Etiket: güncelhaberler

  • Meyve ağaçlarını dolu vurdu

    Meyve ağaçlarını dolu vurdu

    Ortaca köyünde akşam saatlerinde etkili olan dolu yağışı nedeniyle meyve ağaçları ve sebze bahçeleri zarar gördü. Ortaca köyünde sağanak yağışın ardından etkili olan ve yaklaşık 20 dakika süren dolu yağışı sonrası her tarafın beyaza büründüğünü söyleyen Köy Muhtarı Sinan Yavuz, ”Yağan dolunun kalınlığı yer yer 5 santimetreyi buldu. Doludan meyve ağaçları, sebze bahçeleri, yonca ve fasulye ekili alanlar zarar gördü” dedi.

    Bu arada Domaniç-Tavşanlı karayolunda şiddetli yağış nedeniyle sürücüler zor anlar yaşadı.

  • Siyez buğdayı yetiştiricilerinin yüzü güldü

    Siyez buğdayı yetiştiricilerinin yüzü güldü

    Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yaklaşık 12 bin dekar alanda ekilen ve buğdayın atası olarak bilinen coğrafi işaretli ürün siyez buğdayı her yıl Aralık ayında toprakla buluşturuluyor. Bölgede “kabulca”, “kaplıca” veya “Hitit bulguru” olarak da bilinen siyez buğdayının ekimi, kar yağışı öncesinde çiftçiler tarafından gerçekleştirildi. Ancak kış mevsiminde yağışlarının mevsim normallerinin altında olması sebebiyle, siyez buğdayı geç filizlendi. Hiçbir kimyasal madde kullanılmadan ekilen siyez buğdayı, son günlerde etkili olan yağışlarla birlikte istenilen seviyeye ulaşmaya başladı. Yağışlar siyez üreticilerinin de yüzünü güldürdü.

    “Son zamanlarda yağan yağmur ile birlikte siyez buğdayımız yeşillenmeye başladı”

    Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde siyez üreticiliği yapan genç çiftçi Yasin Ciğerci, “Verimli bir yıl daha beklediklerini söyleyen Ciğerci, “Aralık ayında siyez buğdayımızı toprakla buluşturduktan sonra havaların biraz kurak gitmesi sebebiyle siyez buğdayımız büyüyememişti. Kış mevsiminde havaların kurak gitmesinden ötürü siyez buğdayı kar suyuyla besleyemedi. Bizim için bu durum çok önemli, çünkü siyez buğdayı kendisini besleyemezse yeterince büyümez. Bizler de kurak bir mevsimden çıktıktan sonra tarlamıza incelemelerde bulunmaya geldik. Son zamanlarda yağan yağmur ile birlikte siyez buğdayımız yeşillenmeye başladı. Bu da bizler için çok önem arz ediyor. Eğer hava kurak gitseydi ve hiç yağmur yağmasaydı bizler için zorlu bir süreç olacaktı. Allah nasip ederse de bu yılın hasadını Ağustos ayında yapabileceğiz. Bu bizim içinde çok önemli bir durum. Siyez buğdayımız artık her ay boylanmaya başladı. Şu anda da boylanması gayet güzel. İnşallah verimli bir yıl olacak diye tahmin ediyoruz” dedi.

    Öte yandan Ağustos ayında hasadı yapılan siyezden aldıkları rekolteden ve vatandaşların gösterdiği ilgiden büyük memnuniyet duyan ilçedeki çiftçiler, üretimi arttırmayı hedefliyor.

  • Küçük kızların İstiklal Marşı sevgisi

    Küçük kızların İstiklal Marşı sevgisi

    Olay, önceki gün Sultançiftliği Mahallesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, ailesi ile birlikte kahvaltı yapan 7 yaşındaki Cemre Erkan, dışarıdan gelen sesleri duyunca hızla kalkarak balkona koştu. Duruma anlam veremeyen baba Oğuz Erkan ise, odanın penceresinden bakınca kızı Cemre ve karşı binada oturan okul arkadaşının, birlikte İstiklal Marşı okuduklarını fark etti. Bunun üzerine cep telefonunu çıkartan Erkan, o anları kayıt altına aldı. Küçük kızların birlikte İstiklal Marşı okuduğu anlar görenleri gülümsetti.

    “Kızımda İstiklal Marşı’na karşılık verince bu görüntüleri çok hoşuma gitti”

    Yaşanan olayı anlatan baba Oğuz Erkan, “Sabah ailem ile birlikte kahvaltı yaparken sokaktan bir ses geldiğini duydum. Ne olduğunu anlayamadım. Biz kahvaltıya devam ederken, Cemre sofradan hemen kalktı ve mutfağın balkonuna koştu. Bende o an neden koştuğunu anlamadım ve hemen odadaki camdan Cemre’ye baktım. Karşı komşumuzun kızı, İstiklal Marşı okuyormuş duyunca çok hoşumuza gitti. Sonra Cemre’de İstiklal Marşı okuyan arkadaşına karşılık verdi. Aynı zamanda okuldan da arkadaşlar. Kızımda İstiklal Marşı’na karşılık verince bu görüntüleri çok hoşuma gitti. Hatta bir süre sonra karşı komşumuzun kızı bazı notaları eksik okurken, Cemre düzeltmeye başladı ve güzel bir görüntü ortaya çıktı. Bizde çok büyük keyif aldık dinlerken. Bende sosyal medyada yayınlamak için video kaydı aldım. Çokta keyifli bir kayıt idi bizim için. Ve bunu sosyal medyada yayınladım. Hatta yerel televizyon kanalları var bizim ilçemizde onlara takdim ettim, etiketledim. Ve sonra çok güzel izlendi, video beğenildi. Güzel bir anı olarak biz sakladık, çok keyif aldık” dedi.

    “İstiklal Marşı’nı okuması için yardım ettim”

    7 yaşındaki Cemre Erkan ise, “Arkadaşım İstiklal Marşı okuyordu. Bende sesini duydum ve hemen cama koştum. Sonra arkadaşım İstiklal Marşı’nı yanlış okuyordu. Ben de arkadaşıma yardım ettim okuması için” dedi.

    O anlar kamerada

    7 yaşındaki Cemre Erkan dışarıdan gelen sesi duyarak balkona koşup İstiklal Marşı okuyan arkadaşına eşlik ederken, ne olduğunu anlamak için camdan bakan baba Oğuz Erkan ise o anları cep telefonu kamerası ile kayıt altına aldı. Görüntülerde karşı binada oturan küçük kızın İstiklal Marşı okuduğu, Cemre’nin ise arkadaşına eşlik ettiği görülüyor.

     

  • Osmanlının izi zamana karşı direniyor

    Osmanlının izi zamana karşı direniyor

    Taraklı ilçesindeki 7 asırdır ayakta duran ağacı dokunan ve gören insanlar tarihi bir yolculuğa çıkıyor. Yusuf Bey Mahallesi’nde yer alan ağaç, Osmanlı Kültürünü de gelecek nesillere aktarıyor. İlçenin simgesi konumunda olan tarihi çınar ağacı, yangın tehlikesi geçirmesine rağmen büyük bir zarar görmeden kurtarıldı. Ağacın hikayesinden bahseden Alaattin Yılmaz, Taraklı’nın fetih tarihine ve Osmanlı Devleti’nin kurulduğu tarihe göre geleneğe uygun olarak dikilen ilk ağaçlardan biri olduğunu söyledi.

    Osmanlının izi, zamana karşı direniyor

    “700 yıllık çınar olduğu tescilleniyor”

    Osman Bey tarafından fethedilen topraklara Osmanlının simgesi haline gelen çınar ağaçlarının dikildiğini belirten Alaattin Yılmaz, “Osman Bey’in Karacahisar Kalesi’nden sonra ilk fethettiği yerleşim yeri Taraklı’dır. Rivayetlere göre ise bu çınar ağacının Osman Bey’in fethinden sonra dikildiği söyleniyor. 1289-1291 yıllarında fethedilmiş ve 1294 yılında da dikildiği söyleniyor. Orman İşletme Müdürlüğü teşkilatınca da bu ağacın yaşı tespit edildiği zaman 700 yıllık çınar olduğu tescilleniyor” dedi.

    Osmanlının izi, zamana karşı direniyor

    “Ne yazık ki çınar ağacının tedaviye ihtiyacı var”

    Ağacın gövdesinde mantar oluşmaya başladığını ve tedavi edilmesi gerektiğini aktaran Yılmaz, “Ne yazık ki çınar ağacının tedaviye ihtiyacı var. Her ne kadar bunun zaman zaman dile getirsek te bu çınar ağacı tedavi edilmiyor. Yıllar önce bir kere tedavi edilmişti ama gövdesinde yine mantarlanma var bunun acilen tedavi edilmesi lazım. Yurdumuzu tapusu bu ulu çınar 700 yıllık kim bilir neler gördü, neler geçirdi, neler yaşadı” diye konuştu.

    Osmanlının izi, zamana karşı direniyor

  • “Cezaların artırımlı verilmesini teklif ettik”

    “Cezaların artırımlı verilmesini teklif ettik”

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Eğitim İş Sendikası, Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen genel başkanları ile Bakanlıkta istişare toplantısı gerçekleştirdi. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, öğretmenlere ve eğitimcilere yönelik her türlü şiddeti Türkiye’nin geleceğine ve varlığına yapılan bir saldırı olarak nitelendirdiklerini ifade ederek, “Şiddetle kınıyoruz. Meslektaşlarımıza yapılan bu tür çirkin saldırıların son bulması için tüm gücümüzle
    mücadele etmeye kararlıyız. Bu konuda bizzat Cumhurbaşkanımız sürecin sonuna kadar takipçisi olmamız konusunda bizleri talimatlandırdı. Bakanlık olarak bizler de bu tür olaylarla ilgili yargı süreçlerine bizzat müdahil olup, takip etmek üzere alabileceğimiz bütün tedbirleri alıp, her türlü adım atmaya kararlıyız. Bu süreçte bize destek olan emniyet mensuplarımıza ve yargı mensuplarımıza huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Bir eğitimci, bir baba ve bir vatandaş olarak öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin güven içinde eğitim görebilmeleri, öğretebilmeleri için gereken her şeyi yapma konusunda kararlıyız. Öğretmenlerimize yönelecek hiçbir baskı ve şiddeti asla kabul etmeyeceğimizi, öğretmenlerimizi asla kimseye ezdirmeyeceğimizi buradan bir kez daha tüm Türkiye ile paylaşmak istiyoruz” diye konuştu.

    “Meslektaşlarımızın hukukuna bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım”

    “Bu acı olay, eğitim camiası olarak üzerinde sürekli düşündüğümüz ve derinlemesine mücadele ettiğimiz bir konu olan eğitimde şiddetin kökünü kazıma çabamızın ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdi” ifadesini kullanan Bakan Tekin, şunları aktardı:
    “Bu sorun ve bu soruna çözüm üretmek topyekûn ve kararlı bir mücadele ile mümkündür. Öncelikle şunun altını çizmek istiyorum. Bizler bu konuda alınması gereken bütün tedbirleri bugüne kadar almaya çalıştık, bugün alıyoruz, bugünden sonra da almaya devam edeceğiz. Ancak bu konuda velilerimizden, sivil toplum örgütlerinden, kamu kurumlarından ve kısacası tüm paydaşlarımızdan bize destek olmalarını, kendi sorumluluklarını daha özenli bir biçimde yerine getirmelerini özellikle istirham ediyoruz. Bu kapsamda bize öğretmen başta olmak üzere ailesine, topluma ve milletine saygıyı emreden geleneğimizi ve değerlerimizi eğitim öğretim süreçlerinin içinde daha belirgin bir biçimde yer vermeyi önemsiyoruz. Öğretmen arkadaşlarımızdan da bir beklentim var. Aramızdaki her türlü fikir ayrılıklarını, düşünce ayrılıklarını, yaşam tarzı farklılıklarını bir tarafa bırakarak mesleğimizin onuruna ve meslektaşlarımızın hukukuna 1 milyondan fazla mensubu bulunan bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım.”

    Bakan Tekin, Öğretmenlik Meslek Kanunu’na ilişkin de, “Hepinizin bildiği gibi Öğretmenlik Meslek Kanunu Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildikten sonra Bakanlığımız kanun süreciyle ilgili yeni bir hazırlık aşaması başlattı. Bu süreç devam ediyor. Hazırladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddet içeren fiillerle ilgili olarak şu hükümlere de taslakta yer verdik. Bu türden fiillere karşılık ceza kanunlarında öngörülen cezaların yüzde 50 oranında artırımlı olarak verilmesini teklif ettik. Bu fiilleri işleyenlerin hapis cezalarının ertelenmesinin engellenmesini talep ettik. Bu fiillerin doğrudan tutuklanma sebebi sayılarak, bu fiilleri işleyenlerin tutuksuz yargılanmasının yolunun kapatılmasını talep ettik. Bir de kanun metninde özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmen ve diğer eğitim çalışanlarının da görevleri sebebiyle kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılmalarını teklif ettik. Hazırladığımız taslak metin önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin onayına gelecek. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletvekillerimizin de siyasi parti ayırt etmeksizin hepsinin bu sürece sahip çıkacağından eminim” dedi.
    Bu süreçte öğretmenlerin yanlarında olacaklarını vurgulayan Tekin, “Onların sorunlarına kulak vermek, onların sesi olmak bizim en önemli görevimiz olacak. Onlara yönelik şiddeti asla ve asla kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi her ortamda dile getireceğiz. Bu minvalde çalışmalarımızı devam ettireceğiz” dedi.

    “Başka tür şiddet olayları açısından hedef gösterilme riski bulunduğundan hassasiyetle yaklaşılmalı”

    Basın mensuplarına bu konuda duyarlılığı arttırma çabalarından dolayı teşekkür eden Bakan Tekin, “Şiddete uğrayan arkadaşlarımızla ilgili olarak bu konuda farkındalığı arttırmak, duyarlılığı arttırmak yönündeki çabalarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Ancak bu süreçte bazı öğretmen arkadaşlarımızın yayınlanan görüntülerden kişisel hak ve hukuklarının ihlal edildiğinden veyahut başka tür şiddet olayları açısından hedef gösterilme riski bulunduğundan dolayı bu konudaki görüntülerde ve haberlerde biraz daha bu konuya hassasiyetle yaklaşılmasını özellikle istirham ediyorum. Bu konuda sizin yapacağınız yayınların, oluşturacağınız medya havasının bizim açımızdan çok önemli olduğunu ve bu anlamdaki desteklerinizi her daim beklediğimizi bir kez daha ifade ediyorum. Destekleriniz için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
    Bakan Tekin’e basın açıklaması sırasında Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen genel başkanları da eşlik ederken, Eğitim İş Sendikası ve Eğitim-Sen genel başkanları ise basın açıklamasına katılmadı.

    “Ayrım yapmaksızın meseleyi ortak meselemiz olarak görürüz”

    Bakan Tekin’in açıklamalarının ardından konuşan Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yapılan daveti önemli ve kıymetli bulduklarını belirterek, “Söz konusu eğitimcinin, eğitim çalışanlarının canı, kamu görevlilerinin canı burada hiçbir ayrılık konusu gözetmez ve bu konuda ortak hareketi son derece önemli buluruz. Meslek kanunu tartışması geçen dönem yapıldığında biz meslek kanununda şiddete ilişkin düzenlemeyi ısrarla istemiş, bunun da fikri takibini yapmış, Genel Kurul aşamasında da elimizden gelen tüm gayreti göstermiştik ama bunda muvaffak olamadık. O günden bugüne cereyan eden hadiselerin de hepsinde tepkimizi, tavrımızı ortaya koyduğumuz gibi bu anlamda acıda ailelerin, yaralı arkadaşlarımızın yanında olmayı bir görev addettik. Biz eğitim çalışanlarının örgütlendiği bir yapıyız. Bu konuda hiçbir eğitim çalışanı ayrım yapmaksızın meseleyi ortak meselemiz olarak görürüz” dedi.

    “Bir daha böyle elim hadiselerin yaşanmasına engel olacak tedbirler hayata geçirilir diye düşünüyorum”

    Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise, eğitimcilere yönelik şiddetin son olmasını arzu ettiklerini söyleyerek, “Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyici tedbirlerin bir an önce yapılacağı haberini memnuniyetle karşıladık. Meclis aşamasında süreç inşallah inkıtaaya uğramaz. Bir daha böyle elim hadiselerin yaşanmasına engel olacak tedbirler hayata geçirilir diye düşüyorum” ifadesini kullandı.

  • İki tekerlekli araçlara ilgi arttı

    İki tekerlekli araçlara ilgi arttı

    Vatandaşlar yavaş yavaş kış şartlarını geride bırakırken, havaların güzelleşmesiyle garajlarda ve bodrumlarda tutulan iki tekerlekli araçların kullanımı da yaygınlaşıyor. Havaların ısınması sonucunda toplu taşıma ücreti vermemek ve kent içerisindeki yoğun trafikten kaçınmak isteyen bazı vatandaşlar hem paradan hem de zamandan tasarruf sağlıyor. Birok vatandaş, bisiklet kullanmayı tercih ederken, bazıları da scooter ve motosiklet ile ulaşım ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyor. Kentin genel olarak düzlük bir arazi olması nedeniyle bu tercihlerinin kendilerine büyük kolaylıklar sağladığını belirten sürücüler, park yeri bulmak konusunda da sorun yaşamadıklarını dile getiriyor.

    “Bisiklet kullandığınızda hem zamandan, hem paradan, hem de yoldan tasarruf ediyorsunuz”

    Eskişehir’de ulaşım konusunda en rahat aracın bisiklet olduğunu söyleyen bisiklet kullanıcısı Bahri Ünal, kentin düzlük bir arazi olması nedeniyle bisiklet kullanmanın kendisine ayrı bir rahatlık sağladığını ifade etti. Ünal, “Tramvay yolu gibi güvenli gidebileceğiniz yer sayısı bol. En kolay ulaşım yolu ve aynı şekilde ucuz. Biliyorsunuz, otobüs ve dolmuş çok fiyatları. Bu nedenle öğrencilerin cebini yakıyor. Ben de o yüzden bisiklet kullanıyorum. Küçük olduğu için yani aralardan sıvışabiliyorsunuz. Bu her ne kadar güvenli olmasa da trafik sıkıştığında dolmuştaki gibi bekleme durumlarınız olmuyor. O yüzden bisiklet güzel. Eskişehir’in trafiği diğer şehirlerle kıyaslandığında çok kötü değil aslında. Ama bazen kalabalık oluyor, gerçekten insanı yoruyor. Kaldırımdan gitmek durumunda kalıyorsun, yayalara zorluk çıkarıyor ama yani yine fena değil. Bisikletle gidilebilecek düzeyde. Bisiklet kullandığınızda hem zamandan, hem paradan, hem de yoldan tasarruf ediyorsunuz. Ara sokaklardan falan geçmek çok daha kolay oluyor” dedi.

    İki tekerlekli araçlara ilgi arttı

    “Sürekli scooter kullandığım için bunun artısını fazlasıyla yaşıyorum”

    Scooter kullanıcısı Dursun Höçük, kent merkezlerinin yoğun olması nedeniyle bazı durumlarda otomobil kullanmanın yorucu olduğundan bahsederek, “Hem Eskişehir’in hem de diğer illerin çarşısı sürekli yoğun oluyor. Arabalar çok yakın duruyorlar. Motosikletin de geçemediği zamanlar oluyor. Ama scooter, motosikletin giremediği yerlere kolaylıkla girebiliyor. Onun için scooter kullanmayı tercih ediyorum. Bir yere 5 dakikada yetişmem gerekiyorsa arabayla 10 dakika iken, toplu taşıma aracıyla yarım saat sürüyorken, scooterla istediğim zaman yetişebiliyorum. Sürekli scooter kullandığım için bunun artısını fazlasıyla yaşıyorum. O yüzden trafiğin bana herhangi bir etkisi olmuyor. Araba kullansam daha bezdirici olabilirdi. Trafiği ve toplu taşıma araçlarını beklemek konusunda sorunlar yaşayabilirdim. Mesela yolda giderken ışık mı var? Kaldırıma çıkıyorum, scooter ile hemen 2 dakikada o sorunu çözmüş oluyorum. Acelesi olan insanların kullanılabileceği bir şey. Mesela iş yerine mi gidecek? Yarım saat geç mi kaldı? Metrobüs veya araba kullanmaktansa scootera atlayıp yarım saat gidilecek yol 10 dakikada gidilebilir” şeklinde konuştu.

    “Eskişehir’in bir akşam trafiği var, küçücük şehirde o kadar araba sığmıyor”

    Motosiklet kullanıcısı Murat Seyhan ise, otomobil kullanmayarak en çok park sorunu konusunda rahatladığını aktararak şu sözleri kaydetti:

    “Biliyorsunuz park sorunu Eskişehir’de çok fazla var. Motosiklette böyle bir problem olmuyor. Az yakıyor, trafiğe takılmıyorsun. Böyle kolaylıkları olduğu için motosiklet daha çok tercih ediliyor. Eskişehir’in bir akşam trafiği var, küçücük şehirde o kadar araba sığmıyor. Motosiklet akşam trafiğinden kurtulmana yarıyor. Sağdan soldan kaçıp gidiyorsun. O nedenle otomobil yerine motosiklet kullanmak daha rahat. Ama Eskişehir’de motosiklet kullanımı biraz kötü ya da kullanıcılar biraz deneyimsiz. O yüzden trafiği biraz karıştırıyorlar. Yani düzgünce eğitimini alıp, kasklarını ve kıyafetlerini tamamlayıp öyle trafiğe çıkmalarını tavsiye ederim. Otomobil kullanmaktansa motor kullanmak özellikle Eskişehir’de hem zamandan hem yakıttan tasarruf sağlar.”

  • Konarlı Şelalesi ziyaretçilerini bekliyor

    Konarlı Şelalesi ziyaretçilerini bekliyor

    Erzincan- Bingöl sınırında ve 2 bin metre yükseklikte kaynak sularından ve Munzur Dağları’ndan gelen sular ile beslenen şelaleyi az sayıda ziyaretçi görme fırsatı buluyor. Yaz aylarında 16 dereceye ulaşan hava sıcaklığı nedeniyle yayla havasına sahip şelalenin suyu tüm yıl akarak önce 30 metre yükseklikten Konarlı Deresi’ne dökülüyor, ardından kilometrelerce sonra Karasu Nehri’ne kavuşuyor.

    Erzincan’da Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini bekliyor

    Ulaşımın zor oluşu nedeniyle halen bakirliğini koruyan ve Erzincan’ın merkezine yaklaşık 160 kilometre mesafede bulunan şelale muhteşem bir doğaya sahip. Konarlı Şelalesi’nin kaynak suyu 500 metre uzaklıktan çıkarak, yaklaşık 30 metre yükseklikten yine Konarlı Deresi’ne dökülüyor.

    Erzincan’da Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle ziyaretçilerini bekliyor

    Pek bilinmeyen Konarlı Şelalesi doğal güzelliğiyle doğaseverleri bekliyor. Şelalenin ziyaretçilerinden Dilara Akkuş, Erzincan kent merkezine yaklaşık 160 kilometre mesafedeki şelalenin muhteşem bir doğaya sahip olduğunu ifade etti.
    Akkuş; “Kaynak suyu 500 metre uzaklıktan çıkarak, yaklaşık 30 metre yükseklikten yine Konarlı Deresi’ne dökülüyor. Başta Erzincan’da yaşayanlar olmak üzere herkesin burayı görmesi lazım. Gezilmesi ve görülmesi gereken bir yer, herkesi davet ediyorum” dedi.

  • Dış ticaret haddi arttı

    Dış ticaret haddi arttı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Mart ayı Dış Ticaret Endeksleri’ni açıkladı. Buna göre, ihracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2023 yılı Mart ayında 86,7 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 0,5 puan artarak, 2024 yılı Mart ayında 87,2 oldu.

    İhracat birim değer endeksi Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,4 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 0,6 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 2,3 azaldı, yakıtlarda yüzde 2,3 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 1,9 azaldı.

    İhracat miktar endeksi Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,8 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde yüzde 2,3 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 9,0 azaldı, yakıtlarda yüzde 30,8 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 4,0 azaldı.

    İthalat birim değer endeksi yüzde 2 azaldı

    İthalat birim değer endeksi Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,0 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 7,7 azaldı, yakıtlarda yüzde 3,4 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 5,1 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 3,1 azaldı.

    İthalat miktar endeksi yüzde 4,4 azaldı

    İthalat miktar endeksi Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 4,4 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde yüzde 19,5 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) yüzde 6,6 azaldı, yakıtlarda yüzde 2,6 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 1,5 azaldı.

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi yüzde 0,5 azaldı

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat miktar endeksi; 2024 Şubat ayında 155,4 iken 2024 Mart ayında yüzde 0,5 oranında azalarak 154,7 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ihracat miktar endeksi; 2023 yılı Mart ayında 154,4 iken 2024 yılı Mart ayında yüzde 5,3 oranında artarak 162,6 oldu.

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ithalat miktar endeksi yüzde 3,5 arttı

    Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2024 Şubat ayında 124,2 iken 2024 Mart ayında yüzde 3,5 oranında artarak 128,5 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2023 yılı Mart ayında 129,4 iken 2024 yılı Mart ayında yüzde 2,2 oranında artarak 132,3 oldu.

  • Tatvan’daki mendereslerden görsel şölen

    Tatvan’daki mendereslerden görsel şölen

    Bahar ayının gelmesiyle birlikte yeşilliklerin canlanması ile birlikte kıvrak şekilde uzayan menderesler, drone ile görüntülendi.

    Tatvan’daki mendereslerden görsel şölen

    Yılın büyük bölümünde karla kaplı olan Güzeldere menderesleri, havalarında yavaş yavaş ısınmasıyla güzellikleriyle dikkati çekiyor.

    Tatvan’daki mendereslerden görsel şölen

  • Mersin’de silah kaçakçılarına çifte operasyon

    Mersin’de silah kaçakçılarına çifte operasyon

    Alınan bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Şubesi ekipleri yasa dışı silah imalatı ve ticareti yapanlara yönelik çalışma gerçekleştirdi. Yapılan çalışmada polis 34 yaşındaki D.K’yi tespit etti. Şüpheli düzenlenen operasyonla yakalandı. Şüphelinin ikametinde ve müştemilatında yapılan aramada, 3 ruhsatsız tabanca, tabancalara ait 34 namlu, 8 sürgü, 6 tetik tertibatı, 22 kabza, 12 mermi, 1 kartuş ve silah yapımında kullanılan 20 adet küçük demir parça ele geçirildi. Şüpheli D.K., işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    İkinci operasyonda 7 ruhsatsız tabanca, 135 fişek ele geçirildi

    Silah kaçakçılığıyla mücadele kapsamında çalışmaların devam ettiği kentte İl Emniyet Müdürlüğü Mezitli Suç Önleme ve Soruşturma Büro amirliğine bağlı ekipler de 2 şüpheliyi belirledi. Polisin çalışmasında yasa dışı silah ticareti yaptığı tespit edilen şüpheliler A.K. ve H.K’ye ait iki iş yerine eş zamanlı operasyon düzenlendi. İş yerlerinde yapılan aramada, 7 ruhsatsız tabanca, 135 mermi ve 10 dolu kartuş ele geçirildi.

    Gözaltına alınan 2 şüpheli emniyete götürüldü.