Etiket: güncelhaberler

  • Kışın gelmesiyle büryana talep arttı

    Kışın gelmesiyle büryana talep arttı

    Yaz mevsiminde hava sıcaklığının 40 dereceyi aştığı Adana’da sıcaklıklar 15 dereceye kadar düştü. Yaz sıcağında yağlı büryan yiyemeyenler ise kışın gelmesini fırsat bilerek büryana talep göstermeye başladı.

    Özel tandırda 3 saat pişiyor

    Siirt’in tescilli lezzeti büryan kebabı, kentte Cihangir Korkmaz’ın özel yaptırdığı tandırlarda 3 saat pişirilerek satışa sunuluyor. Yaz mevsiminde 1 veya 2 kuzu satan Korkmaz, kışın gelmesiyle en az 4-5 kuzu satmaya başladı.

    Siparişlere yetişemiyor

    Sosyal medya sayesinde de tanıtımı yapılan büryanın siparişlerine ise Cihangir Korkmaz yetişemediğini söyledi. İhlas Haber Ajansı’na konuşan Korkmaz, “Büryan, kuzunun kendinden yağlı haliyle 3 saat tandırda pişirilerek satışa sunuluyor. Şuanda çok fazla talep var. Lezzetimizi beğenip tadanlar sürekli tekrardan geliyor. Büryan zahmetli bir ürün. Ancak zahmet olunca da çok güzel bir lezzet ortaya çıkıyor” dedi.

    “Talep büryana kaydı”

    Adana Kebabına büryanın rakip olarak geldiğini kaydeden Korkmaz, “Adana Kebap bizim ana ürünümüz ancak büryan da alttan geliyor. Siirt’in en güzel büryanını Adana’da yapmak için uğraşıyoruz. Yaz mevsiminde genelde Adana Kebap’a talep vardı fakat kış gelince ibre büryana döndü” ifadelerini kullandı.

    “Her hafta büryan yiyorum”

    Büryan yemeye gelen Salim Sevim isimli vatandaş ise yaz mevsiminde genelde büryan yemediğini söyledi. Sevim, “Ben aslen Siirtliyim. Siirt’te büryanı sabah kahvaltıda tüketiyoruz ancak burada günün her saati tüketiliyor. Yaz mevsiminde genelde Adana’da büryan yemiyoruz hava sıcak olduğu için yağlı bir ürün ve biraz ağır geliyor. Ancak kış gelince haftada 1 veya 2 kere mutlaka büryan yemeğe geliyorum” diye konuştu.

  • Havran Mandalinası hasat ediliyor

    Havran Mandalinası hasat ediliyor

    İnce kabuklu, lezzetli ve sulu Havran Mandalinası Havran Belediye Başkanı Emin Ersoy’un önderliğinde yapılan çalışmalar ile coğrafi işarete kavuştu. Aralık ayı başında başlayan ve ocak ayı sonuna kadar süren mandalina hasadında yaklaşık 200 bin ağaç hasat edilecek.

    7 bin hektar alanda yapılan mandalina hasadı hakkında bilgi veren Havran Tarım, Orman İlçe Müdürü Mehmet Emre Çakan “Havran’ ımızın tadıyla, kokusuyla milli serveti olan mandalina bahçelerimizde bir sabah hasadındayız. Havran’ ımızın mandalinası yaklaşık 7 bin dekar araziyle ve 200 bin civarında ağacımızla bir milli servet olarak körfezimizi süslüyor. Havran, coğrafi işaretli mandalinası ince kabuğuyla, kokusuyla, lezzetiyle ve sulu haliyle ön plana çıkıyor ve dikkat çekiyor.”dedi.

    Coğrafi işaretli Havran Mandalinası’nın hasadının devam ettiğini ifade eden Havran Belediye Başkanı Emin Ersoy “Arazilerimizde, tarlalarımızda mandalina hasat döneminde bereketli bir yıl olmasını öncelikle diliyoruz. 7 bin dektarlık 200 bin ağacı bulunan yaklaşık 20 bin ton mandalina çıkan bu arazilerimizde hasadımızın bereketli olmasını öncelikle üreticilerimize temenni ettiğimizi belirtiyoruz.” Dedi.

    2023 yılında Havran Mandalinası’ın coğrafi işaret aldığını ifade eden Başkan Ersoy “Coğrafi işaretini Havran Mandalinası’nı 2023 yılında tescil ettik. Evet, coğrafi işaret nedir? Coğrafi işaret ürünü kalitesidir, ürünün özelliğidir. Havran Mandalinası da şu anda coğrafi işaretli bir ürün olarak tescillenmiştir. Havran Mandalinası biraz önce tarım ilçe müdürümüzün ifade ettiği gibi ince kabuk olması, çekirdeksiz olması ve enfes lezzetiyle, suyuyla çok ön plana çıkmaktadır.”dedi.

    Havran Mandalinası olmak üzere bölgede ürüt çeşitliliğini ve rekoltesinin artırılması için çalışmalar aralıksız devam ettiklerini ifade eden Emin Ersoy “Evet, Havran Ovası bereketli bir ovamız. Sulama olayını da Devlet Su İşlerimizin yapmış olduğu projeyle biz Havran ve BASKİ Genel Müdürlüğümüzce ortak yaptıkları projeyle inşallah önümüzdeki yıllarda daha da genişleteceğiz. Mandalina hasadını ve rekoltesinde Havranda üst seviyelere çıkartmak için mücadele ediyoruz. 2 bin hektar Havran Ovasında sulama kapasitesinin artırılması için projelerimizi imzalandık. Sulama kapalı sistem sulama içinde devreye alacağız.” Dedi.

  • Çelikte ihracat rakamları geriledi

    Çelikte ihracat rakamları geriledi

    Bu yılın ilk 11 ayında ihracatın 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 31,2 gerileyerek 19 milyar 697 milyon dolardan 13 milyar 545 milyon dolara düştüğü açıklandı.

    Başkan Adnan Aslan, “2023’ün ilk 10 ayında ise ithalat 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 14,8 artışla 15 milyon 366 bin tondan 17 milyon 639 bin tona çıktı. Ülkelerin korumacılık önlemleri, Avrupa Birliği’nin uyguladığı kotalar, ABD vergileri ve Kuzey Afrika’dan Mısır, Cezayir gibi ülkelerin net ihracatçı konumuna gelmesi bizim ihracatımızın düşmesine neden oldu.

    İhracatımızdaki düşüşte diğer bir etken ise navlun ve konteyner fiyatlarının gerilemesiydi. Bu düşüşle birlikte Uzak Doğu ülkeleri yeniden pazara girmeye başladı. 2022’de konteyner ve navlun fiyatlarının çok yükselmesiyle birlikte sektörde ciddi bir avantaj elde etmiştik. Haksız rekabetin önüne geçilmesi için anti damping başvurusunda bulunduk. Yapılacak inceleme sonucunda ithalat yapılan ülkelerin rekabete aykırı davrandığı ortaya çıkarsa ek vergi uygulanacak. Böylece haksız rekabetin önüne geçilecek. 2022’nin ilk 10 ayında üretimimiz 30 milyon 91 bin tondu. 2023’te yüzde 8,8 gerileyerek 27 milyon 454 bin tona düştü. Türkiye, üretiminin yüzde 50-55’lik kısmını ihraç ediyor. 2022’de ihracatımız 20 milyon ton üzeri seviyelere çıkmıştı. 2023’ün tamamında ise 14 milyon ton seviyelerine yaklaşacaktır. 2024’te de 15 milyon tonluk ihracat hedefliyoruz. 2022’deki 20 milyon tonluk ihracat seviyesine yeniden ulaşmamız biraz daha zaman alacak gibi gözüküyor. 2028 için ise 32 milyar dolarlık ihracat hedefi belirledik”

    Başkan Yardımcısı Uğur Dalbeler de, “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması da (SKDM) bazı zorunlulukları beraberinde getiriyor. Sektörümüzde cevherden ve hurdadan üretim yapılıyor. Türkiye aslında bu alanda avantajlı konumda. Çünkü cevherden üretimde yaklaşık 2 bin kilogram, hurdadan üretimde ise yaklaşık 400 kilogram emisyon oranı ortaya çıkıyor. Bu noktada emisyon oranlarını düşürmek için de yenilenebilir enerji yatırımlarında ciddi bir artış gerekiyor. Sektör olarak biz de yenilenebilir enerji yatırımlarında öncelik bekliyoruz. Bu yatırımlarda önceliklendirilir ve destek alırsak rekabette avantaj kaybetmemiş oluruz. Emisyon oranlarını düşürerek ek vergilerin önüne geçebiliriz” dedi.

  • Cevdet Yılmaz’dan taziye mesajı

    Cevdet Yılmaz’dan taziye mesajı

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Irak’ın kuzeyinde bölücü terör örgütü mensuplarının saldırısı sonucu şehit düşen kahraman askerlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabır diliyorum. Yaralı Mehmetçiklerimize de Rabbimden şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun” ifadelerine yer verdi.

  • Yüksekova’da yoğun kar yağışı

    Yüksekova’da yoğun kar yağışı

    Yüksekova ilçesinde etkili olan yoğun kar yağışı ve sis hayatı olumsuz etkiledi. Meteorolojinin uyarılarından sonra yoğun şekilde bastıran kar yağışı, kısa sürede ilçeyi beyaz örtüyle kapladı.

    Sürücüler trafikte ilerlemekte güçlük çekerken, belediye ekipleri ise yol temizleme çalışmalarına başladı.

    Yoğun kar yağışının olduğu ilçede görüş mesafesi yer yer düştü.

  • Diyarbakır surlarında tuğla yaması

    Diyarbakır surlarında tuğla yaması

    UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan 5 bin yıllık Diyarbakır Surları, tüm ihtişamıyla varlığını sürdürüyor.

    1980 yılında, Mardinkapı kısmında çimento dükkanı olarak kullanılan yerde surun bir kısmına 1982 yılında tuğla eklentisi yapıldı.

    41 yıldır yamalanan tuğlalar, asırlık surlarda dikkat çekiyor.

    O dönemde çimento dükkanı olan Aziz Kanat (59), çocuklar düşmesin diye kendileri tuğlaları eklediklerini söyledi.

    “O zaman kimse kulak asmıyordu” diyen Kanat,

    “Orası da kapıydı madde bağımlıları oraya gelmesin diye elimizle kapattık. 1980’den beri buradayız, 1982’de elimizle burayı kapattık” dedi.

  • Uyuyamayan ayı kayalıklara tırmandı

    Uyuyamayan ayı kayalıklara tırmandı

    Erzincan’da hava sıcaklıklarının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi ve beklenen karın yeterli kadar yüksek kesimlere de yağmaması nedeniyle ayılar kış uykusuna yatmadı.

    Hava sıcaklıklarının mevsim normalleri üzerinde seyretmesi ve beklenen kar yağışının gerçekleşmemesi hayvanları da etkiledi.

    Refahiye ilçesine bağlı Orçul bölgesinde bulunan köyde yaşayan ve teknolojiye ayak uydurup yanında taşıdığı dron ve ekipmanlarla çobanlık yapan, sosyal medyada “Çobanın Doğadaki Sesi” olarak yaban hayatını çeken Baki Kaya, bu sefer kayalıklara tırmanan boz ayıyı dron ile havadan görüntüledi.

  • Okuma yazma öğreniyorlar

    Okuma yazma öğreniyorlar

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan tarafından geçmiş yıllarda başlatılan “Okumaz Yazma Seferberliği” Bingöl’de Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü koordinesinde devam ediyor. Bu çerçevede çeşitli kurslar açan kurum, özellikle köylerde okuma yazma öğrenmek isteyen kadınlara sürekli olarak bu kursları açıyor.

    Merkezde, mahallerde ve köylerde okuma yazma kursları açıldığını belirten Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ömer Şahin, özellikle zamanında okula gitme imkanı bulmamış kadınlar kurslara ilgi gösterdiğini aktardı.

    Şahin, ”Kurumumuzda ve köylerimizde Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan’ın 2018’de başlatmış olduğu okuma yazma seferberliği sonucunda biz kurslarımızı hem merkezimizde hem mahallelerimizde hem de köylerimizde açıyoruz. Özellikle kırsalda zamanında okula gidememiş, okuma yazma imkanını bulamamış annelerimize yönelik kurslarımız ihtiyaç hissedilen alanda. Bu kurslara kırsalda daha çok ihtiyaç duyuluyor. Vatandaşımızın bize ihtiyaç duyduğu her yerde kurslarımızı açıyoruz. Köylerimizde okullarımızın açık olup olmamasına bakmaksızın usta öğreticimizle, öğretmenlerimizle vatandaşlarımızın ihtiyaç duyduğu her köyde okuma yazma kurslarını açıyoruz” şeklinde konuştu.

  • Av merakı, usta yaptı

    Av merakı, usta yaptı

    Battalgazi ilçesinde yaşayan 47 yaşındaki Behzat Gözeneli’nin küçük yaşlarda başlayan av hobisi zamanla bir tutkuya dönüştü. Avlanma esnasında kullandığı bıçakların kalitesinde memnun olmayan Gözeneli, bıçak ustalığına merak saldı.

    Yaklaşık 5 yıl önce oluşturduğu atölyesinde her türlü bıçak üretmeyi başaran Gözeneli, hedefinin iyi bir Damascus (Şam Çeliği) ustası olmak olduğunu söyledi. Ürettiği bıçakları ilçe merkezindeki iş yerinde satışa sunan Gözeneli, damascus çeliği yapımı bıçak fiyatların ise 3 ila 5 bin TL aralığında olduğunu kaydetti.

    “Her türlü bıçak üretimi yapabiliyoruz”

    Ürettikleri bıçaklardan şimdiye kadar şikayet almadıklarını da belirten Gözeneli, “Bıçak üretimine ava meraklı olduğum için daha sağlam kaliteli bıçak üretmek düşüncesiyle başladım ve 5 yıldır bu işi yapıyorum. Damascus (Şam Çeliği) konusuna da tanınmış bir ustanın sayesinde başladım. Açtığımız atölyeden Damascus (Şam Çeliği) olması gerektiğini ustaya söyleyerek damascuslama istedik talebimize olumsuz yanıt aldık. Biz de inat ederek bu işi yapacağımıza inandık, Allah’a çok şükür şuan damascus çeliği dahil üzere her türlü bıçak üretimi yapabiliyoruz. El yapımı olduğu için damascus yapımı bıçak fiyatları 3 ila 5 bin aralığında. Şimdiye kadar ürünler noktasında bir şikayet almadık. Bundan sonra yapacağımız bıçakların yüzde 80’i Şam çeliğinden olacak. Depremle bir süre ara verdiğimiz işlerimizi yeni yeni toparladık. Bundan sonra damascusta ben de varım” diye konuştu.

  • BDDK Başkanı Kavcıoğlu’ndan kredi çağrısı

    BDDK Başkanı Kavcıoğlu’ndan kredi çağrısı

    BDDK Başkanı Şahap Kavcıoğlu, İstanbul’da düzenlenen 3. Finansın Geleceği Zirvesi’nde konuştu.

    Kavcıoğlu, finans sektörünün özellikle bankacılık sektörünün, sermaye birikimini hızlandırmak ve temin ettiği kaynakları verimli alanlara yönlendirmek suretiyle sağlıklı ve sürdürülebilir ekonomik büyüme sürecinde hayati öneme sahip olduğunu söyledi.

    Kavcıoğlu, reel sektör şirketlerinin üretim yoluyla büyümeye doğrudan katkısını sürdürebilmek adına finansman olanaklarına erişim kolaylığının önem verdikleri konuların başında geldiğini belirterek, bu açıdan başat rol üstlenen bankalar kadar banka dışı finansal kuruluşların da bu rolün bilinciyle hareket ettiğini ifade etti.

    BDDK’nın tasarruf sahiplerinin korunması ve kredi kanallarının etkin çalışması amacıyla gerekli olan tedbirleri aldığını aktaran Kavcıoğlu, “İzleyen dönemde de ticari kredilerin yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı önceleyen firmaları gözetecek şekilde daha seçici olarak kullandırılmasını bekliyoruz. Öte yandan, bankacılık sektörünün güçlü bilanço yapısının, aktif kalitesi üzerinde oluşabilecek riskleri de azaltacağını değerlendiriyoruz.” açıklamasında bulundu.

    Kavcıoğlu şöyle devam etti: “Kredilerin takibe dönüşüm oranı, likidite göstergeleri, yabancı para pozisyonu ve kaldıraç oranı makul düzeylerde seyretmekte, sermaye yeterliliği rasyosu, en güncel veri dönemi itibarıyla, uluslararası standartların öngördüğü asgari düzeyin oldukça üzerinde yüzde 18,4 seviyesinde bulunmaktadır. Kaliteli unsurlardan oluşan öz kaynaklar, kurumumuz tarafından yapılan düzenlemelerin de etkisiyle gücünü korumuştur.”

    “TAKİBE DÖNÜŞÜM ORANI AB ORTALAMASININ ÇOK ALTINDA”

    Sürdürülebilir bir karlılıkla beslenen söz konusu güçlü sermaye yapısının, sektörü gelecekte de olası şoklara karşı koruyabilecek güçte olduğunu vurgulayan Kavcıoğlu, “Bankacılık sektörü kredileri artmaya devam ederken varlık kalitesinin önemli bir göstergesi olan takibe dönüşüm oranı ise Avrupa Birliği ortalamasının oldukça altında olan yüzde 1,5 ile tarihi düşük seviyelerde bulunmaktadır. Ayrıca, Avrupa bölgesi ve diğer birçok ülkeye kıyasla daha yüksek oranda ayrılan karşılıklar da bankalar açısından önemli bir ilave kayıp ihtimalini azaltmaktadır. Likidite karşılama oranları yasal limitlerin oldukça üzerindedir.” diye konuştu.

    Şahap Kavcıoğlu, banka dışı finansal kuruluşların toplam finans sektörü içerisinde; aktif büyüklüğü bakımından yüzde 2,6, alacaklara göre yüzde 3,9, özkaynaklara göre ise yüzde 4,7 paya sahip olduğunu belirterek, “İstediğimiz noktada olmasa da sektör gelişime açıktır ve Türk finans sisteminde kredi arz ve talebinin kayda değer bir kısmını karşılayan bankacılık sektörünün yanında önemli bir aktör olma potansiyeli taşımaktadır.” dedi.