsus ilçesinde yapımı tamamlanan ve ‘Türkiye’nin havacılığa yeni imzası’ olarak tanımlanan Çukurova Uluslararası Havalimanı açılışında konuşan Bakan Uraloğlu, “Sayın Cumhurbaşkanım liderliğinizle Türkiye Yüzyılı’na yaraşır proje, hizmet ve eserlerimizi birbiri ardına hayata geçiriyoruz. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak sadece bu yılın başından bu yana; Gayrettepe-İstanbul Havalimanı Metro Hattımızın son halkası Kağıthane-Gayrettepe kesimi, Sirkeci-Kazlıçeşme Raylı Sistem Hattı, Bakırköy Sahil-Kirazlı Metrosu, Kocaeli Şehir Hastanesi Tramvay Hattı, Arnavutköy-İstanbul Havalimanı Metrosu, Beyşehir-Seydişehir Yolu, Kayseri Havaalanı yeni terminal binası, Nallıhan Kuş Cenneti Tüneli ve Bağlantı Yolları, Diyarbakır-Batman-Bismil Yolu, Yusufeli Merkez Viyadüğü gibi dev ulaşım projelerinin hizmete açılması ve ilk yerli ve milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A’nın başarıyla yörüngesine fırlatılması gibi önemli projeleri tamamladık ve desteklerinizle birçok başarılara imza attık” diye konuştu.

    Bakan Uraloğlu, şöyle devam etti:
    “Havalimanı hem bölgenin hem de Türkiye’nin turizm ve ticaretine katkı sağlayacak. Şimdi sizlerin huzurunda ülkemizin 58. havalimanı olarak tarihi yazdıran bölgesel havalimanı niteliğindeki Çukurova Uluslararası Havalimanını hizmete açmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım sizin yüksek vizyonunuz ve talimatlarınızla artık Türkiye havacılık alanında dünyanın en önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor. Son 22 yılda yapılan yatırım ve gerçekleştirilen sayısız proje sayesinde hayalden gerçeğe dönüştü. 2002 yılında 34,5 milyon olan iç ve dış hat yolcu sayısı 2023 yılı sonunda 214 milyonu aştı ve ülkemiz semalarından yaklaşık her 15 saniyede bir uçak geçti. Bu yıl Temmuz sonu itibarıyla yani ilk 7 ay içerisinde; havayolu ile seyahat eden yolcu sayımız 129 milyon 738 bin 772’ye ulaştı. Yıl sonunda da 230 milyonun üstünde yolcu taşıyacağımızı öngörüyoruz.”

    Uraloğlu, ‘Dünyada Ulaşamadığımız Hiçbir Nokta Kalmayacak’ hedefiyle hareket ederek Türkiye’yi, dünyanın en geniş uçuş ağına sahip ülkelerinden birine dönüştürdüklerini belirterek, “2002’den bu yana aktif havalimanı sayımızı açacağımız Çukurova Uluslararası Havalimanı’yla birlikte 26’dan 58’e çıkardık. Dış hatlarda 50 ülkede 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken uçuş ağımıza 286 yeni nokta ekleyerek 131 ülkede 346 noktaya ulaştırdık. 2053 hedeflerimiz kapsamında da yapımları devam eden Bayburt-Gümüşhane ve Yozgat Havalimanları ile yapımını planladığımız Karaman Havalimanıyla aktif havalimanı sayımızı 61’e çıkaracağız. Yeni havalimanlarımızla birlikte her geçen yıl uçak ve yolcu trafiğinde önemli artışlar yaşandı. Her yıl Avrupa’nın en yoğun havalimanları arasında birinciliği kaptırmayan İstanbul Havalimanımız da başarısını her geçen gün artan yeni uçak trafiği ve yolcu rekorlarıyla devam ettiriyor. Ve 2022 yılında eğitim ve çalışmalarına başladığımız; ‘Eş zamanlı bağımsız üç paralel pist operasyonları’ uygulamasını Avrupa’da ilk defa İstanbul Havalimanımızda hayata geçirdiğimizde İstanbul Havalimanı’na 3 paralel piste aynı anda 3 uçağın iniş ve kalkış yapabilmesi imkânını kazandıracağız. 2025 yılında hayata geçireceğimiz bu uygulama ile İstanbul Havalimanının bir daha birinciliği kaptırmayacağına emin olabilirsiniz” dedi.

    Uraloğlu, yeni havalimanın kontrol kulesinin ağaç formunda tasarlandığına dikkat çekerek şunları kaydetti:
    “Çukurova’nın eşsiz lezzeti narenciyesinden esinlenen turuncu rengi ve bölgenin simgesi pamuk motifleri ile süslü mimarisiyle tarım ve teknolojiyi bir araya getirerek, Çukurova bölgesinin yöresel kültürünü de yansıtan ve bölgeye yakışan muhteşem bir eser oldu. Yılda 9 milyon yolcu kapasitesi, 110 bin metrekare terminal alanı ve 3 bin 500 metre uzunluğa ve 60 metre genişliğe sahip uçakların da iniş yapabileceği ana pisti ile bölgenin tüm havayolu ihtiyacını karşılayacaktır. Başta Mersin ve Adana ile Osmaniye ve Niğde’ye de olan yakınlığıyla bu şehirlerde yaşayan 5 milyonun üstündeki vatandaşımıza hizmet edecek, Türkiye’nin Orta Doğu ülkelerine açılan en önemli kapılarından biri olacaktır. Bölgemizde kalkınmanın lokomotifi olacaktır. Havalimanı doğrudan ve dolaylı olarak 3 bin kişinin istihdamına kaktı sağalacak.”
    Bakan Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek, “Sizin de her zaman dile getirdiğiniz üzere ‘yol medeniyettir, yol gelişmedir, yol büyümedir.’ Bu noktada sizin vizyonunuz doğrultusunda vatandaşlarımızın yaşam kalitesinin yükseltilmesine katkı sağlayan, güvenli, ekonomik, konforlu, hızlı bir ulaşım altyapısının oluşturulması Bakanlığımızın temel hedefi olmuştur. Canı gönülden inanıyorum ki son 22 yılda olduğu gibi Türkiye Yüzyılı’nda da daha nice proje ve yatırıma sizinle birlikte imza atmaya devam edeceğiz. Bu düşüncelerle Türkiye’nin geleceğine ışık tutacak her projede yanımızda olduğunuz ve desteklediğiniz için zatıalinize şükranlarımı arz ediyorum” diye konuştu.

  • 81 ile ücretsiz dağıtılacak

    81 ile ücretsiz dağıtılacak

    Verimli toprakları ile tarım kenti olan Muğla’da üreticilere ve tarımsal üretime büyük destek veren Büyükşehir Belediyesi yerel tohum çalışmalarına da devam ediyor. Bu kapsamda 29 Ekim 2016 tarihinde kurulan Türkiye’nin en kapsamlı Tıbbi-Aromatik Bitkiler ve Yerel Tohum Merkezi ata tohumlarını üretmeye, envanterine almaya devam ediyor. ‘Yerel Tohum Ulusal Güç’ sloganıyla kurulan tesis tüm kontrollerini yaptıktan sonra dikimini, üretimini yaptığı ata tohumlarını Türkiye’nin dört bir yanına dağıtıyor.

    Yerel Tohum Merkezi’nin envanterinde 980 çeşit ata tohumu bulunuyor. Bu çeşitler içerisinde sebze tohumlarının dışında; orman, kaba yem ve tıbbi aromatik tohumları da yer alıyor.

    Dağıtılacak tohumların hazırlanma aşamalarını aktaran Muğla Büyükşehir Belediyesi Gıda Teknikeri Ahmet Babacık, Yerel tohum merkezi envanterimizde 980 çeşit tohumu koruma altına aldık. “2025 yılı tohum dağıtımı hazırlıkları kapsamında Nisan ayında dikmiş olduğumuz fidelerden; tohum çıkarma, yıkama ve kurutma çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmaların ardından laboratuvarlarımızda çimlenme testi, tohumla taşınabilir hastalık ve zararlı analizleri yapılacak. Yapılan analizler sonunda sağlıklı tohumlarımızı 1 Şubat itibari ile Türkiye’nin 81 iline ücretsiz olarak dağıtılacaktır” dedi

  • “UYAP örnek proje haline geldi”

    “UYAP örnek proje haline geldi”

    ‘Güven veren ve erişilebilir adalet’ çerçevesinde yargıda dijital dönüşüme büyük önem verdiklerini belirten Bakan Tunç, “Bu kapsamda Ulusal Yargı Ağı Sistemimiz (UYAP) dünyaya örnek gösterilecek bir proje haline geldi. UYAP’ın etkinliği, her geçen gün bakanlık mühendislerince yerli ve milli imkanlarla geliştirilerek artıyor” ifadesini kullandı.
    Adalet Bakanı Tunç, 2000 yılında hayata geçirilen UYAP’ın 56 kurumla 181 entegrasyonu olduğunu vurguladı.

    “Vatandaş portalı kullanıcı sayısı 20 milyona ulaştı”

    UYAP ile özellikle yargıda yapay zekanın uygulanması noktasında çalışmalar sürdürdüklerini belirten Adalet Bakanı Tunç, 8 portalda hizmet verildiğini kaydetti.
    Yapay zeka ile desteklenen, Bakanlık bünyesindeki mühendislerce tamamen yerli yazılımlarla oluşturulan bu uygulamaların, yargı süreçlerinin kısalmasını ve adalete erişimin kolaylaşmasının sağlandığını bildiren Bakan Tunç, şöyle konuştu:
    “Ülkemizin ilk e-Devlet projelerinden olan, tamamen yerli ve milli imkanlarla geliştirdiğimiz Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) ile vatandaşlarımızın yargı sistemine daha hızlı ulaşmalarını sağlıyoruz. Bu kapsamda UYAP’ın 56 kurum ile 181 farklı alanda entegrasyonunu sağladık. Günlük 900 binin üzerinde kullanıcıya hizmet veriyoruz. Vatandaş portalı kullanıcı sayısı 20 milyona ulaştı. Adalet Bakanlığı olarak dijital dönüşüm çalışmalarına önem vermeye, adalete erişimi güçlendirmeye devam edeceğiz.”

    “Büyük veri ve yapay zeka şubemiz çalışmalarını sürdürüyor”

    Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Genel Müdürü Servet Gül ise, 20 milyona yakın vatandaşın UYAP Vatandaş Portal hizmetlerinden yararlandığını belirterek, şunları kaydetti:
    “Ulusal Yargı Ağı Projesi 8 portaldan müteşekkildir. Vatandaş Portal’a e-Devlet kapısı üzerinden erişim sağlanabilmektedir. Bugün itibarıyla yaklaşık 20 milyon vatandaşımız bu portal üzerinden iş ve işlemlerini yapabilmektedirler. Aynı zamanda bu portalımızın mobil uygulaması da mevcuttur. Yaklaşık 250 bin civarında kullanıcı, mobil olarak bu portalları kullanmaktadır. Yargının hızlanması adına şu anda dünyada popüler olan yapay zeka çalışmalarıyla ilgili Büyük Veri ve Yapay Zeka şubemiz çalışmalarına devam etmektedir.”

  • Türkiye’nin en ferah sokağı

    Türkiye’nin en ferah sokağı

    Beypazarı Belediyesi tarafından, ilçede yerli ve yabancı çok sayıda turistin uğrak noktası olan tarihi Demirciler Sokağı’na 14 adet vantilatör konuldu. Sokağın üzerinin perdeler ile kapatılmasıyla da gölge bir ortam oluşturuldu.

    “Vatandaşlarımız vantilatörün dibinden ayrılmıyor”

    Şehrin stresinden uzaklaşarak nefes almak isteyen vatandaşların uğrak noktası olan tarihi Demirciler Sokağı’nda vantilatörlerin ardından vatandaşların ve esnafın keyfi yerinde. Tarihi sokakta esnaflık yapan Hasan Özkan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Çok olumlu ve güzel bir şey. Özer başkana teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımız ve turistler bu çarşıya geldiği anda alışveriş yapacağım diye vantilatörün dibinden ayrılmıyor. Vatandaş burada kalıyor, alışveriş ediyor ve esnaf memnun” diye konuştu.
    Tarihi sokağa alışveriş yapmaya gelen bir vatandaş ise serinlemeye uğraştığını ve vantilatörlerin bu yaz sıcağında çok iyi geldiğini ifade etti.

  • Gazi balıklar tehditi altında

    Gazi balıklar tehditi altında

    Polatlı’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Ilıca Mahallesi’ndeki tarihi Balıklı Göl Havuzu, civar köydeki çiftçilerin bilinçsizce açtığı kuyulardan dolayı yok olma tehditi altında. Su seviyesinin her geçen yıl azaldığı havuzda, binlerce tatlı su balığı yaşıyor. Balıkların Kurtuluş Savaşı ile Kıbrıs Barış Harekatı sırasında kayboldukları, muharebenin bitiminin ardından yaralı olarak tekrar ortaya çıktığı iddia ediliyor. Bu nedenle de havuzdaki balıklara “Gazi Balık” deniliyor.
    Romalı’ların yerleştiği bölgede bulunan tarihi Balıklı Göl Havuzu, aynı zamanda Şehit Balıklar Havuzu olarak da biliniyor. Öte yandan Balıklı Göl Havuzu’nun çevresinde Roma ve Kurtuluş Savaşı’ndan kalma mezarlar ile höyük bulunuyor.

    “Şanlıurfa’daki balıklı göl ile hemen hemen aynı”

    Polatlı’da yaşayan vatandaşlardan Hamza Kabasakal, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Burada bir tarih yatıyor. Burada zamanında Romalılar varmış. Ilıca mahallesinde bir tarih yatıyor. Burası da köyün ilk yerleşim yerlerinden bir tanesi. Buradaki havuz Şanlıurfa’daki balıklı göl ile hemen hemen aynı” dedi.

    “Savaş bittikten sonra balıklar yaralı olarak ortaya çıkıyor”

    Kabasakal, “Sakarya Meydan Muharebesinde ve Kıbrıs Barış Harekatında buradaki balıklar ortadan kayboluyor. Ardından savaş bittikten sonra buradaki balıklar yaralı olarak tekrar ortaya çıkıyor. Bu durum çok ciddi köyde etki oluşturuyor” ifadesini kullandı.

    “Eskiden burada çok ciddi bir su vardı”

    Kabasakal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
    “Romalılar döneminden bugüne gelmiş bu tarihi alan günümüzde yok olmaya terk edilmiş bir durumda. Eskiden burada çok ciddi bir su vardı. Bu suyu burada bilinçsizce açılan kuyular nedeniyle azalmış durumda. Yarın burası kuruduğunda buradaki balıklar telef olacak.”

    Kabasakal; Ankara Büyükşehir Belediyesi, Polatlı Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığının ivedi bir şekilde söz konusu Balıklı Göl’ü ihya etmesi için de çağrıda bulundu. Öte yandan Balıklı Göl’ün çevresinde Roma İmparatorluğundan kalma mezarlar da yer alıyor.

  • TSE dondurmanın kalite standartını güncelledi

    TSE dondurmanın kalite standartını güncelledi

    Vatandaşlar tarafından yazın sıklıkla tüketilen dondurmanın kalitesini belirleyen TS 4265 standardı, yeniden düzenlendi. Yeni standart, ürünün kalitesini ve güvenliğini artırmaya yönelik kapsamlı değişiklikler içeriyor. TSE’den edinilen bilgide, dondurmanın içindeki normal meyve oranının en az yüzde 15’i tropik ve asitli meyvelerin yüzde 10’u sert kabuklu, meyvelerin ise yüzde 5 olması gerektiği belirtildi. Dondurmanın kendine has renk, koku ve tatta olması gerektiği kaydedilirken, hacim genişlemesi yüzde 100 ile sınırlandırıldı. Bu kriterlerin, tüketici memnuniyetini ve ürün kalitesini garanti altına almayı hedeflendiği bildirildi.

    Ambalajlama ve muhafaza önemli

    Bilgide, dondurman ambalajının ürünün özelliğini bozmayacak ve mevzuata uygun olması gerektiği ifade edildi. Ambalaj üzerinde bulunan firma bilgileri, standart numarası ve son tüketim tarihi gibi bilgiler bulunduğu aktarılan bilgide, dondurmanın eksi 18 derecede de saklanması ve korunma zorunluluğu hatırlatıldı.

    Meyve içeriklerinde yeni oranlar

    Dondurmanın içindeki meyve oranlarının da yeniden düzenlendiği işaret edilen bilgide, “Normal meyve oranı en az yüzde 15, tropik ve asitli meyveler yüzde 10, sert kabuklu meyveler ise yüzde 5 olmalıdır. Kakao ve vanilya gibi diğer bileşenlerin oranlarına ilişkin sınırlama getirilmemiştir” ifadeleri kullanıldı.

  • Evden kovulunca 7 ülke gezdi

    Evden kovulunca 7 ülke gezdi

    Enes Erdem Yüksel (25), 5 yıl önce ailesiyle tartıştıktan sonra evden kovuldu. Çalıştığı yerlerde biriktirdiği parayla ekipman alan Yüksel, o günden sonra yollara düşüp tam zamanlı gezgin olarak gezmeye başladı. 5 yılda 70 şehir 7 ülke gezen Yüksel’in 71’inci durağı Diyarbakır oldu.

    Enes Erdem Yüksel, Akdeniz bölgesiyle başladığını, 5 yıldır Türkiye’yi gezdiğini söyledi. Kahramanmaraş’tan yola çıktığını belirten Yüksel, “Memleketimden, yayla köyümden otostopla Adana, Osmaniye üzerinden Mersin. İlk defa Mersin’de Akdeniz’i gördüm. O gün, bunu yapmam gerektiğini, devam etmem gerektiğini anladım. Hiç yaşamadığım bir şeyi yaşadım. Çok mutlu oldum. Yıllarca yaşamadığım şeyleri birkaç ay içerisinde yaşayınca, yaşanılması gereken hayatın bu olduğunu anladım. 5 yıldır neresi daha ılıksa, serinse oraya gidiyorum. Hayatta kalabileceğim ekipmanlarım yanımda. Çok şükür geziyorum, görüyorum, yeni insanlarla tanışıyorum” dedi.

    “Türkiye dışında 7 ülke gezdim”

    Türkiye içerisinde 71’inci şehrin Diyarbakır olduğunu ifade eden Yüksel, “10 şehir kaldı. Bunlara da umarım zamanla giderim. Sırbistan’dan yeni döndüm. Sırbistan’dan dönünce Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin’i gezmemiştim. Üç gün önce Şanlıurfa’daydım. Dün buraya geldim, burayı geziyorum. Türkiye dışında 7 ülke gezdim. Otostopla gidemeyeceğim yerlerde uçakla gidip oraların bölgelerini, köylerini otostopla gezdim. Gürcistan ile başladım; Gürcistan’ı 1 buçuk, 2 ay gezdim. Türkiye gelip Doğubayazıt üzerinden İran’a geçtim. 87 gün durdum, 45’ten fazla şehre girdim. Kosova’ya gittim, eski Osmanlı şehirlerini gezdim. Ardından Makedonya, Arnavutluk’a geçtim. Arnavut’un harikası bir doğası vardı orayı gezdim. Karadağ’da 1 buçuk, 2 ay çalıştım. Orada da güzel yer edindim” diye konuştu.

    “İyi ki kovdular diyecek şeyler yaşadım”

    Paraya ihtiyacı olmadığını aktaran Yüksel, “Yolu otostopla sağlıyorum. Otostopla birisi beni aldığı zaman düşük bir ihtimalde olsa kalma yerini de sağlıyorum. Çoğunlukla karnımı da doyuruyorum. Biriktirdiğim parayla ekipmanımı aldım. Sırtımda uyku tulum, hamak, kalacak malzeme alıyorum. 5 yıldır yoldayım, neyin yük olup neyin yük olmadığını biliyorum. Tam zamanlı bir gezginim. Ailem için çok çabaladım, ne dediyseler yapmaya çalıştım. Ama gençtim, yapamadığım şeyler oldu. Tartıştığımızda küçük şeyleri büyüttüler, evden kovdular. İyi ki kovdular diyecek şeyler yaşadım” ifadelerini kullandı.

  • Lakabını resmi kimliğine taşıdı

    Lakabını resmi kimliğine taşıdı

    Kick Boks ve Muay Thai Milli Takım Antrenörü, aynı zamanda MMA Dünya Şampiyonu Hakan İtmiş, dünya çapında bilinen “Rambo Hakan” lakabını resmi kimliğine taşıdı. Lakabının kendisiyle özdeşleşmesi ve tüm dünyada bu isimle tanınmasının ardından, 2017 yılında “Rambo Hakan” isminin patentini alan İtmiş, uzun ve zorlu bir mahkeme süreci sonunda bu ismi resmi kimliğine de ekletmeyi başardı.

    Rambo Hakan İtmiş, “Neden Rambo Hakan diye soruyorlar. 9 yaşımda Uğur Evren hocam, bana o şekilde yakıştırmıştı. Savaşçı ve mücadeleci bir ruhum olduğunu söylemişti. Tuttuğum rakiplerimi bırakmıyordum. Sonra bu süreç dünya çapına yayıldı. Herkes Rambo Hakan demeye başladı. Müsabakalarda, turnuvalarda yani her yerde adım bu şekilde geçmeye başladı. Bu yüzden 2017’de bu işin patentini aldım. Sosyal medyada da hep Rambo Hakan deniyordu. Sonra mahkemeye başvurduk. Resmi olarak kimliğimizde yazsın istedik. Mahkeme süreci de çok zor geçti. 1 yıl sürdü. Bu 1 yıl sürede şahit istediler. Çocukluk arkadaşım olduğuna dair kanıt istediler. Dokümanları götürdüm. Kulübümüzün adının, patentinin Rambo Hakan olduğunu götürdükten sonra şahitler dinlenildi. Bu süreçte adli mercinin kararı sonunda Rambo Hakan olarak kimliğime basıldı. Bu kimlik şu an dünyada resmi olarak tek. Kimlikte yazan yoktur, şu an ben tekim” dedi.

  • Adana’da kıymalı baklava yapıldı

    Adana’da kıymalı baklava yapıldı

    Kebabı ile ünlü Adana’da dede ve baba mesleği olan tatlıcılığı 20 yıldır severek sürdüren Ali Büyükdaş, 3 yıldır üzerinde çalıştığı kıymalı baklavayı tamamladı.
    Adanalıların çok sevdiği et ile tatlıyı buluşturduğunu belirten Büyükdaş, dünyada ilk olduğuna dikkat çektiği kıymalı baklavanın patentini almak için de başvuruda bulundu. Yeni baklava çeşidine ilginin yoğun olduğunu kaydeden Büyükdaş, kıymalı baklavanın kilosunu ise 600 TL’den satışa sundu.

    “Eti hep acıyla yiyoruz, bu sefer tatlıyla yiyelim dedik”

    20 yıldır tatlı sektöründe bulunduğunu ve yıllardır yeni lezzetin üzerinde çalıştığını Ali Büyükdaş, “Kıymalı baklava yaptım, dünyada bir ilke imza attım. Et ile tatlıyı buluşturdum. Hep acı mı yiyeceğiz eti? Adana halkı eti çok seviyor. Aynı zamanda Adana etin kenti. Biz de Türk mutfağına yeni bir tatlı, yeni bir ürün çıkardık. Patent başvurusunu da yaptık” dedi.
    Adana mutfağına sunduğu yeni lezzete talebin çok fazla olduğunu belirten Büyükdaş, “Talep çok fazla. Tezgahımda günde 4 tepsi satıyorum. Herhangi bir sıkıntı yok, kıyma tadı yok, kokusu yok. Gerçekten çok lezzetli bir tatlı. Fıstıklıyı, cevizliyi aratmıyor. Herkesin denemesini tavsiye ediyoruz. Kilosunu 600 TL’ye satıyoruz. Ben bunu ilk kez 2017 yılında düşündüm. ‘Biz eti çok seviyoruz, etten neden baklava olmasın’ diye. Hep eti acıyla yiyoruz, bu sefer de tatlıyla yiyelim dedik. 3 yıl üzerinde çalıştım. Farklı etler denedim, olmadı. En sonunda bir kıvam tutturdum ve o kıvamda ilerledim. İnsanlar merakla geliyor ama merak için bir tane tattıklarında tatlıyı beğeniyorlar. Hiçbir şekilde olumsuz yorum yok, talep çok fazla. İnşallah güzel yerlere geleceğiz” şeklinde konuştu.

    Vatandaşlar içinde ne olduğunu bilmeden denedi

    Parkta vatandaşlara kıymalı baklava ikramında bulunan Ali Büyükdaş, ilk olarak baklavanın içinde ne olduğundan bahsetmedi. Baklavayı deneyen ve hemen ardından kıymalı olduğunu öğrenen vatandaşlar ise Adana’nın yeni lezzetine tam not verdi.

    Hayatında ilk defa etli bir tatlı yediğini belirten Hasret Cömertbay, “İlk defa kıymadan tatlı yiyorum. Yutkunduktan sonra tadını alıyorsunuz ama çok kaliteli, enfes bir şey. Şok oldum, Adana’da bu da oldu yani. Diyet yapmasam 5 tane daha yerdim” diye konuştu.

    Kıymalı baklavanın yediği en güzel tatlılardan biri olduğunu söyleyen Mertcan Demirtaş, “Adana’da yediğim en güzel tatlılardan biri. Adanalı olarak eti çok seviyorum. Yedikçe yiyesim geliyor, böyle bir şey yok, mükemmel bir şey. İlk yediğimde cevizli zannettim ama kıymalıymış. Şaşırdım” dedi.

    “Adana’nın eksiği buydu, ustamız tamamlamış oldu”

    Yeni lezzeti ilginç bulduğuna dikkat çeken Mehmet Çalışkan da, “İçinde ne olduğunu anlamadık ama şu an için gerçekten harika, güzel bir tat. Denenmesi gereken bir tat. Adana’nın eksiği buydu, tamamlamış oldu ustamız. Adana’mızın büyük bir eksikliğini tamamlamış oldu” şeklinde konuştu.

    Etin ilk kez tatlı ile buluşmasına şahit olduğunu kaydeden Mehmet Yılmaz ise “Daha önce hiç duymadım, yemedim de. Ama bu çok tatlı, çok da güzel. Yapımı da çok güzel. Çok lezzetli bir şey, harika yapmışlar” ifadelerini kullandı.