Etiket: gündemhaber

  • Merkez Bankası Başkanı’ndan faiz açıklaması

    Merkez Bankası Başkanı’ndan faiz açıklaması

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, başkanlığında ilk faiz kararının verileceği nisan ayında veya sonraki aylarda gerçekleştirilecek Para Politikası Kurulu (PPK) toplantılarında “hemen faiz indirileceği önyargısını” doğru bulmadığını belirtti.

    Bloomberg’in sorularını yazılı olarak yanıtlayan Kavcıoğlu, “Nisan veya sonrasındaki aylarda PPK kararıyla ilgili hemen faiz indirilecek şeklinde önyargılı bir yaklaşımı doğru bulmuyorum” değerlendirmesini yaptı.

    “Yeni dönemde de kararlarımızı kurumsal bir para politikası anlayışıyla enflasyondaki düşüşün kalıcılığını sağlayacak şekilde almaya devam edeceğiz” ifadelerini kullanan Kavcıoğlu, “Bu çerçevede şu ana kadar atılmış olan politika adımlarının etkilerini de gözlemleyeceğiz” diye konuştu.

    Göreve geldikten sonra ilk kez bir söyleşi veren Kavcıoğlu, Merkez Bankası’nın yüzde 5 enflasyon hedefine sıkı sıkıya bağlı olduğunu dile getirdi.

    Enflasyon hedefi

    Kavcıoğlu, “Merkez Bankası’na enflasyonu kalıcı bir şekilde düşürmek için elindeki araçları kullanmak konusunda Kanun’la araç bağımsızlığı verilmiştir. Merkez Bankamız da değişen dünya koşulları altında ve başta enflasyon görünümü olmak üzere yurt içi makro ekonomik gelişmeler ışığında para politikası araçlarını günün şartlarına göre bağımsız şekilde kullanmaya devam edecektir” diye konuştu.

    Kavcıoğlu prensip olarak da etik olarak da daha önceki kararlar hakkında yorum yapmayı doğru bulmadığını belirtti. Kavcıoğlu, “Hükümet ile belirlenen orta vadeli yüzde 5 enflasyon hedefine sıkı sıkı bağlıyız ve bunun sürdürülebilir büyüme için de ne kadar önemli olduğunun farkındayım. Para politikası duruşunu belirlerken gerçekleşen ve beklenen enflasyonla birlikte küresel sermaye akımları, benzer ülkelerin reel getirileri ve yerleşiklerin portföy tercihlerini de dikkate alacağız” sözlerini kullandı.

    Rezervler

    Türk lirasını desteklemek için rezervlerin kullanımına ilişkin soruyu yanıtlayan Kavcıoğlu, “Gelecek dönemde Merkez Bankası, Para ve Kur Politikası metninde belirtildiği gibi dalgalı kur rejimine bağlı kalacak, kurlar serbest piyasa koşullarında arz ve talep dengesine göre oluşacaktır” değerlendirmesini yaptı.

    Kavcıoğlu, “Merkez Bankası uygun koşullar oluştuğunda rezervlerini güçlendirmeye yönelik araçları iletişimi önceden ve gerektiği şekilde yaparak devreye alabilecektir” açıklamasını yaptı.

    Kavcıoğlu, TCMB’nin tek politika faizi uygulamasına devam edip etmeyeceğine yönelik bir soruya, “Para politikasının operasyonel çerçevesini koruyacağız, bir hafta vadeli repo faiz oranı para politikası açısından temel politika aracımız olmaya devam edecek. Sadeleştirilmiş operasyonel para politikası çerçevesinin, aktarım mekanizmasını güçlendirdiğini, kararların ve uygulamaların daha sade ve net şekilde iletişiminin kurulmasına imkân verdiğini görüyoruz” sözleriyle yanıt verdi.

  • Altın fiyatları kritik zirveye tutundu

    Altın fiyatları kritik zirveye tutundu

    Son birkaç haftada yaşadığı düşüşün ardından geçtiğimiz günlerde döviz kurlarına paralel olarak yükselişe geçen gram, çeyrek altın fiyatları 27 Mart Cumartesi günü bir iniş bir de çıkış grafiği sergiliyor. Kapalıçarşı piyasasının da yakından takip edildiği gram, çeyrek, yarım ve tam altın fiyatları, yatırımcıların radarında bulunuyor.

    Dolar kuru ve ons altın kaynaklı dalgalanmalar bu hafta da altın fiyatlarında inişler ve çıkışlar yaşanmasına sebep oldu. Hafta başında Asya piyasalarındaki dolar kuru dalgalanmalarıyla 400 TL’lerden 450 TL’lere kadar yükselen altının gramı, 430 TL civarına kadar gerilemişti. 27 Mart Cumartesi günü altın fiyatları dövize paralel olarak hareketlerini sürdürüyor…

  • Hrant Dink davasında karar çıktı

    Hrant Dink davasında karar çıktı

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Ercan Gün’e silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 10 yıl hapis cezası verildi. Ecevit Emir için beraat kararı verildi. Emre Cingöz için beraat kararı verildi. Celalettin Cerrah ve Sabri Uzunoğlu için suçlamalar zamanaşımı nedeniyle düştü. Bekir Yokuş için ise kasten öldürmeye yardım suçundan 10 yıl hapis cezası verildi.

    Davada Gülen’in de aralarında bulunduğu 13 sanığın dosyası ayrıldı.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma salonunda, tutuksuz yargılanan dönemin Trabzon Jandarma Komutanı Ali Öz, eski emniyet müdürleri Reşat Altay, Celalettin Cerrah’in aralarında bulunduğu çok sayıda sanık katıldı. Tutuklu sanıklar ise Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile duruşmaya katıldı.

    Mütalaada 11 sanığa beraat, 51 sanığa ceza istenmişti

    Duruşma savcısı 14 Aralık 2020 tarihinde verdiği 68 sayfalık mütalaasında, toplam 11 sanığın beraatini, bir sanığın dava dosyanın düşmesini talep etmişti. Mütalaada, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, Ekrem Dumanlı, Adem Yavuz Arslan’ın da bulunduğu 13 firari sanığın dosyasının ayrılmasını ve 51 sanığın ise değişik oranlarda cezalandırılmasını talep edilmişti.

    Ceza istemleri

    Mütalaada, tutuklu sanık dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Sanık Ali Fuat Yılmazer’in FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün amaçları doğrultusunda önceden öldürüleceğini bildiği Hrant Dink’in hayatını korumak için görevini yerine getirmediği belirtilerek “Tasarlayarak kasten öldürmeye iştirak”, “FETÖ terör örgütü yöneticiliği”, “Görevi kötüye kullanmak” ve “Resmi belgede sahtecilik” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 18 yıl 3 aydan 31 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

    Tutuklu sanık dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in “Tasarlayarak kasten öldürmeye iştirak”, “FETÖ terör örgütü yöneticiliği”, “Resmi belgede sahtecilik”, “Resmi belgenin yok edilmesi ve gizlenmesi” ve “Görevi kötüye kullanma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 21 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.

    Eski yüzbaşı tutuklu sanık Muharrem Demirkale ve MİT tırlarının durdurulması davasında hapis cezasına çarptırılan eski Adana Jandarma Bölge Komutanı sanık Hamza Celepoğlu hakkında ise “Anayasayı ihlal” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet , “Kasten öldürme” suçundan da ayrı ayrı müebbet ve “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

    Dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz hakkında da “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “Kasten öldürme” suçundan müebbet, “Resmi belgede sahtecilik”, “Görevi kötüye kullanmak”, “Örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım” suçlarından da 5 yıl 10 aydan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

    Mütalaada, tutuklu sanık Ercan Gün hakkında “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

    Cinayetten önce dönemin Trabzon İstihbarat Daire Başkanı olan Eskişehir İl Emniyet Müdürü Engin Dinç, İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ve dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında “Görevi kötüye kullanmak” suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapis istenmişti.

    Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü sanık Reşat Altay’ın “Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapsi, “Resmi belgeyi bozmak, yok etmek, gizlemek” suçundan 3 yıldan 7 yıl 6 aya kadar, “Görevi kötüye kullanma” suçundan da 6 aydan 2 yıla olmak üzere toplam 23 yıl aydan 35 yıl 6 aya kadar hapsi istenerek Altay’ın hükümle birlikte tutuklanması da talep edilmişti.

    Dönemin İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’un “görevi kötüye kullanma” suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapsi istenmişti.

    Hrant’ın arkadaşları duruşma öncesine açıklama yaptı

    Hrant Dink cinayetinde dava öncesinde Hrant’ın Arkadaşları İnsiyatifi İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı yapan insiyatif üyelerinden Bülent Aydın, “Hukuk mücadeleleri sonucu kamuoyunun bu cinayetin aydınlanması yönündeki talebinin baskısıyla süreç içerisinde gelişti ve bugünlere gelindi. Evet önemli bir davadır. Türkiye tarihinde ilk defa bir siyasi cinayet davasında bu kadar resmi kişi yargılandı. En son mütalaada da bunların önemli bir kısmı hakkında önemli cezalar istendi. Belki bu cinayet tam olarak aydınlatılabilseydi bu ülkede daha öncede yaşanmış başka siyasi cinayetlerde de benzer süreçlerde işleyen mekanizma ortaya çıkmış olabilirdi. Bugün bu noktada değiliz dolayısıyla bir kez daha biz bitti demeden bu dava bitmez diyerek karar duruşmasına giriyoruz” şeklinde sonlandırdı.

  • Bursa’da hafta sonu hava nasıl?

    Bursa’da hafta sonu hava nasıl?

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü Bursa için 5 günlük hava tahmin raporunu yayınladı. Uludağ’da kayak sezonunun kapanacağı 31 Marta sayılı günler kala kar kalınlığı 180 santimetreye yükseldi.

    Son tahminlere göre bugün Bursa kar yağışlı, sıcaklık en yüksek 3, en düşük eksi 2 derece olacak. Yarın karla karışık yağmur beklenen Bursa’da, cumartesi çok bulutlu, pazar gününün ise az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.

    Türkiye’nin en önemli kış turizm merkezlerinden Uludağ’da ise bugün kar yağışlı, sıcaklığın en yüksek eksi a 8, en düşük eksi 10 derece olacağı tahmin ediliyor. Uludağ’da etkili olan kar yağışı ile birlikte üç günde kar kalınlığı 30 santimetre artarak 180 santimetreye yükseldi.

    BURSA’NIN 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU TAHMİNİ

  • Cumhurbaşkanı’ndan altın ve döviz çağrısı

    Cumhurbaşkanı’ndan altın ve döviz çağrısı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti 7. Olağan Büyük Konresi’nde yaptığı konuşmada, “Son birkaç gündür piyasalardaki dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, potansiyelini kesinlikle yansıtmıyor.” dedi. Erdoğan ayrıca vatandaşa döviz çağrısı yaparak, “Evlerindeki döviz ve altını çeşitli finans araçlarına yatırarak ekonomi ve üretime kazandırmalarını istiyorum.” ifadelerini kullandı.

    Erdoğan konuşmasında ise şu açıklamalarda bulundu:

    Hangi inançtan, hangi kökenden, hangi mezhepten olursa olsun, bu ülkenin 84 milyonun insanının hepsini selamlıyorum.

    Biz bugüne kadar hangi mücadeleyi yürütmüşsek, hangi başarıları kazanmışsak, hepsini işte bu iman, işte bu inanç, işte bu azim sayesinde gerçekleştirdik.

    CUMHUR İTTİFAKI’NA DESTEK OLANLARA TEŞEKKÜR

    Milletimizin 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurduğu Cumhur İttifakını, Milliyetçi Hareket Partisi ile birlikte seçimlerde ve Meclis’te devam ettirerek, mücadelemizin saflarını tahkim ettik ve genişlettik. Hangi partiden olursa olsun, Cumhur İttifakına destek olan her bir kardeşime ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

    “HEDEFLERE CUMHUR İTTİFAKI İLE ULAŞTIRACAĞIZ”

    Türkiye’yi önce 2023 hedeflerine, ardından da 2053 vizyonuna Cumhur İttifakı’yla kavuşturacağız. Bugün 7. olağan büyük kongremizi Türkiye için güven ve istikrar azmi ile topluyoruz.

    Siyasetin sadece geçmişle değil, bugünle sınırlı kalmaması; yarını, geleceği, umudu kucaklaması gerektiğine inanan bir mefkureye sahibiz. Bizim inancımızda yarından ümidini kesmek küfre eşdeğer görülmüştür. Bugünün hakkını vermeden geleceği inşa edemeyiz. Türkiye’nin bugün bulunduğu yer şanlı tarihiyle geleceği için belirlediği hedefleri arasındaki ince çizgidir.

    Asırlarca 3 kıta 7 iklimi idare etmiş devletini, 7 düvelin leş kargaları gibi başına üşüşmesiyle kaybeden milletimizin, İstiklal Marşı’mızda ruh ve vücut bulan zaferinin hikmetini arayanlar, önce buraya bakmalıdır.

    “FARKLI BİR TÜRKİYE VAR”

    Ülkemizi ve milletimizi, sürekli kendi iç sıkıntılarıyla meşgul ederek son iki asırdır köklü değişimlerin dışında tutanlar, yine aynı oyunun peşinde. Ama bu defa başaramayacaklar. Çünkü bu defa farklı bir Türkiye var.

    “GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE’Yİ İNŞA EDİYORUZ”

    İnsanlığı hakkın, hakkaniyetin, adaletin teminatı bir küresel yönetim anlayışıyla buluşturacak medeniyet nöbetini devralmaya hazırlanıyoruz. Uzunca bir süredir takip ettiğimiz rotamızın adı olan 2023 hedeflerimizi yeni bir başlangıç haline dönüştürerek, 21’inci yüzyılı ve ötesini kuşatacak büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Teknolojinin insansız dünyaya doğru evrilmeye çalışıldığı tarihi yol ayrımında, insanın fıtri güzellikleri üzerinden yeni bir dünya düzeni kurulmasına öncülük etmenin sorumluluğuna talibiz.

    “MİLLİ EĞİTİM BÜTÇESİNİ 147 MİLYAR LİRAYA ÇIKARDIK”

    Önce eğitim dedik ve bütçede önceliği her zaman bu alana verdik. Milli Eğitim bütçesini 2002’de 7,5 milyar lira seviyesinden aldık, 2021 yılı itibarıyla 147 milyar liraya çıkardık. Üniversite sayımızı 76’dan 207’ye üniversite öğrencisi sayımızı 1.5 milyondan 8 milyonun üzerine çıkardık.

    Hastanelerdeki yatak sayımızı 184 binden 253 binin üzerine çıkardık. Nitelikli yatak sayımızı da 16 binden 162 bine çıkardık. Hekim sayımız 2002’de 9 2binken. Bugün 174 bini geçti. Ambulans başına düşen nüfus sayımızı 107 binlerden 14 binlere indirdik.

    ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI

    Son 18 yılda ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplamda 411 milyar lirayı aşan tutarda yardım yaptık. Net asgari ücret 2002 yılında 184 lirayken bu yılbaşı itibarıyla 2 bin 825 lira oldu. Adalet en çok hassasiyet gösterdiğimiz alanlardan biridir. Hakim, savcı ve diğer personel sayısını yüzde 176 oranında artırdık.

    “TERÖR ÖRGÜTLERİNİ EYLEM YAPAMAZ HALE GETİRDİK”

    PKK başta olmak üzere tüm terör örgütlerini hezimete uğratarak ülkemiz sınırları içinde eylem yapamaz hale getirdik.

    PİYASALARA MESAJ

    Son birkaç gündür piyasalardaki dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, potansiyelini kesinlikle yansıtmıyor.

    Ekonomideki reform programımızın politikalarını ve takvimini ilan ettik. Vakit, daha çok çalışma, üretme ve hedeflerimize yürüme vaktidir.

    ALTIN VE DÖVİZ ÇAĞRISI

    Vatandaşlarımdan evlerindeki döviz ve altını çeşitli finans araçlarına yatırarak ekonomi ve üretime kazandırmalarını istiyorum.

    Ülkemize yatırım yapan uluslararası yatırımcılara Türkiye’nin gücüne ve potansiyeline güvenmeleri çağrısında bulunuyorum.

    Önümüzdeki dönem Türk ekonomisini yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüterek çok daha iyi yerlere geleceğiz.

    İSTANBUL SÖZLEŞMESİ MESAJI

    Gündemimizde, kadınlarımızın haklarını korumayı vicdanlarda değil, kağıtlarda arayanlara söyleyeceklerimiz var.

    YENİ ANAYASA MESAJI

    Darbenin üzerinden silindir gibi geçtiği, terörden bezmiş, ekonomik sıkıntıların altında ezilmiş bir halka silahların gölgesinde onaylatılan bu Anayasa, lafzı ve ruhuyla, arkasındaki vesayetçi güçlerin eseridir.

    Türkiye’nin yeni ve sivil bir Anayasa’yı tartışması, hem kendi tarihimizin hem de gelişen ve değişen dünya şartlarının kaçınılmaz gereğidir.

    Milletimiz nasıl bir anayasayla yönetilmek istiyorsa, biz de işte öyle bir anayasa istiyoruz.

    Gelin, ideolojik, zümrevi ve kişisel tüm bagajlarımızı, duvarlarımızı, şerhlerimizi bir kenara bırakarak, Türkiye’yi en az bir asır boyunca taşıyacak lafza ve ruha sahip yeni bir anayasaya kavuşturalım. Biz buna varız ve hazırız.

    (Anayasa çalışmaları) Önce ilkeler sonra somut metinler düzeyinde belirli olgunluğa gelince bir araya getirilecek ve tartışmaya açılacaktır

    KONGRE ÖNCESİ AÇIKLADI: 75 KİŞİLİK MKYK İLE YOLA DEVAM EDECEĞİZ

    Kongre öncesi, salon önünde bekleyen vatandaşlara seslenen Erdoğan şu açıklamaları yaptı:

    Sizleri böyle anlamlı bir buluşmada özellikle de kar yağışının tüm mikropları temizlediği bir anlamlı buluşmada en kalbi duygularla selamlıyorum. Biraz sonra 7. Olağan Büyük Kongremizi yapacağız. Hamdolsun şu ana kadar kurulduğumuzdan bu yana son olarak üye kayıtlarını istediğimde üye kayıt sayımız 13 milyon 500 bine ulaştı. Bırakın Türkiye’yi dünyada böyle bir siyasi parti yok. Hamdolsun 1 milyonu aşkın genç üyesiyle yaklaşık 5 milyonu aşkın kadın üyesiyle ve bunun dışında da ana kademe üyesiyle dünyada bir başkası yok. Türkiye’de zaten yok. Ve artık önümüzde 2023 var. 2023’e hazır mıyız? Bugün yapacağımız tüzük tadilatıyla 50 kişilik bir MKYK değil, şimdi 75 kişilik bir MKYK ile yola devam edeceğiz. Ayrıca, yedek diye bir ifade var. O da 35 kişi ama onlar yedek olarak kalmayacak. Onlar da aynen 35 kişi ile beraber çalışacaklar asıl üyeler gibi.”

    BAŞKANVEKİLİ SAYISI 2’YE ÇIKTI

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, kongrede yapılacak tüzük değişikliğiyle genel başkanvekili sayısının 2’ye çıkarılacağını bildirdi.

    İZLEYİCİLER SALONA ALINDI

    Koronavirüs ile mücadele kapsamında tüm tedbirlerin alındığı kongrede, Cumhur İttifakı’na ithafen, “Cumhur İttifakı bir masa başı ittifakı değil, gönül mutabakatıdır” pankartı dikkat çekerken, “Her arayan bulamaz ama bulanlar hep arayanlardır” ifadelerinin yer aldığı brandalar da salonda yer aldı.

  • Valilikten Bursalılara önemli uyarı

    Valilikten Bursalılara önemli uyarı

    Bursa Valiliği tarafından yapılan açıklamayla vatandaşlar olumsuz hava koşulları konusunda uyarıldı.

    BURSA VALİLİĞİ’NDEN YAPILAN AÇIKLAMADA:

    “Eskişehir Bölge Tahmin ve Erken Uyarı Merkezince yapılan son değerlendirmelere göre; İlimiz genelinde (bugün) gece saatlerinden itibaren hafif – orta şiddette zirai don olayı beklendiğinden tarımla uğraşan vatandaşlarımızın meydana gelmesi muhtemel olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olması gerekmektedir.

    Geçerlilik periyodu: 24/03/2021 00:00 – 27/03/2021 09:00

    Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

  • Mahir Ünal’dan kabine değişikliği açıklaması

    Mahir Ünal’dan kabine değişikliği açıklaması

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, ‘Kabine değişikliği olacak mı?’ sorusuyla ilgili olarak “Cumhurbaşkanı yeni bir düzenlemeye gidecektir” açıklamasını yaptı.

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, katıldığı canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

    Ünal kabine değişikliği iddialarına ilişkin soruya şöyle yanıt verdi:

    “Değişim konuşulmaya başlayınca kaçınılmaz olarak bir parça değiştiğinde sistemin hepsinde bir hareketlilik oluyor. 2023’e yönelik sadece partiye yönelik değil, Cumhurbaşkanı, ekibinde yeni bir düzenlemeye gidecektir. Önümüzdeki günlerde bunu göreceğiz.”

    ‘YAKIN ZAMANDA KAMUOYUYLA PAYLAŞACAĞIZ’

    Ünal, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili de açıklamada bulundu. Sözleşmenin üçüncü cinsiyet, kimlik dayatmanın aparatı haline geldiğini söyleyen Ünal, “Kadın cinayetleri ve şiddetiyle sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.

    AK Parti’nin yeni bir metin üzerinde çalıştığını da hatırlatan Ünal, çalışmanın yakın bir zamanda kamuoyuyla paylaşılacağını kaydetti.

  • Bakan Elvan’dan finansal istikrar vurgusu

    Bakan Elvan’dan finansal istikrar vurgusu

    Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, “Piyasaların etkin ve sağlıklı işleyişini son derece önemsiyoruz. Bu kapsamda serbest piyasa mekanizmasından herhangi bir taviz kesinlikle söz konusu olmayacak, liberal kambiyo rejiminin uygulanmasına kararlılıkla devam edilecektir” dedi.
    Hazine ve Maliye Bakanı Elvan, yaptığı yazılı açıklamada, Makroekonomik istikrarın ön koşulları fiyat istikrarı ve finansal istikrar olduğunu vurgulayarak, bu alanlarda istikrar olmaksızın; güçlü, kaliteli ve sürdürülebilir bir büyümeye ulaşmanın mümkün olmadığını kaydetti.

    Bakan Elvan şöyle devam etti:

    “Uygulamakta olduğumuz ‘enflasyonda düşüşü önceliklendiren’ makro politika çerçevesi, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecektir. Maliye politikalarını, para politikasını tamamlayıcı yönde fiyat istikrarını desteklemek amacıyla uygulamaya devam edeceğiz.”
    Piyasaların etkin ve sağlıklı işleyişini son derece önemsediklerini vurgulayan Bakan Elvan,” Bu kapsamda serbest piyasa mekanizmasından herhangi bir taviz kesinlikle söz konusu olmayacak, liberal kambiyo rejiminin uygulanmasına kararlılıkla devam edilecektir. Reform paketimizde yer alan eylemler de, yapısal temellerimizi daha da güçlendirecek, olası şoklara karsı direncimizi artıracaktır” ifadesini kullandı.

  • 6 bin yıl sonra faaliyete geçti

    6 bin yıl sonra faaliyete geçti

    İzlanda’nın Reykjanes Yarımadasında yer alan ve 6 bin yıldır hareketsiz olan Fagradals Yanardağında patlama meydana geldi.

    İzlanda’nın başkenti Reykjavik’in yakınlarındaki Reykjanes Yarımadasında bulunan Fagradals Yanardağı faaliyete geçti. İzlanda Meteoroloji Servisi tarafından yapılan açıklamada, 6 bin yıldır hareket görülmeyen yanardağda akşam saatlerinde meydana gelen patlamanın web kameraları ve uydu görüntüleri aracılığıyla doğrulandığı duyuruldu. Bölgeye inceleme yapmak üzere gönderilen helikopterden alınan ilk görüntülerde akan lavlar kameraya yansıdı. Patlamanın yarımadada 781 yıldır kaydedilen ilk volkanik hareket olduğu vurgulandı.

    Acil Durum Yönetimi Departmanı tarafından yapılan açıklamada ise yanardağın en yakın yoldan yaklaşık 2.5 kilometre uzak bir vadide olması nedeniyle tahliye işlemini gerek duyulmadığı ifade edildi.

    İzlanda’da son 3 hafta içinde 40 binden fazla deprem kaydedildi.

    Öte yandan Eyjafjallajokull Yanardağının 2010 yılında patlaması sonucu Avrupa genelinde hava trafiği durma noktasına gelmişti.

  • 4,5 milyon doz aşı geliyor! Koruyuculuğu yüzde 94,5

    4,5 milyon doz aşı geliyor! Koruyuculuğu yüzde 94,5

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Akova, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın bu ay 4,5 milyon doz geleceğini duyurduğu BioNTech aşısının Türkiye’de Faz-3 çalışmaları kapsamında 500 kişide uygulandığını söyledi. Akova, “Türkiye’deki gönüller Amerika ve Avrupa’da yürütülen bir çalışmanın parçasıydı. Bu çalışma ile ilgili sonuçlar bilimsel makale halinde yayımlandı ve aşının yüzde 94,5 civarında etkili olduğu gösterildi” dedi.

    Bakan Fahrettin Koca, Türk bilim insanları Uğur Şahin ve Özlem Türeci çiftinin başında olduğu Alman BioNTech firmasının Pfizer ortaklığında geliştirdiği Covid-19 aşısının bu ay Türkiye’ye geleceğini ve sırası gelenlere uygulanacağını açıkladı. Bakan Koca’nın 4,5 milyon doz geleceğini söylediği BioNTech aşısının Faz-3 çalışmaları, Türkiye’de Çin menşeili Sinovac aşısında olduğu gibi Hacettepe Üniversitesi koordinatörlüğünde yürütüldü.

    ‘YÜZDE 94,5 ETKLİ OLDUĞU GÖSTERİLDİ’

    DHA’ya konuşan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Akova, BioNTech aşısının Faz-3 çalışması kapsamında Türkiye’de yaklaşık 500 kişilik grup üzerinde uygulandığını söyledi. Akova, “Türkiye’deki gönüller Amerika ve Avrupa’da yürütülen bir çalışmanın parçasıydı. Bu çalışma ile ilgili sonuçlar bilimsel makale halinde yayımlandı ve aşının yüzde 94,5 civarında etkili olduğu gösterildi. Ama Türkiye’deki 500 gönüllünün durumuna ait özel bir yayın yapılmadı. O genel havuzun içerisinde Türkiye’deki gönüllerde de benzer bir etkinlik olduğunu kabul ediyoruz dedi.

    ‘2 DOZ YAPILMASI LAZIM’

    Prof. Dr. Akova, bu aşının yurt dışında da değişik ülkeler tarafından kullanım onayı verilen dozunun 2 doz halinde uygulanması olduğunu vurgulayarak, “Ama İsrail’de yapılan çalışmalarda ikinci doz aşı yapılmadan hemen önce kandaki antikor düzeyleri ve aşı yapılan kişilerin takibi sonucunda yüksek oranda koruyuculuğu olduğu gösterildi. Yani tek doz aşının bile koruyuculuğu var. Ama tek doz aşının koruyuculuğuna uzun vadede güvenmek pek doğru olmaz. Çünkü belli zaman içerisinde tek doz aşı ile o antikor düzeyleri düşer, onun için mutlaka 2 doz yapılması lazım” ifadelerini kullandı.

    ‘ÖLÜMLER AŞI İLE İLGİLİ DEĞİL’

    Prof. Dr. Akova, BioNTech aşısından sonra özellikle Norveç’te 80-90 yaş üzerindeki kişilerde ardı arkasına ölümlerin bildirildiğini, daha sonra bunun direkt aşı ile ilişkili olmadığını yönünde açıklamaların olduğunu hatırlattı. Akova, “Bu aşı yapıldıktan sonra birkaç gün içerisinde yüksek ateşe sebep olabiliyor. Ölüm bildirilenler altta yatan ciddi hastalığı olan kronik hastalığı olan yaşlılardı. Dolayısıyla yüksek ateş onların dengesini iyice bozup da ölüme sebep olmuş olabilir; ama bununla ilgili daha ayrıntılı bir bilgi yayımlanmadı. Bu aşının bir de alerjik reaksiyonlara yol açması söz konusu. Milyonda 5 ile 7 arasında değişen ciddi alerjik reaksiyon yapabiliyor. O yüzden bu aşının uygulama protokolünde aşının yapıldığı sağlık merkezinde aşı yapılan kişinin en az yarım saat süreyle gözlem altında tutulması isteniyor. Çünkü bu tür alerjik reaksiyonlar genellikle çok kısa sürede ortaya çıkıyor; ama müdahale edildiği takdirde herhangi bir tehlike arz etmiyor. İlk başlangıçtaki ölümler bildirildikten daha sonra ciddi bir bildirim gelmedi. Aşı ile direkt ilgili olduğu düşünülmedi. Öyle bir şey düşünülmüş olsaydı da aşının durdurulması söz konusu olurdu, durdurulmadı” diye konuştu.

    ‘HANGİ AŞI VARSA ONU OLUN’

    “Bu aşamada verilecek en önemli mesaj; elinizin altında hangi aşı varsa hangi aşıya erişebiliyorsunuz o aşıyı mutlaka olun” ifadesini kullanan Akova, “Ama aşı olduktan sonra da kendinizi korumaya devam edin. Çünkü Sinovac aşısı ilk dozdan sonra koruyuculuğu oldukça düşük olan bir aşı. Mutlaka iki doz yapılıp, ikinci dozdan sonra en az 14 gün sürenin geçmesi lazım. Pfizer-BioNTech aşısının birinci dozdan sonra kısmen daha yüksek koruyucu olduğunu biliyoruz; ama bu korunma önlemlerini aksatmanızı, maske takmamanızı, kalabalıklara girmenizi gerektiren bir durum değil, bu durumda da hastalık bulaşabilir. O nedenle aşı da olsanız kendinizi korumaya devam etmelisiniz, hangi aşıyı bulursanız da onunla bir an önce aşılanmanız önemli olan nokta” dedi.

    ‘YAZA KADAR TOPLUMSAL BAĞIŞIKLIĞI HEDEFLEMELİYİZ’

    Akova, gelecek hafta 60-65 yaş arasına aşının başlanacak olmasının çok olumlu olduğunu kaydederek, “Bu yaş grubundan sonra artık diğer yaşlardaki riskli gruplar veya toplumda çalıştıkları koşullar nedeniyle risk altında olan gruplar aşılanmaya başlanacak. Şu andaki hızla toplumun yüzde 65-70’lik sürü bağışıklığı ya da ‘toplumsal bağışıklık’ denen rakama çok kısa sürede ulaşmak maalesef mümkün değil. Günde 150-200 bin civarında aşı yapılıyor, bu rakam çok düşük. Yaklaşık 50 milyon kişinin aşılanmasından bahsediyoruz. 50 milyon kişinin aşılanması için günde 1 milyon aşılama yapsanız 1,5-2 ay sürer. Bu da yaz aylarının başını bulacak demektir. Amerika Birleşik Devletleri mayıs ayı sonuna kadar aşıyı erişilebilir hale getirmeyi planlıyor. Bizim de en azından yaz başına kadar bu ‘toplumsal bağışıklık’ dediğimiz rakama ulaşacak aşılamayı hedeflememiz gerekir. Ama onun için bir yandan aşı bulmak ve bir yandan o aşıyı süratle uygulamak gerekir” diye konuştu.

    BioNTech aşısının eksi 70-80 derecede saklanması gerekiyor. Bu nedenle aşının Türkiye’ye getirilirken bu dereceye sahip özel kutularda nakledileceği belirtildi. Aşı, Hacettepe Üniversitesi’de Faz 3 çalışmaları sırasında da eksi 72 derecedeki özel dolaplarda tutulmuştu.