Olay, Emirdağ ilçesi küçük sanayi sitesinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, ismi öğrenilemeyen bir çekici şoförü yolda kalan bir otomobili tamir için sitedeki dükkana getirdi. Çekici şoförü dükkandaki ustayla araç için konuşurken çekicinin kendi kendine hareket ettiğini fak etti. Büyük panik yaşayan şoför daha sonra koşarak aracın başına geçip el frenini çekerek aracı durdurmayı başardı. Ölen ya da yaralanan olmadığı olayda büyük panik yaşandı. Etraf sakinleştikten sonrası ise olayın altından bambaşka bir gerçek çıktı. Aracın hareket etmesinin nedeninin bir başka çekici şoförünün arkadaşına şaka yapması olduğu öğrenildi.
Etiket: güncelhaberler
-
İlçenin son değirmencisi teknolojiyle yarışıyor
Değirmenler, Posof’un geleneksel kültüründe oldukça önemli bir yere sahiptir. Yakın tarihlere kadar Posof’un hemen hemen her köyünde su değirmenleri bulunurken, bugün çalışır vaziyette sadece bir su değirmeni mevcut. Su değirmenlerinin yok olmaya başladığı günümüzde, onların yerini kısmen de elektrikli öğütme makineleri (elektrikli değirmenler) almıştır. 2018 yılı itibarıyla dede-baba zanaatı değirmenciliği, aktif olarak Posof ilçe merkezinde devam ettiren Güven Tekin de zamanımızın vazgeçilmezi makineleşme yoluyla bu mesleği yaşatmaya çalışıyor. Sadece mısır ve arpa öğüten Tekin, Posof’un tüm köylerine hizmet vermeye devam ediyor.
Tekin, müşterilerin hasat sonrası temizleyip getirdiği mısır ve arpadan katkısız doğal un ürettiklerini söyledi. Dede mesleği olan değirmeni 1970 yılında dedesinin yaptığını ve şimdi ise kendisinin çalıştığını söyleyerek, burada mısır ve arpa değirmene atılıyor, katkısız un alınıyor dedi.
Şu anda bu mesleği yapanların sayısının çok az olduğunu söyleyen Tekin, ‘’’Bu meslek ölmek üzere, ben de babamın vasiyeti üzerine bu mesleği yürütüyorum. Burada Posof halkına hizmet ediyorum. Tesisi büyütmek istiyorum ama yer sorunu var. İnşallah yetkililer bana bu konuda yardımcı olurlar’’ dedi.
-
1,27 trilyon ödeme kartla yapıldı
Bankalararası Kart Merkezi (BKM), Haziran ayına ilişkin kartlı ödeme verilerini açıkladı. Haziran ayı itibarıyla Türkiye’de kredi kartı sayısı 124,1 milyon, banka kartı sayısı 191,8 milyon ve ön ödemeli kart sayısı 96 milyon adet oldu.
2023 yılının Haziran ayı ile kıyaslandığında kredi kartı adedinde yüzde 15’lik, banka kartı adedinde yüzde 7’lik, ön ödemeli kart adedinde ise yüzde 20’lik artış yaşandı. Toplam kart sayısı ise 411,9 milyon adede ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12 artış gösterdi.Kartlı ödeme tutarı yüzde 98 artış gösterdi
Kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlar ile Haziran ayında yapılan toplam ödeme tutarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 98 artarak 1 trilyon 267,6 milyar TL oldu. Kartlı ödemelerin 1 trilyon 56,8 milyar TL’si kredi kartları ile yapılırken 186,2 milyar TL’sinde banka kartları, 24,6 milyar TL’sinde ise ön ödemeli kartlar kullanıldı.
Kredi kartı ile yapılan ödemelerde önceki yılın aynı dönemine göre büyüme oranı yüzde 105, banka kartı ile yapılan ödemelerde yüzde 65 olurken ön ödemeli kartlar ile yapılan ödemelerde ise bu oran yüzde 132 oldu.İşlem adedi yüzde 17 arttı
Haziran ayında yapılan toplam kartlı ödeme adedi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artarak 1,55 milyar adet oldu. Kartlı ödemelerin 887,8 milyon adedi kredi kartları ile yapılırken 553,7 milyon adedinde banka kartları, 110,5 milyon adedinde ise ön ödemeli kartlar kullanıldı. Kredi kartları ile yapılan ödeme adetlerinde büyüme oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21, banka kartları ile yapılan ödeme adetlerinde yüzde 9 olurken ön ödemeli kartlar ile yapılan ödeme adetlerinde ise bu oran yüzde 36 oldu.
İnternetten kartlı ödeme katlandı
İnternetten kartlı ödemeler, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 101 artarak 349,7 milyar TL’ye yükseldi. İnternetten yapılan kartlı ödemelerin toplam içindeki payı ise yüzde 27 oldu.
İnternetten kartlı ödeme adedi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artarak 207,2 milyon adede yükseldi. İnternetten yapılan kartlı ödemelerin toplam içindeki payı ise yüzde 14 oldu.
Kartlarla yapılan temassız ödeme adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 artarak 1.027,5 milyon adet oldu. Temassız ödeme tutarı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 125 artarak 409,4 milyar TL oldu. Haziran ayında mağaza içi yapılan her 5 kartlı ödemeden yaklaşık 4’ü temassız gerçekleşti. -
Erdoğan, Mirziyoyev ile görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.Görüşmede Türkiye ile Özbekistan ikili ilişkileri, bölgesel ve küresel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede Türkiye-Özbekistan ilişkilerinin hem ikili düzeyde hem de Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere çok taraflı platformlarda daha ileri seviyeye taşınacağına inandığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, telefon görüşmesinde Mirziyoyev’in doğum gününü de tebrik etti.
-
Dolar 32,83 seviyesinde
İstanbul Kapalıçarşı’da 32,8320 liradan alınan dolar 32,8340 liradan, 35,6190 liradan alınan euro ise 35,6210 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 32,88 liradan, euro ise 35,72 liradan satılmıştı.
-
Atama kararları Resmi Gazete’de
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Emniyet Genel Müdürlüğünde görevli emniyet müdürü ve amirlerinin 2024 yılı genel atamalarının yapıldığını belirterek, “Atamaları gerçekleşen personelimize yeni görevlerinde başarılar diliyorum. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.
-
Kütahya’yı sağanak vurdu
Tavşanlı ilçesinde etkili olan sağanakta cadde ve sokaklar göle döndü. Zemin ve bodrum kattaki evlerin yanı sıra birçok iş yeri sular altında kalırken, bazı ağaçların dalları de şiddetli yağmur sonucu kırıldı. Bazı vatandaşlar kendi imkanlarıyla suları tahliye etmeye çalışırken, bazı evlerdeki suları itfaiye boşalttı.
Bu arada, Yeni Mahalle’deki kilit taşlı yolda çökme meydana geldi. Tavşanlı Belediyesi itfaiye ekipleri, su baskını yaşanan yerlerde çalışma başlattı.
-
Bilinçsiz sulama, kuraklığa neden oldu
Tokat’ın Sulusaray ilçesine yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta bulunan Uylubağı köyü eteklerindeki Kamış Gölü, bir zamanlar onlarca çeşit kuş türüne ev sahipliği yaparken, kuraklık ve bilinçsiz sulama nedeniyle tamamen kurudu. Kuşların göç yolundaki önemli duraklarından biri olan gölün kuruması hem vatandaşları hem de kuşları olumsuz etkiledi. Kuruyan göl nedeniyle köyde sivrisinek popülasyonunda da artış görüldü. Bir zamanlar kuşların dans ettiği gölette şimdi köylüler traktörle geziyor.
“Eskiden burası hiç kurumazdı”
Son 20 yılda göldeki suyun yavaş yavaş kuruduğunu söyleyen Uylubağı Köyü Muhtarı Mustafa Bozkurt, “Bu köy çocukluğumuzda kendimizin girdiği, hayvanları otlattığımız yer olduğundan burada hiç su eksik olmazdı. Kendimiz de sıcakladıkça suyun içerisinde girerdik. Ama son 20 yıldır su kuruduğu için kuşlar gidiyor. Burada çok çeşitli kuşlar oluyordu. Ördek, toy, angut, turna, karabatak ve baharın ilk başlarında sürüyle flamingo geliyordu. Hepsinin ayrı ayrı ses tonları olurdu. Haziran 18 deyince su kalmıyor. Yavruların da kimisi yumurtadan çıkmamış oluyor kimisi de uçmamış oluyor. Her biri bir yerde telef oluyor. Su gidince kuşlar geri gidiyor. Bu içler acısı bir durumdur. Köyden kuşların seslerini dinliyoruz. Her biri bir otun dibinde ölüyor. Eskiden su hiç kurumazdı. Genelde arazilerden gelen sularla besleniyor. Tabandan çıkan herhangi bir su yoktur. Çevreden gelen sular da baraj, gölet ve vatandaşın vurduğu sondajdan dolayı burası kurudu. Su boşa akıyor yine de komşu köylerimiz buraya vermiyorlar. Aşağıda iki tane büyük çeşme var. Eski tabirle bir değirmenlik su var. Boşa akıtıyorlar yine de bize vermiyorlar. Bu suyu kışın 11’inci ayda verseler 5’inci aya kadar hiçbir sorun olmaz. Boş akıyor yine de vermiyorlar” dedi.
“Su kuruduğu için köylü de kuşlar da barınmıyor”
Suyunun da uyuz hastalığına iyi geldiğini iddia eden köy sakinlerinden Halil Bozkurt ise, “Şu anda Uyuz Gölü’ndeyiz. Burası daha önceleri su dolu olurdu. Kuş çeşitleri çok olurdu. Yaban kazları ördekler, flamingolar, toylar hatta ismini bilmediğimiz kuş çeşitleri çok oluyordu. O zamanlar bu göl hiç kurumazdı. Şu anda köyümüz kuruyor. Ne bir kuş ne de insan kalıyor. Ayrıca kuruduğu için köylü vatandaşımız da sivrisinekten duramıyor. Buraya su bağlanarak hem kuş hem de çiftçi için arazi sulamasında kullanılması gerekiyor. Geçmiş zamanlarda buraya uyuz hastalığı olan insanlar gelerek batağı ve suyundan şifa görürlerdi. Şu anda gelen de yok. Köylü de barınamıyor, kuşlar da barınamıyor. Tamamen bataklık oldu. Hiçbir bakan da yok” diye konuştu.
-
Biriktirdiği parayla kendi kafesini açtı
Düzce’de hayalindeki kafeyi açan Ayşe Janves Batur, Zongulak Bülent Ecevit Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden mezun olmasının ardından birikim yapmak için yine kendi alanında çalışmaya başladı. Ancak pandemi döneminde işten çıkmak zorunda kalan Batur, bu süreçte hem üniversite döneminde aldığı öğrenim kredileri ve burslarının bir kısmını harcamayarak biriktirdi hem de kafelerde garsonluk yaparak birikim yapmaya başladı. Mezun olmasının üzerinden 5 sene geçmesinin ardından hayalindeki kafeye kavuşan Batur, kafe kirası, malzemeler ve diğer işlemler için birikimini bitirince bu kez kafenin iç dekorasyonu, boyası ve tadilatı ile kendisi ilgilenmeye başladı. Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu olmasının verdiği avantajla kafe içeresindeki dekorasyon ve boya işlerini bizzat kendisini yapan Batur, yine arkadaşlarının da desteği ile servis ve garsonluk işlerini de üstlendi.
“Kafemde renkleri, desenleri ben seçiyorum, ben boyuyorum”
Hayalindeki kafedeki çalışmaları hakkında bilgiler veren Ayşe Janves Batur, “Güzel Sanatlar Fakültesi mezunuyum. Çok eski bir hayalimdi. Hem kafe açmak, hem makarna işi yapmak. Bununla birlikte biraz birikimin vardı, üniversitede aldığım bursun bir kısmını buna ekledim. O birikimimi bu şekilde değerlendirmeye karar verdim. Ben üniversiteden mezun olunca araya pandemi girdi. Ben pandeminden dolayı işimden çıkmak zorunda kaldım. Bu sebeplerle hayalimi birkaç sene ertelemek zorunda kaldım. Kafemde renkleri, desenleri ben seçiyorum, ben boyuyorum. Duvarlarda raf vardı. Bunları söktük ve sedir yaptık. Buralarda çoğu malzeme yine kafenin içinden çıkan malzemelerle yapıldı. Buradaki kullanılacak malzemeleri, büyüterek, küçülterek, keserek değerlendirdim. Şu an garson yok. Arkadaşlarım yardım ediyor. Herhangi bir çalışanım şu an için yok. Hayalim burasının büyümesi ve daha güzel bir yer olması. Çok fazla eklemek istediklerim var. Umarım onları da yapabilirim” dedi.
-
“Kıbrıs davasının yanındayız”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu.
Özel’in açıklamaları şöyle:
“Efsane Dışişleri Bakanı Turan Güneş, ‘Kızım Ayşe’nin tatile çıkmasını söylersem harekatı başatın’ demişti. Mehmetçikler barış için oradaydılar. Türklere ve Rumlara barışı getirmeye gittik. 50 yıldır adada kimsenin burnu bile kanamadı. Turan Güneş ve Ayşen Güneş ile Kıbrıs’taydık. 50 yıldır sonra yine Kıbrıs davasının yanındayız. Kıbrıs Türk’ünün yanındayız.74’ten alacak çok dersimiz yürüyecek çok yolumuz var.
Muhalefet olarak da ulusal çıkarlar söz konusu olduğunda da tek yumruk olabilmek lazımdır. Biz konu Türkiye’nin ve dostlarının çıkarıysa tek yumruğuz. Tek yumruk olmaya devam edeceğiz.
SOKAK HAYVANLARI DÜZENLEMESİ
Sokak hayvanları ile ilgili düzenleme uzun zamandır Türkiye’nin gündeminde. Bu konuya en net yaklaşan partiyiz. Sorunu doğru tespit edelim diyoruz.
Sorun yoktur diyenlerden değiliz. Sorun var kaldırmak için çare ölüm diyenlerin karşısındayız. Türkiye’de sokak hayvanları sorunu var mı? Evet var. Çocuğunuz okula servisle gidiyorsa, işiniz kendi aracınızla gidebiliyorsanız, sizin için sokak hayvanları sorunu yoktur. Yoksul mahalledeyseniz metrelerce ana yola inmek zorundaysanız bir sokak hayvanları sorunu vardır. Bu sorunu çözmek için ötanazi yapalım demek cinayettir.
Sahiplenmeyeni imha edelim demek cinayettir katliamdır vicdansızlığın dik alasıdır. Ötanazi kelimesinin çıkarılmasıyla sorun çözülmüş olmuyor.
Sorunu hep birlikte çözeceğiz.
TÜİK’E ENFLASYON TEPKİSİ
TÜİK hakkında suç duyurusunda bulunduk. Kirayı 5800 lira sayan TÜİK, yıllık enflasyonu da yüzde 71 olarak açıklamış. Uzaklarda aramayalım, gidelim bu enflasyonu TÜİK’te araştıralım dedi. Biz de binaya girip, binadaki enflasyonu ölçtük. TÜİK yemekhanesinde bir yıl öne aynı yemek 35 lira. Bugün 170 lira. TÜİK’in yemekhane enflasyonu yüzde 385, sokaktaki enflasyon yüzde 71. TÜİK çalışanlarına şunu söylemek lazım. Her gün yemeğinizi alırken geçen seneki yemek fiyatıyla bunu, bir sonraki zamdan sonra da maaşınıza yapılan zamla bunu karşılaştırın.
Gittik, İstanbul-Londra market araştırması. Kurum İstanbul Planlama Ajansı. Kıymanın bir kilosu Londra’da 282 lira, Şişli’de 419 lira. Süt Londra’da 27, Türkiye’de 39 lira.
Fransa’da verimlilik artmış maaş da artmış. Türkiye’de verimliliği maaşlara yansıtsaydı 75-80 bin lira olucaktı.
KAYNAK: NTV