Etiket: güncelhaberler

  • Krater Gölü’nde kartpostallık görüntüler

    Krater Gölü’nde kartpostallık görüntüler

    İlçe merkezine 15 kilometre uzaklıktaki mükemmeliyet ödüllü Nemrut Krater Gölü’nde, mayıs ayının gelmesiyle birlikte kartpostallık görüntüler oluştu. Karların yavaş yavaş erimesiyle doğa yeniden canlanırken Nemrut’u ziyarete gelen vatandaşlar ise zirveye kadar açık olan yoldan tepelere çıkarak fotoğraf çekiyor.

    Krater Gölü’nde kartpostallık görüntüler

    Nemrut Krater Gölü’ne gezmek amaçlı geldiklerini ancak kardan dolayı kapalı olduğunu söyleyen Güler Açıkgöz, “Tatvan ilçesinde bulunan Nemrut Krater Gölü’nü görmeye geldik. Fakat kardan dolayı yol kapalı olduğu için zirvede bulunan tepelerde fotoğraflarımızı çektik. Güzel bir yer herkese tavsiye ederim” dedi.

    Krater Gölü’nde kartpostallık görüntüler

  • “Arpaz Kulesi’nin yıkılmasını mı bekleyeceğiz?”

    “Arpaz Kulesi’nin yıkılmasını mı bekleyeceğiz?”

    Aydın’da ayakta kalmış 3 kuleden biri olma özelliğini taşıyan Apaz Kulesi, restorasyon çalışmaları için gün sayıyor. Nazilli’nin Esenköy Mahallesi’nde bulunan tarihi kulenin, turizme kazandırılması için hazırlıklar devam ederken Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, kulenin son durumuna dikkat çekti. Arpazlı Hacı Hasan Bey’in, II. Mahmut zamanında Rodos’tan getirdiği ustalara yaptırılan ve bir bey konağı olarak kullanılan kule, güvenlik kulesi, ambarı, ahırları ve müştemilatı ile bir şatoyu andırırken, Başkan Sürücü, kulenin şimdilerde sahipsiz kaldığını ve tahribata uğramaya başladığını ifade etti.

    "Arpaz Kulesi’nin yıkılmasını mı bekleyeceğiz?"

    Kulenin yıkılmadan ve yok olmadan önce restore edilmesi gerektiğini vurgulayan Sürücü; “İtalya’nın kuzeyindeki Pisa şehrinde bulunan ve her 100 yılda bir 7 santimetre eğilen dünyaca ünlü Pisa kulesinin eğik halini görmek için, dünyanın birçok ülkesinden milyonlarca insan bu kente gidiyor. Pisa kulesine giriş ücreti 24 Euro ve rezervasyonla girilebiliyor. Türkiye’deki en ilginç kulelerden biri ise Aydın’ın Nazilli ilçesine bağlı Harpasa Antik Kenti’nin batı eteklerinde yer alan eski adı Arpaz olan Esenköy sınırları içindeki Arpaz Kulesi ve Beyler Konağı. İlk defa 2007 yılında gördüğümüz, hemen her yıl ziyaret ettiğimiz Arpaz Kulesi, hamam, misafirhanesi, depoları, çeşmeleri ve diğer yapılarıyla birlikte görenlerin hayranlıkla baktığı kompleks bir yapıdır. Osmanlı ayanlık dönemindeki önemli mimari yapılardan biri olan Arpaz Kulesi’ne konaktan geçişlerin asma bir köprü ile yapılması, aynı zamanda kulenin savunma amaçlı yapıldığını da gösteren tarihi bir geçmişe sahiptir. Arpaz ailesine ait olan kule ve beyler konağı 90’lı yıllara kadar kullanıldığından büyük ölçüde korunarak günümüze kadar ulaşmış. Daha sonra ailenin mirasçıları tarafından yaşlı bir teyze ve oğlu konağa bakmaları için yerleştirilmiş. Yaşlı teyze öldükten sonra oğlu bakmaya devam etmiş. Kule ve konak restorasyonunun yapılması ve müzeye dönüştürülmesi şartıyla, Arpaz ailesi tarafından Nazilli Belediyesi’ne hibe edildi. Tarihi yapıların restorasyonu yapılacağı için aile ve vatandaşlar çok mutlu oldu. Önce içinde oturan aile restorasyon yapılacağı gerekçesiyle çıkarıldı. Ancak mutluluğun sonu gelmedi. Bugüne kadar en ufak bir restorasyon çalışması yapılmadığı gibi, içinde yaşayanda olmadığı için dökülmeye ve tahribatlar oluşmaya ve kontrolsüz girişler olmaya başladı. Eski yıllarda kulenin kapısı hep kapalıydı. Şu anda ardına kadar açık ve ahşap tabanları çürümüş durumda. İsteyen girebiliyor. Ancak ahşaba basıldığında çökme tehlikesi var ve her an biri buradan aşağıya düşerek başına çok kötü bir durum gelebilir. Kontrolsüz bir şekilde ziyaret yapıldığı için hem girenlerin sağlığı tehlikeye girmekte hem de yapılarda tahribat yaşanmaktadır. Eski yıllarda kulenin üzerine yuva yapan leyleklerin, belki de kendileri için tehlikeli olabileceğini düşünerek kuleyi terk edip daha emniyetli alanlara yöneldiğini görmekteyiz. Başta Esenköy olmak üzere, Aydın turizmi için çok önemli olan Arpaz Kulesi ve Beyler Konağı’na acil olarak müdahale edilmelidir” dedi.

    "Arpaz Kulesi’nin yıkılmasını mı bekleyeceğiz?"

    “Önemli tahribatlar başlamış”

    Kulenin müdahale edilmediği takdirde çok kısa bir sürede yok olacağına dikkat çeken Sürücü; “Harpasa Antik Kenti ve köyde bulunan leyleklerle birlikte bütüncül olarak düşünülerek, Arpaz Kulesi ve Beyler Konağı’nın restorasyonunun yapılması halinde, Aydın önemli bir turizm destinasyonu kazanacaktır. Yapılmadığı takdirde, zaten şimdiden önemli tahribatlar başlamış çok kısa bir sürede kuleden ve konaktan geriye sadece hatıralar kalacaktır. Tarihi yapıların yıkılmasını beklemeden bu konuya duyarlılık gösteren kurumlar bir araya gelip, acil eylem planı yaparak bir çözüm yolu bulup bu yapıları Aydın’ın kültürel mirasları arasına katmalıdır” şeklinde konuştu.

    “Gözümüzün önünde yok oluyor”

    Tarihi yapıların durumuna çok üzülen Arpaz ailesinden Engin Arpaz ise “Bu kadar değerli bir tarihi eser olduğunu bilmeden, rahmetli amcamın tescil edilen yerleri uğraşmamı benden istemesiyle başladım kuleyle ilgilenmeye. Eşimin bu konakta dedesi, babaannesi ile yaşamış olması ve çocuklarımın bu soyadı taşıması, kulenin ne kadar önemli bir tarihinin olduğunu öğrenmem, beni bu konak ve kuleyle ilgilenmeye yöneltti. 18 yıldır restore edilmesi için uğraş veriyorum ve hiçbir sonuç alamadım. Ne zaman sosyal medyada bilinçli genç arkadaşımız duyurmaya başladı, sesimizi anıtlar kurulu duydu ve belediyeden ses geldi. Biz ailecek restore edemeyeceğimiz için belediyeye hibe ettik. Hiçbir zaman kamulaştırmaya yanaşmadık. Çünkü adımızı satmayı hiç düşünmedik. Sağolsun zamanın belediye başkanı Haluk Alıcık sayesinde intikaller proje çalışmaları başlatıldı, bu konuda çok ümitlenmiştik. Ancak 2019 yılında başkan değişince proje hayata geçirilemedi. Restore edilecek diye içinde oturan aileyi çıkarmak zorunda kaldık. Hiç olmazsa belediyeden kulenin ve konağın etrafına girişin engellenmesine yönelik bir çalışma yapılsın, kapılar kilitlensin istedik. Daha önce biz bütün kapıları kilitlerdik. Ama anıtlar kurulu izin vermiyor dediler. Daha sonra bakanla konuştuk artık restorasyona başlıyoruz, Mayıs 2025’de bitecek diye milletvekilleri geldi gitti, sonuç ise yıkılan bir tarih. Artık ne sözlere inanıyoruz ne vaatlere. Gözümüzün önünde bir şey yapamadan kule yıkılıyor. Herhalde yetkililerde yıkılmasını bekliyor, her yer açık giren çıkan belli değil. Yazık çok yazık. Nazilli Belediye Başkanı değişti, umarız başkanımız bu konuya duyarlılık gösterir, bir kültür mirasının yok olmasını engeller diye ümitle bekliyoruz” dedi.

  • Bin 100 rakımda eşsiz görüntü

    Bin 100 rakımda eşsiz görüntü

    Sakarya’nın Taraklı ilçesinde bulunan ve bin 100 metre yüksekliğe sahip olan Karagöl Yaylası şehrin en büyük yaylarından biri olma özelliğine sahip. Şehir merkezine yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta olan yaylanın çevresi köknar, kayın ve çam ağaçlarının kapladığı yoğun orman ile çevrili. 567 hektar genişliğindeki alanda bol oksijenli havası ve soğuk içme sularıyla adeta doğal bir tedavi merkezi olan Karagöl Yaylası, karstik yapısı ve düdenleriyle dikkat çekiyor. İlkbaharda sular ile kaplanan yaylanın eşsiz manzarası ise kendine hayran bırakıyor. Yaylaya ismi ise; yağmur yağdıktan sonra yayladaki düdenlere yağmur suyunun dolmasıyla birlikte uzaktan bakılınca bir göl gibi görülmesinden geliyor.

    Bin 100 rakımda eşsiz görüntü

    “Burası insana ruhen iyi geliyor”

    Yaylaya sosyal medyadan izlediği videolar sonrasında geldiğini belirten Hatice Kaya, “Sosyal medyadan gördüğüm Karagöl Yaylası’na geldik. Gerçekten görsel bir şölen var buradan ancak sıcak bir hava yok gerçekten çok soğuk bir yer. Öbeklerde bulunan suların ben çok kirli olduğunu zannediyordum ancak çok berrak. Ucu bucağı yok gibi ve herkes buraya kesinlikle bir kere gelip görmeli. Burası insana ruhen iyi geliyor ve cennetten bir köşe gibi iyi hissettiriyor” dedi.

    Bin 100 rakımda eşsiz görüntü

  • Munzurlar, turistlerin ilgi odağı

    Munzurlar, turistlerin ilgi odağı

    Zirvesinde kar, yaylalarında açan rengarenk çiçekler ve şırıl şırıl akan derelerle dört mevsimin bir arada yaşandığı Munzur Dağları, doğa yürüyüşü (trekking) yapan yerli turistleri, fotoğraf sanatçılarını, doğa tutkunlarını adeta cezbediyor.
    Erzincan’ın Tatlısu köyünden başlayıp belirli bir mesafe araçla ardından patika yolda doğa yürüyüşü yaparak 3300 rakımlı Munzur Dağlarına çıkan yerli turistler bir tarafı Erzincan diğer yüzü Tunceli’ye bakan Munzurların doyumsuz manzarasıyla karşılaşıyor.

    Gördükleri muhteşem doğa karşısında hayranlıklarını gizleyemeyen turistler gür akan dereleri geçip rengarenk açan çiçekleri koklayıp kilometrelerce yürüdükleri yolun yorgunluğunu unutuyorlar.

    Munzur Dağları eteklerinde çadır kurup koyun sürüsü otlatan yaylacılarla çektikleri fotoğraf ve videolarla anı kalıcı kılan turistler yöredeki en büyük buzul göl olan Yeşil Göl’ün etrafında kamp kurarak geri dönüşe geçmeden uzunca mola verdiler.
    Adrenali sevenler için bulunmaz bir doğa, kamp kurmak için muhteşem alan olduğunu kaydeden vatandaşlar, ulaşmanın yorucu ama zorluklara değdiğini belirttiler.

  • Şırnak dağları beyaza büründü

    Şırnak dağları beyaza büründü

    Şırnak’ta 3 gündür aralıklarla yağan yağmur sonrası birçok bölgede kar yağışı etkili oldu. Yüksek rakımlı yerleşim yerleri kar altında kaldı. Beytüşşebap ve Uludere ilçelerindeki yüksek dağlar beyaz örtüyle kaplandı.

    Beytüşşebap ilçesine bağlı Mutluca köyü ve 3 bin rakımlı Tanin Dağı beyaz örtüye büründü. Havadan görüntülenen köyler ve dağlar Karadeniz Bölgesi’ni aratmadı.

  • Kayanın üzerindeki ağaç dikkat çekti

    Kayanın üzerindeki ağaç dikkat çekti

    Adıyaman Çelikhan Karayolu Palanlı köyü yakınlarında metrelerce yüksekliğe sahip, binlerce tonluk kaya parçasının üzerine düşen meşe palamudu, yaklaşık 30 yılda büyük ağaç haline geldi. Kayanın üzerinde, topraksız alanda büyüyen meşe ağacı karayolundan geçenlerin dikkatini çekiyor.

    Kayanın üzerinde meşe ağacını gören vatandaşlar fotoğrafını çekmeyi ihmal etmiyor. Yerden metrelerce yükseklikte bir kayanın üzerinde doğal olarak yetişen meşe ağacı, hem şaşırtıyor hem de görselliği ile doğaseverlerin ilgisini çekiyor. Doğa fotoğrafı çeken birçok kişi bu ağacı fotoğraflıyor. Birçok kişi, meşe ağacı ve kayanın yerli ve yabancı turistlerin daha fazla ilgisini çekmesi için buranın tanıtılması gerektiğini dile getiriyor.

    Kaya üzerindeki meşe ağacının ayrı bir güzelliğe sahip olduğunu dile getiren Müslüm Haras isimli vatandaş, “Kaya üzerindeki meşe ağacı apayrı bir güzelliğe sahip. Burası turizme kazandırılma noktasında değerlendirilebilir. Kayaya bir merdiven kurulabilir. Fotoğraf çektirmek isteyen yerli ve yabancı turistler için bu düşünülebilir. Burayı gören bir çok kişinin bu ağaç dikkatini çekiyor. ‘Orada bir ağaç var gördünüz mü, dikkatinizi çekti mi’ dediklerini birçok kez duydum” ifadelerini kullandı.

  • Doğa harikası: Girlevik Şelalesi

    Doğa harikası: Girlevik Şelalesi

    Munzur Dağı eteklerindeki Kalecik köyünde yer alan 9 ayrı kaynak suyunun aktığı gözeler gezginlerin rotasında yer alıyor. Erzincan merkeze yaklaşık 34 kilometre uzaklıkta bulunan Kalecik köyünde bulunan ve 9 kaynak suyu ile birleşen gözeler adeta keşfedilmeyi bekliyor. Munzur Dağı eteklerinden gelerek 40 metreden döküldüğü Girlevik Şelalesi’ni besleyen kaynak doğaseverler için görsel bir şölen oluşturuyor. Muhteşem manzarası eşliğinde gözeler çevresinde, piknik yapanlara, doğa kampı yapanlara ve doğa yürüyüşü yapanlara rastlamak mümkün.

    ‘Anlatmak yetmez, görmek gerekir’

    Arkadaşları ile birlikte doğa yürüyüşü yapmak için gelen Kalecik köyünde ki gözeleri tercih eden Vural Gümüş manzaranın tadını çıkardıklarını belirterek, “Erzincan’ın Kalecik köyündeyiz. Arkadaşlarla birlikte doğa yürüyüşüne geldik. Geçekten çok mükemmel bir köy. Erzincan’ın meşhur Girlevik Şelalesi’nin suyunun tamamen beslendiği ve bu suyun çıktığı yer tam olarak burası. Buraları görmek, gezmek gerçekten doğaseverler için çok eğlenceli ve keyif verici. Biz de bugün geldik arkadaşlarımızla birlikte gezdik. Burada piknik yapan insanlar da var. Gelip, gezilip görülesi bir yerlerden biri diyebilirim. Anlatmakla olmaz, ancak gezilerek görülebilir” dedi.

  • Kars’ta dağlar beyaza büründü

    Kars’ta dağlar beyaza büründü

    Kars’ta son günlerde etkili olan yağmur, yüksek kesimlerde yerine kar yağışına bıraktı. Mayıs ayında yağan kar ile birlikte hava sıcaklığı da 2 dereceye kadar düştü. Kars’ın etrafını çevreleyen dağların zirvesinde yağan kar, kart postal görüntüler de ortaya çıkardı.

    Zirvelerin beyaza büründüğü kentte yeşil arazide otlayan hayvanlar ve hayvanların oyun oynaması kameralara yansıdı.

    “6 ay ayaz, 6 ay kış”

    Kars’ta yazı görmediklerini ifade eden vatandaşlar, “Gördüğünüz gibi karşıdaki dağlara yine kar yağdı. Her yıl bunu biz yaşıyoruz. Yaz gelmeden biz bir daha kışa giriyoruz. Bizlerde bir atasözü var, diyor ki ‘Kars’ı nasıl gördün’, diyor ki ‘Ben Kars’a gittim. 6 ay ayaz, 6 ay kış’ gerçekten biz yazı göremiyoruz” dedi.
    Öte yandan dağların zirvesinin beyaza bürünmesiyle birlikte kentte hava sıcaklığı da hissedilir derecede düştü. Kars’ta 17-18 derece olan hava sıcaklığı, kar yağışıyla birlikte 2 dereceye düştü. Kentte soğuk ve yağışlı hava etkisini sürdürüyor.

  • Şarkıcı Kalben uyuşturucudan gözaltına alındı

    Şarkıcı Kalben uyuşturucudan gözaltına alındı

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından bu sabah uyuşturucu operasyonu düzenlendi.

    Yürütülen soruşturma doğrultusunda alınan ihbarı değerlendiren polis, Beyoğlu ilçesinde, “Kalben Sağdıç” olarak bilinen müzisyenin evine baskın düzenledi. Belirlenen ikamet yapılan baskında şarkıcı Kalben Sağdıç gözaltına alındı. Evde yapılan aramalarda ise üç parça halinde daralı ağırlığı 15 gram gelen ‘skunk’ türü uyuşturucu madde ile birlikte 2 bin avro, 730 dolar ve bin 500 TL ele geçirildi. Türk Ceza Kanunu’nun 188’inci maddesinden gözaltına alınan şarkıcı, ifadesi alınmak üzere İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesine getirildi. Polis tarafından “şüpheli” olarak gözaltına alınan Sağdıç hakkında başlatılan tahkikat devam ediyor.

  • Bodrum’a 556 yolcusuyla geldi

    Bodrum’a 556 yolcusuyla geldi

    Bodrum’da kruvaziyer turizmi sürüyor. İlçeye bugün gelen yolcu gemisi, Bahamalar bayraklı 180 metre boyundaki Seabourn Encore idi. Sabah saatlerinde Yunanistan’ın Santorini Limanı’ndan Bodrum’a gelen gemi, Gemi Yanaşma İskelesi’ne yanaştırıldı.

    Gemide ağırlıklı olarak Amerikalı ve İngiliz olmak üzere toplam 556 yolcu ile 424 personel bulunuyor. Gemi, akşam saatlerinde Kuşadası Limanı’na hareket edecek.