Etiket: güncelhaberler

  • Nemrut Dağı’ndaki heykeller depremden etkilenmedi

    Nemrut Dağı’ndaki heykeller depremden etkilenmedi

    UNESCO Kültür Mirası listesinde yer alan Nemrut Dağı’nda bulunan devasa heykellerin, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde ilk belirlemelere göre zarar görmediği ortaya çıktı.

    Depremlerde Adıyaman’da binlerce bina yıkılmış ve binlerce vatandaş ise enkaz altında kalarak hayatını kaybetmişti.

    2 bin 206 metre yükseklikteki Nemrut Dağı’nda bulunan tonlarca ağırlığındaki heykellerin zarar görmediği belirlendi.

  • Kızılırmak Deltası eski haline döndü

    Kızılırmak Deltası eski haline döndü

    Yeterli yağış almadığı için bazı sulak bölgeleri kuruyan, özellikle ocak ayında yer altı ve yer üstü sularıyla beslenemeyen deltada çölü andıran görüntüleri ortaya çıkmıştı. 16 Ocak tarihinde havadan görüntülenen deltada tahmini 1 metre düşen su seviyesi korkutan manzaralar oluşturmuştu.

    Yaşam ortamlarının çeşitliliği ve barındırdığı hayvan varlığı ile uluslararası öneme sahip olan Kızılırmak Deltası şubat ve mart aylarında aldığı yağışlarla birlikte eski haline döndü. 16 Ocak tarihinden 55 gün sonra görüntülen deltada kurumuş alanlar tekrar suyla doldu. Kuraklığın andıran görüntüler yerini suyla dolmuş alanlara bıraktı. Sulak alanların yeşillenmesi birlikte koyunlar otlamaya başladı, kuşlar sulak alanın keyfini çıkardı.

    Yörükler Mahallesi sakini Mustafa Almak, “Bu sene kurak geçti ama yağmurlar yağıp su seviyesi yükselince her taraf yine su ile doldu. Suyla beraber her yer canlandı, bahar geldi. Yeşil alanlar artmaya başladı ve sular arttığında daha da çok yeşillik olacak. Hayvanlarımızı deltaya çıkardık” dedi.

    Kuraklık olduğu zaman Kuş Cenneti’nin doğal dengesinin bozulduğunu anlatan Almak, “Deltada kuraklık olunca kalan su birikintilerinde mikrop oluşuyor. Bu da hayvanlarımızı hasta ediyor. Bu nedenle birçok hayvanımız telef oldu. Şimdi su geldi daha iyi olacak” diye konuştu.

    Yörükler Mahallesi sakini Mehmet Sağlam ise “Yağmur yağdı, delta suyla oldu. Bütün Bafra kanallarındaki su buraya geldi ve burası doldu. Ama su geriye çekildiği zaman örnek ve balıklar buradan gölün olduğu yere gidiyorlar. Kuraklık olunca canlı azalıyor. Şimdi bolca su var” şeklinde konuştu.

  • Ormanlık alanda yangın çıktı

    Ormanlık alanda yangın çıktı

    Olay, Kastamonu’nun Doğanyurt ilçesinde meydana geldi. Yol kenarına atılan sigara izmariti sebebiyle ormanlık alanda yangın çıktı. Rüzgarın da etkisiyle kısa sürede geniş alana yayılan orman yangınına Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı Doğanyurt, Küre ve İnebolu ilçelerinden gelen ekipler müdahale etti.

    İtfaiye ekiplerinin de destek verdiği söndürme çalışmalarında ormanda çıkan yangın kontrol altına alındı. Yangın sebebiyle 1 hektarlık orman arazisinin zarar gördüğü öğrenildi.
    Ormanlık alanda ekiplerin soğutma çalışmaları sürüyor.

  • 500 yıllık tarihi mağara

    500 yıllık tarihi mağara

    Gastronomi ve tarih şehri olarak bilinen Gaziantep’te birçok binanın yanı sıra pek çok tarihi yapı da Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6’lık iki büyük depremde hasar aldı. Yaşanan depremlerde Gaziantep Kalesi, Şirvani Cami, Karagöz Cami, Karatarla Cami gibi tarihi yapılar ciddi hasar alırken kentte yer alan, 12 kolonlu bulunan ve yaklaşık 500 yıllık tarihi olduğu bilinen Kaleoğlu Mağarası, yıkıcı depremlerde hasar almadı.

    “Çocukların psikolojisi düzelsin diye doğum günü etkinliği yapmaya geldik”

    Günümüzde kafeterya olarak hizmet veren ve müşterilerini ağırlamaya devam eden Kaleoğlu Mağarası’na çocuklarının psikolojisi düzelsin diye doğum günü etkinliği yapmak için geldiklerini söyleyen Hakan Kaya isimli vatandaş, “Doğum günü kutlamaya geldik.

    Depremden dolayı çocukların biraz daha psikoloji düzelsin diye geldik. 500 yıllık mağara en azından sağlam ve sağlam olduğunu biliyoruz. Diğer bölgelerde yıkıntı çok oldu ama burası en azından daha iyi ve sağlam. Çocukların psikolojisi düzelsin diye bir doğum günü etkinliği yapmaya geldik” dedi.


    “Mağarada 12 tane sütun ayak var, mağarada herhangi bir olumsuzluk yok”

    500 yıllık Kaleoğlu Mağarası işletmecisi Mehmet Kaleoğlu ise, “11 ilimizde gerçekleşen büyük bir deprem atlattık. Çok üzücü bir olay yaşadık. Türkiye’miz için bunun altından kalkacağız. Bizim mağaramızda herhangi bir yıkım yok çok şükür. Mağarada 12 tane sütun ayak var. Üstte evler ve yollar var. Mağara depremin bütün enerjisi aldı ve bizim Kaleoğlu Mağarasında herhangi bir olumsuzluk yoktur. Üstte evler ve yollar var ama burada herhangi bir hasar yok.

    Biz de buna seviniyoruz ama insanların mağdur olması, evlerinin yıkılması, 11 ilimizde depremin olması bizi üzüyor. Allah bir daha yaşatmasın diyorum. Aslında Gaziantep’te mağaralar depremi engellermiş, enerjisini alırmış. Çoğu evin altında da mağaralar var. Ama işte bu afet büyük bir afet, buna rağmen mağaralar dayanıklı. Gördüğünüz gibi kalın kalın ayaklarımız var. 500 yıllık Kaleoğlu Mağarası depreme meydan okudu” diye konuştu.

  • Depremler yeni “gölet” oluşturdu

    Depremler yeni “gölet” oluşturdu

    Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremler, dağlık bölgelerde heyelana neden oldu.

    Payas ilçesine bağlı Sincan Mahallesi sınırlarındaki dağlık bölgede yüksek rakımlı bir dağın zirvesinden kopan büyük kütle, Amanos Dağları’ndan doğan ve Payas Vadisi boyunca uzanan Akçay Deresi’nin önünde set oluşturdu.

    Depremlerin meydana geldiği 6 Şubat’tan bu yana biriken su, burada ağaçların arasında turkuaz mavisi bir gölete dönüştü.

    Sincan Mahallesi’nde yaşayan Resul Kara, depremler sonrası gördükleri manzara karşısında şaşırdıklarını belirtti.

    Akçay Deresi’nin önünde heyelanın set oluşturduğunu anlatan Kara, “Dağdan çok büyük bir parça kopmuş. Orası, derin bir çaydı. Dağdan devrilenler dereyi kapatmış. Bundan dolayı da su birikmiş. Gördüğümüzde şaşırdık.” ifadelerini kullandı.

    Kara, göletin derinliğinin 20, uzunluğunun ise 300 metreyi bulduğunu ifade ederek, “Depremin ne kadar büyük olduğunu çok daha iyi anladık. Buraya artık ‘Akçay Göleti’ ya da ‘Deprem Göleti’ diyebiliriz.” diye konuştu.

  • Cadde ve iş yerleri sular altında kaldı

    Cadde ve iş yerleri sular altında kaldı

    Meteoroloji tarafından İzmir için yapılan sağanak ve kuvvetli sağanak yağış uyarısının ardından yağmur, kentin kuzey ilçelerinden giriş yaptı. Dikili ilçesinde etkili olan sağanak yağış hayatı olumsuz etkilerken, ilçedeki bazı caddeler ve iş yerlerinde su baskını meydana geldi.

    İş yerlerine dolan suları tahliye etmeye çalışan esnaf zor anlar yaşarken, sağanak yağışın gün boyu etkili olacağı öğrenildi.

  • Sahil şeridinden kuzeye taşınmalar arttı

    Sahil şeridinden kuzeye taşınmalar arttı

    Şehir içinde, sahil kesimlerinden kuzey noktalara taşınmalar artarken şehir dışında ise özellikle Ankara ve İzmir illerine talep arttı.

    Kahramanmaraş merkezli deprem felaketi sonrası İstanbul’da yaşayan vatandaşlardan kimisi şehir kimisi ise ilçe değiştirdi. Sahil kesiminde oturan vatandaşlar şehrin kuzey kısımlarını tercih ederken şehir dışına taşınan vatandaşlar ise İç Anadolu ve Ege Bölgesi’ne rağbet gösterdi. Taşınmaların artması nedeniyle nakliye firmalarında da yoğunluk başladı. Şehir içi taşınmalarda ortalama 15 bin lira maliyet çıkarken şehir dışında ise bu rakam 20 ile 25 bin lira arasında değişiklik gösteriyor.


    “Sahil bölgelerinden zemini sağlam olan ilçe ve illere taşınmalar yoğunluk gösteriyor”

    Sahil kesimlerinde kuzeye doğru bir göç olduğunu belirten Evden Eve Nakliyeciler Derneği Başkanvekili Bayram Mete, “Meydana gelen deprem sonrası ortaya çıkan panikle beraber taşınmalarda ciddi bir artış oldu. Sahil bölgelerinden zemini sağlam olan ilçe ve illere taşınmalar yoğunluk gösteriyor. Beylikdüzü, Avcılar, Bakırköy gibi ilçelerden Gebze ve Ataşehir’e taşınmalar olduğunu görüyoruz. Anadolu Yakası’nda sahil şeridinden kuzeye doğru bir geçiş söz konusu. Genel itibariyle insanlarımız depremden çok etkilendi. Beraberinde nakliye işlerinde de bir artış yaşandı” dedi.


    “Süreç vatandaşlarda maddi yükü de beraberinde getirdi”

    Şehir dışında ise İç Anadolu Bölgesi’ne olan rağbetin arttığını belirten Mete, “İl dışında ise İç Anadolu Bölgesine bir geçiş söz konusu. Özellikle Ankara ve Karaman tercih edilen iller oldu. Ege Bölgesi’nde İzmir Seferihisar tercih ediliyor. Bölgedeki binaların kat sayılarının az olması sebebiyle. Diğer yandan Güneydoğu Anadolu bölgesindeki insanlar ise İstanbul’a talep gösterdi. Tabi bu süreç vatandaşlarda maddi yükü de beraberinde getirdi. Beylikdüzü’nden Maltepe’ye taşınan bir tüketicinin 15 bin lira gibi bir rakamı gözden çıkarması gerekiyor. İstanbul’dan Ankara’ya giden bir vatandaşın ise 25 bin lira civarı bir rakam ödemesi gerekiyor” diye konuştu.

  • Seri olarak konteyner üretiliyor

    Seri olarak konteyner üretiliyor

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından barınma ihtiyacının oluşmasının ardından Düzce Valiliği, şehirde 3 farklı noktada konteyner üretim merkezi kurdu.

    Gümüşova ve Düzce Organize sanayi bölgeleri ve Çilimli’de bir fabrika içerisinde kurulan konteyner üretim merkezlerinde yüzlerce kişi depremzedeler için 24 saat esası ile konteyner üretiyor. 3 fabrikanın kapasitesi ise günlük 60 konteynere ulaştı.

  • Depremzedeleri dolandıran 17 kişi yakalandı

    Depremzedeleri dolandıran 17 kişi yakalandı

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından dolandırıcılar bir kez daha sahneye çıktı. Denizli’de sosyal medya adresinden depremzedelere konteyner vaadi vererek dolandıran şahıslar olduğuna yönelik çok sayıda ihbar geldi. İhbarı değerlendiren güvenlik güçleri, harekete geçerek dolandırıcıların yerini tespit etti. 17 şüpheliyi yakalayan ekipler, işlemler ardından dolandırıcıları adliyeye sevk etti.

  • Fayın üzerine sevgililerinin isimlerini yazdılar

    Fayın üzerine sevgililerinin isimlerini yazdılar

    İnönü ilçesinde bulunan İnönü Fay Hattı, görülebilen fay hattı olmasıyla biliniyor. Ülke çapında nadir görülen jeolojik olaylardan biri olan İnönü Fay Hattı, 10 bin yıllık süreçte kırıldığı için aktif olması hasebiyle de önem taşıyor. Kırılma sonrasında 50 metre kadar arasında yükseklik farkı olan bloklar arasındaki yüzey ise dik olması nedeniyle dikkat çekiyor.

    Yıl içinde birçok üniversite öğrenicisi ve bilim insanın incelme yapmasının yansıra bu konuya ilgi duyan turistler ilçeyi ve fay hattını ziyaret ediyor. Jeomiras olarak nitelendirilen fay aynası üzerine bazı duyarsız vatandaşlarca sprey boyayla yazılan yazılar ise çirkin görüntüler oluşturuyor. Genellikle sevgililerinin isimlerini sprey boya ile yazdığı İnönü Fay Hattı, adeta bilime ve tarihe olan saygının ne düzeyde olduğunu konusunda bilgi sunuyor.

    “Buraların iyi korunması lazım ve bu kültürün verilmesi lazım”

    Bölgede incelemelerde bulunan Jeoloji Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Prof. Dr. Can Ayday, fay hattına yazılan yazıları saygısızlık ve eğitimsizlik olarak nitelendirdi. Konuyla ilgili konuşan Ayday, “Burası İnönü Fay Hattı, aktif bir fay hattının tam aynasındayız. Biz jeoloji mühendisleri genellikle böyle deriz. Fayın aynası yani bir bloğun aşağıya inip diğer bloğun yukarıya çıktığı yerdir. Bunlar nadir yerlerde görülür, Türkiye’de görüldüğü yerlerden bir tanesi de burasıdır. Buraların jeosit, jeomiras olması gerekir. İnsanlar bunların korumaya alınmasını ve kültürel miras olarak gelip buraları gezmek isterler. Yurt dışında böyle gezen kişiler çok fazladır, ülkemizde de bu yavaş yavaş gelişmekte fakat gördüğünüz gibi fay aynasının üstüne yazı yazmışlar. Otobüslerde ve trenlerde ‘Ayşe, Veli’yi seviyor’ gibi yazılar yazılır, maalesef burada da var. Bu nedenden dolayı buraların iyi korunması ve bu kültürün verilmesi lazım” dedi.

    “Jeomiras olduğu anlatılırsa inanın bu yörenin insanı burayı canı gibi korur.”

    Bölge halkına buranın önemin anlatılmasıyla bu sorunun çözüleceğine değinen Başkan Prof. Dr. Can Ayday şöyle devem etti:
    “Halkımızın bu tür yerlere böyle yazılar yazmaması iyi olur, bu bir saygısızlıktır. Eğer bunun eğitimi verilirse inanın kimse gelip bu yazıyı yazmaz. Vatandaşımız buranın gerçekten önemli bir kültürel miras olduğunu bilse böyle yapmaz. Aslında bu belediyenin de görevi değil çünkü belediye her fay aynasına bir belediye memuru dikemez. Çevredeki ve öncelikle buradaki vatandaşlara buranın jeomiras olduğu anlatılırsa inanın bu yörenin insanı burayı canı gibi korur.”