Asayiş Şube Müdürlüğü Aranan Şahıslar Büro Amirliği koordinesinde 256 ekip 532 personelin katılımıyla operasyon düzenlendi. Sabah saatlerinde başlayan operasyonda daha önceden belirlenen 568 adrese baskın yapıldı. Operasyonda; adam öldürme, kasten yaralama, cinsel saldırı, kumar gibi suçlardan onlarca yıl hapis cezası alan 175 zanlı yakalandı.
Yakalananlar arasında; kasten yaralama suçundan 25 yıl 8 ay hapis cezası kesinleşen Barış A., cinsel saldırı suçundan 24 yıl hapis cezası kesinleşen Ünal S., kumar suçundan 20 yıl 10 ay hapis cezası kesinleşen Cemil Y., yağma suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası kesinleşen Aliye H., uyuşturucu madde ticaretinden 12 yıl 6 ay hapis cezası kesinleşen Süleyman A., yağma suçundan 12 yıl 1 ay hapis cezası kesinleşen Yusuf G., hırsızlık suçundan 11 yıl 6 ay hapis cezası kesinleşen Salih E. Ve kasten öldürme suçundan 10 yıl hapis cezası kesinleşen Serdar A. bulunuyor.
Yakalanan şahısların Polis Merkezi Amirliklerine teslimi gerçekleştirildi.
Etiket: güncelhaberler
-
İstanbul’da aranan 175 şüpheli yakalandı
-
Bacası var dumanı yok
Gezi için gittiği Azerbaycan’da bir kafede gördüğü fındık kabuğu ve dumansız pelet sobayı tasarlayan Ürkmez, günde 3 soba üretiyor. Ürkmez ’in yaptığı sobaları 5 bin 500 liradan satışa sunuyor. Sobalar, Türkiye’nin yanı sıra Almanya, Fransa, İspanya’da alıcı buluyor. 100 metre kare büyüklüğündeki atölyesinde demire şekil vererek geçimini sağlayan 44 yaşındaki Ersin Ürkmez, İstanbul’da çalıştığı ustasından öğrendiği mesleğini sürdürüyor.
‘Günde 3 adet üretiyor, tanesi 5 bin 500 lira’
2017 yılında Bakü’ye giden Ürkmez, bir kafeteryada görmüş olduğu sıkıştırılmış talaşın yakıt olarak kullanıldığı Soba’yı sobayı tasarlayarak imalatına başladı. Üretilen soba tasarımı sayesinde normal tip sobaya göre iki kat daha fazla sıcaklık veriyor. Üstünde seyyar aparat da bulunan soba, yemek pişirmeyi de mümkün kılıyor.
Ürünün tasarımında duman sobanın içinde dönerek gazın tekrar yanmasını sağlıyor. Yanıcı madde olarak kullanılan pelet ise içerisinde herhangi bir kimyasal içermediği için hem zararlı gaz zehirlenmesinin önüne geçiyor hem de doğayı kirletmiyor.
Sobalar, Türkiye’nin yanı sıra Almanya, Fransa, İspanya’ da alıcı buluyor.“1 ton pelet ile iki kış geçirme garantisi veriyoruz”
Ürünün görsel ve fiziksel olarak değişik bir tasarım olduğunu ve günün şartlarına uygun geliştirdiği sobaları yurt içinde ve yurt dışında birçok yere gönderdiğini söyleyen Ürkmez, şöyle dedi:
“Yıllar önce Azerbaycan Bakü’ye iş konusunda ne yapabilirim diye gezmeye gittim. Orada bulunan bir kafeteryaya girdiğimde bu ilginç sobayı gördüm. Bulunduğum geniş alanı ısıttığını gördüğümde Türkiye’de böyle bir soba görmediğim için bende yapabiliriyim diye inceleme yaptım. Türkiye’ye geldiğimde orada gördüğüm sobayı tasarlayarak yaptım. Yaptığım bu pelet sobasını sosyal medya üzerinden yayınlayınca siparişlere yetişemedim. Yanımda yardımcı elemanla ancak günde 3 tane yapabiliyorum. Yurtdışına gönderdim, iç piyasada siparişler nedeniyle, yurt dışından çok talep var ama yetiştiremiyorum. Bu sobalar el yapımı ve işçiliği ağır olan sobalardır” diye konuştu. Bir ton pelet ile iki kış geçirme garantisi verdiğini söyleyen Ürkmez, sobanın dumansız çalıştığını ve yakılan ürünün yaydığı ısının da önemli olduğunu dile getirdi.
Ürünün kendine ait olan tasarımından ve içindeki kırıcılardan dolayı yanan gazı yukarı duman olarak vermek yerine tekrar içinde döndürüp araçlardaki turbo sistemi gibi tekrar yaktığını söyleyen Ürkmez şöyle devam etti:
“Dumanı tamamen ortadan kaldırıyor. Yakılan ürünün de önemi var. Plastik madde içerisinde olmadığı sürece orman ürünü yakıldığında, talaşın sıkıştırılmış hali olan pelet, fındık kabuğu, zeytin çekirdeği de yakılabilir. Pelet, kimyasal içerik içermeyen bir üründür, çevre dostudur ve doğayı kirletmez” diye konuştu.Ersin Ürkmez, ürünün yakıt deposunun küçük olması, hafif ve bakım istememesi nedeniyle daha çok kafe ve atölyelerde talep geldiği söyledi. Ürkmez, KOSGEB’e başvurduğunu, olumlu sonuçlandığında seri üretim imalathanesine geçilebilmek için gerekli makineleri aldıktan sonra en az 10 kişiye de istihdam sağlayacağını belirtti.
-
150 liradan 50 liraya düştü
Silifke’de üretici Murat Duran, evinin bahçesinde hobi olarak yetiştirdiği nergisleri hasat ettiğini belirterek, her boğumda 50 adet nergisin bulunduğunu, bu nergisleri 20 ila 30 lira arasında değişen fiyatlarla çiçekçilere sattığını söyledi.
Silifke’nin ova ve yüksek kesimlerinde doğayı beyaza bürüyen nergis çiçekleri, kokusuyla olduğu kadar görüntüsüyle de bahar özlemini gidermeye yetiyor.
Murat Duran, hasadın Aralık ayında başladığını, Şubat ayına kadar devam ettiğini belirtti. Her bir boğumda 50 adet nergis çiçeği olduğunu ve 20 ila 30 liradan sattığını belirten Duran, “Tüm çiftçilerimize nergis üretimini tavsiye ediyorum. Nergis çiçeklerimizi aralık ayında topluyoruz. Çiçekçilere satıyoruz. Hobi olarak başladım. İnsanlar nergise talep ediyor. Ekim çalışmalarımız sürüyor. Doğal olarak yetiştiriyoruz. 14 Şubat’a yetiştireceğiz. 50 adetini 30 ila 50 lira arasında satıyoruz evimize ek gelir sağlıyoruz” dedi.
Silifkeli çiçekçi İbrahim Şahin ise, “Silifke çiçekçileri olarak aralık ayında başlayan nergisleri Aralık ayında 50 dalını 150 liraya alıyorduk. Şimdi kendi memleketimizde hasat başladı. 50 dalını 50 liraya alıyoruz. 14 şubat Sevgililer gününe hazırlık yapacağız” dedi.
-
155 kilogram zeytin ile yakalandılar
Aydın İl Jandarma Komutanlı asayiş ekiplerince tarımsal ürün hırsızlığının önlenmesine yönelik çalışmalar aralıksız sürüyor. Hıdırbeyli Mahallesi’nde gerçekleştirilen devriye esnasında Ö.Ö isimli şahsın bahçesinden E.Y. ve G.K. isimli şüpheli şahıslar hırsızlık amacıyla topladığı zeytinler ile birlikte suçüstü yakalandı. Ele geçirilen toplanmış yaklaşık 155 kilogram zeytin sahibine teslim edilirken, gözaltına alınan şahıslarla ilgili adli işlemlerin devam ettiği öğrenildi.
-
Su deposunda 24 şahıs yakalandı
Van Valiliğinden yapılan açıklamada, “Van İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, kaçak göçmen geçişlerine yönelik çalışmalarını aralıksız devam ediyor. Bu çalışmalar çerçevesinde jandarma timleri tarafından Gevaş Yoldöndü bölgesinde arazide yapılan pusu faaliyetinde, Hasbey Eski Su Deposu içerisinde herhangi bir belgesi olmayan yasa dışı yollarla ülkemize girdiği tespit edilen 24 Afganistan uyruklu şahıs yakalandı. Göçmenler ile yapılan görüşme sonrasında sınırdan yasa dışı yollarla geçiş yapmalarına imkan sağladıkları tespit edilen 2 kişi hakkında gerekli araştırmalara başlandı. Doğrudan veya dolaylı olarak, mali veya diğer bir maddi çıkar elde etmek için, bir kişinin vatandaşlığını taşımadığı veya daimi ikametgâh sahibi olmadığı bir taraf devlete yasa dışı girişinin temin edilmesinin önlenmesine yönelik çalışmalarımız devam edecektir” denildi.
-
Hobisi ekmek teknesi oldu
Kastamonu’da yaşayan 40 yaşındaki Esin Bideci’nin lise yıllarında hobi olarak öğrendiği terzilik, 15 yıl önce mesleği oldu. Merak üzerine öğrendiği terzilikte kısa sürede el becerisini geliştiren Bideci, mesleğin ustası oldu. Kastamonu’da bulunan tarihi Yakupağa Külliyesi’nde 1 yıl önce kendi iş yerini açan Esin Bideci, dükkanında kumaşlara şekil veriyor. Öztürk, diktiği yöresel kıyafet ve aksesuarları külliyedeki iş yerinde satıyor. 15 yıldır diktiği kıyafetlerle geçimini sağlayan Öztürk, diktiği yöresel halk oyunları kıyafetleri ile büyük ilgi görüyor.
“Tamamen el uğraşı isteyen bir meslek”
İşini severek yaptığını söyleyen Esin Bideci, “Yaklaşık 15 senedir bu işle meşgulüm. Ama dükkanı 1 yıl önce açtım. Yöresel kıyafetler dikiyorum, isteğe bağlı olarak kıyafet tamirat işleri yapıyorum, kiralıyorum. Bir kadın olarak herkesin hobi olarak sevdiği işte uğraşmasını temenni ediyorum. Ben mesleğimi seviyorum, daha büyük hedeflerim var. Umarım hayallerimi ileriki zamanlarda gerçekleştiririm” dedi.
-
Kampanya başlattı, hayatının şokunu yaşadı
Merkez Bağlar ilçesine bağlı 5 Nisan Mahallesi’nde çeyizlik ürünler satan bir mağaza yeni yıl için bir kampanya başlattı. Duyurusunun dahi yapılmadığı kampanya, yoğunluk yaşanmasın diye gece saat 00.00’da başlatıldı. Ancak gece başlayan kampanyayı duyan vatandaşlar sıraya girdi, mağaza önünde uzun kuyruklar oluştu.
Kimisi annesini, kimisi çocuğunu alıp mağaza önüne koştu. Kalabalığın yaşandığı mahallede, kampanya izdihama dönüştü. Mahallelinin evine dönmesi için elektrikleri kesen yetkililer, yine de izdihamın önüne geçemedi.
“Bu yoğunluğu gerçekten kaldıramıyoruz”
Yoğunluk yaşanmasın diye kampanyayı gece yaptıklarını söyleyen işletmeci Recep Kırak, ilk defa böyle bir izdihamla karşılaştığını belirtti.
İndirimin bugüne özel olmadığını müşterilere belirtmesine rağmen mağaza önünden ayrılmadıklarını ifade eden Kırak, “Yoğunluk olmasın diye gece saat 00.00’da kampanyamızı başlattık. Buna rağmen Diyarbakır’da ne kadar insan varsa kapımıza toplandı. Sadece Diyarbakır merkezden değil, ilçelerden bile insanlar akın etti. Biz bu kadar kalabalık beklemiyorduk. Bu yoğunluğu gerçekten kaldıramıyoruz. Kampanyamızın sadece bugüne özel olmadığını, 7 gün boyunca sürdüğünü söylememize rağmen insanlar kapıdan ayrılmıyor. Kampanyamızı gece yapmamızın sebebi herhangi bir izdiham olmasın diyeydi. Ama yine de aşırı yoğunluk oluştu” dedi.
5 bin TL’ye alışveriş yaptıklarını belirten Mustafa Ateş, “Tencere ve kettle gibi ev eşyaları aldık. Burada takım 500 TL, dışarıda da en az 2 bin 3 bin TL civarı. Şuanda ürünlerin yarı fiyatına verilmesinden kaynaklı izdiham oluşmuş. İçeride bayılanlar da var. Ne zaman böyle indirim olsa izdiham çıkıyor. Lütfen böyle indirimler yapmayın. Bütün mahalleli akın etmiş durumda. Kalabalık olmasın diye elektrikler kesildi. Yine de kalabalığın önüne geçemiyorlar” diye konuştu.
“Kimi ayaklar altında ezildi, kimisi de içeride bayıldı”
Mahallelinin dağılması için elektriklerin kesildiğini ve bunun çözüm olmadığını söyleyen Aslı Uğurcan ise şunları kaydetti:
“Kampanyadan kimsenin haberi yoktu. İndirim olduğu ağızdan ağza indirim olduğu dolaşırken herkes buraya akın etti. Kimi ayaklar altında ezildi, kimisi de içeride bayıldı. Milletin dağılması için elektriği kestiler ama çözüm olmadı. Ben bir şey almaya fırsat bulamadım.” -
Denizde 24 gün sürüklendi
Karayip Denizi’nde yer alan Saint Martin Adasındaki limanda Aralık ayında bir tekneyi tamir etmeye çalışan Elvis Francois, akıntıya kapılarak sürüklenmeye başladı. Denizcilik bilgisi olmayan ve açık denizde sürüklenen Francois, telefon çekmediği için yardım isteyemedi. Günlerce denizde sürüklenen 47 yaşındaki Francois, 24 gün boyunca 1 şişe ketçap, sarımsak tozu ve et suyu tabletleri yiyerek hayatta kaldı. Yelkenlinin gövdesine “yardım” yazan Francois, 15 Ocak’ta ayna kullanarak bir uçağa güneş ışınlarını yansıtıp dikkat çekmeyi başardı. Uçak mürettebatı durumu Kolombiya donanmasına bildirdi. Donanmanın irtibat kurduğu bir ticari gemi, denizde yaklaşık 1 aydır sürüklenen Francois’i kurtararak liman kenti Cartagena’ya getirdi. Francois sağlık kontrolünden geçirilirken, ülkesine dönüşü için göçmenlik birimi ilgili süreci başlattı.
“Bir noktada umudumu yitirdim”
Franscois, “Teknede yiyecek yoktu. Ketçap, sarımsak tozu ve et suyu tabletleri vardı. Et suyu tabletlerini suyla karıştırıp içtim. Oturup beklemekten başka yapacak bir şeyim yoktu. Bir noktada umudumu yitirdim ve ailemi düşündüm. Donanmaya teşekkür ediyorum. Onlar olmasaydı bu hikayemi anlatamayacaktım” diye konuştu. -
Terör operasyonunda 10 gözaltı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca DEAŞ, El Kaide- HAD Terör Örgütleri ile irtibatlı olarak Türkiye’yi hedef alan eylemler yapabileceği değerlendirilen ve ‘Yabancı Terörist Savaşçı’ olduğu tespit edilen 10 yabancı uyruklu şüpheli yakalandı.
-
YÖK kanun teklifi TBMM’de
Yükseköğretim kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi TBMM Başkanlığı’na sunuldu.
Teklife göre, vakıf üniversitelerin kapanması halinde yüzde 2 teminat ayırması gereken hallerde, banka teminat mektubu ile yerine getirilmesine imkan tanıyor.
Öğrenci disiplin cezalarına ilişkin hükümler bulunuyor. Türk-Japon Bilim be Teknoloji Üniversitesi kurulacak. Milli İstihbarat Akademisi kuruluyor.