Etiket: güncelhaberler

  • Gediz’de mantar bereketi

    Gediz’de mantar bereketi

    Geçtiğimiz ay boyunca vatandaşlar boş oldukları tatil günlerinde dağ v e ormanlara giderek Espit topladı. Kimi vatandaş ise topladıkları mantarları pazaryerine getirerek kilosunu 100 TL’den satışa sundu.

    Mantar toplayan Ali Demiray, “Her yıl İlkbahar ve sonbaharda yağışlardan dolayı ormanlarımızda çok lezzetli olan Espit mantarları çıkıyor. Bizde ormanlık alanlara giderek, hem stresimizi atıyor hem de bu mantarları topluyoruz. Topladığımız mantarları kendimiz de yiyoruz. Fazla olanları ise satıyoruz. Bu sene mantara doyduk. Rabbim bol bol verdi” ifadelerini kullandı.

  • Ulaşım süresi 5 dakikaya inecek

    Ulaşım süresi 5 dakikaya inecek

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’da yapımı devam eden en önemli karayolu projelerinden biri olan Sarıyer-Kilyos Tüneli ve Bağlantı Yolu projesini yerinde inceleyerek, projede gelinen son aşamaya dair bilgi aldı. Bakan Uraloğlu önce tünel ile ilgili bilgi vererek, yapım çalışmalarına 2022 yılı Mayıs ayı içerisinde başladıkları kaydetti. Uraloğlu, “Yaklaşık 1,3 kilometrelik bağlantı yolları ve 6 bin 875 metre uzunluğundaki Sarıyer-Kilyos

    Karayolu Tüneli ile birlikte projemizin toplam uzunluğu 8,2 kilometredir. Proje bünyesinde ayrıca, Sarıyer Kavşağı ve Kilyos Kavşağı olmak üzere toplam 2 farklı seviyeli kavşak, 1 viyadük, 2 Aç-Kapa yapısı ve 1 menfez de bulunmaktadır. Projemiz; Sarıyer’de Çayırbaşı Tüneli’nin çıkışından sonra başlıyor ve Kuzey Marmara Otoyolu bünyesinde inşa edilmiş olan Uskumruköy Modern Dönel Kavşağı’na bağlanarak son buluyor” diye konuştu.

    Uraloğlu, tünel yapımında kullanılan teknik yönteme ilişkin olarak, “Tünelimizin yapımını en kısa sürede tamamlamak için hem NATM metodu ile delme patlatma hem de Tünel Açma Makinası (TBM)  yöntemlerini kullanıyoruz. TBM tasarım ve sipariş işlemlerini tamamladık, imalatı devam ediyor. Şu anda NATM tünel açma metodu ile yapılan kesimde tünel kazı destek çalışmaları da sürüyor” dedi.

    2026 YILI İÇERİSİNDE BİTİRME HEDEFİYLE 7 GÜN 24 SAAT ARALIKSIZ SÜRDÜRÜYORUZ

    Bakan Uraloğlu, kazı çalışmalarında; sol tüpte bin 493 metre, sağ tüpte ise bin 140 metre ilerleme kaydettiklerini kaydederek, “Sarıyer-Kilyos tünelimizin yapım çalışmalarını; 2026 yılı içerisinde bitirme hedefiyle 7 gün 24 saat aralıksız sürdürüyoruz” diye konuştu.

    Uraloğlu, proje tamamlandığında Levent, Maslak ve Sarıyer gibi yoğun nüfusun ve işyerlerinin bulunduğu alanların Kuzey Marmara Otoyolu’na ve İstanbul’un kuzeyindeki, Zekeriyaköy, Uskumruköy, Kilyos, Gümüşdere ve Demirciköy gibi yerleşimlere bağlantısı kolaylıkla sağlanmış olacağını, aynı şekilde İstanbul’un kuzeyindeki yerleşim alanlarında yaşayan nüfusun da kent merkezlerine erişiminin kolaylaşacağına dikkat çekti.

    SARIYER’E ULAŞIM SÜRESİ 5 DAKİKAYA KADAR İNECEK

    Bakan Uraloğlu, Sarıyer- Kilyos Tüneli’nin hayata geçmesiyle, şehir içi imar yollarının by-pass edilerek, Sarıyer’e ulaşım süresinin 5 dakikaya kadar ineceği bilgisini verdi. Uraloğlu bu konuda şöyle konuştu:

    “Mevcut durumda; kuzey Marmara Otoyolu’nun Uskumruköy kavşağından çıkan ve bu civarda yaşayanların Zekeriyaköy, Uskumruköy gibi yerleşim alanlarındaki düşük standartlı şehir içi yollarını kullanarak Sarıyer’e ulaşmaları ortalama 35 dakika sürüyor. Sarıyer- Kilyos Tüneli’nin hayata geçmesiyle, şehir içi imar yolları by-pass edilecek ve Sarıyer’e ulaşım süresi 5 dakikaya kadar inecek.  Bu da önemli ölçüde yakıttan ve zamandan tasarruf sağlayacak.  Ayrıca, Maslak, Levent, Beşiktaş gibi İstanbul’un en canlı iş ve finans merkezleri, Sarıyer-Çayırbaşı Tüneli ve hemen akabindeki Sarıyer-Kilyos Tüneli vasıtasıyla doğrudan kuzey Marmara Otoyolu’na bağlanabilecek. Dünyanın en büyük havalimanlarından olan istanbul Havalimanı’na erişimleri de kolaylaşacak.”

    KUZEY MARMARA OTOYOLU İLE ENTEGRASYONU

    Bakan Uraloğlu, Sarıyer-Kilyos Tünelinin hem Kuzey Marmara Otoyolu hem de İstanbul Havalimanı’na kolay ulaşım ve entegrasyon açısından çok önemli bir proje olduğunu belirterek, “İstanbul-Kınalı mevkiinden başlayarak; İstanbul, Kocaeli, Sakarya illerini kuzeyden kat edip, Sakarya’nın Akyazı ilçesi yakınlarında sonlanan Kuzey Marmara Otoyolu’dur. Kuzey Marmara Otoyolu, özellikle olası bir depremde, şehirlerin diğer illerle ulaşımının sürdürülebilir olmasına yönelik bir güzergâh olması olmasından dolayı Marmara Bölgesi’ndeki “Marmara Otoyol Ringi”nin tamamlanması açısından çok önemli bir projedir. Olası büyük depremlerde yol, köprü, tünel ve viyadüklerin hizmet vermesi hayati önem taşımaktadır. Bu noktada, Kuzey Marmara Otoyolu’nu yapım aşamasında kullanılan birçok farklı sismik izolatörlerle 2 bin 475 yıllık deprem döngüsünde 9 büyüklüğündeki bir depreme dahi dayanabilecek şekilde inşa ettik. Olası bir depremde İstanbul, Kocaeli ve Sakarya’ya her türlü ulaşım Kuzey Marmara Otoyolu’ndan yapılabilecektir. Bu açından da bakıldığında Kuzey Marmara Otoyolu’na entegrasyonu en hızlı ve güvenli şekilde sağlayacak Sarıyer-Kilyos Tüneli projemizin İstanbul için ne kadar önemli olduğu ortadadır.” diye konuştu.

  • “İhracat desteğini iki katına çıkarıyoruz”

    “İhracat desteğini iki katına çıkarıyoruz”

    Bu yıl 5’incisi düzenlenen MÜSİAD zirvesi, “Biz’in Gücü” mottosuyla gerçekleşti. Zirvede konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, önümüzdeki dönemin olmazsa olmazının katma değerli üretim ve ihracat olduğunu vurgulayarak, “Savunma sanayi ihracatında dünyada öncü ülkelerden biri olma, yazılım ihraç etme, yerli ve milli otomobil TOGG’u ihraç etme, yüksek teknolojili ürün ihracatımızı artırma bu dönemin hedefleri arasındadır. Türkiye olarak değişime ayak uydurmakla kalmayıp değişime yön veren ülke haline gelmek istiyoruz. Bu amaçla, Bakanlığımızın 2024 yılı bütçesini ve ihracat desteklerini en az 2 katına çıkarıyoruz. Keza, Türkiye e-ihracat platformunun da yakında hizmete gireceği müjdesini buradan vermek istiyorum” dedi.

    “Türkiye günlük 1-1,5 milyar dolar ihracat yapan ülke haline geldi”

    Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında çok şey başardıklarını ifade eden Bakan Bolat, “Birlikte en olmazı başardık. Birimiz hepimiz için diyerek, biz diyerek başardık. Son 21 yıldır Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde yapılan dev yatırımlarla, altyapısı ve üstyapısı ile, eğitim ve sağlık sistemi ile, sanayisi ve tarımı ile, turizm sektörü ve ihracatı ile büyük bir ekonomi ve güçlü bir ülke haline geldik. Askeri ve siyasi alanda dünyada saygın bir konuma geldik. 1923’te 50,8 milyon dolar, 1973’te yıllık 1 milyar dolar, 1987’de aylık 1 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülkeden, günümüzde günlük 1, bazen 1,5 milyar dolar ihracat yapan bir ülke haline geldik. Hamdolsun, bugün, 255 milyar dolar mal ve 100 milyar dolar da hizmet olmak üzere, yılda 355 milyar dolar döviz geliri elde eden bir ülkeyiz” ifadelerini kullandı.

    “Yerli ve milli otomobil TOGG’u ihraç etme hedeflerimiz var”

    Türkiye Yüzyılı’nda temel hedefin, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek olduğunu vurgulayan Bolat, “Orta gelir tuzağını aşıp zenginler ligine katılmaktır. Önümüzdeki dönemin olmazsa olmazı; katma değerli üretim ve ihracattır. Savunma sanayi ihracatında dünyada öncü ülkelerden biri olma, yazılım ihraç etme, yerli ve milli otomobil TOGG’u ihraç etme, yüksek teknolojili ürün ihracatımızı artırma bu dönemin hedefleri arasındadır” dedi.

    “Türkiye e-ihracat platformu yakında hizmete girecek”

    Türkiye olarak, küresel dinamiklerin çok hızlı değiştiği bu dönemde tüm gelişmeleri yakından takip ettiklerini ifade eden Bolat, “Değişime ayak uydurmakla kalmayıp değişime yön veren ülke olmak, sürdürülebilir üretimi tesis etmek ve yüksek teknolojili ve katma değerli ihracatı artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. ihracatçılarımızın adeta her adımına destek veriyoruz. Bu amaçla, Bakanlığımızın 2024 yılı bütçesini ve ihracat desteklerini en az 2 katına çıkarıyoruz. Ayrıca ihracatımızın dijitalleşmesi için e-ihracat ve yeni nesil teknolojilere yönelik firmalarımızın gereksinim duyduğu dijital pazarlama, sipariş karşılama ve yurtdışı pazaryeri entegrasyonu gibi teknolojik dönüşümleri destekliyoruz” şeklinde konuştu.

  • Fındık ihracatı azaldı

    Fındık ihracatı azaldı

    Fındıkta dünya pazarının yüzde 70’ini elinde tutan Türkiye, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın birçok ülkesine fındık ihraç etmeye devam ediyor. Üretiminde ve ihracatında dünyada birinci sırada olduğumuz fındık, Türkiye’de de binlerce çiftçi tarafından üretiliyor.
    Fındık üretiminin önemli yerlerinden olan Düzce’de bu yıl Ocak ayında 489 ton, Şubat ayında 265 ton, Mart ayında 421 ton, Nisan ayında 255 ton, Mayıs ayında 603 ton ve Haziran ayında da 487 ton, Temmuz ayında 534,6 ton, Ağustos ayında 424,9 ton, Eylül ayında 1 milyon 172 ton 750 kilo ve Ekim ayında ise 933 ton olmak üzere 5 bin 585,25 ton iç fındık ihracatı yapıldı.
    Düzce’den 2022 yılında ise AB ülkelerine toplam 20 bin 299 ton 35 kilo iç fındık ihracatı yapılmıştı.

  • 81 ilde Çengel operasyonu

    81 ilde Çengel operasyonu

    Yerlikaya’nın sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamaya göre, halkın can güvenliği ve sağlığını tehdit eden, aynı zamanda ülkenin büyük miktarda vergi kaybına uğramasına neden olan kaçak ve sahte içki ticaretinin engellenmesi amacıyla Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığınca 81 ilde operasyon düzenlendi.

    30 bin 126 litre etil alkol, 15 bin 300 litre kaçak sahte içki, 3 bin 132 şişe kaçak sahte içki, 1497 boş şişe, 2 bin 364 bandrol, 2 bin 658 alkol aroması ve 2 bin 134 etiketin ele geçirildiği operasyonda, 25 kaçak ve sahte alkollü içki imalathanesi tespit edildi.

    Gelir İdaresi Başkanlığı ekiplerinin de katıldığı operasyonda yaklaşık 43 milyon liralık vergi kaybının önüne geçildi.

    Bakan Yerlikaya, operasyonu gerçekleştiren ekipleri tebrik ederek, “Ülkemizin dört bir yanında kaçakçılara ve sahteciliğe karşı operasyonlarımız artarak devam edecek.” ifadesini kullandı.

  • Bitlis yıldızlarla bütünleşti

    Bitlis yıldızlarla bütünleşti

    Uzun yıllardır uzay ve doğa gözlemi yapan Dr. Öğretim Üyesi Cihan Önen, uzun pozlama tekniği ile yıldızlar ve gölleri fotoğrafladı. Yıldızlar ve göllerin nefes kesen fotoğraflarını çeken Önen, Bitlis’in ve göllerinin tanıtımına katkı sunmayı amaçladığını söyledi.

    Önen, bu göllerin ışık kirliliğinin olmamasından dolayı gece gökyüzünde yıldız şöleni oluştuğunu kaydetti.

    Önen, “Bunun yanında pek çok yerde ışık kirliliğinin olmamasından dolayı gece gökyüzünde yıldız şöleni oluşmaktadır. Doğal güzelliklere ışık kirliliğin az olduğu berrak gökyüzü de eklenince doğa ve uzay fotoğrafçılarının ilgi odağı oluyor. Uzun yıllardan beri Bitlis’te uzay ve doğa gözlemleri yapmaktayım. Bitlis’te Arin, Nazik, Aygır, Van Gölü ve Nemrut’ta bulunan büyük ve küçük göller var. Bunlar doğa güzelliğinin yanında yıldızlarla beraber muazzam bir gökyüzü şöleni oluşturmaktadır. Işık kirliliği olmadığı için binlerce yıldıza tanıklık edebilirsiniz. Bu da harika bir görüntü oluşturmakta. Bizde aylar süren çalışmalarla göller ve yıldızlardan pek çok kare oluşturduk” dedi.

  • Hisarcık’ta gökkuşağı

    Hisarcık’ta gökkuşağı

    Akşamüzeri yağmur sonrası güneşin yüzünü kısa süreli göstermesiyle ortaya çıkan ve renkli görüntüler oluşturan gökkuşağı vatandaşların ilgisini çekti.

    Görüldüğü kısa süre içerisinde ilçe halkına seyri doyumsuz bir manzara sunan gökkuşağındaki renk cümbüşünü o ana şahit olan vatandaşlar cep telefonlarına kaydetti.

  • Cumhuriyet’in ilk yıllarından kalan park

    Cumhuriyet’in ilk yıllarından kalan park

    Çevre ve Kültür Araştırma Vakfı (ÇEKÜL) Siirt Temsilcisi Ayhan Mergen, Kızlar Tepesi’nin geçmişte genç kızların eğlendikleri bir yer olduğunu ve tepede iki insanın ancak sarabileceği büyüklükte bıttım ağaçları bulunduğunu söyledi.

    Tepenin Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren 1960 yıllara kadar mesire alanı olduğunu aktaran Mergen, “İki insanın ancak sarabildiği bıttım ağaçları vardı. Bu ağaçların arasına genç kızlar gelip kendi aralarında eğlendikleri ve piknik yaptıkları için burası Kızlar Tepesi olarak anılmaya başlandı” dedi.

    1960 yıllarının sonlarına doğru alanın park haline dönüştürüldüğünü ifade eden Mergen, “2000’li yılların başlarında Keçiören Belediyesi buranın restorasyon düzenlemesini yaptı. Son olarak şu anki hali ise geçmiş dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin çalışması sonucu yapıldı. Siirt’in rağbet gören işlek bir parkıdır” diye konuştu.

  • Daldan sofraya ekşi yolculuk

    Daldan sofraya ekşi yolculuk

    Ülke genelinde kış mevsiminin ile birlikte kırsal kesimlerde nar ekşisi yapımı hızlandı. Hasat edilen ekşi narların suyu sıkıldıktan sonra kaynatılarak yapılan nar ekşisi yiyene sağlık verirken üreticilerin de ekonomisine ciddi katkı sağlıyor. Meşakkatli bir işlem olmasına rağmen nar ekşisinden elde edilen gelir bu işle uğraşanların yüzünü güldürüyor.

    Dalından özenle toplanarak taneleri ayıklanan narlar yine ağaç tekneler içinde suyu sıkıldıktan sonra kaynatılarak doğal bir ekşi haline getiriliyor. Raf ömrü de uzun olan nar ekşisinin özellikle kış döneminde grip ve enfeksiyon hastalıklarına karşı vücudu koruyor. Yıllık 70 bin ton rekolte ile nar üretiminde önemli merkezlerden birisi olan Ortaca ilçesinde de geleneksel usullerle nar ekşisi yapımı devam ediyor.

    Nar ekşisi yapılan kırsal mahalledeki kadınları ziyaret eden Ortaca Kaymakamı Kenan Aktaş, kadınlara kolaylıklar dileyerek onlara yardım etti. Nar ekşisi yapılan kazanın başına geçen Kaymakam Aktaş hem kadınlarla sohbet etti, hem de kazan kaynattı. Kaymakam Aktaş, “Ortaca gerek turizm, gerekse tarımla anılan güzel bir ilçemiz. Bu anlamda Ortacamızı narenciye deposu olarak da adlandırabiliriz. Ortaca’da bunların yanında en önemli ürünlerden biri de nardır. Nar, yıllık ortalama 70 bin ton civarında bir rekolte gerçekleştirmektedir.

    Buna bağlı olarak geleneksel olarak nar ekşisinin de üretimi ilçemizde oldukça yaygın olarak yapılmaktadır. Bunun daha da önemlisi katma değer babında düşünürsek, özellikle ihracat boyutu da çok önemli. Başta Rusya, Ukrayna, Romanya ve Hollanda gibi ülkelere ihracatı yapılmaktadır. Bunun yanında ikinci ürün dediğimiz ürünlerimiz de yine Suriye, İran ve Irak gibi ülkelere ihracatı gerçekleştiriliyor. Bunlardan da ülke ekonomisine önemli bir kazanım sağlamaktadır” dedi.

  • Deprem kentinde ‘en acı’ hasat

    Deprem kentinde ‘en acı’ hasat

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde ağır hasar alan Hatay’da depremin ardından hayat normale dönüyor. Hatay’ın Kırıkhan ilçesine bağlı Güzelce Mahallesi’nde geçtiğimiz hafta başlayan acı biber hasadı devam ediyor. Depremzede tarım işçilerine zor anlar yaşatan acı biber, tarlada 10 TL’den alıcı bulurken, markette 35, pazarda 25 liradan alıcı buluyor. Ellerini yüzlerine süremeyen tarım işçileri; acı hasatta 340 TL yevmiye alıyor.

    “Toprağın içinde mercimek seçer gibi biber seçiyoruz”

    Depremzede tarım işçisi Mustafa Ateş, biber hasadının zorluğuna değinerek “İş yorucu, görüyorsun tarlanın içinde, toprağın içinde mercimek seçer gibi biber seçiyoruz yani. Biberler acı elimizi yüzümüze vuramıyoruz” diye konuştu.

    “Elimizi yüzümüze süremiyoruz çünkü çok acı”

    Acı biber tüketmekte güçlük çekenler için tatlı biber de ürettiklerini ifade eden Yurdagül Vural, “Hasadımız iyi gidiyor, başladık hala da devam ediyoruz hasadımıza. Tatlı ve acı biberlerimiz mevcut. Direkt komisyona devrediyoruz. Ya şöyle tabii ki de her işin bir zorluğu vardır. Yani emek sonuçta. Yoruluyoruz, zorlanıyoruz toplarken ama yani tabii ki de elimizde gene bir kazancı kalıyor. Elimizi yüzümüze süremiyoruz çünkü çok acı. Acı olduğu için süremiyoruz” dedi.