Yılın son dolunayı Türkiye’nin birçok noktasında gözlemleniyor.
Dolunay, Samandağ semalarında da görsel şölen sundu. Dolunayı gören vatandaşlar, harika görüntüler karşısında mest oldu.
Parlaklığıyla göz kamaştıran dolunay, kartpostallık görüntüler oluşturdu.
Hatay’ın Kumlu ilçesinde yaşayan 29 yaşındaki Ahmet Hekimoğlu, çocukken geçirdiği trafik kazası sonrası belinden aşağısını hareket ettiremez hale geldi.
Tekerlekli sandalyeyle gündelik yaşamını sürdürmeye başlayan Hekimoğlu’nun hayatı uzun yıllar sonra yaklaşık 13 bin kilometre uzakta yaşayan 25 yaşındaki Endonezyalı Suhartini Lestari’yle tanışmasıyla değişti. Instagram isimli uygulama üzerinden tanıştığı genç kadına aşık olan Hekimoğlu, 9 aylık sürecin ardından Hatay’dan yola çıkarak Endonezya’nın Sulawesi adasında bulunan Selatan Selayar kentine gitti. Aşkının peşinden binlerce kilometre aşan Hekimoğlu, burada Suhartini’yle yüz yüze görüştü ve ailesiyle tanıştı. Hekimoğlu ve Suhartini Endonezya’da yapılan nikahla dünya evine girdi. Genç çiftin Türkiye’deki düğünü ise Reyhanlı ilçesinde bölge adet ve örfüne uygun olarak yapıldı. Endonezyalı gelin Suhartini, metrelerce uzunluğundaki halay içerisine girerek davul, zurna ve zılgıt eşliğinde halay çekti. Düğüne katılanların ve genç çiftin doyasıya eğlendiği düğünde, Ahmet ve Suhartini çiftinin engel tanımayan aşklarıyla yaptıkları ilk dans duygulandırdı.
Aşkının peşinden tek başına 13 bin kilometre yol gitti
Sosyal medya üzerinden gerçekleşen tanışmayla birlikte 9 ay sonra tek başına Endonezya’ya gittiğini ve eşiyle İngilizce konuşarak anlaştıklarını dile getiren Ahmet Hekimoğlu, “Instagram’da tanıştık 8-9 ay birlikte konuşup anlaştık. İkimiz de birbirimize karşı dürüst olduk ve bu dürüstlük sonucunda birbirimize olan hislerimiz büyüdü, ben de çıktım gittim Endonezya’ya ve aldım geldim. Türkiye’yi çok beğendi. Ailemi çok beğendi, biraz kültürümüz aynı. Eşim 25, ben 29 yaşındayım. Yaklaşık 13 bin kilometre gittim; İstanbul’dan Jakarta 12 saat sürdü. Jakarta, Makasa, oradan da Mira, oradan da Salaya ve oradan da evine vardım. 11 saat de orada yolculuk yaptım. İngilizce anlaşıyoruz. Çok mutluyum” dedi.
“Herkes çok nazik, Türkiye çok güzel”
Gelin Suhartini Lestari, Türkiye’yi ve insanlarının samimiyetini çok sevdiğini belirterek, “Çok mutluyum, bütün insanlar çok sıcakkanlı, yardımsever. Bu yüzden her zaman Türkiye’ye karşı ilgim vardı. Herkes çok nazik, Türkiye çok güzel. Ailem gelmedi, birazdan ailemle görüntülü konuşacağız” ifadelerini kullandı.
Damadın babası Mustafa Hekimoğlu ise, “Bugün mutlu günümüz. Endonezya’dan buraya gelin getirdik. İnşallah herkes mutlu olur” şeklinde konuştu.
Odunpazarı ilçesi Kurtuluş Mahallesi İmar Sokakta haftada çarşamba ve cumartesi günleri, kurulan pazarda Hatay portakallarının, vatandaşların ulaşabileceği bir fiyatta olmasına rağmen, üretim bolluğundan dolayı zaman zaman tüketiminde sorun yaşanabildiği belirtiliyor. Bu sene portakala rağbetin olduğunu ama ürün çokluğundan dolayı ürün satışında sorun olabildiğini dile getiren pazarcı esnafına göre, hava şartlarından dolayı satışların birkaç gün öncesine oranla daha düşük olduğu ileri sürülüyor. Kimi pazarcıya göre ise yılbaşına az bir süre kala satışların artacağı beklentisi olduğu söyleniyor.
‘‘Hasta olmaktansa portakal yiyin’’
Deprem bölgesinden gelen portakalın satışı hakkında konuşan pazarcı esnafı, ‘‘Havalar sıcak gittiği için pek talep olmuyor. Havalar soğuduğu zaman ise portakal tüketimi artıyor. Ondan dolayı şu aralar piyasalarda durgunluk var. İnşallah Allah izin verirse satışlar olacak. Kışın portakal iyidir, hasta olmaktansa portakal yiyin. Portakal C vitaminidir, iyidir’’ dedi.
Dörtyol İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri Yeşilköy Mahallesi’nde ellerinde çuvallarla yürüyen A.K.’den şüphelendi. A.K.’yi durduran polis yapılan üst aramasında ve çuvalların içerisinde, bin 840 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirdi.
A.K. gözaltına alındı.
Hatay İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Reyhanlı ilçesi Bahçelievler Mahallesi’nde kaçak deterjan üretimi yapıldığı bilgisine ulaştı. Jandarma ekipleri bu bilgi üzerine adrese baskın yaptı. Baskında 1 şüpheli gözaltına alındı. Yapılan aramada, 11 bin 500 kilo deterjan yapımında kullanılan kimyasal madde, bin 200 litre üretilmiş deterjan ve çok sayıda üretim makinesi ele geçirildi.
Ele geçirilen kaçak malzemenin piyasa değerinin 11 milyon 487 bin TL olduğu öğrenildi.
Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’ın Antakya ilçesinde yakalanan 61 yaşındaki Şerif Ölmez’in 3 çocuğu ve eşi asrın felaketinde vefat etti. Cebindeki bisküviyle günlerce enkaz başında evlatlarının kurtarılmasını bekleyen baba, çocukları için sakladığı bisküviyle yürekleri dağladı.
Ölmez, 48 yaşındaki eşi Halime, çocukları; 14 yaşındaki Cansu, 16 yaşındaki Savaş ve 3 yaşındaki Oktay’ın hasretine dayanamayarak asrın felaketinden 2 ay sonra kansere yakalandı. Yaklaşık 9 ay boyunca yaşam mücadelesini sürdüren acılı baba, geçtiğimiz Çarşamba günü hayatını kaybetti. Vefat eden Ölmez, evlatları ve 3 çocuğunun mezarının bulunduğu Altınözü ilçesi Hacıpaşa Mahallesi Mezarlığı’na defnedildi. Ölmez, vasiyeti üzerine elinde bisküviyle kurtarılmasını beklediği 3 yaşındaki evladı Oktay’ın yanına defnedildi.
“Kanser olduğunu depremden 2 ay sonra öğrendik”
Hülya Karataş, babası Şerif Ölmez’in kardeşlerinin ve annesinin acısına dayanamayarak vefat etiğini belirterek “Acımız çok büyük, depremle başladı her şey. Kardeşlerimi, annemi kaybettikten sonra babacığımda rahatsızlandı. Acıya dayanamadı ve rahatsızlandı. Öğrendiğimizde yıkıldık ama kendisi bilmiyordu rahatsızlığını. Çok erken oldu gidişi, hasretlerine dayanamadı. Kanser olduğunu depremden 2 ay sonra öğrendik. Karaciğer kanseriydi” dedi.
“Küçük kardeşime çok düşkündü. Bisküvi verememişti, onun üzüntüsü vardı kendisinde Oktay’ın yanına gömüldü”
Karataş, babasının bisküvi vermek için kurtarılmasını beklediği Oktay’ın yanına gömüldüğünü belirterek “Acımız çok büyük, dün anlamadım ama bu gün yokluğunu daha çok hissediyorum. 2 kardeşim orada yatıyor, 1 kardeşim ve annem burada. Eşinin ve Oktay’ın yanına gömüldü. Küçük kardeşime çok düşkündü. Bisküvi verememişti, onun üzüntüsü vardı kendisinde Oktay’ın yanına gömüldü. İnşallah cennette kavuşmuşlardır. Şuanda 3 kardeşim, annem ve babam aynı mezarlıkta. 5’i yan yana yatıyor” ifadelerini kullandı.
“Vasiyeti üzerine, eşi ve çocuklarının yanına gömdük”
Hacıpaşa Mahallesi Muhtarı Burhanettin İpek, Şerif Ölmez’in vasiyetini yerine getirdiklerini ifade ederek “Öncesinde bir hastalığı veya başka bir şeyi yoktu. Depremden sonra ağırlığı taşıyamadı, çok üzüntüden dolayı birden rahatsızlandı. Dün vefat etti. Vasiyeti üzerine, eşi ve çocuklarının yanına gömdük. Ben onlara gitmek istiyorum demişti. Vasiyetini yerine getirdik. Çocuklarının ve eşinin yanında defnettik. Rabbim rahmet eylesin” şeklinde konuştu.
Asrın felaketinin yerle bir ettiği Hatay’da artçı sarsıntılar devam ediyor. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) verilerine göre, saat 21.24’te merkez üssü Hatay’ın Antakya ilçesi olan 4.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yerin 9.19 kilometre derinliğinde kaydedilen deprem, Antakya kent merkezinde tedirginliğe neden oldu. Depreme maç izlerken yakalanan vatandaşların korku anında dışarıya kaçma anıysa kameraya yansıdı.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkım yaşandığı Hatay’da vatandaşlar, sanat ile asrın felaketinin yaralarını sarıyor. Defne ilçesi Dursunlu Mahallesi’nde Sanatoryum Fatma Satar Müzik Resim ve Bale Akademisi, resim, müzik ve bale eğitimlerine kaldığı yerden devam ediyor.
Yaklaşık 27 yıldır faaliyetlerine devam eden sanat okulu, afetzede çocukların deprem psikolojisinden kurtulmalarına yardımcı oluyor. Sanat okulunda; 300’e yakın 4 ile 17 yaş arasındaki çocuk, depremin oluşturduğu travma ve olumsuz etkilerinden uzaklaşmaya çalışıyor. Enkaz kentin yıkık sokaklarında çocuklara eğitim veren Fatma Satar; ücretli olan sanat akademisinde, ailesi ve durumu olmayan kişilere burs vererek eğitimden faydalanmalarını sağlıyor. Satar’ın amacı ve gayesi depremzede çocukların içindeki sanat güneşini ortaya çıkarmak.
“Devlet konservatuarlarına güzel neferler ve yetenekli çocukları yetiştirmek”
Eğitmen Fatma Satar, deprem öncesinde Türkiye’nin en büyük sanat okullarından biri olduklarını belirterek, “Şu an 300’e yakın öğrencimiz var. Piyano, keman, gitar, yan flüt, resim ve bale eğitimi vermekteyiz. Anne babasını kaybetmiş ve durumu olmayanlara burs vererek eğitim almalarını sağlıyoruz. Devlet konservatuarlarına güzel neferler ve yetenekli çocukları yetiştirmeyi hedefliyoruz” dedi.
“Burası kendinizi ifade edebileceğiniz bir ortam”
Piyano eğitimine deprem sonrasın da devam eden Naz Öksüz, “Burada kendini biraz daha özgür hissediyorsun. İstediğiniz şekilde herhangi bir sanatsal aktivitede bulunabiliyorsunuz. Piyano dersi alsanız bile resim derslerine girebiliyorsunuz. Burası kendinizi ifade edebileceğiniz bir ortam” ifadelerini kullandı.
AFAD’ yaptığı açıklamada, Hatay’da 4.1 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’ın Hassa ilçesi Bademli Mahallesi’nde yaşayan Mehmet Çil’in evi ve ahırı yıkıldı. Çil’in çöken ahırının altında kalan yaklaşık 120 küçükbaş hayvan telef oldu. Çil’in telef olan hayvanlarının yerine devlet tarafından yeni hayvanlar verildi. Asrın felaketinin yaralarını sarmak için yeniden hayata tutunan Çil’in hayvan sürüsüne geçtiğimiz gün kurtlar saldırdı. Kurt saldırısında 25 hayvan telef olurken, yaklaşık 10 hayvan da yaralandı.
Sürüsüne 4 kurdun saldırdığını ve 25 hayvanın telef olduğunu ifade eden Çil, “6 Şubat depremlerinde evimiz ve ahırımız yıkılmıştı. Çöken ahırımızdaki 120 hayvanımız telef olmuştu. Sağ olsun devletimiz hayvanlarımızı tekrar verdi. Geçtiğimiz gün akşam 4 tane kurt saldırarak 25 hayvanımı telef etti. Hava bulutluydu kurtlar geldi saldırdı, 25 tane hayvanım telef oldu” dedi.