Etiket: güncelhaberler

  • Havaların ısınmasıyla tehlikeli atlayışı başladı

    Havaların ısınmasıyla tehlikeli atlayışı başladı

    Her yıl serinlemek için yaklaşık 30 kişinin boğulduğu Adana’da havaların ısınmasıyla birlikte tehlikeli serinlik başladı. Özellikle çocuklar serinlemek için sulama kanallarına ve Seyhan Nehrine girmeye başladı. Tehlikeye aldırış etmeyen çocuklar bir de köprüden çok yüksekten nehre atlayarak tehlikeyi iki kadına çıkardı. Herkesin şaşkın bakışı arasında çocuklar köprünün en üst seviyesine çıkıp oradan nehre atladı. Sürekli nehre atlayan çocuklar ölüme meydan okurcasına bunu tekrar tekrar denedi. Adana’da son 10 yılda serinlemek isteyen yaklaşık 300 kişi boğularak hayatını kaybetmişti.

  • Limni Gölü’nde yılın son karı

    Limni Gölü’nde yılın son karı

    Tarihin her döneminde zorlu bir geçit olan Torul ilçesi sınırlarındaki Zigana Dağı’nın yamaçlarında yer alan ve misafirlerine yaz kış etkileyici manzaralar sunan Limni Gölü Tabiat Parkı bu yıl sezonu erken açtı.
    Hem Gümüşhane’nin hem de Doğu Karadeniz bölgesinin önemli ve dikkat çeken turizm bölgelerinden birisi olan ve denizden 2 bin 24 metre yükseklikte yer alan Limni Gölü Tabiat Parkı, etrafını sarmalayan sarı çam ormanları arasında düşük nem oranı, temiz havası, eşsiz doğası ve manzarasıyla bölgenin doğa harikalarından birisi olarak kabul ediliyor.

    İlçeye bağlı Zigana köyü sınırlarında “Zigana’nın nazar boncuğu” olarak nitelendirilen ve etrafındaki sarı çam ormanları, sıra dışı coğrafyası ile kuş sesleri arasında “Huzur veren mekan” olarak bilinen Limni Gölü Tabiat Parkı, 9 günlük bayram tatilini fırsat bilenler tarafından yoğun ilgi gördü.
    Göl yüzeyinin büyük bir kısmı da hala buzla kaplı olduğu, karlı dağ manzarasının arasında hem yerli hem de yabancı turistlerin akın ettiği alanda görevliler servislerini adeta kar tünellerinin içinden yaparken, ziyaretçiler de kış mevsiminden kalan kar kütleleri arasında gölün etrafında tur atıp çocuklarıyla eğleniyor.

    “Çok güzel, çok muazzam bir yer hem havasıyla hem doğasıyla”

    Çocuklarıyla gelen vatandaşların karla bol bol oyunlar oynadığı alana Trabzon’dan gelen Olgun Balcıoğlu, “Çok güzel, çok muazzam bir yer hem havasıyla hem doğasıyla. Görmeyenler geldiklerinde burayı görünce şaşırıyorlar. Gölün üzerinde hala buz var, dağlarda da bayağı kar var. Herkese burayı tavsiye ediyorum” dedi.

    “Yılın son kar kütlelerini görmek için buraya geldik”

    Ziyaretçilerden Murat Akçay da yılın son kar kütlelerini görmek için Limni Gölü Tabiat Parkı’na geldiklerini belirterek, “Son karı görmek için buraya geldik ve iyi ki de gelmişiz. Bayram tatilini bu şekilde değerlendirmek istedik. Çok güzel bir ortam. Tamamen doğa, tabiat. Yılın son karını görüyoruz burada çünkü birkaç gün sonra göremeyeceğiz artık” diye konuştu.

    “Bayramdan sonra da konaklama faaliyetlerine başlayacağız”

    Tesis işletmecisi Murat Eroğlu ise bayram tatiliyle birlikte 2024 yılı yaz sezonunu açtıklarını belirterek, “Beklediğimiz gibi yoğun bir ziyaretçi akını oldu. Yaz sezonu tam olarak başlamamasına rağmen yerliden çok yabancı ziyaretçi ağırlıyoruz. Alanda yürüyüş yollarımız hep karla kaplı. Buraları personelimiz temizledi. Hizmete başladık. İnşallah bayramdan sonra da konaklama faaliyetlerine başlayacağız” ifadelerini kullandı.

    “Bu yıl oldukça erken açtık ve ona rağmen oldukça yoğun bir talep var”

    Limni Gölü’ne ulaşımı sağlayan her iki yolun da açıldığını aktaran Eroğlu, “Gelen misafirlerimiz hem Zigana Dağı geçidinden gelen yoldan manzarayı izleyerek hem de yeni Zigana Tünelinden çıktıktan sonra Zigana köyü içinden gelen yoldan ulaşımı rahatlıkla sağlayabilirler. Eskiden bu tarihlerde açıp hazırlığımızı yapıyorduk. Bu yıl oldukça erken açtık ve ona rağmen oldukça yoğun bir talep var. Önceki yıllarla kıyaslarsak bu mevsimde gölün üzerindeki buz henüz çözülmedi ve alanda oldukça fazla kar var. Bu sene geçmiş yıllara göre gölün bulunduğu bölge iyi kar aldı” dedi.

  • Balıklıgöl’e turist akını

    Balıklıgöl’e turist akını

    Bayram tatilinde Şanlıurfa, yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğradı. Kente araçlarıyla gelen ziyaretçiler, yollarda ve otoparklarda yoğunluk oluşturdu. Kente ulaşan ziyaretçilerin ilk durağı Balıklıgöl oldu. Balıklıgöl’ü gezen vatandaşlar, güzel havanın tadını çıkardı, balıklara yem atarak hatıra fotoğrafları ile anı ölümsüzleştirdi. Ülkenin dört bir yanından Şanlıurfa’ya gelen ziyaretçiler, yoğunluk oluşturdu.

    Balıklıgöl’ü gezen ziyaretçiler, herkesin görmesi tavsiyesinde bulundu.

  • İlkbahar yağışları çiftçilerin yüzünü güldürdü

    İlkbahar yağışları çiftçilerin yüzünü güldürdü

    Elazığ’da sonbahar ve özellikle kış aylarının kurak geçmesi, istenilen düzeyde kar yağışının alınamaması çiftçileri tedirgin etmişti. Tek ümidi bahar yağışlarına kalan çiftçi umduğunu buldu. Meteorolojik istatistiklere göre, Türkiye geneli nisan yağışları, bir önceki yılın aynı dönemine göre artış gösterdi. Bahar yağmurları, geçen yıl kuraklıkla boğuşan Elazığ’a yararken, yüksek rekolte beklentisini de arttırdı. Bahar yağmurlarıyla birlikte Elazığlı çiftçilerin yüzü gülerken, tarımsal üretimdeki umutlar da arttı.

    Bu sene kar yağmadığını belirten Çiftçi Şaban Ayar, “Allah’a şükürler olsun ki nisan yağmurları çok iyi yağdı. Bundan bir buçuk ay önce bulunduğumuz alandaki ekinler görünmüyordu ancak yağmurların yağmasından dolayı çok güzel verim aldık. Şuanda ürünümüz sıkıntılı görünmüyor. Bu sene kar yağmamasından dolayı mahvolduk dedik ama yağmurlar yağdı. Önümüzde Nisan ayı var, bu ayda da yağış olsa ünümüzü aldık, diyebiliriz” dedi.

  • Evren Barış Yavuz gözaltına alındı

    Evren Barış Yavuz gözaltına alındı

    Çeşitli sosyal medya platformlarında ‘Alevilerin neden bir PKK’sı olmalıydı’ başlıklı yazı hakkındaki soruşturma çerçevesinde hakkında yakalama kararı çıkarılan Evren Barış Yavuz polis tarafından gözaltına alındı. Polis tarafından “şüpheli” sıfatıyla gözaltı a alınan Yavuz’un, ‘terör örgütü propagandası’, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ile ‘hakaret’ suçlarından sabıka kaydı ortaya çıktı.
    Sosyal medyada paylaşılan ‘Alevilerin neden bir PKK’sı olmalıydı’ başlıklı yazıyla dikkat çeken ve CHP’nin İstanbul’daki seçim kampanyasında aktif rol alan Evren Barış Yavuz hakkında soruşturma başlatılmıştı.
    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde, sosyal medyada yer alan “Alevilerin neden bir PKK’sı olmalıydı” başlıklı yazıyla ilgili başlatılan resen soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı.
    İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, hakkında soruşturma açılan Yavuz’u bu sabah gözaltına aldı. ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ ve ‘suç işlemeye tahrik’ suçlarından gözaltına alınan Evren Barış Yavuz, ifadesi alınmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
    2021 yılında Beşiktaş Belediyesi’nde görev yapan, son yerel seçimlerde CHP’nin İstanbul’daki seçim kampanyasında aktif rol alan Evren Barış Yavuz’un, ‘terör örgütü propagandası’, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ile ‘hakaret’ suçlarından sabıka kaydı ortaya çıktı.

  • İşgücü Piyasası Araştırması yayımladı

    İşgücü Piyasası Araştırması yayımladı

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, İŞKUR tarafından hazırlanan ve Türkiye’deki işgücü piyasasının ihtiyaçlarının hem arz hem de talep yönlü olarak zamanında ve istenilen düzeyde karşılanabilmesi amaçlayan İşgücü Piyasayı Araştırması’nı paylaştı. İşgücü, arz ve talebinin temel niteliklerinin belirlenip bunlara uygun önlemlerin zamanında alınmasını hedefleyen araştırmaya ilişkin sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Bakan Işıkhan, İşgücü piyasasının ihtiyaçlarını belirlemek ve etkin çözümler üretebilmek için çalışmalarını sürdürdüklerini bildirdi.

    En fazla imalat sektöründe işgücü ihtiyacı olduğu belirlendi

    Öte yandan yapılan araştırmada, 2023 yılı içerisinde 2 ve üzeri istihdam sağlayan 86 bin iş yeri ile görüşülerek işgücü ihtiyacının olduğu sektörler tespit edildi. Buna göre en fazla imalat sektöründe işgücü ihtiyacı olduğu belirlendi. İmalat sektöründe yer alan iş yerlerinin yüzde 16,6’sında eleman ihtiyacı bulunurken, aynı sektörde 20 ve üzeri çalışanı olan iş yerlerinin ise yüzde 37,3’ünde eleman ihtiyacı olduğu araştırmada yer aldı.

    En çok eleman aranan meslekler

    Araştırma kapsamında işverenler tarafından en fazla eleman aranan meslekler de belirlendi. En çok açık iş olan 10 meslek arasında makineci (dikiş), garson (servis elemanı), satış danışmanı, ahşap mobilya imalat ustası, temizlik görevlisi, gazaltı kaynakçısı, konfeksiyon işçisi, akaryakıt satış elemanı, ark kaynakçısı ve şoför (yük taşıma) yer aldı. Açık iş olan mesleklerde aranan beceriler incelendiğinde yeterli mesleki ve teknik bilginin ilk sırada, iş tecrübesinin ikinci sırada olduğu tespit edildi.

    Türkiye genelinde iş yerlerinin yüzde 8,7’sinde açık iş bulunuyor

    Araştırmaya göre Türkiye genelinde iş yerlerinin yüzde 8,7’sinde açık iş bulunduğu, bu oranın 20 ve üzeri çalışanı olan iş yerlerinde 27,6’ya ulaştığı görüldü.
    Kadın iş gücü tercih edilen açık işlerde ise makineci (dikiş), temizlik görevlisi, satış danışmanı, mutfak görevlisi, mantı ustası, ön muhasebeci, garson (servis elemanı), konfeksiyon işçisi, aşçı ve okul öncesi öğretmeni meslekleri ön plana çıktı.

    İşverenlerin yüzde 12,5’i eleman temininde güçlük çekiyor

    2023 İş gücü Piyasası Araştırması’ndan elde edilen veriler neticesinde işverenlerin yüzde 12,5’inin eleman temininde güçlük çektiği tespit edildi. Eleman temininde en fazla güçlük çekilen 10 meslek arasında makineci (dikiş), garson (servis elemanı), ahşap mobilya imalat ustası, gaz altı kaynakçısı, inşaat işçisi, satış danışmanı, tır-çekici şoförü, şoför-yük taşıma ve akaryakıt satış elemanı, çelik kaynakçısı meslekleri bulunuyor.

    Eleman temininde güçlük çekilmesinin en önemli sebepleri arasında ilgili mesleklerde yeterli iş başvurusunun yapılmaması ilk sırada geliyor. Gerekli mesleki beceriye sahip eleman bulunamaması ve yeterli iş tecrübesine sahip eleman olmaması ise diğer sebepler arasında yer alıyor.

    İşverenlerin 1 yıl sonra istihdam artış beklentisi yüzde 5,4

    Araştırma kapsamında temasa geçilen iş yerlerinde 1 yıl sonraki istihdam artış beklentisinin yüzde 5,4 oranında olduğu görüldü. En fazla istihdam artışı beklenen 10 meslek arasında garson (servis elemanı), kurye, satış danışmanı, makineci (dikiş), inşaat işçisi, ahşap mobilya imalat ustası, ark kaynakçısı, şoför-yük taşıma, konfeksiyon işçisi ve ağ teknolojileri meslekleri gösterildi.

  • Kara kilidin tek ustası kaldı

    Kara kilidin tek ustası kaldı

    Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki İshaklı Mahallesinde tarihi 1900’lü yıllara dayanan kara kilit imalatı kaybolmaya yüz tuttu. Karadeniz Bölgesi’nde geçmiş yıllarda hem üretimi ve hem de usta açısından oldukça yoğun günler yaşayan kara kilit imalatının günümüzde tek bir ustası kaldı. Körüklü kömür ocaklarında dövülen demirden yapılan bugünlerde ise makineleşen kara kilitler özellikle Trabzon, Giresun ve Samsun gibi illerde yoğun şekilde tercih ediliyor. Ev ve samanlık kapılarında kullanılan ve iki tür halinde satılan kara kilitlerin yapımı 10 aşamadan geçiyor. Küçüğü 16 santimetre, büyüğü de 18 santimetre olan büyük anahtarlı kara kilitlerin son ustası olan Necati Sinan (59) Vakfıkebir ilçesindeki Kirazlık Sanayi Sitesi’nde oğlu Osman Sinan (32) ile mesleğini sürdürüyor. Baba mesleği olan kara kilit imalatına ilkokul yıllarında başladığını belirten Necati Sinan, “Baba mesleği. İlkokuldan sonra bu mesleğe başladık. Devam ediyoruz. Kara kilidin tarihi 1900’lü yıllara dayanır. Bizim köyden başka hiçbir yerde yapılmaz. Köyün tamamı bunu yapardı. Sonra bu işten vazgeçildi. Bu işin yapan sadece ben kaldım. Yapımı makineler yardımıyla yapıyoruz. Geçmiş yıllarda daha farklı şekilde yapılıyordu. Körüklü ocaklarda yapılırdı. Şuanda makinelerden çıkan kalıplarla yapılıyor” dedi.

    “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor”

    Teknolojiye rağmen kara kilide talep olduğunu kaydeden Sinan, “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor. Biz artık yaptığımız kara kilitleri toptancıya veriyoruz. Onunda fiyatı 150 lira oluyor. Günde 10 tane kara kilit yapıyoruz. Çoğunlukla Trabzon, Gümüşhane, Giresun ve Samsun gibi illere gidiyor. Hatta Erzurum’a kadar gittiği bile oldu. Özellikle yaz mevsiminde yayla zamanları ve yayladan dönüşlerde kara kilitlerin satış zamanı oluyor. Halen daha kullanılıyor” şeklinde konuştu.

    “Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir”

    Kara kilide coğrafi işaret alınması için çalışmaların sürdüğünü vurgulayan Sinan, “Tek ben kaldım. Oğlumla beraber bu işi yapıyoruz. Köyde yapacak olan kimse kalmadı. Gençlere tavsiyem bir meslek öğrensinler. Herkes masa başı istiyor o da mümkün değil. Meslek lisesinden mezun olduklarında herhangi bir yere girme imkanları var. Mesleğimden ve hayatımdan memnunum. Hiç kimsenin emri altında çalışmadım. Köyde 20-30 tane dükkan vardı. Sadece bu işi yapıyorlardı. Şuanda sadece ben kaldım. Kara kilidi halen daha kullanan köyler tabi ki var. Kara kilit normal kilitlere göre daha dayanıklı oluyor. Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir. Kara kilit için coğrafi işaret alınacaktı. Belediye başkanı bana 3 ay içerisinde almayı düşünüyoruz demişti. Kara kilide coğrafi işaret alınmasından dolayı memnun oluruz” ifadelerini kullandı.

  • Emniyet şeridini kullanan araçlara ceza

    Emniyet şeridini kullanan araçlara ceza

    Ramazan Bayramı tatilini erkenden bitiren tatilciler dönüş yoluna geçti. Anadolu Otoyolu’nun İstanbul istikametinde yoğunluk her geçen dakika artışa geçti. Bazı bölgelerde maddi hasarlı kazalar oluşunca trafik durma noktasına geldi. Saatte 10 kilometre hıza düşen yolda yoğunluktan kaçmak isteyen bazı sürücüler emniyet şeridine girdi. İl Emniyet Müdürlüğü İnsansız Hava Büro Amirliği ekipleri ve Bölge Trafik ekipleri ise emniyet şeridine giren araçların kontrolündeydi. Yapılan kontrollerde emniyet şeridine girdiği tespit edilen 87 araca 6 bin 440’ar liradan toplam 560 bin 280 lira ceza kesildi. Ekipler emniyet şeridi ihlallerini takibini sürdürüyor.

  • Cennetten bir köşe: Kızılırmak Deltası

    Cennetten bir köşe: Kızılırmak Deltası

    Samsun’da yüzlerce türdeki kuşa ev sahipliği yapan UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ndeki Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ndeki Galeriç Subasar Ormanı her yıl olduğu gibi bu yıl da papatyalarla şenlendi. Türkiye’de nadir bulunan subasar ormanlardan biri olan Galeriç Ormanı’nda açan su papatyalarını görmek için farklı şehirlerden insanlar Kızılırmak Deltası’na geldi. Fotoğrafçıların da ilgi odağı olan orman, en çok ziyaret edilen yerler arasında bulunuyor.

    “Hayatımda ilk defa gördüm”

    İstanbul’dan Kızılırmak Deltası’nı görmeye gelen Fikret Can, “Aslında ben leyleklerle ilgileniyorum. Burada Türkiye’nin en iyi leylek popülasyonu var. Hem onu hem de Kızılırmak Deltası’ndaki diğer türleri görmek için arkadaşımla beraber geldik. Hayvanların rahat etmesi yönünden burası koruma altına alınmış. Çok güzel bir durum. Bu ormanda papatyalar açmış. Burada, başka yerde hiç görmediğim bir güzellik var. İlk defa görüyorum. İnekler de içerisinde otluyor” dedi.

    “Görsel şölen”

    Fotoğraf sanatçısı Hasan Aktürk, “Yıllardır Kızılırmak Deltası’nda fotoğraf çekiyorum. Yılın bu zamanlarda deltada bu çiçeklenme olayına hayranım. Her yıl gelirim ve birçok dostumu da çağırırım. Bu yaklaşık bin yıllık fauna ve floradır. Su basar ormanı birçok canlıya da ev sahibi yapan bir nimettir. Gece baykuşlar çok olur burada. Buradaki çiçekler insanlara görsel şölenin yanında birçok canlının yaşamasında besin zinciri sağlıyor. Sulak alanlar birçok canlının yaşaması için çok önemlidir. Hayran olduğumuz bir zamandır. Çok güzel fotoğraflar çektiğimiz dönemdir” diye konuştu.

    “Papatyalar çok güzel duruyor”

    İstanbul’dan deltayı görmeye gelen Belgin İnce, “Kızılırmak Deltası’nın ismini çok duymuştum. Fotoğraflarını görmüştüm ve çok merak ediyordum. Çok da eski bir orman bildiğim kadarıyla. Bayıldım ve çok güzel. İnsanlar suyun içerisinde bu kadar güzel çiçekler olacağını hiç düşünmüyor. Papatyalar açmış ve çok güzel duruyor” şeklinde konuştu.

    “Cennetten bir köşe gibi”

    Ankara’dan deltayı görmeye gelen Tülin Yazıcıoğlu, “Hayatımda böyle bir güzellik görmedim. Arkadaşlarım çok bahsediyordu. Onların sayesinde buraya kadar geldim. Gerçekten cennetten bir köşe denilebilir” ifadelerini kullandı.

  • İthal edemeyince kendisi yaptı

    İthal edemeyince kendisi yaptı

    Jeofizik Mühendisi Ünal Öztürk, İstanbul Güneşli’de başladığı sondaj makinesi üretimini 2018 yılında Burhaniye’ye taşıdı. Ürettiği sondaj makinelerini yurdun her tarafına gönderen Öztürk, Danimarka ve Finlandiya’ya da makine ihracına başladı. Öztürk, son zamanlarda üretimine başladığı zeytin hasat makinelerini de yurt dışına satmaya hazırlanıyor.

    Mesleği gereğince sondaj makinelerine ihtiyacı olduğunu anlatan Ünal Öztürk, “Normalde jeofizik mühendisiyim. İlk önce İstanbul’da zemin laboratuvarı ve zemin etütleri ile ilgileniyorduk. Bu makinelere ihtiyacımız vardı. Zemin laboratuvarında, zemin etütlerinde sondaj makinelerine ihtiyacımız vardı. Eski makineler vardı. 50 yılından kalma sondaj makinelerini kullanıyorduk. Daha teknolojik, daha iyi, daha hızlı az yakıt kullananları için ne yapmamız gerekiyordu bunu düşündük. Yurt dışına gittik. Yurt dışında araştırdık. İtalya’ya gittik. Almanya’ya gittik. İtalya’dan makine almaya çalıştık. Hor gördüler. Geri kalmış ülke sınıfına sokuyorlar bizi küçük görüyorlar. Biz de, sizden niye makine alalım dedik. Kendi ülkemizde kendimiz yaparız dedik. Geldim ülkeme. İlk önce İkitelli Sanayi Sitesinde dolaştım. Nasıl yapabilirim diye düşündüm. Demir aldım, motor aldım. Kendim Güneşli’deki atölyede yapmaya başladım. İtalyanların makinelerinde daha iyi oldu. Ülkemin her tarafına sattım. Satıyoruz. Üretmeye devam ediyoruz. 2018 yılında Balıkesir Burhaniye’ye geldik. Burada devam ettik. Baktık zeytin silkmede makine ihtiyacı var. Zeytinleri dökemiyorlar. Zeytinleri toplayamıyorlar. Zeytinlere işçi gerekiyor toplamak için. Zeytin üretiminin harcamalarının yüzde 80’i işçi maliyeti. Zeytin hasat makineleri de üretmeye başladık. Şimdi devam ediyoruz. Yeni projelerle devam ediyoruz. Silkeleme, daldan dala silkeleme makinesi yapıyorum. Belden kırmalı makinelere de başlıyoruz. Yurt dışına makine satmaya da başladık. Danimarka ve Finlandiya’ya makine satıyorum. Avrupa’da artık işçilik çok pahalı. Üretemiyorlar. Biz de buradan Avrupa’ya makine ihracatına başladık. Zeytin makinelerini de şimdilik Türkiye de satıyoruz. İlerde, yurt dışına da satmayı düşünüyoruz” dedi.