Etiket: gündemhaber

  • Yunanistan ile kıta sahanlığı gerilimi

    Yunanistan ile kıta sahanlığı gerilimi

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, “Yüz ölçümü 10 kilometrekare olan, Anadolu’ya 2 kilometre, Yunan ana karasına ise 580 kilometre uzaklıkta olan bir adanın 40 bin kilometrekare genişliğinde kıta sahanlığı alanı yaratması, rasyonel ve uluslararası hukuka uygun bir tez değildir. Bu nedenle Yunanistan’ın bu iddialarını reddediyoruz” dedi.

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın Oruç Reis’in Doğu Akdeniz’deki araştırma faaliyetine ilişkin yaptığı açıklamaya, yazılı cevap verdi. Aksoy, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de devam eden hidrokarbon faaliyetleri çerçevesinde, Oruç Reis araştırma gemisinin dünden itibaren, Doğu Akdeniz’de yeni bir sismik araştırma faaliyetinde bulunacağının ilgili makamlarca yayımlanan bir NAVTEX (Denizcilere Duyuru) ile kamuoyuna duyurulduğunu bildirdi. Sözcü Aksoy, Oruç Reis’in araştırma yapacağı deniz alanının, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler’e bildirdiği kıta sahanlığı sınırları ve 2012 yılında hükümet tarafından Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na verilen ruhsat sahaları içinde olduğunu belirterek, “Söz konusu sahanın bir bölümünde, Barbaros Hayrettin Paşa sismik araştırma gemimiz esasen geçmiş yıllarda faaliyette bulunmuştu. Hal böyle olmasına rağmen Yunanistan bu araştırma faaliyetimize itiraz ederek, araştırma sahasının kendi kıta sahanlığında olduğunu iddia etmiştir. Yunanistan bu iddiasını başta Meis olmak üzere, kendi ana karasından uzaktaki adalarının varlığına dayandırmaktadır. Yunanistan’ın bu maksimalist kıta sahanlığı iddiası, uluslararası hukuka, içtihata ve mahkeme kararlarına aykırıdır” dedi.

    ‘İDDİALARI REDDEDİYORUZ’

    Aksoy, “Yüz ölçümü 10 kilometrekare olan, Anadolu’ya 2 kilometre, Yunan ana karasına ise 580 kilometre uzaklıkta olan bir adanın, 40 bin kilometrekare genişliğinde kıta sahanlığı alanı yaratması rasyonel ve uluslararası hukuka uygun bir tez değildir. Bu nedenle Yunanistan’ın bu iddialarını reddediyoruz. Türkiye, bugüne kadar çeşitli vesilelerle her düzeyde dile getirdiği üzere Yunanistan’a diyalog çağrılarını yinelemekle birlikte, uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru hak ve çıkarlarını müdafaa etmeye devam edecektir” ifadesini kullandı.

  • 10 sağlık çalışanı virüse yakalandı

    10 sağlık çalışanı virüse yakalandı

    Van Başkale Devlet Hastanesi’nde, bir sağlık personelinde öksürük ve yüksek ateş şikâyeti görülünce, tüm personele koronavirüs (Covid-19) testi yapıldı. Yapılan testler sonucunda 10 sağlık çalışanında koronavirüs görüldü.

    Başkale Devlet Hastanesi’nde görev yapan sağlık çalışanında, 2 gün önce yüksek ateş ve öksürük şikâyeti başladı. Bunun üzerine hastane yönetimi tarafından tüm personele test yapıldı. Yapılan testler sonucunda 10 personelin koronavirüs testi pozitif çıktı. Bunun üzerine hastane poliklinikleri geçici olarak hizmete kapatılarak, tüm hastane dezenfekte edildi.

    Hastanenin tamamen dezenfekte edilmesinin ardından poliklinikler tekrar hizmet vermeye başladı. Koronavirüs testleri pozitif çıkan sağlık çalışanlarının ise tedavisi devam ediyor.

  • Cumhurbaşkanlığı sisteminin 2’nci yılı

    Cumhurbaşkanlığı sisteminin 2’nci yılı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Hayatımızın hiçbir döneminde olmadığı gibi şimdi de ‘Biz yaptık öyleyse en doğrusu budur.’ gibi bir inatlaşmaya girmiyoruz. Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır.” dedi.

    Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Kabinesi 2 Yıllık Değerlendirme Toplantısı’nda, Türkiye’nin etki alanındaki her yerde adalet, hak, hukuk, güvenlik, huzur ve refah gibi insani tüm hasletleri hayata geçirip farkını ortaya koyduğunu vurguladı.

    Kimsenin toprağında, egemenliğinde, hele hele doğal kaynaklarında Türkiye’nin gözünün olmadığını bugüne kadar yapılanlarla ispatladıklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi:

    “Karşımızdakiler hangi ahlaksızlığı yaparsa yapsın, biz inancımızın ve tarihimizin bize gösterdiği istikametten şaşmayacağız. Böyle bir duruşta, asla çıkar hesaplarına, kirli pazarlıklara, menfaat için Hakka ve halka sırt dönmeye yer olmayacağı açıktır. Bugüne kadar böyle davrandık, bundan sonra da aynı ilkeli, onurlu, insani ve vicdani duruşumuzu koruyarak mücadelemizi sürdüreceğiz.”

    – “Reform, icraat ve değişim temelli bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz”

    Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte ülkenin yönetim yapısında köklü değişikliklere gidildiğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

    “Tabii bu yönetim sistemi, gerek ve ihtiyaç duyulduğunda her türlü değişikliğin süratle yapılabilmesine imkan sağlayan dinamik bir sistemdir. Hayatımızın hiçbir döneminde olmadığı gibi şimdi de ‘Biz yaptık öyleyse en doğrusu budur.’ gibi bir inatlaşmaya girmiyoruz. Daha iyisini, daha efdalini, daha güzelini bulduğumuzda her türlü değişime gönlümüz de siyasetimiz de açıktır. Nitekim bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile pek çok yapısal değişikliği hayata geçirdik. Kabinede ve üst düzey bürokraside, ihtiyaç hasıl olduğunda yeni isimlere görev vermekten asla çekinmedik. Bundan sonra da reform, icraat ve değişim temelli bir anlayışla yolumuza devam edeceğiz.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemi kurarken 35 olan bakanlık sayısını 16’ya indirdiklerini, ayrıca bir de Cumhurbaşkanı Yardımcısı atadıklarını anımsatarak, eskiden Başbakanlığa bağlı olan kurumların önemli bir bölümünü de ilgili bakanlıklarla irtibatlandırdıklarını anımsattı.

    Bazı bakanlıkları isimleriyle aynen muhafaza edip, işlevlerini ve bağlı kurumlarını değiştirirken bazı bakanlıkları da birleştirdiklerini anlatan Erdoğan, şu bilgileri verdi:

    “Yeni yönetim mimarimizin tepesinde Cumhurbaşkanı vardır. Doğrudan Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olan bakanlıklar, başkanlıklar, kurumlar, politika kurulları, ofisler ve diğer birimler bulunuyor. Bunların hepsi de aynı hedefe yönelik olarak birbirleriyle ahenk içinde çalışan yapılar şeklinde sistemde yer alıyor. Kabinemizi kurduktan sonra, ilk 100 günlük eylem planımızı 3 Ağustos 2018’de, ikinci 100 günlük eylem planımızı ise 13 Aralık 2018’de milletimizle paylaştık. Cumhurbaşkanı olarak, devleti temsil etmenin yanında, milletin doğrudan yetki verdiği ve dolayısıyla hesap sorma hakkına sahip olduğu yürütmenin sorumlusuyuz. Yasama ve yargı organlarıyla da uyumlu bir şekilde yürüttüğümüz bu görevimizde, ikinci yılımızı tamamladık.”

    – “Türkiye, her liderin görüşüne başvurduğu, iş birliğini aradığı bir ülke haline geldi”

    Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devletin düzenleme yapma fonksiyonunda en ufak bir aksamanın yaşanmadığını, Cumhurbaşkanlığı, bakanlıklar ve bağlı kurumların 2018’de 154 bin 507 olan toplam kayıtlı birim sayısının, birleştirmeler ve ilgalarla 2020’de 152 bin 217’ye gerilediğini söyledi.

    Mahalli idareler seçimleri ve salgın gibi Türkiye açısından iki önemli hadiseye rağmen, yürütmenin çalışmalarında herhangi bir aksamaya meydan vermediklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

    “Son iki yılda Cumhurbaşkanı olarak kendi imzamızla çıkardığımız 64 kararname ve 2 bin 755 karar ile milletimize kesintisiz hizmet sunduk. 9 Temmuz 2018’den bugüne kadar, Ankara ve İstanbul’daki çalışmalarımız dışında, yurt içinde 78 ilimize 114 seyahat gerçekleştirerek, milletimizle kucaklaştık. Aynı şekilde 2018’de 16 ülkeye, 2019’da 14 ülkeye, 2020’de ise 10 ülkeye toplam 47 farklı ziyaret yaparak, uluslararası alanda ülkemizin hak ve menfaatlerinin takipçisi olduk. Ülkemize gelen 98 devlet ve hükümet başkanını misafir ettiğimiz bu dönemde, mevkidaşlarımızla 366 telefon görüşmesi yaparak gündemimizdeki konuları ele aldık. Bölgesel ve küresel hemen tüm sorunların çözümünde Türkiye, her liderin görüşüne başvurduğu, iş birliğini aradığı bir ülke haline gelmiştir.”

    – “Dijital Türkiye’deki kurum sayısını yüzde 44 artışla 664’e ulaştırdık”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde dijitalleşmenin öneminin bir kez daha öne çıktığını, dijital Türkiye çalışmalarında alınan başarılı mesafe sayesinde kamu hizmetlerinin derli toplu ve hızlı şekilde verilebilmesini sağladıklarını vurguladı.

    Dijital Türkiye çalışmaları kapsamında 27 bin olan kamu hizmeti sayısını sadeleştirerek 8 bin 97’ye, vatandaştan istenen belge sayısını ise 42 binden 833’e düşürdüklerine dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:

    “Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi’ne geçişin ardından vatandaştan talep edilen belge sayısını yüzde 95 azalttık. Resmi yazışma işlem süreleri, gelende ortalama yüzde 71, gidende yüzde 32 azalma gösterdi. Dijital Türkiye’deki kurum sayısını yüzde 44 artışla 664’e, e-devlet şifresi olan vatandaş sayısını yüzde 27 artışla 48 milyon 584 bin kişiye ulaştırdık. Bu platforma toplam giriş sayısında, geçtiğimiz yılın toplamı olan 1,2 milyar seviyesine, bu yılın ilk 6 ayında yaklaşmış bulunuyoruz. Tüm bu çalışmalar neticesinde Birleşmiş Milletler e-Devlet Çevrimiçi Hizmet Endeksi’nde ülkemiz, 193 ülke arasında 22’nci sıraya yükseldi.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018 ve 2019’da yatırımlarda toplam 2,3 trilyon lira tutarına ulaştıklarını bildirerek, bunun 309,5 milyar lirasının kamu, 2 trilyon lirasının özel sektör yatırımı olduğunu dile getirdi.

    Salgın dönemi dahil 180 günlük icraat programlarında planladıkları 2 bin 384 ana eylemin yüzde 93’ünü tamamladıklarını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:

    “Geçtiğimiz yıl temmuz ayında 2019-2023 dönemini kapsayan, ülkemizin kalkınma hedeflerini daha da ileriye taşıyacak temel politika belgemiz olan 11’inci Kalkınma Planımızı açıkladık. Dünya Bankası İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde ülkemiz, geçtiğimiz iki yılda 60’ıncı sıradan 33’ncü sıraya yükseldi. Yüksek teknoloji üreten milli firmalarımıza finansman desteği sağlamak amacıyla ‘Risk Sermayesi Fonu’ oluşturduk. Yatırımı desteklemek için kurduğumuz Lojistik Merkezleri ve bağlantı hatları yanında, kombine yük taşımacılığı mevzuatının oluşturulmasında büyük ilerleme sağladık. ‘Yatırım Ortamı Performans Kriterleri’ni oluştururken, Küresel Yenilik Endeksi’nde ülkemizi daha üst sıralara hızlıca taşıyacak yol haritasını da hazırladık. Doğrudan Cumhurbaşkanlığımıza bağlı kurumlarımız tarafından tamamlanan eserleri de milletimizin hizmetine sunduk.”

  • Bursa’da 3 kişiye drift cezası

    Bursa’da 3 kişiye drift cezası

    Bursa’da, yolu kapatarak, otomobille ‘drift’ yapan iki sürücüyle, araçlardan birinin sahibine, toplam 18 bin 456 TL ceza kesildi.

    Merkez Nilüfer ilçesi Organize Sanayi Bölgesi Akasya Caddesi’nde toplanan bir grup otomobil sürücüsü, yolu trafiği kapattı. İki sürücü, 16 KG 313 plakalı ve bir plakasız olmak üzere otomobilleriyle yolda ‘drift’ yaptı. Görüntüler, bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedilip, sosyal medyada paylaşıldı. Bunun üzerine harekete geçen Trafik Şube Müdürlüğü sivil ekipleri tarafından yapılan çalışma sonucunda, sürücülerin kimliği, bir aracın plakası incelenerek, belirlendi.

    16 KG 313 plakalı otomobilin sürücüsüne ‘drift yapmak’ suçundan 6 bin 141 TL ceza kesilirken, ehliyetine 2 ay sürekle el konulup, otomobil de 2 ay trafikten menedildi. Diğer ‘drift’ yapan otomobilin sürücüsü ve otomobilin sahibine ise toplamda 12 bin 315 TL ceza kesildi.

  • Bursa’da 1898 yeni firma kuruldu

    Bursa’da 1898 yeni firma kuruldu

    Türkiye’de sanayi ve ticaretin öncü kentlerinden Bursa’da yılın ilk yarısında 1898 yeni firmanın kurulduğu bildirildi.

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odasından (BTSO) yapılan açıklamaya göre, ocak-haziran döneminde geçen senenin aynı aylarına göre yeni kurulan firma sayısında yüzde 6 artış yaşandı.

    Normalleşme takviminin başladığı haziran ayında ise yeni kurulan firma sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 97, bir önceki aya göre de yüzde 144 artarak 393’e ulaştı. Bu ayda en fazla firma açılan 5 sektör ise gıda, hizmet, inşaat, tekstil ve otomotiv oldu.

    Bursa’da yılın ilk 6 ayında kapanan firma sayısı da bir önceki yıla kıyasla yüzde 16,8 azalışla 508 olarak gerçekleşti.

    Açıklamada görüşlerine yer verilen BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Türkiye’nin salgın sürecinde uyguladığı politikalarla pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştığına dikkati çekti.

    Hükümet tarafından kısa çalışma ödeneğinden kredi paketlerine, vergi düzenlemelerinden nakdi yardımlara kadar sağlanan desteklerin salgının ekonomiye etkilerini sınırladığını belirten Burkay, “Normalleşme takviminin başlamasıyla sağlanan bu desteklerin ekonomik verilere olumlu yönde yansıdığını görüyoruz. Bursa’da haziran ayında sanayide elektrik tüketimi ve kapasite kullanım oranlarında artışlar yaşandı. Buna bağlı olarak ihracatta da toparlanma süreci başladı. İş dünyamızın mücadele azmi ile önümüzdeki aylarda çok daha iyi bir tablo ile karşılaşacağımıza inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

    Haziran ayında Bursa’da kurulan firma sayısındaki artışın da ekonomideki canlanmanın önemli bir göstergesi olduğuna değinen Burkay, şunları kaydetti:

    “Yaşadığımız süreçte risklere değil fırsatlara odaklanan iş dünyamız, daha fazla üretim ve ihracat için gayret göstermeye devam ediyor. Küresel ekonomide ciddi bir güven bunalımının yaşandığı böylesi bir dönemde ilimizde yeni kurulan firma sayısındaki artış, müteşebbislerimizin güçlü üretme arzusu ve Türkiye ekonomisine duydukları güvenin bir neticesidir. Ülkemizin aydınlık yarınları için çalışan tüm müteşebbislerimize teşekkür ediyorum. Yeni kurulan işletmelerimizin katkılarıyla toparlanma hızımızın daha da artacağına inanıyorum.”

  • Endonezya’da sel: 38 ölü

    Endonezya’da sel: 38 ölü

    Endonezya’nın Güney Sulawesi eyaletinde şiddetli yağışların neden olduğu sellerde ölü sayısının 38’e yükseldiği, 11 kişinin kayıp olduğu bildirildi.

    Kompas gazetesinin haberine göre, eyalete bağlı Kuzey Luwu bölgesinde geçen hafta meydana gelen sel felaketi sonrası yapılan arama kurtarma çalışmalarında 13 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı.

    Şu ana kadar su baskınlarından yaşamını yitirenlerin sayısının 38’e ulaştığını açıklayan yetkililer, aile yakınlarının bildirimleri üzerine kayıp kişi sayısının da 11 olarak güncellendiği bilgisini paylaştı.

    Selden 50 binden fazla kişinin olumsuz etkilendiği bölgede 9 okul, 13 ibadethane ve 4 bin 202 ev hasar gördü.

    Kayıpları arama kurtarma çalışmaları sürüyor.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan Ayasofya Camii’nde

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Ayasofya Camii’nde

    Cumhrubaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ibadete açılan Ayasofya Camii’nde incelemelerde bulundu.

    Erdoğan, Üsküdar Kısıklı’daki konutundan çıkarak 24 Temmuz’da ibadete açılacak Ayasofya Camii’ne geçti.

    Camiide incelemelerde bulunan Erdoğan, yapılan çalışmalar ve hazırlıklar hakkında da yetkililerden bilgi aldı.

    Erdoğan, Ayasofya çıkışı Sultanahmet Meydanı’nda vatandaşları selamlayıp sohbet etti.

  • 2 kilometrelik piknik kuyruğu

    2 kilometrelik piknik kuyruğu

    Antalya’da sıcak hava ve nemden bunalanlar hafta sonu mesire alanlarına akın etti. 1 saatte 300 aracın giriş yaptığı Topçam Mesire Alanı önünde 2 kilometrelik araç kuyruğu oluştu.

    Turizmin başkenti Antalya’da sıcak havadan bunalan vatandaşlar hafta sonu piknik alanlarını doldurdu. Hava sıcaklığının 30 derece, nem oranının ise yüzde 75’leri gördüğü kentte, Antalya-Kemer karayolu üzerinde Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Topçam Mesire Alanı girişinde sabah erken saatlerde araç kuyruğu görülmeye başladı. Saat 08.00’de açılan mesire alanında önceden yer bulmak için 4 araç saat 06.00’giriş kapısına gelerek beklemeye başladı. Güvenlik görevlileri saat 06.30’da araçların sıra olduğunu işletme yönetimine bildirince açılış saati de öne çekildi. Saat 07.00’de araçları içeri almak için görevliler ateş ölçerle tek tek ölçüm yaptı.

    1 SAATTE 300 ARAÇ GİRİŞ YAPTI

    Otomobil ve kamyonetlerin giriş ücreti 25, yaya girişin 9 lira olduğu mesire alanı giriş kapısında oluşan 2 kilometrelik uzun araç kuyruğu havadan da görüntülendi. İlk 20 dakikada mesire alanına 150 araç alındı. 1 saatlik süre içinde 300 araç kapasiteli mesire alanı tamamen dolarken içeri alınmayanlar ise geri döndü. Saat 07.00’de kapılarını açan ve 08.00’de tamamen dolan mesire alanında vatandaşlar hem piknik yapıp hem de denize girebiliyor. Fiziki mesafe kurallarına göre düzenlenen alanda banklar arasında en az 5 metrelik boşluklar bulunuyor.

    Mesire alanına Antalya dışında Afyonkarahisar, Isparta, Burdur, Manisa ve Uşak gibi çevre illerden gelenlerin de giriş yaptığı görüldü. Uzun kuyruğun ardından içeri giren vatandaşlar ise çok beklemeden hızlı bir şekilde içeri girebildiklerini söyledi. Görevliler de tüm kuralları uygulayarak vatandaşları içeri alıp sağlığı ön planda tutan bir hizmet sunmaya çalıştıklarını söyledi.

  • Mahalle bekçisi zeytinlikte ölü bulundu

    Mahalle bekçisi zeytinlikte ölü bulundu

    Hatay’da, kendisinden bir gündür haber alınamayan mahalle bekçisi Erkan E. (29), zeytin bahçesinde ölü olarak bulundu.

    2018 yılında girdiği sınavı kazanarak mahalle bekçisi olarak görev yapmaya başlayan mahalle bekçisi Erkan E., dün saat 15.00 sıralarında evden çıktı. Akşam saatlerinde eve dönmeyen Erkan E.’yi merak eden yakınları, polis ekiplerine başvuruda bulundu. Bunun üzerine bekçinin bulunması için çalışma başlatıldı. Bugün öğleden sonra Merkez Antakya ilçesi Karlısu Mahallesi’nde vatandaşlar, zeytin bahçesi içerisinde bir erkek cesedi buldu. Haber verilmesi üzerine olay yerine güvenlik güçleri ve sağlık ekipleri sevk edildi.

    TEK KURŞUNLA HAYATINI KAYBETMİŞ

    Ekiplerin yaptığı çalışmada cansız bedenin kayıp mahalle bekçisi Erkan E.’ye ait olduğu belirlendi. Bekçinin ölümünü haber alan yakınları, cansız bedenin bulunun bölgeye geldi. Uzun süre gözyaşı döken yakınlarını, polis ekipleri teselli etti. Erkan E.’nin kafasına aldığı tek kurşunla hayatını kaybettiğinin saptanması üzerine polis, olayın intihar olma ihtimali üzerinde duruyor. Erkan E.’nin cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’ne kaldırıldı.

  • Depremden korkup 7’nci kattan atladı!

    Depremden korkup 7’nci kattan atladı!

    İZMİR’in Karabağlar ilçesinde, merkezi üssü Urla ilçesi olan 4.1 büyüklüğündeki deprem sırasında paniğe kapılıp, 7’nci kattaki evinin penceresinden atladığı öne sürülen Onur K.’nin (31), hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi.

    ​Olay, dün akşam İnönü Caddesi’nde meydana geldi. Merkez üssü Urla olan 4.1 büyüklüğündeki deprem sırasında paniğe kapıldığı öne sürülen Onur K., 7’inci kattaki evinin penceresinden atladı. Bir otomobilin üzerine düşen Onur K.’yi gören mahalleli, polis, itfaiye ve sağlık ekiplerine haber verdi. Gelen ambulansla Onur K., İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedaviye alındı. Onur K.’nin hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi.

    Onur K.’nin komşusu Sevgi Başvul (58), “Dün akşam çok yüksek bir ses duyduk ve kaza olduğunu düşünüp balkona çıktık. Aşağıya baktığımızda bir otomobilin üzerine bir gencin yattığını gördük. Aracın arka tarafı göçmüştü. Önce kalkmak için hamle yaptı ancak çevresindekiler yatması için ikna ettiler. 10-15 sonra ambulansla hastaneye kaldırıldılar. Kendisi komşumuz olur. Çok düzgün ve efendi biridir. Neden böyle bir şey oldu anlam veremedik” dedi.

    Onur K.’nin ambulansa binene kadar bilincinin açık olduğunu belirten görgü tanıklarından Kamuran Başavul (60) ise, “Moralimiz çok bozuldu. Allah kimseye göstermesin. Düştükten sonra aracın tavanının tam ortasına denk gelmişti. Sırt üstü yatıyordu ve kendindeydi. Bilinci açıktı. Toplanan kalabalık ona moral vermeye çalıştı. Ambulansa gidene kadar da kendindeydi. Hastaneye kaldırıldı umarım hiçbir şey olmaz” diye konuştu.