Etiket: güncelhaber

  • CHP’li belediye başkanı tutuklandı

    CHP’li belediye başkanı tutuklandı

    Edinilen bilgiye göre, CHP’li Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez, belediyeyle anlaşma yapan özel bir firmanın yetkilileri M.U. ve H.D.’yi belediyeye çağırdı. M.U. ve H.D.’nin Kula Belediyesinin adını kullanarak esnaftan para topladığı ve esnafı dolandırdığı iddiasıyla Başkan Dönmez firmayla olan sözleşmesini feshetmek istedi. Bunun üzerine başlayan tartışmanın ardından firma yetkilileri M.U. ve H.D., Başkan Dönmez’in şoförü M.O.A. ve koruması R.G. tarafından darp edilerek belediyeden dışarı çıkarıldı. Darp edilen M.U. ve H.D., Başkan Dönmez’in makam odasında darp edildiklerini iddia ederek polise başvurdu. Şikayet üzerine Başkan Dönmez ile şoför M.O.A. ve koruma R.G. gözaltına alındı. Kula İlçe Emniyet Müdürlüğündeki ifadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen M.O.A. ve R.G. “Yağma suçundan” tutuklanarak cezaevine gönderildi.
    Öte yandan, Başkan Dönmez’in sözleşmesi feshedilmek istenen firma yetkilileri M.U. ve H.D. ile odada baş başa görüştüğünü ve firma yetkililerinin kendisine saldırması üzerine koruması R.G. ve M.O.A.’nın olaya müdahale ettiğini savunarak önce Kula Devlet Hastanesi’nden darp raporu aldığı, ardından da emniyete giderek şikayetçi olduğu öğrenildi.

    Başkan Dönmez de tutuklandı

    Kula İlçe Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından Başkan Dönmez mahkemeye sevk edildi. Mahkemenin görüldüğü sırada olayı haber alan birçok vatandaş Kula Hükümet Konağı önüne gelerek Başkan Dönmez’in çıkışını bekledi. Mahkemece “Yağma suçuna azmettirme” gerekçesiyle tutuklanmasına karar verilen Başkan Dönmez, adliye çıkışı kendisini bekleyen kalabalığa “Kula’ya zarar verecek hiçbir şey yapmadım” dedi.
    Araca bindirilen Başkan Hikmet Dönmez Salihli Kapalı Cezaevine sevk edildi.

  • Sahilde adım atacak yer kalmadı

    Sahilde adım atacak yer kalmadı

    Sakarya sahillerinde uygulanan denize giriş yasağı, bugün sona erdi. Güzel havayı fırsat bilen binlerce tatilci, adeta Karasu sahiline akın etti. Cankurtaranlar ise önlemlerini arttırırken tatilciler, deniz ve güneşin tadını çıkardı. Hafta sonunu denizde geçiren Hakan Avcı, “Yasakların kalkması güzel, yasak varsa da girmiyoruz. Bugün deniz güzel ve keyfini çıkartıyoruz” dedi.

    “10 gündür buradayız, bugün ilk defa giriyoruz”

    10 gün sonra ilk defa denize girdiğini belirten Hülya Yıldırım, “Burada yazlığımız var, iki ay geliyoruz ama toplasanız 5 kere ya giriyoruz ya giremiyoruz. En son havuza girdik, orada da mikrop kapıp hastalandık. 10 gündür buradayız, bugün ilk defa giriyoruz” dedi.

  • Haziran’da kara pekmez döküp yedi

    Haziran’da kara pekmez döküp yedi

    Ülkenin dört bir tarafında sıcak etkili olurken Erzurum’un yüksek kesimlerinde kar eksik olmuyor. İspir’in karla kaplı dağlarında yaşayan ve yöre halkı tarafından ‘Dağların Oğlu’ olarak bilinen, kendini doğal yaşama adayan profesyonel dağcı Bülent Erkan, dut pekmezini kara döküp kaşıkla yedi.

    Kış döneminde yaptığı igloda kalan Erkan, yaban hayvanları ile olan çekimleriyle de dikkat çekiyor. Yedigöl Mahallesi kırsalında zirvede bulunan kar üzerinde karpuz kesen Bülent Erkan, dut pekmezini kar üzerine dökerek kaşıkla yedi. Doğal hayatın son derece sağlıklı olduğunu söyleyen Bülent Erkan, “Karla birlikte dut pekmezi çok güzel oluyor. Haziran ayında böyle bir ortamda karlı pekmez ve karpuz yemek çok keyifli” diye konuştu.

  • Damada takı olarak safran taktılar

    Damada takı olarak safran taktılar

    Boya, yemek, kozmetik, ilaç ve gıda sektörü gibi birçok alanda kullanılan “dünyanın en pahalı baharatı” olarak anılan ve kilosu 300 bin lirayı bulan safran bitkisi düğünde ilk kez takı olarak takıldı.
    Safranbolu’da dünya evine giren Yunus ve Neslihan Basançelebi’nin düğünlerine katılan damadın arkadaşı Ersin Cebeci, çifte düğün takısı olarak safran taktı.
    Cebeci, dünya evine giren çiftlere; safranın antidepresan özelliği olduğunu, günlük hayatta ve evliliğin stresinden uzaklaşarak sağlık ve mutluluk diledi.

    Her derde deva

    Ağırlığının 100 bin katı kadar sıvıyı sarıya boyayabilen ve 80 bin çiçekten sadece yarım kilogram üretilebilen safran; akciğer hastalıkları, solunum yolu, öksürük, ateş düşürücü, iştah dengeleyici, kanserli hücreler, cilt hastalıkları, stres, depresyon, bağışıklık ve hormon bozukluğu gibi rahatsızlara iyi geliyor.
    Safran, mutluluk hormonu serotonin salgılanmasına yardımcı olduğu için dünyada mutluluk iksiri olarak biliniyor.

  • Enkaz kentin tek kadın şoförü

    Enkaz kentin tek kadın şoförü

    Antakya ilçesinde yaşayan 54 yaşındaki Feyruz Gülüm, yaklaşık 21 yıl önce şoförlükle öğrenci servisi kullanarak başladı. Hayali olan otobüs şoförlüğü için kendini geliştiren Gülüm, kadınlar her istediğini yapar düşüncesiyle hevesini sürdürdü. Gülüm, hayali olan mesleğine 2016 yılında Hatay Büyükşehir Belediyesi sayesinde kavuştu ve otobüs koltuğunda direksiyon sallamaya başladı. Depremin yıktığı memleketinde 8 yıldır otobüs süren Gülüm, kentin tek kadın otobüs şoförü olarak mesleğini severek yapmaya devam ediyor.

    “Hatay’da ilk kadın şoför olduğum için takdir eden ve şaşıran çok oluyor”

    Kadınların her işi yapabileceğini söyleyen Feyruz Gülüm, “Yaklaşık 21 yıl önce öğrenci servisçiliğiyle başladım. Orada aktif olarak çalışıyordum, ondan sonra 8 yıldır Hatay Büyükşehir Belediyesinde otobüs şoförlüğü yapıyorum. Otobüs şoförü olmak hayalimdi, onu da gerçekleştirdim. Mesleğimi çok severek yapıyorum. Otobüs şoförlüğünün hem zor yanları hem de çok iyi yanları da var. Hatay’da ilk kadın şoför olduğum için takdir eden ve şaşıran çok oluyor. Çok güzel tepkiler alıyorum. Bütün bayanlara bu mesleği tavsiye ederim. Kadınlar istediği her işi yapabilir. Sabah 06.30’da otobüsü alıyorum, saat öğlen 1’de ise öğlen vardiyası alıyor. Bu işi yaparken insan taşımanın sorumluluğu zor ama ben işimi severek yapıyorum, hiç zorlanıyorum” şeklinde konuştu.

  • Kızılırmak adeta kurudu

    Kızılırmak adeta kurudu

    Sivas’ın İmranlı ilçesinde bulunan Kızıldağ’ın eteklerinden doğan ve Samsun’un Bafra ilçesinde Karadeniz’e dökülen Kızılırmak bin 355 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin en uzun ırmağı olarak biliniyor. Irmak son zamanlarda yaşanan yetersiz yağışlar ve kuraklığın etkisiyle eski coşkusunu kaybetti. Irmağın bazı bölümlerinde yatağı adeta otluk alana dönüştü. Kuraklığı gözler önüne seren ırmak dron ile görüntülendi.

    “Kızılırmak Kızılırmak’lıktan çıktı”

    Karşıyaka Mahallesi Muhtarı Adem Ertörer, Kızılırmak’ın Kızılırmak’lıktan çıktığını ifade ederek, “Kızılırmak çok büyük bir ırmağımız. Kar ve yağmurumuz olmadığı için otlar büyüyecek. İklim değişti. Kızılırmak hiç böyle olmamıştı. Sazlık genellikle olur ama böyle olmamıştı. Devlet kanalıyla çalışılması gerekiyor. DSİ tarafından temizlenebilir. Kızılırmak Kızılırmak’lıktan çıktı, sazlık alana dönüştü” dedi.

  • Caretta caretta yuvalarında rekor kırıldı

    Caretta caretta yuvalarında rekor kırıldı

    Antalya’nın Alanya ilesinde yaşayan Doğasever ve Çevreci Güldane Şahin, 18 yıldır Alanya’nın Yeşilöz ve Uğrak mahallelerinde gönüllü olarak aralıksız nöbet tutmaya devam ediyor. Nesli tükenmekte olan caretta carettaların yaşama alanlarına saygı gösterilmesini istedi. Caretta carettaların nesli tehlike altında olan canlılar olduğunu ve Türkiye’nin uluslararası birçok anlaşmalarının olduğunu belirten Güldane Şahin, “2009 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından caretta carettaların korunması için genelge yayınlandı. Şu anda bulunduğumuz sahil şeridi koruma altında. Caretta caretta deniz kaplumbağaları 1 Nisan-1 Ekim tarihleri arasında Alanya sahillerine gelerek yuva yapıyorlar. Yumurtalar ise Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında yavruya dönüşerek denizle buluşuyorlar” şeklinde konuştu.

    “Şimdiden 287 yuva tespit ettik”

    Yeşilöz ve Uğrak sahillerinde 3 kilometrelik alanda 287 yuva tespit ettiğini söyleyen Şahin, “Yıllardır Alanya ve Gazipaşa sahillerinde caretta carettaları gönüllü olarak koruyorum. Bakın daha yumurtlama sezonunun bitmesine 2 ay var ve şimdiden geçen yılın yuva rakamlarının iki katı yuva tespit ettim. Bu yıl yumurtlama sezonu sonuna kadar 3 kilometrelik bu alanda 600 yuvanın üstüne çıkarız. Her gün sabah saat 05.00’de sahile iniyorum ve yumurtlamak için denizden plaja çıkan carettaların kumda izlerini takip ediyorum. Bölgeyi kontrol çubuğu ile kontrol ediyorum. Burada yumurta olduğunu anlayınca etrafını çeviriyoruz, bilgi kağıdımızı takıyoruz” dedi.

    “En büyük düşmanları insanlar”

    Carettaların yumurtlama alanlarının aynı zaman sit alanı bölgesi olduğuna vurgu yapan Güldane Şahin, “Ancak buna rağmen halen insanlar buraya gelerek kuma deniz şemsiyesi takıp, şezlong koyuyorlar. Bu da yetmiyor kumun üzerinde mangal yapıyorlar. Hatta geçtiğimiz yıl koruma kafeslerini mangal olarak kullanıp yuvanın üstünde ateş yakan bile oldu. Caretta carettaların en büyük düşmanı insanlar. İnsanlarımızı bilinçlendirmek çok zor. Çoğu zaman maalesef tehditler alıyoruz, hakaretlere maruz kalıyoruz. İnsanların ardından sokak köpekleri buraya gelerek yuvaları kazıyorlar. Tilki, sansar, kartal, kargalar ve hatta yengeçler bile büyük zarar veriyor. Bakın etrafımızda sokak köpekleri var. Yavrular yumurtadan çıkacağı zaman bir koku yayılıyor. Bu koku ne kadar köpek, tilki, karga ve bunlar gibi hayvan varsa buraya çekiyor. Yavruların çoğu bu hayvanların kurbanı oluyor” şeklinde konuştu.

    “Tek başıma bazen çaresiz kalıyorum”

    Caretta carettaları korumanın önemine vurgu yapan Şahin, şunları söyledi: “Sahip olduğumuz doğal zenginliklerimizin yok olmaması için çok çaba sarf etmemiz gerekiyor. Alanya Doğa Koruma Şefliği yardım yapıyor. Ben oranın da gönüllüsüyüm. Bu yıl anne carettalar toplu halde geldi ve yuva çok fazla olunca bize gönderilen kafesler yetmedi. Buna birde hurdacıların kafesleri çalmasını ekleyince yuva koruma çiti konusunda büyük sıkıntı yaşıyorum. Geçen Temmuz ayı ortalarında geldiğimiz yuva sayısına bir ay önceden geldik. Daha Haziran ayının sonu aşırı yuva var. Bakın 1 kilometrelik sit alanında 150 yuva bulunmakta. Bu bir rekor. Yuvaların koruma altına alınması konusunda etrafımızda bulunan sazlıkların kargılarından faydalanıyorum. Sabah erken gelip yuvaları tespit ettikten sonra dere kenarındaki kargıları toplayıp yuvaların çevresine dikiyorum. Sonra onları şerit ile çevirip bilgi kağıdı asıyorum.”

    “Bugüne kadar gördüğüm en büyük caretta izi”

    Sahilde bir günde aynı anda 11 caretta caretta izine rastlayan Şahin, bir caretta izini görünce çok şaşırdı. Bugüne kadar gördüğü en büyük caretta caretta izi olduğunu söyleyen Şahin, “Bu büyüklükte bir iz ilk kez görüyorum. Devasa bir caretta olmalı ve en az 70-80 yaşında. Muhteşem bir olay. Bölgemize iki tür caretta caretta gelmekte. Bunların biri normal carettalar. Yani et yiyen deniz anaları yiyen. Bir diğeri ise yeşil otçul carettalar. Muhtemelen bu büyük bir yeşil carettaya ait. Yeşil deniz kaplumbağaları genelde bu kadar büyük iz bırakır. Normal carettalar sahile çıktıkları zaman 40-50 metre içinde yuva yapıyor. Yuvanın derinliği ise 45-50 cm arası oluyor. 60 ila 100 arası yumurta bırakıyorlar. Yeşil deniz kaplumbağaları ise 100 ile 120 metre uzaklığa kadar yuva yapabiliyorlar. Yuvalarının derinliği 85 santime kadar inebiliyor. Yumujrta sayıları ise 120 ile 150 arası oluyor” dedi.

  • Yücel’den kırmızı çizgi vurgusu

    Yücel’den kırmızı çizgi vurgusu

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa İl Danışma Kurulu Toplantısı, Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü, İzmir Milletvekili Deniz Yücel’in katılımıyla Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür Sitesi Lale Salonu’nda gerçekleştirildi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıya CHP Manisa milletvekilleri Bekir Başevirgen, Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, ilçe başkanları, ilçe belediye başkanları, kadın ve gençlik kolları başkanları ile çok sayıda partili katıldı.

    “Her görüşe saygılıyız”

    CHP İl Başkanı İlksen Özalper’in açılış konuşmasının ardından kürsüye gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Yücel, “Bizim üç tane kırmızı çizgimiz var. Birincisi, kurucumuz, kurtarıcımız, değişmez önderimiz Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, bizim kırmızı çizgimiz. İkincisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü. Vatanımız ve cumhuriyetimizin, o anayasamızın ilk dört maddesinde sayılan kurucu niteliklerin değişmez maddeleri. Ve üçüncüsü bağımsızlığımızın sembolü, rengini şehitlerimizin kanından alan al bayrağımız. Bunlar bizim kırmızı çizgilerimiz. Bunların dışında her görüşü dinleriz, her görüşe saygılıyız, her şeyi konuşabiliriz. Demokrasi konuşmak demek tartışmak demek, uzlaşmak demek, ortak akıl üretmek demek. Biliyorsunuz, bir taraftan ülkenin normalleşmesi için birtakım adımlar atıyoruz. Bir taraftan da hem parlamentoda hem de sahada, sokakta en sert şekilde muhalefet etmeye devam ediyoruz. Ülke normalleşmeli” dedi.

    “Erken seçim halk istediği zaman olacak”

    “Bir erken seçim tartışması yürüyor gidiyor” diyerek konuşmasına devam eden Yücel, “Ben hep şunu söylüyorum; 3 ay önce bir seçimden çıktık. İnsanlar belediye başkanlarını seçtiler. İnsanlar belediye meclis üyelerini seçtiler. Yani yerel yöneticileri seçtiler. Şimdi o belediye başkanlarının hizmet etme zamanı. Bugün erken seçimi konuşmuyoruz ama belki bir sene sonra önümüzdeki sene bunu ciddi ciddi konuşacağız. Genel başkanımız bu konuda çok net ifadeler kullandı. Genel başkanımız dün noktayı koydu. Bizim milletvekili sayımız ülkeyi erken seçime götürmeye yetmiyor. Ama iktidar ülkeyi bu şekilde yönetmeye devam ederse, halkın sorunlarına gözünü, kulağını kapatmaya devam ederse, halkın sorunları, omuzlarındaki yük daha da artarsa işte o zaman bu iktidar erken seçim yapmak zorunda kalır. Halk erken seçim isterse buna kimse dayanamaz. Buna kimse direnemez. Erken seçim halk istediği zaman olacak. Biz istiyoruz ki hemen olsun, önümüzdeki hafta olsun. Ama dediğim gibi parlamentodaki çoğunlukla alınması gereken bir karar var” diye konuştu.
    Yücel’in konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.

  • Kuyumcular gurbetçileri bekliyor

    Kuyumcular gurbetçileri bekliyor

    Özellikle gurbetçilerin gelmesiyle birlikte işlerinin daha yoğun geçeceğini belirten kuyumcular, düğün sezonunun başlaması ile işlerinin açılacağını düşünüyor.

    Trabzon’daki kuyumculardan Levent Çelikoğlu, Temmuz ayında gurbetçilerin gelmesiyle birlikte piyasada hareketlilik olacağını tahmin ettiklerini belirterek “Bizim sektörde yazları genelde hareketli geçer. Çünkü düğün mevsimi başlar ve yurt dışından gurbetçi akını olur. Kurban Bayramı sonrası biraz bir durgunluk var. Bu durgunluğun da Temmuz ayının başlaması ile birlikte sona ereceğini tahmin ediyoruz” dedi.

    Kuyumculardan Zekeriya Tonyalı da dünyadaki ekonomik dengelerden dolayı bu sene çok farklı bir şey beklemediklerini belirterek işlerdeki hareketlenmenin 15 Temmuz sonrası başlayacağını söyledi.

    Dünyada gelişen olaylardan dolayı altının etkilendiğini kaydeden Tonyalı, “Beklentimiz yüksek ama dünyadaki ekonomik dengelere bakılırsa bu sene çok farklı çok özel bir şey beklemiyoruz. Yurt dışından gelecek olan vatandaşlarımız düğünlerde takı takmak için ellerinden geleni yapacaklar ama tam anlamıyla henüz tatil başlamadı. Temmuzun 15’inden sonra bir şeyler olmasını bekliyoruz. Genelde Trabzon hasır bileziği, Trabzon burması bunların yanı sıra Reşat beşliği daha çok tercih ediliyor yöre insanımızın en çok sevdiği takılar bunlar. Dünyada olan olaylardan dolayı altın çok etkileniyor. Doların yükselmesi ONS’un düşmesini tetikliyor şu anda bir ay öncesine bakılırsa altında 200-250 TL’lik düşüş var. Bu demek değil ki? Bu hep böyle gidecek. Tahminimiz yılsonu ya da daha erken 3 bin TL ve üzerinde olabilir. Yatırım yapanlara 24 gram altını tavsiye ediyoruz çünkü alışla satış arasındaki fark az” diye konuştu.

  • Bal arılarını elleriyle topladı

    Bal arılarını elleriyle topladı

    Elazığ’ın Palu ilçesi Güllüce köyünde koloni halinde havada uçan bal arıları, ağaca konarak oğul verdi.

    Ağaç dalına konan arıların uzunluğu yaklaşık 1 metreye ulaşırken, Murat Karakaya ise oğul veren arıları elleri ile toplayarak kovana bıraktı.