Meteorolojinin şiddetli yağış uyarısıyla birlikte Hatay’ın İskenderun ilçesi hafta sonunu yağışlı geçirdi. İskenderun ilçesinde akşam saatlerinde fırtınayla birlikte etkili olan şiddetli yağış caddeleri göle çevirdi. Deprem sonrası yer yer 1 metreyi bulan çökmelerin yaşandığı İskenderun sahili, denizde dalgaların boyunun 5 metreyi bulmasıyla sular altında kaldı. Sular altında kalan bölgeye araç ve yaya girişine izin verilmiyor.
Etiket: güncelhaberler
-
Perşembespor ile Çarşambaspor berabere kaldı
Türk futbol tarihi, bugün farklı bir heyecana sahne oldu. BAL 12. Grup’un 7. haftasında Ordu temsilcisi Perşembespor ile Samsun ekibi Çarşambaspor, Perşembe İlçe Stadı’nda karşı karşıya geldi. Takımların adları nedeniyle dikkat çeken karşılaşmaya yoğun ilgi gösterilirken, mücadelenin ilk yarısında Perşembespor, 8. dakikada Mustafa Batuhan Akıncı’nın golü ile 1-0 öne geçti. 12. dakikada Yasin Öztop’un golüyle Perşembespor skoru 2-0’a getirdi. 28. dakikada Çarşambaspor, Abdulkadir Kaplan’ın golü ile farkı 1’e indirdi. Ev sahibi takım da Tansu Yazıcı, 37. dakikada bulduğu golle devre arasına 3-1 önde girdi.
Çekişmeli geçen maçın ikinci yarısında Samsun temsilcisi, 46. dakikada Abdulkadir Kaplan’ın golü ile skoru 3-2’ye taşıdı. Çarşambaspor’un, beraberlik için ataklarını sıkılaştırdığı oyunda Hayri Kıcıkoğlu’nun 90+5’te attığı gol ile karşılaşma 3-3 eşitlikle sona erdi.
“Dostluk kazandı”
Mücadelenin ardından açıklamalarda bulunan Perşembespor Antrenörü Hakan Çolak, “Çocuklar ellerinden geleni yaptı, süksesi yüksek bir maçtı. Dolayısı ile son dakikaya kadar önde getirdiğimiz maçı berabere bitirdik. Dostluk kazandı, Çarşambaspor ve Perşembespor dostça müsabakayı tamamladık. Bu karşılaşmanın hem bizim için hem de Çarşamba için çok büyük faydası oldu. Bu da iki taraf için güzel bir olay” diye konuştu.“Kazanmayı çok istiyorduk”
Çarşambaspor Antrenörü Zekeriya Köklükaya ise, “Aslında kazanabileceğimiz bir maçtı. Ben kendi oyuncularıma çok teşekkür ediyorum, çok net pozisyonlar kaçırdık. Kazanmayı çok istiyorduk. Yenemiyorsan yenilmeyeceksin ama maç bizim hakkımızdı. Rakibim 3 şutu da gol oldu. İnşallah daha çok çalışıp ilerleyen haftalarda istediğimiz seviyeye geleceğiz” ifadelerine yer verdi. -
750 yıllık kültürü yaşatıyorlar
Tokat’ta bulunan El Sanatları Merkezinde kadınlar 750 yıllık geleneği yaşatmaya devam ediyor. Tokatlı kadınlar, asırlık motifleri makine kullanmadan, el işçiliği ile ıhlamur ağaçlarından elde edilen kalıplara işliyor. Ihlamur ağacının zımparalanarak başlatılan işlem üzerine işlenen motifin özel bıçaklar yardımıyla oyulmasıyla son buluyor. Oyma işleminin ardından yazma, yastık kılıfı, yorgan ve kıyafetler üzerine baskı yapılıyor. Kadınların tek tek elleriyle yaptığı ürünler yurt içinden ve yurt dışından yoğun ilgi görüyor.
750 yıllık kültürü yaşatıyorlar
750 yıllık geleneği yaşattıklarını belirten Bilge Çelikdemir, “Tahta baskı unutulmaya yüz tutmuş bir sanattır, 750 yıllık bir geçmişi vardır. Bizler bu sanatı yaşatmak ve gelecek nesille aktarmak için burada emek veriyoruz. Bizim tahta baskıda göz bebeğimiz ıhlamur ağacıdır. Biz kalıplarımızı ıhlamur ağacından elde ederiz. Bunların aşamaları var, ıhlamur ağaçlarına zımpara yaparız, geleneksel motifleri karbon kağıt yardımıyla ağaca geçiririz. Ardından da ellerimizle özel bıçaklarımızı kullanarak tek tek işleriz. Bu işlemlerin makinesi çıktı ancak bizim buradaki amacımız geçmişi yaşatmak. Bizler el baskısı üzerine çalışıyoruz. Bir yazma burada 6 kişinin elinden geçiyor. Bu desenler zamanla her yerde olmaya başladı. Buraya meslek edinmek için gelen kursiyerlerimiz var. Hatta ruhuna iyi geldiği için gelen öğrencilerimiz de oldu. Evliya Çelebi Seyahatname’sinde Tokat için ‘elvan diyarı’ diye bahseder. Elvan da geçmişin bir dalıdır” şeklinde konuştu.
-
Sular çekildi eski köy ortaya çıktı
Kahramanmaraş’ta 40 yıl önce yapılan baraj sonrası su altında kalan Şadalak köyü, azalan yağışlar ve ortaya çıkan kuraklık neticesinde yeniden gün yüzüne çıktı.
Yerleşim bölgesinde yer alan ev, mezarlık ve çeşme gibi yapıların kalıntıları dron ve aktüel görüntülerle kaydedildi. Esrarengiz görüntülerin ortaya çıktığı bölge Onikişubat İlçesi Ilıca Mahallesi yol güzergahı üzerinden de seyredilebiliyor. Geçmişte önemli konuma sahip bölgede tarihi kaleler ve Ali Kayası manzaralı Menzelet Barajı yer alıyor.
Avcılar Mahalle Muhtarı Abdurrahman Kayaalp, eskiden bölgenin Şadalak köyü diye geçtiğini belirterek, “1987 yılında barajların yapılmasıyla bölge halkı çeşitli yerlere gönderildi. Yine de birkaç ev mevcut. Görüldüğü gibi bölgemizde su kısıtlı. Her yıl bu dönemde yağışların azlığı nedeniyle Menzelet Barajı’nın su seviyesi düştü. Haliyle suların çekilmesiyle beraber eski evlerin yerleri gün yüzüne çıktı. Aslında geçmişte önemli bir noktaydı burası ve Kayseri yolu bu güzergahtan geçiyordu. Eski evler, tarihi kaleler ve Ali Kayası da mevcut” ifadelerini kullandı.
-
Hasat edilen pancarlar dağ gibi birikti
Tarım ve Orman Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgilere göre, Türkiye’de 33 şeker pancarı fabrikası bulunurken, bunların kapasitesi ise yıllık 3 milyon 600 bin ton. Bunu yanı sıra Türkiye, şeker pancarı üretiminde ise 2021 yılı itibariyle dünyada beşinci sırada.
Ankara’nın Polatlı ilçesi Uzunbey köyünde çiftçilik yapan Faruk Akışık ve Süleyman Acar ise hasadını yaptıkları pancarları dağ gibi biriktirdi. Tarlada biriken pancarları her gün şeker fabrikaları tırlarla götürürken, geride kalan mahsul dağ gibi yığınlar halinde tarlalarda bekliyor.
Çiftçi Faruk Işık yaptığı açıklamada, bu yıl yapılan hasattan memnun kaldıklarını söyledi. Şeker pancarının yanı sıra buğday ve soğan ürünleri de ektiklerini dile getiren Işık, “Burada aşağı yukarı bin tondan fazla pancar var. Bu bir tarlanın mahsulü. Bunun gibi daha görmediğiniz birçok tarlada bunun gibi pancar var. Tarlada olan pancarlarımız da var. Daha pancar sökülmeyen bölgelerimiz var” diye konuştu. Yılın bu aylarında çok yoğun olduklarını anlatan Işık, tarlada çalışacak işçi problemi bulmakta zorlandıklarını aktardı.
Ziraatle uğraşan Süleyman Ercan ise, devlet teşvikinin yerinde olduğuna dikkati çekerek, “Geçtiğimiz yıl şeker pancarı kimse ekmediği için fabrikalar, köy kahvehanelere kadar gelip her çiftçiye bire bir yalvarıyordu. Şimdi ise ektik” dedi. Son mevsim koşulları ile pancarın kalitesi de arttığını vurgulayan Ercan, bu seneki mahsulün kaliteli olduğuna dikkati çekti.
Dağ gibi biriken pancarların hepsi, Aralık ayının ikinci haftasına kadar toplanıp fabrikaya götürülmesi planlanıyor. -
Örnek Evler 100 aileye yuva oldu
Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay’da depremin yaraları sarılmaya devam ediyor. Hatay Büyükşehir Belediyesi ve hayırsever vatandaşların iş birliğinde Kuzeytepe Mahallesi’nde depremzedeler için 66 dönüm arazide 100 ahşap evden oluşan ‘Örnek Evler Yaşam Merkezi’ kuruldu. Yuvarlak bir görünümle tasarlanan yaşam merkezi, 100 ev ve 30 sosyal alandan oluşuyor. Geçici yaşam merkezinde yapımı tamamlanan ahşap evler, 100 depremzede aileye teslim edildi. Evlerin dağıtımında öncelikli; eşini kaybetmiş çocuklu ailelere, hamile veya yeni doğum yapan ailelere, yaşlılara, engellilere verildi.
“Bu köyün sürdürülebilir olması gerekiyor”
Örnek Evler Yaşam Merkezi’nde 100 evin tesliminin yapıldığını söyleyen iç mimar Ayşe Zülal Çakıcı, “Şu an 70’ten fazla aile yaşamakta. Bazı aileler şehir dışında tedavi gördükleri için sonradan gelecekler. Biz bu projeyi öncelikli olarak eşini kaybetmiş çocuklu kadınlara, hamile veya yeni doğan, yaşlılar, engelliler ve işi gücü yerinde ama evini kaybetmiş aileler için yaptık. Bunun sebebi de bu köyün sürdürülebilir olması gerekiyor” dedi.
“Bu evler sayesinde deprem sürecini atlatıyoruz”
Deprem sürecini ahşap evler sayesinde atlattıklarını ifade eden Songül Abaroğlu, “Gerçekten çok mutluyuz. Çok acı ve zor bir süreç geçirdik ama yeni evimizde mutluyuz. İçerde de kalsam gözüm arkada kalmıyor. Çünkü çocuklarımın rahat oynayacağı bir alan var” şeklinde konuştu.
-
“Kadına şiddet, insanlık suçudur”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, kadına yönelik şiddete ‘dur’ çağrısında bulundu. Bakan Göktaş, şu ifadelere yer verdi:
“Kadına karşı şiddet, bir insanlık suçudur. Toplumun tüm kesimlerinin topyekûn mücadelesini gerektiren bir suçtur. Nedeni, bahanesi, hafifletici unsuru yoktur. Sorumlusu, uygulayıcısı kim olursa olsun en ağır cezayı hak eder. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak şiddetle mücadelemizi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da büyük bir kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. Hayalim tüm kadınların mutlu ve güvende olduğu, kadına karşı şiddetin hiçbir türünün yaşanmadığı günleri görmek. Bu hayali gerçekleştirmek hepimizin elinde. Gelin hep birlikte şiddete dur diyelim.”
-
Bahis operasyonunda 52 gözaltı
İçişleri Bakanı Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, futbol ve diğer spor müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanuna (7258 Sayılı) muhalefet ve Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı Değerlerini Aklama suçlarına yönelik İzmir Merkezli 10 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen “Sibergöz-7” operasyonunda 52 şüphelinin yakalandığını belirterek operasyonlara devam edildiğini kaydetti.
Bakan Yerlikaya operasyonlarla ilgili şu bilgileri verdi:
“Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanuna muhalefet suçunu işleyenleri yakından takip etmeye devam ediyoruz. Enselerindeyiz.
Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde, İzmir Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından İzmir merkezli Balıkesir, Manisa, Eskişehir, Mardin, Mersin, Kocaeli, Bursa, Burdur ve Hakkari olmak üzere 10 ilde eş zamanlı olarak yapılan SİBERGÖZ-7 operasyonunda Yasa Dışı Bahis ve Suçtan Kaynaklanan Malvarlığı Değerlerini Aklama suçlarını işleyen toplam 52 şüpheli yakalandı.
Bu şüpheli şahısların, İzmir’de çalışan yerel bir gazeteciden bahse konu olan ve yasa dışı yollarla edinilen bilgiyi aldıkları, bu bilgileri oluşturdukları örgüte aktardıkları,
Alt liglerde oynayan 2 futbolcunun da panel ve para yönetiminde görevli oldukları tespit edildi. Operasyonda, çok sayıda dijital materyale el konuldu. Operasyonları gerçekleştiren Polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimiz duası sizinle. Yasa dışı bahisçilere karşı operasyonlarımız artarak devam edecek.” -
Kurutulunca değeri artıyor
Cennet hurması üretim alanları, son yıllarda ürünün daha fazla tanınır hale gelmesi ve piyasada oldukça rağbet görmeye başlaması artış meydana geldi. Denizli’de Honaz, Sarayköy, Merkezefendi ve Pamukkale ilçelerinde oldukça yaygın olarak yetiştirilen cennet hurması, yaş ve kuru olarak tüketilebiliyor. Kilogramı yaş olarak 15-20 TL civarında satılan ürün, kurutulduğu zaman 150-200 TL gibi bir fiyatla alıcı buluyor. Cennet hurması uygun ısı şartlarında yaklaşık üç hafta içerisinde olgunlaşıyor. Cennet hurması özellikle A vitamini ve karbonhidratlarca çok zengin olması sebebiyle lifli bir meyve olduğundan sindirim sistemi için oldukça faydalı, besin ve besleyici değeri oldukça yüksek. Üreticiler kurutma işleminin hijyenik ortamlarda olmasına dikkat ettiklerini belirterek, “Kabuğu soyulduğu için kurutma işlemi araç trafiğinden, haşerattan uzakta yapılmalıdır. Üretilen ürünler İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde yoğun olarak talep edilmektedir” dedi.
Türkiye’de Denizli ilk 5’te yer alıyor
Denizli cennet hurması üretimi bakımından Türkiye’de 5. sırada, Ege Bölgesi’nde 1. sırada yer alıyor. 2022 yılı TÜİK verilerine göre Honaz’da 7 bin 750 dekar alanda 5 bin 197 ton cennet hurması üretimi gerçekleştiği bilgisi yer alıyor. Dekara düşen ortalama elma verimi 670 kilogram. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre meyve veren yaştaki ağaç sayısı 259 bin 850 adet, meyve vermeyen yaştaki ağaç sayısı 80 bin 383 adettir. Meyve veren ağaç başına verim 20 kilogram olduğu öğrenildi. Kentte yetiştirilen meyvelerin yüzde 90’ı Honaz ilçesinde gerçekleşiyor.
Kurutulunca 10 kat değerleniyor
Honaz 50 dönüm bahçe içerisinde bin 800 ağacının olduğunu ifade eden üretici İsmail Sarıkaya, bahçesinin 9 yaşında olduğunu ifade etti. Ekim ayının 15’i ile 20’si arasında başlayan hasadın havalarını soğumasına kadar devam ettiğini ifade eden üretici Sarıkaya, “İşçilerimiz sabah 8 gibi gelir, kovalara kasalara toplanır daha sonra soymak için evlerimize götürülür. Burada iplerimiz ve aparatlarımız var. Bunlara asılır 15 ile 20 gün arasında kurutulur, daha sonra kasalara alınarak hijyenik ortamlarda saklanır. Buradan hale ve tüketiciye ulaştırılır. Cennet hurmasının bir kısmını kuru olarak geri kalanını yaş olarak tüketiciye sunuyoruz. Yaşı 15-20 TL iken kurunun avantajı biraz daha fazla işçiliği çok ama yaklaşık 10 katı 150-200 TL bandında alınıp satılıyor. Emeği çok fazla, bizim için iyi bir gelir kapısı oldu, kuru ayrıca yurt dışına ihracatlar için çalışmalar da var. Zirai ilaçlamayı sürekli olarak yapıyoruz. Burada en büyük sıkıntımız Akdeniz meyve sineği ve unlu bitle mücadele ediyoruz. Tuzak desteği olursa çok daha iyi olacak, maliyetler çok yüksek, girdilerimiz çok fazla. Tarım Bakanlığından istediğimiz narenciye de tuzak desteği olduğu gibi cennet elmasında da desteği olursa bizim açımızdan da çok iyi olacaktır” dedi.
Honaz’da cennet hurması kirazı geçmeye başladı
Son yıllarda ekonomik getirisi nedeniyle üretimin arttığını ifade eden Tarımsal Kalkınma Kooperatif Başkanı Hüseyin Top ise ilçede en fazla üretim sağlanan bir diğer ürün olan Kiraz’ı geçmeye başladığını ifade etti. 10 yılda üretimin bir hayli arttığını ifade eden Başkan Top, “Geçen sene 100 ton elma soydurdum 26 ton kurusunu sattım, 60 liradan vermiştim. Bu sene 15-17 liraya alıyoruz. Kurusunu da 150 lira diyorlar şimdilik daha fiyat belli değil. Cennet hurması bizim burada kirazı geçti. 35-40 bin ton cennet elması üretiliyor. Bundan 10 yıl önce burada hiç bir şey yoktu 10 seneden bu yana popüler şekilde devam ediyor. Tesisin üzerindeki bu kurutmayı 2020 yılında projesini Çin’den aldık. Bu tesisimiz bin 300 metrekare alana sahip kurulan yapının içindeki kurutma sistemiyle birlikte cennet hurmaları doğal ve hijyenik ortamda kurutuluyor. Güneş, yağmur, rüzgardan etkilenmeyen cennet hurmaları daha güzel bir tada sahip oluyor” şeklinde konuştu.
-
Sivas’ta kara kışa hazırlıklar tamamlandı
Sivas’a 39 kilometre uzaklıkta bulunan merkeze bağlı Gazi köyünde kışa hazırlıklar tamamlandı. Kadınlar ve erkeklerin işbirliği içerisinde yaptığı hazırlıklar ile yiyecek ve yakacak ihtiyaçları depolandı. Kadınlar turşu, erişte, kuşburnu marmelattı, reçel, yufka ve ekmek gibi besinleri hazırladı. Köyün erkekleri ise ısınma ihtiyaçlarını karşılayacak olan odunları keserek depoladı.
Kışın tüketmek üzere yufka yapan Emine Kel, “Kışlık yufka yapıyoruz. Yufka, sacda pişirdiğimiz bir ekmek. Fırın ekmeği de yapıyoruz, bunu da yapıyoruz. Hobi olarak yaptık bugün. Börek olarak da kullanıyoruz. Yağlıyoruz, sigara böreği olarak da kullanıyoruz. 3 kişi çalışıyoruz, en az 100’er tane yapıyoruz” dedi.
2 günde yapılıyor, kış boyu tüketiliyor
Yufkanın yapılışını anlatan Rahime Yiğit ise, “Su, süt ve yumurta koyuyoruz. Böreklik yapıyoruz. Güz geldiğinde de turşu ayıklıyoruz, vuruyoruz. Kuşburnu eziyoruz. Yani her şeyi yapıyoruz güzün. İstanbul’da var biz kızım ona gönderiyorum. Sivas’ta var bir oğlum ona gönderiyorum. 2 günde yapıyoruz. Kış boyunca tüketiyoruz” diye konuştu.
Kadınlar evde, erkekler dışarıda hazırlık içerisinde
Kadınlar evde yiyecek hazırlarken yakacak ihtiyacını karşılayan Ahmet Yiğit ise kışa hazırlık yaptığını ifade ederek; “Kadınlar kuşburnu, hamur gibi köyün yiyeceklerinden hazırlık yapıyorlar bizde odun kesiyoruz. Zahmetli, muhakkak oluyor yani köyde yaşamak öyle kolay değil. Her şey kış için. İmece usulü kadınlı erkekli çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.