Etiket: güncelhaberler

  • Serbest piyasada döviz fiyatları

    Serbest piyasada döviz fiyatları

    Dolar 34,5600 liradan, euro ise 36,2020 liradan güne başladı. İstanbul Kapalıçarşı’da 34,5580 liradan alınan dolar 34,5600 liradan, 36,2000 liradan alınan euro ise 36,2020 liradan satılıyor. Son kapanışta dolar 34,50 liradan, euro ise 36,41 liradan satılmıştı.

  • “Süperiletken çip üretimevi kurulacak”

    “Süperiletken çip üretimevi kurulacak”

    TOBB Başkanı Mustafa Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ’de düzenlenen Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı tanıtım törenine katıldı. Programda bir konuşma yapan Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nin 6 farklı mühendislik disiplininin bir arada bulunduğu dünyadaki tek merkez olduğuna dikkat çekerek, “TOBB ETÜ’de araştırmacılar yetiştiriyoruz, teknoloji geliştiriyoruz, ürüne dönüştürüyoruz ve ticarileştiriyoruz. Cevdet Yılmaz’ın Kalkınma Bakanlığı döneminde destek verdiği dünyanın en büyük su türbin test ve tasarım merkezi TOBB ETÜ Hidro burada, milli otomobil TOGG’un Teknoloji Merkezi burada, en önemlisi kuantum bilgisayar burada faaliyete geçti. Bugün burada tarih yazacak bir gelişmeye hep birlikte tanıklık ediyoruz. Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı QuanT’ın açılışı için bir aradayız. Bu başarı, sadece TOBB ve TOBB ETÜ’nün değil, aynı zamanda ülkemizin teknolojik dönüşümünde bir kilometre taşıdır. QuanT, yani ‘Quantum Computer of TOBB ETÜ’, Türkiye’nin teknoloji vizyonunu ileriye taşıyan bir semboldür” ifadelerini kullandı.

    Açılışla Türkiye’nin kuantum bilgisayar geliştiren dünyadaki sayılı ülkeler arasına katıldığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Şu an dünyada kuantum bilgisayar teknolojisine sahip yalnızca 15 ülke bulunmaktadır. Ve biz bu teknolojiye sahip olan az sayıdaki ülkeden biri olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Kuantum bilgisayarlar, hesaplama gücünü klasik bilgisayarların ötesine taşıyan, geleceği şekillendiren bir teknolojidir. Süper bilgisayarlarda bile on yıllar süren işlemleri dakikalar içinde çözme potansiyeline sahiptir. Bu teknoloji, kriptografi, yapay zeka, ilaç geliştirme, enerji optimizasyonu ve iklim modelleme gibi alanlarda çığır açacak çözümler sunuyor. QuanT’ın sağladığı işlem gücü, savunma sanayiinden finansal teknolojiye, mobiliteden siber güvenliğe kadar pek çok stratejik alanda ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracaktır. Aynı zamanda QuanT’ın sahip olduğu altyapı, yerli algoritmaların geliştirilmesi ve Türkiye’nin bu alanda liderlik konumuna erişmesi için kritik bir adım olacaktır” diye konuştu.

    QuanT ve Türkiye’nin kuantum ekosisteminin yalnızca bir bilgisayar değil, Türkiye’nin teknolojide bağımsızlığını güçlendirme kararlılığının bir ifadesi olduğunu belirten Hisarcıkoğlu, “QuanT, genç araştırmacılarımız, girişimcilerimiz ve akademisyenlerimiz için bir ilham kaynağıdır. Teknoloji üretiminin sadece büyük ülkelerin tekelinde olmadığını, Türkiye’nin de bu yarışta güçlü bir oyuncu olduğunu dünyaya göstermektedir. Türkiye’nin geleceğini şekillendirmekte ve yarının da yeni kazanımlarını müjdelemektedir. 2025 Uluslararası Kuantum Bilimi ve Teknolojisi Yılı’na büyük bir umutla giriyoruz. TOBB ve TOBB ETÜ olarak üniversite-sanayi iş birliğinin en güzel örneklerinden birine imza atmaktan büyük bir gurur duyuyoruz. Bu noktada kuantum teknolojilerinin geliştirilmesi için ilk günden bu yana bizlere her zaman destek olan Savunma Sanayii Başkanlığı’na, TÜBİTAK’a ve ASELSAN’a çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    “Kuantum teknolojilerini yalnızca bir bilim dalı olarak değil, ekonomimizi büyüten bir güç olarak da görüyoruz“

    Kuantum teknolojilerini yalnızca bir bilim dalı olarak değil, ekonomiyi büyüten bir güç olarak da gördüklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Girişimcileri ve KOBİ’lerimiz için bu teknoloji yeni ufuklar açacaktır. TOBB’un 2 milyon üyesi, bu ekosistemin bir parçası olmaya hazırdır. Bugün buradan gençlerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum: Gelin, bu büyük teknoloji devriminin bir parçası olun. TOBB ETÜ’de oluşturulan kuantum ekosistemine katılarak, Türkiye’nin bilimsel geleceğine yön verin. Girişimcilerimizi, start-uplarımızı ve teknoloji geliştiren tüm paydaşlarımızı bu ekosistemde birlikte çalışmaya davet ediyorum. Şimdiki hedefimiz Savunma Sanayii Başkanlığımızın kıymetli destekleri ile ASELSAN ve TOBB ETÜ tarafından kurulacak süperiletken çip üretimevidir. Bu adım, daha yüksek kapasiteli kuantum bilgisayarların geliştirilmesinin kapısını aralayacaktır” dedi.

    Elde edilen başarının bir son değil, bir başlangıç olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “QuanT, Türkiye’nin teknoloji bağımsızlığını güçlendiren ve ‘Yapamazsınız’ diyenlere verilmiş en güçlü cevaptır. Bugün burada yalnızca bir bilgisayarın değil, bir vizyonun, bir inancın, bir geleceğin açılışını yapıyoruz. Ben huzurlarınızda QuanT’ın hayata geçmesinde büyük emekleri olan TOBB ETÜ Rektörümüz Yusuf Sarınay’a, Ali Bozbey ve Mehmet Ünlü hocalarımıza ve araştırma ekiplerine çok teşekkür ediyorum. Hepsiyle ayrı ayrı iftihar ediyorum. Türkiye’nin kuantum çağına hoş geldiniz. Gelin, hep birlikte geleceği şekillendiren bir Türkiye’yi inşa edelim” dedi.

  • Merkez Bankası’nın toplam rezervleri azaldı

    Merkez Bankası’nın toplam rezervleri azaldı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre; Merkez Bankası toplam rezervleri 15 Kasım ile biten haftada 624 milyon dolar azalarak, 156 milyar 684 milyon dolar oldu.

    Brüt döviz rezervleri 1 milyar 969 milyon dolarlık artışla 92 milyar 121 milyon dolardan 94 milyar 90 milyon dolara yükseldi.
    Altın rezervleri ise 15 Kasım haftasında 2 milyar 593 milyon dolar azalarak 65 milyar 187 milyon dolardan 62 milyar 594 milyon dolara indi.

  • “Duvara bantlanmış muz” eseri 6,2 milyon dolara satıldı

    “Duvara bantlanmış muz” eseri 6,2 milyon dolara satıldı

    ABD’de düzenlenen müzayedede koli bandıyla duvara yapıştırılan muz eseri, 6,2 milyon dolara satıldı. İtalyan sanatçı Maurizio Cattelan’ın bir duvara bantlanmış muzdan oluşan “Comedian” adlı sanat eseri yeniden satışa sunuldu. İlginç eser, ABD’nin New York kentindeki Sotheby’s Müzayede Evi’nde yapılan açık artırmada 6.2 milyon dolara alıcı buldu.

    Tahminlerinden dört kat daha yüksek bir fiyata satılan eserin yeni sahibi Çinli kripto para platformunun kurucusu Justin Sun oldu.
    Dünyanın en pahalı meyvelerinden biri olarak tarihe geçen muzun müzayededen saatler önce 35 sente satın alındığı açıklandı.

    “Eseri yiyeceğim”
    Eserin yeni sahibi Sun yaptığı açıklamada, Comedian’ın yalnızca bir sanat eseri olmadığını belirterek “Bu, sanat, viral ve kripto para dünyasındaki toplulukları birbirine bağlayan kültürel bir fenomeni temsil ediyor. Bu eserin gelecekte daha fazla düşünce ve tartışmaya ilham vereceğine ve tarihin bir parçası olacağına inanıyorum” dedi. Önümüzdeki günlerde benzersiz sanatsal deneyimin bir parçası olarak muzu yiyeceğini belirten Sun, “Eserin hem sanat tarihindeki hem de popüler kültürdeki yerini onurlandıracağım” ifadesini kullandı.

    Popüler muz eserini daha önce 2 kişi yedi
    Cattelan’ın muz eseri, 2019’da ilk kez sergilendiği ABD’nin Florida eyaletinde yer alan Miami’deki Art Basel’de 120 bin dolara satılmıştı. Satışın ardından performans sanatçısı David Datuna muzu yemiş ve yerine hızla yenisi konulmuştu. 2023’te Güney Kore’deki Leeum Sanat Müzesi’nde bir öğrenci de aç olduğunu söyleyerek, sanat eserini yemişti.

  • Dünya Çocuk Hakları Gününde anlamlı etkinlik

    Dünya Çocuk Hakları Gününde anlamlı etkinlik

    Diyarbakır’ın Eğil İlçe Kaymakamlığı tarafından Dünya Çocuk Hakları Gününde çocuklara sinema gösterimi yapılırken, çocuk ölümlerine dikkat çekmek için boş bırakılan ön sıralara şehit çocuklar, Filistin ve Doğu Türkistanlı çocukların isimleri yazıldı.

    Eğil Kaymakamı Volkan Hülür, Dünya Çocuk Hakları Günü dolasıyla sinema etkinliği gerçekleştirdiklerini söyledi. Hülür, “Çocuklarımızın en temel hakkı olan yaşam hakkına dikkat çekmek için, bugün aramızda olması gerekirken yaşam hakları elinden alınan ve melek olan çocuklarımızın yerlerini ayırarak koltuklarına isimlerini yazdık.

    İnsanlık olarak bu çocuklara karşı mahcup durumdayız ve içimiz kan ağlıyor ne yazık ki. Bu anlamda dünyada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu bir duruş var. Bu bütün insanlara ve bütün liderlere örnek olmuştur. Bugünün küçükleri olan çocuklarımız, yarının büyükleri olacaktır.

    Bir toplumun en değerli varlıkları çocuklarıdır. Bugünü mutlu ve huzurlu kılmak, geleceğe güvenle bakmak; milli ve manevi değerlere sahip, bilimin ışığında yetiştirilen çocuklarımızla mümkündür. Unutulmamalıdır ki ‘sevgi, eğitim, yaşam, sağlık, korunma gibi haklar’ çocukların en doğal haklarıdır.

    Bu hakları çocuklarımıza sunmak bizim en önemli görevimizdir. Çocuklarımıza yapılan yatırım, geleceğe yapılan yatırımdır. Dünyanın neresinde olursa olsun, çocukların; çalıştırılma, ölüm, şiddet, ihmal, istismar, açlık, savaş, terör, göç, erken evlilikler gibi nedenlerle yaşadıkları mağduriyetlerin son bulmasını temenni ediyor, tüm çocuklarımızın ‘20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Gününü’ kutluyorum” dedi.
    Sinema gösteriminde boş bırakılan ön sıralara Narin Güran, Eren Bülbül ile birlikte Filistin ve Doğu Türkistanlı şehit çocukların isimleri yazıldı.

  • Kış lastiği uyarısı

    Kış lastiği uyarısı

    Şırnak Valiliği, kış lastiği takma zorunluluğu uygulamasının 1 Aralık’ta başlayacağını duyurdu. Şırnak Valiliğinden yapılan açıklamada, kış lastiği uygulamasının 1 Aralık’ta başlayacağı belirtilerek, “Yük ve yolcu taşımacılığında kullanılan ticari araçların her yıl 1 Aralık ile takip eden yılın 1 Nisan tarihleri arasında kalan dört aylık dönemde kış lastiği uygulaması zorunludur. Kış mevsimi dolayısı ile oluşabilecek trafik kazaları ve buna bağlı meydana gelebilecek trafik güvenliğine yönelik olumsuzluklar dikkate alınarak zorunlu kış lastiği Şırnak’ta 1 Aralık-1 Nisan tarihleri arasında uygulanacaktır” denildi.

  • Mecliste kayyum gerilimi açıklaması

    Mecliste kayyum gerilimi açıklaması

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, gazetecilerin gündeme yönelik sorularını cevapladı. Tunç, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya yönelik sözlü ve fiili saldırıları da kınayarak “Demokrasilerde şiddete yer yoktur” ifadelerini kullandı. Tunç, “Dün Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanımıza yönelik sözlü ve fiili saldırıları kabul etmek mümkün değil. Bunların Gazi Meclisimiz çatısı altında, milli iradenin tecelligahı olan TBMM’de gerçekleşmiş olması hepimizi derinden üzüyor. Milletimiz de bu tür hareketlerden rahatsız olur, yeri geldiğinde cevap verir. Demokrasilerde bu tür fiili saldırılara, şiddete yer yoktur. Söylenecekler özgürce söylenir. Bu tür engellemelerle plan bütçe komisyonuna girmek isteyen, saatinde orada bulunmak isteyen bakanımızı engellemeye çalışmak, fiili saldırıda bulunmak demokrasilerde olan şeyler değil. Kimse sayın bakanlarımızı görev alanlarında yapacağı konuşmalar ve çalışmalar için engellenemez. Bu sözlü ve ikili saldırıları kınıyoruz. TBMM çatımız kutsal bir çatıdır. Orada çirkin eylemlere yer yoktur. Bu eylemlerle hiçbir yere varılmaz. Milletimiz yeri geldiğinde hesabını sorar. Yargının suç unsuru olarak gördüğü ifadeler var” açıklamasını yaptı.

    Yasa dışı bahisle mücadele vurgusu

    Yasa dışı bahis ve kumar konusunda etkin mücadele yürütüldüğünü belirten Bakan Tunç, “Yasa dışı bahis ve kumar ülkemizin önemli bir problemi. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte yargıya intikal eden çok sayıda soruşturma söz konusu. Yasa dışı bahisle mücadele konusunda aldığımız önlemler var. Bu konuda kanunumuz var. Bu kanunun uygulanması söz konusu gençlerimizi ve çocuklarımızı korumamız lazım. Özellikle internetin zararlı yayınlarından korumamız lazım. Yasa dışı kumar ve bahis mücadele edilmesi gereken bir alan. Burada caydırıcılığı sağlamak lazım. Burada yargımızın da etkin bir mücadelesi söz konusu. Yasa dışı kumar bahisle ilgili kanunu ihlal eden bir davranış içindeyse onun sıfatına, kim olduğuna bakılmaksızın işlediği suçla ilgili yargı gerekli soruşturmaları, kovuşturmaları yapar. Suç varsa da gerekli cezaları çekerler” dedi.

    Eski CHP Genel Başkanı ile ilgili soruşturma

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, eski Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili devam eden soruşturmalara değinerek şunları söyledi:
    “Milletvekili olduğu dönemde Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretleri nedeniyle fezlekeler düzenlendi ve Meclis’e gönderildi. Ancak dokunulmazlık nedeniyle yargılama yapılmadı. Yasama dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra soruşturma ve kovuşturmalar yeniden gündeme geldi.”

    Bakan Tunç, eski Genel Başkanın 2014 yılında gerçekleştirdiği bazı mitinglerde Cumhurbaşkanına yönelik kabul edilemez ifadeler kullandığını belirtti. “Mersin, Silifke, Erdemli, Edirne ve Ankara mitinglerinde yaptığı konuşmalarda Cumhurbaşkanımıza yönelik toplumun kabul etmeyeceği sözler söylemiştir. Bu ifadeler nedeniyle soruşturma başlatıldı” diyen Tunç, eski Genel Başkanın ifadelerinin suç teşkil edip etmediğine yargının karar vereceğini söyledi.

    Tunç, siyasetin karalama ve hakaretle yapılmaması gerektiğini vurgulayarak, “Karalama ve hakaret siyasetiyle bir yere varılamayacağının en güzel örneği CHP eski Genel Başkanı. Yıllarca sadece Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretlerle siyaset yapa yapa bugünlere geldi ve hala bakıyoruz. Bu soruşturma ve kovuşturmaları bahane ederek yine hakaretlerine devam ediyor. Dolayısıyla ben de bir siyasiyim, Adalet Bakanıyım. 16 yıl milletvekilliği yaptım. Milletimiz karalama siyasetine hayır diyor yapıcı siyasete evet diyor. Bugün siyaset yapanlar geçmişteki kötü örnekleri kendine örnek olarak alıp aynı siyasete devam ederlerse onların sonu da böyle eski Genel Başkan gibi olur. Dolayısıyla siyasetçilerimiz için bir ibret vesikasıdır. Hakaret ede ede siyasi hayatının sonuna kadar gelmiştir. Bundan sonra özellikle siyasetçilerimiz konuşmalarını yaparken suç teşkil eden ifadeler, yalancı ifadeler değil yapıcı siyaset yaptıklarında kazançlı çıkacaklarını ifade ediyoruz. Takdir yetkisi elbette mahkemelerdir. Şu anda Kılıçdaroğlu ile ilgili devam eden 9 dava 5 soruşturma var. Burada yargıyı rahat bırakalım. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti o dosyalarda suç olup olmadığını değerlendirecek olan yargımızdır” açıklamasını yaptı.

    “Belediyelerle ilgili soruşturmalar sürüyor”

    Bakan Tunç, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri tarafından düzenlenen konserler ve sanatçılara yapılan ödemelere yönelik soruşturmaların da devam ettiğini belirtti. Tunç, “Burada yargının yürüttüğü adli soruşturma var. Özellikle Ankara, İstanbul Büyükşehir belediyelerinin konserleriyle ilgili. Sanatçılara ödenen milyonlarla ilgili soruşturmalar yapılıyor. Suçsuz olduğunu söyleyenler yargı huzurunda kendilerini savunurlar. Bu konuda çekinecekleri bir şey varsa, işledikleri bir suç varsa o zaman endişelensinler. Yargımızın devam ettirdiği kovuşturma ve soruşturmalar var, bunların sonucunu beklemek lazım” açıklamasını yaptı.

  • 76 yaşında bakıra yeniden hayat veriyor

    76 yaşında bakıra yeniden hayat veriyor

    Çorum’un Alaca ilçesinde kalaycılık mesleğinin son temsilcilerinden olan 76 yaşındaki Salih Dokuz, 69 yıllık mesleğini ilk günkü aşkla yapıyor.
    Çorum’un Alaca ilçesinde yaşayan 76 yaşındaki Salih Dokuz, 7 yaşında çırak olarak başladığı kalaycılık mesleğini 69 yıldır devam ettiriyor. İlçedeki son iki kalay ustasından biri olan Dokuz, dükkanında yıllardır sönmeyen ateş başında bakır ürünleri kalaylıyor.

    Yaşına aldırış etmeyen Dokuz, her gün dükkanını açarak müşterilerine hizmet veriyor. Mesleği sayesinde üç çocuğunu büyütüp düğünlerini yapan Dokuz, 7 yaşında başladığı mesleğini ilk günkü aşkla sürdürüyor. Artık mesleğe ilginin bittiğini söyleyen Dokuz, çırak yetiştirememeleri sebebiyle kalaycılık yapan ustanın kalmayacağını ifade etti.

    “Bu meslek sayesinde 3 tane çocuğumu yetiştirdim”
    Ağabeyi sayesinde mesleğe başladığını ifade eden Dokuz, “Küçükken hem çıraklık yaptım hem de okula gittim. 1968’e kadar ustam olan ağabeyimin yanında çalıştım.

    1968 yılında askere gittim, terhisimden sonra kalfalık dönemim başladı. 10 sene sonra da usta oldum. O günden bugüne kadar devam etmekteyim. Beni yetiştiren ağabeyime teşekkür ediyorum. Bu meslek sayesinde 3 tane çocuğumu yetiştirdim, evlendirdim. Çocuklarımdan birisi şimdi Almanya’da ikisi de hastanelerde çalışıyor” dedi.

    “Mesleğimizin değeri kalmadı, sonu geldi”
    Mesleğin eskiden çok rağbet gördüğünü, ancak şimdi herkesin çelik, porselen gibi ürünlere yöneldiğini belirten Dokuz, “Eskiden kalaycılık mesleği çok popülerdi, çok güzel para kazanıyorduk. Ben bazı zamanlar çok para götürürdüm eve. Maalesef şimdi mesleğimiz bitmiş durumda. İlçemizde iki tane kalaycı kaldık

    . Daha önce bu sokaklarda hep kalaycılar vardı. Şimdi mesleğimizin değeri kalmadı, sonu geldi. Bizden sonra yetişen kimse yok. Şimdi herkes alüminyum, çelenk, porselen gibi ürünler kullanıyor. Kalayın değeri bilinmiyor. Ama en sağlıklısı bakırdır. Artık insanlar hazıra koşuyor. Kalay yaptırmak istemiyor. Biz öldükten sonra meslek bitecek. Yetişen çırak yok. Artık gelen çocuklar paraya bakıyor” diye konuştu.
    Gençlere tavsiyelerde bulunan Dokuz, farklı meslek yapsalar dahi bir sanat dalında ya da zanaatta kendilerini geliştirmeleri tavsiyesinde bulundu.

  • Muhtardan yastıklı, yorganlı PTT eylemi

    Muhtardan yastıklı, yorganlı PTT eylemi

    Adana’da bir muhtar, mahallesinde 6 Şubat depremlerinden sonra kapatılan ve yeniden açılmayan PTT şubesinin açılması için onlarca dilekçe vermesine rağmen taleplerine dönüş olmayınca PTT Seyhan Posta Dağıtım Müdürlüğü önünde yastıklı yorganlı eyleme başladı.

    Merkez Çukurova ilçesine bağlı Belediye Evleri Mahallesi’nde bulunan PTT şubesi, 6 Şubat depremlerinden sonra kapatıldı. Şubenin kapatılmasıyla binlerce insan mağdur olurken 2024 yerel seçimlerinde seçilen muhtar İsmail Çelik, çok kez şubenin yeniden açılması için PTT’ye dilekçe verdi.
    Dönüş olmayınca eyleme başladı

    Ancak PTT’den dönüş olmaması üzerine muhtar Çelik, bu seferde PTT Seyhan Posta Dağıtım Müdürlüğü önünde eyleme başladı. Akşamları müdürlük önüne giden Çelik, yanında getirdiği yastık ve yorganla burada oturuyor, uyuyor ve dilekçelerine cevap bekliyor.

    “Şubeyi kendim için istemiyorum”
    İhlas Haber Ajansı’na konuşan Belediye Evleri Mahallesi Muhtarı İsmail Çelik, PTT şubesinin açılmasının seçim vaadi olduğunu anlatarak, “Bizim mahallemiz Adana’da en fazla emekli ve yaşlının yaşadığı mahalle. Bu PTT şubesini ben kendim için istemiyorum, yaşlı ve emekli vatandaşlarımız için istiyorum. Depremden sonra hasar aldı denilerek kapatıldı ancak şubenin üzerinde 4 katlı bir ev var ve o evde insanlar halen oturuyor” dedi.

    “Şube açılmazsa da beni görevden alsınlar”
    Yeni şube açılana kadar eylemine devam edeceğini aktaran muhtar Çelik, “Gündüzleri iş yoğunluğu nedeniyle gelemiyorum ancak akşamları buraya geliyorum, çayımı demleyip oturuyorum. Gecede burada yatıyorum. Eğer şube açılmazsa Ankara’ya kadar yürüyeceğim. O şubenin burada açılması için elimden geleni yapacağım. Eğer şube açılmazsa da beni görevden alsınlar” ifadelerini kullandı.

  • Sabiha Gökçen üst yönetiminde değişim

    Sabiha Gökçen üst yönetiminde değişim

    İstanbul Sabiha Gökçen (İSG) Uluslararası Havalimanı yönetimi tarafından konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, “Haziran 2024 itibarıyla CEO’luk görevine gelen Alp Er Tunga Ersoy ile her iki tarafın da ortak kararı neticesinde karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunmaktayız. Alp Er Bey’e bugüne kadar bize olan katkıları için teşekkür ederken kendisine bundan sonraki çalışma hayatında başarılar dileriz. Ulusal ve uluslararası pek çok havalimanının işletmecisi konumundaki Malezya Havalimanları Holdings Berhad’ın (MAHB) işletmecisi olduğu havalimanımızda, yeni CEO göreve gelene kadar tüm operasyonlar MAHB’ın büyük havacılık tecrübesiyle ve İSG Yönetim Komitesi tarafından yönetilecektir. İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda tüm operasyonlarımızı aksamadan aynı şekilde yürütmeye ve misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlamaya devam etmekteyiz. Kamuoyuna saygıyla duyururuz” ifadelerine yer verildi.