Etiket: gündemhaber

  • 2021’de 130 terör eylemi engellendi

    2021’de 130 terör eylemi engellendi

    İçişleri Bakanlığı, 2021 yılında güvenlik güçlerinin istihbari çalışması, tedbirleri ve dikkati sayesinde 130 terör eyleminin engellendiğini açıkladı.

    Bakanlığın Twitter hesabından yapılan paylaşımda, 2021 yılında 126’sı PKK, 3’ü DEAŞ, 1’i aşırı sol olmak üzere 130 terör eyleminin güvenlik güçlerinin istihbari çalışması, tedbirleri ve dikkati sayesinde engellendiği belirtildi. 130 terör eyleminden 120’sinin patlayıcı madde saldırısı, 2’sinin bombalı araç ve drone/maket uçak saldırısı, 8’inin ise terör saldırısı olduğu ifade edildi. Ayrıca engellenen eylemler sonucunda 235,7 kilogram plastik patlayıcı, 450 el bombası, 3 ton 318 kilogram patlayıcı yapımında kullanılan malzeme, 443 silah, 216 el yapımı patlayıcı ve mayın ile 99 bin 542 mühimmat ele geçirildiği bildirildi.

  • Kritik isim etkisiz hale getirildi

    Kritik isim etkisiz hale getirildi

    PKK/KCK’nın sözde HPG dış ilişkiler sorumlusu ‘Cevher’ kod adlı Mehmet Emin Ekinci, MİT ve TSK’nın Irak kuzeyindeki ortak operasyonu sonucu etkisiz hale getirildi.

    MİT ve TSK’nın koordineli operasyonunda, Irak kuzeyindeki Gara bölgesinde sözde HPG dış ilişkiler sorumlusu olarak faaliyet yürüten ‘Cevher’ kod adlı terörist Mehmet Emin Ekinci hedef alındı. Örgütün üst düzey yöneticilerinin irtibat ve intikallerini koordine eden ve 2020 yılında örgütün üst yönetiminin özel talimatıyla Gara’da görevlendirilen Ekinci, ortak operasyonda etkisiz hale getirildi.

    ÜST DÜZEY ÖRGÜT MENSUPLARININ YARDIMCILIĞINI YAPTI

    Geçmişte, Türkiye’de PKK/KCK’nın eylemlerinde yer alan ve güvenlik güçlerinin takibine giren Ekinci’nin, 2011 yılında Irak’a kaçarak örgütün kırsal kadrolarına katılım yaptığı tespit edildi. Irak’ta bir süre sözde Zagros alanında faaliyet yürüttükten sonra, Kandil’de görevlendirilen Ekinci’nin, burada uzun süre üst düzey örgüt mensuplarının yardımcılığını yaptığı öğrenildi.

    Kandil’deki faaliyetlerinin ardından Sincar’da görevlendirilen Ekinci’nin, örgütün Sincar’da kayıplar vermesi üzerine tekrar Kandil alanına çekildiği bildirildi.

    ÖZEL TALİMATLA GARA’DA GÖREVLENDİRİLDİ

    2020 yılında Gara’da PKK/KCK’nın dış ilişkiler birimine yönelik gerçekleştirilen operasyonlar neticesinde, örgüt yöneticilerinin irtibat ve intikallerinin durması nedeniyle Ekinci’nin, üst düzey örgüt mensuplarının faaliyetlerine yeniden işlerlik kazandırması amacıyla özel olarak bu bölgede görevlendirildiği öğrenildi.

    ÖRGÜT KADROLARINDA ÇÖZÜLMEYİ HIZLANDIRIYOR

    MİT tarafından hedefe yönelik gerçekleştirilen özel operasyonlar nedeniyle korunaklı alanlardan ayrılamayan üst düzey PKK/KCK yöneticilerinin, eylem gücü neredeyse bitme noktasına gelen örgütü bir arada tutabilmek ve alt kadrolar ile irtibat kurabilmek için güvenilir isimlere bel bağladığı belirtildi. Bu nedenle örgüt içinde kritik görevlere yönelik düzenlenen bu tip operasyonların, örgütün intikal ve irtibat kanallarını koparttığı gibi örgüt kadroları arasındaki çözülmeyi de hızlandırdığı bildirildi.

  • Bakan Çavuşoğlu’ndan mülteci açıklaması

    Bakan Çavuşoğlu’ndan mülteci açıklaması

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriyeli mültecilerin ülkelerine döndürülmesi için komşu ülkeler olarak inisiyatif aldıklarını belirterek, “BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’yle Suriyeliler başta olmak üzere mültecilerin ülkelerine döndürülmesi için çalışmalarımız var” dedi.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya’nın Manavgat ilçesinde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bakan Çavuşoğlu, mültecilerin Covid-19’la birlikte bütün dünyada sorun olduğunu ifade ederek, “Artık mültecilerin güvenli şekilde ülkelerine döndürülmesi, gönderilmesi için uluslararası toplumdan daha iyi bir destek görmeye başladık. Bu işin ciddiyetini biraz anladılar. Başta BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’yle Suriyeliler başta olmak üzere mültecilerin ülkelerine döndürülmesi için çalışmalarımız var. Bu konuda komşu ülkeler Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak olarak biz bir inisiyatif başlattık. En fazla Suriyeliye ev sahipliği yapan komşu ülkeler olarak. Lübnan’dakilerin durumu çok kötü. Tabii bunları zorla iterek değil de sahada, Suriye içinde, bizim harekat bölgelerimizde olduğu gibi, İdlib’de olduğu gibi ülkesine dönen insanlara bir şeyler sağlayabilmek; okul, eğitim, sağlık, istihdam yaratıcı projelerin hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi.

    Bakan Çavuşoğlu, iç savaş devam ettiği için Avrupa ülkelerinin bugüne kadar Suriye’nin yeniden inşasına karşı çıktığını söyleyerek, “Bu doğruydu, savaş devam ederken bir ülkenin yeniden inşası gerçekçi değildi. Rejimle ilgili olsun hepimizin tutumu belli ama sahada temel ihtiyaçları karşılamak mümkün” diye konuştu.

    Afganistan’daki durumun Suriye’den çok farklı olduğunu vurgulayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

    “İnsanları hemen göndermek doğru da değil, mümkün de değil. Muhataplarımız yok. Biz zaten bir önceki yönetim döneminde uçaklarla Afganları Afganistan’a gönderiyorduk. Pakistan’a da aynı şekilde gönderiyoruz. Sonuçta bu bir sorun, tüm dünyada sorun. Covid-19’la beraber, bu sorun daha da artmaya başladı. Bu küresel bir sorunsa uluslararası toplum olarak hep birlikte bu sorunu çözelim. Biz yine de bu işin bir sorun olduğunu görüyoruz, toplumda bir rahatsızlıkta var. Ama bu işe ırkçı ve faşizan bir yaklaşımla bakmak son derece yanlıştır. Diğer taraftan toplumsal bir sorunsa da hep birlikte sakin bir şekilde değerlendirip, yeni politikalar da üreterek, çare bulmak için İçişleri Bakanlığımız başta olmak üzere tüm kurumlarımızla çalışıyoruz.”

     

  • Taziye evinde balkon çöktü

    Taziye evinde balkon çöktü

    Bartın’ın Ulus ilçesine bağlı Bağdatlı köyünde taziye evinde balkonun çökmesi sonucu 13 kişi yaralandı.

    İlçeye bağlı Bağdatlı köyünde dün kalp krizi geçiren Muharrem Can (47) hayatını kaybetti. Bugün sabah saatlerinde taziye için gelenler evde toplandı. İki katlı ahşap evin 3 metre yüksekliğindeki balkonu, taziyeye gelenler üzerinde otururken çöktü, 13 kişi yaralandı. Yaralılardan 2’sinin üzerine yemek kazanının devrilmesi sonucu vücutlarında yanıklar oluştuğu belirtildi.

    İhbar üzerine köye sağlık ekipleri ve UMKE sevk edildi. Ambulanslarla Bartın Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

  • “Salgının biteceği tarihi kimse söyleyemez”

    “Salgının biteceği tarihi kimse söyleyemez”

    Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Temsilcisi Dr. Batyr Berdyklychev, aşılamanın virüsü kontrol etmek ve pandemiyi durdurmak için en önemli silah olduğunu vurguladı. Aşılanmayla okul ile iş yerlerinin açık kalmaya devam edebileceğini ve normale dönüşün sağlanabileceğini söyleyen Dr. Berdyklychev, rahatlamak için henüz erken olduğunu kaydetti. Salgının ne zaman biteceğini kimsenin halen kesin olarak halen söyleyemeyeceğini belirten Dr. Berdyklychev, “Çünkü yeni vakalar görmeye devam ediyoruz. Bu biraz da hem hükümet düzeyinde, hem de bireysel düzeyde alınan önlemlere bağlı olacak. En olumlu gelişme Pazartesi günü itibariyle okulların açılması oldu. Hem DSÖ hem de UNICEF bu kararı destekliyor” ifadesini kullandı.

    Okulların yüzyüze eğitime başlamasıyla beraber normalleşmeye bir adım daha yaklaşan Türkiye’de aşılanmada hızlı bir yol kat edilse de yeterli toplumsal bağışıklık için henüz istenen oranlara ulaşılamadı. Okulların açılmasının çok önemli ve olumlu bir gelişme olduğunu belirten Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Temsilcisi Dr. Batyr Berdyklychev, aşılamanın, sosyal önlemlerle birlikte virüsü kontrol etmek ve pandemiyi durdurmak için bu aşamada elimizdeki en önemli silah olduğunu vurguladı. Ancak aşılanma ile okulların ve iş yerlerinin açık kalmaya devam edebileceğini ve normale dönüşün sağlanabileceğini söyleyen Dr. Berdyklychev, rahatlamak için henüz erken olduğunu vurguladı.

    “SALGIN NE ZAMAN BİTECEK, ŞU AN KİMSE SÖYLEYEMEZ”

    Salgının ne zaman biteceğini kimsenin halen kesin olarak halen söyleyemeyeceğine dikkat çeken Dr. Berdyklychev, “Çünkü yeni vakalar görmeye devam ediyoruz. Bu biraz da hem hükümet düzeyinde, hem de bireysel düzeyde alınan önlemlere bağlı olacak. En olumlu gelişme pazartesi günü itibariyle okulların açılması oldu. Hem DSÖ hem de UNICEF bu kararı destekliyor. Okullar en son kapanan ve ilk açılan yerler olmalı” dedi ve okulların açılması ile beraber daha dikkatli olunması gerektiğini, özellikle temaslı izlemi ve sosyal önlemler konusunun sıkı tutulması gerektiğini belirtti.

    “ANCAK AŞILAMA İLE OKULLARIN VE İŞYERLERİNİN AÇIK KALMASI SAĞLANABİLİR”

    Aşılamanın da bu önlemlerle beraber hızla devam etmesi gerektiğini belirten Dr. Berdyklychev, kimsenin tam kapanma dönemlerini tekrar yaşamak istemediğini ama gerekirse yine bazı önlemlerin alınmak zorunda kalınabileceğini belirterek şunları söyledi: “Türkiye başından beri aşılama konusunda örnek ülkelerden birisi oldu. Hem iyi kaynak sağlama hem de iyi gruplandırma konusunda. Bildiğiniz gibi öncelikle yaşlılar ve sağlık çalışanlarından başlandı ve şu anda 12 yaşın üzerindeki kronik hastalığa sahip çocuklar da dahil olmak üzere aşılama tüm yaş gruplarında devam ediyor. Bu da hem okulların açık tutulması hem de ekonominin sürdürülmesine yardım edecek.”

    “KOVİD AŞILARININ ÜCRETLİ YAPILACAĞINI DÜŞÜNEMİYORUM”

    Pfizer-BioNTech aşısının FDA’dan tam ruhsat almasıyla beraber dünyada ruhsatlandırılan ilk aşı olmasıyla beraber, “Ruhsat alan bir aşının artık ticari bir ürün haline gelebileceği” yönündeki tartışmalara da değinen Dr. Berdyklychev, “Halen pandeminin ortasındayız. Dünya üzerindeki hiçbir ülkenin elimizdeki bu hayat kurtaran aracı paralı hale getireceğini düşünmek benim için çok zor. Global açıdan duruma bakarsak, bazı düşük gelirli ülkelerde aşılanma oranlarının çok az olduğunu görüyoruz. Örneğin, Afrika ülkelerinde nüfusunun yüzde 1’inden daha azı aşılanmış durumda. Bu yüzden DSÖ, işbirliği için Covax adlı bir girişim başlattı. Böylece daha yüksek gelirli ülkeler, daha düşük gelirli ülkelere Covax girişimi üzerinden aşı bağışında bulunabiliyor. Yüksek aşılama oranları, zengin ya da fakir ülke fark etmeksizin, dünyanın her yerinde bu hastalıktan korunmak için tek yol” dedi.

    “DSÖ LİSTESİNDE OLAN AŞILARA SEYAHAT ENGELİ DOĞRU DEĞİL”

    DSÖ’nün etkinlik, güvenlik gibi belli kriterlere dayanarak verdiği Acil Kullanım Onayı alan aşıların sayısı 15’e ulaştı. Bu aşıların sıkı bir süreçten geçirilerek bu onayı alabildiğine işaret eden Dr. Berdyklychev, bazı ülkelerin DSÖ Acil Kullanım Listesi’nde bulunduğu halde bazı aşıları seyahatlerde kabul etmemesini DSÖ’nün prensip olarak onaylamadığına da işaret etti.

    “DSÖ LİSTESİNDEKİ AŞILAR GÜVENLİ VE ETKİLİ, SEYAHAT İÇİN EŞİT DAVRANILMALI”

    Dr. Berdyklychev, DSÖ listesinde bulunan tüm aşıların güvenli ve etkili olduğunu söyleyerek “Aşıların amacı, hastaneye yatışları, hastalığın ağırlığını ve ölümleri azaltmak. DSÖ Acil Kullanım Listesinde bulunan tüm aşılar da bu konudaki belirli kriterleri karşıladıkları için bu listenin içindeler. Burada iki farklı konu var, birisi bilimsel kanıtlarla sağlığı daha fazla nasıl koruyabiliriz, hastalığın ağırlığını nasıl azaltabiliriz konusu. İkincisi de tabii ki seyahat. Hangi aşıları tanıyacakları konusunda Avrupa Birliği ve DSÖ üye ülkeleri, bağımsız karar verebilirler tabii ki. Ama DSÖ, aşılanmış olmanın seyahat için bir ön gereklilik olmasını önermiyor. DSÖ’nün acil kullanım listesindeki aşılardan biriyle tam doz aşılanmış birine, hangi aşıyı olmuş olursa olsun, (seyahat açısından) eşit davranılması gerekiyor. Çünkü bu aşılar ağır hastalık gelişimine karşı etkili ve güvenli. Ama söylemeliyim ki her ülke, aşı konusunda kendi yetkilerini, kendi kararlarını almak konumunda. Çünkü her ülke kendi ulusal düzenleme kurumunun kriterlerine dayanarak bu kararları alıyor. DSÖ’nün bu kararlara herhangi bir şekilde müdahil olması mümkün değil. Tabii ki aşı onayları için çeşitli uluslararası kurumlarla birlikte çalışıyoruz ama bu konuda karar alıcı mercii ülkelerin kendi kurumları” diye konuştu.

    “HERKESE 3. DOZ, KÜRESEL GÜVENLİĞİ ENGELLER”

    Dünyada halen henüz ilk dozunu dahi olamamış milyarlarca insan varken bazı ülkelerde ‘tüm nüfus için’ üçüncü dozlara başlanacak olmasını da pandemiye karşı ‘küresel güvenlik’ açısından olumlu bulmadıklarını vurgulayan Dr. Berdyklychev, “İki doz aşılamadan sonra bağışıklık cevabının ne zaman tam olarak düşeceğine dair bilimsel kanıtlar henüz tam olarak önümüzde değil hala. Bu yüzden DSÖ, önceliklendirme yapılması çağrısında bulunuyor. Bazı ülkelerde aşılanma oranları yüzde 1 bile değil. Yüksek gelirli ülkelerde ise 2 doz aşılamada yüksek oranlara ulaşıldı, şimdi 3. doza başlamayı görüşme halindeler. Burada küresel açıdan sağlık güvenliğine bakmamız gerekiyor. Çünkü herkes aşılanmadıktan sonra, virüs ortadan kalkmayacak ve güvenlik tehdidi devam edecek” dedi.

    “RİSKLİ GRUPLAR DIŞINDAKİLERE 3. DOZA ERTELEME YAPILMALI”

    DSÖ Genel Merkezi’nin 3. doz konusundaki moratoryum (erteleme) çağrısına da değinen Dr. Berdyklychev “3. dozlara eylül ayına kadar bir moratoryum uygulanması konusunda DSÖ’den çağrı yapıldı. Böylece eylül ayı itibariyle dünya genelinde yüzde 10 aşılama oranına ulaşılması hedefleniyor. 2022’nin ortalarına doğru da küresel çapta yüzde 70 aşılanma oranlarına ulaşılması hedefleniyor. DSÖ Avrupa Direktörü Hans Kluge’nin sözlerini yinelemek istiyorum burada. 3. doz halihazırda, sağlıklı olan insanlar için bir ekstra doz olarak kullanılmamalı. Tabii ki, belli bir zaman sonrasında bağışıklık cevap düşecek, antikor düzeyi azalacak ama 3. dozu şu an daha korunmasız, risk grubu nüfusa ayırmalıyız. Bağışıklığı baskılanmış kişiler ya da iki doz aşıdan sonra beklenen immün yanıt oluşmayan risk grubu hastalar, tabii ki bu moratoryumu kararının dışında tutulmalı. Milyarlarca insan ilk dozunu bile alamamış durumda. Öncelikli hedefimiz, birinci ve ikinci dozları tamamlamak olmalı” diyerek sözlerini noktaladı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ‘fahiş fiyat’ açıklaması

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ‘fahiş fiyat’ açıklaması

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kahramanmaraş’ta yaptığı açıklamada, “İnşallah enflasyonu en kısa sürede kontrol altına alarak raflardaki, tezgahlardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz.” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Toplu Açılış Töreni’nde konuştu.

    Erdoğan’ın buradaki açıklamalarından satır başları ise şöyle:

    ”Salgın döneminde tüm ülkeler küçülürken, biz sağlık hizmetlerinden ekonomiye kadar her alanda kendimizi olumlu yönde ayrıştırdık. Büyümede rekor üzerine rekor kırıyoruz. Yıllık ihracatımız 207 milyar doları geride bıraktı.

    ”ETİKETLERDEKİ FAHİŞ FİYAT ARTIŞLARININ ÖNÜNE GEÇECEĞİZ”

    Merkez Bankası rezervlerimiz 118 milyar doları buldu. Bay Kemal 128 milyar dolar nerede diye sorup duruyordu. Artık hiç sesleri çıkmıyor. Çünkü bunlar akşam yalan sabah yalan. Artık ağızlarını açacak halleri bile kalmadı. İnşallah enflasyonu en kısa sürede kontrol altına alarak raflardaki, tezgahlardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz. Hem maliyetlerdeki yükselişle hem fırsatçılarla mücadele ederek milletimizin refah seviyesini daha da yukarılara taşıyacağız.”

  • Merkez Bankası’ndan para transferi uyarısı

    Merkez Bankası’ndan para transferi uyarısı

    Merkez Bankası faaliyet hizmeti almamış ödeme kuruluşları ve elektronik para kuruluşlarından işlem yapılmaması gerektiği konusunda tüketicileri uyardı.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), izinsiz ödeme hizmeti sunan kişi ve kuruluşlar hakkında açıklama yayınladı. Açıklamada, “Ülkemizde ödeme hizmetlerinin sunulabilmesi ancak gerekli lisansların alınmış olması şartıyla mümkündür. Bankalar, Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. (PTT) ile faaliyet izni almış ödeme kuruluşları ve elektronik para kuruluşları tarafından ödeme hizmetleri yerine getirilebilmektedir. Para transferi, fatura ödemelerine aracılık edilmesi ve benzeri ödeme hizmetlerini sunabilecek yetkili kuruluşlar TCMB internet sitesinde liste halinde* ilan edilmektedir. Ödeme hizmeti sunmaya yetkili olduğu kesin tespit edilemeyen kişilere itibar edilmemesi ve bunlar aracılığı ile herhangi bir ödeme yapılmaması gerekmektedir.

    Ayrıca, bankalar, PTT ve listede yer alan ödeme ve elektronik para kuruluşları ile bunların temsilcileri dışında ödeme hizmeti sunulması suçtur. TCMB tarafından izinsiz faaliyet gösteren işletmeler ve kişiler hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını teminen ilgili Cumhuriyet başsavcılıklarına başvuruda bulunulmaktadır. Bu kurum ve kuruluşların dışında ödeme hizmeti alınmaması ve yasal olmayan ödeme hizmeti sunulması iddialarının TCMB’ye bildirilmesi olası mağduriyetleri önleyecektir” denildi.

  • Altında yükseliş! Günün ilk rakamları

    Altında yükseliş! Günün ilk rakamları

    Son günlerde hep düşüş eğilimi içerisinde olan gram, çeyrek ve yarım altın fiyatları, 10 Eylül 2021 Cuma gününe yükselişle başladı. Uzun süredir 500 TL barajına yaklaşamayan gram altın, son günlerdeki en yüksek seviyesine ulaştı.

    Yurt içi ve yurt dışında yaşanan gelişmeler ve döviz kurlarına paralel olarak işlemlerini sürdüren altın fiyatları, 10 Eylül Cuma günü değer kazandı. Haftanın son işlem gününde ons altının bin 797 dolara düşmesiyle beraber iç piyasadaki altın fiyatları da bu oranlarda tekrardan şekillendi. İşte 10 Eylül Cuma günü gram, çeyrek, yarım altın fiyatları…

    GRAM ALTIN FİYATLARI

    Uzun zamandır 500 Türk lirası barajını geçemeyen gram altın 10 Eylül 2021 Cuma günü 488 Türk lirasından işlem görüyor.

    ÇEYREK ALTIN NE KADAR?

    Çeyrek altın 800 TL’nin üzerindeki konumunu yeniden koruyarak 806 TL’de konumlandı. Çeyrek altın 793 TL’den geri alınıyor.

    YARIM ALTIN NE KADAR?

    Bin 589 TL’den alınan yarım altın, bin 616 TL’den satılıyor.

    CUMHURİYET ALTINI KAÇ TL?

    Son zamanlardaki artışlarla beraber hem 3 bin TL barajını aşan hem de bu seviyelerdeki eşikleri geçen Cumhuriyet altını bugün 3 bin 156 Türk lirasından alınırken 3 bin 213 Türk lirasından da satışa sunuluyor.

  • Müteahhitlerden boykot kararı! İnşaatlar durduruldu

    Müteahhitlerden boykot kararı! İnşaatlar durduruldu

    Müteahhitler, çimento fiyatlarındaki artış nedeniyle aldıkları boykot kararını uygulamaya başladı. İnşaatlar bugünden itibaren 24 Eylül’e kadar durduruldu.

    Çimentocu ile müteahhit arasındaki anlaşmazlık sonrası çıkan boykot kararı sonucunda müteahhitler geçici olarak inşaatları durdurdu.

    Müteahhitler çimento sektörüne yönelik eleştirileri sonrasında inşaatları geçici olarak durdurma kararı aldı. Çimento fiyatlarının anormal şekilde artmasından şikayet eden müteahhitler 24 Eylül tarihine kadar inşaatları durdurdu. Konuyla ilgili İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu’ndan yapılan açıklamada çimento sektöründe fahiş zamlar uygulandığını, bununla ilgili defalarca açıklama yaptıklarını ancak bir sonuç elde edilemediğinden bahsedildi.

    24 Eylül’e kadar sürecek

    Açıklamada “Türkiye İnşaat sektöründe kullanılan birçok malzemeye enflasyon ve döviz artışı üzerinde zamlar yapılmış, özellikle çimento sektöründe fahiş oranlara varan zamların yapılması, müteahhitlik sektörü ve kamu adına artık kabul edilemez seviyeye ulaşmıştır. İnşaat sektörünün karşı karşıya kaldığı fahiş fiyat artışlarını; başta Ticaret Bakanımız ve diğer ilgili bakanlarımıza defaten aktardık, maalesef fiyatlara yansıyan olumlu bir netice alamadık. Özellikle çimento fiyatlarında yaşanan tekelci fiyat uygulaması ve keyfiyete bağlı zamlar, bardağı taşıran son damla olmuştur. İnşaat sektörü olarak, son çare, en demokratik hakkımız olan “İş Bırakma ve Boykot” hakkımızı son zamanlarda ülkemizin yaşadığı doğal afetlerle mücadele ettiği günlerde baskı aracı olarak kullanmayı uygun bulmadık ve yaşadığımız tüm sıkıntılara rağmen sabrettik. Ancak, sosyal medya ve basın üzerinden mücadelemize devam ederek, özellikle çimento sektörünün fahiş zamları geri çekmesi yolunda verdiğimiz mücadeleye çimento sektörü yeni zamla karşılık vermiş, Türkiye inşaat sektörüne “İş Bırakma ve Boykot” dışında seçenek bırakmamıştır. Çimento sektörünün haksız ve fahiş fiyat artışlarına sessiz kalmayarak inşaatlarımızı 24 Eylül tarihine kadar durduruyoruz” denildi.

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan enflasyon mesajı

    Merkez Bankası Başkanı’ndan enflasyon mesajı

    TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası ekonomi toplantısına katıldı. Kavcıoğlu, “Kısa vadede enflasyon görünümünde etkili olan geçici unsurların etkisini yitireceğini ve son çeyrekte enflasyonun düşüş eğilimine gireceğini düşünüyoruz” dedi.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası ekonomi toplantısında konuştu.

    Kavcıoğlu’nun konuşmasından satır başları şu şekilde;

    • Türkiye ekonomisinde enflasyon, rezervler ve risk primi konularında iyileşme alanı var.
    • Türkiye, borçluluk anlamında gelişmiş ülkelerden tüm kategorilerde belirgin şekilde olumlu ayrışıyor.
    • Ticaret ortaklarımızdaki toparlanma ihracatımızın artışına katkı veren olumlu bir gelişme.
    • Türkiye 2021 başından bu yana belirgin reel faiz veren nadir ülkelerden biri oldu.
    • Cari dengedeki iyileşmeye ek olarak risk primi de iyileşecek.
    • Kısa vadede enflasyon görünümünde etkili olan geçici unsurların etkisini yitireceğini ve son çeyrekte enflasyonun düşüş eğilimine gireceğini düşünüyoruz.
    • Küresel merkez bankacılığında para politikası duruşu belirlenirken, kısa vadeli arızi unsurlardan arındırılmış çekirdek enflasyon göstergeleri esas alınır.
    • Rezervlerimiz 85-90 milyar dolar seviyesinden 115-120 milyar dolar bandına geldi.
    • Önümüzdeki dönemde daha güçlü bir TL oluşturulması yönünde adımlar atacağız.